EHİR HAYATI Eğlence yerlerinde Yenikı Çalgılı gazinola, barlardamüş- fesile mü- A Belediye iktısad mü- ene, ancak meselenin tet- '*WUl olabildi. Daha dün, H"'l,.iı..'%ı Balkan memleket- Uvş—.n hasıl görüktüğü tstkikine ihtiyaç görül- €ğlence yerlerinin kon- imselerin idarei maslahatcılıkla Yolunu tuttular. Me- akam: <M: iğlnce yeri Bündiş, göktur. Herşe & "W Tâpor veriyord- İ mamtakaya gic öe vi ânir, pahalılık DA halkın aldatı ütuyordu. götüremiy eğini, edebilirim, Te- ücı çıkayım. pek o kadar Wdlden çe B Ze tem aa Htlmaen Güyle, işleri Urfa yağının n a satılı; & Bq:;k’“hdnü bir iye Wti mi halkı ten- n görülmedi. | iktısadiye! Hiç olmazsa geldi. Ce- I | 3 işyemiye ise, #deydin!.. İBün, yine acı ac edişi- b“hı l İ Yeni bir hâdise öğreni- ::'n Fakali Zeliyor, Yine yazıyo- | L hiç B Si | | * “::ı başledı başlıyalı, or-1 —'_nn İstanbula bir artist | baygli n ediyor. Kafile katile, Tap S biş EDiseli, kırmızı, morlu & a irü kadın geliyor. Bon1 Yiyi gazinolarda, barlar- .JELN'& para kazenaeklar, » Habuki İstanbul Bne, B budu net, SA e GD TE ei e ğ Yeng D€ doyurmüyor. '—.':"tı artistler, çalgılı Tei nl'börklırı balta oldulur. Yehi 4, Kirarak iş istediler. ğlı _Z':ı'bimnıı; teklif et Pa Sraya le, bu artistlerin bir .,*'l:_ ya verleşti N lerin de, biltabi mm kabardı. Meselâ, B a bileli yalnız ala- K a .q::l:'durın bir takım » — programlarına | *’lhu'î Ve artistik (!) n veçi, Htiler. İstanbu- | By ÜA Atısırçarşısı gi-| Stlan mastafi, bu müce- Tindi ıı:::ı karşılıyacak? Niç Git kaa kç Stanbul polisi çok ye-i Nai Sllence Bu, v Bu İ ar verdi. Barlar dahil,| öder İmülessesesi, gece | attan ;::“'- açık kalamaz. “BeRA tonga değikdir ki, gece ya| Brgih sarhı, Büzinoya veya ba- | YAT Dara ha Olmuş Amerikalı l ç *roiyacak yer arasın!. bi Köa Skhatmiyz * olüyor idise izlm kesemize ; k?;“"“îkvh saat ikide - AT pek yerindedir. KS kürlae Kabanmağa başla - ünİüder aç at girdi. Sa - Yangtlüteleş IK bulunam Mıı' SDirto müşevviki hui Sindi, kaldılar, a tal yüz, çalgılı gazinolar, Mat 12 y':mııu zde beş yüz ihtikâr iT. Gece yarisı, #turursanız. İNDEN şlik program Barda eğlenmek herkesin bileceği için gidenlerin de bir bir konso lirsiniz. Y asyon ile iklifa edebi- ok, saat on ikiden sonra da Kalmak isterseniz, ikinci bir eeburi, Amma, ya- a bir saat dal ni saal ikide ka - panıyar. Bu nvei icat aldat: sısında, bu şehrin yurur, bilmiyorum. Vazivet şudur artistler, çal, Esasen ganniye veya raksa büş - Tazla, Binsensleyh. halle, saat cn bire doğru ekseri müşteri Za- gider. Demek oluyor ki, esasen lan bu gibi yerlerde- ron Ücretl yalnız, bir, bir bucuk saat icin verilecek. Hayret! Eğer, bu hareket tarzını, şehir Mayn döken bir înğiiiz 4 denizaltı g * Bu denizaltı gemisi, en son siz- tem ve «Marsuen» sıfınına men- suptur. Boyu 82 metro kadardır. 