HADiSELER <30 KURUŞA Üc AY ÖTELDE YAŞAMIŞ Ku Y Bir adamın, şehrin büyük bir ötelin- de, 50 kuruş mukabilinde üç ay yatıp kalklığını, yiyip içtiğini, güzelelerde okuyunca, —hayatın pahalı olduğunu iddla edenlere karşı, âdeta kırdım, En Tüks bir olelde, üç ay yaşamayı 50 ku- Tuşa demin eden İnsana bakarak dersi Abret almamız lüzım getmez mi?. ııı—ııı—ıııaıyın—h-ım ıınvııı;ol.'xıtı RAMAZAN HATIRALARI Mübarek ramazanın içindeyiz. Fa - kal, iliraf edelim ki, içinde miyir, di- şında muyuz. Pek farkedemedik. İnsan, dalma çocukluk hatıralarını bütün ta- zeliği Me saklar. Eskiden, ramazandan Bu sene razamana, Hitlerin, Çember- laynin, Daladyenin mulukları, barp gürüküleri ie rirdik. Bakalım. bay - TAMA Nasıl gireceğiz?, İSPANYADA YAŞIYAN 86 BİN AMA Dünyada Amaların en ziyada bulun- duğu memleket İspanya imiş! Bu di- yarda 80 bin âma varmış! Müthiş ras kam. Fakal, bizim bildiğimize göre, üma, diye, anadan dağıma köre denir, Acaba, İspanyadakiler de böyle mi?. Yoksa, son İspanya harbinden sonra mi bu ümalar peyda oldu. 80 bin âma, seferi kadrolu $ fırka | Saplanıyor. Kıymetli maden, dünyada KARŞISINDA Son - Telgrof- ELMAS MADENİNDE BİR İNFİLAK OLDU. Cenubi Amerikada, bir elmas made- ninde infilâk olmuş, beş on kişi ölmüş! Kömür madeninde infilâk, çok duyul- mmuş hâdiselerdendir. Fakat, elmas ma- deninde infilâk, hlç duymamıştık, Ma- lüm ya, yu günlerde, —memleketlerin harbe mukavemet ölçüsü, altın ile he- herşeyi. Yoksa, elmaslar sıranın ken- dilerine gekdiğini görerek, harbe alet olmamak için, Btilâl mi çıkardılar?. BİR YEŞİL SANA , MÜTENASSISI LAZIMSA.. Şehirde vücude getirilecek yeşil sa- halar için de bir mülehassıs davet e- dilecekmiş; yahut da, çağırılmış, işe başlamış!. Veşil saha mütehassısından biz, fanla birşey anlıyamadık, doğrusu! Bilmiyoruz, Tüzüm var mıydı?. Mutlaka şehirde yeşil sahalar vü - cude getirilecek idiyse, bu İşk, yıllar- dır Yedikulede marul ve yeşillik yetiş- tiren bahçıvanlar yapamazlar mıydı?. Hlem de, © zaman, baharda marul yemek için Yedikuleye kadar gitmeğe lüram kalmaz, meselâ, Sultanahmet meydanından geçerken, — tramvaydan atlar, yeşil sahadan göbekli bir marul alır, kabuklarını temlzler, isira isira, Divanyolundan yukarı Aheste revan çıkardıkt. GARANTİSİ AZ SÜREN | EŞYA VE MALLAR — | Eskiden, aldığınız, — yaptırdığınız, bir malın, bir eşyanın karantisi uzun olurdu. Meselâ, bir saat alırdımız, to- Tununuza intikal ederdi. Bir pallo yap- farırdımız, ön sene giyebilirdiniz. Taş Kibi şeylerdi. Şimdi, hiçbir şeyde ga- ranli yok! Galiba, şimdiki eşyanın, malların garanli müddeli de, siyasl garaniller gibi, kısa sürüyor!, asker edert AHMED RAUF Aoıssl:n, KARS'| aç ÖğCNCİRCİ hnuıx Ebüriyazade Velid «Öz türkçeye hasret> bimli buzünkü buşmakalesiz- de, Türk llsanmın — sadeleşmesindeki zarüreti anlatıyor. Diyor ki: «Öz türk- çeye mülehassır olduklarını ilân eden- der bile öz türkçeden maksalları — ne olduğunu bizzal kendileri de tayin e- be doğrü cidiyoruzs diyor. Hitlerin kabul edilmeyince, bu yel da kapan- eler maştar. Hu takdirde garp cephesinde ve denizlerde amansız bir harbe doğ- Tu gidiyoruz demektir. VAKİT: Asın Üs Yahüdilerle Alman azlık- Tarmın mübadelesini Avrupada ikinci bir Filistin olarak görüyor. Lehislanda ve Almanyadaki milyonlarca Yahudiyi | yerlerinden kaldırıp muayyren bir mın takaya toplamak, sonra haricte bulu- nan bütün Alman azlıklarını yerlerin- | den alıp Almanyaya götürmek yirminci asırda bir nevi umumi mühaceret dev- Ti açacaktır. YENİ SABAH: Hüseyin Cahit Yalçın, Almanyanın | İlalyayı harbe sokup sollamıyacağını telkik ediyor. Alman matbunt — şefi Ditrih, İtalyanın harbe girmek için Al- man erkânıharbiyesinin işaretini bek- dediğini söyledi. Şu halde İlalya, Al- man erkânıharbiyesinin böylesi da- | ha işine geldiği için harbe islirak et- | miyor demektir. Bundan çıkarılarak metkeler üzerinde düşündek de İlal- yanların kendilerine ait bir iştir. Kadıköy muhtelit ilk mektebi Kadıköy orta mektebi binasına yine ayni mıntakadaki muhtelit ilk mektebin taşınması kararlaş - tırılmışlır. Talebe mevcudu itiba- rile orta mekteplen çok fazla bir yeküne sahip olan — muhtelit ilk | POLİS MAHKEMELER Eğlentiye tövbe... Beyoğlunda oluran Necmiye ismin- de bir kadının açtığı meraklı bir ha- karet davası görülmüştür: Haddizatında baslt olan dava, mev- za itibarile enteresandır. Bayan Necmiye bundan bir müddet evvel; kendi evinde bir akşam yemeği şeklinde bir alle eğlentisi. hazırlamış, buna tanıdıklarından birçoklarını da davet etmiş, bu meyanda Bayan Leman ile bir kısım arkadaşlarını da çağır - muştır. Bayan Leman o gece diğer bir da- vete gittiği cihejle Necmiyenin dave- tine icabet edememiz, birkaç rün sonra da bir akşam ziyareti için eski arkadaşı Necmiyere mlsafir gütmiştir. Evvelki davetine gelmediği için Le- mana müğber olan Necmiye misafirine cali tavırlarla hürmetsizlik zösler - miş, bu balden alınan Bayan Leman ö « — Yanlış gelmişiz.. Burada bir eski arkadaşımız vardı. Şimdi onu kaybet- “mişini. Diyerek olurmadan zeri dönmek is- demiş, ba vaziyet karşısında sinirle- men Neemiye ile Leman arasında mü- tekâbil hakaret hâdis olmuştar. Ayni zamanda zabıtaya müracaat e- den her iki bayanın da polisçe Hade- leri tesbit edilerek meşhut suçlar mah- kemesine verilmişlerdir. Cereyan eden mühakemede her iki | bayan da kendilerinin tahkir edildik- lerini ileri sürerek, ayrı ayrı: Davacıyız! aşrar etmişlerdir. Hükimin: — Sizi barışlıralım! | Teklifine bin zortukla razı olan Iki eski arkadaş, hikimin önünde barış- tıktan sonra kolkala mahkemeden a) rılmışlar, Bayan Necmiy, — Bir daha M ahbap daveti', Tüv- beler tövbest!.. BSözlerile artık böyle ziyafet cibi toplantıları bir daha — yapmıyacığını söylemiştir!. IKÜÇÜK IlABERLERı * Ünivereitede yakında akşamıları Gsat 18,15 te her yıl olduğu gibi ser- best konferanslar vertimeğe baylana- caktır. * Onuncu Balkan ayunlarına işti- rak Gimek üzere Atinaya giden atlet- lerimiz dönmüşler * Ayın 23 ünde Ankarada toplana- cak olan ticaret odaları kongresi, sa- hayi odaları teşkili projesi ikmal alun- madığından tehir edilmiştir. & Yarın Yeşilköydeki tohum 1slah dstaşyonunda Trakya zirsat müdürle- Tinin iştiraklle Trakya rirmatinin kal- kınması hususunda bir toplantı yapı- lacaktır. Umümi Müfetliğ — General Kâzim Dirik de içtimas iştirek edecek-| tir. * Üniversitede kayit ihiği sapelh'Nider mükliğlir. Ha hacüm fazladır. 1800 talebe etmişlir. & Son iki gündenberi Karadenizden Boğara palamut akını devam etmek- tedir. Balığın fazla olmasına rağman fit düşmemiştir. Çünkü alıcı çoktur, * Bu seneki şeker reköltemizin yüz bin ton olacağı anlaşılmaktadır. mektep nakledilince orta mektep te onun binastna geçecktir. Yeniden itirazlar Fırıncılar belediyenin yeni ekmek çeşnisini beğenmediler Şhrimizde bulunan bazı fırın - cılar Belediyenin yeni ekmek çoş-| nisine göre karıştırılacak buğday nevilerini beğenmemişlerdir. Bu fırıncılar buğdaylardan çıkacak kepeklerin ihraç edilebilmek im,» kânı temin edildiği takdirde, ek - mek fiatlarının istikrar bulacağını #öylemekte, aksi takdirde fiatların yükselmek ihtimali bulunduğunu tahmin etmektedirler, Diğe rtaraftan birçok maddeler yanında kepek ihracatı da menedil- diğinden şehrimizde biriken ke - pekler çürümek tehlikesine maruz kalmakta imiş... Vekâletin bü mal-| ların biran evvel ihrâcı için bu - gürk—rıııl.îd bir karar vermesi bek- | 4 Oy DiL et lenmektedir. Defterler ise, bir âlemdir. Talebenin — —»— Kullanacağı muayyen bir defter — ve K . : kâğıt üpü yoktur. ? Ticaret vekâleti yeni memur y amiyetle giyasadaki — deflerlerin alıyor Tiçaret Vekâleti konjoktür. ve heşriyat müdürlüğü kadrosunda nan 200 ve 150 lira ve 20 lira maaşlı muhtelif tlere imtihanla memur- caktır. Bu maaşlı memu- riyetler için lise mezunu, üctet - liler için de yüksek tahsil görmüş olmak lâzımdır. İmtihan ayın 22 in-| ci günü yapılacaktır. Taliplerin ayın 18 inci gününe kadar Vekâ- lette konjoktür servisine müra - caatları lâzım gelmektedir. ği Barsakçıların müracantı İstanbul barsak — tüccarlı Belediye & aki ihtilâf İktiı « ihhat ve İçtimai Muavenet | Vekâletlerince bu kere hallolun- muştur. İki Vekâlet barsakçıların müracaatını tetkik etmiş ve ne söde bu lesseselerin ancak |- kircl sınıfa #hal olunabileceğini Belediyeye tebliğ etmişlerdir. Bu suretle, barsakçıların evveb ce birinci sınıfa ithal edilmele - rinden zarar gördükleri iddiası da bertaraf olunm . nuştur. Bekleyen göçmenler Birkaç gün evvelki gazetelerde, Sir- keci rıhlımında, yağmur altında bek- liyen göçmen kardeşlerimizin macera- sını okumuştuk. Bilmiyoruz, bu göçmenler, hâlâ ora- da, bekliyorlar mıf, Bunu sannetmek bile, insana üzüntü veriyor. Pakat, mu- hakkak ki, alâkadar makamlar, şim- diye kadar leap eden tedbirleri al - mışlardır. Ne olura olsun, gönlümüz, birkaç gün dahi etsa, uzun bir hasret devrin- dem sonra anayurda kavuşan irkdaşla- | ZCT rımızın rıbtım üzerlerinde bekleşme- derine ramı olamıyor. Arzümuz şudür. ki, badema, güç - | menler gelmeden evvel, misafir edile- cekleri mahaller, hazırlanmalı, ana - yurda kavuşan bu kardeşlerimiz der- hal yerleştirilmelidir. BURHAN CEVAD ——— No.15 — Kadınlar kahraman erkekler. den hoşlanırlar, Nuh dayı! kor - . kak, pısırık erkeği hiçbir kadın sevmez. — Bilhassa senin Ayşeciğin... Ssur erkeklerden çok hoşlanır. Bir gün bizim bağın kenarından anı sile birlikte geçiyordu. Birdenbire karşılarına bizim bağın azılı kö- | peklerinden biri çıkıvermişti. Çit- lerin dibinde — müthiş bir çığlık koptu. İmdatlarına — yetişmesey - dim, bizim köpek Ayşenin baldı- rını koparmıştı. — Onu bu felâketten kurtardı- ğirı görünce kimbilir nokadar se- vinmiştir. — Sevinmek te lâf mı? Ellerime| sarıldı: «Allah razı olsun senden. | Vakti gencliğime muisisdv Allah b“[r amm;ı na vedirmezdim o şekeri!.| Mehmet güldü. — Sen de onun kadar temiz yü-| rektisindir. din ve bi ydin, yan gö: Nuh dayı! Genç olsa lim nisanlım olduğunu c bile bakmaz- | gö ve el atmayız. Öyle değil Nuh dayı! Nüh onbaşı biraz önce yıpng.. şakayı tamire calıştı: — Ben, seni denemek için söy « Tedim oğul! Sen, Ayşe için biçil - miş kaftansın! Ayşe de senin için Ti, Yazan : İskender F. SERTELLİ e Ce-| yaradılmış olgun bir meyvadır. Hemen rabbim harpte bizi muzaf- fer etsin de, köyümüze sağ olarak| inelim. Ayşeciğine kavuş.. Dü - ğününü yap. Biz de zerde pilâv yi- yip eğlenelim, * ŞAFAK SÖKERKEN.. Siperde büyük bir faaliyet vardı. Mitralyözler ateşe başlamıştı. Si- | per gerisinde bir alay tetik duru- | yordu. Karşiki yamaçlarda hare- | ketsiz duran bir sürü insan gölgesi) görünüyordu. Yüzbaşı Kâzım Bey, bölüğile birlikte hücuma hazırlanı Kâzım Bey üzaktaki göl | ünü önceden keşfetmişti. Ge- bekliyen âlay kumandanına kısaca şu haberi gönderdi; «O gürdüğünüz göleeler, düzmanın | bizi uldalmak için geceden hazırlayıp baraktığı cansır mankenlerden başka birşey değildir. Hücum için emir bek- Hiyoruz,» Alay kumandanı hücum emrini nün başına eç — Haydi arslanlarım.. Mangalar sıralandılar. başladı. İleriye.. Hücum Nuh onbaşı, Mehmetle yanyana koşuyordu. Şafak sökmeğe, ortalık ağarma - Ra, daha doğrusu gözgözü görme- e başlamıştı. Mehmet yamaçları tırmanırken, Nuh onbaşıya sordu: — Düşman neden meydacda yok? — Bunu bikmiyecek ne var, o- Rul? Kâfireikler bizi aldatmak çin, şu cansız oyuncakları karşı - dün akşam | düşman gemileri şu sırtlara yağ- | mur göbi gülle yağdırmıştı... Se - | bebi varın — Bunu ben çoktan — keşfettim amma, kimseye birşey söyliye - | medim. | — İyi amma, biz © strti tutarsak, düşman gemileri bizi görmez mi? — Orayı tuttuktan sonra korku yoktur. Onların kazdığı siperlere girip saklanırız. — Bu ös bir akıl. Ben bunu dü- şünememiştim | şünemezsin bu daha on beş günlük acemi bir askersin!) Ben — yirmi deş Yıldır Su ocağın | içindeyim. Üç kere harbe girip çık-, |Bu sene tütün ekilecek yerler Mektep İlevazımatı pahalı İhtikârın, beni en çok üzen kısmı, defter, kâğut, kalem gibi, mektep le- vazımalı üzerinde yapılanıdır. Bizde, talebe, umumiyetle fukirdir. Birçok mektep yavrularının, öğle ye- meğinde, lüzumu kadar kâfi gıda ala- madıklarını hep biliriz. Hal böyle iken mekteplerin yeni açıldığı, ve çocukla- Ti birçok malzeme ve vasıtaya mülh- taç oldukları şu gzünlerde, avuç dolusu Dara vererek, kitap, defter, kalem ve Saire alırken, bir de üstelik, muhte - kirin canhazlığına kurban gitmeleri, en kalı yürekleri dahi muzlarip eder. Bizde, fena hazırlanmış ve buzüne kadar üzerinde durulmamış bir mesele de mektlep Tevazımıdır. — Meselâ, ki- fapları ele alalım: Bunlar iki kısımdır. Ya, çok kötü kâğıllı ve kötü baskı- ladır. Yahut da, lüks kğıtlar ve cililer içindedir. Kinnetice, bu gibilerin fiatı kâğıdı, üzerine mürekkeple yazıldığı | zaman, dağılan, bozulan elnstendir. ve bunlar da müthiş pahalıdır. Meselâ bu Kötü kâğıtlı defterlerin 80 yapraklıla- vinı çocuklar ön kuruşa alıyurlar. Bu para çoklur. Bir orta mektep talebesi, sonebaşında €en az on defter alsa, bir lira yalnız defterler için ödiyecek, demektir. Derhal söyliyelim ki, orta meklep- lere gelen çocuklarımız içinde, gün - deliği bir Ura olan veliye malik olan- lar, kendilerini oldukça rahat ve mes- | Yeniden memur alacaktır. Bu me- | istanbul köyleri Ziraat Vekili dün İsta bulun ziraat işlerile meşgul oldu 'Dün Ankaradan şehrimize gelen| Zirast Vekilimzi Muhlis Erkmen ziraat müdürlüğündeki tetkikleri sırasında İstanbulun zirai vazi - yeti ile yakından meşgul olmuş - tur. | Neticede; toprak mahsullerini | arftırmak, geniş ziraat yapmak, bu süretle — köylümüzün iktısadi kalkınmasını temin etmek bugün için hükümetin ve Ziraat Vekâle- tinin üzerinde ehemmiyetle dur- duğu bir mvzu olduğundan bu işin| İstanbul köy ve kazalarında da bir program ve plân altında tan - zim edilerek sür'atle yürütülmesi Ziraat müdürlüğü bu hususta kaza kaymakamları ile hemen te- masa geçeceklir. Ayrıca köylüle - rimiz beyannameler ve broşürlerle de tenvir olunacaktır. -00 | Posta idaresi yeni memur alıyor Şehrimizde ve diğer şehirlerle kasabalardaki posta merkezlerin- de çalıştırılmak üzere posta, tel - graf ve telefon umum müdürlüğü | murlar lise ve orta mektep me - | zunları arasından seçilecektir. Lise mezunlarına asli 20 lira, orta mek- | Üt sayarlar işini, Maarif Vekleti, Dasıl bir ticaret vasıtası olmaktan çı- | karmıya çalışıyorsa, defler, kâğıt, ka- lem gibi mahremeyi de, pekâlâ, ayni | maksatla ele alabtlir. olarak bir hale yola gürmiş bulunur, 'Türk yavrularının, tahsillerini müm- kün olduğu kadar kolaylaştırmak, he- Bimizin borcudur. Kadıköyünda yeni bir kız san'at mektebi Modada bulunan Kadıköy Ak- şam kız san'at okulunun semtin tiyacına kifayet etmediği; takebe tenacumü karşısında bazı müra - Caatların is'af olunamadığı nazarı #tibare alınarak Kadıköyünde (kin- mektebi | REŞAD FEYZİ t ci bir akşam kız san'at tesisi kararlaştırılmıştır. İnhisarlar idaresinden gönderi- len memurlar; alâkadar ziraat mu- allim ve memurlarının iştirakile muhtelif mımtakalarda — tetkikat yaparak bu sene tütün ekilecek sahaları tesbit etmişlerdir. Bu yıl yelnız tesbit olunan yer- lerde ve tarlalarda müsaade olunacı tarlada tütün ekilmiyecektir. Diğer — taraftan bu se Ve ihsa'tı vazi çen yıldan yüzde 10 nisbe' san görülmüştür. tobi bitirenlere asli 10 lira xmaaş | . Müracnatçılat bu a- posta merkez - Mecekler ve imti- banlar ayın 23 ünde yapılacaktır. ktep mzutların « nacaktır. Bun - lara da asli 10 - 7 lira arasında| maüaş' verilecektir. | o Liman umum müd kadrosu &ü Limanlar uraum müdürlüğünün son barem kanunu hükümlerine gö-| e hazırlanan kadroları bazı tadi - Yât lüzumu Üzerire Vekület tara - fmdan tasdik edilmemiştir. Kadro | yenklen tadil Gğülecektir. | Limanlar umum müdürü Raufi | Manyasin tekrar Ankgşraya git - mesi muhtemeldir Polis kursları Emniyet müdürlüğü kendi me - murlarının mesleki bilgilerin! art- tırmak — gayesile şehrimizde iki kurs açmşıtır. Birisi Beyoğlu par- ti binasında diğeri Alay köşkünde açılan kurslara yüz ellişer memür devam edecektir, Kurs müddeti 8 ay ölarak tesbit edilmiştir. Emni- et dördüncü şube müdürü Tacet- tin ö wini iki avukat, ordu - dan birkaç zabit yarından itiba - ren bu kurslarda ders — vermiyo başlıyacaklardır. tım, Balkan harki.. İtalyan harbi..| Bulgar hanbi.. Bunlardan başka | Şam civarında iki yıl Düzzülerle | de döğüştük. Düşmanın nerden ve| nasıl geleceğini bildiğim gibi, nö- | reyo ve neden kaçtığını da çabuk keşfederim, Keramet değil, tecrü-| be işi bunlar. — Karşıki siperleri tutarsak düş-| manla çarpışmıyacak miyız? — Bu belli olmaz. Belki de bir oyundur. Bizi oraya çektikten son- ra üzerimize çullanırlar, Fakat, ne olursa olsun, korkumı » yok on - lardan. Arkamızda bir alay ihti- yat asker var. Biz yenilirsek, on- lar çabucak yerimdizi tutar ve düş- mana göz açtırmazlar. Yende tine sine yüz elli metre kadar yürüdüler, Aiçbir tşraftan | bi rtek kurşun atılmıyordu . Mhmet düşmanla göğüs göğse gelmek için can atıyor: — Haniya, şu kâfircikler nere- de? Neden meydana çıkmıyorlar? Diye söyleniyordu. Nuh dayının bahsettiği karşı si- perlere epeyce yaklaşmışlardı. Yüz| metre kadar kayalık bir yol kal- miş': arada, Burayı da ortalık büs- bütün aydınlanmadan geçecek 0- lurlarsa, düşmanın terkettiği siper-, lere varacaklardı. — Ondan sonra | düşman gemileri top yağmuruna başlasalar da korku yoktu. Arka - dsn yetişecek olan bir alay ihtiyat| kuvveti nasıl olsa bu tepeyi elde edeckti. Yüzbaşı Kâzım By: (Devamı var) Ballık — memleketlerinde tekrar nüfuzünü famamile iade — ve tesix etmekte olması buzün dünya po- litika âleminin birinci derecedeki hâ- diselerinden oldu. Onun için dünya | Glimez olup da oasu yerine Moskava - Berlin mihverladen bah- sedilirken Üalyan diplematlarının ye- ni hâdiseler karşısında — yürültükleri mütalcalara bir bususiyet atfediliyor. İtalyanların bu vaziyet karşısında çıkardıkları netice şudur: Rusyanın böyle garba doğrü iler- lemesi karşımında Almanya seyirei ka- lacak değildir. Onun için Moskova ile Berlin arasında bir gün bir thiilâf çık- ması yakındır. Fakat Almanya bugün garbın iki büyük devleti Ne, İngiltere ve Fransa ile harp halindedir. Onun için Rusyaya karşı koyabilecek halde değildir. Almanyanın şark hudutları- ma komşu olan Litvanyanın vaziyeti ize Berlin için bilhassa pek mühimdir. Almanya Litvanyadan Memel ara- zisini aldıklan sanra Litvanyanın de- nise en mübim mahreci elden gitmiş oluyordu. Şimdi ise Baltık sahasında büyük bir faaliyele geçen Rusyanın bunü düşünerek Litvanyamın Iktısadi takişafı için Memel mahrecinden isti- fade elmesini ileri süreceğinden bah- sedilmektedir. Lütvanya 55,658 kilemetro murab- Bamda ve 2 milyon 255 bin kişilik bir memleket olarak amumü harpten son- Taki kitaplara geçmiştir. — Paytahima IAVRUPA HARBİNİN YENİ NESELELERİ l | Rusya, Litvanya ve Almanya | eskiden Kovno derlerdi. Şimdi Kaunas | diye gazetelerde bahsedilmektedir. Nü-- | fusu kesif değildir. Kilometro murab- Bama 40 kişi düşmektedir. Yüzde 20 ekalliyet vardır. Bunu da sırasile Va- budi, Alman ve Lehli nüfus teşkil e- diyer. Halkın yünde 80 miktarı kato- liktir. Sonra Müseviler relmektedir. Daha sonra da ertodoksar vardır. Halk çifiçidir. Pakat memleketin e- kilip biçilecek arazisi ancak yarısı de- recesindedir. Dürlte birl — ormanlık, dörtte biri de mer'alardan Marettir. En ziyade hububal ekilip biçilmekte, son- YA palates, pancar ziraatine ehemmi- yet verilmektedir. Sanayi ilerl gitme- Miştir. Maden itibarile de — Lilvanya gengin değildir. Fakat zirai mahsulle- rini harice göndermektledir. Yağ, ke- ten, hububat, keresle, yumurta gibi... Ba ihracal bilhassa Memelden olü - yordü. Berlin ile Moskova arasında şimdi bu sahaya dalr nasıl bir anlaşma var? Estonya, Letonya ve Litvanyadan yalnır Litvanya hudul itibarile Alman- yaya şarki Prusyadan bilişik komşu- dur, Bundan senra Memelin varziyeli mazikleşiyor. Sonra diğer bir ihtimalden daha bah- sedilmektedir: Moskovanın Almanları Düsbütün kuşkulandırmamak Icin Lit- yanyada deniz ve hava merkerleri el- de etmek istemiyeceki gibi. KEski Çarlık samanında Rusların Bal. tıktaki üstübehrileri Liban, Reval - Ki şimdi Tallindir - ve Baltiski Wâi, İşte bu ihilmallerden de bahsedili- yor. Fakat ne olürsa alsun Ballık sa- hasında Rüsyanin / Höfürünü — İstediği gibi yerleştirmiş olduğu arlık besbelli görülmektedir. Şeklin şöyle veya büy- de olmsat 6 kadar ehemmilyetli değil. .. İDIŞ POLİTİK/ üttefiklerin harp gayeleri KEMAL SUN! VGeçenlerde de böyle olmuştu: met Şükrü Esmer seyabate çıkmış. Sütünda onun yazılarını merakla kip edenler başkasının dediklerini dif Temeğe kallanmışlardı. Ba sefer öyle olacak, Ahmet Şükrü Esmer yahate çıktı. Fakat bereket versin bu gaybubet geçenki kadar iş cek. Şununla müteselli olabiliriz.) İngiliz Başvekilinin söylediği san ku yeni harbin gayeleri mevzuunu şündürmektedir. Onun için buzün raz da harp gayelerinden mütlefiklerinin harp gayelerinden sik bahsetmek fırsatını bulurlardı. gün bu mevzuda vaki elan haşlangıçtanberi daha kisa 6i fakat o nishette de kat'iyot gö tedir. İngiltere ve Fransa harp gayesi larak Almanyada Hillerci ruhu dırmayı, her altı ayda bir A muhtelif — memleketlerini telâşina düşüren, büyük küçük detleri helecana sürükliyen bu ruhunun filiyat sahasında her, tezahüirlerine artık bir daha avdet ! memek üÜsere mâni olmayı kendil gaye bildiklerini söylüyorlar, Bu barla gerek İngiliz ve gerek Başvekillerinin şimdiye kadar 509 dikleri tamamile sarihtir: Alman mülleti ile kavga yok. onu harbe sürükliyenlerle sanuna dar mücadele edilecek. Harp tayelerini tasrih etmek ken İngiliz ve Fwansız devlet adai darının ihtiyar eltikleri tarza boğ Meyznun layı naziktir: Evvelâ Alman ile harp olmadığı erası müdafaa Tince bu milletin haleti rubiyesini önünde hulundurarak enü zeçen ferkl mağlükiyeti üzerine Avı kurulmuş ne varsa hiçbirini hatır | mamak icap ediyor. Kayser — Almanyasının mağlöbi Alman mülletine acı gelmiştir. Hu lübiyet üzerine Avrupaya verilen gekllde de meselâ bir Milletler yeli bulunüyordu. Versay mual sinin baştarafında mevki alan Mi Cemiyeti mbakı Almanlarca Vi muahedesi kadar sevi tür. Halbuki Milletler Cemiyetini K zatında ne kadar yüksek olduğunu rara hacet var mı?. Hayır. Lükin manlar için Milletler Cemiyeti Versay müühedesinden ayırmak Ki olmamıştır. İşte böyle bir haleti rhiye senedir her vesile ile kendini meiştir. Daba Hitler meeydanda iket, bir zamanlar Almanya Mi Cemiyetine işiirak etmiş, fakal büyük bir istekle yanmamışlır. Ci Milletter Cemiyelini Versay sinin mahsmlâ bilmiştir. Mülletler Cemiyeti fikri ne yüksek olursa elsun onu bir kere bik ellirenler Almanyayı mağlünp der değli midir?. İşle bunu düşüni Almanya Milletler Cemiyetini kendi aleyhine kurulmuş — bir Şehircilik mütohassısı Pro rayburnu parkıdan itfbaren lojik mahal olan Gülhane nesi ve civarı, Ayasafya ve tanahmedi eden geni vi ni müstakbel şekliti LiSnerlf maket yapacaktır. Ayasofya He Sultamahmet € arasından s&hile jnen sahanım Jik ve armanlık olmak üzert edileceği, Kumkayıdan ileri da denize nazır bahçeler . İ kademe kademe bipglar in$â nacağı anlaşılmaktı