13 Ağustos 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

13 Ağustos 1940 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BUDUR, İŞTE.. Selim Sabit imzasile bazı guna | fekralar yazan Ebizziya oğlu Ve Hld, bizim meslekdaşlar hakkında, ileri geri, garip bazı lallar ediy Geçen çün «Kısaca muharririr de işaret etliği giDİ, BÖ bi büfeye pek düşkün — makulı imişiz! Bu meslekdaşın, yine ken- di meslekdaşları hakkında böyle bir şey iddia etmesi, evvelâ mes> lek ahlâkma yaraşmaz. Bu, bil İkincisi, bu iddia doğru değildir; serapa yalandır.. Eğer, Ebüzziya oğlu, bu sözleri, sır£ kelime oyu- nu kaysiyetile ve nükte savurmak kaygisile yapıyorsa, meslek şere> fini kalemine oyuncak addeden bu zat üzerinde, basın birliğ! ha givet divanınım nazarı dikkatini celbederiz. F Kâr nisbeti, bir fürlü tayin edilemiyor. Tüfetükü; torftancı yüzde kaç, perakendeci yüzde kaç kâr temkin etsin?. Hakikaten nazik bir meseledir. cmu, anların kârı ekseriya yüz- Eğer, kâr nisbetini baş aj tayin edecekse, korkarım, anları asla memnun edemezler, HATASIZ OLSUN... kteplerde okutulan - yabanes dil derslcrinin kitapları da, bizim basılacaknış! Bunun sebebi maiüm; Yollar ka- pah, Avrupadan kitap getirlmek mümkün değili. “Türkçemizle yazılan, basılan ki. taplarda ne kadar çok muharrir, tertip, tashih, ihmal hatası bulun- duğunu halırlarsınız. Allah vere de, frenkçe yazılan kitaplar - her LEYLEKLER Gürlü baladan selim olarak bastı. ŞAŞIRDI ı.uuır deyip, dua edelim?. Layleklerin şu son günlerde, kü- | PAZAR me küme senup / memleketlerine İ-CE SF doğru hicret ettiğini gören — bir muharrir arkadaş, arlık, kış mey. Siminin geldiğine — hükmediyor. Çünkü, malüm ya, leylekler, ilk baharda gelir, sondaharda gider. bu sene mevsimler o Harip ve tuhaf bir manzara içinde ki. görüyorsunuz, leylekler dahi 4, Cünkü, şimdi sonbahar de- gil, halis yazın içindeyis, Sicaklara baksanıza... | NE KADAR KÂREDECEK?. him meselelerden biri de uracıların ne kad Coluk, çocuk, kadın, erkek, genc ihtiyar hülâsa berkes bir ceyden şikâyetci; Pazar günü umumi ve- sait; nakliyenin hali!. İzdiham, ka. fisıklik, sinir, sıcak, ter dökmek!, Gocenlerde bir pazar, hava kapalı idi. Herkes, ne rahat seyahat etti, Vaktile, bir maarif nazırı Var- mış, fıkra meşhürdür. Dermiş ki: —M: r—ku—u r olmasa maarifi ne güzel idare ederdim... liba, Yaz mevsiminde, pazar günleri hava kapalı olsa, umumi nakil vasıtaları ne kadar rahat olacak!, AHMET RAUF r—_———___—_.] LAvrupa Harbinin içinden ij Karlovy vary mı, Karlsbad mı?.. Çekoslavakya - hreti | maya kralı 4 üncü Şarl zama. başlamıştır. Kral, Kresi ci- varında bir geyik avında yaralan- hat derece zayıf düşmüştü. phealarda uzun müd- det kaldı ve kendini tapladı. Bu sebeple Karisbada (Şarl kap- | Lcası) ismi verikdi. Kakıbadda 12 kaynak vardır. Her sene 70 bir- | den fazla hasta gelir. Bundan baş. | ika öenede 4 milyon şişe su doldu- rülür, 100 bin kilo da tuz çıkarılır, bütü 'aya gönderilir. Bu se- ne Karlabad kaplıcaları harp ya- ralıları ve malüllerile doludur. Romanya petrolleri Remanyadaki petrol kuyuları - 'nın en mühimmi Moreni ve Ploesti havzasındakilerdir. Bu kuyular, 16 yuncı yüz yılda malüm idi. Tabii istifade edilmiyordu. Yalnız köylüler, bu kuyulardan çıkardıkları nefti satmakla hayat- larını temin ediyorlardı. 1644 de iki Rus maliyecisi, bun- Tarı isletinek için hükümetten mü. saade aldılar. Kullandıklı vası- talar pek iptidai itli. Kuyuları kaz- ile kazdırıyorlardı. 'Çıkarılan | 1 de ancak Bükreçin tenviri- yet ediyordu. 1663 de ecnebi sermayeli bir şir- | ket kuruldu. * — modern âletler vy Vary. Son Telgraf'ın edebi romanı : 28 GÖZYAŞLARI ETEM İZZET BENİCE — Sefil adam., Bayağı ada Bundan daha ahlâksız kimse o- lamaz!. Bi hsaiım ievihi yıkmnamı, Kazir sını bırakması, göcüğünü lerket - mesi kadar rezil şey dâha ne ola- bilir?. ı Der, onu hiçbir zaman affetmez- | dim. Muhakkak ki ben: | ian Rihdeyü: | b :— Ahlök: Denilen sef zen birisiyim, Ve hiç kimseye yü. | zümü gösterecek halde değilim. Bunu çok iyi biliyarum. Karımın | Rösterdiği Tuh asale! , izzetinelis | sekliğine de bayılıyorum. Ce- eceğim ve bu iradesizli- icapları neyse Diyarlar?. Ben ki; onu sevdim, deli gibi, ölecek gibi sevdim ve her şevimi feda ettim. Ve.. bütün bunları yaparken tek şey düşün- düm: Ona sahip olmak. Halbuki, o beni vaee!uıııhhl-dınu— İç Günesini, ayını kaybe- den bir saat Fransanın Sentomer şehrinde, 17 inci yüz yılda, m atçi Piyer Angeran tarafından yapı lan ve Notrdam kilisesi kul bulunan büyük, tarihi saat, eli man tayyareleri tarafındı. sara uğramış. 'alnız. saatleri, dekika- güüleri, haf- taları, ayları ve güneşin, ayın do Ruşunu, batışını da gösteriyordu. Bormbardımanda, güneti ve ayı Bösteren iğneler kaybolmuş ise de bilâhare bulunarak yerlerine ko - nulmüuştur, Dost İrana dair İran, Sovyet Rusya, Eizanistan.| Türkiye, Umrnan denizi arasın - dadır. Mesahai sathiyesi 1.645,000 kilametre murabbadır. — Nüfusu 10,000,000 kadardır. İranın tabii servet kavnakları çok zengindir. Harici ticareti parlaktır. İranın menkezi Tahran sehridir. —— —— miya başlandı. Üç sene Rumen petrol sanayii, Ame- rikadan sonra ikinci gelecek dere- cede terakki elti. 1916 da Almanlar, Rümen petrol laşlılar. Rümenler bütün kuullırı tahrip etmişler ve ateşe vermişlerdi. hale sokunca bir sözüm için yüz- üstü bırakıp gitti. Şimdi bana: — Âptı Demezler de'ne derler*. Hem de aptalırı aptalı, budalanın budalası!. Fakat, bütün bunları böyle birer birer bilmeme ve saymama rağ « men hâlâ onu ölesiye bir çılgın - lıkla sevlyorum. Onsuz dünya ba- na zindan geliyor ves bütün ha- kikatlere karşı gözlecime onün si- büyülü yözlerinden — gelen bı perde iniyor!, Şu dakikada bile unun peşinden koşmak, avaklarına kapanmak, yalvarmak, bütün kabahatleri ü- zerime almak, —- Ben ettim, sen yapma.. Demek, başımı kucağına key- mak, hüngür hüngür uğlamak İs- tyorum!. — Madalyanın ters taralı.. Dedikleri işte galiba bul. Yüreğim öyle sıkılıyor.. öyle s- kılıyor ki!, Boğazıma bir İp geçirseler de sıksalar sıksalar ve. beni boğsa. lar, belki de bu kadar azap ve iş- kence duymam!, İçimdeki bir his: — nde | | muavininin * / göküsledi. Lüzumlu bir karar Belediye, şehirdeki tek- milaçık mecra ve lâğım- | ları sür'atle kapatmak için listeler istedi Şehrimizin bazı semtlerinde lâ- ğımların açıkla denize döküldüğü ve boslanlara mücavir olan yer - lerde de pis sularla beraber mecra. ların açıkta akarak bunların umu- mi sıhhatini tehdit ettikleri hak- kında yapılan şikâyetler artmıştır. Belediye reisliği bu çok haklı şikâyetlerle enemmiyetle alâka- dar olmayı kararlaştırarak tekmil kayınakamlıklara bie emir gön - dermiştir. Bu lüzumlu emirde her semiteki tekmil ıçvkı.ı:ıulızım gae larla pi derelerin bemenm tojbi' olunup kapatılmaları, ı!uuıAıl gar uzatılmaları için tahminen kaç ımvı ihtiyaç hasıl olduğunun bil. esi istenilmiş Diğer taraftan Beşiktaşta Hay- | rettin iskelesindeki sıhhate lâğımın temdit olunması İçli 100 bin liraya ihtiyaç hasıl olduğu belediye reisliğine bi para sür'atle ister —O Kapatılacak tütün imalâthaneleri armdaki tekmil tü- ve degolarının kal- kararlaştır:İmıştır. Bu karar üzerine Beşiktaş kay- makamlığı Boşiktaş ve Ortaköy- de bulunan tütün imalâthane ve depolarının vaziyetlerini başlamıstır. Üsküdardaki tütün imalât yni suretle te kaklırlacaklardır. — Ceza andırılacak dok- tor ve polisler Aksarayda cağırıkdığı hasta mu-* çocuğuna gitmiyen Fatih be- doktoru Sami hakkımdaki olunmuşlur. sotomobilim bozuk diye gitmediği tesbit edi- lerek Sıhbat Vekâletinden teczi. yesinin istenmesi kararlaştırılmış- asta çocuğu hastane- ye kaldırmadığından ehemmiyetle cezalandırılmaları tekarrür etmiş- IKbÇUK HABERLEğl * Otomobil alât ve aksamile Merinos yünlerinden almacak kâr nisbetleri fiat murakabe komis - yonu tarafından bu halta tesbit o- kunacaktır. * Bası'a - Bağdat yölile ithalât ve nakliyat imkânlarını tetkik için Bağdada giden mümessil şehri - mize dönmüştür. Raporunda bu imkânların çok müsait olduğunu ve Iraka bilhassa taze meyva, el- ma gönderilebileceğini bildirmiştir. # Liman işlelmesi kendi itfai- ye mürettebatından 5 kişiyi se - bepsiz yere işten çıkarmıştır. Bu hususta alükadarlara şiküyetler yapılmıştır. Ara Onu bul!. Göğsüne bastır, Koyverime.. Rümolmazsa: Diyor!, Ve.. ben bunu yapmak istiyo - " Gece yarısından sonra.. ne bir lokma ekmek, no Ağzıma | bir lokma yemek koymadım. Ma- sanın üzerinde geceden kalma ya- Tım şişe konyak vardı, Hepsini bir- den başıma diktim ve sokağla çık- tam. Aç mideye yarım şişe konyak. Galiba başıma vurdu. Kaklırım « Tara ayaklarımı carpa çarpa yürü- yordum ve kendi kendime söyle- niyordum: — Mütlaka bulacağım.. Kollarımın arasında can verin- ciye kadar sıkacağım!. — , Akp getireceğim!, Ben onsuz ol; V Bana hiyanet bile etse onu dai- ma karşımda görmek istiyorum! Dünya onsuz gözlerime zindan oluyor. Ben ona âşıkım... Ben onunum!, Apartımanda karşıma hizmetçi | kız çıktı. Deli gibi sordum: — Naran nerede?, Kadın, yumuk gözlerile bir defa uzun uzun gözlerimin içine baktı: — Uyuyor.. Hasta efendim.. Dedi. Elimle onu göğsünden it- mek, doğruca Naranın