'Tonu suvun üstünde 1,520, altın- da 2140 tondur. Mürettebatı 55 kişiden ibarettir. 4 pusluk (tahmi- nen 103 milimetre) bir topu, 2 mit- ralyözü ve 21 pusluk (tahminen 58 santimetro) 6 tornil kovan: vardır. Motörleri, 3.300 beygir kuvve- tinde ve Dizel markalıdır. Suyun üstünde &aatte 17 mil, altında 8 mildir. Suyun altında, 1,630 beygir kuvvetinde elektrik motörlerile hareket eder. 1— Tarassut periskop cadele periskopu, 3— Mad 2 Mi bir iştir. Fakat buralara eğlenmek | eğlenmek hakları vardır. iktısadiyatı uleması yerinde ve makul buluyorlarsa, ben. Türki - yenin bünye ve hususiyetine uy- gun y bir iktısadi kini teklif ediyor v Bir arkadasın gözlerile görüp anlattığıma göre, 5 on ikiye ma ikibe sini havi levhaları mü ümndi gezinonun duvar Bu ar y ların, bu apacık oe etle temasa ediyorum. unu emisi o, 4— Su üzerindeki idare volanı, lgihi gazino| ( " İM ERAKLI ) | «ROBENSO) S EYLER 76 GRAM AĞIRLIĞINDA BİR KOSTÜM Oparalarda balet oynıyan ar - töslerin Üüzerindeki koslümün a - Aorlığı ne kadar biliyor musunuz? Tamam 76 gram!, İpok mayyo: 17 gram; tül etek- lik: 25 #ram 50 santim; karsa 22 AZtam 50 santim; ipek terlikler 11 gram, 'TUZ NE ZAMANDANBERİ YOR: sr tuz salışı kontml akında bulündürülür. ve vesika İDe veriflirdi. Tuz kaçakçı - lıği yapanlar ağlı cezalara çarpı - İmdı Buğgün satış serbesizir. Adam ba sında bir senede — kullanılan tuz miktarı 5 - 7 kilodur. N» ADLI KAHRAMAN KİMDİ? Selkirk bir İngiliz gemlcisidir. 1721 de ölmüştür. Genç yaşında Bemiciliğe intisap etmiş, —« ruhlu bir adamdı. Bir yolcoluk e- nasında geminin kaptanı ile kav- ga etti, kaptan kızdı ve kendisini © devirde hali bir ada olan Yuan Frandeze bıraktı. Selkirk, senelerce adada kaldı. Burada geçirdiği hayat Foe tara- fından «Robenson- roman- | ynen tasvir edilmiştir. Birbirlerinden bıkmışlar Meşhur Aljolson karı- sından neden ayrıldı ? | | 5— Telsiz telgraf anteni, 6— 4 | pusluk top, 7— Manevra mevkü, 8— Manevra meykiini köşkten a- yıran levha, 9 — İşaret yeri, 10 — Mayn deposu, 11— Harici balast. ü— Cifte tekne, 138— Kumandan mevkü, 14— İkinci kaptan mev - kü, 15— Birinci zabit mevkü, 16 havalı silindir, I— Kömprime hava oluğu, 22, 22 A— Akitmülü- görler, 23 Periskop yatağı, — Dal 2ö— 'orpil kovanı. balsgt, 25— Torpll kovanı, | | dan sonra Levha, 17 Dümenci, 18, 19— Kont-| rol volanları, 20. 20 A— Komprime| Anjolsan o zaman şöhtet kazan - tolivutta çok ziyan edildiğin — | den, Avrupa harbinin Amerika si- nemacılığına darbe vurduğundan bahsedile dursun artistler arası daki dedikodular da h Eildir. Meselâ Rubi Kelerin kocası | Aljolsondan ayrılması gibi. Sesi- | nin güzelliği ile meşhur olan ko- | cası kadına 60 İngiliz li- | rast kadar tutan bir nafaka ve- recektir. Kadın kocaya gidecek o- lursa o zaman artık kocası ken - disine 10,000 İngiliz lirası tutarın- da dolar verecek, bu suretle bo - şanma kararı kat'i şekle yirmiş o- İacaktır. Moğer bunların izdivacı Holivutta pek nadir görülen mes- ut ve devamlı izdivaçlardan ol - muş! On bir sene beraber yaşamış- lar. Az değil!. Mahkemede Rubi kocasından şikâyet ederken şum- ları söylemiştir: — Bana ahmak diyor, Birşey için| fikrimi söyliyecek olsam hemen eğlenir. Ne kadar fevi-ilâde fik- riniz var!. Bunu nereden biliyor- sunuz?. der. Benimle hep eğlenir. Buna dayanamıyorum. Hâkim bunün üzerine artist ka- dina şunu sormüştür: — Başkalarının yanında hiç s& zinle bövle eğlendiği olur muydu? pek çok defa oldu. Misar kendisi lâkırdı. etmez, z bulur, söylerim, On- enbire kalkar, mi- saflcleri bırakarak giderdi. Bundanı baska herkesi tenkit eder, kimse- yi beğenmez, beni tahkir ederdi. Aramızda şiddetli kavgalar olu - iyordu. Hiçbir şey için aramızda anlaşmak kabil olmamıştır. Bunlar az evvel 938 de olmuş, mağa başlıyarak ön dokuz yaşla » rındaki Rubi; lmıştı. Mahkeme şimdi kocayı haksız görmüş, ge - | yasta da 9 | çok ihtiyacı vardır 38 —-SON TELGRAF- SUBAT 1! BİR KİTAP SERGİSİ MÜNASEBETİLE: Beyoğlu halkevinde açılan kitap sergisinde kaç kitap teşhir edildi? Prof. Gasson,kitap sergileri hakkında neler anlatıyor! tte kitap okuma zev « e kitap yâyı - vek maksadile şah» sen bir çok teşebbüsler ve fede- lıklar yapmış olan bir muhare fatile, nere kitap yığını vem koşarım. b lerde okudum: Beyoğlu Halkevi salonunda bir açılmış. Gecen gün ik henüz ap kuma zevkini ya- Hak <. En 1, en heyecanlı e- yüksek arıyordi memleket aplar m ane dışında kalan mesejâ' Yeni İlbal, Tefeyyüz, Cumh tüphaneleri ile £ gün “Yeni Türkiye ma yatı, Eminönü Halkevi neşr , Ankara ve çıkan ese bulmamış - neden bu sergide v lardı?. Simdi, sergiye iştirak eden ki- tapevlerini, iştirak ettiği kitaplarla gözden geçirelii 1— Ahmet Halit kitapevi: 15 kitap 2— Cihan 5 3— İnkılâp 4— Kanaat 5— Remzi 6— Semih Lötfi 1— Vakit 8— İnanç 9— Üniversite 10— Asarı ilmiye ii— Çığır 12— Hilmi Br......... Yekün 240 Bu listeyi okuduktan ve kitap darı şöyle bir gözden geçirdikten #onra, arkadasım havretle yüzü - me baktı: — Bu sergi bize son neşriyatı vösteriyor. Eğer bu neşriyat sa - dece İstanbula münhasır olsa sözüm yok. Fakat, masanın c sında ayrıca, üç yüz küsur Halk- evinden 26 tanesinin mecmua! deste deste duruyor. Demek ki, bu sersi bize bütün memllebetteki naç- atı tanıtmak gayesile açılmıştır. O haldo taşa neşriyatı yalnız bir- kaç halkevi mecmuasına mı inhi- sar ediyor? Arkadaşımın elinde, o gün Art- vinden kendisine görderilmiş çok değerli bir eser vardı; «Rize, Art- | vin ve Kars türküleri: Segide bu eserin eşini aradık.. Bulamadık. Hasılı serginin hedef ve gayesi- ni bir türlü keşfeğemedim. 249 kitaplık bir serginin, lâalet- tayin bir kitap meraklısının evin- deki müvazi kütüphanesinden far- kı yoktu, * 'Bu münasebetle - kitap sergile- gine taallüku dolayısile - bence cok mrAilyim can şu hidiseyi, sergi işlerile alâkadar olanların nazarma dikkatine arzetmek İsterim: Amerika ve İngilterede Geçileri Güniversitelere sevektmenin yolu. mu gösteren) meşhur Profesör Herbert N, Caason'un sin neşriya- 'funı birer birer dilimize çeviriyo- Tum. Amerikalılar Casson'u çok seyerler. Hattâ: rCasson'u okums | msizlite sebep olan bu artist i- yukarıdaki kararı vermişlir. yan, hayatta, yarım adam sayılırle derler, hamlede beş yüz tasl Cosson bundan on beş yal önce, Sikazoda açılacak sanayi sergisi mMünasebetile - bu sergiyi dirije etimek üzere - Amerikaya davet e- diliyor. Sergide Amerikan sanayi-| ine ait bütün neşriyatı teşhir için de bir (neşriyat pavyonu) hazırla- nıyor. Cassor. bu sergiden bahse- | derken diyor ki: Sergide her şey tamamdı. | nâ gününe yinmi dört saet var hazırlıklar yapılmış, bin-| elmişti. Tam bu sı- hbarst bürosu göy-| r alıyor: (Kaliforniye- kasabada - kolacılık | grit Nelson adlı bir işçil olacılık san'atı » adlı ve o- | | tuz iki sahifeli bir eser neşretmiş. ! | | Harpte erkeğin yerini tutan İngiliz kadını tinin bu kararını ben de mekul vek yerinde buldum. İki formalık biş: #an'at eseri için, büyük sanayi see şünhe yok kâ. Artvinde, İzmirde, Edirnede, Ankarada, has sık tmemlekatin her köşesinde ç kan küçük büyük bütün esenleri tonlamadan, sergivi acmazlardı. Kara, deniz ve hava ordularında çalışan bu kadınlar da askeri üniforma giyiyorlar Asker İngiliz kadınları liz kadınları kara, deniz ve | hava Ordularında çalısmıyorlar. Pi kat, gördükleri vazife, yardımcı | vazifesidir. Harbe giden erkekle - rin boş bıraktıkları yerleri dol - duruyorlar. Meselâ, ahçılık yapı - | yorlar, askeri otamobilleri ve kam-| yonları sevk ve idare — ediyorlar. Bürolarda çalışıyorlar, Tayyare ve nühimmat fabrikalarında binlerce) ikadın amele var. Asker kadınlar, asker erkeklerin haiz olduğu hu- kuku haiz. Ayni üniformayı giyi- 'yor, yalnız pantalon yerine etek - lik kullanıyorlar. Kadın — askerler Kraliçe Elizabetin yüksek kumüâ-| dası altında bulunuyorlar. Memlekitin pasif müdafaası da 1998 mayısında, Çekoslovakya buh- İ zanı sırasında teşekkül eden <2ö- bir geçiş esnasında müllü kadınlar servisi» ne havale ediknistir. Bunların vazifesi: Tehlike vuku unda, çocuk kadın ve Ihtiyarlarıa sehirde uzaklaştınmalarını temim etmek, yaralılara bakmaktır. Ya- Trum milvandan (azka genç kır ve ikadın bu davete icsbet etmiştir, Hava taarruzu esnsında sivi! ahali, her türlü yardımı — göreceğinden emindir. —— İlk İtalyan demiryolu Fransada tökomotifler kullanıl. mıya başladıktan az sonra, yani $ ilktserin 1838 de İtalyanlar da ilk ?îmlrnhınun küşat resmini yapa ılar. Bu ilk bağlıyordı yol, Napoliyi Portiçiye u,