1 Ocak 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

. Ş - ğ Ş : ERZİNCANA VARAN İMDAT TRENLERİ İlk imdal trenleri Erzincana vardı ve yaralıları hâmil bulunan Üük Wwen- ler ge, Lrrincandan ayrıldı. Felâkct sa- Baslle, muhabdere temin edilmiş bulu- Buyor. Yoksul kalmış valandaşlara, ök- Süz, yetim yavralara bütün millet, dev- let, yardım ellerini uzatmışlardır. Bu yaralarımızı, ar zamanda saraca- (ğ. Bugün bir harabezara döünen o va- fan parçalarını yemiden imar edecrkiz. Türk milleti sağ eldukca, bülün fe- Tüketlere göğüs rermesini bileceğiz. Bu Ersincan felâketi, bazı meseleler de gıkardı. Türkiyede, bundan sanra, şehir plânları yapılır, imar hareketleri ba- garılır, büyük binalar yükselirken, bü- yük bir kısmı zelzele minlakası olan memleketimirde, binaların bir takım hususl şartinra uygun olması lüzim tmez mit. Meselâ, İstanbulda.. Şehir plâni yapılmışlır. Tatbik plâmı bitmeden önce, binalar hakkında bir fakım kayıtlar konması mevmuu bahso- duyor. Bu yerinde bir ihtiyat hareketi alacak, Aman dikkat edelim! MİLLETLER CEMİYETİ DE TASARRUP YAPIYO! — Bu arada, dünya ahvali de bir yan- dan lakişaf ediyor. Harp — devamda, Avrapa harbi, birçok mülletleri tasar- gufa masebur ediyor. Tasarruf çareleri. me başvuran müesseseler arasında, Mil- Tetler Cemiyeti de var. Cemiyet. Müddelamemllik şehrimizdeki sar- hoş şelörlerin Ümi bir şekilde tesbili için yeni ve çok mühim bir tecrübeye Birişmiştir. «Alkolle beynelmilel mücadele bü- Yovun son defa İsviçrenin Zürük şeh- Tinde yaplığı kangrede seyrüseler ha | galarına bilhassa sarhoş şoförlerin se- bebiyet verdiğini anlıyarak; sarhaşluk- farindan şüphe olunan şeförlerin kan- karından alkol aranmak usulünün çek Kaydalı olduğu neticesine varmışlır. Beynelmilel bürunun — makarreratı mmemleketimizdeki alâkadartlara bildiri- Tirken bu noklaya da işarct edilmiş ve Adliye Vekâleli bu mevzu üzerinde fa- Allyele geçmiştir. Vekâlet tarafından müddelememi - Ve yapılan iş'ar üzerine Up işleri ve polix müdürlükleri üe müddelumumilik İstanbul şoförlerinin vazile halinde İç- ki içip içmediklerini meydana çıkar - mak maksadile bir agece tecrübesir darası için âzum gelen terlibalı al - muşlardır. Birkaç gece evvel yapılan ba tecrü- be esnasında polls memurları taksi tevk hallerinden şüphe etilkleri bazı şoförleri gevirmişler ve bunlardan içki içmiş ba- Tundukları zannı uyananları hemen Ub- Baadil müdürlüğüne götürmüşlerdir. Semih Kâmran Beyoğlu cadde- — ginden geçerken saat onbire gel - mişti. Semih O gece Beyoğlunda bu saatten fazla kalamazdı. Bal - — falimanında mühim bir briç parti- “ si vardı. Semih on ikiden önce ya- z işmek mecburiyetinde idi. — Briç meraklısı olan kolonel tek- — yar gelecek olursa, Semih, bu ya- “lancı miralaya birkeç söz söyle - “meden duramıyacaktı. — — — Menekşe hiç de (Zambak) ım İNi tutamamış. — Diye söylenerek, doğruca odı rafma şöyle bir göz attı. ÖyE SAKAL BIRAKMALARI | Yazan ; İskender F. SERTELLİ | — - BAR ÇİÇEKLERİ gına çıktı. Paltosunu cıkardı. Et- |- Diyerek salonda dolasırken, gö- başından ilibaren, memurlarının 140 kanesine yol verdi. Geri kalan memur- ların da maaşlarından — yüzde yirml kesildi. Zavallı Milletler Cemiyetl! Ne ma- sum milletleri, ne de kendislal kurla- vamiyor. Halbuki, Mülletler Cemiyeti Nânresi, senginliği lle meşhur bir mü- essese sayılırdı. BÜTÇÜLERİN BIYIK. Bir dan yirmi sene evvel, Nevyork. ta, sülçülerin bıyık ve sakal bırakma- darı memm imiş!, Sebebi malüm. Bıyık we gakal kılları sütün içine düşebilir. Bu kullar ise, birer mikrop yuvasıdır. Bügün Nevyorkta ayni yasak devam ediyor mu, bilmiyoruz. Fakat, muhakkak ki, İstanbul süt- gülerinin birçeğunun biyik ve sakal- darı hayli okunmuş, üflenmiştir. ,BİR vIL. GEÇTİ. KİR YIL İNTİYARLADIK Buzün, yeni yılın birinei günüdür. 1940 senesi, bizim için matem ile baş- ladı. Bana rağmen, üsülen, yeni yilı- Hazi kutlamak İâatm. Bir yıl 365 gün- dür. 265 günün ne kadar uzun veya kısa sürdüğünü hiç düşündünüz mü?, Bu, yerine, adamına göre — değişir. Tatlı geçen zaman, çabul: sona erer, Acı günler ge Uzadıkça uzar. Yıl dediğimiz de me olacak?. Geçen gene, yılbaşı da, daha dün gibi yakın değil miydir. Şanu halırlamak Tüzım ki, her yıl geçtişçe, hayatın sonuna, 365 gün daha yaklaşıyoruz; yani, ihilyarlı. yoruz, destlari. AHMET RAUF Tıbbıadli müdürlüğü de kanlarını 2- darak kendilerini serbesi bırakmıştır. Memleketimizde lik defa yapılan bu flmi tecrübe gece yarısından 2 saat Sanraya kadar devam etmiş ve biri Şehzadebaşında. diğeri Galatada olmak Üzere yalmız ? şeförden şülhe oluna- Fak Gbbradli müessesesine Zölürül - müşlerdir. Alkol nisbeti kanda 1000 de 1 oldu- kundan her 1 kiloya mukabil kanda 1 gram alkol bulunursa o adamın sarboş addolunması icap etmektedir. Yani 58 külo sikletinde bir adamın kanında 50 gram alkol bulunması sar- hoşluk deliti addolunmaktadır. Bu tecrübe şehrimizde yakında tek- var olunacak ve sik sik yapılacaklır. Aili tedligat Yeni sene münasebetile adliye de fatll olduğundan adli lebliratın posta İle yapılıması işine yarın sabahtan ki- baren başlanacaktır. — İstanbul adilye kadrosunda mevcut 151 mübaşirden bu münasebetle açıkta kalan 78 inin mağ- dur olmamaları için bunların yakın vi- Kiyellere ve posta idarelerine tayinle- Tine de yarından übaren başlanacak- bır. No 32 taraftan da kabine İşleri görüşü - lüyordu. Sultan Vahdettin kabinede de- işiklik istemişti. Sadrezam Ferit paşa o gece - ye-| mi kabineye girmek üzere » bazı kimseleri davet etmişti. Semih Kâmran salonda bir ta> | kım vabancı simalar görünce: — Paşanın yine Bitpazarında uğ- ramak illeti tuttu! Diye söylenmeğe başlamıştı. Damat Ferit yirmi beş, otuz se- ne evvel tanıdığı dostlarını yalıya Çayet eder ve onları kabineye a- lırdı. Halbuki aradan gecen uzun seneler zarlında o kimselerin ne kadar ihüyarlamış ve işe yaramaz bir hale gelmiş olduğunu düşün- | (Za mezdi. Salonda bembeyaz sakallı, beli iki büklüm oimuş, dizleri tilreyen ve oturduğu kolfuktan — güçlüle kalkabilen mütekait paşalar göze çarpıyordu. Semih: — Paşa efendimiz bu pintilerle yeni bir kabine kuracak. Zavallı memleketi zü, bir köşede briç oynuyan ecne- Salonda epeyce kalabalık vardı. | bilere ilişti. Biç laraitan briç oyganıyor, bir —— İşte o, 'Ta kendisi. Kolonel | Toplu seyahat Şark şehirlerimizdeki çalış'zan talebe Anka- | ra ve İstanbulu pa- rasız görecekler Uzak yerlerdeki genç kız ve er- kek talebzlerin baş şehrim.z An- kara ile izmır ve Bursa Kıbi yurdun co güzer parçılarını görüp tanıyabilmeleri için önü - müzdeki yaz mevsiminde şark vi- Tüyetlerimizden — buralara toplü seyyahatler tertip olunması ka « rarıaştırumış.ır. Bu işe dördüncü amumi mületişlik mıntakasından başlanacaktır. Ders yılı hitamında en muvaf- fak olan çalışkan Yürk — kiz - ları ve erkekleri için ayrı grup lar toşkü olunacak ve bunlar c velâ ankarayı sonra da şehrimi- zi göreceklerdir. Mzzgeri, Bıngöl gibi hücra yer- lerdeki bu yavruların — içlerinde henüz deniz, tramvay ve saireyi görmemiş bulunanlar pek çok o1- duğundan bu seyahatler çok isti- fadeli vo Tüzumlu addolunmakla- dır. Dördüncü umum! müfettişimiz General cp Doğan çauşkan t lebelere en büyük bir — mükâfat | teşkil edecek olan bu faydalı sey- yahatlerin tertibile bizzat meşçul sımakta ve şimdiden icabeden ha- zırlıklara başlamış bulunmaktadır. | aşsiiyyyenamıi Ölçü aletleri yeniden damgalattırılacak Belediye relsilği, şehrimizdeki bütün esnalın ellerindeki ölçü v. tarlı âletlerini yeni başlan mu; yene ve damgalatlurmayı karar - haştırmışlır. Bu suretle baskül, kantar, terazi Titre, öiçek, metre ve emsali lek- İ mil âletser için Beyoğlu, Emindi Fatih, Karaköy ayar memurluk- larından birer beyannsme alına- gaktır. Bu beyannemeleri şubatın 1 inci gününe kadar mezkür dört me murluktan aimıyanlar cezalan - dırılacaklardır. Muayene ve damga işleri her semiteki ayar memur - | kazırrında yapılacaktır. | Bilühare de tekmil ölçü ve tartı | Sletleri umumi bir kontroldan ge- Ç-riteceklerdir. KUÇUK HABERLER —H ** Almanya, Polonya ve Çekoslovak- “yada bulunan ortodoks kiliselerinin sa- Mâhiyetlerini tanzim ve tesbit elmek Ü- zere Almanya Mezahip Nezareli lara - fından şehrimiz Rum Patrikhanesine bir mümessil gönderilmiş olduğu hak- kındaki haberler kat'iyetle tekzip olun- muştur, * İstanbuldan Beyoğluna gidecek o- Jan otobüslerin bazı yolları değişliril. miştir. Bu meyanda otobüsler, Galata mhtımı - Pindikli - Dölmabahçe yölile Ayaspaşadan Taksime çıkmak'adırlar. Deyoğlundan İstanbula döcüş yolları da yakında değiştirilecektir. * Yataklı vagonlar şirketi kondük. törlerinden Yordan Mişlenoviç ismin- | de bir genç, dün Beyoğuunda 1000 ley- İk bir banknot bozdururken yakalan- | mıştır. Bilâhüre cebinde de mühim mik- tarda cenebi parası bulunduğundan ka- çakçılık süçile bugün adliyeye veril - Sti da orada oyun oynuyordu. Sem'h ne veni kabineyi düşü - müyor, ne de silâh kacakçılığına ehemmiyet yordu. Onun dü- şündüğdi bir kişi vadı Zambak, Semih kendi kendine: — Kırkını sonra Pzanı tene- şir paklar, diyordu, fakat ben dün- yada kadın yüzünden hi de gül- | müş bir erkek değilim. Karım, ıl-i si, geçimsiz bir kadındı. Yüzü gül- mezdi.. Öldü.. Kendi de kurtur Beni de kurtardı. Artık ben de başka erkekler gibi gülüp eğle- neceğim, Bu, benim hakkım de - B1 mi? Yeşım ilerüiyor, Ayda üç, dört yüz lira para geçiyor elime. Bu paraları mezara götürecek de- Bilim ya. Semih söylenerek, salondaki mi- safiriere ira dağılıyor, ihtiyar paşaları ağırlıyordu. Bir arzlık damat paşanım yüzü tüldüğünü, neş'elendiğini gördü. Yanına sokuldu. Semib o gece ne yapıp yapacak, maba' wkifi meselesini Dedi. Paşa bir viski istemişti. İhtiyar paşalar limonata, kahve f çlerine birer içiyorlardı. Semih — Paşsa efendimiz, dedi, gecen gece Kolonel Ballara sö-leri?im akrabamdan Bir kızı hâlâ tahliye cuğu olduğunu söylersem, tevki - £n dayandığı sebeplerin ne kadar gülünç olduğunu tkdir buyurur sunuz! Kulunuzun | Azapkapı Resim sergileri Önümüzdeki ay tek- mil halkevlerind> a- matörler için müsa- bakalar açılacak Şehrimizde ve diğer bütün şehi lerdeki Haxkevlerinde parti genel sekreterliğinin emrile resim ser - gileri açılacağını yazmışlık. Genel sekreterlik dün tekmil Hai lerine gönderdiği yeni Lar fam.mle ayrıca her Halkevinde bir fotogral sergisi açılmasını tebliğ etmiştir. Her muhitteki fotograf amatör- leri bu sergilere eser göndererek işlrak edebileceklerdir. Fotograf sergileri her Halke - winde şubat ayında açılmış ola - caktır. Buralarda derece alan fotograf- lar; nisan ayında Ankara Halke- vinde açılacak olan He:kevleri u- mumi fotograf sergisine zünderi- lecekler ve orada teşhir olunacak. lardır. Bu sergide b.rinciden be- şinciye kadar kazanan fotograf - ların sehiplerine Cumhuriyet Haik partisi tarafından para mükâlatı verilecektir. ——— Ziraat mühendisleri bülği rozeti «Türk ziraat mühendisleri bir - faaliyetini geniştetmeğe ka- rar vermiş! Birlik bütün ziraat mühendis - leri tarafından taşınmak üzere bir rozet müsabakası açınıştır. Bu mü- sabakaya G0 a yakın nümune gün- derilmiştir. Neticode yüksek ziraat enstitüleri talebe cemiyetinin yo- Tamış olduğu rozet nümünesi beğe- nilm'ş ve Türk zirzat mühendis- leri birliğinin sembosü olarak ka- bul olunmuytur. —— Ortaköy - Karaköy arasında olobüs Şehir dahilinde yeni otobüs hat- Tarı tesisi için tetkikier yapılmak-! tadır. Bu meyanda Ortaköy - Ka- reköy arasında da yeni bir bat a- çılacaktır. Unke, “ panı sında yeni köprü yolile de otobüs makliyatı icra olunacaktır. — Pahalı alıyoruz, tabil pahalı sa- tacağız, diyorlar. © balde, ne toptancı, ne perakende- «ide kabahat yoksa, usıl kabahalli kim- dir?, İhlikiri yapan, flalları artlıran, stokları saklıyan, mütemadiyon —mal kapatan, piyasada darlık doğurlan kimdir?. Bumu, bu işleri yapanları bilmek, ta- Bumak İstiyoruz. BÜRHAN CEVAT Ferit paşa gözlüğünü düzeltti: — Demek hâlâ tahliye etmediler| onu.. Öyle mi? — Hayır, velinimetim! — Henüz, Kroker oteli zindaniarında inliyor.! — Pekâlâ. Ben şimdi emir ve- rirlm. Yarın serbest bırakırlar. Semih, paşayı etekliyerek gerl çekildi. Göz ucile Ferit pasayı takip e- diyordu. Kabineye alınacak üç azanın in- tihap işi çok sürmemişli. İhtiyar paşrlar birer birer vedalaşarak ya-| lıdan uzaklaşıyorlardı. Nihayet salonda briç meraklı - Tarı ecnebilerle bu oyundan an - lıyan bir iki nazıt kalmıştı. Ferit paşa, kolonelin yanına doğ. ru yürüdü. Semih arkadan yaklaştı. Kolonel: — Partimiz bitiyor, — ekselâ: Bundan sonra sizinle de bir parti yapolım.. Diyordu. — Ferit pasa kolonelin iki koltuğa oturdu.. Misa- püre uzattıktan sonra, kolonele döndü: — Bizim kâtibin yeğenini bâlâ serbest bırakmamışlar. Yaptığımız. her türlü Akıbetine katlanmak lâzım | tahkikalta o çocuğun sucsuz oldu-| gelecek. Onun icin harp burünkü dur- | etmediler. Bu kızın bi mektep ço-| Bü tebevyün etti. Kâlibim de şe- | hadet ediyor. ıli'Rıhııııl. Sadrazamın sözünü kes.. ( Devamı Var ) — gülgide böyle tezahürü görülüyor. Müt. * O diyarların havası Günler var ki, raâyomuzan düğme- sini, ellerimlz kitriyerek — geviriyoruz. Yüzümüzde derin acımızın izleri, göz- derimizde bir buğu, Karahaberin, meçhul kalmış, hangi focl rakamı veya tafsilâtı, bu akşam Spikerin ttriyen dudaklarından madeni levhalara aksedecek?. Bu endişc, bu acı ve bu iç üzüntüslle Serapa kulakkesiliyorum . İşle spiker konuşmakta, Rakanılar, birbirini taklp etmekle. Kafamızda, abalaşarat, mlât haneleri, hiçbir zaman bu kadar aza- metli ve korkunç olmamıştı. Rakam ve sayı ilmizin tekâmül merhalesine ver- diğimiz istatistik adı, hiçbir zaman, bu otmamıştı. Şimdi, ölenlerin ruhu, yoksul ve yaralıların uık hayalile baş- | Başayız. Düşünüş dediğliniz kaymıtlin, bülün madde ve rah âleminde vücude gelirdiği tatayyürlerini, kafamızın ön- gin ufuklarında, en mukaddes düycü- | darla — efkaneleştirmek — ihilyacındayız. Kakikakten kaçmak, kurtulmak isliyo- . herşeyi maddeleşi.ren, müsbet - leştiren Ogüsl Kont'un pozitivizmasını fnküredek ileri elden Byancı ve kari« Şak bir ha benliğimizi sarmakta, Sonra, yine radyonun sesi. Parisli bavası, — Viyanalı Mmüzi$i, — yasımızı tempolamıya çalışıyor. Kimbilir, şu anda, siddyodakı plâk memuru, mikro- fanun önünde görükü çıkarmamak için me Hitiz bir dikkat ve itima ile, plâkları,' birbiri ardınca «mahalli mahsuss una koymakta, Arlk dinliyeceksiniz.. Evet, artık ö- den Erzincanlının yüreğlnizdeki yasına arkadaşlık elmek ddıasında Parisli, Viyanalı bestekârı d! siniz, Hani, nerede Erzincanın, Kemahin, Tokadın, Sıvasın cağıl> ları?, Yıllardır diyar diyar diyar dolaşıp halk törküsü topluyan folklor müle . hazsınları!, | Yolunuz, hiç Erzincana — düşmedi | miydiz. lanan iyecek- REŞAT FEYZİ Bir Esrar ve &roin Tekkesi | Üsküdarda Doğancılar mahalle - zinde bir esrar ve ercin tekkesi mey - dana çıkarılmışlır, Burasının sahibi o- lan Nuri ile B arkadaşı asliye $ inci ce- za mâhkemesine verilmişlerdir. I Avrupa Harbinin Yeni Meseleleri I 94) Senesine Girerken... Bu gece yeni seneye girilirken Avra- | ipada döri aydanberi başlamış bir harp | devam ediyor. Onun içıin 940 senesi har- | Bi 939 dan devir alarak gölürecek. Ne | yakle kadar?. Bunu kimse kostiremez. Herkalde tahmin edilebilir ki 540 se- mesi harple geçeceklir. Bu sene sar- fında Avrapada yeniden sulhun iadesi Va tesisi uzak bir Mhtimal olabilir. kin daha ziyade aha edilebilir ki | yenl senede birçok vekayi ve hüdisat | birbirini lakip elmiş olsun. Bu selerki Avrapa harbi dört ay - danberi az şaşılacak haller göslermedi. Bu harp bir kere muharebesiz devam edip didiyor. Harp var, fakat Göğüş « mek yok. Şüphesiz ki bunda da geçen seferki harplen alınmış dersler güzü- Büne gelir.lmekledir. 914 harbi başladı- a zaman h F tarafla taarruzlar, şid - delli müdafaalar görülmüşlü. Bu sefer öyle olmadı. Dünyanın c0 kuvvetli oe- duları buzün karşı karşıya bekleşiyor- lar. Bu harbin ne kadar süreceğini kes. tirmeğe çalışmak kehanel olsa gerek. Onun nihayeti nereye varacağını söy- demek de daha az kehanel değildir. Geçenlerde bir İngillz müneccimli harp için şöyle birşey xöylemişti: Bu barp şaşılacak vekayi ile dolu ol- duğunu gösterdi. Başlarken öyle bat- dadı. Nihayet verilmesi de ani ve şaşı- dacak darada olacaktır. İstikbali keş - fetmeke daha ziyade uğraşmaklan ise yalnız bu harplen sonra dünyanın, me- Genlyetin yeni bir devreye girerek ar- tık küçük, büyük mülletler arasında milsavalın tanınması, her tarafm bir- birimin hakkına riayet elmesi gibi yük- sek osazların birleşmesini islemek da- ha doğrudur. Mültefklerin harp gaye- «i olarak Almanyada Hitlerelliğin or. tadan kaldırılması güslerilmiştir. Yok- *a bu harbin Alman milleti aleybine olmadığı anlatılmışır. Fakal Alman. yada bilhassa yeni neslin Hillereilik- 'ten vazgeçmesi çabucak olacak gibi zö- Tünmüyor. Onun için müttefikler tara- fının bu mevzüda salâhiyelle yazı ya- zanları orlaya şu meseleyi keyuyorları | Buzün cephede müttefiklere karşı Al- man ordusunun en canlı unsurunu teş- Kil edenler yeni yetişmiş. Hitlerellik rvahi e vücüt bulmüş — olanlar - dir. Alman miülletine karşı harp yok- tur demek kâfi mit. Marp buzün - bir hakikal olmuştur. İster istemez bunun Kun halinden cıkarak erreç siddetli ve | | devamlı müharebeler şekline rirecek- tir. sındcaki saha yıkılacak | hasına kadar caddeden devum e » ; Jar da bunların lehindedir. Pakat ola- İşte müttefikler tarafında — efkârın istiklâl | caddesi Baştarafın genişletil- mesi için Fransız konsolosluğu karşı- 'Taksimde 85 meterlik büyük bi meydan açımışlır. Cumhur.yet abidesi ile şimdiki Beyoğlu jandarma kumendanlığı binası arasında bulunacak olan bu yeni meydanın nâzım plânı tas - dik olunmuştur. Tatbikat plâmı da bugünlerde tasdık edilmek üzere Nafaa Vekü- letine görderileceklerdir. Bu meydanın — tanziminden ve döğer taroftan Taksim kışlası sa- hasında yapılacak olan yeni inşa- altın ikmalinden — sonra, İstiklâl caddesinin başlangıcını teşkil e - den cumhüriyet abidesi karşısın- Caki sahanın tanzim olumması işi- me başıanılacaklır. Öğrendiğimize göre — şehircilik mütehassısı M. Prost bu sahanın da genişletilmesini zarurli gör- - müştür, Bunun için eski Eftalipos gazinusu ile altındaki tülüncü ve manav cükkânları ile bu hizadaki birabane, iokanta, pastano, bak- | kal, fırın ve seire gibi tekmil dük- kânlar da yıkılacaktır. Yıkan işi Fransız konsolosha - | nesi karşısındaki sahanın münte- decektir. Büyük bir paraya mütevakkıf bulunan bu yerlerin istimjâkinden sonra da İstiklâl caddesinin müle- baki kısmı için bir karar verile- coktir. v00 İstanbula ait işler Belediyeye alt bazı İşleri takip ve intaç etmek üzere Ankaraya git- miş olan Belsdiye Teis muavinle- rinden B. Rifat Yenal ile istimlâk müdürü Rifat da şehrimize müşlerdir. Öğrendiğimize göre — Üsküdar tramvay ve Haliç idarelerinin va- ziyaretleri de bu seyahatte Ankara- da alâkadarlarla görüşülmüş ve ba- zı kararıar verilmiştir. tefiklerin hazırlığı da hep harbin urun Bürmesi üzerine yapılan hesaplara gö- Fedir. Mücadeleye hazırlanmaktaki ilk esaslı kulde malüm: Duüşmanı hiç zayıf saymamak lüzim. Çörçil vaklile Üngillereyi o kadar ağ- raşlırmış olan Hoerlerden bahsderken şöyle demiş: Kazanacağınızdan ne ka- dar emin olursanız olunuz düşünmeli- siniz ki karşımızdaki taraf da kendisi. nin kazanmak ümldi olarık mücadeleye zirmiştir. Eğer bu ümit olması zaten karp olmaz!, İngilterenin şimdiki Bahriye Nazıtı bunu yuvarlak bir hesapla kırk sene evvel söylerken genç bir zabil elarak cenabi Afrika harbine gidiyordu. Bu. tün de yaşlanarak teerübesi bir kat daha artlıklan sunra da aynj kanaalle olduğuna şüphe edilmese gerek, İngilla matbuslm yazıları lakip - eğilirken | yakil vakli şu mevzua avdet edildiği zörülüyor: Düşman kim olursa olsun aşla küçük görülmemeli, diyorlar. Ne kadar süre- veği bilinmiyen bir harbe devam edi- lecektir. Mütlefiklerin zalip gelmeleri | ümidi pek kuvvellidir. Maddi hesap - bilir ki herşey pek yolunda gidecek di- ye karşı tarafı küçük ve zayıf görenler de vardır. İşle bu gibderin duygularına hiç iştirak editmesin diyorlar. Bu da gösleriyor — Ki — İngilizler lli oldeğuna göre bu nazik moktanın fnrilizlerce ne kadar takdir edildiği an- Taşılmakladır. Geçen harpte Kayzer Almanyası şöy- Te düşünmüşlü: Bu yanlıştı. Kayzer Almanyası dür- manını küçük rördü. Sonra mağlüp el- du, Bugünkü Almanya acaba ne fikir- de? Mubakkak olan birşey varsa Hillerla | «Kavçam» kilabında geçen Barple Kay- | zer Almanyasının yanlış hareketlerin- den bahsederken şöyle ded gidir: «Düş- manı gülünç görmek en büyük hala Terii Alımı hi 930 daki Almanya harbi göre alarak kendisine tam 200 milyon nüfusluk bir Hayal sahası lemin etmek istemiştir. Şimdiki Almanya bunun için altı sene galışmış. hazırlanmıştır. Tabildir ki ge- çen harbin hataları, dersleri gözünün- den ayrı tutulmuyarak. O halde bugün. kü Almanyayı artık besabinı, kitabını gaşırmış bir halde farzetmek acele olur. AM Garp cephesinde iki mahasum Bİ sevkiyat, devam eden hazırlıklaf" İa, Finlandiyaya, Fransa ve Teden, bitaraf memleketlerden — yaplr lan para, gönüllü asker, tayyare, levazımı, mühimmat sevkiyatı, yafir Bin daha kanlı müdafaalarını, Tazlarını küvvetli üktimallerle teikit | ke imkân vermektedir. - Erkekç Kâf din bütün kuvvetlerini, — ihtiyatlarıli cepheye sevkaderek Sovyet — ordüsü: mun taarrumunu — karşılayan — Finlefi Cepheye gönderilecek veya zönderll- Miş yeni Sovyet kuvvetleri karşısında tekrar şiddetli müdafaa —ve izarTtl harekelleriyle uğraşmak meeburiye- tinde bulunuyorlar, Finlandiyaya yâ- pilan yardımların me misbette faydâr hi olduğu, işe yaradığı önümürdekl haftalarda anlaşıtacak. eürtü'n-.-ktire Diğer taraflar, şimdiki barbin fIRİf ve akide cephesi hareketleri de sıktt daşmakta, daha fili, canlı bir v yete getirilmektedir. Papa 12 nel PİS enin mübtelif — deşkilğt rehterindek mürekkep 65 büyük rahiple birlikiü dün Romada Kirinal sarayında İlalyü kralı Vikter Emümel'e müliki ol marı, Amanya ve Söryetler aleynint fikri maharebe, akide mülcadelesi ceğ” bevizin yeni, yeni tezahürlerine vesilt derkil eylemişlir. Nocl münasebetili Pananm neşreylediği beyanmamenliiı gzlaşma ecaslacını bildiren heş preme SİBİ, yalnız Sevyetler AsET, Atmane yanın da aleyhine hükümleri — ihlivü erlediii tekrarlanmıktadır. (0 met Aapem çati münserbetirle Sistin'in Tfler'e cevakmdn, İici merie dekel döstleğemim devamh, ebedi el doğundan bahentımınmaı Avrupada Ükir ve shldn harhi hüe yırlıktarının, cekheterdeki #PAn' harfl gibi şiddetleneceğini söşllyebiliriz. * g İnhisarlar umum mü“ düzlüğü büzoları İnhisarlar umum müdü-iNdü şehrimizde muhtelif yerlerde Tunan merkez idaresi olukusacı ga çalışmıya başlıyacakıardır. Selağğye Pamuk istihsa'âtı Pamuk istihsalâtımızın arttırıl Ege mmtakası rekoltesi ise, 75 baiye olarak tahakkuk etm sfir. balye oarak idrak olunabilm.şti SPOR Macar takımı galip Şehrimizde misalir bulunan garistan şampiyomu Frese Va takımı dün Istanbul muhteliti Ü ikinci maçını yepmıştır. Macarlar iyi bir oyundan havanın muhalefeC'ne, sahanın murlu olmasına rağmen., İstanbı mühtesitini 3 - 1 mağlüo ctcişi Birimizin Derdi /| HepimizinDerdi Sultanahmedin minaresi yağmur ve soğuk ortasında bu kü- lâhin tamiri, usla bulunsa da, belki| çök güç bir iş olacak. Benim demek istediğim, camile- rimizle bu kadar yakından alâka- Gar olun ve bu kadar mühendis galışlıran evkaf idaresince öyle &- facık bir rüzgütdan ve yahul bir saraınlıdan yıkılmıyacak sağlamı. meselâ direkli değli de, betonlü bir usul bulunamaz mı? Evkaf ml- marları bu sağlam usulü bulur. - darsa, kendi idarelerine büyük bİF