TT FÇ .D 4—SONTELGRAF— 24 Mayıs 1937. Ingiltere ile Almanya anlaşırlarsa, — Italyanın vaziyeti ne olacak? İtalyanlar o kadar alıngan olmuşlar ki;,sanki İngılızlerle kadsen kavga çıkarmağa bahane arıyorlarmış! Habeş Alman başvekili Fransız sefiri Fransava Ponse ve refiki iplomasi sahasındaki resmi be- | ” yandf bir tarafâ burakılır da, | etmektedir; İtalya hâlâ İngiliz - İ- ;J“'[""'" ';’ği"' Avrupa mât- | A olcan münasebatı meselesini açık matinin ve bilhası a S 1 Ve bilhasa Rodis'garelir . Ca Ltadır. Köprüyü kexmek İ erinin neşi andan alımacak nö- | KDi ticeleri anlatmak isteyince şü çıkı- | eZ Romanın | yor. leri gelen bir gazetesi, Meselâ Fransanın belli da diyor ki: Bazetesi olan ve İta bulunan (Tan) di be y kümeti böyle bir ihtimali bertaraf N | yaya eİtal, e ki: a hiç bir zaman İngiltere | * «Giörnale di Malic «Bununla ile münasebatı ışıklıklara mey-| ber bu vaziyete le bozmak iste - ı Bi dan ve mez.r ek şes derine bir rol leybine derinden MEYESOTAA Oynuyadağını zannetmek hatalı o- Fakat «Morning Post, adlı İngi lur, Böyle bir oyun tehlikeli olur, | liz gazetesinin Romadak: h ünasebatı steriyor ki Faşi vi İngiliz - İtalyan ":'bels hastalandı mı? —T Alman propaganda Nazırı Göbels'in ağır suretle hastalandığı hakkında Paristen gelen Bir haberin aslı olmadığı anlaşılmıştır. Alman propa- ganda nazırına böyle bir hastalık izafe elmek suretile yapılan propagandaya — muzipli Edebi Roman No: 6 denmerz mi ? Zekeriyya Sofrası Yazan: AKA Gündüz erdenberi, bir çok yer-| lardı. Bayan Bi dığı kanepede titriyordu." Kocası hatte idi. Zekeriyya — solraşını kocasından gizli tortip etmişti. Ko. 4 cası böyle şeylere istediği — kadar düşmandı. Ör- üç ölü vardı ki kocası üçünü nımıyardu. Sağ k ve ilk golo hissini veren | rüjlu, hafif kır saçlı -| Uzun Bu misafirler kimlerdi?. İşin iç lerde görülmemiş feci bir sahne. |- yüzü ne idi? Bayân C | — Repsi'de az çok tanınmış, temiz Bd z | birer aileye mensup olan bu ba - matik tabanca duruyordu. Sedef |, yanlar asıl şimdi dehşete tutulmüş- altı , kiymetli bir dört k şun atıldığını kin rjöründe Kaç kü yordu. Üç v Üç kurşun kova üç kurşun atılmış ol üçünün de yar öldüklerini s: bulunuşuna göre Dokter | sumca olsun pek aktı. Facı ü bu değildi Öl. W düren öldürdü. ölen öldü. Asıl fa- | eskisi de bütün vaziyete | yüye-| tüy dikiyordu. ©ek? Ve ne hüviyet verecek? Bu - ı Sonra kadınlar. - Aile kadınları | €la, sağ kalanlardı. Kim r Taya niçin gelmişlerdi? Bu vak'a- | Birsin'e inanan, hürmet eden ve hin sebebi ne idi? | #asadıkları için gelen kadınlar ân Alpagol yarı uzan- ı alacağı şekilden bedbin görünü ve bu münasebatın olacağını soruyor. Muhabir iki memleket a - | rasındaki şu son iki senedir çıkan l ne ihtilâfları yazdıktan sonra şöyle di- yor: | «Roma hükümeti İngiliz kabine- sinin umumiyetle İngilizler tara - fından İtalya aleyhine alınmış o- lan vaziyeti tasvip ettiğini zanne- diyor. Diğer taraftan İtalyanın gi- riştiği askeri hazırlıkları da İngil- tere imparatorlu; lâhlanmasına bir sebep teşkil edi- yor. Kim haklıdır?.» Bu gazete şu suali sorduktan sonra İngiliz - İtalyan münasebatı meselesi karşışında okuyucularına her şeyin iyi biteceği ümidini kay- betmemekle beraber, daha fena za- manlara hazır bulunmak lâzım gel- gEr ee H Muharebesi için muhtelif Italyan neza- retlerı on ıkıküsurmılyarlıret para sarfetmışler 2 Belçikaya taarrüz niyetindedir; 2 — Fransa ve Belçika Budutlarında haklarını muh Llnıık.c bera »- ber, umumi harbin sonunda İngil- tereye bırakmış olduğu müstemle - keleri cek değildir.. Yine bu gazetenin yazdığına gö- re Alman başvekili, İtalyaya ya - pacağı seyahati Londrada cereyan eden bu temasların tesirile, önü » müzdeki ayın on beşinden sonraya bırakmıştır. Almanya İngiltere ile Fransanın Akdeniz siyasetlerine aykırı olan İtalya siyasetine müza- heret etmiyecektir. İngiliz - İtalyan ihtilâfının ruhu olan Habeş meselesini de hatırlamak lâzim geliyor: Komaaa Venedik sarayt önünde Habeş harbi zamanlarında toplanan göndllüler diğini nasihat ediyor ve diyor ki: «İtalyanlar o kadar alıngan olmuş- lardir ki sanki bizimle (yâni İngi- ! Hizlerle) kasden kavga çıkarmağa bahane arar görünüyorlar x «Kuriyer Dellasera» ismindeki İ- talyan gazetesinin de »Fransa kralı Altınci Cord» serlevhasile yazdığı bir makalede ise Fransanın artık İngiltereye haraç veren, ona tâbi bir mmemleket olduğunu söyliyerek İngilterenin vaktile — Napoleonu yendiği günlerin yıl dönümünü Fransız — parlâmentosunun artık | milli bayram olarak kabul edece - | yazıyor. Bu, İngiltere ile Fran- sanın arasındaki sıkı dostluğu kâa- rikatür halinde tasvir etmek de - mektir. Fakat Londrada Mareşal Blom - berg'in temaslarından bahseden İn- Kiliz amele fırkasının — gezetesinin verdiği şu haber İtalyaya da pek ziyade taallük ediyor: | «The People» adli'olan bu gazete | diyor ki: | «Alman mareşalı İngiliz devlet | adamlarını şu noktalarda temin et- miştir: ne Fransay Birsin iki kolunu ileriye uzattı: — Siz gidin! Siz buradan gidin! kaçın!. Görünmeyin!. Diye haykırmak istedi. Bu sefer çeneleri - kilitlenmişti. Dudakları kımıldadı, fakat bir ses çıkmadı. Çıksaydı da faydası olamıyacaktı, çünkü kadınlarda görecek, anlıya- cak, işitecek kuvvet kalmamıştı Ortada Jâf anlıyan iki buçuk ki- şi vardı: Aşçıbaşı bir, uşak iki, bu- çuğu da Düri. Düri de şaşırmış, saçma sapan | üyor, ağlıyor, hanımının boy- nuna atılıyordu. Aşçıbaşı ile söylediler, — Mutfal riye hanım y salanuna gidi uşak ayni sözleri ta iş görüyorduk. Dü- mnımızda idi. Yemek cek son meze tabak- ni aldı, gitti. Bir gürültü ol cüddeden cakacı bir mo gürültüsü — çıkarırlar.. Onun için aldırmadık. Derken Dü- | riye hanımın çığlığını duyduk, se- ğirttik. Bunu gördük. İtalyanın Habeşistan harbi çıktı çıkalı sarfetmiş olduğu para mik- darını gösteren bir istatistik neşro- dilmiştir. Bu resmi istatistiğe göre 1934-35 ve 1935-36 senelerinde İtâl- yâ « Habeş muharebesinde İtalya- nın muhtelif nezaretleri tarafın - Gan sarfedilen para mikdarı şudur: 12,111.500,000 Lret. Bu para nezaretlere göre şöyle taksim edilmektedir: temlekât nezareti 4 milyar 48 milyon, Harbi- 'ye nazareti 5 milyar 61 milyon, ha- ye nezareti | milyar 439 milyon. Bundan başka silâh altıfa çağrılan Müuayenesiz efradın ailelerine ve- rilen tahsisat yekünu da 329 mil « yonu geçmiştir. Hariciye nezareti memurlarından olup askere çağ - rılanların atlelerine verilen mik - 1 milyondur. Faşist milisleri- ne verilenlerin yekünu 13 milyon dar: liret raddesindedir. Faşist milisle - | rinden ormanlarda çalıştırılanlara Ziraat nezareti vasıtasile verilen para 4 milyon lirettir. Habeşistanın payitahtı olan Adis Ababanın havası yaramadığı için Şarki Afrika — imparatorluğunun hem ağlıyor, hem başı ile ri tasdik ediyordu. n sön bir kuvvet ham - mdan — çıkmak İstediler, Müddeiumumi! bırakmad Affedersiniz, birkaç dakika iniz. Size ihtiyacımız var. — Fakat bizi merak ederler. — Birkaç dakikâ. Sadece yetlerinizi alacağım. Beş altı ince çığlık birden koptu. Hüviyet!. Bu, müthiş bir şeydi. Hiç bir suçları olmadığı halde.. man Dışarıda )r alabalık va; iyi Onları dağıtalım, sonra gidersiniz, ınlar bundaki manayı anla - diler, s Müdürü söy iki komisere bir di. Komiserler çıktılar, amanın nlerinden |- nerlerken arkaya dönüp seslendi- lerz — Aşçıbaşı! bir daha di iz. Dünyayı Ya bir yangın ç katsizlik olur mu? i geri almak için ısrar ede - | erkezini İtalyanlar başka bir yes | IKAYE Yazan: Zeki Cemal Bakı Gözlerin sakladığı sır î l unu ihtiyar bir kaptan anlatlı: — Bazan hayatın ne üzüntülü | ve li tesadüfleri vardır.. Bilmem siz hiç tesadüf ettiniz m Fakat benim bi bir bâ- | dise Başlı ba: kadar faclalıdır, Henüz yirmi yaşımda idim. Mek- tepten kapi kar çıkmaz babam annem: Oğlu - muzun mürüvvetini görelim.. diye | derhal beni evlendirmeğe karar verdiler, Karım o kadar güzel ve o kadar narin bir kadındı ki.. ilk gör- düğüm dakikada âşık olmuştum. t itibarile de enfesti gibi severdi, Bir sene geçmişti evde kadın | hazırlıkları başlamıştı. Ooh.. de - mek baba oluyorduk.. Ben de se - vinç içinde idim. Nihayet gün gel- di, kadının ağrıs tuttu ve... İşte o güne kadar tam bir saadet | içinde geçen hayatımda birdenbi- re felâket sahifesi açıldı. Karım ço- cuğu doğururken öldü. Fakat kı - zım bir yadigâr olarak kaldı. Kelbime çöken acının yegâne te- sellisi kızım oldu. Annem kızıma bir süt nine tuttu.. Çocuk yavaş ya- vaş büyüdü.. 6 aylık oldu. Fakat | ben her gün eve gelince yeniden | yaralanıyordum. Kızımı gördükçe annesini hatırlıyor ve her gün ma- tem havası içinde yaşıyordum. | Nihayet uzak seferler yapan bir kumpanyaya girmekten başka bir | çare bulamadım. İki ayda bir, üç ayda bir bir hafta, on göün evime geliyor yavrumu kucaklıyor, sevi- yor onunla oynuyordum Seneler felâketlerin üzerine ne kadar çabuk örtü çekerler.. acıları | unultum ve beş yıl kadar sonra ev- | Tendim. Bundan annemin, babamın ve kızımın haberi yoktu. Olmasını da istemiyordum. Hele kızımın.. bir hareketim karşısında be- içaklıkla itham edeceğini zan Ve merdivenlerde karşı: — Ahmak herif havagazı muslukların: miş. Azkalsın hem kendi y tı, hem koca apartımanı tutuştü - racaktı. — Demek kaza? — Hem de büyük kaza, Hepini- ze geçmiş olsun, Ve bir şey olmamış gibi iki ko - toplananlara miser birer sigara yakarak ağır 3- ğır yürüdüler. Cadde de boşaldı. Şimdi ne olacak? Polis Müdürü, Müddelumümi, - iki doktar bir üzüntü içinde idller. Tesbit et- T, Birsin ve koca- iki salonun zıd manzaraları, yı- | kilan sofr detin | &, Fakat üzüntü, vazi Taz. i ahkoya- — Bunları kim vurdu? Büu korkunç her seferinde | | cevapsız kaldı. İçlerinde yine Bir- | soru, sin biraz metin çıktı. Ben şurada duruyordum. Sa- | | &mda bayan: Cansever, onun sa- | ir babi muştu.. Yabancı diyarda bir b ak.. bu benim tam teşellim T du. Oğluma baktıkça kızımı dt g” | rür gibf oluyor, onu sağ kö dlurala boşlu * kucaklârken sol kolumun ğunde yın hayatini kucaklıY” rum zannediyordum - n seneler” geçmişti. Ki şına girdiği annem 00 mışti. '!”' slan olğür yman Pa K çahi rasını gönd tamamlam: Evimizde eski hayatım tek kelime mevzuu bahs olmadıği için kızımdan ikinci karımın Ve cuğumun da haberi yoktu. Aradan yıllar geçti.. her iki #97 da bir defa kızımdan gelen mek ? tupta vaziyeti hakkında malümti rdum. Son gelen bir mektüf” ta'acı bir havadis yazıyordu- A":n nem ve babam - ölmüştü. Ktf yapayalnız kalmıştır. : Maamşfihi ba. diyordu. Mektebi bitİf” 2 yılım kaldı. Sonra tam na di g bİE a tup içinde binde tatiğril V K günlerce ıva" rlerc irap içİN' ırrcî»ıîr:.:ıopmıruf iyar, yazıhanemit e a durdukça beyNl F yordu.. Nihayet karımı ©İT ne geçmemesi için fotoğrafı VF maktan — başka çare — bi ı='f_""t' bunu neden yaptım? Niçin BO hareket ettim, Bilmiyorum-. 0": kü o günkü haleti ruhiyemi bugül tahlile Bugünleri imkân yok x idi Ben Uzak ŞAF KI < ha k.4|ılın tayin a) mu ” azzam bir şilepti. Avustralya muntar arasında sefetler yapıyordu. Gidip ac":l* ay süren bu seferlerde oğlum kurımı da göremiyordum. EPEY 1 sehifede) çardle ğında bay Ahmet Mü ;ı:“" rşı sırada (baya aç saydı) ve ortada Ras Feddan nuyordu. — Kim ateş etti? — Bilmiyorum. Mumlarıf kısmı sönmi AYT masaya kapanncıa herşe! pir yet ansev v gevril * di, mumların hepsi söndü- — O — Hayır. Mesele çatallaştı. ç Bir daktor fikrini fisıldö ıııu y — Ahmet Müslim L._ı.ıır»“dd, Gamla, şişman kadın - VE ’;n..xl arasında bir mesele VAF- —| Çadik le, yahut ııı-nf" atılmak Vaziyet bunu gösteriyor Solil wan Bakınız, kurşun kendi. EÜİ çot birez solundan, aşağıdan " vrç) (Devart