7 Ağustos 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

Nakliye Meselesi Muhtelif Semtlerdeki Satışlar- '_l:q Fi iyatlar Çok Nisbetsizdir ::—ı-'. fiatlarla satılması tsanlı bir şekilde tetkik et- Meğe : Bilhassa gıda maddeleri ve tikâr derecesi bu vaziyet ile belediye şekilde mücadele ede- AÇA e r Fırıncılarla Uğl'aşmak Zor iye Ekmek Fabri- Açmaktan Başkıv re Görmüyor he abnan bütün tedbir- .__'imoıı €kmek meselesi ma- | ,_Nuı hallalunamamıştır. İs - Üü fırıncıları İstanbul Bele - Ç karşı bu hususta müca - ke, “Meğe devam etmektedir - .2':071“" Bekdiyeye karpı Nı.."' için ihdas ettikleri usul İk ,, Ayni semtlerde bulunan ve a Mlaka içinde dağılar fırın- k Aralarında anlaşmalar yapa- Wey Sbeti ortadan kaldırmakta llyeye karşı müşterek cep- v Slmaktadırlar. __u"*ıhuı Belkediyesi işin kat'i bal Nııı İstanbulda belediye tara- | Yapılacak ekmek fırınla - | Ktt Vai ve Bele | aX Teki Latk Kırdar bu husus- h:_ kararını vermiştir. 4 _'d&iı Tabrikası tesisi husu - etüdlerin tamamlanması- | İ le devam edilmektedir. & 'in tamamlanması artık TMesekesidir. Belediye bu | ç bütün ihtimalleri derpiş | __'h. etüdleri tamamladıktan | l.“î'hıı faaliyete geçecektir. "'M Belediyesinin salâhiyet- | h,'ı' Azası ekmek mesclesi hak- Te #lkrini soran bir muharrir- LN lq,) İşin €n pratik hal şekli Be- * tarafından ekmek febrika- G p Sidir. Bu husüsta yal İ Farkı alındığı yerden satıldığı yere getirilinciye kadar ilâvesi icab eden zarari masraflar hesabla macak ve buna meşru kâr da ilâve edilerek bir fiat buluna - caktır. Bulunan bu fiattan çok yük- sek bir hadde satış yaptıkları görülenler halkı aldatmak ve ihtikâr suçile cezalandırıla - caktır. Yalnız bu fialar bir narh mahiyetinde olmıyacak; nixbet için esas teşkil edecektir. Alâ- kadar memurlar kendilerinde bir cetvel halinde bulunacak o- lan bu listeye ve bir de dük- kânlardaki satış flatlarına ba- karak arada büyük bir nisbet- sizlik gördükleri takdirde mü- dahale edeceklerdir. Darüşşafaka Genişletiliyor Gelecek Seneden tibaren Kız Talebe de Ahnacak Memleketimizin en eski ve ciddi | bir irfan müessesesi olan Darüşça- | fakanım büyültülmesi kararlaştı - | vılmıştır. Bunun için mekteb cevarındaki birkaç ansa ve ev istimlâk edile - cektir. Ayrıca mektebin bahçesi de modern bir şekle sokulacaktır. Mektebin önünden geçen Sutan- selim yolunun istikameti — şehir plânında değiştirilmiştir. Mekteb idaresi Belediyeden bu civarın plânını istemiştir. Büyü- | tülme işi ve yeni inşaat plâna uy- durularak yapılacaktır. | Diğer taraftan şimdiye kadar yalnız erkeklere mahsus bir ilim | ocağı olan Derüşşafakaya kız kıs mı ilâve edilmesine de gelecek yıl | başlanacaktır. Bunun için Başvekâlet tarafın- dan aynlmış olan 80 bin liranın bugünlerde Darüşşafaka emrine verilmesi beklenmektedir. Bittabi 'bu para kızlar için yeni bir bina inşasına kifayet etmiyeceği için bankada saklanacak ve yalnız ye- ni binanın projesi bir an evvel ha- zırlanacaktır. İnşaata harcanacak para tams- mile temin edildiklen sonra da gelecek yıl binanın medern bir gekilde yapılmasına başlanacaktır. Dorüşşçafakanın kızlar kısmı şehid ve yetim kızları ahınacaktır. Bizi Yakından Tanımak İhtiyacı Türkiyenin prestiji her yerde yükselmiştir. Dıştan gelen haber- ler bu vükrayı teyid ediyor. Ev - velki gün, Amerikanın tanınmış kadın muharrirlerinden biri gel- di. Bu uzun seyahati yapmaktan maksadı, yeni ve kuvvetli Türki- yeyi görmek, yakından tavımak ve memleketimiz hakkında bir eser yazmaktır. Muharrir, gazeteci, memleketi- nin efkârı wmumiyesinin i larına göre hareket oden, adamdır. Demek ki, Amerika w mumi efkârı, Türkiyeyi daha ya- kından tanımak ihtiyacını ve ar« zusunu İzhar etmektedir. Bu haletin sebebi basittir: Çün- kü, Türkiye kuvvetli: Giüttik- çe kuvvetlenmektedir, Dünyanın her nevi mesele ve işlerinde adı, sanı, şanı, şöhreti okunmaktadır. Evvelce Türkiyenin nerede ol- duğunu bile bilmiyenler, şimdi, zi daha yakından tanımak ihtiya- duyuyorlar. Aradaki fark çok BURHAN CEVAD Posta ile Tebligat Kadrolar Şimdiden Hazırlanmaktadır Adli tebligatın posta ile yapıl” ması hakkmdaki hazırlıklar çok | ilerlemiştir. Kanunun tatbikine 4 ayliık bir zaman kaldığı için kad- YToların şimdiden h lanması ve #lmnacâk yeni memürların da mes- leki bir kurstan geçirilmeleri ka- rarlaştırılmıştır. Bu münascbetle haricden yeni memurlar ahnarak «adli tebligat kadrosu> vücude getirilecektir. Alınacak olan yeni elemanlar «Mürakıbe, «memur: ve «müveszi> olmak üzete üç sınıf için intihab edilecektir. Memurluklar için bu ayan 15 in- de müvezzilikler için de ayın 21 inde şehrimizde ve 'her thrafta Tmüsabaka imtihanları açılacaktır. İlk mekteb mezunları müvezzi- Tiklere; orta, lise ve yüksek okul mezunları da müraktb ve memur- luklma alr Bu ömtil lanlar için aybaşında kurslar açı- lacaktır. Mürakıblık imtihanında muvaf- fak olanlar bir müddet staj gür- dükten sonra bu kursları kendi - leri ödare edeceklerdir. Yeşil Gözlü Kız İçin Fahri Para Bulmak Yolunu Hırsızlıkta Aradı Sultanahmed sulh birinci ceza mahkemesi gençlik hislerinin, zevk ve sefahet düşkünlüğünün kar - banı olan 20 yaşında bir genç hak- kında tevkif kararı verdi Buçulnun ismi Fahri; davanın | mevzuu hırsızlıktı. Henüz yirmi yaşında bulunan komşularından hayırperver — bir zat yanına almış ve bütün masra- fina ternin ederek okutmuş, çalış- tırmış, bu yaşa getirmiştir. Haddizatında mahcub, sıkılgan ve durgun bir çocuk olan Fahri sinnirüşde vâsıl olunca bu var - d nçlik çağının başlangıcı ile beraber tabiatini, ahlâkım da de- Biştinmeğe içki, eğlence ve zevk düşkünlüğüne başlamıştır-. Geçenlerde bir pazar günü iki arkadaşı ile beraber yaptığı bir Büyükada gezintisinin dönüşün- de; vapurun alt kamarasında vaki olan bir tesadüf; onun tasavvur- ile beraber hayat ve istikba- lini de değiştiren hüdisenin baş- langıcı olmuştur. Fahri burada; bir Yalova gezin- tisinden işçi arkadaşları ile bera- ber dönen Râna isminde genç, gü- bir kala evvelâ bakışmış, son- | anışmıştar!.* Rânanm derinliklerinden neş'e ve hayat fışkıran yeşil gözlerine bu tesadüften itibaren gözlerinde ve kalbinde saklayıp yaşatmağa başlıyan Fahri genç kazla tatlı ve mes'ud bir sevginin içine dalmış- dalınca da «pa- tün şiddetile baş- Genç adam, bir gün gizlice ba- balığını takib ederek paralarını nerede sakladığını öğremmiştir!. Ertesi gün babalığım evde bu- lunmadığı bir sırada da; evin alt kat kısmında bir duvar aralığm- daki bu gizli kasaya giderek tit- riyen ellerile içini boşaltmıştır. | Fakat gencin bütün ümidi para- ları saydığı zamsan boşa çıkmış, | binlerce lira bulacağım zannettiği gizli kasadan pek cüz't bir para | ekine göçmiştir. İhtiyar adam daha ertesi gün gizli definesini bombaş bulunca | yaşları içinde polise bir tahkikatı ve Fahrinin #on zamanlardaki yaşa- | yışımın tetkiki hakikati aradan 244 | ; saat geçmeden meydana çıkartmış, | hırsız genç yekalanenıştır, | Fahri poliste ağlıyarak cürmü- 'nü itiraf etmiş ve sevgilisi ile be- | No.61 K 'hz""" dedi, bütün anlata » —uuh’l;nu bunlardan ibaret * Eğer müsaade ederseniz, uzın arkasına ben de- ağtan & 'ğim. yerinden doğrulmuştu. din tam manasile kendi- İf bir halde konuşuyor- se W k:ııledıımu sözlerin büyük İ_"' doğrudur. Fakat Sarı ÜT noktada sizi aldatmağa | cevab olarak &a - l»..ğ""hıvı, Odayı ayıran geniş A Ç Cekti. Sanki ebediyet ka- « G bir intizar dakikası geç- Yah, VA kapının önünde ağır te- derece güzel genç bir ünet, Nti ; Ot 3N iki ellerini m—wurı—.ğ | rip kapattıkan sonra da. artık hiç TR “üye faaliyete geçecektir.> Konferansa gel vzün felükı yi başbaşa rakmak için yavaş yavaş salon - dan çekilmeğe başladılar. Centam lar derin bir sevince miş olan k ve Gras o kapılmışlardı ki, arada bulunan- ların hemen hepsi de ikisinin güz- lerinden silinmişti. Onlar yalnız birbirlerin! görüyorlardı. Diğerleri Belinda Meriyi orta- larına almışlar. mütemadiyen su- &l yağdırıyorlardı. Belinda anlatıyordu: Elbette ki ölmedi. Sari Ya- nis onu sadece korku içinde ya - şatmakla iktifa ediyordu. Zaten zavallı kadına da kocası Centam'- axm öldüğünü söylemişti. Sadece kadımı İngiltereye getirmişti. Bu- nün nası! olduğuna belki hayret edersiniz, fakat unutmayınız ki, Sarı Yanisin hususi bir yatı vardı. Herhangi limandan olursa olsun, otomobille evine dönebilirdi. £ - Hnde mahpus tuttuğu kadını ko- nağının altındaki mahzene indi- ! 4 r -l bir korkusu kalmazdı. Ben Misis — ÖLÜM ÇENBERİ ZABITA ROMANI Gras'ı ali kattaki mahzende bul- dam. Poiiş şube müdürü merakla sar- du: — Alt kat mahzende mi buldu- nuz? 4 Evet, orada buldum. Hem ©- nu, hem de iri yarı bir köpeği.. Bilirsiniz ki, Sarı Yanis genç kâr dim köpeklerle korkutmaktan bü- | yük bir zevk alıyordu. Ben bu kö- | | | Centam sorü — Peki, karımı bu kadar zaman evinizde sakladınız da, niçin ge- Np bana haber vermeği akıl et - mediniz? Genç kadın <Evet» der gibi ba gini salladı: — Bir defa Mis Centam hasta idi, ona dikkatle bakmak Jüzimge- Jiyordu. Sonra Sarı Yanisi öldü- İ ven adamın Centam olduğunu ben biliyordum. Eğer Mis Grasın evim- de saklı olduğunu söyleseydim, o zaman sizin milerimiyetiniz mey- dana çıkabilirdi. Centam, konfe- | yans vereceğini söylediği zaman, böyle mes'ud bir neticeyi hazırla- | mak fikrine düştüm ve konferan- evimde verilmesini rica ettim, | | | | | Herkes birbirinin yüz A — Peki, şimdi Centam'ı ne ya- pacağız? diye &ndişelendiler. Öyle ve bu einayetini bütün dü lisinin huzurunda itriaf et. adamı öldürmüştü | 'a po- İkinci şube müdürü sordu: — Peki, Centam! bugünkü acı | mektedi Bir Kadın İki Erkek Boğuldu Sandala Fazla Yolcu Alınır mı? Dün, Pendik açıklarında Pav- Hiadası civarında feci bir kaza olmuş, içerisinde beş kişi bulu- nan bir sanda| devrilmiş, sandal dakilerden üçü boğulmuş, ikisi kurtarılmıştır. Hâdise şöyle olmuştur: Dün akşam saat 17 raddelerin- de biri kadın dördü erkek ol - | mak üzere beş kişi Pendikten bir sandala binerek yelken aç - | mışlar, Pavli adasına doğru a - çılmışlardır. Bir aralık şiddet - | Hice bir sağnak gelmiş, «kulada | yelken — kullarmasın» gevşete - memiş, sandal devrilmiştir. İçerisinde bulunanlar — denize | dökülmüşler, o aralık o civarda bulunan bir motör süratle imda- dada koşmuş, fakat, motör gelin- | ciye kâadar, kadınla iki erkek bo- | gulmuş, iki erkek ölmeden kur- tarılmış, tedavi edilmek — üzere | hastaneye kaldırılmışlardır. Cesetler denizden çıkarılmış, doktor tarafından muayene edil- miştir. Hidise tahkikatına müddelu- mumi ve Kartal jandarma ku - mandanı €l koymuşlar ve gece- nin geç vaktine kadar hüviyet - lerin tesbiti ve kazanın vuku bebile meşgul olmuşlardır. Denize dökülen bir Ermeni aile- Biğir. Boğulanlar Zarohi isminde bir kadın, Antranik ve Vahram adında iki erkektir. Raşel adındaki kadın ve Varogel Hle Mikall izmindeki erkekler kur- darılmıştır. Bunlar'da tedavi edi! Taber zevk, neş'e âlemlerinde eğ- | lenmek, gezmek istiyen hislerine | kurban gittiğini söylemiştir. Genç hırsiz mahkemede de ay- 1 nedamet ve tzessürü göstermiş- tir. Fahri; hâkim tahkikat evrakım okuyup kendisine tatlı bir sesl — Oğlum bu işi niçin yaptın?. iye sorunca yaşlı gözleri ile hüngür büngür ağlamağa başla - miş ve: «— Ah bir kere öldu... İstemi. yerek yaptım!.» demiş ve sonra Düve etmiştir: — Çok pişman oldum bay hi- Fakat işişten geçti!.> Cürmün sübutu, kanuni delil- lerin mevcudiyeti onun derhal tevkifini icab ettirdiğinden bâ - Kkim hükmünü vermiştir: «— Oğlum ben seni serbest bı- rakamadım!. Tevkif ediyorum. Bu nedametiri mahkemedr bâkimeye söylersin! Ki hakikati romanlarınızdaki hariku- lâde haeyali sahnelerle nasıl telif ediyarsunuz? Gayet basit! Pek aşikâr bir ha- kikattir ki, Sarı Yanis'i öldüren â- dam olsa olsa Katerkol kıyafetin- de konağa gelen adam olabilirdi. Konferanstan sonra bu adamın ha- kiki Katerkol olmadığını da an- ladınız. Şimdi vaziyet, hakkınızda ya- pilacak muameleyi düşünmeğe kalıyor. Rus, Fransız ve Amerikan polis | şefleri bu husustaki fikirlerini söy- | lediler. Rus polisi — Centam'ı mahkemeye vermek | bir çök #kandallara yol açacaktır. Bu davanın bertaraf edilmesi mu- dedi ki: AdliyeSarayıArsasında, | kat celbedilmiş ol LEL C İRAP— Parasız Talebe Alınacak Muallim Mekteblerine ı Alınacak Talebe Hakkında Tebliğ — | Bu sene de muallim mekteble- rine parasız talebe alınacağı Ma- l arif müdürlüğüne bildirilmiştir. Birjnel sınıf için 17 21 yaş ara- sında olup sınıfını «pek iyi» veya «iyi» derece ile bitirmiş olanlar kabul edileceklerdir Liselerin ikinci ve üçüncü sınıf- | larından muallim mekteblerinin ! muadi) sıntflarına geçmek istiyen- ler de veriklikleri mekteblerde | meslek derslerinden imtihana tâbi | tutulacaklardır. ( Namzedleri bulundukları mek teblerin muallim meclisleri 1 lükde seçeceklerdir. | Namzedler imtihanda kazan - | dıkları takdirde bir taahhüdname | vererek parasız okuyacaklardır. —| Tarihi Hafriyat Yanan adliye sarayı arsasında bazı tarihi hafriyat yapılması is- tenmiştir. Fakat alâkadarlar bu- nu mahzurlu görerek kazıya mü saade etmemişlerdir. Yalnız buzadaki enkaz sür'atle , kaldırılacak ve arsa tanzim olu - nacaktır. Arsanın — tanziminden sonra da burasıran mükemmel bir park haline konulması kararlaş- lmıştır. KISA POLİS HABERLERİ * Kumkapıda oturan Leon ve Çarşıkapıda kahveci Hakkının oğ- du beş yaşında Osman adında iki çocuk Çarşıkapıda sokakta yav- Tularile dolaşmakta olan bir ke- diy tutmuşlardır. Kedi çocukların üzerine hücum ederek her ikisini bacaklarından asırmıştır. Kedi öklürülmüş, ço - cuklar tedavi akma alınmışlardır. * Dün gece saat 2? raddele « rinde Sultanahmedden geçmekte olan 1715 numaralı şoför Veha> bin ideresindeki otomobil henüz hüviyeti tesbit edilemiyen bir e- dama çarparak muhtelif yerlerin- | den ağır surette yaralamıştır. Yö- ralı tedavi altına alınmış, şoför yakalansrak tahkikata başlanmış- tar. * Şofür Ahmedin idaresindeki 3421 numarah kamyon Üsküdarda Hüsnü adında bir çocuğa çarpa- | Tak muhtelif yerlerinden yarala- mıştir. * Sultanhamamda Orozdibak mağazasını boyamakta olan Gü - | müşhaneli Mehmed oğlu Ali adın- da bir boyacı üst kattan büyük bir kalas üzerine düşerek yaralan - mış, Cerrahpaşa haslanesine kal- larak tedavi aktına alınmıştır. vafık olur fikrindeyim. Sonra hü- kümetim de, Arnavutluktaki gay ritabii vaziyet üzerinde nazarı dik- asından hiç de memnun olmuyacaktır. | Şube müdürü düşünceye dal - Belindameri dikkatle kendi- sine bakıyordu. Müdür bir karara warmış olacaktı ki, Belinda'dan Centam'ı çağırmasını rica etti. Belinda, €i ele tutuşmuş olan Centam'ı ve karısını salona getir- &i. Karı koca © kadar mes'ud gö- rünüyorlardı ki, kendilerini bek- liyen akıbet ne olursa olsun, aldı- rış bile etmiyorlardı. Şube müdü- rü boğazını sıyazladı: — Centam, dedi, çok enteresan konferansınızdan dolayı size bil- hassa teşekkür ederiz. Yalmız ci- | ilminde değil, bunun ruhi taraflarında da derin tetkiklerde | bulunmuş olduğunuzu görüyoruz. Şube müdürü, Centam'ın her - hangi bir mukabelesine meydan yvermiyecek bir tavırla konuşu - yordu. — Sözlerimi bitireyim, siz şu veya bu suretle katillik kabıl içi- | buki, Karadenize Açılan Şile Plâjı İki yıl kadar evvel, bir arkadaş, vazife doleyih Şile kazasında lunuyordu. — İstanbula her gelip — gidişte, bu güzel komşu kasaba < nin methini yapar, durur ve beni davet ederdi. Hemen söyliyelim bir gün dahi gidip Şilede kal- mak nasib olmadı. | Şimdi, Şileye daha çok eheme — miyet veriliyor. Orada bir otel yapılacak, — yelları tanzim edilip — aslaltlaştırılacak, plâjı ıslah edi- lecek.. 4 Şilenin, İstanbulun en güzel ta- 4 bi plâjlarına malik olduğunu söy. Tüyorlar. -Karadenizin temiz ve serin sulurına güğüs vermiş bu sahil kasabası, yaz mevsimi için, eşsiz bir beldedir. ğ Şilede bulunan arkadaşımın © zaman anlattığına göre, bu güzek Tikten istifade etmesini bilen İs tanbullular, çok mahdud idi, Şa - yanı dikkattir ki gelen ziyarel lerin mühim bir kısmı da gayri türklerdi. ğ Bütün Avrupa memleketlerin » — de, yazlık sayfiye, plâj, su ve din- — lenme şehirleri, büyük merkez - lerden en az Şi İstanbula o- Tan mesafesi kadar uzaktır, Hal - | le, bize çok uzak bir diyar —| gibi geliyor, j Çünkü, henüz içümsi ve gün- lük hayatımız mesafe ve zaman mefhumlarını iyi yuğuramamıştır. —| Bu mevzuda, nakil — vasıtalarının | arasında, Şilede gidip birkaç gün kalmaktan bahsedenlere, istihfafla İstanbul, Şileyi, Şile gibi yerleri birer sayfiye mahallesi yapabil - / | diği gün, büyük ve modern şehir — | telükkisi içine girecektir. REŞAD FEYZİ Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Semt Farkı Bir okuyucumuz yazıyor: B İstanbulun gıda maddeleri | üzerinde yapılan bir ihtikâr- | da semt farkı denilen şeydir. | Uzak ve nisbeten zengin serat- lerde oturan © Mallarım getirinciye kadâr” bir hayli nakliye verdi y rek, fahiş fiyatla mal Kâfıyor- lar. Dikkat ederseniz, mösafe- leri muayyen semtlerkarasın- daki fiyatlar bile birbirini tut- maz. Demek olüyor ki, bunla- rın — istedikleri ttan mal satmalarına kimsenin bir di- yeceği olmuyor. Halbuki ha- yat pahalılığı ile mücadele e- dildiğini gördüğümüz şu gün- lerde, bu mevzü da tetkik e- dilse yerinde olur. ” y 'ne girdiniz. Kullandığınız usul ile de kimse sizin kati) olduğunuzdan şüphe edemezdi. Sarı düren adamın şimdi bulunduğun zehiç un! dakikalar y teşekkür ederiz. Etrafına bakındı. Herkes bu sö leri tasvib ediyordu. Saatine ba tış ben gideceğim, dedi. Size çanş tes nni ederim. Bu günlerde y rından sizlere teşaretli b haber getirebileceğimi ümid ed yorum, attınız. Size tekrar ini Centam'a uzatarak, şimdi Kapıya doğru yürüdü ve bir re daha geriye dönerek hazurunu — mladı. Sonra Centam'a dünee — Ben $ mevzu üzerinde bir roman Yâz * izin yerinizde olsam, b | mam. Centam başını salladı: a — Bu romanı herhalde yazacak ben değilim. (BİTTİ)