ALALU Kİ A E A Y V İ DN ) ZABIT RUr... Arkadâşım Naci Sadullah, bele- diye yasaklarının ve tatbikatının son cereyanından bahsederken, İstanbulda yeni başlıyan — «zabıt tutma» modasından şikâyetçi. Ne- den bahsetseniz, zabit tut!. ihba- rile karşılaşıyorsunuz, diyor - ve ilâve ediyor: «Bütün ömrümüz zabıt tutmakla geçeceklea "i hoş, zaten, biz kütipliği se- insanlarız, masabaşı işine ba- hiç durmadan zadıt tuta- m.. Fakat, malüm ya, zabıt, bir kâğıt üzerine tutulur. Bu kâğıt kıt- hığında, zabıt tutma illeti daha faz- İs sirayet edecek olursa, bu hare- kâtmız «milli Iktısadı koruma» Mevzuati çerçevesine girmez mi?. Alın bakalım, © zaman, veni bir Zzabıt daha lâzım. BİLETÇİ VE DAYAK Bir yolcuyu döğen tramvay bi letçisinin muhakemesi henüz bit- mişken, ikinci bir dayak hâdisesi olmus.. Bu sefer de, tramvay bi- letçisinden asla aşağı kalmadı a zarüret hisseden bir otobüs biletçisi, kendisinden bilet istiyen masum bir yolcuyu, elindeki kutu ile bir züzel pataklamış!. Artık azami dükkat lâzım, Nakil vasıtalarında, parayı werdikten sonra, derhal bilet istemeyin.. E- Ser, bay biletçinin aklına gel ver ve gönlü de razı olursa, elbette bir bilet keser. 40 PARAYA MÜHÜR!. İKİ KAPTLI EVE DAİR Son Telgraf konuştukları cişaret» lisanı takr viye ve levsi olanacak, bu di zengin sokulacakmış!. Lüzumsuz bir masraf Yalova hplıeıhr—dı valilik mi, belli değil. Sucular cemiyeti reisi olan zat, gayet samimi bir itirafta bulunu- yor: «Su menbalarının başındaki bazı memurlar kırk paraya mü - hür dağıtıyorlar. Kırk parayı ve- ren, damacanaya istediği suyu do durabilir. Bini İstanbulun hileli su içmekten kurtulması im- kânsızdır., diyor. Mesele şimdi anlaşılıyor. 40 pı- ra davası!. Mühür kimde ise, Sü- Teyman odur, diye bir söz vardır. Demek ki, 40 paralık mühür ol « duktan sonra, her nevi ve cins Sü- yu derhal yaratmak mü ı Bir reftkimiz yazıyor, bilmem doğru, bilmem yanlıs! Gedikpaşa- | da, iki ayrı sokak üzerinde iki ay- Ti kapısı olan bir evden, evkaf i- | daresi - yanlışlıkla olacak - iki de- fa vergi almış!. Aman, dikkat edin. Ev yaptırırken, bir kapılı olması kâfi!. Cünkü, iki kapı, böyle bir takım tehlikeli yanlıslıklara se - bep oluyor. Benim, iki kapılı evim izler cemiyeli, geçen gün | değil, tek direğim olmadığı için ları köngrede, gayet mühim | endişe duymuyorum. bir karar vermişler: Dilsizlerin | AHMET RAUP Sarekke zean — Sare z zz sulhu fanzim için toplandıkları AVRUPA HMARBİNİN YENİ MESELELERİ Müstakbel sul- hun tanzimi?, Yazan: ALİ KEMAL SUNMAN Geçen harpten senra — galipler toplanarak mağlüplara kadul et- tirilecek sulh şartlarını aylarca konuşmuşlardı. Amerika Cum - hurreisi Vilsen da dünyaya yeni bir nizam vermek emelinde ol - duğu için bu müzakerelerde en faal ve mühim rolü oymar vazi- yette bulunuyerdu. Daha Al *marjarla sulh aktedilmemiş — ve malüm Versay muahedesi hazır - <lanırken Pariste de sesimin güzel- liği ile meşhur bir san'atkâr ken- Ydini dinletiyormuş. akşam “müttefik İngiliz, Fransa, İtalyan we Amerikan heyetleri bu meş- hur san'atkârı dinliyorlarmız. Ekh'atkâr sormuz: mı?. O zaman «İhtiyar kaplar: ye meşhur olan Fransız Başve - kili Klemanso ev sahibi sıfatile şu cevabı vermiş: — Bence hiç bir mahzur yok. Bilükis bu şarkılar Almanlardan istiyeceğimiz tami- rat paralarının ilk taksiti olacak!. Klemansonun süzü kulaktan ku- lağa herkesi güldürmüş. Bundan anlaşılan şu oluyor ki Versay muahedesinin şartlarını | Almanların yerine — getireceğine | başta bizzat Klemanso olduğu hal- de o muahedeyi yazıp çizenlerden | hemen hiç kimse inanmıyordu. Ar- ftık tarihe karışan 6 muahedenin şurası tatbik edilebilirdi, burasa edilemezdi gibi bir tetkike bura- rada lütum olmasa gerek. Yalaız muhakkak olan keyliyet çok defa sulhun tanzimi, harbin başarılma- sndan daha zor olduğudur. Gecen umumi harpten - sonra e— | zaman Klemanso İngiliz hariciye | mazırı Lord Balfura yeni Avrupa- ne biçim olması lâzim gelece- i sormuş. O da gayet uzun hir nutuk söylüyerek birçok noktai mazarları antatmış. Söylemiş, söy- lemiş, Klemansonun nihayet sabrı tükenerek: — Herşeyi etraflı bir surette am- lııllııııı Lehte ve aleyhte me söy- mümkünse söylediniz. Fa- hı biz sizin fikrinizi öğrenmek is- tiyoruz, demiş. Balfur buna doğrudan doğruya cevap vermemiş, kerdiliğinden hiçbir şey söylememiştir. O za - manki sulh nasıl olduysa oldu. An- gak yirmi senelik bir ömrü var- miş. O kadar yaşıyal Bu harpten Sıl olacağı ile voranlar var mı7, Bunu düşünenler, Avru- panın istikbali ile nazari bir su- rette mesgul olanlar elbette var. Fakat daba harp biteceğe hX ben- zemediği için müstakbel sulh için | şu veya bu mülâhazada bulurzm- Tarm ne düşündükleri nesriyat sa- hasına girecek hadar olgun değil- dir. Müstakbel sulh nastl olmalı?, babsi ancak mütr'ekkir bir züm- reyi düşündürebilmektedi söylemeğe lüzum yok Büyük küçük | bir cok milletlerin istikhali mev- zuu bahselan bu barp ise daha ne- llrnq varmaktan uzak Förünüyor. “Üniversitede imtihan kur'ası versitede askerlik dersleri Üni Ü dığı haldkında ihbarda bulunan bir zatın müracaatı tekrar tetkik e- Tunmustur. Fakat tahkikat netice- sinde ilhbarın işten çıkarılmac'ın mütevellit bir iğbirardan ileri ge- lip asılsız bulunduğu anlaşılmıştır. Diğer taraftan kaplıcaların en gü- zel bir yerinde ve günev parkı or- tasında evvelce eski Denizyolları umum müdürü Sadullah Güney taralfından yaptırılmış olan içme mahallinin münasip mahallinden kaldırılarak ana yol kenarına a- hınması hiç de doğru görülmemiş- tir. Bu fuzuli nakil işine boş yere beş bin Hira harcandığı da anla - şılmıştır. Sebepsiz bir değişiklik uğruna bu paranın - sarfedilmesi tenkit edilerek kaplıcalar için ay- rılan tahsisatın böyle lüzumsuz nakillere sarfedilip eski güzel e- serlerin bozulmaması hususunda alâkadarların nazar dikkati cel - bolunacaktir. SA BÜ l aa Yeşiltulumua ve defter emini yolları yapılacak Aksaray ve Beyazıt civarındaki bozuk yolların yaptırılması — için belediye rekliği bünların listesini istemirtir. İlk vartide gençtürk caddesi, defteremini, yeşilii varı yolları yapıla retle otamobil, araba gayrisalih ol g larda seli halkın si Açık iş ve memuriyetler| Devlet üle ateh Demiryollarının Yedi - N'i ktrikci f lipte üdürlüğüne nti Sirke ra 17T lirs, eczacılara da ik verilecektir. 40 l!ra aylık ücretle kâlin anmaktadır. kak Günes hanı I inci k mühendis Asım Yolacara saat 19 arasında müraenat oluntmalıdır. Sümerbankın fabrikaları — için $ elekirik ve makine mühendisi | aranmaktadır. 20 eylüle kadar mezkür banka urmum müdürlüğü- ne m olunmalıdır. Tamiratı mütemadiye Bir okuyucunun, bir akşam ga- zetesinde sikâyet kuduk. Hulüsatan şöyle diyordu: «Asfalitan, — parkeden, armavut kaldırımından vazseçtik, — Fakat, hiç almassa, yolumuzun — toprak teşviyel türabiyesi yapılsın..> İstanbulda, yoldan şikâyet u- | munaldir. Biz, yangına körükle tubunu e- nlarının da di ba: karar aması zıli cleme imtihanların: derslerden yapı Tacağını cut dersler arasında kur'a çel kile- ceklir. | GÖZYAŞLARI öön söz. diye istiyorum!. Hiç olmazsa şuradaki üç kisiye beş kisive kendimi — anlattım. icimi döktüm.. diyebilmek içcin okunma-, sını istiyorum!. Bu memlekette | ben de akudum. Benlm de bir din.| lomam var. Benim de kalam bir zamanlar bircok içtimsi fikirler | ve hükümler üzerinde işlemesini | bildi. Onların hic birisini bir salır,| bir nazariye, bir varlık — halirde | mmensup olduğum cemiyete vere- | medim. Ve.. simdi bu satırlar ara- | sından ha karışıvorlar. Ya « | rısına hayat verdiniz. dirilttiniz. | boberin kafisına ve gözleri önüne | da hayat yeriniz! r. vok -şiddetli bir cümle ile sözünü bitirdi: 7 ETEM İZZET BENİCE B Bir avukatın isteyisi ile bü- tüh bir havat ve bir fikir külcesi imbha edilemez!. Katil yerine oturduğu zaman salonda umumi bir kaynasma ve sarsıntı oldu. Herkesin gözü ve ku- , lağı hâkimdeydi: — Okutacak mı?, Kesecek mit. Fakat, katilin oturusu ile karşı taralın ikinel avukalının söz iste- mesi arasında bir saniye bile geç.. medi,. » * Reis, — Sövleyinizi Dedi. söz verndi. dunuz. Geriye kalanlarınt beğ-| can suk: sitmek istemiyorurz. Fakat, zan «> diyoruz ki, kaymakamlıklar, elle- rindeki yol tamiratı bütçesi — ve tamiratı mütemadiye ekiplerini daba sür'atli, #aha dikkatli kul - lansalar, bir çok şikâyetlerin önü alınabilir. BÜRHAN CEVAT — Uzatma da ne sövliyeceksen a #ee. bir osmanlıca ile arkadasının sövleliklerini de tekrarladı: en son: — Yeter efendim veter. Hatıra denilen bu notların dava ile hiçbir alâkatı vok. Onları okutmayınız! | Demek istedi. Ancak, o da tarar. ediyordu: — Naran Hanımefendi bir da- Kin kız, bir şehvet çocuğu, bir zevk düşkül katilin tavsif et- mek istedidi gibi bir sürtük, bir | kabbe, bir orospu ve.. bir castır o- labilir. Sorulacak, dikkat edile - | cek, üzezinde durulacak nokta şu. dur: Bütün bu fenalıkları bilen, gören, sayan adam nicin son dak ki kadar vine o kadını den ayrılmadı?, Neden onu öldür- meğde kadar vardı?. Eğer bilme diği. mahiyetini tayin edemediği bir kadın olsaydı belki bir dere - ceye kadar kendisini mazur tanır- dık! Demek ki, bile bile yanmış, kendisi ondan daha fena olduğu ( boratuar Bugün, bu sütunu, acıklı, acıklı ıılııiı kadar da ııılııı bir 'ık.l_vıı nı.l!