yalak o - dasına gitmek istedim. O da beni büyük r. ıoo BİN LİRAYA KAPATILACAK | LAÂĞIM | tetkike |— ar, kopar, ıütlik'le.W BAK Z Bazılarına göre.. Bazılarımız da, zannediyoruz ki, halkçılık, demokrat olmak, vatan- daşların sımıfsız ve imtiyazsız bur Tunduğu telükkisi, hayat standar- dımda lâübalilik, sululuk demek. tir. Bu gihilere sorarsanız, vatan- daşlar arasında madem ki tam bir müsavat vardır, o halde, meselü, yolda giderken bir vatandaş beni Çevirip sigaramdan sigarasını yak- Malıdır; kasabın çırağı, kanlı ve pis kokulu gömleğile, tramvayda gelip benim yanıma oturabilmeli. dir, filâncanım çok kabiliye'! oğlu Ali, filân vazifeye tavin edil— diği için, Veli de, ayni / vazifeye pekâlâ getirilmelidir. ladem ki halkçıyız, Florya ça- | yırlıklarında kafayı iyice duman- ) hyan Ahmet, gece tren dönüşün. de, bütün yolcuları rahatsız eder- cesine bir gazel atabilmelidir. Mehmet, yanındaki arkadaşı ile iskelede toplanmış, hıncahınç bek- liyen vapur yolcuları arasında, müstekreh ve müstehcen hir dille ve yüksek sesle, ağzına geleni ko- nuşabilmelidir. Umumi bir bahçede, fazla keyfe gelen filân oğlu falan, bu zevkini | bir takım sayhalar, inlemeler ç- kararak izhar edebilmelidir Madem ki demokratız, Taksim meydanından nasıl — geçiyorsa, Topkapı dışındaki Fatma Hanımın alik 15, cedit 98, mükerrer 2 nu- maralı dağbaşındaki tek kulübe- sinin önünden de tramvay ve oto. büs gecmelidir. Bazı dar kalalıların demokrat - hık ve halkçılık telükkisi budur. Halbuki, bu demokrasinin dema- gojisi, karın ağrısıdır. EEŞAT FEYZİ Akaretler-Harbiye yolu asfalta çevrilecek | Bi taş Akaretler - Harbiye a- rasındaki caddenin asfalta tahvil olunması kararlaştır.bmuştır. —İlk evvelâ Akaretler - Nişanlaşı arası asfalt olacaktır. Ayrıca bur! hi bir park'da vücude ketirilesk- tir. eg GK Bu gün buğday fiyatları| yükseltildi Ticaret Vekâleti tarafından ve. rilen emir üzerine bugün öğle - dön sonra toprak mahsulleri ofisi gehrimizde buğday fiatlarına bir miktâr zam yaparak satacaktır. Bu suretle yumuşak buğdaylar 5 kuruş 30 paradan 65 kuruşa, sert buğdaylar ise 55 kuruştar 6 kurüşa çıkarılmıştır. 15 gün içinde belediye narh komisyonu da top- Janarak ekmek fiatlarını bu nis - met deiresinde arttıracaktır. BŞ Her camiye vestiyer yapılacak Şehrimizdeki camilerden hemen ekserisinde ve bilhassa kenar semt- | Jerdeki camilerde v madiğı ve bu yüzden m bastonlarla şemşiyelerin kaybol - duğu hakkında evkaf idaresine müteaddit şikâyetler vapılmıştır. Evkaf müdürlüğü Beyoğlundaki | Ağacamtinde olduğu gibi her ca. | mie ihtiyaca kâfi miklarda vesti- yer yapacaktır. | yanıma haber vereyim!, Dedi ve.. ilâve etti: — Lütfen bir sanive bekleyiniz. İçim içime sığmıyordu. Kuş gibi ucmak, kurşun gibi akmak — ve | kendimi Naranın sıcak koynunda ve ber vakit beni sıkışmaya alış. turan kolları arasına kendimi at- mak istiyordum. Hizmetçi yürüdü. Ben de ,u- rüdüm. — Büyük hanım... Acuzenin odası önünden geçmek lâzımdı ki, Naranın odasına gide- bileyim. Herşayi göze aldırdım, her korkuyu topuklarımın dibine atlım ve beklemeksizin gittim. Hizmetçi büyük hanımın oda- sına girmişti, ben yürüyordum. Ve.. bir ân sonra Naranın kapısı önündeydim. Elimi hızla kapının tokmağına götürdüm. Çevirdim. Fakat madım, Boşa döndü, Kilitli idit, Ve.. arkamdan hizmetçi kız ye- tişti. Korkak bir sesle: — Ruhi bey. Naran hanımın has. ta olduğunu söylemiştim. Hanm- | efendi de kendilerini üzmemenizi rica ediyorlar!. Dedi, Kızdım. Bilmediğim için kızdım. Vaziyeti tayin edemedi - Kim için kızdım. Düşünüyordum: — Naran sahiden mi hasta?, Benimle artık bütün bütün mü darıklı?. Beni baştan atmak mı istiyor - v... korkuyordum: — Artık onu göremiyecek mi - 7 Benimle konuşmiyacak-mmı?. Kendini bana göstermiyecek | 30 cüzdansız garson bulunmuştur. tedbirler Sınat mamulâtımızda fiyat yüksekliğini önliyecek yeni kararlar hazırlandı Yerli mallarımızın memleketi - | mizin en uzak yerlerinde bile u. | cuz fiatla satılması ve ayni zaman- | da sına) mamalâtımızda da spekü- Tâsyonun önlenmesi için veni ted- birler alınması kararlaştırılmıştır. Hükümet bazi mıntakalarda ta- | cirlerin bu kabil satışlarda ihtikâr yaptıklarını tesbil ettiğinden bu yeni edbirlerle ihtikârı durdura » cak sınal mamülât için müteaddit vilâyetlerde satış pazarları aça - caktır. Bu hususta kararnameler hazırlanarak koordinasyon heyeti. ne verilmek üzere alâkadarlara Wlxlcrı.mıslır Yeni bazı ı | 5e l l Cüzdansız 80 &snaf bulundu Sıhhat ve müayene cüzdanı ol- n esnâf ve müstahdemler i. her semtte belediyocö umumi kontrollere geçilmiştir. Yaln» bir kaç gün içinde yapılan teftislerde | maktelif semtlerdeki gazino, bira- hane, salgılı ve çalıısız bahçelerde m görülmüştür. Banlara ve çalıştı - ranlara ceza kesilmiştir. Münakalât vekâleti | müsteşarı şehrimizde kalât Vekâleti müsteşarı Beyaz zehircile — ((| Bir muharrir arkadaş, vakit va- | kit zabita haberleri arasında isim- ( leri geçen beyaz zehir kaçakçıla- rını mevzuu bahsederek, bunlar için; «İdam edilecek adamlar, di yor. Hakikaten, gün geçmiyor ki, şehrim şurasında, burasında, bir. kaç beyaz zehir kacakçısı yaka - Tanmasın. Mütemadiyen zehir fabrikası basılır, mütemadiyen kaçakçı ya- kalanır, hâlâ bunların ardı arkası kesitmez. Nodir, yoksa, verilen ce- za mi azdır?. HBerhalde, daha cezri tedbirler * almak lâzımdır, kanantindeyiz. BÜRHAN CEVAT | merburga I AVRUPA HARBİNİN YENİ M ESELELERİ | «Hakikat»ve ” «Realite» Yazan: ALİ KEMAL SUNMAN ö İlalyanların Afrikada İngiliz kuvvetlerine karşı taarruzların - sediliyor. Almanların İn- giltereye taarruz bahsi de gün geçlikçe fürlü şekillere giriyor. Herhalde bu taarruzun günü bile daha evvelce söylendiği için ga- bir tarihte zetelere kadar geçen vüku bulmaması pek ileri de şüphe uyandırabilirdi. Bu bin böyle hususiyetleri görüldü: Taarruz edileceği zamanı daha evvel ilân etmek. Bu şimdiye ka, dar tanrruz eden tarafın kuvve- tine güvenmekten ve karşı tarafı hiçe saymaktan ileri gelmiş ola- bilirdi. Topyekün harbedilirken kuvvel kırmak için hiçbir şeyden geri ka- hınmadığı cihetle söylenen larihte taarruz ederek galebeyi temin et- menin vereceği neş'eye de hudut tayin edilmiyebilirdi. Avrupa kıt- asında - eğer Norveç harekâtı he. saba katılırsa - tam dört aydır ce- reyan eden vekayi olup bittikten sonra İngiltereye — taarru? sırası weldiği tekrar edile edile iııı.ı da artık buğgln yarın oluverecek bir iş diye vukuu beklenirken şimdi şayanı dikkat bir değişiklik görü- lüyor. w da İtalyan matbuatının yeni rşriyatı çak iyi anlatmak- tadır. Evvelâ Almanya ile İtak yanın tıııımıye taarruz edecek. leri söylenmiş, bir müddet ortalık günkü İtalyan matbuntında pek mühim bir mevkli olan Gaydanın yeni yazıları ise büsbülün başka fikir verecek #ibidir. Şimdiye kar dar İngiltereye taarruz ederek o- mahvetmek Şimdi öyle düşünülmüyormaş. Evvelâ İngilizleri bir kere iyiden iyiye yormak, yani canlarından bıktırmak için her suretle uğra - | yardım edemez bir hale gelsin. İş- POLİS|| VE MAHKEMELER Elektriğin çarptığı işçi ! Dün Büyükadada bir facla ol « muş ve bir işçi elektrik cereyanına | kapılarak ölmüştür. Büyükadada Kumsal caddesin- | de 26 numarada oluran 20 yaşla- | rında Antalyalı Mustafa oğlu Du muş Ali Celikel isminde biri pür iskelesi ilerisindeki Orman bi. rahanesinde çalışmaktadır. Birahanede bulunan büyük e Tektrik kablosu dün her nasılsa a- çıkta bırakılmıs ve Ali Çelikel de bilmiyerek kabloya dokunmuşlur. | Lâkin bu dokunuş zavallı işci- nin hayatına malolmuştur: Cere- yan çok kuvvetli olduğundan Çe- | likelin elleri daha ilk temasla be- | raber ürür titrameğe başlamış, bir ganiye sonra da kıvrana kıvrana yere yuvarlanarak bayılmıştır. Bu vaziyeti görenler hemen bes lediye doktarüna haber gönder - mislerdir. Belecdiye doktoru Kenan, vak'a- nın âcil vurıhma htiyacı olduğuz | F ! l hâdişe yerine gelmti hak- ak: n! Neticelenen ihtikâr davaları Demir ihtikârı iddiasile adliye- yeverilip ikis: Kemerburgazda bir sergi açılıyor Vilâyetimiz dJ'l lindeki muhll'- Tif kazalarda her yıl olduğu # bu yıl da hayvan sergileri açılmd sınâ başlanılmışlır. İlk sergi geçen hafta Silede küşat olunmuştur. İ- kinci sergi de ayın 23 üncü cuma günü Kemerburgazda acılacaktır. Sergive Eyüp kaymakamı Sait Âli Yücel riyaset edecek ve da - vetliler o gün otomobillerle Ke - mcmuvr(:ı—ıı g <lı-ıdlr kat'i bir tuarrurzla işlerini bitiri- vermek mihver devletlerinin he- sahına daha uvsun gelmekte imiş. Evvelâ İngilterenin dahilindeki her türlü teşkilât altüst edilecek; sonra Britanya adalarının Avrupa ile ve dünyanın diğer yerlerile o. lan irtibatı kesilecek.. ve sairc.. Fransa mağlüp edildikten san- ra artık İngiltereye taarruz pek kolay girem fakat gün geç- tikçe İngilterenin her manasile bir kale haline geldiği anlaşıldık- tan oraya doğru bir yıldırım | imkânsızlığı ister iste - mez düşünülmüştür. İtalyan matbuatmın son gün - Terdeki neşri: i az | gildir. Bundan sonra İn- | giliz imnaratorluğunun bütün kuv. vetlerine karşı harekete geçmek üzere gayel elııllı plânlar hazır- ki imparatorlu - Kun huvvetkıi artık anavatana te ondan sonra işi çok fenalaşacakmış. Söylemeğe hacet yok ki bütün İngiliz imparatorluğunun hesabı- | ni görmek için hazırlanacak bu plânlarda İtalyaya büyük bir Iı- İ aliyet hissesi düşmektedir. da berekel versin yine iıılyın mat- buatının — yazılarından — anlamak mümkün: , Akdenizin ablukasını temin etmek. İngilizlerin öteden. beri denizlere hâkim olduğuna da- ir dünyaya yayılmış olan kanaati altüst etmek. İngilizlerin Akdeniz- de, Bahriahmerde ve Hint deni - xinde bulunan deniz kuvvetlerini zayıf bir hale getirmek. Bütün bunlara karşı İngilizler uhıııııldı cevap vılynılır Mih- ini luııolııolıı p Az çok hayalden gelir insana tesliyet | Pür iğbirardır yüzü gülmez Denebilir ki Hâmidin vaktile söylediği bu beytinde «yüzü gül- DiŞ POLiT Romanya-Bulga! Yazan: AHMET SÜKKRİE| Bir kaç gündenberi berler, Debrica”nın Bi iadesi icin iki devlet zakerelerin başladığını B p tedir. Ayni haberlert ğ Romanya, Salzburg dan sonra Dobricayı terketmeğe Ki kabul etmemektedir. ÜÇ | dadır ki Romanya bu garistandan birinci Bal harebesinin sonunda ali birinei Balkan muh: manlı imparatorluğunun gelen felâket, ikinel Balii harebesinde uuııımıııi gelmişti. İste hu feli dedir ki Romanya ica'ya almışta. şlmlf Dobrica'yı geri v d hi Silistre'nin ken: lar altında terkedilmiyetiği ri sürerek, bu şekri mi meğe çalışma! IJdırİır ise, bu #mumi tasfiyede, mulizrebelerinden nw“ dun iadesinde israr selenin nasıl ,halled malüm olmamakla be iki unı(cı gösterilecek Balkı va: le ümit edilebil Esgsen Romanya, ikİ olan Macaristan İle Bül toprak davaları arastl bir fark görmüş ve Bi lerini tatmin yolunda ta bulunmuya hazır old! datmıştı. Dobrice mesel? güne kadar halledilmeri sebep, Macarisi: Ilvıbrırı Bulgarlara (l ken, Transilvanya'nın d ğ lerine verilmesinde İsrüfiğ idi. Bu Macar 'ıddiası D Bulgaristana — iadesi — MÜĞ bugüne kadar tehir etmifi cak 1914 harbinin kard! min bu umumi inhidami da görülüyor ki RomanyA gi iki komşusunu da tatmll, yolunda adım atmak met tinde kalmışt vi Türkiye'nin ötedeni meselesiyle alâkası bu Balkanlarda bir harp vi kil etmemesi nokt: mıştı. Yalnız Türkiye, ) zetmektlen hiç bir x: mamışlardır. BinaenaleY meselesinin hef mahal vermi ledilmesi, Türkiye'yi nun edebi Bu vesile ile bizi alâ er bir meseleyi de isteriz; malümdur ki P büyük bir Türk nüfesi 4 Bu Türk nüfusu, — Do Bulgar elinde bulunduğ! g) zarfında Bulgar hükü! " Romanya'nın elinde Y zamanlarda da Rumen tine sadakat — gösteri dürüst, namuslu ve cali halk kitlesidi den diğer ele inti da bu temiz ve uıı.kı! zarar görmemesi Vazmtdt arazi terk ve devrinde Püy kendi kanına mensup şünür, Romunya oradaki İf yıhlan düşünecektir. da süphesiz Bulgarlarlt Öj olacaklır. İşte böyle "g manda Türkler de ::. gerek Bulnru.“ıılıl— tluk münasebet Cümhuriyet bükümetini! seleye alâkadarların gl Birimizin Hepimizin nkuamn D güver! seyal kendi fakir — halk vesini — kendisi ister. Fakat ıd;ıe vu gaz ocağını Simdi bu fakir halkif, vunca ayni fiatla M4 çav içmesi kı vW | Denizyolları idaresi | sımda fiatı beser d(nrıe. hem halk 9

Bu sayıdan diğer sayfalar: