23 Temmuz 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6

No. 47 Sizler Padişahın Ölümüne Yüzde Yüz Kani misiniz ? Halil Paşa Padişahın Öl_ümünü Saklamakla Aceba Ne Yapmak İstiyor Dersiniz ? Bu fetva bilâtereddüd Hali! Paşa- aın kellesine malolurdu. Çünkü; ulama kararma, ulema fetvasına ve şer'a ne yeniçeri, ne padişah ve ne de millet kat'iyyen karşı koyamazdı. Ne hadlerine, şer'in «hkâmına, gdine karşı gelinebilir miydi?. Zagnos Paşa; hocaefendinin fet- va mahiyetindeki sözlerinden da- ba ziyade cür'etlenerek: — Hocaefendi hazretleri başı- muz şer'a ve hâdimleri olan ule - maya bağlıdır. Cür'et ve cesareti- niz âlemce müsellemdir. Binaen aleyih din ve devlet için ne mas- ahat icab ediyorsa deilen kararını verelim ve harekete geçelim.. de- di. Zagnoe Paşa; Halil Paşaya kar- ı korkmadan harekete geçmek is- tiyordu. Karaca Paşa da söze ka- rişti ver — Şeriatin kestiği parmak acı- maz dedi. Nihayet; Karâaca Paşa; sözleri- ne şunları da ilâve etti: — Elfendi hazretleri; müsaade buyurursamız kararımızı arzede- yim. — Buyurunuz Paşa birader.. — Zagnos Poşa biraderinizle ev- velk! gün Padişahımız efendimizin hayat ve mematları hakkında ba- zı kararlar ittihaz ettik... — Ne gibi?. — Manisaya meşhur Gökçeyi mahrem ve tebdili kayafetle yol- ladık... — Niçin?. — Şehzade Mehmede bir an ev- vel serian Edirneye gelmesi için.. — İyi yapmaşsınız... Fakat; teh- âkeli bir oyun değil mi bu? — Evet; bu ciheti de düşünme- dik değil; ya, efendimiz vefat et- memiş ise. — İşte burası biraz karışık... Fakat; o kadar müşkül değil... — Bıbasının hastalığını işitmiş olur ve bu suretle padişahı gör - mek üzere Edirneye gelmiş bulu- nür. — Zagncs Paşa biraderimizle biz de böyle düşünmüştük.. Bil « mem ne buyurursunuz? — Çok güzel düşünmüşsünüz... Allah sizlerden razı olsun... Din ve devlet hâdimi olduğunuzu gös- termişsiniz?, Fakat; Halil Paşa 'bu yolladığınız adamı yakalatma gin... — Gökçe öyle kolay kolay ele geçmez hocaefendi hazretleri. — Bu Gökçe kimdir?. İsmini bazan işitirim bu bâahadırın... — Selânik fethinde kaleye ilk giren yeniçeri... — Evet! Varne ve Kosva mey- dan muharebelerinde de yarar - BNarı var değil mi?. — Varnada; Koca Hızırla bera- ber çarpışmıştır.. — Sizler Padişahın vefat ettiği- me yüzde yüz kani misiniz?. — Fvet.. — Halil Paşa; Padişahın ölümü- nü saklamakla ne yapmak istiyor dersiniz? — Herhalde Marinin oğlu şeh- zade Ahmedi tâhta çıkarmak is- tiyorlar. — Doğrudur... — Görüyorsunuz, — bugünlerde iyeniçerilere boyuna Küzumlu ve lüzumsuz atiyeler dağıtıyorlar. — Acaba ikinci mehmedin E - dirneye geldiğini haber alırsa mu- kabele eder mi? Karaca Paşa; hocanın bu sözle- rine karşı sükütu ihtiyar etmişti. Fakat Zagnos Paşa derhal cevab I verdi: — Eğer, Halil Poça karşı ko - | yarsa bizler de maiyetimzideki kuv vetlerle şehzade Mehmedin tara- fıma geçer ve nihayet Halil Paşa kuvvetlerini ikiye ayırarak boz- Bgunluğa uğratırız, dedi. Zagnos Paşanın bu sözleri mec- lis üzerinde hemen tesirini yap - maştı. Karaca Paşa ve Monla Hüs- Tev de Paşanın sözlerini kabul et- tiler. Ve.. Netice olarak şu kararı ver- diler — Eğer şehzade Mehmed Edir- neye salimen ve bilâarıza gelirse ne âlâ, aksi takdirde Halil Paşa- Mehmede karşı koyansa belli et- meden veziriazam ordusile şehza- denin üzerine gidecekler vaki mu-i harebede birdenbire cenahları bo- ! ı l Bir Kadın Evini Ve Çocuğunu Terketti (8 inci sayfadan devam) evlensek. seni mes'ud edebilir mi- yim? Meliha hiç düşünmeden şu ce- vübi verdi: — Sen sevdiğim biricik adam- sın! Ben ancak seninle mes'ud ©- Jabilirim, ancak sen beni mes'ud edebilirsin, dedi ve sözlerine ilâ- ve etti. — Beni babamdan iste! Meliha ile tanıştıktan bir yıl #onra onunla evlendim.. Karımi çıldırasıya seviyordum. Saadetim sonsuz idi. Mazide yaşamış olduğu güzel günlerin tatlı hatıraları genç ada- ma heyecanlandırmıştı. Sesinin to- nunu biraz daha yükseltti ve sö - züne şöyle devam etti: — Bundan yedi ay evvel bir ço- cuğumuz dünyaya geldi. Adını Gülten koyduk. Bu kız büyük ve temiz aşkımızın ilk eseridir. Delikanlınin mavi gözlerinin pı- narları dolmuştu. Büyük acısının verdiği ıztarabla kıvrandığı belli idi. — İki ay önce, bir akşam evime geldiğim zaman, karımı evde bu- lamadım. Evvelâ, komşulardan bi- rinin evinde olduğunu zannettim. Fakat vakit geciktiği halde, eve gelmeyince merak ettim. Dışarıya çıktım, şurada, burada onu ara mağa gitlim. Fakat hangi kapıyı — Bize gelmedi, cevabını ver- giler. Nihayet Hatice isminde bir ka- dının evine gittim. Kızım Gülte- ni onun evinde gördüm. Hatice so- kağa çıkmak üzere hazırlanmıştı: — Ben de size geliyordum, de- di. Akşam üzeri Meliha bize uğra- ©. Çocuğunu bıraktı. <— Beş da- kika sonra geleceğim..» dedi, git- . Gidiş, o gidiş! dönmedi. Çocu kağlamaktan çatladı.. Bu haber — kalbimi — sızlatmıştı, kurşunla vurulmüş gibi oldum. Yavrumu kucağıma aldım. Bvime gitlim. Fakat evde fazla kalama> dım, Gene çocuğum kucağımda ol- duğu halde, kayınpederimin evi- ne gittim, karımı sordum. Onlar da: — Bugün Meliha bize hiç gel - medi! dediler. Polise koştum, key- fiyeti haber verdim. Meliha aram Yazan: M. SAMİ KARAYEL şaktarak kuvvetlerile karşı tarafa geçecek Halil Puşa kuvve'lerini bozgutriluğa uğralaraklardı. — * İ * anbulla muhabere uzamıştı. İmparator Kostandin şehzade Or - hanı vermiyordu. Şehzade Alvme- din tahta çıkmasını istiyondu. Hattâ Halil Paşanın baberi ol- madan elaltından Mariye gizli ha- berler yollamıştı. Kurnaz impara- tor veziriazamın gönlünü almak için bir torba flori allını ile iki tane Bizans dilberi de gönderme- yi unutmamıştı. Hatay Bugünden | Mman Ve İtalyan İtibaren Filen Bizim Oldu (1 inci sahifeden devam) Merasime — sabahleyin kışlada başlanmıştır. Bir Türk ve Fransız kıt'ası, Hatay valisi, Millet Meeli- &i heyeti, Hatay ileri gelenleri, Mi- ralay Kole ve kalabalık bir halk hazır bulunuyordu. Fransız bay- rağı kışla üzerinden yavaç yavaş indirilirken, müfrezeler selâm va- ziyetine geçmişler, Bu sırada Fran-, Sız marşı olan «Marseyer> çallın- mıştır, Müteakiben Türk bayrağı yavaş yavaş çokilmiş. bu esnada da İstiklâl! Marşı çalınmıştır. Man- zara çok mubteşem ve heyecanlı ddi, Kışla önündeki merasim bit - tikten sonra hükümet önüne gi - dilmiştir. Program mucibince, Ha- tay valisi Şükrü Sökmensuer, Halkevi namına ve mektepliler na- mana ve halktan da bir zat nu - tullar söyliyeceklerdir. Bundan sonra Cumhuriyet mey- danına gidilerek, âbideye çelenk- ler konacak ve geçid resmi başlı- yacaktır. Bu ukşam hareket ede- cek olan son Fransız kıt'ası da geçidi resmine iştirak edecektir. Akşam Belediyede mükellef bir İmpârator, Halil Paşaya yazdığı ( *iyafet verilecek, albay Kole ve ikinci bir mektubda şehzade Ah- | diğer Fransız zabilleri de ziyafet- medin tahta çıkarılmasında mrar | te hazır bulunacakdar ve nutuklar ediyordu. Şehzade Orhanı ver - mek istemiyordu. (Devamı var) mağa başlandı. Fakat aradan iki ay, bir gün geçtiği halde, buluna- madı., Kızımı, bakması için bir süt ni- meye verdim. Kendim de arlık e- vimde yatmıyorum. OÖnsuz evim bana âdeta zından gibi - geliyor, Bir dakika bile evimde oturam- yorum. Yalnız her gün sabah, ak- şam, birer defa eve - gidiyorum. Komşulara Melihanın gelip gel - mediğini soruyorum. Her gün onlardan ayni cevabı alıyorum — Hayır, bugün de gelmedi Ondan — ayrılabdanberi, — gün- ( den güne muvazenemi kaybedi - yorum, Ne yaptığımı bilmiyarum. İrademle hareket edemiyarum. Şaşkın bir haldeyim. Her zaman, ber dakika, her an onu düşünü - yorum. Acaba sağ mı, öldü mü?, Ah, bunu öğrenebilsem!.. Genç adamı teselli etmeğe çalış- tım: — Üzülme kardeşim, dedim. Se- ven kadın unutmaz.. Madem ki ka- ı da seni seviyondu. Hayatta ise bir gün, herhalde ilk fırsatla evi- e dönecektir. Burhaneddin: — Bvet, dedi. Hayatta ise, ona bir gün tekrar kavuşacağıma omi- nim! Uzun uzun içini çekti ve bitkin bir sesle: — Fakat, ya öldü ise, ya karı - n başına bir felâket geldi ise?!.. İşte bu ihtimali düşündükçe kak bim sızlıyor, içim yanıyor. Ayrılırken de: — İki aydanberi çektiğim 'bu sonsuz ıztarab bir gün beni öldü- recek! dedi. MEHMED HİCRET söylenecektir. Ziyafeti bir suare takip edecektir. ANKARA HALKEVİNDE Ankara 23 (Teleforda) — Ha- tayın anayarda Hlhakı dolayısile, büyük sevincin güzel bir tezdhü- rünü ifade etmek üzere Halkevi meydanında gece saat 21 de büyük bir tören yağılacaktır. Töreme İs- tiklâ) marşı ile başlanacaktır. Mu- allim Muhiddin Doğan İnöz ve Hataylı Azmi Baysal nutuklar söy- liyeceklerdir. Bundan sonra milli filmler gösterilecek ve ayınıca milli bir oyun gösterilecektir. Yarın ) şam da yine Halkevi meydanın- İLÂN Bakırköy Sulh Hâkimliğinden: 939/18 — TEREKE Yeşilköyünde mukim iken ma- yas 938 tarihinde ölen Yunan te- baasından Simon oğlu Evdokyes Paskalidik. terekesine mahkeme mizce vaz'ıyed edilmiş olduğun- dan müteveffaya aki Eminönünde Rüstempaşa mahallesinin Çak - makçılar sokağında 355 ada 12 parsel eeki ve yeni 34 kapı No. lı 71,5 metre muratıbanda kârgir dük- kânla yine ayni mahalde İpçiler sokağında 355 ada 14 parsel caki ve yeni 21 No. li 455 melre mu- rabbamda bir kâzgir dükkânın ve yineayn i kazası dahilinde Has- köy Turşucu Sütlüce mahallesi - nin Humbarhane fabrika Habcı- oğlu sokağında kapıdan girildikte zemini molos taşlar ile döşeli bir methal sağ cihette ayni zemini ve tavanı ahşeb 'bir yer odası arka ştarafta harab mutfak ve helk ve- ahşab merdivenle yukarı çıkıldıkta iki tarafta yük ve dolablı iki odayı havi s0) taraf duvarı 10 No, ile | müşterek dış duvarları kârgir da- hili bölmeleri ahçab mutfak tamir 61 metre murabba sahasında 12 kapı numaralı bir bab hane ve yi- me ayni mahalde ve sokakta ayni evsafı haiz muhtacı tamir 50 met- «e murattbamda 14 kapı No: h bir bab hane tamamı açık arttırma ile satılmasına karar verilmiştir. Bu gayrimenkulleri 34 kapı numaralı anülkün muaemelesi — 600 lira 21 (af ve ayak terl YO B Açe Z kullar Aİİİ ten kurtarmış olursunuz KANZUK TER PODRASI BOROSALİNA CTC A bise ve Çoraplarınızı da h GALAL İ ALElİ iyen zarar AYŞ DSN DAĞ —T L A A A İstanbul da saat 21 de Lozan zaferinin yılk dönümü münasebetile büyük bir tören yapılacaktır. Bilindiği üzere Türkiye Büyük Millet Moeclisi tarafından 1 tem- | muz tarihinde tasdik edilmiş olan «Türkiye ile Suriye arasındaki a- razi mesailinin kat'i surette hal- lini mutazammmın anlaşma» nn 13 tommuzda Pariste, Fransız Hari ciye Nazırı B. Bone ile Türkiye Büyük Elçisi B. Suat Davaz ara- sında teati edilmiş olmasiyle Ha- tay ülkesi hukuki bakımdan bizim olmştu. Ancak bazı müteferri hu- susların tamamen balledilebileniş | olması için aynı anlaşma ile 23 temmuz tarihine kadar bir mehil tayin olunmuş ve Antakya ve İs- kenderundaki Fransız askerleri - nin Hatayı tahliye etmeleri bu ta- Tihe kadar uzatılmıştlı. 23 tenımuz gününe kadar, Hataydaki Fransız makamlarının elinde kalan salü - hiyetler de tamamen 'Türk ma - kamlarına devredilmiş alacaktır. Anlaşmanın birinci maddisinin son fıkrasına göre 19 mayıs 1939 da çalışmalarım, bitirmiş olan hu- dut komisyonu, Tükiye ile Suriye arasındaki hudut hattını arazi ü- zerinde tesbite memur edilmiş bu- Tunuyordu. Komsiyonun tesbil et- tiği hudutla ayrılmış olan Hatay toprakları üzerinde bugünden ili- baren yalmız Türk askerleri kala- caklardır. İSTANBLDA İstanbulda da Parti Halkevji ve Belediye binaları bayraklarla do- nanmış, defne dallarile süslenmiş- tir, Bütün Halkevlerinde bugün için toplantılar tertip edilmiştir. Gece yapılacak olan bu toplantılara bü- tüm vatandaşlar davetlidirler. No. h mülk-de 3000 lira 12 No li mülk de 400 lira ve M No, hı mülk kıymetlerinin X 7,5 peşinen pey akçeleri vermeleri teminatı mak- Mizamdır. Gayri yya ait olup ihaleden sonra yirmi alttir. Dellâliye anüşteriye aittir. | Satış bedelinden temzil olunur. Bi- | Tinci arttırma 22/8/969 tarihine anüsedif sah günü saat 14 ten 16 ya| kadar Bakırköy sulh mahkeme- ginde yapılacak birinci arttırmada göyrimenküller muhammen kıy- metlerinin & 75 ini buldukları tak- girde #halesi icra kılınacaktır. Ak- Si takdirde satış ikinci artlırmaya talikan on beş gün tehirle 6/9/939 tarihine müsadif çarşamdba günü ayni mahalde suat 14 den 16 ya | kadar icra kılınscak işbu ikinci arttırma sonunda gayri menkuller '€n çok arkitıranın üzerine ihale — dilecektir. 2004 No, h Yora iflös kanunuanun 126 ıncı maddesi mu- câbince irtifa hakkı sahiblerile di- ğer alakadaranın satış veya kıy- meti hakkındaki şikâyet ve itiraz- larını yedlerindeki evrakı müsbite ile birlikte ilânın gazete ile müş- terilerinin şahsına itişaren 20 gün zarfında daireye müracaatla bil- dirmeleri ve daha fazla malümat ( almak istiyenlerin — mahkemeye müracsatları ilân olunur. — 999/18 | Divanyolü 104 7 Müsyene saatlerk Pazar bariç het gün 25 - 6, Balı, Cumartesi 12 - 25 | fıkaraya. Tei 22388 Arnavud Kadın Ağustosun İlk Haftasında | Tamamile Seferber Edileceki (Devamı 6 mcx sahifede)- bir Fransız muhabiri, hiçbir Fran- I sız gazetesini temsil etmemekte- dir. İTALYAN FİLOSU MANEVRA- YA ÇIKTI Roma 23 (Hususi)— İtalyan do- nanmasının büyük manevraları bagün başlıyor. Bu manevralar 30 temmuza kudar devam edecek- tir. Bir Alman beyeti de manev- raları takib etmek üzere Romaya gelmiştir. MÜŞTEREK KUMANDA Londra 23 Sandey Taymis ga- | zetesi, Varşovadan dönen General | İronsildin Varşova bahsederken diyor ki: — Bu seyahat, bütür ordularının müşterek temine yol açmış bulun”i Bir harb hâlinde Pol ordusuna ke: disi kumandk le beraber, umumi plânıf | içinde hareket edecekti: ya ordusunu da doğrudâf ya General Gamlenin sına vermek, Polooya aşırı bulunduğu için Pi ğ rülmemiştir. Polonya fik” İngiliz müşavir veril! Hitler: İstediklerif Olacak, (1 inci sahifeden devam) manya ike bu hususta hiçbir mü- zakereye girişmediğini bilmek - tedir. Danzig meselesinde — Polonya vaziyetini değiştirmemekle be - raber, Fransa ve İngiltere de de- Biştirmiş değildir. HİTLER BÜTÜN TALEBLERİ - NİN KABULÜNÜ İSTİYOR Danzig 23 (Hususi)— Serbest şehir âyan meclisi reisi doktor Grayzer, Hitlerle yaptığı mülâ - katın neticelerini - arkadaşlarına anlatmıştır. İşitildiğine göre, Hit- ler bütün talablerinin tatmin edil- mesini istemektedir. Hitler Dan - zig için bir muhardbe çıkacağına inanmamaktadır. Danzig mesele- sinde Polonyaya hiçbir fedakâr- lıkta bulunulmıyacaktır. | İ | | Belgrad (ilususi) —İki Arna- vud köyünün yakılmasından son- ra Arnavutlukta İtalyaya karşı koşmutsuzluk gittikçe büyümek- te, kadınlar da dağlara kaçarak çe telere iltihak etmektedirler. Bir- Çok çeteler de müsellâh Arnavud kadınları İtalyan tecavüzüne kar- gı koymak üzere vazife almış bu- Junuyorlar. Çeteler bilhassa geceleri vakit vakit baskırlar yapmakta, kasaba- lar civarında dolaçan veya nöbet wazifesi almış olan İtalyan asker- Jerin: öldürmektedirler. Mirdita havalisinde köyleri, ço- cukları, karıları yakılan veya ki- hıçtan geçirilen Arnavudisr. mut- lak surette imtikam akmak azmi- le son nefeslerine kadar çarpışma- e yemin etmişlerdir. Diğer taraftan gayrimüslim Ar- navutlardan şair papas Palir Gij- rap Tişta ile diğer papas Pater Azitou Arapi Arnavutluktan Kral Nahbliği vazifesini görmekte ol duğu bildirilen, Romanın sabık Ti- ran sefiri Yakomoni'ye müracaat etmiş, demişlerdir. kü: Halyanın Arnavutlujtu işgali bi- zi memnun etmişti. Fakat bugün vatandaşlarımıza — yapılan zulmü gdoğru bulmuyoruz. Hâkimiyeti ta- mamen elimizden almamanız Tâ- Fikrimizin Rama kralına larıda '*. Diyor Londra 22 (AA.)— soclatlona göre, siyasi Almanya ile Polonya sulh yolile bir anlaşıağ cağını ümid etmektediri Çok uzun sürmeden sut teklifi yapılabileceği ? | da şayialar dönmekte i9€ ) nun İngiltere tarafındaf cağı hakkında bir sarahö*?) ve resmi mahfellerde d€ tasavvurun mevcud ol6! edilmemektedir. Avam kamarası tatile önce, Çemberlayn tün meselcler hakkındâ beyanatta bulunulacaktir DANZİGDE çi Danzig 22 (Hususi) — soleulardan yirmi kişi taniye suçile tevkif edilir) Fakat bu müracaat Öi müsbet netice vermi 4 Bir taraftan da larda (150) kadar İtalyi neferine mukabil (600) navut telef olmuştur. B serisi kadın ve çocuktuf” 4 SIRA ZAGANUN MEZARINA GEL İtalyanlar Elbasanda debesine bir beyannamt lardır. Bu beyann Kral Zogonun annesinif düzüm almadığı, bunuf dazım geldiği biktirilmeker fikre taraftar olanlarıf meyi imzalaması ricâ dir, K, 1500 talebede nancak y kalaimışlar ve bunları la mülâzimlerin tevit etmiştir. Son günlerde —Arnf İtalyan kuvvetleri birff tırılmıştır” talyadan Komisyo-un Mektebin 999 mali senesi mahrukat ihtiyacı olan (800) mürü tur. Beber ten k<k kömürünün muhammen bedeli 17,35 dirs minatı (1061) Tiradır. Eksiltme 28/1/979 tarihine rastılyan cuma günü saat tep binası dahilinde toplanan komisyonda yapılacaktır. Kapalı zarf usülile yapılacak eksiltmelerde 2400 5 emrettiği vesikalarln 939 senesine ait Ticaret odası vesikaf İj 280fların muayyen saatten bir saat evvel komisyona m | 5) yen asker gelmektedir. J Yüksek Mühendis Mektebi T şartnamesi muc'bince ve kapalı zarf usulile eksiltme y? , linde verilm.csi Jüzımdır. Postada vaki gecikmeler kabul ğ Şartnamesini gürmek isteyenlerin her gün Gümüşsüt vydeĞdi- “üvretileNmn — ati yi y