4 Eylül 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

4 Eylül 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HALK FİLOZOFU İŞİN İÇYÜZÜ Du memlekette insan başına düşen vasati servet, 4—5 lira . dır. Bu rakam gösterir ki, biz fâkiriz. Modern bir cemiyet i. çin, bundan fazla fukaralık can sağlığıdır. O halde, biğde: vasati hayâat seviyesi ne olmalıdır? Nüfusu. mur 18 milyondar. Büyük şe . hirler, bizde azdır. Vatandaş - ların mühim bir sekseriyeti köylerde yaşar. Köylerde ya . şıyanların — mecmuu'13 buçük milyonu-geçer. — Gölin de, siz, mahiyeleri, — hattâ, 'bazı kaza merkezlerini de köy iktisadi - yalı şartları içine sokun, halâ işlemiş olmazsınız. Bu vaziyette olan bir mem . lekette iki hayat standardı ol - mak lâzımdır. Köyde vasati ha. yat standardı, şehirde — vasali hayat standardı. 'Türk vatan - daşının iktısadi bünyesi tetkik edilirse, görülür ki, bizde lük . se yer olmamak lâzımıdır. Lüks, bizim için bir hazin özenme o - lur. Büyük şehirlerimiz dört nal. la lükse koşuyor. Büyük şehrin bu yarışımı gören ortanca şo . REŞAT FEYZİ balıyor. Lüks şehir, lüks eaziptir. Beyni vatandaş, lükse doğru kanat - lanmak için çırpınıyor. Hal . buki, memlekette umumi ser - 'vet derecesi malüm. İşin tahammülü var Yok tabü, Fakat, beyni işlemiyen bu tip vatandaşın lükse doğru kanal. lanmak - arsusu, aile ve şehir | iktısadını çerçeveden çıkartı - yor. O zaman, Emniyet San . dığı- mütemadiyen borçlu pe - şinde koşuyor. Mahkemeler, iş hacmini kucaklıyamaz hale ge. le geliyor, Sonra... İlabi rum, Yalnız ve — herhalde, vasati bir hayat standardı tesbit et . mek, Türkiyede, Türkiyenin iktısadi köy ve şehir geçimi belirtmek gerek. Nasıl ikametgühta otur. malıyız, nasıl vene - giymeli . yİz, ne yemeliyiz, nerede, nasıl eğlenmeliyiz? Bunlar, cevapları - verilme - miş içtimai suallerdir ki bir an övvel ortaya atılmak tüzımdır. sonrasını — bilmiyo , KA AA >i KARSISINDA HLAMA SDi eai 15 KURUŞA TİYATRO Bir refikimiz, bir yazlık tiyat « roda gürültü patırdı yapan bazı Uygunsuz seyircilerden — şikâyet ediyor; bir seyirei: «— 15 kuruş verdim, ne-ister . sem yaparım, diye, bağırıp çağı - Tıyormuş'. Haklı! 15 kuruşluk — tiyatroda kendi kendisini eğlendirmeyenin, başka türlü eğlenmesine imkân var mıdiz? Meğer, bizim merhlekette ya - pılan ayakkabıların hiç biri sıhhi değilmiş, Bir muharrir — arkadaş | geçenlerde böyle yazıyordu. Bütün pabuçlar ayaklarımızı sı. kar, ayağımızın şeklini, kalı değiştirirmiş. Başka memleket - lerde, pabuç yapılış usulü başka Doğrudur: 30 lira ayakkabı fi . atı elbette sılılı? değil, insanın mi. desini hulandırıyor. SPİKER ARANIYOR Ankara radyosu yeni erkek spi. ker arıyor, — Şartlardan biri de türkçeyi iyi ve güzel bilmek. Bizco, bütün diğer şartları ha. iz talipler bulunur amma, türk . çeyi sapasağlam bilen spikeri ne- rede bulmalı? Boşda gezen böyle bir adam varsa hayret ederim. Hom türk - çeyi mükemmel — bilsin, hem de hâlâ, bir. ballaya — sap olmamış olsun! AHMET RAUF TALEBE YURDU | Fatih medreselerinin tamiri tamamlandı Fatih medreselerinin birer Ta- lebe Yurdü şeklinde tanzimi bit. miştir. Medreselere elektrik tesi gatı yapılmış, tal'belerin Oturup ders çalışması yerler hazır . lanmıştır. taraftan iyi bir bina bu- lunarak Talebe Yurdu yapılması için de tetkikler yapılmaktadır. Bugünlerde bu iş için Partide bir toplantı yapılacaktır. Talebelere ucuz yemek temini için de tetkik-| lere devam olunmaktadır. KÜÇÜK HABERLER VİLÂYET ve BELEDİYE: * Belediye — Müfettişleri - bundan #odra yüksek okul mezunlarından se. çilecektir. Bu hususta bir nizamnanme hazırlanınıştır. »ör Raparla françala alanlar yüzde alimiş — azalnuştr. — Firi kalan francalaları serbesiçe — satabileceklce- dir. TİCARET ve SANAYİ: *& Fiat Mürakabe Bürosu iki def perakende — sebze Balk ilde etiniye ka ar vermiştir. v Gida maddeleri — dan mağuazala. va wallarının perakende salış fiatleri- ni bildiren Gdikli Üsteler dün v imiye başlanmıştır. vir Flat Mürakabe Bi kari telkikat için odun vı takalarına gitmişlerdir. *ir İaşe Diüsteşarı Şefik Sayer tet- kikler yapmak Üüzere şehirimize — gel miştr. flatlerfmi memur- MÜTEFERRİK: *ir Üniversitede derslere 31 Birinci- teştinde — başlanması — kararlaşmıştır. Kayıt için müracaatler 29 Birincileş- | Tine kadar kabul edilecektir. *& Beylerbeyinde Bürhaniye mahal- deslinde 17 mumaralı Hüseyin isminde birine ait ev dün bir yangın neticesin-, de tamamon yanmıştır. 'Tefrika No: 46 | ( Sürü ü Çıngırakları Yazan: CAHİT UÇUK Kür müddetlenberi onu görmüyorum. ( İçimde bir aley, dudüklarımda bir su- suzyak başlamıştı. Oru görmü Züktan hile olsa, utu veyretmeden ya- akağıma imkân yok. Bu gezinti so Bunda farkiaa varmadan ona gelmiş- tim, Yüzünde, iç yürek hislerini örten Bert, kaf'i hislörin maskesi - vardı. Ne gdüşündüğünün, ne halde olduğurun se zilmesi de kabil değildi. Fakat daki » kalar yürüdükçe, yüzünün gergin mas- kesi yumuşıyarak eridi. Ona kavuş - dütü. 'Tekrar yanımca gelerek oturdu. Rüz- | üstümüze çüken damak istemiyoru Ortalık ne kadar scasiz, Kisa zaman evvel, dallardan ta « şan kuş cıvıltıları, şimdi yok. <Çağna- * “da nin uğultuları, bu semizliğin içine Yayılıyor, «Zorbahan» simsiyah bu - | dutlara gömüldü. Eteklerine do; | nea bulutlar, onu gözlerden saklıyor. ir gün çıkalım | Recep., Çök- istiyorum... Oradan aşa- | lıxıwymumw&m' billeta Ozun doyduğu kendi muhiti bana heyecan veriyor, bu, Recebi mes'ud ediyordu. - Gidelimi.. Pakat yürümeğe, tur. manmağa gücün kuvvetin vazsa?. u sana erince, —sart, | ketkin kayalıklar başlar. Onların ara- sından trmanmak gereklir. — Uçurum Bibi yarların kenarından aşmak lâ - Zun... Büyük bir fışırtı ile başımızı dere. ve doğru çevirdik. <Altın dere> aula. çamur rengi alarak — yükselmişti. Recep, ânl biz fı kalkarak, & « İlmden tutup beni geri Çekli. Diz çe- kilince, biraz evvel — bulunduğumuz Kkumsal suyla örtüldü. Sel geliyor!.. Biraz sonra dere dolartı. Sular, önüne katıp sürüklediği bir yağın odün parçası, çall çırpı ile ka- barmuş, korkunç bir renk şekil alarak, sür'nle kaşuyordu. Birden eve nasıl gideceğim aklima geldi; — Recep, sel gelmeden — ben kargı bünyesine uygun bir | kömür mın. Musiki san'atkcdı du, atoş püszkürüyo kendilerini bir n rlar, Onların * ce, musiki san'ktkârları < mafsa dahil değildir. Onlar, bir es cemiyeti, değil, bir akademi kurmalı dir, Bizi, diyorlar, beletiye mi yetiştirdi K, imlihan etmek istiyor. İşte, bu nok- tada, muski san'atkdlırıarı hakaızdır. On' ları elbette belediye.yetiştirm ştir. An- latayım: Muziki san'atkarları daha ti- yade garinolarda çalgı çalarak yetişmi- yorlar mi?. İyi. belediye ise gazinoculuğu teşvik etmiyor mu? Baksanıza, şehrimher ta- rafında boyuna gazitolar inşa olunu - yör, bir taraftan da plânları yapılıyor.| Bir gün gelecek, İstanbulun het tarafı Közino ile dölacak. ilu vaziyette, gim- den hazırlanmalı, yetişmel Görülüyor ki, musiki sar a dolayislle, bolediye yetiştirmekte- Gir. O hakie, mudterem musiki üslad- darı, belediyenin İstediği imtihant ka- bul etmelidir. Filyaki imtihan zor şey- dir. Napolyon dahi, yülnız İmtihan - dan korkarımış! İyi amma, bugüne bu- Bün, belediyemiz, musikl'san'atkarla - rıntn velinimetidir. Farzadin ki, belediye, gazino mera- kina düşn mahal yöktur. Nota bilmemek büyük ir n değildir. Ne Üstad geçinen musikişinaslar var. | ©ir Ki neta bilmezler, ne büyük edip- ler vardir ki Türkçe bilmezler, ne bi yük dil âlimleri vardır ki, grameri hi- çe sayarlar, ne büyük ve meşhur res- samlar vardır k re- #ira yapmamışlardır. Ne kıymetli (1) hevketirask ir ki benüz bir tek eserleri yoktur. Şarkı yapı ni besle vücude ge. tirmek. işine gelincez — Bunun için de mutlaka nota bilmeğe ihtiyaç yoklur. Ne şözrelli — bestekârlar tit ki, kendilerine ait tek eserleri yoktur, hep başkalarının vücude getirdiği ese: den istifade etmişlerdir. Dünyada yeni bir şey » ten inümkün r. bizderi evvel gi Tının yarattıkları imizi toplar, bir | Bir beste yaparız. Hulâsa, musiki san'atkârları beledi- | yenin amtihanına seve seve silap et . Te R. SABİT İaşe Müdürlüğü Kadroları genişleti yor; yeni memurlar alınacak Büyük vilâyetlerdeki faşe mü: dürlükleri letilmesi kara: birer Müdür muavinliği ile ra - | portörlük ve diğer birkaç memur- | Tük ihdas olunacaktır. (HALK SÜTUNU ) Veznedar bayan aranıyor Hesabi düzgün ve lâskal orta tahsili İ olan bir bayan veznedarlık için aran- | maktadır. Gazelemiz İdare Müdürlü. Büne müracaat, Teerübeli bir muhasebeci iş arıyor Uzun müddet telgrafhanede muha- sebecilik yapmış hesabi kuvvetli, ya- zısı muntazam, bilgili ve terüdeti'fa- kir.bir zat kansakâr bir Ücretle iş a. tamakladır. Arsu edön muhterem — iş sahiplerinin Lütfen Sotı Telgraf Halk Sdtununda — «Muhasebeci> rümuzuna yazmaları rica olunur. söylemek za- aya getirir, yeni kıyıya geçeyim. Sonra ne yaplrt: O, başını salladı: — Bu, deli suların yürüyemez... Nasıl geçetsin?. İri damlalarla yağmur başladı. Sö- sizliğin içine dolan sel, buşunın fışır. tıları, yapraklara çarpan — damlalarla Deneklendi Yüreğimde korkuya, çüresizliğe, | midsizliğe benzeyen hisler kıpırdıyor- u, Ne yaptcağız Recep? Şimdilik yapacak bir şey yok... Yağmurdan — ulasıyoruz. Bizim eve irelim... Biraz sanza Recebin odasında | mızdım. O, sSülüne ü ahıza çek | gümişti. Sari tahta parmaklıklı Tinın koyu nelti gölgeleri, ve islanaa | topraktan yükselen kokular duyüla » | | yor. Küçük oda ilk gördüğüm günkü İ halinde, Rocebin yalağı, ocak önün - | deki kocaman ayı postu, yaban keçi . | sinin boynuzlarında — ehbiseler asılı Pencere içinde sararmış gazeteler, ki - taplar, onlârın yanında «sazi duruyor. Her şey olduğu göbi. Recep, kapının eşiğinde belirdi. Saç- Fanlatıy | hastaneye nakledilirken üzerine | Asker allelerine yapılacak yar » larının büklümlerinden sular dam - Tiyordiğ. ÇArkası Var) Beyazıt meydanında geçen garip bir kız kaçırma vak'ası... vvelki akşam kız kaçırma vak'ası olmuştur t isminde bir genç, Şeref isimli | sarışın güzel bir kızı tabanca (l Lehdit ederek kaçırma suçile cür- mü meşhut — mahkemesine veril. Samatyada bir | Şi bir kız 6lan Şeref adliye karidor. larında Nevzadın kendisini tehdit ettiğini, tabanca çekerek Marmara götürdükten miştir. Mütenasip endamlı güz. ) İ sinemasına Beyoğluna çıkmak üzere Be: tan taksiye binecekleri esnada bita memurlarına ancak işaret debilecek bir zaman bulduğunu ve bu suretle Nevzadın yakalandığını ardu. Halbuki vak'a hakkında yap:lan sorgusunda Nevzat şüyle demiştir: | — Samatyada geziyordum. Bu tgeldim, bana baktı güldü, bundan cesaret alarak yanına so. kuldum, konuşmıya başladık. Mar. sonra Zet g—- Akıl hastası Müddeiumumiliğe kaçtı! Bir katil, yaşı ufak olduğundan idamdan kurtuldu. 30 sene hapis yatacak 'Tibbi adli mücssesesi tarafın - | dan Bakırköy Akıl hastanesine gönderilmesine — lüzum görülen «K...» isminde bir doktor — dün buhran gelmiş: «— Sizin beni tutmıya hakkı - lâyim bir surette Polis Müdürlü. ğüne, oradan da can kurtaran oto- Mobili ile Bakırköy Akıl hastane. gönderilmiştir. amdan 30 sene hapse Dört sene evvel Böoyoğlunda Kumbaracı yokuşunda kömürcü | Hüseyini boğazından ustura ile Vesaiti nakliye zam- | ları yarın başlıyor Yarın sabahtân itibaren vesaiti nakiye fiatleri artmış olacaktır. dımlar için arttırılan fatler, tram- 'e trenlerin birinci mevkilerinde birer kuruştur. O. tobüs SKatleri de ayni şe) rın bir kuruş artmiş olacak' Fındık ihracatını teşvik Ticaret Vekâleti fındık ihra « catını teşvik için bundan sonra fındik ihracatından fon alınma . masını — kararlaştırmış ve bunu alâkadarlara bi Fındık fiatleri düşüyor Fındik fiatleri düşüktür. Müs- tahsil taleplerin — fazlalaşmasına beklemeden malını satmak iste - mekte, bu yüzden flatler boyuna düşmektedir. Ticaret Vekâleti bu hususta tedbirler almağa karar telâkkileri Şofürlerden şikâiyet çoğaldi: Kim: * gehir dişina yolcu götürmez, kimisi lse Hlab hacıninden fazla yolcu alır, kimi, | BEV ASA YZ Bzi b ister. ve taksi arabalarının top ükleri gör har, dali göre gnlar haklıdır ve binaer leri gibi hareket etmek isterler, Ne zapturapt- eltma girmek n ağır geliyor. Eğer, İşi tama- men onların keyfine birakırsanız, kim bilir, İslanbul halkı oaların elinden ne çekecekti; Bu neden büyledir?. — Neden onlar, yalniz şimdi değil, her zaman muteriz ve şiklyetçidiz?, Bu tetkike değer bir mesele, BÜRHAN CEVAT bir loca aldım. Henüz £ oturmadan birdenbire valete gitmek bi ıktı, arkadan ben de çıktım. Here Balikeikeny İf kmuş olacak ki | birdaha locaya girmedi. Bunun ü- | zetine evine kadar kendisine refr kat etmemi söyledim. Kabul eti: Samatyaya dönmek üzere Beyanıt. tanı taksiye binerken beni yakalı dilar. Vak'anın bu sırrına ben de hayretteyim. Hattâ kendisi locada iken bana «çok hoşuma gidiyorsu » da demişti. Kat'iyyen anca çekrgedim ve tehdit eti m. Bundan sonra-evrak tetkik edil- | di ve ait olduğu mah kedilmek üzere Müdi iadesine karar verii Ce emeye sev. umumiliğe nden aktan mas. iner. bir Doktor keserek öldüren Ağırceza mi idama mahküm edilmiştir yiz mahkemesi —idam kars nakzetmiştir. Dün yeniden baş! yan duruşması sonunda Abdur - rahmarın suçu işlediği zaman 21 yaşından ufak olduğu gözönüne alınarak idam cezası kaldırılmış ve 20 sene ağır hapse mahkümi . yetine karar verilmiştir. Yedikulede sün- net düğünü | Yedikule Kızilay Cemiyeli ta. rafından 13 € Abdurrahman, emesi tarafından Tem. aa ühitin Takir ço nret etlirilecek ve sa. Şehir tiyatrosunun yeni sene hazırlıkları Şehir Üygtrösu — san'atkârları yeni sene hazırlıklarına Mışları diden provaları y Tiyatro her sene olduğ! nievvelde temsillere başlıya. | caktı EDEBİ ROMAN: 98 'Bir Cinayet Davası Yazan: ETEM İZZET BENİCE | Onun alelâcele bulmuş — olduğu | işi kendi maişetimize küli adde. | derken bir an için bile olsa gö- | zümüzü annemin — konağındaki bolluğa çevirmiyorduk. — Babanızın anneniz nezdinde kâlan bir serveti olduğu iddiası doğru mudur?. — Doğrudur. Fakat bu serveti habam bir gün bile ağzına alıp da bana iade et dememiştir. Bu. 'nun sebebi ise basittir. —Babam esasen anmemden ve çocuğundan başka hayatta mazi tanır ne varsa bepsini unutmuştur. Onun tek bedefi ikimizi de tekrar kolla « rının 'arasına alarak hayatta yeni bir yuva kurmaktı. hissi çok samimi ve çok dü. rüstü. Fakat, annem ona lâyık olduğu kiymet ve değeri verme- di. Daha doğrusu vermesini bil- medi. Baba aldandı. — Bu bahsettiğiniz — servetin anneniz tarafından vedada iadesi de hiç mevzuu bahsolmadı mı? — Annemin ne düşündüğünü bliyordum. Eğer bunlar konuşul. olsaydı muhakkak mevzuu bahsolurdu; ben de duyardım. — Annenizin — geceleri firlik şu veya bu veisle ile ka - maktan dışarıda kalması vaki olu. yor muydu? üzin dudaklarını bükerek ce. vap verdi: — Kırk yılda bir kere belki bir ahbabında kalırdı. Her gece mut. laka evde idi. | otomobil şoförü Mehmet cürmü- İyan motörlü vasıtalar " te İzmir yolile hareket etmiştir. Cezalanan Şoförler Müşteri almıyan şo—' förler takip edılıyor makamlıklara ve Bel lerine bir tamim yaparak mu tâkalarındaki durak — yerlerinde ü kontroller yapmalarımı ve Tileri istedikleri yerlere gö türmiyen taksi şoförlerini ceza « Jandırmalarını bildirmiştir. Derhal başlıyan — kontrollerde, 1582 numaralı - otomobil şoförü, 1535 nümaralı otomobil şo. förü Mustafa, 1733 numaralı oto- mobil şoförü Rıza, 2463 numaralı meşhut halinde yakalanarak hak. larında ceza kesilmi: a ta başlanmıştır. At yarışlan Hındıkap koşusu- | na hangi hayvanlar giriyor Bu haftaki at yarışlarında ya- rım kan İngil dikap koşusuna Olga, Cesur ve Poyraz isimli üç at yazılrmştır. Diğer dört koşuya girecek h vanların kaydı bugün yapılacak. tır, Otobüs seferleri tahdit edilecek iyen sanlakalaride Dlobi didi için “tetkikler aktadır. Bu Mııyeııo yıı: tırımı- Motörlü nakil vasıtalarının se. nelik muayeneleri tamamlanımış. tır. Şimdi bütün motörlü vası ların kontrolüne — başlanmıştır. Müuayenesini-yaptırmamış olan - fardan 25 lira para cezas alıman caktır. 4227 numaralı kamyon ile | 3015 nümarlı otobüs ve 3583 nu. | maralı otobüs ve 2513 numaralı | kamyon bu şekilde yakalanmış - | Uır. . " Halep Konsolosu Muavini Bir müddettenberi şehrimizde bulunan Halep konsolos muavini Sıtkı vazifesi başına gitmek üze, — Eve gece yatısına — misafir gelir miydi? | — Herkes kendi yatağında da- ha çok rahat ettiğine göre bizim evlerde gece yatısı misafirliği he. men hemen kalkmış gibidir. Hem, lüzum da yok, Geceleyin evlere dönecek olanları yerlerine ye « tiştirecek her türlü vasita var. — Babanız şimdi mevkuf ol - duğuna göre siz ne yiyip içiyor sunuz? — Çalışıyorum. — Nerede? — Bankada.. Hatta babama da Eğer baba: nuş olsaydı, sanırdım ki, kızının kazanıp kendisine geti - | s ekmek ve yemek -| l etmezdi, Avukat Muzaffer, bundan son- Ta hâkime döndi — Bendenizi: racaklarım bitti, Dedi, Bunun Güzine: — Gidebilirsiniz.. Diyerek mübaşire emretti: itlerden 60 . üzerine hâkim Profesör Cemil bunun üzerine: | — Eğer müsaade buyurursanız şahitlerin hepsi bir arada Çağı - rılsınlar. Vakit geç oldu. Muha . keme de uzuyor. Dedi. Avukat Şefik de bu tek . life iştirak etti. Hâkim Muzaffere baktı. Muzaffer de: — Bendenizce de bir mahzur tağavvur etmem. Gelsinler, ÇArkası Var) | Bu da tabüdir. çunku kadar ehemmiyetli bir kursa olsun — yine Ü Harp ancak sulhun * mediğini almak içia ırı"fı dilen bir vasıtadır. Halbüll gi olan sulhtur; derler. müstakbel dünyanın nasil ) lâzım gık—ın' bahs akit, salh " | tenmektedir, dilmesi onun y imiyor, FsLill alınan ibret olmasa gerek Dü ralacağı zam Hiç olmazsa g* taların tekrar edilmemerİ , Dünyanın müstakbel #iğğr ü ni dünyanın nE B 1 etmel ini Hemal eT mesini ir "'?' rbir sonuna ınn*Ğ/ ni gösterecek. Bantı #f ince Amerikal'4 nkü kavgasın le halledivermek bulunanlar, Ö di. Kakat harp —f“ geçilmez bir hal şildi ki ihtilâf müzakeft , zile halledilmekten emniyet te Ti birlakmanın im di. Harbi kanün harlett milletler arasındaki harp gibi bir vasvaya ul etmeksizin halletmeği ıı—l etliren meşhur Kelloğ ©, W merikalıların efkârına | nun için Amer le düşünmekten k: yarışına yal açmıştır. Gi Harpten evvel de nazarı “ silâhların e:ğ_ ğ emniyetin tesis | kezinde idi. Fakat rlf”:,ıuı ması İngilizleri yeni A“p lâhlanmağa mecbur. Çi artık bir gün gelip SÜ cek olan da ancak hl'?'y lar, e Bunun gibi Amerikâ da sifâhlanma yolanda | cereyan başlamış ou'-'î dür, Bu harbin s')* gmnıom Ruzvelt « â sonra ıı(*| BOL ÇEŞİD ve MOBIL Almak veya görmk HARAÇÇI DEŞLER ! ŞIRK Salanlarını bir defi

Bu sayıdan diğer sayfalar: