21 Şubat 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6

21 Şubat 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

B İ :: ni H aei Ai 9 —— taeem — v mammmamn —— $ (Cüneş) Cihat - Faruk, Reşat - suf, Rıza, Ömet - Selâhattin - Niya -« zi - Melih - Murat - Rebil. Muhafızlılar dünkü - kadrolarını| muha'! nan Akın: Bir hafta evvel çok üstün bır o - yunla Fenerbahçeyi yenen Güneş ta) kımının bir gün evvel çok muvaffa- kıyetsiz oynayan muhafızlıları, üs - telik vyorgun da yakalayınca açık bir farkla mağlüp etmesi bekleniyardu. Duha ilk dakikalarda Güneş mutat Milli Küme maçları- nın ikincisi Güneş Muhafızgücünü 3 - 1 yendi Beşiktaş da Uçok'a 3-1 galib e! za ediyorlardı. Hâkem Ad -imaçı 3 - 1 kazandılar. aa YS kizla, katiller Ankara 20: Düa burada Harbiye ve Gençler - birliği takımları şilt maçı için karşı - laştılar, neticede Harbiyeliler — bu Şild maçlarında Gala- tasaray 5-2 İstanbul- sporu yendi Dün öğleden — evvel saat ILIS te Şeref standında Güla -| lasaray - İstanbul spor takımları| Yazın Fransada Bagnolde öldürü - Ölen Italyanlar.. - Gizli teşkilâtın öldürdüğü iki İtalyanın| ölümü meselesi tazelendi Yeniden keşifler yapıldı şahid Karlo Russeli'nin karısı keşif heye.ine ifade veriyor yüzleştirildi ! karıldı. Çok geçmeden hemen - gizli AKŞAMCILAR vem nnni venet TESKİ bir aksamcının defterinden Yezpn: Osman Cemal Kaycılı Ömer ağa da rakıyı kadehle de- gil; su bardağı ile ve susuz olarak içerdi. Dedim: Üçüncü eşşeğe, hem de eşşoğlu eş- — Elbet olacaksıniz zalemçok yor.lşq-ge gelince o da işte karşınızda' bep iyeceğim ne dir ki yani bende bugün yaş altmış 'ama ben daha çok gençleri cebimden çıkarırım! İstersem hani yok mu bu İyaşta bile şurada v © ayı gi- bi leblebici oğlamı ile güleş bile tu - tar, onu yenerim! | Veli bey: — Sen şimdi bör ya gençliğinde n — Ben geçli; yarım okka pekmer, yarım okka ta- han, yanı sıra bir de somunu sıpitir- ezdim! gün! Sizin lesin Ömer ıldın Kimbilir? de bir otur | Biz, şaşkın şaşkın birbirimize ba - kınırken: . — Ne Bakarsınız öyle afal afal cir- birinize! 'Te o üçüncü eşek di İman huzurunuzdan - (elile göster Estağfurullah — Ne estağfurullahı! Ben de ökir- mı başıma toplayıp adam olsi vaktiyle şimdi bu köy gibi yerdi lülere semercilik yapacağıma İstanbu Araciyı lun en meşhur bi a sahip! Yı velâkin... Ha çekelim hi ha! (Devi Arasında Şild maçı yapılmıştır. — İyillen iki İtalyan kardeşin katli etrafın-İsilâh depolari da ortaya çıktı. Anla - çe hakim bir oyundan sonra 5 - 2/da yapılan tahkikat geçen gün cina-İşıldı ki Fransanın her tarafına dal - | Salatasaray lehine bitti. yet mahallinde bir keşif yapılması i-|budak salmış gizli ve büyük bir teş- ş baskısını tutturamadığı gibi Muha - fızlılar da evvelki oyunla: yas edilemiyecek derecede naman il alar likli geçmes| . * le başka bir safhaya girmiştir. kilât vardır. Bu teşkilâtın iç yüzü| Pa hâ' ŞAT NN gi eee eeakele ae KİLAR maç-| Dünkü “Son Telgraf., da gizli teş-| Roselli kardeşlerin ölümü faciasını < Ş üü dakilada Mürat mühira bir| PTMa da cevam — edilmiş, dün şu|kilâtın mühendisler gurubunda ilerilda meydana İki netiçeler alınmıştır: gelen bir âdam olan Metenye' fırsat kuçırdı. Melih de belki haya - Anadoluhisar - Karagümrük 2 - Olmübendis Lokuti'ye bombayı gölü -İlitikaile meşgul olmayan öbür kar - Feneryılmaz - Davutpaşa — 4 - Iİrüp koymasını söylerken ağzından şu|deş neden öldürülmüştü? . Galata gençler - Kasımpaşa — 2- 0.İnu kaçırdığı yazılmıştı : ANKARADAKİ MAÇ! Dün Ankarada - yapılan Harbiyel|dük. Şimdi bombayı götürüp koy - kip edenler bu fırsatın bir daha bu- Genlerbirliği maç 3 - 1 Rarbiyeninlmak sırası da 'sende. Mtenye'nin Ro-|lunamıyacağına — bükmederek — iki Kalibiyeti ile neticelenmiştir. selli kardeşleri öldürmekteki mesu -İkardeşi de birlikte ortadan kaldır 4 Kası Tiyetinin derecesi de ayrıca aranmak-/mışlardır. Roselli kardeşlerin ölü - mpaşadaki g tadır. Fakat bugün doğrudan doğru -|mündeki esrardan yine sıran — gel -| ya bu cinayetin failleri olmakla maz-|dikçe tahkikat safhasına göre bah - tının en fena maçını baştan sonüna kadar ayni beceriksizlikle devam et- tirdi durdu. Her zamanki bol fırsat- ları bulamamakla beraber — çektiği şütlerde de, yarmalarında da mu - vaffak olamıyordu. Solla çektiği eid- den sıkı bir şüt de direğe çarparak geri çekildi. Güneş forveti cenahla- rında da bozuk çalışıyor. Bu - hattın en iyi çalışam Niyazi. dım da yine bana mısın? Demi çıkarmıştır. - Karlonun di. Şimdi onun yuvarladığı rakı yı n|ölümü siyasi mahiyette idi. Fakat po dinci raki İdi; artık iyice — coğmaya başlıyordu. Gençlikte başından geç - p | barak, yabancı memleketlere miş olan tehlikeli bir zampadalık ( Bu bir tesadüf eseridir. Cinayet gü kâyesini yanındakileri güldüre gi — Biz de Roselli kardeşleri öldür- nü iki kardeş beraberdi. Onları ta -İdüre anlattıktan sonra pek — #evdiği| |bir Rumeli türküsünü tutturdu: — | Ha çekelim şimdi birer tane daha erefe! Ömer ağa da rakıyı kadehle değil, u bardağı ile ve susuz olarak İ Be — L Sa D a | Büyük Petro (5 inci sahifeden devam) “|lik şefkati uyanıyor vo oğlunu affot- “|mek istiyor, Baba ile n barışa - cakları esnada Petro; — Alekseyin : "İgideceğim,, diye yalvardığımı gö - “İrünce öfkeleniyor ve « kaçmak isti- yorsun hal» diye bağırarak oğlunun üzerine' saldırıyor. Tam bu — esmsda Katerina içeri giterek çara, —bümile Jolduğunu ve karnında babasına lâ - Bulamadım derdime çaacare |yık bir vellahtın çırpınışlarını hisset- Gördünüz mü ol Cican Alişimi — |(tiğini söyliyor. Bu haber — Petroyu Tuna boyunda çok sevindiriyor ve Katerinanın boy- Alişimin kaşları kaaaaare Sen açten sineme yadancare Muhafızlılar çok hizli mukabele - lerde bulunuyorlar, Haflardan — iyi çıkan topları Güneş kalesi önlerine| çabuk götürüyorlar. Rızanın bir şü - tü Cihadın kucağında.. Tekrar &1 - kıştırdılar. Top dışarıda. - Muhafızın lehinde csen rüzgâr rahat oynama - larına çok yardım ediyor reş teşvik maçları İstanbul güreş mantıka ajanlığı|nun başlıca şunlar vardır: tarafından terib edilen tocrübesiz| Buviye, Foran, Füirö, Tenay, Ja -| güreşçilere mahsus Teşvik — maçları|kuliye. Roselli kardeşlerden — Karlo! İdün Kasımpaşa klübünde yapılmış| Röselli Faşist İtalyada takibata uğ -| ve: ramış, sürülmüş, senelerce — sürgün| 56 kiloda * Cemal Vahdettin, Fethi,|kalarak nihayet- Fransaya kaçabil -| Oğuz, Hüseyin, Ahmet, Hamit, So -|Miştir. Karlo Roselli Fransada — da| Melih yine bir fırsat kaçırdı. Akın- larını tanzim edemiyen 'Güneş orta hafında da aksayınca 25 inci dakika- da çok bariz bir Muhafız hükimiyeti doğdu. Melih de ber yeni fırsatı öl- dürmekte devam ediyor. Güneşin o- yunu çok bozuldu. Topları hiç yerle-! Fine bulduramıyorlar. Kuvvetli ta rafın zayıtf 0y da Rızaya verilen firikiği Cihat, Ci-| hat da çok sıkı ve güzel attı. Top di- Tek kenarından dışarda. Açılan Mu © hafız iyi oynuyor ve sıkıştırıyor. Dev renin neticesine bir dakika kala Re- biinin bir ortalamasını Niyazi — sağı ile indirip solu ile çok sıkı olatak bi- rinci Güneş golünü ağlara taktı. İkinci devre Muhafız tüzgâra tağımen yine sı - kışmadan oypuyor. Bugün düne na- zarân ço kdaha iyiler... Bir iki mü - him fırsat da yaratabildiler. Akınlar hiç bir tarafın açık Üstünlüğüne da « yanmadan mütevazin göçerken Mu- hatız sağ halı sağ açığı besledi. Sağı açık da Rızanın kafasına uzaktan Bir top oturttu. Rıza fevkalâde bir vu - ruşla beraberliği çıkardı. Muhafız 1- Güneş 1. Muhafızlılar büsbütün — açıldılar. Birbirlerini mütcakip tehlikeli akın - lara geçtiler, 22 inci dakikada Rebii - nin muhakkak gollük Pasını Melih yine kaleye atamadı.' Muhafızın sol beki yaralandı. 22 inci dakikada bu - &gün çok iyi oynamış olan Muhafızın sol hafı topu geriye doğru attı. Sağ - da, top, çıkan kaleciye rağmen ken- di kendine çabuk bir falso bularak bombaş kalan kaleye giriverdi. Güneş 2 - Muhafız 1. Fens bir tali eseri olarak yedikleri bu manasız gol le iyi çalıştıkları halde mağlüp vazi- yete düşen Muhafızlılar — münkesir olmadan tekrar hücuma geçtiler. Gü- neş aleyhine çekilen firikikten Rıza aldığı pasla muhakkak — berabetliği kaçırdı. Niyazi çok çalışıyor. — Enlesi bir sol şüt çekti. Fuat plonjonla kur-| tardı. Son dakikalarda Melih ve Ro- bi kambinezonu Niyazinin ol ayağı, ile üçüncü golü de çıkarttı. Ve aç 9 - 1 Güneş galibiyeti (e bitti. Hâkemiri idaresi çok iyi idi. Ad - nan ÂAkın maçın Muhafızın sert oyu- nuna göz yummadı. * Bugün ikinci maçını Üçukla ya -| pan Beşiktaş ilk devreyi - 1 - 0 galibi bitirmiştir. İkinci devrede de iki gol yapmış buna Üçoklular penaltıdan| yaptıkları bir gölle mukabele etmiş. der ve maç bu süretle 3 - 1 Beşikta- gn galibiyetiyle bitmiştir. B. 1 j mu karşı tarafa ümit| Kros Kontri şampiyon- ve emniyet veriyor. 40 mcı dakika-| | ö donun kayığ; dnerken hep bum ol yönall yığına 1 hep bunu ::' yemiş bir tane de puvan almış - düşünüyormuş: aüaranacan — Onu hapse attılar. On sene ya-| ÇOCUK TİYATROSU 'tacak... Onun yerine zirni bulayım? tiri, Mümtaz: Sosyalist teşkilâtının başında idi. Fa-| 66 kiloda : Basri, Ahmed, Kasım,| 31 bir surette çalışan Karlonun kar - Nuri, Tahsin. deşi ise politika ile hiç meşgul olma- yan bir adamdı. Onun riyasi denecek | bir düşmanı da yoktu. Böyle olduğu| hülde adamcağızın - öldürülmüş ol -| ması ilk zamanlarda pek esrarengiz, anlaşılamaz görülmüşge de sonra — iş| meydana çıkmıştır. İki kardeş ge - çen yaz Pransanın - Bagnol — denifen |güzel yerinde tedavi ve istirahat için bulunuyorlardı. Oraca yol kenarın - 'da ölüleri bulurdu. Bu cirayet hıraaz lik maksadı ile yaptimış — şeylerden| olmadığı hemen anlaşıldı Çünkü ü -| 'rerlerindeki bir maktâr paraya zaten| |dokunulmamıştı. Olsa olsa Karlonun| isiyasi düşmanları tarah rülmüş olması hatıra geliş kin politika ile hiç meş; " diğer kardeşini niçin ler? Aylarca süren tâhkikat hiç hir notice 'vermeden kaldığı gibı bu cinayetin | faillerine dair de bir iz bulunama - mıştır. Fakat aradan aylar geçti; bi Bün İsviçre - Fransız -hududundan | gizli silâh kaçakçılığı meydana çı 72 kiloda : Hamit, Yahya, Hayri, Haydar, İzzet, 79 kiloda : Hasib. 87 kiloda : Refik, Mehmed — Ali Galib gelmişlerdir. Bu teşvik maç - larına devam edilecektir. luğunu Galatasaray aldı Atletizm federasyonu — taralından bütün Türkiye mıntakalarında ayni |günde yapılmak üzere tertip edilen kır koşusu dün şehrlmizde de-yapıl - | Maştır. Yarış mahalli olarak Topkaps| |yolunu intihap edilmişti. 7500 metre mesafede yapılan bu yarışa her klüip- den 58 atlet ştirak etmiş V& yarış çok heyecanlı almuştur. * - Neticede 23 'dakika 31 saniyede Ga- Tatasarydan İbrahim birinci, Sokrat ikinci, Hüseyin üçüncü olmuşlardır. Klübler, puvan noktasından Güla <| |tasaray 23 puvanla birincı, Kasımpa- şa 58 puvanla ikinci, Güneş 63 pu - vanla üçüncülüğü aldılar. | Milli küme maçlarındaki | kulublerin vaziyeti Ş Şu suretle neticelenmektedir: (S inci sahifeden devam) Beşiktaş J. K.yaptığı üç maçta da|evvel kapandığı zindanda zavallı Ed- galib gelmiş 8 gol atmiş 2 gol yemiş|mond Dantes bir zamonlar hapse -| İve 9 puvan kazanmıştır. dildiği karanlık höcreyi gidip gör -! | Güneş yaptığı 2 maçtan ikisini del jEazanmış attığı 8 gola mukabil 3 gol emiş ve 6 puvan almıştır. Muhafız Gücü ise 3 maçın ikisinde| (la birdelikanlı gibi.. beraber, — birinde de — mağlub ol -| Bunun bir aşk macerasından ibaret muş, attığı $ gole karşı 5 gol yemiş| 'İdüğunu zannctmemeli.. Hayır., Al v - sahib olmuştur. İzmie| Tedo bütün Avrupa polisince meş -| Uçok 2 maçta 1 galebe biri de mağ-|hür olan Çekoslovakyalı güzel hır - lübiyet kaydetmiş iki gol —atmış 3517 Lupinska'nın pençesine geçmiş - gol yemiş ve 4 puvan - alabilmiştir.| " | İFWMİ"IWÖ 2 maçın birin-| Mari Lüpinska, büyük mıkyasta| de mağlub birinde de beraberlik te-| Mücevherat, para çalar, cle göçme - |min edebilmiş 2 gol atmış, 5 gol ye-|Meyi bilir, çok güzel, çok genç — ve miş 3 puvan almıştır. çok şık bir kadındır. Fakat emri al -| Harbiye takımı yaptığı bir tında mutlaka bir haydudu — vardır. berabere kalmış 2 gol atmiş 2 gol ye- O haydud olmazsa bu kadının şey - miş ve 2 puvan almıştır. İzmir Al -| tani zekâsı iş göremezmiş. Şimdiye /Sancak yaptığı 2 maçta da mağlüb ol-| Kadar kaç erkek onun uğrunda gi - dönüyorlar, Fakat senelerdenberi ta- muş sadece 4 göl yemiş 2 » jrüklenmiş, hırsızlık ederek onun de-| labilmiştir. Galata sarayn .:,'::" diğini yapmak isterkon nihayot ya - Mağlübiyetle neticelenön biricik ma- çının netlcesinde bir gol atmış ve 3) , FüPiNska o gün Marsilyada Aliresi Cümartesi çarşamba 14 de MAVİ BONCUK Yaza * Mümtaz Zeki Taşkın. Kayıkçıyı tetkik elmiş, onu iste - jdiği gibi bir genç bulmuştur. Hapse atılan adam, Mari Lüpinskanın uzun İda be ikten sonra Alfredo ile genç kadın| sedilecektir. | 'Tahkikatın yeni safhası cinayet ye-| rinde yapılan keşifle daha aydınlan-| mıştır. Maznunlar geçen gün tevkifhane- deki höcreleri Terle beraber tal likte Bagnole götürül! nunların cinayet günü kardeşi nasıl takip ettikleri sonra na- 'sıl vurdukları birer birer yerinde bir| çok suallerle kendilerinden — sorul - muştur. Maznunların ifade bir -| birini tutmamaktadır. Hele önden İ-| talyanları takip öden otomobilin ni- çin durduğu sorulduğu zaman maz - 'nunlar ötomobile benzin almak için| durdukları: söylemişler, fakat ora - alacak yer olmadığı —an - laşılınca bu sözün ssılsızlığı meyda - na çıkmıştır Vakanın şahidi olarak kimse yok- ta Yalnız o gün akşam üzeri oradan geçen bir kız vardı. Bu kız o gün o -| Gördünüz mü ol Alışimi Rusçuk yolun; Türkü bitince bir de avurdunu ş şirip kolları ile tüfek atma — tal yaptı ve birden ağzi ile gümledi Güüüüm! Sonta yine başladı! — Heygidi Ürumeli hey, hey gidi Tırnuva, Şumnu Filibe hey! Benim çocukluğum hep oracıklarda — geç - miştir. Değil ama salt urumelini ben mu - haci rolarak oradan buraya - geldik - ten sonra Anadoluda da çok dölaş - tım! Bana derler Mutaf Ömer, belimdedir| Ten kemer geklerin sırtlarını : Ben vi s«kora urum semer! Turhan sordü: — Hangi eşeklgrin be Ömer üğu? — Bütün eşeklerin, bütün eşekle - rint,, Sanma ki ben Balt-dört ayaklı tomobili görmüş ve maznunları ta . “Şeklere semeri vururum! Lüzım ge- “|nudığını söylemiştir. Fakat vaka ma- hallınde yapilan keşif esnasında maz nunlarla yüzleştirilen şahit kız yal - nız Tenay'ı tanımıştır. Keşif yerin - de elli kişiden fazla adam vardı. Kar- |!9 Rosellinin dul kalan eşi de orada| ” bulunmuş ve maznunlardan Jakul -İ " ye'yi Pariste görmüş olduğunu söy « lemiştir. Meş'um kadın! |bir hayduttu. Şimdi onun yerine Al- fredoyu seçiyordu. Bu meş'um tesadüften sonra genç Alfredo için artık fakirane, namus datresinde yaşamak kapıları kapanmış,onun yerine namutsuzluk- maşıp birbirlerini seveti genç bir ka-!la kazanılmış korku işinde sarfedil - miş bir paranın Verdiği zenginlik gel miştir. Genç Alfredo, kurnaz kadına çıldırasıya âşık olmuştur. Sarışın dil- ber bu esmer kara gözlü delikanlıya 'de oturalım, Sen artık bildiklecinden, fakrabalarından uzaklaş. fredo artık çalışarak kazanan - fekiri fakat namuslu haysiyetli kayıkçılar- dan uzaklaşmış, Lüpinskadan ayrıl - mâz olmuştur. Lâkin Lüpinskamın sürdüğü hayat eğlenceli, şatafatlı bir hayattır. Buna para yetiştirmek lâzımi. O zaman ka-| din: — Para, diyor, benimle be:aber ol- | mak istersen para bulmalısın! | Alfredo parayı nasıl bülsun? O za- |man delikanlının zayıf tarafını iyi - ce keşfeden Lüpinska ona para bul- manın da yolunu göstermiştir. — Kolay, diyor, ben ne dersem © - nu yap! nereye kadar gidiyor? ” Tahkikattan, gmır.dınheri emri altında bulunan g tEEİzeğ, K çıkan netictiy dtin görürsünüz,. fekat| — Gel, diyor, sentnle gizli bir yer.| Alfredo ile Lüpinskanın rascerası| lirse iki ayaklılara da vururum - bo evlâd! - Kim bu iki ayaklı eşekler Ömer iğat? na evlâd! Başta şu bizim kır kah - isi Mestan biür! — A- O ne diya eşek olsun? — O eşeğin hem de marsuvan cin- i! Eğer o eşek olmasa idi şimdi de ğil buracıkta Beyoğlunda irat aka: sahibisi olurdu. Onun cline hürriyot yılından bu yanı az para mt geçti be? Hürriyet yılından sonra gün olur. ederdi. — Ne yaptı o paraları ya! rapçığına! Tıktı rastgele karının, da- ğazcığına! Karı budalasının biri de İbasasın tarafına kayri bolca — sıfırı! İİkinci eşşek hizim utçu, samancı Ki « İDiman! Kiliman gâvurunu tanırsınız — ya, dir nedir? İşte size ikinci bir. eşşek, Böyle, diyor ve böyle öluyor. A1 -| e' belki de bu birinci eşekten dana anadına eğektir. Bunun aklı başında Jolsaydı da şimdiye kadar rakıya — ve |karılara yedirdiği paranın değil on - 'da birini yüzde birini bir yere sak - lamiş olsa idi şimdi sabah karanlı - ğırda, şurada burada gaz tenekesi ile otnuzunda çorba satıp da geçinmeğe| çalışacağı yerde Sirkecide büyük bir Tokanta açardı! * günde 3 ka — Hangi birini sayıp dökeyimi sa -| du ki yaz mevsiminde burada — gü -| müş para ile otuz kırk lira alış veriş| — Ne yapacak, tıktı ninesinin ço - Hani o Karamanlı mıdır, Niğdeli mi- grip, romatizma, nevralji, kır wınızı derhrl keser, icsıbında İnuna sarılıyor, | Bundan sonra Petro küçük veliah- |lz suviç ve şefkatle kuçaklarken gö - üyoruz. Filmin senaryosu iyi tertip edil - mgin mizansenle — ve muvaffakıyetli olarak çekmiştir. Fil- mi çeviren sanatkâzların ekserisi - nin tiyatro artisti uluşu, düme bam - başka bir hususiyet vermektedir. Buş roldekilerin hemen hepsi bü - tün meclislerde mebzul bir servel ve mimikle oynuyorlar. Bir çok sahne- ler, tiyatroyu - andırıyor, heareketli yerlerde bu muvaffakıyet biraz dü - şüyor. İhtimal rejisör de bir tiyat - rocü. | Bu filmi sinemacılık âleminde ye- ni ve teknik bir hamle saymak hatolı olur. Sanınım ki, Rus dostlarımızın da böyle bir iddiası yoktur, Fakat şu ileri sürülebilir ki, bugünkü — Rus sinemacılığının Avrupa ve Amerika, film sanayiile boy ölçüşebilecek bir hale gelmiştir. Gerek teknik, gerek sanat fübarile... Çevrilen film Rus ter'hinin en can h bir sahifesini teşkil ediyor. Çün « kü Petro iledir ki, Rusya garbe bir peneere açmış, ve bizim tanzimatı onlar birinci Petro zamanında yap - İmışlardır. «Deli Petroyu» oynayan N, Simo - nov küvvetli bir artist.. Fakat 0 ka- 'dar yuvarlak hatlı, ve bu hallarla ge- mlileşen bir yüzü var ki, makyaja rağmen kafamızda tahayyül ettiği : |miz Petyoya benzemiyor. Hele be'- nim ön yıl evvel «tarihi umumi» do gördüğüm Deli Petroya hiç! Yüzü şiddet, gayız, kin ifade eder- |izen bile, karşısındakine bu kelime « lerin konuştuğu manayı — tamarmen vermiyoc. Petronun oğlu Aleksy relünü oy - nayan N, Çerkosov karanlık — ruhlu, manyak ve kotkak bir iİnsan rolünü | Şniş, vejisör, | | odur. Ona sebub eşçek dedikçe Ona| hakikaten büyük bir sanatle temsil ediyor. Katerina, yine tahayyül etti. ğimiz gibi, desisekâr, şeytan - fikirli, zeki bir kadın tipinde değil üstelik güzel de değil.. Bilmem bize Katerinanın çok gü- zel olduğunu söylerlerdi. Bu güzel - lik, sanırım Baltacıyı falan — baştan çıkarmağa kifayet etracz. Bu film, dediğimiz gibi teknik bir hamle olmamakla beraber Rus sne- ma artistlerinin kabiliyet ve sanat - larını göstermesi ve — tarihten — bir Nu - Sa - Ca lk e Glin LZANEKK G 2i sahifeyi Carlı bir şekilde yaşatması < itibarile muvaffak addedilebilir. Flm - türkçeleştirildikten sonra sınemalar - Jdıı gösterlecektiz,

Bu sayıdan diğer sayfalar: