” ci el T A Z HADiSELER KARŞISINDA KOVACILAR CADDESİNDE KOVA YOK MUYMUŞ?. —. Beyazıtta, Kovacılar caddesinde Ba- yan Asiyenin evinin bacası tutuşmuş... Yangın ortalığı büyük bir telâşa ver « Miş! Malbuki hayret değil mi?, İnsan Ko- vacılar caddesinde oturur da aleşin ü- zerine dökülecek beş on kova su bula- maz mı?.. İlfalyeye ne lüzüum var?. Kovacılar caddesinde de, kova sıkun- tası çeklliyorsa, yazık, doğrüsü. YAZI YAZARKEN OKUYUCULARI HATIRLARIM Bir okuyucumdan bir meklup aldım. Bana şunu sorüyor: — Yazılarınızı yazarken, karileriniz Züzünüzün önüne gelir mi?, Garip sual değil mi?, Öyle tahınin odiyorum, bu okuyucum benimle biraz iâtife etmek istemiş! Meçhul okuyu - cularıma karşı, hepsine gıyabi hürmet ve muhabbet beslerim.. Fakat, onlar, ben yazı yazarken, nasıl gözümün ö- nüne gelsin? Çünkü, hiçbirini tanımı- yorum ki, Onları hatırladığım, hem de daima batırladığım muhakkaktır. On- darı, imtihan arifesindeki gece, mü - meyrizleri hatırlıyan bir meklep ço- cuğunun — korkünç — rüyasındaki gibi hatırlarım.. İyi toparlıyamadığım bir cümleyi yazıp bozarken, okuyucularım halırıma gelir.. Bazan, yazımı yazıp matbaadari çıktıktan sonra, yolda, ev- de mütemadiyen, onları düşünürüm: — Yarm, yazım çıkınca, 6 meçhul okuyucularım, kimbilir, ne diyecekler, derim.. FATLAYICI MADDE A00 $ KEŞFEDİLECEKMİŞ — Görüyorsunuz ki azlı kartler, sizi ne kadar çok düşünüyorum. —— — -—-——— İKDAM: Bugünkü başyazıyı yazan Selâmi İz- zet Sedes «Muvaffakiyet sırlarımıza isimlii makalesinde Türk Cumhuriye - Hinin bugüne kadar başardığı muaz - zama inkılâpların bir hulâsasını kay » delmekte ve masıl bir hareket Yarmı takip ettiğimizi söyliyerek, demektedir ki: «Nefsine itimadı olan bir millet Wl- küsüne erişir; prensiplerinden şaşmı- yarak, sözünü değiştirmiyecek ilerli- yen bir milletin elbetle srlı yere ge- CUMHURİYET: Yumus Nadi; «İtalya ve Balkanlara Bimli makalesinde, bir müddetlenberi | Balkanlardaki — İtalyan — faaliyetinden | Tahsetmekte ve dünyanın bu karma- karışık hali karşısında İtalyanın — bir takım salh hareketlerinde bulunmasını dakdir etmektedir. Muharrir yazısında bilhassa şu nok- tayı tebarlir ettirerek diyor ki: «Balkanlarda İstikrarlı bir. vasiyel teminine çalışan devlet, hangi devlet olursa olsun, bizim —muhabbetimize, haltâ eğer lâzımsa, müraheretimize hak kazanır.a Yunus Nadi, makalesinde, İlalyanın bu hareketlerinin neden takdire lâyık olduğunu sebeplerile izaha çalışmakta- dır. YAN: Sadri Erlem: «Sovyet Rusya » Al- manya işbirliği sebepleri ismile yaz- dığı makâalede, Sövyet Rusya ile Al - manya arasında 24 ağustostanberi haş- hyan siyasi işbirliğinin bir tarihçesini yapmaktla, bu münasebetlerin dünyada No. 37 — Neden cevap vermedin, an- ne? — Kızım, hele gel biraz.. Çar -« | dağın altında bak kim var! Selih dayı da lâf attı: — Gül yüzünü göstermek iste - Miyör musun, güzelim? Yürüsene | şöyle yancağız.ma doğru.. Âyşe buz gibi olduğu yerde de- nakalmıştı. Ayakta bir müddet ha-i reketsiz dundu. Komşu kızları pen-) cereden bakıyorlardı. Ayşe arka- | daşları yanında maheup olmamak ve dile düşmemek için kendini güç| tutuyor, komşulara rezil olmaktan| korkuyordu. Zçazöl — oooo00O0coco0——— ——— — —— ( vüradıkı tetsirleri kaydederek, bu bir- Hüseyin Cahit Yalçın: «İdeoloji har- Bir iki adım yürüdü.. Çardağın yanına yaklaştı. — Ne istiyorsun, Salih day:? Es-| kiden evimize uğramazdın.. Ba - | bamla konuşmazdın. Şimdi neden| sık sik geliyorsun? Salih bıyıklarını bükerek gü - | lümsedi: | — Bundan sonra her gün gele- ceğim, a kuzum! Artık söz kesi- di. Benim nişanbm oldun. Ayşe birdenbire şaşaladı: — Ne diyorsun., Söz mü kesildi?| Öyle ya. Öküz ölünce attak- lik kalmaz derler. Mademki Moh- met şehit oldu. Artık onunla bir alâkan kalmadı! Ayşe bir anda yıldırımla vuruk muş gibi sarslldı: — Anne... Nöler söylüyor bu a- dam? kee di | madı, Koşa kaşa gitmişti. Harbe, Son Telgref- bilmiyorum, bir ihtikâr komisyonu var. Buraya her gün bir madde — Üzerinde mühtekirlerin faaliyetine dair, bir şi- Kâyet yapılır. Tetkikler, tahkikler, in- eelemeler Fakal nelice ne olur? Malâmı değil.. Bu seler de, saba boruları üzerinde ih- tikâr yapıldığına dalr ihbar ve şikâyet vaki olmuş.. Komlsyan, acaba me ka- Far verecek?. Bilmiyorum.. Yalnız, so- ba borularının ihtikârı, bence telkike | değer bir mevzu değildir. Çünkü, her yıl bu mevsimde, soba borularının fiatı yükselir.. Hariranda, temmuzda boru ihtikârı yapacak kadar, bu adamlar budala ma? Ametikalılar, dinamitlen bir mityan defa daba küvvetli bir intilâk maddesi bulmak için çalışıyorlarmış! Bu mad- de de bulunur, kullanılmağa başla - marsa, o zaman, seyredin siz, dünyanın halini... Acaba, bu yeni madde ne olabilir?. Dinamitlen daha çok gürültülü, pa- ftırtılı bazı insanlar vardır. Çabucak parlarlar, Bu zibilere: — Barut gibi adam, derler. — Yeni keşfedilecek madde ortaya çıktıklan sonra, barut gibi adamlar da isimle- rini değiştirecekler. —Yeni maddenin Asmini alacaklar,. Bakımız, bir yeni ke- gir, lisanı dahi altüst edecek.. Bu yeni madde harplerde masıl bir rol oymuyacak, meler yapacakt. Oru- | simı arlık, siz düşünün. AHMED BAUF | liğin iki sebebi olduğunu, bu sebeple- rin ise, hâlâ mevkilerini muhafara el mekte — bulundüklarını — yazmaktadır. Muharrir, yasısının sonunda bu siyasi birleşmenin Karl Marks nazariyesinin gayelerinden biri olduğunu söylemek- tedir. VAKRİT: Asım Üs: «Yanlış tefsirlerin önüne göçmek içins istmli makalesinde, Bav- yet icra kemllesi relsi Molotof'un son söylediği nutukta, Türkiyeye — temas eden cümleleri üzerinde durmakla ve Sovyetlerle Türkiye araşında Ihtilâf | biçbir mokta balunmadığını kaydet - mekle ve ancak, İngiliz ve Fransızlarla yaptığımız son azlaşmanın Moskovada | yanlış tefsirlere uğradığını söylemek - tedir. Asım Üs, makalesinde, bu anlaşma- min döst Sövyetlere Hzahının” bir. va- zife olduğunu kaydederek, Türkiyenin açık ve dürüst politikasının ana hat- darını izah elmektedir. YENİ SABANL bir islmli yazısında, Molotofun — sen söylediği nutku — mevzuu bahsederek, dünya siyasetinde son samanlarda kul- Janılan bir takım düstur ve tabirlerin artık değişmiş olduğu hakkındaki Sov- | yek devlet adamının iddiasını — tetkik ve tahlil etmekledir. Hüseyin Cahit yazısının — sonunda, Molotofun bu fikrine işlirak edilemi- yecekini ima etmekte, yapılacak şeyin, ancak, hâdiseleri beklemek olduğumu | Şşanın büçük oluşu ve Cemilenin de eve söylemektedir. #—- Mehmetçik Geçiyor —e a| Ayşenin annesi yalandan ağlar gibi gözlerini süik: — Doğru söylüyor, yavram! Meb-i metcik Çanakkalede şehit olmuş. Allah sana uzun ömürler versin. Ne yapalım? Müukadderat böyle imiş, Biraz önce gülen Topal Salih te şimdi müteessir görünüyor ve ba- şıni sallıyarak: — Askerlik bu, diyordu, vatan uğrunda ölmek bir şereftir. Ne mutlu ona. Ve ayağa kalkarak ilâve etti: — Zavallı Mehmetçik... Çok iyi bir çocuktu. Kara talih ona yar ok Meğer ölüm çekmiş onu. Ayşe kulaklarına inanamıyordu. — Mektup mu gekdi, anne? Bu kara haberi cereden duydunüuz? Diyerek bir ağaç külüğünün $e-| narına oturdu. Dizlerinin üstünde duramıyacak kadar sarsılmış'ı. Ayşenin anneşi yerinden kalktı.. Kızının yanına gitti: — Ağlama yavrum! Ölülerin ar-| kasından gözyaşı dökmek günab- tır. İnsan, gün geçtikçe her acıyı unutur. Bizim de anamız, bübamız vardı. Hepsini kaybettik. Sireallla d0 ” di e eli eĞ DÖN 1 VE MAHKEMELER Kavgacı rakibeler Meşhut suçlara bakan Sultanah- met üçüncü sulh mahkemesinde — bir dayak ve tahkir davası gürülmüştür. Dava şudur: Edirnekapıda, Çıkmazcami sokağın- da 1? numarada oturan Cemlle, altlı senedir. beraber yaşıdığı ve 16 gün evvel yanından ayrıldığı hamal Rece- bin kendisini buraklıktan sonra Sü - Teymaniyede otaran 18 yaşında Vizeli Ayşe isminde bir kadınla oturduğunu Öğrenmiş ve geçen akşam eski sevgili- sinin evime giderek birlikte oturan Re- ceple yeni sevgilisi “Ayşenin ürerine mangah fırlalmış, alnorta — küfürlere Kirişmiştir. Bu variyet karşısında Recep kadımı evden çıkarmak islemiş, kucaklıya - rak evin önünde sokağa bırakınıştır. Rakibesinin bu haline kızan Ayşe ise elindeki bastanla Cemileyi döğmüş ve başından da hafifce yaralamıştır. Hükim davayı telkik etti ve şahitleri V7 di Şahiller Osman Serdar ile Te- kirdağlı Ali vak'ayı aynen anlatlılar, Neticede Recebin dayak atmadığı i- gin 56 inci madde mucibince beraatine, rakibesini baslanla döğen Ayşenin de veza kanununun 456 mecı maddesine Köre 25 lira ağır para cezasına çarp- fırılmasına karar verildi. Ancak ya- girerek mangal fırlatmak süretile Ba- yan Ayşeyi tahrik edişini; oezayı ha- #ifletiei sebep olarak kabul edildiğin- den cezasının 3 (e 2 &i indiritip & lira para cezası ve 8 ira da muhakeme masrafı ödemeğe malıküm olundu. Bayan Cemile 6 sene beraber yaşa- diğı adamın genç bir rakibe uğrana kendisini feda ettiğini, muhakemeden sonra yanayakıla koridorda hâlâ an- datıyor ve aradabir fersir gözlerini Ay- şenln müslebrl yüzüne çevirerek nef- vet karışık bir kin ile: — Evimi yıktın; dilerim Allahtan senin de evin yıkılsın haini, Diye IÖ!IIILYİMİI— * Dahiliye Vekili Fsik Öztrak Siva- ga vasil olmuştur. — Vekil Anadıluda telkik seyahatine devam elmüktedir. v Beki İstanbul hapishanesi binası yıkılırkan bazı kısımlarında Bizans ki- tabeleri bulünm * Norveçin yeni Ankara elçisi Ra- eder memleketimize gelmiştir. * Bazı fırıncıların eksik un kullan- dıkları anlaşılmıştır. * Edebiyât fakültesi doçentlerinden Cafer oğlu Ahmet profesörlüğe terti etmiştir. * Şeker bayramı pazarlesi gününe tesadüf etmektedir. Mektepler ve date, reler parartesi sabahından ilibaren Üç gün tatildir. * İstanbul limanının temizlenme - gine başlanmıştır. Sirkeci rıhtımı. Ö - nünden Sonra, Tophane önü temizle necektir. * & Almanyanın Ankara elçisi Fon Papen Belgrada vasıl olmuştur. Yarın memleketimize gelmesi muhtemeldir. ** İstanbul köylerinde inşasına ka- Tar verilen 90 mektepten 30 u tamam- lanmıştır. Binden fazla tesir yaptığını görür. ce sevindi: — Ne yapalım, yavrum! Başın sağ olsun. Üzülme. — Amasyanın | bardağı, biri olmazsa biri daha.. derler. Mehmet öldüyse, ben va- rım. Artık baban da Shtiyarladı. Çalışamaz bir hale geldi. Yuvanıza yeniden üç can geliyor. Rızkınız genişliyecek.. Eliniz genişliyecek.. Eviniz genişliyecek.. Daha ne is- tiyorsun? | Ayşe şaşkın şaşkın Salihin yü- züne bakıyordu. Rengi sapsarı o | ımuş, çeneleri tutulmuştu: — Hangi üç candan bahsediyor-| | — Bir ben.. İki de öküz.. Üç can birden geleceğiz evinizet — Beni odama götür, anne! Fe- nâalık geldi üzerime, Ayşenin annesi bahsi daha fasla| uzatımaktan çekinerek, krzının ko- luna girdi. | Tini anası duyansa kim bilir neka- | hik olmuş. ? nin kulağına kadar erişmişti. — Haydi yavrum, biraz elini yü-. zünü yx:u_ yAçılınm! Üzülmekte hakkın var.. Çocukluğunuz, genç- liğiniz bir arada, bir mahalleda Bayram hazırlığı Bazı fırsat düşkünleri hakkında takibat yapılıyor Önümüzdeki pazartesi günü bey- Tamın birinci günüdür. Bayramın | bu kadar yaklaşması münasebetile çarşı ve pazarlarda alış veriş İaâ- liyeti çok artmıştır. Bu bayram bilhassa Anadoludan şehrimizdeki icarethanelere pek fazla sipariş yapılmıştır. Trikotaj ve tuhafiye imalâthaneleri, şekerciler, çikolar ta fabrikaları bu siparişleri yetiş- tirmek için günde 24 saa! çalışma müsaadesi almışlardır. Diğer taraftan bayram vesilesin-| seltmek istiyen birkaç n hakkında alâkadarlara evveliki gün' ihbazlar yapılmıştır. Bu hüsusta hemen tahkikata ge-| ———o——- dini askeriye cemi- yetin yardımı Umum mütekaidini askeriye ce-| miyeti her sene olduğu gibi bu | yıl da şeker bayramı münasebetile cemiyele kayıtlı askeri eytam, e- Tamile ve muavenete muhtaç eski tekaütlere parasız erzak dağıtmağı: kararlaştırmıştır. Tevziata yarıne | dan itibaren başlanacaktır. İlk gün 400 kişiye erzak verilecektir. Da- ğitma işi müteakıp günlerde de devam edecektir. —i Emlâk ve Eytam bankası memurları için Emlâk ve Eytam bankası An - | kara, İstanbul ve İzmir şubeleri | için yüksek mektep ve lise mezune | larına 60 - 70, yüksek mektep me-| zunlarına da 80 - 100 lira aylık ve- Tilecektir. İmtihan ayın 16 sından | sonra yapılacaktır. aai Kapatılan umumhaneler Beyoğlu ve Galatadaki umumi evlenden bazılarında henüz tescil edilerek vösika almamış genç ka- dınların da çalıştırıldığı anlaşıla- rak sıkı bir kontrol yapılmıştır. Neticede Galatada iki, Beyoğlun-| da bir umumi evde hem vesika- sız ve hem de 18 yaşından aşağı genç kadınlar bulunduğundan bu üç ev kapatılmış, kapıları mühür- lenmiştir. Çocukların temizliği Mektep talebesinin daha temix ve sıhhatli olması için, alınan tedbirlerin ve kontrolların daha elddi bir şekilde devannnı, Maarif Vekilliği, bir ta - mimle alâkadarlardan istiyor. Maarif Vekili, Anadoluda son yaplığı — bir seyahalle, bir kısım ialebenin arsu e- düldiği veçhile temizliğe riayet etli- rilmediğini görmüştür. Çocaklarımızın sıhhati ve temizliği, yalnız onları alâkadar eden bir dava değli, daha geniş bir memleket mese- lesidir. Bu iş üzerinde Vekâletin gös- terdiği hassasiyeti takdir ederiz. BURHAN CEVAD geçmişti. Mehmetciğin ölüm habe- dar ağlıyacak. | Ve gözünün ucile Salih dayıya | gitmesini işaret ederek — içeriye Rirdi. Salih dayı: — Aliaha ısmarladık. Diyerek bahçeden — çıkıp git - mişti. Mehmedin ölüm haberini sak « lamağa karar vermişlerdi Salih sevinçle evine dönerken: — Her şey yolunda. Diye söyleniyordu. * KARA HABER. Mehmedin ölüm haberini anası-| na duyunmamağa çalışıyorlardı. Aradan birkaç gün geçmişti. Ayşe komşu kızlarına: Mehmetcik Çamakkalede şe- Diyerek mütemadiyen ağlıyor « dü. Bu kara haber dilden dile ya- yılarak nihayet Mehmedin anası- Salih dayı düğün hazırlığı yapıs yordu. Ayşeye iki öküz hediye etmeğe karar vermişti. Salihin anadan'bahadan kalma bir evi vardı. O, Ayşeyi evine a- Mes'ulü Kim?. Şu meşhur Etrüsk vapurunun arada sırada yine ismini çazelelerde okuye- Yez. Bizlm anladığımız, vaziyet şu« der: Bu vapur, hiçbir işe yaramamakla, Binaenaleyh kullanılmamaktadır. Sür- w, müthiş derecede düşmüştür. Ka - zanları bozuktur. Müvazenesi yerinde değildir. Yabut da ârızl tedbirlerle zorla yerinde tutulmaktadır. Bu saydıklarımızın hepsinin — yalan olmasını çok demenni ederdik. Fak: madleset doğrüdür. Doğru olmasayı buzün Eirüsk denen o talisiz vapurun da, diğer vapurlar gibi iştemesi, harıl barıl seferler yapması lüzım gelirdi. Halbukt, bu çürük tekne, günlerini, ta- mir havuzlarında geçiriyor. Birüsk, korkunç bir zihaiyetin ya- Gigirdir. Bir an düşününüz: Bu vapur yıllarca kullanıldı da, ondan sonra mı bu hale geldi?. Hayır. Hetüz yesl yaplırılan — bir vapur.. O halde soruyoruz! Bu vapuru kim ismarlamıştır. - kim tezlim almıştır?. Bu vapuran bu şe- kilde ziyan oluşunda hiç kimsenin mes'uliyeti yok mudur?. - Bu Kitrüsk işinde, kimin ihmali, lâkaydisi vardır?. Bu adamlâr neden mahkemeye veril- miyor?. Kimse met'ul değilse, tali, ka- der, kemet denen hurafeye mi inan- mamız Iâzım geliyor. Ben, bu susllerin cevaplarını, dal- ma düşünürüm. Ve kat'iyyen ballet. miş deşilim. Eğer, Ktrüskü bu çürük ve berbat halile tesilm almamızda bir başka xa- rüret var idiyse, bunun açıkça izahını beklemek vatandaşlık hakkımız değil midir?, Zavallı Btrüskt. REŞAD FPEYZ NOT: Ne mülga Denizbankla, ne de şi: diki Denizyolları işletmesile — hiçbir kilde maz yök- , vaktile, Denizbanktan — iş istiyenler listesinde adımıza amla ta- sadüf edilemez. Bu nokta lüb görürür. 'Kadir gecesi ve bayram İstanbul müftülüğünden: İkinci'eşrinin seki dif çarşanba günü Ramazamı şe- rifin yirmi altısı olmakla akşamı (perşembe gecesi) Leyleji Kadir, ön“üçüncü pazartesi günü de bay rTam olduğu ı"..'în lünür. İsta: lüftüsü F. Ülgen SADAKAİ FITIR Eniyi İyi Son KP. KP. KEP. Buğdaydan: 12.20 1000 — 9.10 Arpadan —: 1630 1500 — 0.00 Üzümden : 8320 — 6630 — 50.00 Hurmadan : 0000 13320 - 0000 apartman Caddelerin çüzelliğiiçin yeni bir şekil tatbik ediliyor Nişantaşında Vali konağı eaddesi| civarında bulunan Emlâk caddesi- tımanlarla dolan bu daddenin iki yanındaki tekmil apartımanlara jyoldan üçer metne - verilerek bu Suretle bütün apartımanların ö - nünde yeknasak bahçeler vücude getirilecektir. Apartıman sahipleri, bu bahçeleri sür'atle ağaçlıyâcak- | lardır. Piysde kaldırımları için de üçer- den altı metre ayrılacak, araba ve atomobillere ortadan 8 metrelik bir cadde kalacaktır. Bu hüsusta oradaki bina sahip- lerine tebligat yapılmıştır. Yolun | rası da bima | bir | den Emlük caddesi lecek olan bu yeni şeki! peyderpey kolaylıklar | Hariç memleketlerden mömle - ketimize getirilecek herhangi eş- yanıma gümrük ithalât tarifesin - deki tatbik yerini anlamak mak- sadile gümrükler umum müdür - lüğüne fazla müracaatlar yapık - müdürlük bu hususta ir formül tabederek başmüdürlüklere ve İstan- ikomisyoncular birliğine bun- lardan göndermiştir. Badema tekmil madde ve eşya- İ larla gümrük resmini ihtiva eden bu formüller kullanılacak, başka süre'le yapılacak müracaatlar ka- bul olunmıyacaktır. eeit hafta tatili ve bayromlar Hafta tatili kanunile milli bay- ramlar ve umumi tatiller kanun- | ları bükümler: arasında bir abenk temin etmek ve bu hükümlerin günün iş hayat:na daha uygun bir gekle konulması için iş dairesi ge- nel reisliğinde bir komisyon ku- rulmuştur. Komisyon bu hususta yeni bir nizamname hazırlıyacak- tır. mayı ve her ikleini de alâkadif | zneselelerde biridirile istişare karçılıklı olarak tazhhüt edi Beşinci maddeden on dokurund Geye kadar ö0 hakümmler, gıkacak olan ihtilâftarın hakettf Pazar yerleri çoğaltılacak Her hafta şehrimizin muhtelif yerlerinde kurulmakta zarların çoğaltılması liklar'a aşağı haf'ada üç gün kurulacaktır. Bu meyanda Taksimde de her haf- ta iki gün yeniden pazar kurula - / caktır. I AVRUPA HARBİNİN YENİ MESELELERi l İki tarafın birbirine yardımı bin en mühim cepbesi iktısadiyat olu- yor. Eğer Almanya daha ziyade harbe dayanabilecekse bu imkânı bulabilmek için aç sürelle kendini besliyebileceği sunli daima ditin ucuna geliyor. Deniz. aşırı yerlerden yiyeceğini, giyeceğini ve yakacağını - Baltık denizi müs - desna - arltık tedarik edemiyen Al - manya bi Ruzyaya çevirmiş bulunuyar. Onun için Rusya dostü Almanyaya me vermeyi taahkllik ediyor?, Yeni an- laşmaya dalr gelen malümata bakarak busu kaydetmek lâzımi lacak, yeniden bir adle yuvası ku- M"'” ti adlukanın içinde gödlerini | mın İstihsalâtı azmış. Sonra oralardan Almanyaya kadar demir — sevkelmek hele yolun azunluğu dolayısile masra- fa ve zamana mühlaçınış. Sonra Almanların muhtaç — oldüğe maddelerden biri de manganezdir. Çe- Hik işlerinde bu madene şiddetle ihti- yaç vardır. Rusyuda manganez boldur, Bunu harice satabilecek haldedir. Hat- *â geçen gün Amerikaya mühim mik- ( farda manganez salıfacağı Avrupa ga- #ctelerinde yazılarak bunun Almanya- yi memnun eder bir haber - olmadığı söyleniyorda. Çünkü Almanya man- , Zanerin kendisine verilmesini Istiyor. FPakat Rusyada 937 deki istihsalkla mise Rasyanın Almanyaya edeceği yar - dıma mukabll Almanyadan da makime, elektrik cihazı ve salre alacağı anla- gılıyor. Fakat Almanyanın da bu ka- bil birgok vesalte ibtiyacı vardırdk KRus - Alman ticaret anlaşması kar. | receye kadar götürebileceklerdir?, Kusların Mageviterrosk mıntakasın- da istiheal ettikleri demirin —mikları 987 senesindekine nirbotle yüzde 84 den yukarı çıkmamış. azal- aması madenden evvelce çok istihsalât Rusyanın kendine elzem olan demiri bol bel çıkarmaktadır. Yalnız mesele yeni haberler vardır. Almanyıda şimdi fam 560 milyen marklık bir İslikraz İDIS POLİTİK İtılyı - Yunan Yazan: Ahmed şükrü İlalya ile Yunanlstan edilen mektuplar, gittikçe mekte olân iki devlet yeni ve sulh Memnaniyetle telâkki c bir mrhaledir. Bu münasel ve mesalemet fein büyük bir | Manzarası arzetliği zaman çok f dekildir. Acaba bu mansara #R, Muydı? Yoksa hakiki bir tehlikt ret odiyar da ondan sanra yonal vaziyetteki yeni blibale | sında mi buzünkü cereyanı gün artık buralarını araştı Müram yoktur, Ancak şunu | lüzimdir ki Ütalyan gazetelerk M vulluğun işgalinden sonra clddi kevlit odecek yazılar yazı falyanın, Arnavatluğu bir sı tası olarak kullanacağı meşriyat, hâdiselerin bugün | ömeğe başladığı mes'ut cereyi fezat deşkll eimektedir. Yumualiği talyara göre arlık cesedi yere bir düşman Ağil, eli sıkılacak Bi tur. Pilhakika iki devlet, teatl amektuplarla münasebetlerini, mesi eyiğlünde imzalanan gösülük | Aavelesinin çerçevesi içinde etmeğe karar vecmiş — buli Banun şümül ve mamasını gin 1928 eylül mukavelesini mak kâfidir: Venirelasla Musolli sanda imsalanan bu müukat dört maddesile Yunanistan v£ Yntükoyu mahafara etmeri, ÜŞ den biri üçüneü bir devletin nunüıuuı—üm.ıı% vales) hakkında idi. Kundan beş madde hakemle halledi tilaftarın Blilletler Cemiyeti wmumi €e tescil edileceği, tefsirde hk çıktığı takdirde Lahey İ sine gidileceği ve nihayet ".1 en kısa bir zamanda terdik ceği hakkında idi. 1828 eylâl mukavelesi, İtalyaf zan münasebetlerinde mes'ut BÜ vir açlı ve bu mukaveleyi İlalya arasında aktedilen bir vele takip etli. 1928 senestnla doğrü hariciye müsteşarı n Ankaraya yaptığı siyaret, Türk *” Tan münasebetlerinin takı ziyade yardımı olan dostluk e vesile teşkli etti. Bundan ki Türk - Yunan münazebetleri di ve Balkanlarda sulhun 1830 Türk - Wunan anl pılmasına çığır açılmış oldu. antantı bile bu temel üzerine muştur. Eğer Ütalya e Yunanlatar daki münasebetler bundan denere olmuşsa, bunün — mes' de gidi görünüyordu. Jonyaya karşı giriştiği tecuvürlt | Tikte İtalyanın da şarkta enit teşehbüsüne ririşeceği yakın İ , mal gibi görünüyordu. Fakat M bir defa daha büyük bir devlek olduğunu isbat elti Almanya , birliği yapmaktan kaçınarak M sahasını darleştırdı. Bandan ehi a an ği Ti hai ; sest olmak brere vı-ı.ı.ııı% w İtalyan askerlerini geri çekti de 10998 senesindeki dostimdüti içün teşebbils. yapmış ıııııa:— nanietanla İtatya arasındık! n ıaıııııııııııııııııııııııılıİ gasında bir de gu sual vardır: Ve İkl | yarımadasında bir rahatlık Histi ftaraf kendi ihtiyaçlarımı bir larafa bi | tacaklır. Yunanlstana en sıkı Takareğ birbirlerine yardımı ne de- | bağlı olan bia Türklerin bunü memnuniyetle Wq meke Tüzum bile yoktur. Kııukheyııld“ Üniversite veya yüksek, derde okuyan taşralı Ki ucuz yatacak ve yiyecek imin etmek üzere Cumgh parisi İstanbul merkezi tafâl Ayın 15 inci gününden Nuruosmaniyede tesis 40 yort faaliyete geçecektir. —