—SON TELGRAF—İİBİRİNCİKANUN 130 eğin Erkeğir | Güneşli bir kânun günü, bir sa- bah yürüyüşü yavarken, Sedat, Diye ie Taksim arasında uza- nac refüjlü yolda, ona rastladığı vakit, birden tanıymamıştı. Fakat, | karşılaşuğı kadının gözlerinin için- de, tütün bir mana ve hayat dolu | idi. Aşina bir yüz, yabancı gelmi - a, dönüp arkasına bakmaktan ken- dini alamanıştı. © kadin da, dönüp bakmıştı Gülüştüler.. ©, kimdi?.. Sedat, Sipahi Ocağı önüne doğru yürürken, kalasının | içinde, bu muzzzam musmma, mü-; temadiyen, zihnini yoruyordu. Döndü, tekrar arkasma bekü. O kadın, gözden kaybolmuş, kala- Balığın arasına karışmıştı. Sedat, dakikalardanberi kalasını yoran meçhülün halli ile uğraşı - yordu. Dudaklarının ucunda, bir dua gibi, şu cümle vardı, marılda- mayordu: j — Bu kadın kimdi?. Sonra, kendi kendine güldü, o- muz silkti! — Bütün kadınlar bir enuamma değil midir?. Yalnız biri üzerinde,| bu kadar kafa yormak neden?, Takzime gekli. Bir yerde otu - rup dinlenmak, bir — yargunluk kahvesi içmek ihtiyacımı duydu, Hemen, oracıkla, — köşebaşındaki pastane gözüne kismişti. Rastgele içeri daldı. Camın önünde bir masa! inlihap etti. j Ohi. Fakat, o kadın kimdi?.. Hâlk, o- ni düşünüyordu. | ver mıydı? Tanışıp konüuşmuş mu ( Biz.. Adi?, Muhakkak!.. Pakat. a halde, | — Makinenin içinde bir kahkaha bu kadın kimdi?. çınladı: Birden, camın ünümden geçen — Ya, ne yaplım beyefendi?, kör kadlın nazarı dikkatini çokmüş- — Harap ettiniz... ti: İşte yine © kadın!, Hayret, o, burada?. Nasık alur?. Yarı yoldan | dönmüş, bir tramvayla, otobüsle, | araba ile bu tarafa mı gelmişti?. Sedat, kendisinden saklıyama - dağı bir gürür düydü: Genç ada - |— — Sebep? man peşinden mi gelmişti? — Çönkü, dün. ilk gördüğüm Homen yerir hrladı. Sokağa | anda sizi tanımaklığım lâzımdı. giktı, alığın arasında onu â- | Maaleset. Tıyordu. Sarı, bal rengi uzun saçlı | — — 'Tanıyamadınız, hatirliyama- kadın.. Siyah mantolu, mütenasip | dınuz, öyle mi?. vücutlü, mevzun bacaklı kada.. | Ensesinin üzerinde, içeriye doğ- | Tu kıyrılmış saçlarının uçlarında, her telinde bir senfani — dolaşan kadın.. Tek tek, bir beste, bir ve- zip. bir kafiye gibi adım atarak yürüyen kadır.. — Sedat kalabalığın içinde, yab-! culara çarparak, ona omuz vura - Tak, berikinin kolunu iterek ka - şarcasına ilerkyordu. Önünde, birden, bir araba dur du. Genç adam duüraklamış'ı. Se- för kapıyı açlı. Sedadın sol geri - de yine bülün bir mana ve ha - | yık değillerdir. yat dolu idi. Dudağdarınan kavTum- — Fazla merhametsizsini: İarında yine o demimki gülüş var — Zarmmetmem.. Hakikati söy - di lüyorum.. Hatta, bu sefer, Allaha ısmarla- &ik der gibi. Ne. 167 Fatih Müteceddit Ruhlu, İslâmi Fikirlere Sahip, Olmakla Beraber, Softa Zihniyeti Taşımıyordu! büsütün srı bir yan'ak eserile kargı- Ortanin zarayına da iâzim gelen e- | tasasuplarına kurban etnerlerdi. | Sultar mirleri vermişti. Mebmedin başından şebzmde Orhan meseleri de Banalılar gibi defolmuştu. Oz aparatortuğu için hakika- 'ten bir Türk şehzadesinin Bizans e- roylarında esir bir halde bulunmazı oldukça üzüntülü idi. Vezirlazam Halil Paşa, ucuz kuürtül- duğundan dülayı meş'e içindeydi. Pahal; çök geçmemişti. Bizmns tm- partorhağımın - vezirlaramı — Notmras tutup Padişahin hururuna - getiridiği Paşanm foyaları meyda- ni e. u tik: va: götürilmesi » derece keder müştu, Ve nitolrim he miyti. Sultar Mehmet, eddit yuhlu bir adamdı. İslâmi fikirlere sahip a)- makla beraber hiç bir zaman softa zih- | vel, | idi. de UçUN Bit- | gipi dart mütaasaıp adam- Fakat; hiçbir vakit hakiksti din! İ DAi ÜÜÜ ŞAİDA li ğ A Yazan : REŞAD FEYZİ | de otururken, telefon çaldı. Bu - evvelâ af dileyeceğim.. siniz?, fendi. O kadar hafızamı yoru - yorum ki. Fakat.. arasında çok sarışın ver,. Hatıraları| birebirine karstırıyorsunuz, yanı- hyorsunuz.. Bana acıymız. terler.. Halbuki, acınmağa asla lâ- inkırası ve Türkler tarafından. istilâsı erta çağn miheyet vermişti. varlıkları arla çağın çek fevkinde idi, Medreselerile, gan'at — eserlerile, vakitki Türkler tamamile - orta çağa yani kurumt vustaya mihayet verebi- decek varlığa meliktiler. maz, şarkt Romanin yani, Bizansın çeb- Bazı ecnebi müverrihler, hattt yerif tarikler; Türklerin İstanbulu fethet - derter. Bu fikir tamamile yanlıştır. Bır büyük delil Bi lerin meveut ese: Türkler; İstar Taf Bu İki şahrin mevcudtyeti; © günü yaşıyan torih ve seyahatname sahip- K&ll | Mor venklerle boyanmış uzun LKi e) ANKARA RADYOSU Saat 1806 Program, 1805 Mem-” leket aaâi ayamı, Ajans ve meteoro- Toği haberleri, 1825 Müzik — (kadyo Gaz orkestrası), 1906 Kamuşma (An- Karanım İklimi bakkında). Türk müziği, Çalanlar: Ruşen Kam, Cev- det Koran, Reşai Erer, İzzetlin Öktle. T — Okuyan: Senmahi ma yazım) 2 - Hayri - Hüzram şar- kirpikletini, yeşil gözleri üzerine | kı: (Ölürem yazıklır tana kanma- huı:,.r..k: uzaklaşmıştı dan). 3 - Lemi - Karciğar şarkı: A::. kaldirimin - kenarından | (Bir gölge ol beni peşinden kaş- aynıldı Otomobilin küçük, arka pences tesinden sallanan hokkabaz, Se - datla sanki alay ediyordu. Genç adam, olduğu yerde mih- lanımış, kalmıştı. Dudlakları titri yor, dişleri birbirine vuruyor, şa- kakları abıyondu. — Düşünemi - yor, — mühakeme edemiyor, karar veremiyordu. Adetz sende- liyordu. Yanındaki elektrik dire- #ni tulmasa, belki de, düşecekti. Ağır ağpr yürüdü, Fakat, şüür - Suz. iradesiz bir yürüyüş.. Nereye gidiyondu?.. Gideceği yeri değü, yürümekte olduğunu bile farket- miyordu. Kalabalık taddede yü - Tüvordu.. Yürüdü, yürüdü.. * Ertesi gün, Sedat, yazıhanesin- Kün, avukatın büşı çok ağrıyor, canı müthiş sıkılıyordu. Hâlâ, dün- kü kadımın muarımasını çözeme- Sedai, sesine, daha nazik, daha tatlı bir #hcak verdi: — Buyurun efendim.. — BSedat Beyefendi. Bendeniziim efendim.. — 8izi üzdüm.. Biliyorum., Avukatın kafasında bir simşek çakmıştı. Derhal intikal etti: Dün-| | kü meçhul kadın.. — Hayır, hanımefendi üzmedi- | — Çok mübalüğe... zarmetmem., Sedat heyecan içinde idi. Bütün asabı titriyordu. — Emin ohmuz böyle, Sizden — Cevap versenize,.. Yoksa DâMi mi tanamış değil- Beni mahvettiniz. hanıme - Kahkhalar devam ediyordu: - O halde, tamdığınz kadınlar — Çok bitkinim hamımefondi, İ — Erkekler, daima acınmak is- — İsminizi rica edebilir miyim?.| — Muammayı çözmeğe mi ça- Yazan: M. SAMI KARAYEL İstanbulum fethiş beser tariğinde ye- bir devir açmıştı. Şerki Remanın Çünkü; Türklerin medeni ve umat cemilerile, — loplarile, Hlmi verliklürile o Türkler, İstanbula hâkim olur ol - tamamle değiştirebilecek san'at Mretine maliktöler, a; Birgiitan birçok yent sahip oldüklarını iddia e- ten Ho eliklar: âr ve Jadiaların Yanlış olduğuma en | * fethetmeden ev- , Edirne şehri merkeri hükümetleri Türk ve Bizans medeniyetini ayı- tar). 4 - Şemmettin Ziya - Kürdilü Biesakâr şarkı: (Biktım elinden). $ — Okuyan: Necmi Rıza Ahıskan, 1 - Neva peşrevi, 2 - Dedenim bayati şarkısız €Nlce Dir aşkırla), 3 . Rifaf Bey - Üşgak şarkı: (Düşlüm yine biz âfeti meşkaru cihana), 4 - Mah- Uygak şarkır (Gücendi bir ax sözleri- eh 6 - Uygak saz semalsi, 3 — Ö- kuyan: Radife Erten 1 - İdaham şar- ka - (Kim demiş aklıma alan), 2 - Le- ai - Karcığar yarkı: (Hüsnüne etva- m Bazik çan senin). 3 » Refik Fersamn Mühayyer şarkı: (Her güzel hağın- dan). 4 - Müahayyer saz — semalkk, 215 Kanuşma (Ormanlarımızı ta- miyalım ve korayalım). 20.30 Türk müziği: Fasıl heyeti. 1 - Prita Reektenvaldı Viyana mü- rikleri. 2 - Hane Zander: Polka, $ - Hiansehmana: —Andalunin — (İspanyol valki). 4 - Rio Gedhardi: Maskarad (Konser valsi). 3 - Gangibersen «ücnim küçük aşım Teddye (Saksa- fen solek. 6 - Emmerleh - Kalman: Ab, sen, sen! (Valk.) 7 - Aabert: Gö- bekliler revmi gecidi. & - Gustav Lin- dneri Şarap lâhi Baktis şerefine dana. 2200 Memleket saal ayazı, A- dang haberleri: Ziraat, Esham - Tah- vilât, Kambiyo - Nukul borsası (Fi- yat) 22.20 Müzik (Kücük erkecira - Yukarıdaki pragram hişiyorsunuz' — Değil mi?, Artık Pmiz. | — İsmin fazla bir mı ;ımeşll. Farzedin ki Güzin, Bol- is. Nazan... Hangisini beğenir - seniz.. | / — Rica ediyoram. Daha fazla üzmeyin.. liyeyim mi?, fanmasyorsuzuz.. Ne) mışsınız.. Ben, ne Güzin, ne Nazan, ne Belkis değilim.. Ben, sadece, sarışın bir kadınım.. Pakat, siz er- kekler, kadınlar arsaında o kadar | az fark gözetirsiniz ki, sizin —için | bütün kadınlar müsavidir. Hosu- nuza gitmesi kâfi. Hoşunuza gi- | den ber katlm, size en yakır olan kadındır. Ben de hoşumuza gitti isem, ben de size en vakın kadın- Tardan biriylm demektir. Sizi fi gün üzdüm. Affedin. Fakat, iki gün heyeen içinde kaldınız.. Her | sarısın, her güzel kadın, her er | keği heyecanlandırabilir. düşün- | dürür, Sevdirir, üver, kalp çar - | pıntısı yapar, Hayat ve yaşamak kalbin carp- lan ibaret değil midir?. ha ismarladık Sedat Bey. | güzel kadın. <3 .m: kadın, artık beni afamayınız.. Her| bhangi bir güzel, sarısın kadım, yadığınız kadın olabilir. mas AN İsmim kadın ndi l deri tarat bul © vakitler Avrupadan, Bizans Üüze- rine gelen bir seyyali ve yabüt yölçe | Edirneye girdiği irklerin ilim mücseseleri olun medreselerini, ima» tethanelerini, kervansaraylarını, sa - raylarımı, sebillerin top dökümhar salr sanayle âil fab- | rikalarını ve xütüphanelerini gezip gör- dükten sonra; surlardan içeri girerek Kestantiniyeye dahil oldukları zaman ndan tamamile ayardedilm camilerini, kazarlardı. Türk san'at eserile, Bizans san'at e- seri arayında tamamtle bir ayrılık şek- 1 vandı. Edirneye, Bursaya gelen bir seyyah Kostanliniye şehrinden, hattâ Galata gehrincd büsbütün ayrı bir varlhıkla Karsilası Meveli; Türk kervansarayları, Bi - | zansta bulunmazdı, Bu. kervansaray - | ların mimarl saan'at noktai nazarınden | Büzel! tamamile eşziz eserlerden. di. Ve yine tamamile Türktü. Yapılışe | harı, kullanılışları, tarzı iden bir | intizam arrediyordu. Türk İmarethanelerinin mevcudiye- & hicbir memlekette atmıyan bir teş- klldttı. Bdirnede ve Türkiyenin — her tarafında mevcut ve mebrul imaret haneler hem eseri ça Fından ve hem de cemiyeti dölüyinlle epata eserler ve teşkfifittan Sabah, öğle ve akşam her yemek- | ten sonra günde 3 defa dişlerinizi RADYOLİN Diş Macunile Fırçalamalısınız Çünkü: Bir defa fırçalamakla dişler te- mizlenmiş olmaz. Ağız güddele- rinin ve dahili uzuvların müle- madi ifrazatı, dışardan mütems- diyen alınan ecnebi maddeler, mikroplar, yemek, içki, sigara vesaire, dişlere, diş etlerine bin bir mikcop aşılar, arızalar husu- le getirir. Bunlar birike birike nihayet diylerde çürüme, etlerde iltihaplar başlar. Artık felâketi önlemek ve durdurmak güçtür. Vaktinde ihtiyatı elden bırakmıyarak | Ş dişlerinizi Sabah, öğle ve akşam her yemekten ; sonra günde 3 defa RADYOLİN'le Fırçalayınız. — Sedat Bey, size hakikmti söy-i — Evet. | görmüş, ne kanuşmuş, ne tan- | Patahatle 've yör yar ayü mevcudatına ve asarına bakarak ör - nek almış değiillerdi. gündenberi Türk medeniyetini bu mu- azzamn şehirde tesis elmede karar ver- mişti. da oturmadı. Çünkü bu sarayların kan- foru ve yapılış tarsları zevkini olgıyacak çekilde değildi irade etti. İlk yapılan saray Eskiseray- | Gir. Bü saray şimdik * Ve Türkiyenin sahip olduğu Ki medreselerin terzi mf: $ varlıkları birer şahat Bütün bu Türk varlığına teka decek Bizansta ne vardı". Şunlar de- | B Yeraltında kuytu yerlerde ce- miyeta faydam olmiyan ayazmalar.. * di Öndan sönra; Ediyni dük hayatı öldükça ene niz şünü söylemek l Mehmet, hayatında Hiebir. srretle ka- dına esir ölmadı. & « Asipin Kenan Sizi ; SOĞUKTAN, NEZLEDEN, GRİPTEN, BAŞ, DİŞ ve bütün ağrılardan ve kırıklıklardan koruyacak ilâçür. Tamamen yatırılmış sermaye: Merkezi: ANK A vadeli mevduat | mahkemeslüden: | vezi Vatma Kehra Kmine Kahime Hat KURULUŞ TARİHİ 1919 T. L. 2.200.000 Dahilde ve hariçte muhabirleri vardır HER NEVİ BA'NK A MUAMELELERİ Her ayın birinde faizleri ödenen kuponlu RiPiN [ Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizt Nevralji, kırıklık, ve bütün ağrılarınızı derhal ket'f | İcabında =aı 3 kaşt nabilir. kutuları u F Devlet Demiryolları ve Limanlari || işletme U. idaresi ilânları Muhatemen bedeli 3250 lira olan 25000 Ka Arap sybunu 14/12/ 1980 be güN0 aat (15) on beşte Haydarpaşada gar binaz: dehilindeki kemisyon den Kapalı zT? vsalite Kuruşluk muvakkat teminez, Üİ saat ( ü rübler komieyondan alurak dağtılmaktadır. —n—ııuı——ıı_—ı" maarak 1800 Jira kıymeti meli kârgir dükkân ve yine &i de Ralkapamı sokağında 279 Kutük ada 1 pütsel ekkl yeni Vi v 2200 Hira kiymeti mühamısenali Bap kârgir dökkâm ve yipe nı’:, dede Küstempaşa mahallesinde İ Kemç sokağında 501 kütük 4390 SÜ Darsel eski yeni 16 murmuralı kaymeli mebamımeneli bir bap B madaza ve yine Rüstempaşa mabil sinde Mahkeme sokağında Bi Kİ tük £30 ada ve Gihi yeni ti ıı"; 1100 Hra Süymeti muhammeneli bap kürgir mağazanın isalei şETir zımnında füruhtu tekarrür ederek Ti ayrı mülrayedeye — vazolunme#fİŞ Birinel açık arttırmaları 111 Perşembde günü mat 10 dan 16 YA . dar hert kılmacaktır. Kiymeti ;:, hammenelerinin —€. 75 Ii belit | takdirde © gün ihalci kat'iyeleri Y' hacaktır. Balmadığı takdirde —ef arttıranm taahhüdü baki katmzi zere 15 gün müddetle temdit odi | Mknci arttırmaları 26/1/810 w'f, müsadif Cuma günü saat amdan 16 | adar dera ölunacak ve © güm l ” | aritırana İhale edüvceklir. İpatek AAi alacakhlarla diğer atâkadarli işbu gayrimenkut ürerindeki ı.ıîı—: | wasaslle fniz ve masrafa dnir oli dinlarmı evrakr mükhiteterile 26 ©7 içinde bildirmeleri lüzumdır. Ahsi P de hakları tapu klcillerile sabil ©İ7 meadıkça satış bedelinin payları dan hariç kafacaklarılır. — Mülerakli | bilümem vergiler harcları nisbel hisredartara ve delfâliye vakıftar H nunn mücfbince verilmesi Iâzım t"; 20 zenelik taviz bedeli ihale pulü Yapu masraflırı müşteriye altir. Mi itibaren mabkeme divamhanesine kılınmuştır. — Talip ölanların lî!j aubammenelerinhi Ç 75 nisbetitl pey aliçesini hamilen © gü ve aatf | stanbul Divanyolunda dairçi mahti sasında Suttazahmat birinci sulh BU kuk mahkemesi haşkitabatine 9397 mumâra ile müracaatları Hân olunuf (008/ Sullanalime birinci — selh hukuk Baki ve Fethi ve İstanbul evkal ida- ma Hayrünalea Fatma Pahriye — ölü Muslafa vörisleri Kemziye Pirzye Sü- meriz şaykan ve maştereken mutasar- mf oldukları hadot ve evsafı dosya - | sıuda meveuk keşif raparu ve kapu kay- di vaziy zaptında yazık — İstanbulds de Balkapanı hamı namile ma- | üst katında 297 kölük 288 ada eski yeni 78 mumarah ve 606 lira Kaymeti muhammencli kârgtr oda ile 28 külük 285 ada eski yeni T4 sumaralı 408 Ura Maymeli mahammeneli kârgir | kamara ile Tahtakalede Balkapanı ha- mı sokağında 248 külük 186 ada 16 par- Bel eski yant 14 mumaralı 2000 lira kıy- meüi mubammeneli kârgir dükkân De Tahlakalede Balkapamı hamı sokağında RA ir... Yine hiç mimeri bir iymet ibraz etmiyen | manastır çilehaneleri.. Bazı meydan Tarda Gikili olan âbldeler. — Dikilitaş, Yılan sütin ve saire. Edirneye değil, iye imparator- anun v vakit sahip olduğu herhangi bir yöre bir seyyah gittiği zamsan cemi ında bir serin şadırvan.. O, padır- dan akan gür — Büyük sermaye sahibi! — Madenci. Tam iş adamı. vlsunda ve ne de bir ma> mak :çin didinen filân efendiye: — Vey dalavereci vay! — Maskara herit. 'Türkte: Bizansa girdikleri medeniyetlerile - bezaber — gelmişlerdi. | Bazı Avrupa müverrihlerinin yazdık- ları gibi, medeniyet ve san'atı Bizans zaman — Gene « Deniyor! İşte insanlar ve cemiyı leri arzasındaki dark! Hâlâ, ne iptidai ğil mi? Mithat, Saltan Mehmet, İstanbulu fetbettiği dün bende idi, Hattâ; Prtih Sultan Mehi Kirdiği gün bile Bizans sarayların- | İstan- mediğim için: — Süylenecek şeye göre.. Dedim. Artık, her erkekter — Beraber yaşıyabilir miyiz?. Gibi teklifler dinlemeğe ah hiç de Türk | | Fatih; İstanbulda saraylar İnsasını Üniversitenin Beelkde. söy klerini de öyde zannettim. P O 'mülereddit bir cevap verdim. O, gene Söz ver. Yapacağım,. De?. Patfhin, İstanbuldaki yirmi bir efin vesandır. Yal- dir ki; Sultan | bir şey için (Devamı var) — Meselâ, net. N ERME iyor, sonra beride ekmek parasını çikar - i kafese koymuş!. — Sana bir şey söylersem yapar misın?. Dedi: Önce yapılacak şeyin ne olacağını bil- — Nasil olur canım.. 'Ne olduğunu tülme ğim — Yaparım.. de, ondan sonra — söyliyeyim” Hem, yapılmıyacak bir tarafı yok!. — Söylemeden hiçbir şey kabul etmemi Ben, böyla söyleyince: — Dur seninle bu tarsda anlaşamıyac Diye, yanıma kadar sakuldu kafasınan büyük çapta arzu ve fikirler taşıyan bir adam eÖ” ve halile: ma bir iş.. Yami, bir afet. "Teklif ediye © etin tasnif - yi ya n Tüm. ne basit de- Dedi, ilâve etti: — Mutavsesıt bir rol alacaksın. O kadar. Y” pabilirşen sen de kazanacaksın, ben de, Şimdi 277 ladın ma?. — Nasıl, Artiık konuşabilir. miytz?, Güldüm: — Eh. Bunu konuşabiliriz. Bandalyasını çekti, dizlerini dizlerime yansir tırdı, sesine çeşit, çeşit ton vererek enlatmıya bAT hd — Yahya Şuayip efendi ile ortak ölduğumu! bir işimiz var.. — Ay.. Sahi bir Yahya Şuayip Efendi vardi Ben onu unutmuştum., Dedim, Fakat, — Dur hele. Onu gene unutmazsın. Şimdi b bu işi konuşakm.. Onun rerar etti: (Devamı var