a -adınların, dişi hayvanların kleri.. Ve giremiyecekleri AYNAROZ Suradaelli ikimanastır ) var.,Kucuk (Nnyanın en garib yerinde nasıl şadılar, bugün nasıl yaşıyorlar mdıye kadar yazılmıyan ve ya- Hması da imkânsız olan bir sır ifşa edildi! Haa den bindiğimiz küçük vapur —'——w——"” limanına girdiği zaman he. söküyordu. Kesif bu « * Aynaroz dağlarının yük « larının yüksek - tepelerni 'du, g yükses şesle emirler ve. l Küçük bir kayık, vapura Merdiven başındı. top « Yolcular arasında tek bir "_'rnl için zelen polisler, yal. “Basenortları değil, yolcuların Tİni de te kik ediyordu. 9 yıldanberi, hiçhir dişi mah. /Mukaddes yere ayak bas. li Ktu ve siyah — cühbeli, uzun Ve yüksek şapkalı birkaç ke- Aynarozda Pantokrator manastırı ber; aber kayığa bindik. Az | ».. aağin yerine getirilmes! için, | zenginlerin reshuleri asılı, Geniş bir yer. çireceğim genç çömez: — Size yarın bir katır bulabi . lirim... Dedi. Bu eyarın> sözü, keşişle. Sin ltledün hiç düşmeer, Na Do > | (Devamı yedinci sabifemizde) | Babasını Soymakla işe Başlıyan Küçük hırsız 12 yaşınîâI;i— Selim Babasının eşeğini Satıp kaçtı!.. İzmirde Bucada Seli madında bir çocuk bir müddettenberi orta- dan kaybolmuştur. Polise başvus: | ran babası, oğlunun eşeği sattığı- ni ve bu para ile ortadan kaybol. duğunu söylemiştir. Henüz 12 yaşında bulunan. ve hırsızlığa, babağını soymakla bağ. layan bu küçük yaramaz şiddetle aranmaktadır. , hrıyı çıktık. İller, kendilerini almıya ge- 4 itlara bindiler. Ben, evvel. vermediğim için peşle . Yaya yürmeğe mecbur kal. Dik Ve yılankavi bir dağ fakib ediyoruz. Yölun ke. böğürtlen ağaçları, ya'. ilar var, Birçok da çeşme. dah akıyor. Aynârozlular, 1 değil hayvanları ü lnüşler Her çeşmenin ö. çi doğdukları köyün halkı tarafın . dan manastırlara hodiye edilmiş. tir. Manastırda büyürler, manas. . | tırda yaşarlar. İçlerinde doğduk. ları yerin ismini bilmiyen ana » | unutanlar pek | goktur. Büyüdükten sonra keşiş cübbesi giyerler. İleride, yolun mail noktasında | bir manastır daha var, Bahçe ka- | pisi kapalı. Fakat, demir parmak-. | koltuklarda beyaz saçlı keşişler o. turuyor. Gençleri, güzel kokulu sigara, ayva tatlısı ve kahve ikram edi. yorlar. Manastırın Ççok zengin bir kü. tübhanesi var. Kütübhaneyi Ve kiymetli eserleri görmek istedim. Başkeşiş, derin bir teessiirle ba. | şımı salladı, bunun kabil ölmüdi . | ğinı anlattı! Kütübhanenin ta £ miri dölayısile — bütün kitablar, kıymetli vesikalar sandıklara ko: nulmüş... Pater, yani geceyi odasında ge. lq._’“““" niahsüs geniş | Pa arasında içeri girmek ka. bil. Bahçede kimseler yok. Kapının üstündeki tokmağı vurmıya baş. 'ozda nakil vasıtası yalnız Çeşmelerin üzerini —a Bir şampiyenun ölümü Birçok yarışlarda hayatımı teh. likeye köyan ve birçök kazalardan | mucize kabflinden kurtulân Ame. şampiyön Buz Mendhal, bu rika defâ, sarfdttiği nevmidane gayre. te rağmen, ölümden kurtulama mıştar. İndiyana'da; ötömmobil yarış ma. hallinde bir duvara çarpmış, üç defa takla atmıştır. Bu strada ka. fa tası patlamış, cğelrleri ezilmiş. tir, mak merakında olan bu kız yatında Kırk yaşında bir avukatla evlenecek ! Kocaya varan Varşova polisi, Jamina Dembes. ka adlı genç bir kadını tevkif et - | miştir. Bu kadın, ismini değiştirmek, hüviyet cüzdanını — tahrif etmek suretile mühtelif şehirlerde 16 de- | fa evlenmiştir. Genç kadın, evlendiğinden bir. | kaç hafta sonra, yeni kocasının | verdiği hediyeleri, elmasları ala. rak başka bir şehre kaçıyordu. Heres kav, İngilterenin Lankaşir şehrinde mühim bir dava görülmektedir. Horoz dövüştürmek, memleket kanunlarına aykırı mıdır, değil midir? Lankaşire tâbi- Haçtop. köyü halkı, yüz senedenberi horoz dö. 4 vüştürdüklerini ve buna şimdiye kadar kimsenin itiraz etmediğini söylemektedir. Son zamanlarda teşekkül eden | | «Himayel hayvanat — cemiyeti» mensubları, boroz dövüştürmenin gayrünsani olduğunu ileri süre. rek buna mâni olmak istemişler, sözlerini dinlemeyince köyün Be. lediye Reisi, ve bütün erkekleri | aleyhine dava açmışlar. Davayı takib etmek üzere İn 2 Bilterenin mühtelif şehirlerinden birçok horaz dövüşü meraklıları köye gelmişlerdir. ladım, Manastırların kapılarında birer takmak — vardır. Bunlarla keşişler kiliseye davet olunur. Cevab veren, gelen olmadı. Mü. saadesiz içeri girmekten çekini - yordum. Bir müddet bekledim. Ve parmaklıkların arasından bah. çeye girdim. Tozlu pencs relerden bakıyordum. Mihrabın önünde sönük bir kandil yanıyordu. Ke- #işlerin höcerelerinin kapıları a. çık. Fakat, ortada canlı bir mah. lük yok. Birdenbire küçük bir fino köpeği meydana çıktı. ayak - larıma sürünüyor, havlıyor... Köpeğin havlaması üzerine hâ. Kanlar Şakağı kurşunla dehnmiş, yü. « cerelerden birinden bir keşiş gö- zü ve gözü kan içinde. Sol elile Tündü. Gülerek yanıma gi sağ kolunu tutan bir adam, sür ne Fasih bir türkçe ile nereden gel. | Sürüne topçu kışlasının kapısının diğimi, kim olduğumu sordu. önüne geliyor. Ve nöbetçi çavu « — Arru ederseniz bu gece bu. | Şuna: <Beni, şü gördüğünüz oto- y | rada kalabilirsiniz. — Misafirlere l mobilin yanında, rovelveri elin. İA | mahsus yerimiz vardır. | e duran kadın yaraladı...» k | — Dedi Kabul ettim. Temiz bir | — Diyor. Hemen kışlanın hasta - | " bu dünyadan ayrılnış odaya girdik. Pencereleri denize | hamesine naklolunuyor. Yaraları insanlar grupu nazır. Serin bir rüzgâr esiyor | garıldıktan sonra hastahaneye .. Geceyarısına doğru — derinden — gönderiliyor. Askerler, ayni za . h esini hatırlatan arabesk | tokmak sesleri işitimeğe başladı: | Mmanda carih kadını da tutuyorlar, ']Lı!_tezyı!ııl var, ıxuır_m İbadet vakti gelmişti. Höcerele . — polise teslim ediyorlar, imiş. Fakat izleri belli... | rinden çıkan keşişler, yılan gibi Bu; Marselin Löprens adlı bir " yarısında büyük bir ma- K tapfan (Xönophon) ma- | * kranfiller, güller, jeran. “4 süslü büyük bir bahçe | ı, birkaç geniş, yabani ot. Yan, lamakla meşgul, Kapı - ihda, tahta bir sıra üzerin. aksakallı kaşiş, derin dalmış, parmakların: tesbihinin irı tanelerini uyor. Manastırın için. Mi tasvir eden büyük Öly ötin — önünde sönük bir | ei tyor. Etrafta derin bir ı;l' Benç keşişler, orman. ikleri odunları katırlara geliyorlardı. Wn bulundukları ma - Civardaki ormanlar. genç kadındır. 1908 senesi İlkteş. rinin 29 uncu günü Pariste dün. yaya gelmiştir Carih kadın, karakolda faciayı Şü suretle anlatmıştır *Ben eytamhanede idim. Bun- dan on beş sene evvel Mösyö Şarl Bovi beni büyütmek üzere yanı. na aldı, bu adam 54 yaşındadır, Ve Bua caddesinde, altında bir kahve, lokanta bulunan otelin sa. hibidir. Hem ötelcilik yapar, hem de bir vernik fabrikasında çalı Ben de bu fabrikada çalışıyor « dum, On sene kadar ölüyor. Mös. yö Bovi bana gönül verdiğini töy. lüyor, hayatımızı - birleştirmeyi teklif ediyordu. Israrına dayanamadım. Muva- fakat gösterdim. İki sene sonra sossiz süzülerek kiliseye giriyor. lar, yere diz çöküyorlar. sonra sı- ralara oturarak başlarımı eğiyor. lar, dua ediyorlardı. Ortodokk - âyinlerinde org ve kora yoktur. âyin esnasında ga. yet sade melodiler ozu: Bu ibadet güneş doğuncıya ka. dar devam etti. Hep birden kalk. Ular. Tıpkı bir asker gibi dizildi. ler, Mihrabın önüne, gümüş ay . konları oymıya gittiler. Keşişlerden yaşlımı, mihrabın yanında duruyordu. Elinde tahta bir tepsi tutuyordu. Tepsinin ü. zerinde mukaddes ekmek vardı. Başkeşiş Epitrop; manastırın bü. yük salonunda keşişleri ve misa. firleri kabul ediyor. Duvarlarda, Vsa Marsel Löprens ve Şarl Bovi içiıîı_i; bir adam Beni bu hale koyan, şu gördüğü- nüz otomobilin yanındaki kadındır Diye haykırıyor, gözleriniaynı noktadan ayırmıyordu ——— bir erkek çocuğumuz oldu. Şimdi | Yovn'da bulunuyor. Sekiz yaşın. | dadır. *Madam Bovi, geçen Mayis a. yının 15 ne kadar münasebatımızı bilmiyordu. Nasılsa öğrendi. O tarihtenberi bir cehennem hayatı yaşıyorum. Kadının kıskançlıkla. r, Bovi'nin huysuzlukları, den - sizlikleri tehammül edilemez de. receye geldi. Bu sabah, her günkü gibi işimi- ze gidiyorduk. Ben, benim için satın aldığı otomobili kullanıyor. dum. Yola çıakr çıkmaz yine söy. lemeğe başladı. Artık bu adamın kıskançlıkların ginâ gelmişti. O. tomobili kışların önünde durdur. dum. Bir ay evvel satın aldığım rovelveri çıkardım, dört el ateş ettim. «Birkaç gün evvel kendimi öl. dürmek, bu hayattan kurtulmak istemiştim. — Yapamadım. — Artık hergeyden bikmiş, usanmıştım..» Bütün kabahat bende! Mösyü Bovi, ifadesini almak için hastaneye gelen polis koml- serine: «— Davacı değilim. Kadının bir günahı yok. Bütün kabahat ben . de. Bu faclaya sebeb benim...» Demiştir. S—SON TELGR A F — 19 Haziran 1938 gireme-Peri masalına benzemiyor. Bir zaman Amerikanın meşhur zenginlerinden Karneci vardı. Mil. yarlarca dolara sahib olan Karne- cinin para nasil kazaılırn?, Diye yazdığı kitabları da vardır. O ki. tabları okuyarak zengin - olanlar var mı, yok mu?. Bu mesele ayrı. dır. Karneci öleli epey zamandır. | Şimdi Karneci allesi İngiliz gaze. | teleri için yeni bir mevzu teşkil ettiğinden milyarderin ismi ve bah si yeniden tazelenmiş oluyor Kar. necinin on sekiz yaşlarında bir to. runu vardır. Yakında kocaya va. racakmış. Mis Luiz, milyarderin kızının kızıdır. Karneci esasen İs- koçyada doğmuş, oraya dalma merbut kalmıştır. Allesi de İskoç. yalı idi. Karnecinin eşi bugün sek. sen yaşarındadır. Otuz kırk sene. denberi, daha kocasının sağlığın. Mılyarderın torunu acaba dogru mu söylüyor? Yoksa. lüğündenberi çalışarak kazan- da her sene yazın İskoçyaya gele. rek çiftliğinde birkaç ayını geçir. mek itiyadında olan bu yaşlı ka: din şimdi yine İskoçyada il 250,000 İngiliz lirası kıymet biçi. len çiftliğinde oturmaktadır. İhti. yar kadının kızı da beraberinde. dir, İşte yakında kırk yaşında bir avukata varacak olan kız da bu. nun kızı oluyar demektir. Büyük anasile anası hep merasimin ha. zırlığı He meşgul imişler, Karne. htiyar eşi son zamanlarda sıhhati sarsılmış oir halde bulu - nuyormuş. Fakat torununun mür. vetini görmek arzusile kendisine şimdi yeni bir canlılık, yeni bir neş'e gelmiştir. Merasimin yapıla. cağı kilisenin ufaklığını düşün « mekten başka bir üzüntüleri yok. muş. Pek çok davetli gelecek ve ancak dört yüz kişi sığabile: lişeye bunların hepsi giremiye - cek, diye düşünüyorlar. Şimalf İskoçyada Dornoçda 0- lan bu kilisenin merasim için inti. habına sebeb ise Karnec'hin kü - çüklüğündenberi buraya olan mer butiyetinin hatırası imiş. Killsede Karnecinin vaktile hediye ettiği büyük bir de çalğı vardır. O'da nikâh günü çalınacakmış. Kocaya gidecek kızın daha iki kız kardeşi vardır. Fakat bunlar daha mekteblidir. Milyarderin evlenecek olan to. runu daktilodur. Hesab bilir, def. ter tutar, Kızın annesi onun hak. kında şu malümatı veriyor: — Ona verflen terbiyenin esası gu olmuştur: Herşeyi kendi mu- hakemesile halletmek ve bher işi kendi teşebbüsü ile yapmak. Şim. diye kadar hayatında bir fevkalâ. de vak'ası olmamıştır. Bu asrın bir kızıdır. Fakat tabit bir hayat #üren bir kız... Varacağı avuka' . tın İzdivac teklifini kabul etti ve bizim muvafakatimizle evlentyor. Kızın babası, yani Karnecinin damadı. evlendiği zaman daha mektebi bitirmemiş bir delikini 1di. Bu kız dünyaya geldiği zamun babası daha şahadetnamesini ala. rak hayata atılmış değildi. Karne. ei de bir torunu dünyaya gelme - den evvel ölmüştür. Kız zengin de desini hiç bilmiyor. Fakat kıza ve- rilen terbiye çalışmak ve iş gör. mek terbiyesidir. Kendisi gibi bir çok Iş adamlarının çocuklarını 0. kuttuğu mektebe babası onu kü. çük yaştan götürüb teslim etmiş, kız orada büyüdükten sonra —iş hayatına atılmıştır. Orada da kırk. lık avukatla tanışmıştır. Bu avu. kat çok işi olan ve çok para ka. zanan bir adamdır. Milyarder Karnecinin torunu (Devamı 7 inci sahifemizde) Gelecek mevsime hazırlık ! Film stüdyoları butün kuvve- tile harıl harıl çalışıyor. e Tanınmış Vransız rejisörle. rinden Rene Guissard «Kadın . çehresi» isminde bir filim çevir. meğe hazırlanmaktadır. Bu kor. delâda başrolleri Hugette Duflos Meg Lampnnier, Pierre Brasseur Tramel ve Robert Arnoux oyni- yacaklardır. - Bunlardan maada eski Fransız tenisçilerinden dün. ya şampiyonu Matmazel Su - Zanne Langlen de bu eserde mü. him bir vazife deruhte edecektir. * Evvelce verilen haberlerin hilâfında olarak «Şimali garbi - geçidi» filminde Robert taylor hiçbir rol deruhte etmiyecek, bi. lükis «Almak ve vermek* korde. lâsında vazife alciktır. Bu korde- lâ boksörlerin hayatını tasvir e « dn bir eser ölacaktır. Robert'in partönerleri mauren O'Sullivan'. la Frank Morgan, Guy Kibbce ve Nat Pandelton olacaklardır. * Pariste ağustos sonlarına doğru «İsyan eden adam» ismin. de eğlenceli bir filim çevrilmeğe başlanılacaktır. Bu kordelâda başrolü komik Paul Azais deruh. to ödecektir. * Fransız rejisörü Ravmond Roülean önümüzdeki ağustos ayı zarfında «Den!zdeki on kadın» is. minde bir filim çevirecektir. . * Almanyada bu ey zarfında son sahneleri çevrilerek bitmiş (Devamı 7 inci de)