ıılu'm_li— terkediyorum. Yalma, bana göa- Mıınııhıı.— derdiği mektubu minden daha uzunca olduğundan, müsaadesile, bazı kasımlarını tel- his ettii «Kücük memur» başlıklı yazı- maz hoşuma gitti. bu, ça- yet az temas edilen bür mevzudur. Ben, üç buçuk yılr muavinlik olb- ” mak üzere, 16 yıl hizmeti olan bir öğretmenim. Evvelce, maaşı 15 liradan başlıyordu. Sıra- ,sile 17,5, 20, 22 ilâh oluyordu. Ge- çen eylülde, 22 liraya hak kazan- dığımız tebliğ edildi. Fakat, yeni bareni kanununda 22 lira yoktu. Binacnaleyh 25 liraya hak kaza- nuyorduk. Fakat, evvelce ancak bir kıdem alıp 17,5 liraya yükselen de 25, bizim gibi üç kıdem alan da 25 liraya çıkıyor, Ortada bir mü- | savatsazlık yok Mııll:ıcı hak alfa- sahiplerine, beden başlatmak suretile mi mü- kâlat vermek usuldür?. Biz, inkı- | labin ilk hızlı ve zor işlerine kat- Tanınış, göğüs germiş insanlarız. Haklarımız yurda geçli. Helâl ol- Köre - iki kıdena tanımak cok fazla Bir şey midir?, Bu defa da üç ve- rip iki akak ne cıkar?. A bir kıdemliye de bir, ür kıdemli de bir vermek adalete uyar mı?. Bu okuyucumun istediği çey anlaşılıyor. Yerden göğe kadar haklı olduğu da anlaşılıyor. Fakat, © halde, bur hak, neden teslim e- dihniyor, diyeceksiniz. Hic süphe yok, alükadarlar, ilk iddia ve iti- raz olarak, bütçe vaziyetini ileri süreceklerdir. İlk mektep muallimlerinin ma- asları, kademleri, mesken bedelle- ve salre, öledenberi sü ınw;zıı veremiyorlar, En iyisi bu kocaların maasımı da Vekâlet ken- di #merine almalıdır. Zaten, bir jl.*ı)lı bir tasavvurdan di. n haksızlık etme- Mekteplerin kayıt ve kabul şartları Güzel san'atlar akademisi ç Findik ı< hdaki Güzel San'a mı[lha'l.ı' nı vermiş olanlar, heykel, Türk tez- “| subelerine orta mektep mezunları alınırlar. Kayıt ve kabule 16 ey- lülde başlanılacaktır. Ve eylül sonunda nihayet bulacakt.r. Güğüemeni Üniversitede bir maaş nisbetsizliği Üniversite tıp fakültesinin lâbo- Tatuarlarında çalışan asistanların meaşlarının; kahul şeraiti ayni bu- rağmen diğer asistan- n az olduğu ve bu yüzden lâ- asistanlığına rağbet o- ariçte iş arandığı da lunması hunmı ayıp 1 kaldırmak için dün Maarif Vekâle! etmiştir. bilmiz Hem hatıraların simdive kadar okunan kısımlarında Naran Hanımefendiyi kötülemekten zi. hı..e katile kötü damgasını vuran hüküm ve iasvirlerle Karsılasıyo- be(. aşikâr hiçbir kavıt ve sarahat yoktur. Müphem bazı hisler, kuv-| vet ve teyit bulamıyan süpheler! ) Bunlardan başka Naran Hansme- fendiyi Ittihama vesile olabile - Halbuki katil 1 devamanda çok fena bir ruh ve istidadın sahibi olarak görüyor, tanıyoruz. Karısın:, çoluk ve co - ğunu bırakmasından baslıyarak yalmız fenalbık yavan kendisinde toplıyan bi de bulmuüyor muyüz?. Ele sünhe yok ki; bu cinayefin vapılmasından da avni ruh daha düskün. daha sefil sevklerile hü. fenalıkları ahsiyet | Güskünlütünün, bir ruh sefaleti. b değiliz. ya?, nleleri söylerken n fırladı: icin bütün fenalıklarla kaynaşa - fArkasn van) eye Yiyık olduğu ehem- | Ünivemite rektör. | müracaat | . Müekkilem için vazih, müs- | cek ne var?. Hiç bir şey değil mü?.| okunan som satırlara kadar onu | kim okdu. Biz burada bir ahlâk | Hileli mallar Tahtakalede yapılan bir teftiş meticesinde varılan netice | Belediye reisliğit muhtelif semt- lerde satılan şekerleme ve mar - B *k“b:ınl ı:Mı Runu görerel ların e | nelerini umumi bir kontroldan ge- | çirmeyi kararlaştırmıştır. Saanan üzerime Takakalıde Pi pazoğlu hanı ve civarındaki ima- | İathanelerin bazılarından alınan şekerleme nümunelerinin kepekli, Un, patates veya bozuk pınııdm karışık bir halde yapıldıkları tes- bit olunmuştur. Bazı karameliların içlerindeki marmtlatlar da çok pis bulur - muştur. Bu kabil imalâthanelere ceza kesilmiş ve diğerlerinin de kontrolları bildirilmiştir. T genm Yeni ihracat tipleri Tiftik ihracat tipleri tesbit o - kunmuştar. Ticaret Vekâleti stan- | dardizasyon müdürü Faruk ile ko- | misyon azaları dün Cibali ve E- minönü dopolarında tetkikler yap- mıştır. Neticede bu yılki tiftik ve yapağı ihracatının 5 tip üzerine | yapılması kararlaştırılmıstır. Bu tipler geçen yılki tivlerin hemen aynidir. | ELÇÜK HABERLEa 4 Pasif korunma teçkilâtı için | #tfaiye müdürlüğünde açılan kurs- larda 4000 kişi yetişmiştir. Mahal- le itfaiyeleri icin de kurslar açı» | Tacaktır. ik Aksarayda Sütçübostanı isim-| | l arsalar park haline getirilecek- | , tir. * Maarif müdürü B. Tevfik | dün yanında bir heyetle Kâ- | aneye giderek vatı mektebini Kı miz şube-| TruMU ! apılan teberrüler — artarak | pi de «4310>| niş we ek- seriyetini Müseviler teskil eden | 0 üra arasında rilmiştir. Y Uzkapanında oturan Halil is-| mipde biri esrar satârken suç üs- ' yardam Darası ve- | | | nn türbesi 27 ey- acaktır. r Hindistandan dün şehrimize 800 bin tanelik bir cuval partisi ve kanavke saya cıkaftlt tt * Dün Romamı n gelmistir. Bunlar Akdeniz liman- larına gidre «lerdir. | * Nisan yüzüklerini hâva ku- | ramuna teberrü edecek vatandas-! İai bir cemile olmak üzere hava kurumu tarafından kezdile- Tine fevkalâde — sık ve havacılık | | forsunu tasıyan vüzükler hediye olunması kucarlastırılmıştır. * Liman reisimiz B. Refik A- yatur dün teftiş için Bandırmaya gitmistir. sarayda kalafat ve - edilmekte olan bir calışan amele Nuri güverteden ambara düşüp yara - lanmsıtır. * Gümrüklerde bekliyen 25 bin €uval kahvenin cıkarılması üze- dünden itibaren şehrimizde kahve fintları 10 kurus ucuzla - tılnıstır. Fiat mürakabe komis - | vomu da bu Sabah ucüz - fiatları resmen ilân etmiş ve bu suretle | cekilmiz | No, la!l “Cemin nâşı da Venedik hükümeti Gritiye yol- ladığı mektupla iktifa Sultan Cemin vefatını haber ver- mek üzere Sagondinoyu da gönder- di. Bu zat türkçeye mükemmel vâ- kıftı. Ayni zamsnda kral Şarl de elçiler gönderdi. Türklerin bklarda haber verdi. Fakat Şari Venediğin iki yüzlü siyasetine vâkıf olduğu için elçi- sine yüz yermedi. Artık, bütün muhaberat ve dedi- | kodu Sultan Cemin cesedi hakkın- da idi. Papa, Napoliye | mış, Sultan Cemin du. Bu sırada Sultan Cemin damlarından Sinan bey kâlir basile firar etmişti. | | Sinan bey Sultan Cemin vasi - | 'POLİS İAI[I';ILBR ıneııııı&r *Vallahi benim adam öldürmeden| edecek. hunmadığı bu rapordan anlaşıl miştir. Neticede deli katilin bir kere de tıbbı adlice muayene o - lkunması için muhakeme başka gü- ne talik olunmuştur. Kavgacı mahkümların muhakemesi Bir müddet evvel hapishanede kavga eden üç mahkümdan Rifat isminde biri Vedatla Nedim adın- da diğer iki mahkümu yaralamıstı. Yaralılar iyileşmiş ve dün Sul - tanahmet sulh ceza mahkemesine hâdise intikal etmiştir. — Vedatla Nedim yüzlerinde derin yata izi kaklığını söyliyerek bunu rapor- la tesbit ettirmişlerdir. Mahkeme de bunun üzerine davayı salâ - hiveti haricinde görüp asliye ce- zaya havale etmistir. İki hırsız tevkif edildi | Küçükpazarda bir cuvalcı dük- kânından çuval aşırmakla maz - nun sabıkalı hırsızlardan Tevfik dün Sultanahmet birinci sulh ceza| 5 e Ha | tenmustur. Sultanahmette sanayi mektebinin damından kurşu câ- larken. görülen ve damdan atlayın| | varalanarak hastaneve kaldırılan h iyileşmis dün muha - Yumurta fiatları Yumurta fiatları üzerinde mah- sös bir yükselme başlamıştır. Bu- 'a sebep vumurtalarıraz için icin- Ci ihracat devresinin yaklaşması 'dır. Yunanistandan da mühim mik- la yumurta İstenmiştir. Birlmizin Derdi Hepimizin Derdi! Münhal memuriyet- lerden halk haber- dar olamıyor! ta bazı resmi dairelerin me - mur ve müstahdem almak için artıkları imtihamı efkârı wmu- miyeye geç bildirdiklerinden şikâyot olunarak; — Belediyeye alınacak ai- datlı tahsildarlar için de mü- rwtat günü olarak pazartesi tesbit olunmuş ve ilân ancak yapılmıştır. madıklarından nüir; memişlerdir. Diğer bazı daire- ler de müalesel imtihan ilân - larını pek geç yaymakta imtihanlar yalnız her nasılsa, haberdar olanlara münhasır kalmaktadır. - denilmektedir. Alâkadarların — ehemmi, Yazan: M. SAMİ KARAYEL mesele oldu yetini yerine getirecekti. ölmezden evvel: Cem, <Elbette benim mevtim haberin ra karındaşım Hüdavendizür Sul- tan Beyazıt hazreilerine varasız. Diyesiz ki beni reddetmeslin. Ne vechile olursa benim — tabutumu kâfir memleketinde komasun. Eh- H islâm memleketine çıkarsun ve çemi borçlarım eda eylesin. Ve benim anamı ve kızımı ve sair ta- allükatımı ve benim üstümde hiz- mette sabıkası olan haddamımı arturmayup hallü haline göre ria- yet eyliye» (1), (1) Vükatı Sultan Cem, S, 32 erilerek tevkif olunmuş- BİR İA R denizin içine tıkayacak. Başka şarki Akdenizle ..ı-bc Ak- j leıhdı nisbi bir hâkimiyet İtalya ise, yaraasda, SE €ilya ve Pantelarya siisilesinlir kendisine temin ettiği elverişli vâ” zivet dolayısile Akdenizde İngil * terenin muvasala ve münakalesi" | ni kesmeğe muvaffak — olacaktır. Bu suretle Akdenizin geçitlerin? bâkim olarm İngilizler Iuımîu Akdenizin ortasına hâkim talyanlar da İngilterenin keseceklerinden, her ikisi de b | denizden istifade ele—lyıqkl" pi " İtalyanın harbe girmesi tehlikt” ü belirir d deniz yolile yaptığı nakliyatı mitburnu yoluna çevirmekle sahada İtalyadan gelebilecek Kikeye karşı meydan okumuştu. talyanın harbe s.ııııuu takip © den birkaç hafta ldılı vaziyel reke ile bu ğ Almanlara ve İtalyanlara teslimi” ne muvalakal etli, Alınamlara 161 Tim edildisi takdirde de bu lerin, İtalyan donanmasına iltihak ederek İngiltereye karşı kullanır lazakları şüphesizdi. Fransız d7 | nanması İtalyaya karşı Iııüu" | nin müttefiki iken, İngilterey? | karsı İtalyanın müttefiki .ııî üzere idi. İşte bu vaziyettedir Hİ İngilizler, seri bir hareketle Fraiif — sız donanması meselesini tasfiyt —| ettiler. Bu tasfiye ile İtalya büyük bir fırsat kaçırmış oluyordu. AYSİ | zamanda Akdenizdeki vaziyetinii | güstermek istediği kadar kuvvetl olmadığını da itiraf etmiş bulu * nuvordu. Bundan sonra Akdenirde rd' eytin İngilizler lehine inkişaf ©F mekte olduğunu yiye ıı.ıı..ıım resmi tebliğlerinden anlamaktâ * yız. Bu tebliğler ısrarla ve tekrar, İlalyan tayyare ku! rinin Akdenizdeki İngiliz ticarti ruzlardan bahsetmektedirler ki da İngilizlerin Akdenizde münt | kale yollarını açmıya muvaffak | olduklarını isbat etmektedir. Bir kaç gündenberi gelen ajaft haberleri ve neşredilen İngilir v' ğ mi tebliğleri, Akdenizdeki vazi ” yeti daha vazih olarak aydınlat ” maktadır. Çörçilin natkundan ı, anlaştlacağı üzere, yeni ve kut ( — vetli cüzütamlarla takviye ıln' İnziliz donanması, bir hafta Ak denizi çarktan garbe ve ııııı" İ şarka doğru tarıyarak İtalyan d0 nanmasını aramış ve ca, birçok İlalyan üslerini bom £ | | bardıman ederek | rekimlştir. Bambardıman. ettti | üsler arasında on iki adadaki B | dos, Skarpanto ve belki de Laftf adaları da vardır. İtalyanlar “ Berikiere Kr e kle Bi etmemişler, yahut ııyyıı-" | File zayıf bir mukabelede bultj muşlardır. Herhalde görünüyor a | İngilizler Akdenizin her tar! üse girişmişlerdir ve eğer İ.mK lmlıı edebilirlerse, lnb-'; | gerek anavatandati ve rikadaki vaziyeti gittikçe ı»ıh' caktır. Hitler son nutkunda Al manyanın uzun bir muharebeli mütehammil olduğundan bahstt” nn lli Diye vasiyet eti vefat edince, nâşinim -.ı..ı/ I | da bir mesele oldu. *Kâfirler demişler ki eğer bumlardır, eğlenürmüs İıılıılıı (2). Filhakika Sinan beyle Ayas PEŞ Sultan Cemin nâşini a memur oldular. Bakat, ikisi de yalmız kalmak istemedi V Çünkü biz kaluran, bari iki ndam kon ki, ölüm dirim içindir. Bize yoldaş olsunlar- Dediler. Kendilerine ü tavinata iki kişilik daha ıı/ türdiler. Dört beş kişi Sultati min nâşini tamam seksen alti bekledifer. Seksen yedinci Fransa kralı Sarl Sultan Cü nâşini de, muhafızlarını da bisarına göndermiye karar (Devamı — €) Vükıatı Sultan Cem, Se