20 Temmuz 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

20 Temmuz 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yenikapı yollarında.. kndalyaya oturmamla garsonun arşımda dikilmesi bir oldu... e —ır bulutlak özere 1di. Gökte * 8tu tpa 21, güneşi boğmak i- Vı tı u akın ediyorlar. bir koz Sibi boğulan gi MiZi yarayı andırıyor- İi Lire :ıâraiı uzanan yokuşa, Vr.ıdıî Zibi duran Valdo tyim. Rüzgâr saçla. CAiyor, Gözlerim! etrafta Gtomobiller, oto « Ar, gittikleti isti- evini geride bır: Wıoyıa, s.ıî le biraka h.,_ sel gibi âkan '“"—n a var. Akan su. ü:““" Şarparak nasl köpü- Wla tağlırsa, yokuşun ı.,_ e bu insan seli biribi. Yör, sağa sola i.h.'q"'?ü'umı uzanan bul- Bu bulvar ü. " .î:""mıs ağaçlar, sahile Ş €den insan kalabalı. Hü Tne futuyor, K Yolda ÇİS saran sıcak, bu ber; .h:ü!h:; kör edici bir Biyge, * Pazan ekıyor, ba- y Yoru açi Hümva ** Diebi; Y irler Hökuyean r%" Şimurdifer yolunun fı.ıt"îln do öbür tarafa çı. h Drer baraka kulü. Kı, aN odun yığınları gel gaa 4 Tauazzam bir abide gi bu odun istiflerinin 4m bir daire yapın- GUN mde açılan ma. Si SHücok kucağa buldum. 4 doğru uzanan göz. Şevirince, bir san- __f tmî"*— Mmühim bir me - . Ki Yüğ ı Arı koca & Tâzım; elerin. âdise genç düşünme - Gan Fif İdiğ! zaman anne - (ı»ılJ l öğren « '*h'* > âylır geçmiştir * birinde bir “âkırdı k aşın < sözleri erin vslr .i 4,_'_'1 x,,, t l"f:s e diyor ki: ğ ğ vleneceğim. yanakaşa başlamış, tesi buna razı ol- ıı ”[*“*Lm dalr de bir Bundan "'"'un kız da em y li geçen gün miş ol lma ”""( İstemiş, kı- armasına razı o. Söyl, an - | Gorulmemış bir şey ) Vaşında bir adama #Şik olan genç kız! Yaşındaki bu kızın ha- M, Teketi doğru mu ? | Üa eh? Yaş meselesi gözö- | İşi merak eden gazeteciler giderek | a Ttaga | Bminde ve oa yedi | cilere le demiştir Ş ŞÖ Şi ektebinden çı., dal meşheri gördüm. Birkaç kot. ra buraya ayrı bir güzellik veri. yor. Bu sandallar arasnda botlar da görülüyor. Yalnız bu kadar mı? Kocaman ba'ık kayıkları, ka- dife döşemeli kirs sandalları, tek tük taka kırma'a>. İçinde gözü oyalıyan bir renk karışıklığı var. Ansızın hüsüle gelen moçhul bir rüzgâr kuvvetinin önüne kotra. sını bırakan; fakat. tüzgâr key- | bolunca sahile baştan kara eden delikanlılar. Şurada burada, küreklerinden | birini siya ederken diğerine var kuvvetile asılıp neden hâlâ san. | dalın Nerlemediğine şaşan genç kızlar. Sahile; bir çok gazinolar sira. bunlarla görüşmüşlerdir. — Genç kızı alacak olan yaşlı adamın gü- zel bir evi vardır. Gazeteciler ken- | disini görmeğe - gittikleri zaman | oturmuş, piyanoda aşk parçası, ça- hyormuş. Kız da kendisini gören gazete . | şanlımdır. Annemiz vi ind kında nikâh merssimimlz de ya - pılacaktır. Kollins annemle bana şoförlük dersi veriyordu. O za - mandanbari birbirlmizli yoruz. Annem or. beş gi bana böyle bir kâğıd — ver Faka tsonra vaz geçti, artık ev memize razı olmuyoz. Bunun ü e kendimi bed. len çıktırı ben san d gördüm. F (Devamı & mei sahifede | baht ahve içmek ayıpmış gibi, kaba- | hatimi yüzüme vuran Jest. Yazan: Seyfeddin Orhan lanmış. Hattâ, daha ileride bazı- ları denize doğru uzanmışlar, A. ralarında tahtaperdeden hudut. lar var, Hiç birinde yer yok. Or- talığı kasıp kavuran radyo sesle. ri insanda, bu gazinocular arasın. da rekabet olmadığını hissiti u- yandırıyor. Kimbilir belki de öy. le? Denize karşı bulunduğum yer. den sola doğru ağır ağır ilerliyo- rum. Yüzüme, dalger gözlerimin içine birisinin dikkatle ha görüyorum. Daha ilk a) şu suali soruyor, — Sandal verelim'mi? Bir adım gerimde, bir fısıltı, ha. fif bir sesle şöyle turıldanıyor. — Yalhız zava'lır. Sandalı ne yapsın* Bu bizim (......) de'şu Ka- dar yılın #andaletğidir Hâtâ müş- İ teri nasil olur Yüzüme bakan vap bekliyen saldancıy Bak, diyorum, arkadaşların- | ne diyor!... | Cevap vermiyor, ben yoluma | devam ediyorum. Dar bir koridora benziyen bir binanın önünde nihayetleni - yor. Bir kaç basamaktan ibaret bir merdiven geliyor. Çıkıyorum. Düz taşlığa çıkınca, bu güzino- ile bu taraftaki sahil gazinolarınım burada — hudutlandığını - görüyo. rum. Gözlerim, gazinonun sahil ta. rafnda, ortasnda ve denizin üze- rine kurulmuş zahn Burada incesaz olduğuyu gmııyn, rum. Burası da aralarından, ke - narlarından geçliğim — gazinolar gibi dölu. Hattâ daha fazla kala- balık Kendime, şöyle biraz ntur. mak için bir yer arıyorum. Bul. mak ne mümkün? Bu ssrada, ku- lağıma, biraz evvel yanımdan zaklaşlığım ga: gim Dir tango neğmesi yükseli- yor. Geriye dönüyorum. Sırtımı o gazinonun parınıklıklarına daya. yarak, birisini bekler gibi duru. yorum, Plâk bitiyor O vakit; bi- Taz evvel bu tarafa geldiğim bu dar bir dehlize denziyen yolda yül meğe başltyorum. Plâk din. gazmonun hoparlörü, ye kadar su- sunca, ilerilerden bir yerden, en yüksek perdeder. bir tango nağ. mesi dağılırken, diğer bir gazino. dan ya içli bir şarkı, yahut, delice bir haykırış yükseliyor. Her ye; den çıkan bu ayrı sesler, ayrı na; me, ayrı öhenk biribirine karışı. | yor. Yenikapı gezinoları iki kı « sunmuş. Bunu, biraz evvel gördü. ğüm — gazinolarden” sonra, tren köprüsünü geçince sağ tarafa gi- den gazinolarden birine oturunca anladım. Benim önce gördükle rim alelâde, 2000 gazenoları imiş. (Devamı 7 inci sayfamızda ) yol, | Evinin damını deldi. Hasta anasının odasına girdi ve zavallı kadını yaraladı Budapeştede, şımdiye kadar gö- rülmemiş bir tayyare kazası ol « müştur. Meşhur Macar - pilotlarından Pitenbaher biraderler, hasta bu. lunan analarına bir surpriz yap- mak istemişler, ve iki spor tayya. resile şehrin gbbeğinde bulunan İki kardeşlerin büyüğü, damm üzerinde mendil sallıyan — karısı irelerini daha yakından kat tayyare, yanlış bir manevra gvin üzerine düşmüş, iş ve tayyare, hasta kadının bulurduğu odaya girmiş Bu garib kazanım neticesi: Pilo. tun nında — bulunan komşu kadınlardan birisi ağır su. relte yaralanmışlar, hastaneye naklolunmuşlar, Pitenbaher, — bin müşkülâtla tayyarenin enkazı arasından çı- karılmış, hastaneye götürülmüş - tür. Karısına gelince: Zavallı kadın bu müthiş manzara karçısında aklını kaybetmiştir. Küçük kar. deşi de, hemen karargâha dön - müş, ladı sıhhi — otomobilini anası ile yan | | | | | LA Gülmek her zaman neşenin & fadesi değildir. zevk duydukları zaman gülmez. ler, Canımızn çok sıkıldığı zaman. larda, kederli olduğumuz dakika- larda öyle çılgınca kahkahalarla güleriz ki bu harexetimizin neş'e ile ası yoktur. sanırız. Bazı insanlara göre gülmek ba. zan en şedid bir infialin ifndesi imiş. Yine karşmızdâki — hasımdan hınç almak için zincirleme kah - kahalar savurduğumuz vakid nç şeylere, mizaha güldü- ğümüz kadar; karşmızdakileri ağ Tatmak için bazan da hiddet'en. dirmek için güleri Müthiş bir facis karşısında kah kaha buhranı içinde kalanları da hesaba katarsak o zaman «gül - mek» bamhbaşka bir renge girer. Gülüşün binbir şekli olduğunu kabul edersek; ye'sin verdiği ha- leti ruhiye içinde atılan kahka - T zehir olduğu mey. | haların dana çıkar, * Yazan İnsanlar yalnız | "e F —SON G RAF—20T; Usta pilot AJLIR Vâlldlllell ölüm evnern' İnsan kanı içen cani. Dünyaya dehşet veren bu yam- yamlar nasıl yaşamışlar : Versay Müddetumumisi, Vülzi köşkünde yeni bir keşif yaplı, Vaydman'la milyon'de getirildi. Bu ki cani, tevkif olundukların. danberi ilk defa olarak «Kanlı köşk, de karşılaştılar. Mösyö Berri, tahkikatını bitir- mezden evvel bir defa da, cani. lerin huzurile mahkllinde bir ke. şif yapmıya Jüzum göstermişti. Roje Lö Blanin nasıl katlolundu- ğunu anlamak istfyordu. Katiller, mesuliyeti biri! nin üzerine atıyorlardı Vaydman lddiasında musır, Za, vallı dellalı otomobile götürdüğü- nü itiraf ediyor. Fakat, Milyon'un öldürdüğünü söylüyor. bu feci sahneye tesadüfen şahit olduğunu iddia ediyor. İki cani, Versay hapishanesine götürüldüğü zaman Vülzi köşkü, diğer köşklerin halini iktisap et. medi. irleri. iklerin de talisizi v GÜLMEK Kadın guzel_l_ıgını tamam- En zor san'atlardan biri olduğuna göre.. BEDİ GÜNDÜZ hitinde sempati ayandırması bir çok tecrübelerle sabit — olmuştur ki; gülmiye bağlanır. Bir kadın kahkahasının hazan şeyatanı bile bağladığını iddia e. derler. Kendisini beğendirmek istiyen her kadın tuvaleti ile beraber gül. meyi de iyi hazmetmiş olmalıdır. Eğer gülmek iyi ve hoş bir şey olmasaydı, gülmek hoşa gilme - seydi, gülmek gönül açmasaydı, birbirine tesadüf eden ahbablar hemen gülecek birbirlerine €I u. zatırlar mıydı?. Aşkın gözlerde başlayıb du - daklarda — bittiğisni - söyliyenler dudaklardaki kerametin gülme - lerle göze çarptığını kabul etmiş. lerdir Birbirinin hoşuna gitmek isti. yen insanlar mubakkak birbirle- rini görünce gölüşürler. Gülmeşini bilmiyen kadın kö - kusuz bir çiçekten manasızdır. Ne kadar beğenitse taşdöndürücü | bir sihiri olamaz. Bir kamelya gülden güzel, ya. seminle menekşeden gösterişli - j dir, | Fakat koklamak istodiğimiz za. | man hangisini tereih edersiniz?. | * Gülmek yalnz aşk, . sükse yapn kıymetli değildir. Ayni zamanda sinirli bir ba - bayı evden uzaklaştıracak, mü- him bir ticaret işini altüst edecek, | hattâ milyonlara malolacak ka - l arkadı dar tehlikelidir. Çocuklarda bazan istikbal bal. talıyan manasız gülüşlerin kur - banı olmuşlardır. Eğlenceyi işden ayıran ve bur da pek mütcassıb olan Amerika. hlarda <gülmek. mühim mesele- lerden biridir. Bir Avrupalı tüccarla mühim bir ticarf mesele üzerinde konuş- | Kadının güzel görünmesi, mu- makta olan bir Amerikalı fikir « | Büyük Muharrirlerden - birisi; *Eski evlerin ber bir taşnda, vak- tile içinde oturanların hayali men kustur..» der, İnsanlar, ne kadar meşhur olurlarsa olsunlar bir gün muhakkak güçer, giderler. Fakat taşlar, muhafaza ettiklerini kim. lerini anlatırken sözleri arasında kullandığı kelimelerden biri Av- rupalı tüccarın hoşuna gilmiş ve üş Kendisine birkaç bin İngiliz ti. rası kâr temin edecek olan bu işi Amerikalı derhal reddetmiş Ortada hiçbir anlaşamamazlık sebebi yökken birdenbire Âme. rikalının binlerce lirayı feda et- mesine sebebiyet veren bir gü. lüş, bir milyarderin oğlunu red . detmesine de — vasıta olmuştur. | Bunlara mukabil güzel gülüşü sa- | yesinde milyoner karısı olan pas. tacı kız henüz n detin içindedir Holivudda yıldız olmak şöyle | san, figüran seçilebilmek için | çırpınan — güzel kızlarda aranan meziyetlerden biri de güzel gül- mektir. İ Bütün bunlardan sonra güzel ve yerinde gülmiye alışınız di « yebiliriz. Dikkat ederseniz film yıl rınm göüzel gülüşlerindeki manayı hissedebilirsiniz. dızl: gizli Gülmek artık en zor bir san'at olmuştur. selerin zekâlarının, cinayetlerinin zeval bulmaz birer şahidi olurak kalırlar, Birincileri şerefli, ikincileri de şerefsizdir. Biz, ikincisinden bahsedeceğiz: Vülzi, geçen sena bu mevsimde Sen klade'ki bütün köşkler gibi bir köşk idi. İsminin güzelliğine Tağmen geçenlerin, bilhassa kol- leksiyon meraklılarının dikkat na- zarını çekecek bir hususiyeti yok. tu. Vülzi, Bro allesinin 1924 de yap- tırdığı dört odalı küçük bir küşk. tür. Bu mes'ut karı Ve koca, yazın yeşillikler içinde yaşamak, biraz kır havası almak için bu mini mi. ni köşkü yaptırmışlardı. 1837 de, işlerinin çokluğundan Paristen ayrılmamak mecburiye- tinde kaldılar. Ve köşkün kiraya verilmesini Vokreson'da bir acen. teye havale ettiler, 6 Haziranda, köşkün anahtar- Tarnı ilk kiracılarıtıa teslim ettiler. Bu, şık geyinmiş, sakin ve mü. tebessüm çehreli bir yabancı idi. Paris sergisinde tercdmanlık yap- tığını, köşkü bir sene kadar işgal edeceğini söylemişti. İsmi de şu idi: Öjen Vaydman... Vaydman konturatoyu imzaladı. Bir tek kelime kunuşmadan kira. yı verdi. Milyon'da beraber idi. Kira bedeli olan 10 bin frank ne onun, ne de berikinin idi. Bu pa- ra, müzrif ve sevdalı Jan Blan ta. rafından ödünç verilmişti. 8 İlk kânunda Vülzi köşkü bir mezarlık oldu. Pran'nın (kapı dı- şarısındaki merdiven) altında bir cesed, mahzende bir başka cesed daha... Bahçede, çalınmış, boya. ları ve numaraları değiştirilmiş iki otomobl... Dolaplarda, sandık- larda, öldürülen başka dört kişiye aid bir çok elbiseler ve eşyalar. Seher vakti, haik parmaklık. lara hücum ediyor, bağırıyordu: — Kahrolsun caniler! Öl: canavarları!,. Bir gece tahkikat ve araştırma sonunda Vülzi köşkü, Londranın «cinayet köşkü. gibi şöhret aldı Ve sökülecek, çalınacak, lecek nesi varsa, kolleksiyon me. raklıları tarafından alındı. İsimsiz Köşkün Yağmacıları Köşkün sahibi Mösyö Bro yana yakıla anlatyor: — Vadman tevkifinden sonra, bahçe kapısının yanında bulunan plaka kayboldu. Yenisini koymak rün fikrinde çirmek için bu köşkü yaptıı miz zaman'Sen Klu, isimsiz, so. kakları numarasız adi bir köydü. Bütün köşklerle doldu. Vülsi'ye de 31 numera kı İnamır mısınız? Hi ki olmıyan bu 31 numaralı levha di bir amatör terafndan — söküldü götürüldü — Mahkemeden sonra — ismini değişlirecek misin (Sanu yarın)

Bu sayıdan diğer sayfalar: