KATLARINI SATSALAR.. Bazı meslekdaşlar, barrbaska bir| gnevzu ortaya attılar; diyorlar ki:| Apartımanlar, neden, yalnız,| temelinden çatısına kadar alının satılıyor?. — Nasıl kat kat kiraya werilebiliyorsa, kat kat da satıla- bilmelidir. O vakit fiat nisbeten iner, beş on parası olan her va- tandaş oııuu sokacak bir ev sa- Saliba, bu arkadaşlar, — niyeti boamu; birer apartıman sahibi| plnak sevdasındadırlar. — Yahu, bir kat apartıman diyince de, yine,| domates gibi cift okkasmı beş kurusa vermezler ya. 150 SENELİK BİR ASMA Beyazıtta, Sahaflar çarşısı ci - | varında, tamam. 150 senelik bir | maziye malik olan bir asma, ge- çet gün hayata veda etmiş, ku - rumus, gitmiş! Acıdam doğrusu.. Hfendim, bu asma, o civarda bü- WÜük bir cardak vücüde getiriyor, birçok dükkünların, ahçıların ö - nünü kanatıyonmus! Ziraatçiler, bu tarihi asmayı a- lm, ziraat müzesine kovyacaklar! Aamanın, neden kuruduğunu tet- ikik edenler şu netiteye varmışlar:| Emektar ve mutaastıp — asma, dünyanın en lezirz meyvam olan üzümün, — İstanbulda, burünkü fiata satıklığını gürünce kalb sek- | tesinden vefat etmişi | GAZİNOLAR GİBİ.. Malüm va, doktorlar da, günlük kazançlarına göre, bir takım sı - Nuflara ayrılmakta, ve kendilerin- den ona göre, veegi alınmaktadır. Son zamanlarda bu sınıf meselesi | Avrupa Harbinin lçlnden)l Fransanın en büyük çanları M temmüz, Pransızların milli bayramıdır. Vaktile, 14 temmuz- ida Pariste, büyük ve küçük se- hirlerde senlikler yapılırdı. As - ikeri ve şehir bandoları umumi ırmıh'ılırda oyun havaları ça - Bu sene, Vişi hükümeti, 14 tem- Ymuz gününü «natem günüs ilân etti. Halk — kiliselere — toplandı. Fransanın kurulması için dua «mıflardan maemnun değillenmiş ve sınıfların yenidlen taksimini - (yacak, sade yağlar da tiyorlanmış! Diğer yandan malümdur ki, gar zinocular da mem - nun değil! Acaba, doktorların sınaflara ay- rılması işini de, belediye iktısat müdürlüğü mü tanzim ediyor? U CARŞISI Meshur Mahmutoasa çarsısı es- mafının belediyeye müracaat edo- rvek bir şikâyette bulunduklarını okudum: Efendim, bir kısım sa - tıcılar, bu civardan geçen yolcu- ları bir takım tatlı dille dükkân- larına davet ediyor, sabahtan ak- şama kadar» bağıra cağıra. sat - tıkları malın reklâğnini yaptyor - larmış!. Şikâvet edenler, diyorlar ki: Böyle müşteri cağırılır mı?. Ba- karmağa ne lüzum var?. İyi amma, be birader, havat, ancak bağırıp çağıranların ka - zandığı ver değil mi? | PIYAZCI, KÖFTECİ Su zavallı küfteci, plyazcı dük-| n ıkması hakkın - Guki kararın bir sebebi de, İstan- bulun güzelliğini bozmaları imiş!. Fakat, biz, İstanbulun güzelliğini bozan her müesseseyi ortadan kal- dırırsak, şehir, dümdüz bir arsa Sonra, malüm ya, biz, piyazı severiz, bize, ne de olsa, ara sıra miyaz Tizandır. Piyazsız ölmaz. SahiDderşb AHMET RAUF Dünyanın en kalabalık | memleketi Çindir. 500 milyon nüfusu var- dır. Yani bütün küre nüfusumun dörtte biri Çinin mesahai sathivesi l1 müypa kilometre murabbudır Acen üssü bahrisi Aden, İngiliz bahriyesi için çok kıymetli bir üstür. Vaziyeti itiba- rile denizine ve Hint deni- zine hâkimdir. Burada mühim kö. | mür depoları vardır. —Arabistan dahiline ve şarki Afrikaya, Fran- sız Somalisi sahillerine gönderilen ticarel esyası Adenden geçer, etti. Bu sırada bütün kiliselerin ganları çaklı. Parisin en büyük canı wa kilisesinin canıdır, 2 metre T0 san- tim kutrunda ve ağırlığı 12,000 ki- | lodur. Sens kilisesinin çanı 11,000, Rens kilisesinin çanı 9,000, Ruen- deki Jan Dark kilisesinin çanı da 19,000 kilodur. Tayyare bombalarının sur'ati Harva tazyiki dikkate almarak he-| Sap edildiğine göre bir tayyarenin | 1000 notro yüksekten bıraktığı bir| derrbanın sürati saniyede 140 met-| edir. |yetinde 6 milyonluk bir ordu teş- İtalyan tayyarelerinin ikidebir bu İilman üzerinde — uçmalarının, bomba atmalarının sebebi budur. Amerikanın nüfusu ne kadar? Amerkarnın 129,800,00 nüfusu ol- duğu düşünülürse, bu sene niha - kil etmesi fazla görülmemektedir. | Mayin tarama gemileri Küçük ve altları düz ramürkör- ler #ibidir. Arka taraflarında, tin- cirlerden yapılmış bir ağ vın)ır üzerinden nmkxmcr mm— 'eneke ile gaz satılmı- tahta kaplara konulacak 'Teneke istihlâk ve ithalâtım a. zaltmak üzere hükümetçe — yeni Bazı tedbirler alınması icin tet- kiklere geçilmiştir. Bu meyanda gaz yaştları teneke ile değil, dökme olarak satılacak, birden fazla benzin pompası o- lan şehirlerdeki diğer - pompalar PomDASIZ şehir ve — kasabalara yallanılacaktır. Dider taraftan peynir ve yağt istihsal mevsimt olan bu aylarda teneke âhtiyacı çok arttığından teneke Hatları artmıştır. Tonoke ihiyacını azaltmak ü - zere sade vağların tenekeler içe- risinde değil; Trabzon ve civarı nllırxdı okluğu gibi tahta kap-| içerisinde sevk ve muhafaza nıum_—. ciheti de tetkik olun - maktadır. İki yıl sınıfta kalan talebeler İki yıl üstüste terfii sımf ede- miyerek bir sınıfta kalan talebe- lerin 3 üncü yıl ayni sınıfa de - vam edememeleri kararlaştırıl - mıştir. Bu gibi talebeler hakkında yeni imtihan talamatnamesi hüküm - leri tatbik olunacaktır, Budapeşte sergisine de iştirak ediyoruz Örrümüzdeki ay acılacak — olan beynelmilel Selânik ve Belgrat Bergilerine hükümetimizin de İş- tirak edeceğini vazmıştik. Dün Ticart Vekâletinden seh - | rimiz ticaret odasına bildirildi - Bine göre bükümetimiz Budapeş- te sengisine de resmen — iştirake akı.u- c Vatan şilenleri kira - ur. Seferler 15 münde bir, nde biri Galatada 'n, Komal Gü- * Müuiz ism esrarlı sigara Fındıklıda esrar satarlarken va - kalanmışlardır. ** Üsküdarda Solaksinanda otu- ran Feridun isminde bir çocuk Pa-| salimanında denize düşün boğul- mustur * Üniversite tıp, eczacı ve dişçi mekteplerinde ikmal imtihanla - Tina ayın 15 inde, tedrisata da bir ay evvel başlanılacaktır . | * Fabrika ve havuzların ıslahi | hakkındaki projenin buzünkü im-i kânlar içinde tatbik olunabileceği | anlaşılarak Münakalât Vekâletince| derhal yapılması bildirilmistir. * Şehrimizde cam fiatları mü- temadiyen vüksekilğinden sişe fi- atlarının da artması beklenmek - tedir. ve Cemal adlarında iki kişi de/ * kadın da adliyeye sevke- dilmiştir.» Bu acıklı, hazin vak'aya dair ka- Hangi isimleri takacaksınız? Raydevuculuk, namussuzluk mu' Hayır, bütün bunlar, liııdııh bütün kelime ve manaları, bu hâ- diseyi iladeye muktedir değildir. Bu, bambaşka birşeydi Bilmiyorum, ceza kanunumu - zun, hangi faslının, hangi madde. sinin, hangi bendi, bu suçlu kal- tağa nasıl bir ceza tayin edecek?. Bu hâdisenin korkunçluğu, ben- ce, aymi dalâlet sıtması ile düşün- ceye varmış hıu bedbahtlara şu fikri Demek, ı-yıı birsey oluyor, ya- pılabiliyor. Büyük cemiyet çarkının terte- miz milyonlarca dişi arasında bel: ki küçük bir toz zerresi hükmlin. de olan bu hâdise elbette şamil bir kıymet olarak mütalea edile- mez. Fakat, ben, bize, kendimize toz dahi kondurmamak taraftarıyım. REŞAT FEYZİ (Açık iş ve memuriyetler Hariciye Vekâletine 11 inci de- receden alınacak memurlar için eylâlün 2 inci günü bir imtihan | yapılacaktır. | Yüksok maktep mezunları bu imtlihan icin ayın 26 meı günü ak- şarnina kadar Hariciye Vexâleti dalresi umum Tacaat edebileceklerdir. Müdafı illiye va kımı için barem dol tesarlığa mü - Güzurük ve İnhisardlar V Teti 35 Hira asli maaslı 2 muavinliği için eylülün 2 tnet gü-| nü yüksek mektep mezunları &- Ziraat bankasına alınacak orta mekten, lise ve vüksek mektep ru mütesddit memurlar. için, avın 19 uncu gününe kadar şube lere müracaat olunubilecektir. Çatalcada yeni orta mehktep Halk tarafından yaptırılmakta olan Çatalca orta — mektebi için Maarif Vekâletince de 4000 liralık| bir yardırı. yapılması kararlaş tırılmıştır. Bu para dün Vekâletten Muaril! müdürlüğüne oradan da Çatalra maarif memurluğuna yollanı! - | maştır. | — Bir koca için vaziyet ne ki isin de tıpkı odur. Ben nasıl o——.un sahibi isem o da benim sa- Ben nasil omun en küçük birsey | yapmasma tahammül edemiyor- | sam, o da davanamamakta haklı- | dır. Ben de onun malıyım. Ben de | m. Ve.. kat'iyetle ilâve ediyordum: | — Karımın hakkı var, Yerden göğe kadar hakkı var. Hem düsünüyordum: — © çok hassas, cok vakarlı, iz- zetinelsine düşkün bir kadındır. Ben onu aramadıktan, yalvarıp yakatmadıktan sonra benim ne yü- Tüme bakar, ne de bir lokma ek. meğe muhtaç olsa gelir, beni arar. Ben gitmeli, onu aramalı, at di- denmeli ve bir daha birşey yapma- maza yemin etmeliyim. Belki, an- cak böylelikle kabahatimi allet- tirebilirim. Hattâ bir aralık: — Gideyi: Diye düşündüm. Hele çocuğu. | At gözleri gözlerimin |- azaplı ve hüzünlü bir sızı düşügüü. Makat, tam bu anpda şanki bir el, Son Telgraf'ın edebi romanı: 22 ——— GÖZYAŞLARI ETEM İZZET BENİCE izi.çok| — Diyediye o hayaletin peşinden bare imha ederler. küvvetli bir el omuzumdan yaka- ladı, beni silkeledi. — Ne yapıyorsun? Naranı kime bırakıyorsul O ne olacak? Dedi. Ve b rimde canlandı şımdaymış, yan le konuşuyormuş, ilma: n Naran gözle - dirildi; sanki kar- ymış, benim- bana; — Olmaz... Diyormus gibi oldum. Titredim. Utandım. Kalbimin. — Olmaz.. Olmaz... Diye çırpınışını hissettim. Ve, bu cırpınış bir anda bütün haya- iyı mmnasına esir oldum, kara- rımı verdim: — Ben gidemem... Artık Narandan ayrılamam. Ayrılmak., Bu imkânsız bi Ve.. tekrar bu sarhoşluk beni Sardı; tekrar onun sürüyen, bağlır yan ve büyülüyen gözleri gözle- rimi çekti ve ben bütün hüviye- timle takrar: — Onunum. | | | deleyişti. Fakat, ne yapabilir. Onun eteklerine yapışmı sürükleniyordum!. Bilmiyorum. İyi mi tü mü? Hiç şüphe yok ki Akşam daireden çıkarken karıma bu' nmklıw yazdım. Postaya attim — Bile bile lâdes.. Deni BÜYÜLÜ CÖZLERİN GÖLGESİNDE İki ay sonra... bos bir serseriyimi, Artık hı Zişen, benliğini, iradesini, hüviye- tini değiştiren biri oldum, Hiç eski Ruhi değilim. Ortada o Ruhiden eser bile yok. Karım çıkmış, amcasının evine Bitmiş. Şaşıyorum: O kadar yüksek onör| sahibi bir kadın ki. Bir defa bile beni aramadı, sormadı. — Neredesin?, Demedi. Bu izzetinefis ve kadın- lık vakarının İnsan nasıl hayranı bi Demedim. Bir defa bile onu sor. nki, aklımı, fikrimi, bü- yürüdüm, Belki bu v iş hayal uçurum- İ tas.mı söktüm bir kesenin e doldurup Naranın 'eline ve- tün iç: 'önü içine sokuverece mendil gibi .uwrıaup cebime ko- ılgın bir neş'e içinde kar- gliyor ve., ilk sözü: — Ne yaptın canım, bugün çok Oluyor, Sönra, beni alıyor, sa- atlerce meşgul oluyor, İşlerime karşı büyük bir alâka Rösteciyor. Hele devlet meseleleri etrafında yürütmektlen, iza- kat almaktân o Kadar cok hosla - nıyar ki. Bir saniyemiz boş kalır Kalmaz, hemen politikacılığı ele akyor. Kimi işleri beğeniyor, ki> misini çekiştiriyor, benimle baya- l çekişe çekişe münakaşa yapıyor. Ve. ben de ondan hiç sakınmak- sızın herseyi anlatıyorum!. Bazan hurçınlaşıyor: — Hayir öyle değil!. Diye başlıyor. Kendi düşündük- lerini " Dün akşam da bir çıklı. Bazan ılulenmk şiddet - lenerek belki yarım saatten fazla karsılıklı konustuk. Herseyi acıkcı söylüyordum. Aldığım - şifrele: sadaretin, hariciyenin bu bahis ü- zerinde neler düşündüklerini birer birer anlattım. O yine İnanmıyor, Bikdiğinden şaşmıvordu. Sonru, — Haydi bu kadar politikacılık yetişir, Dedim, ilâve ettim: | ziyeti çok söz götürecektir. Ev - | | velce japonyanın Almanyı Liman ve kömür Hafta lçındo büyuk bir içtima yapılıp yeni kararlar verilecek (Münaklac Vekili B. Ali Çetin- kaya dün akşam şehrimizden Am-| karaya dönmüştür, Vekil gehri - mizdeki tebkikleri arasında şim- diye kadar parca parça etüt edil- miş olan İstanbul lürnanına ait iş- lerin umvami mesai programı için kat'i ve toplu bir şekikde tetkik - lerinin yapılması hakkında dörek- tifler vemmiştir. Fsasen Sirkeci ve Galata liman mıntakalarının etüdleri evveke yapılmış bulunmaktadır. Simdi de Yenikapı ve Üsküdar — tarafının etüdleri yapılacaktır. Bu müna - Bebetle hafta içinde liman umum müdürlüğünde büyük bir toplantı. yapılarak şehircilik — mütehassısı M., Prostun fikri alınıb kararlar | verilecektir. MİHANİKİ TESİSAT KRün olduğu gibi, sırtta ve kol kuv-, vetile vapurlara verilmesi mah - zurlu görüldüğünden İstanbul ve Silivri limanlarında mihaniki te- sisatlı kömür depoları vapılacak - tır. Bunun için de Avrupa harbi- nin sonu beklenmivecektir. Her şehirde bir maarif müzesi açılacak Sehrimizde — açılacağını haber verdiğimi? emaarif müzesi» için Fatihdoki 40 ıncı ilk okulun yeni yapılan binası münesip görülmüş-| ve konulacak olan ta- üzere teş- fanliyete lobe eserlerini secme kil olunan komisyonl » nin her vilâyet mezke - kararlaş- | Böyle karar olmaz : Belediyeye ait olduğu iddin edi- len garip hir karardan bahsedili- yor, Biz, buna inanmadık. Güya, şehirde ne kadar piyazcı, köfteci, | ahçı dükkânı varsa kepsi kaldırı- | lacakmış!. Bu işle meşgul olan va- tandaşlar sonra ne yapacak?. E- ğer, bu kabil yerler gayrisıhhi, pis e kontrol edilir. Mülevası halk iveceği ucuz yor. vardır. Herkes, bu müesseseler kapandıktan sonra, yolcu salonu üstündeki lokantaya gıd*p bir öğün için 2 lira yemek parası veremez ki... BÜRHAN CEVAT Şairin dediği gibi değişmiyen ne kaldı?. Daha şundan bir iki ay ev- veline kadar İagiltere ile Fransa arasında şu düstur vardı: Fransız ordusu İngiltereyi koruyacak. İn. giliz donunması da Fransayı. Bugün arlık bundan bahsedilir gibi değildir. Fakat yarın Avrupa siyasetinin, bir çok âmülerle be- raber coğrafyanın biç ihmal edi- lemiyecek sevk ve iradesi merele re kadar varacak?, O sonra belli olacak. Bugün muhakkak olan keyfiyet İngilterenin dünyada en birinci deniz kuvvetine malik ol- duğudur. Buradan tutturarak Av- rupa harbinin ortaya koyduğu me- | adar bağlı bu. lunuyor ki bugün meselâ İngiliz donanmasının birinciliği düşünü- lürken Uzak Şarkta japonların er geç nasıl bir vaziyet alacakları su- | ali hatıra gelmeden olmuyor. Bu- | rada düşünülen keyüiyet de çu oluyor: İngiltere ile devamlı bir anlaş- mıya varmadıkça jeponyanın va- ve k talya ile birleşerek İngiltere üley- hine harekete geçmesi takdirinde İngiltere denanmasının hiç ol - mazsa dörtte üçü şark sularında kalmış olacağı Berlin - Roma mih- verince düşünülmemiş değildi. Çünkü Hindistan ile Avustralya- dün Japon — donanmasına — karşı ııuaıınıı zarureti başgösterece- Bi, sonra İngilir donanmasının ge. İriye kalacak dörtte biri de İngil hillerini muhalaza vazife- rmeğe mecbur kalacağı he- sep ediliyordu. Fakat görüldü ki Avrupa harbi — Kalk bir yere gidip gezelim.. Dedi, kalktık'. (Devamı var) çıktıktan ve 940 bahar aylarında harekât da başladıktan sonra iki genedi resmi getirilecektir. | marlesi aksamı Büyükadada Yat DarRa bbk (EVRUPA HARBİNİN YENİ MESELELERİ | lk hedef deniz kuvvetidir.. taraf arasında şiddetli deniz mu« harebeleri olmuş, İngilizler — ilk hamlede Almanların mevcut de lıınılır POLİS MAHKEMELER Cinayet dava- sında bayılan kadın Kücükpazarda Mustafa Nazif isminde birisini bıçakla öldür - mekten suclu gemici Hüseyinin muhakemesine dün 2 inci ağır ce-| zada baslanılmıstır. Davaya göre, Hüseyin, Esma is- minde bir kızla nişanlanmmıs, fa- kat ondan çabuk bıikarak #imal &-| dince Esma da Hasan adında bi- rile evlenmiştir. Bunu öğrenen Hüseyin cok kız- 'mıs ve bir gece evlerine taarruz etmiştir. Esma da Hüsevinden kor-| kup komsusu Müustafa Nazifin e- vine kaçmıştır. Mustafa Nazif Hüsevinin kar - şıstna çıkıp nasfhat — etmisse de, Hüseyin bıicağını cekip zavallı a- damı öldünmüştür. Dünkü muhakemede katil cür- münü tevilen itiraf etmiştir. Hâdise anlatrlırken, davacı 1 - fatile hazır bulunan maktulün ka- rısı. Naciye teessür ve heyecanın- dan mahkemede bayılmıstır. Tabi-| bi adit B. Enver Kuran salona ge- ihsiz dulu avıltmıstır. Celse t celbine kalmıstır. “TESLİM OLAN CARİH Balatta komşusunu vuran Ca - vit dün gelip mucdcıumn:ml ğe lip sab Nimetle görüşme - mesi için kızıp yaraladığını sövle- r. Yaralı Nimetin hayatı teh- seşen çe ai ini Tütün ikramiyeleri 'Tütün ikramiyelerinin tevziine Kadıköy askerlik şubesince de baş- lanılmıştır. Pazartesi, perşembe günleri öğleden evvel numara ve- 1i de malül iuh:ıy ve öleri dağıtılmakta- Balo v; .(eneızühler Hem kuruma varidat tamin et mek ve hem de azaları bir araya toplıyarak eğlenceli bir gece ge- çirtmek maksadile Eyün hava ku- | rTumu tarafından bu cumartesi ge- çesi için Yalovaya büyük bir va- pur tenezzühü tertip olunmustur. Besiktas Halkevinin yıllık 806 yal yardım balosu avni gece Be- bek bahçesinde verilecektir. Bu balo saat 21 den sabaha ka- dar devam edecektir. Kızılayın yıllık balosu da cu - klüpte verilmistir. niz kuvvetlerine büyük darbeler indirmişlerdir. Denizdeki harekât düşmana gerek harp ve gerek ti- çaret filosuna verilen zararlarla luışledılımıur İngiltere ile mü, eadele için deniz kuvvetinin bu- lunması ne kadar zaruri olacağını daha çok evvelden Almanlar an- Tamışlardır. İngiltere için herhan- gi bir muharebede ötedenberi ilk hedef düşmanın deniz kuvvetidir. Bu harbe hazırlanırlarken Al - matlar deniz inşaatını mümkün olduğu kadar sür'at senelerde öğrenil, Alman deniz tezgühları iki sene- de bir zırhlı yapabilecek vesaite malik bulunuyorlar. Fakat de . yamlı surette deniz inşaatına gi- rişerek her biri otuz beş bin ton- duk zırhlılar, cesim — kruvasörler yapmak için her iki senede bir bu zırhlıları indirmek için milyarlar sarfı lâzım geliyor. Her iş zaman ile olduğu gibi ıayinı bir deniz kuvvetine malik ol makda da saman denilen âmilin unululmaması iktiza ediyor. Deniz kuvvetlerini daha arttır- mak için İngiltere tarafından sar- fodilen gayret hiç fasıla, madan devam etmekledir. İngiliz imparatorluğunun mü. dalaası için lâzım olan yollar elde lik bulunduktan sonra İngiltere bugün hava kuvvetlerini daha zi- yade arttırabilmekte müsalt za- Mana ve imkâna maliktir. Öyle diyorlar: Avrupa hııhıııı eli vazder d 6 da, birşak-büüller. leri «yamalı> bir sulh için nikbin- liğe kapıtmaktan kurtarmak ol. ALİ KEMAL SUNMAN nektedir. Salı ve cuma günleri | | DİŞPOLiTiKA Afrika'da muharebe Yazan: AHMET ŞÜKRÜ ESMEİ Afrikada muharebeye gelincti unutmamalıdır ki bu mücadele * nin netivesi büyük mikyasta Ake deniz bükimiyetine bağlıdır. Hafif | Dbaşlamazdan evvel, İtalyanlar, Tikada büyük kuvvetler tahsit e& | & mişlerdi. Ve Fransanın İtalya haft hedldıkun bir hafta sonra mü* harebeden çekilmesi, — İtalyanın Piüg Afrikadaki vaziyetini hayli ra “ hatlaştırdı. Afrikadaki İngiliz V8 İtalya müstemlekeleri sarmas J0* laş biribiri içine gecmis bir vazi” yeltedir. Şimalde Trablusgarp VE | Bingazi, garktan Misır ve cenup tan da Sudan ile hudut komşu © sudur. Sarkta Habesistan ile İ < ğ talyan Samalisi de gene Sudan V€ cenup'an da İngiltereye ait Kenyil müstamlekelerile ihata edilmiş * tir. İtalyanlar, ilk adımda muhe telif cephelerden taarruza geces rek İngilizlere git Kavuzzo mete O küni ve Habeş - Kenyo hududun” © da bulunan Moyaleyi işzal etmis- © lerdi. Diğer taraftan İngilizler hassa Trablusgarpta Tobruk v& Derne üzerinde ucuslar vanarak oradaki benzin depolarımı ve le” sisati tahrip ettiler. Ancak birkat gündenberi gelen haberler, İmfir- | lizlerin Afrikada müuharebe işini B ciddi surette ele aldıklarını bildİr” Ş mektedir. Bu Alrika harbinde ©0 — müessir rol ovnayacak olan unsufe 4_.I(emu— âbi olan cenubi Afe, — vika ayunudur. xmı.ı...ıı.: yi bi manyanın Alrikadaki iki lıu âk 0 x,= müstemlekeslni fetih ve istilâ e“ G den memlekettir. Almanlar, 0 dokuzuncu asrın sonlarına doğrü Afrikada müstemleke sahibi ol < maya ehemmiyet verdiklen sonrâ biri garp sahillı gardi Afrika», nin şark &: rika» adat temlakeyi de, «şarki Af * İzallirder ve: Eranstzlar terta d dan kolayca istilâ edikliği halde enubu ganbir ve eşarki» Afrikâi müstemlekeleri, ancak cenubi Af | rika ittihadı dominyonunun tesel” — büsü ile fetbedilebilmiştir. | Cenubi Afrika ittihadı dömine | yonu, Kap, Natal, Oranj ve Trant — suval devletlerinin — Ittihadından meydana gelmiş olan bir birleşik devlettir. Memleketin beyaz nür fusu, Holandalı ve İngilizdir. On dokuzuncu üsrın sonlarına doğrü İngilizlerle Holandalılar arasındâ siddetli bir mücadele vuku bul < — muş ve Afrika Holandalıları çok çetin insanlar olduklarını güs * tenrmişlerdi. Afrikada mücadelenin bir ta - kım hususiyetleri vardır. Bura * larda muharebe edecek olan be- yaz insanın Afrika iklimine alış- ikın olması lözamdır. Sonra Afri- ka muharebesinde olan silüâh ve todhizat da başkadıf. — iste cenubi Afrikalılar, — Afrika kıt'asında muharebenin — bütün zorluklarına dayanabilecek insam" lardır. Birkaç gündenberi gelen ha < berler, kuvvetli — cenubi Afrika kul'alarının İngiliz Kenva müs - temlekesinde toplanmakta oldu - cenybundadır. İngilizlere tâbi olan Sudanla he (Devamı 3 üncü sahifede) Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Büyükadada iskele verecek adam yok mu? nin verilmesini beklemişler « dir. Bu vaziyet karşısında ku- dınlar, erkekleri — tarafından ) elleri tutulmak suretile de - nizle iskele arasındaki bir bu- çuk metrelik açıklığı, kellele- rini koltuklarının altına alıp atlamışlardır. Erkekler de ay- ni cambazlığa ittiba etmişler. dir. Bu şayanı teessür ihmali gören Pendik vapuru kaptanı da bağırıp çağırarak iskele ve- recek birini aramıştır. Yolcu- ların hayatını tehlikeye düşü- ren bu vaziyeti Denizyolları | — İdraesinin ehemmiyetle nazart| dikkatine koyuyoruz. Ti M Aİ D 'dal ind Mi