10 Aralık 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

(Baş tarafı 1 inci sayfada) Pavlof ve Kornilofun itirazları İtalyan büyük elçiliği kapıc sının bu ifadeleri tercüman vasi- tasile Pavlof ile Kornilofa anla- tıbnış ve bir diyecekleri olup ol. madığı sorulmuştur. Suçluların! ikisi de şahide karşı bir diyecek- leri olmadığını, yalnız bu müna. sebetle bir sual sormak istedik » lerini bildirerek şimdiye Okadar dinlenmiş olan şahidlerin vak'a mahallinde bulunan eşyalar ar: sında kırmızı bir parçanın mev. cudiyetini söylemediklerini ve bu eşyalar arasında da böyle bir şeyin görülmediğini, binaenaleyh evvelce dinlenen şahid Fahri U. çakın ifadesinin ne derecey: dar doğru olabileceğinin g bünde tutulmasını istemişlerdi; Bundan sonra Abdürrahmanı müdafii avukat Şakir Ziya Kara canm isminin baro levhasından silinmesi meselesi hakkında ba roya yazılan tezkereye gelen ce- vab okunmuştur. Şakir Ziya Karaca söz alarak Ankarada yazıhane açmak iste İdiğini, fakat, bu zamanda yer bulmanm müşkül olmasına rağ- men bir yer temin ettiğini ve eş yasını buraya nakletmek üzere bulunduğunu söylemiş ve baro - nun tebliğatını da almış olduğu- mu ilâve etmiştir. Süleymanın istidosı k Sovyet ir, Gülyağı fiatları hergün yüksel-' ihraç olunmuştur, Mardinde Şehrin su ihtiyacı hergün bir kat © Asha artıyor, bu eski şehir suya kavuştuğu gün süratle inkişaf edecektir AÂfiolde Mahsuldar topraklar: olan İksa. niye nahiyesinde Bu yıl pancar ve patates zeriyatından iyi neticeler alındı harebelerden sonra kuvvetlerimiz israr eylemesine ve evvelce bu va Denizlide umumi meclis Büyük Don kıyriminda zirhli teş ak başkaca tahkik edilecek bir ci. tıkları toplantıda uruumi meclise | "ib etmişlerdir. Bu kuvvetler, hiçbir emyiz mahkemesinin lâyihası - İstihsaline aiddir. Bu yl Almanlar bir miktargük), ie Küm Özyurd — seçilerek nan kuvvetleri, birçok meskön ma- kunduğuna ve dinlenen iki şahi- Bafra-Alaçam | 4,500,000, Sinob| maddeler Ülraç edilmiştir. Muhtelif) man 16 uçak kaybetmiştir. umumi azalıklarına C. H. Partisi esas hakkında serdettikleri iddia Bu sene anin gülyağı istih.)ralık üzüm ve bu miktara yakin Sivasta Sovyet tebliği hisleri beslemesine nazaran Pav- Behçet Başara, eczacı Şevket Çu ;| besinde evvelce bildirilen sika. k maddesinin 4 numaralı bendinin | Şaraba günü Helkevinde yapı -İman mukavemeti sağlamlaşmak P OSTA Birincikânun 10 Memleket Haberleri Londra bildiriyor | Oo Suikasd d (Baş tarafı 1 inci sayfada) ulkas avası OZ ; Rus kütle taarrurları şiddetli mu. — — beyanatını tafsilen vermek içi urd tarafından geri atikeiştir. Kuvvet. i i ENR Bu yılın yeni tütün rekoltesi da iyinin me Miri Kür e mşlar ve 4 diğ : ine öŞ milyon ola cak Biga, Kaş, Sivas, Samsun, Edirne| tabrib ctmişlerdir..>, erkin! da binin Se ke ea : inaen bu hususta ayrıca bir kac azaları seşüni yapıldı | küllere mensub el bombacıları ka b ani kel öüdiğein z yi zna mahal olmadı alm serili karar verildiği tefhim edilmiş ve '.. —. gt a al Biga (Hususi) — Burada ikinci! Mevzilerinden çıkarmışlar ve el 5 Gül yağı istihsalâtı da 90 kilo müntehiblerin 25 İkinciteşrinde yap, bombalarile 6 Sovyet tankici tah ren kalmadığından esas hakkın- di A mütaleası sorulan iddin ma - BE kei) BE a , iki hal, gidecek olan azalar ayrılmış, avu.|tank kaybetmemşilerdir Miken ey emmi m e rinşipeeln ii günl bal z kat İsmi il Hakkı Geymir ile emekli Merkez cephesinde geniş mikyas- delumumisi Cemil Altan, yüksek ii DE Girin nl TUR SO 1 Malmüdürü Mahmud, Müezzin za,|'a düşman harekâtın tesiri hafi RE . um Türkiye ha yükselmesi mümkündür. de Ahmed Uygur ve © Altıkolaçlı lemşir. Bu harekât esasında AL Eşme mi riley leme İzmir (Ege) 33,500,000, Bursa i : i 5,000,000 İzmit. Yalova 1,500,000)” e İkendilerine bildirileniştir. Meclis Şu, balli işgal etmişler, birkaç düşman amli ikmal edilerek Hendek © 1,000,000, © Düze) Son 1 ay İçinde memleketimizden) P9t on beşte açılacaktır. Me serlmişler ve düşman okunması lâzım gelen evrakın o- 2,500,000, © San | : atlarinin gerilerinde münakale yol. . ve 500,000, o Samsun o 3,500,000, Siovakyaya ve Macaristana | çeşidli Kaşta larını kesmişlerdir. Bu kesimde düş — de meticeyi değiştirecek ve | sr. lr ee ii wta tanilik eden başkaca bir b mize) o | e üzüm, İncir, İlmen gölünün cenubunda düş- beyanları bulunmadığına ve bu 400000 000,000, diğer yerler em DE em mühim) namsedlerinden — Kâzim Uysal velman küçük taarruzlarda bulunmuş. sebeble 20 Mayıs 1942 celsesinde h Gülyağı fiat kmde in aym ÜS| esli azadan Fehmi Sokollu seçil -|tur. Bataryalarımız düşman tank z atları yarim milyon li -| mişlerdir. İtopluluklarını tahrib etmiştir. e ke ye, p : m tekrarına mahal olmadı. salâtı taleriben 90 kiloyu bulacak -) incirle mühimce miktard ömü m PE leziz ÇHimtei) “Çlâyetimla Moskova, 9 (AA.) — Tekalan, vaziyetin e kama mem meclisi seçimi sopa, ermiş) öle tebliği: Yesemek idle yaz ve yapılan seçimde Kâmil Kitahçı!| 8 Jik Kânün gecesi kuvvetlerimiz. : 4 avekai Amed Göze, Ful Dizi | Sinlingend gevresinde ve özele ce b ömerin nci maddesi nazara resi insellerde tesiri; süraşları Yapanağl alınarak (64 üncü maddesinin bukçu seçi e m e kinci fılırası delâleti ile 450 inci ça İ Londra 9 (A.A.) — Rus cep. a ii Samsun (Hususi) — 25/11/942| hesinin bütün keaielerinde AL Ye Ep ei snddeleri delâleti Ye i çişli ELM Süleyman Sağolun da ayni kanu- d tadır. Buna rağmen Ruslar $ta - vun ÖZ ve 65 in; deleri de. Je azalıklarını. şehirden Ömer Ka.|lingrad bölgesinde — terakkiler| yn takiben Sül , | Yâletile keza 450 inci maddesinin | setaş, Fark Tuzanlı, Nasuhi Erzu-| kaydetmeğe devam etmektedir .| puru takiben Süleyman Sağ - rumlu ve Nail Tuzçu seçilmişlerdir. ler. 72 saattenberi mukabil taar|pı, Zİ mali Bea Mardinden yazılıyor: Mardin 3 yeri Masus dağının yalçın etek- © İlerine yaslanmış 1100 rakımlı ve 4 numaralı bendine tevfikan ce- zalarınm tayinine karar ittihaz edilmesini 24.25 bin nüfuslu bir vilâyet mer kezidir. 9 kazası, 10 oahiyesi ve (900 küsur köyü vardır. Şehri baş- © cektir. pi İtanbaşa katederek ikiye bölen untazam parke döşenmiş bir caddesi mevcuddur. Pek azı müs “tesnn olmak üzere binalar ki tarzı mimari Üzerine İnşa edilmiş, taş obinalardır. Yukarı Mez:polamya ovalarına nazır bulunan şehrin hususi bir manza. rası vardır. Bu güzel maalesef su yoktur. Şehrin içme suyu 3-4 kilometre mesafeden gelmektedir. Susuzluk yüzünden © şehir ağaçtan mahrum çorak bir vaziyettedir. Havası saf ve güzel olup bütün mevsimler kendileri. ne mahsus hükümleri icra eyle- mektedir. 23 Şubat 942 de açıl mış olan Halkevi şehrin bütün medeni ihtiyaçlarma cerab vere- ek derecededir. Elektrik tesisatı mevcud ise de ihtiyaca gayri kâ. fi bulunduğundan tevsii hüzumu İstikbal için plânlanmış bulunan su işi halle dildiği takdirde Mardin cenubun mükemmel bir şehri haline gele. min, Kaşta ekim işleri Kaş (Hususi) — Kazamızda her samandan ziyade ekim İşlerine bilhassa ehemmiyet verilmektedir. i toprak birakmama- «Son Posta» nın edebi romanı; Otomobil, geri dönmek için, dar sokakta manevra yapmağa çalışıyordu. Ihtiyar kadına an- © €sk bir sAllaha ısmarladık!» di. yebildi. Otomobile atladı. © — Halkevine!, Yolda, bu telâşına gülmekten â alanıyordu. Füsuna bu)” dar mı hasretti? Bu he; LAN 'bu telâşı yaratan Füsunun karşı- laştıkları an göstereceği hayret, şaşkınlık ve sevinç tezahürlerini görmek merakı mı idi? Belki ikisi, belki bir üçüncü, © yabancı bir muhitte aranılan «. bir çehrenin bir an o evvel Şulunması arzusu da... Halkevi pek uzakta değildi. - Fakat her acele işte olduğu gibi © yol ve zaman insafsızlaşıyorlardı. Nihayet, otomobil bol ışıklı bir) binanın önünde durmuştu. Füsunun konseri bitmiş miydi acaba) Kalabalık içinde onu ko- Tiyca bulabilecek miydi? Kepıdan süratle içeri süzüldü. Karsısına iki genç çıkmıştı. Ne. gaketle sordular: — Biletiniz!.. — Maalesef yok! Nasıl teda. gik edebilirim! Çünkü bir saat ewvel vapurdan indim. Gençler birbirler arkadaşından a- re'h i. Sant bir hayli vakit İörlemişti. Bu saatten sonra hi beldede | in yüzlerine j İhsaniyede kurulan istihsali ko- ruma teşkilâtı (Ortada nahiye müdi Afyon ( Hususi ) — Afyonun susi ehenvmiyeti olan nahiyelerin - den biri de niye (Eğret)tir, 37 köye dağılmış olan 17 bin nüfus burada her yıl vasati olarak 7.8 bin ton buğday, üç bin ton arp; h- sal eder Eğretin geçen sene ofise teslim ettiği buğdayın yekünu 4500 ton idi, Son yıllar nahiyenin bazi müsa'd yerlerinde patates ve pan- car ziraatine de ehemmiyet veril İmiş ve bunlardan bilhassa bu sene iyl neticeler alinmişitir. İhsaniye nahiyesinde halk, son yılların bahşettiği flat terfileri üze- rine, refahin bulunduğu “istikamete doğru yol almıştır. Halihazırda bile bu bölgede fakir köylü ver, dene mez. Bu şayı memnuniyet hali 170 ilet alıp almamak için tereddüd ettiği anlaşılıyordu. Arkadaşı — Efendim, dedi.. Bu müsa- mere, sosyal yardım şubesi men. faatine tertib edildi de... Vedad, bir an evvel içeri gir- mekte acele ediyordu. — Çok yüzel.. Bana lütfen ne şartlarla girebileceğimi | söyler misiniz? Tekrar birbirlerinin yüzlerine baktılar, — Vakit ilerledi, proj bir kısmı bitti. Bunun için bilet parası İstemeğs pek cesaret | edemiyoruz. Cevab vermesine vakit kalma. mıştı, Salonda alkış sesleri geli- yordu. Sesler kesilir kesilmez bir piyamo sesi duyulmuştu: .. ve,, Füsunun İbillâri sesi akisler Obırakmağa başlamatı.r Kulak kabarttı: — Bu Füsun değil mi? Demek konseri bitmedi? — Hayır, yeni başlıyor.. Siz an Hanın tanıdığı mısmız? — Evet çoruğum, akrabamdır. — O halde bizim de imisafiri. miz sayılırsınız. Buyurun! Yavaşça salon kapısını arala yarak içeri soktular. Evvelâ gö- Fü ran kalabalık çarptı. hemen sahneye çevirdi. İşte Fü- İsum!.. Pembe bir tuvalet giymiş. Denizlide ruzlarda bulunan Almanlar mu - Sehur-| toprak mahsolleri bakımından hu-| 19! UMMEMİ azası Ali Osman Temür, I züne salonu tıklım tıklım doldu-|nu ve küznü içinde, seven Gözlerini | damın ıztırabını terennüm I dan yapilan intihab neticesinde De.| “muştur. Denizli (Hususi) — Müddeti s0. vi na eren vilâyet umumi meclisi için 25 İkinciteşrin Çarşamba günü Halk evinde ikinci müntehibler tarafin - “. nizli merkez kazası namına avukat) Nail Küçüka, tüccardan Fevzi Müf.! tiler, mütelmid Talât Saraçoğlu ve üllğ Salih seçilmişlerdir. Aynl gün kazalardaki seçin yapılmıştır. Edirnede Söğüd (Hususi) — Söğüdde köy lerden gelen müntebibi sanilerin İş. tirakile | kaymakam Yusuf Açarın başkanlığında yapılan seçimde C,! H. Parti namzedlerinden eski meç m k gin belediye encümen © azası Hüseyin Fayık, C. H. Partisi idare heyeti azası Foto Rasih Hekimoğlu kazan. mışlardır. ——— —— gelecek istihsal yılında daha çok sevinç verecek derecede kuvvet bu. lacağına şüphe edilmemektedir. Bu nün yegâne derdi zl- rai asayiş işidir. Bunu nazari dikka. te alan nahiyenin genç ve pek çalış. kan müdürü Hleri Seçkiner, müs-| tabsilin mallarını tarlada korumak maksadile bütün köylerde koruma teşkilâtı vücuda getirmiş ve köylü- yü zirai asayişsizlik derdinden ta. mamile kurtarmıya muvaffak cl - h di m e h ii Sovyet kuvvetleri yeni bir lemp daha yapmışlardır. Sovyet temini bozmuşlardır. 48 saattenberi süren duraklama. srebeye düzinelerle ağır tank. lar sürmektedirler. Rievin garbinde iki taraf bir- birini çember içine almağa uğ - raşmaktadır. Volga ile Don ara. nda Ruslar garbdeki Alman Veliki Luki huşlardır. bölgesin. de birkaç Alman garnizon yok edilmiştir maba Ruslar birkaç meskün şgal etmişlerdir. Merkezde ve Stalingrad cephelerinde Moskova 9 (A.A.) — Alman- lar tarafından iki cephede, mer- ezde ve Stalingradda girişilen ddetli karşılık taarruzlar, dar Sovyetler tarafından kazanı - lan topraklarda Veliki Luki ile Rjev arasında düşmanın tekmil İ mukavemet yuvaları temzilen - miştir, cenub batısında iler. Stalingrad iicum kıtaları, Almanların bu Kızılordu an sonra tekrar harekete geç - neğe muvaffak olmuş ve Sovyet tebliğinin bildirdiğine göre Sta. 'ngrad cenub batısında taarruz arbleri yaparak ilerlemekte bu. saruatur, hatlarını yarınağa' muvaffak ol) beleri şiddetini artırmakta bulu-| nan Kızılordu kuvvetlerile kırıl. miştır. | |ben iddia makamının sözlerine İlti. kesimdeki uçakla münakale 4'5-| ğunu ve paraya tamaan bir şahsın! tidasında infllâkta berhava olan şah sın Ömer olmadığını, infilâktan| #onra Ömer'i görenler bulunduğu- nu, eski ifadelerinin doğru olmayıp o ifadelerin Abdurrahınan tarafin. dan söyletilmiş uydurma sözler ol. duğunu, Pavlof ve Kornilofla temas etmediğini, Sovyet sefarethanesine gitmediğini, ceza mahkemeleri w- sulü kanununa göre bir tercüman tutulduğu takdirde işin hakiki ma.| hiyetini anlatacağını bildiriyordu. Mahkeme, m. bi eti maznunun Türkçe bil.| ş diği ve bu sebeble evvelce tebliğ ettiği halde tercüman tedariki İsteği nin reddedildiğini bildirerek ne söy Iyecekse Türkçe olarak söylemesini Ihtar etmiştir. Abdurrahman sorulan suale ceva di; hak ettiğini, Süleymanın da bu işte methaldar bulunduğunu ve son cel. seyi müteakib mahkemeden hapls- haneye dönüşte Pavlofun kendisine) nı «Daha zaman kaybedilmiş değildir» | (e, diye söylemesinden ve «Dönebilir. siniz» dediğini, buna nazaran Süley manin da bunlar tarafından iğfal e. dilerek kendilerine çevrilmiş oldu- bunu yapmasının tabij bulunduğu. na, Süleymanın Fahri İle temas et. memiş ve ona tanımamiş olduğunu söylelştir. İkinci celse Öğleden sonra devam eden mu hakemede Süleyman Sağolun bu- günkü tarihle verdiği dilekçede ti. Piyanomunun önünde, tecrü-j dı beli bir konsersist serbastliğile o- kuyordu. Lâkin Füsun ne kadar güzelleşimişti. Biraz daha boy. lanmış, biraz daha toplamıştı. O- muzlarma dökülen saçları, tuva- letile ne güzel imtizaç ediyordu. Gençler, ona yer bulmağa ça- hşıyorlardı. Filo işaret etti, güz“ leri sahriede: — Teşekkür ederim, istemem, dedi.. Buradan dinliyeceğim! Ocoh, bu seranadı ona kendi öğretmişti. Ne kadar duyarak söylerdi bunu.. Ve hülyalı bir yüzle bu gece ne harikulâde te. ganni ediyordu. O da hiç şüphesiz, bir ba dünyasındaydı. Kö düşünüyordu. Dudaklarının — ke- narlarındaki mabzun tebessüm bunun en canlı bir şahidi sayıl. maz mıydı? Piyanoda yaşlı bir zat akom- dı yı ki tı dan dinliyor, Füsun, anlaşılıyor du ki, İstanbuldan O ayrıldıktan sonra sesini İşletmeği ihmal et. memiş, adamakıllı çalışmıştı. Sehubert'in serenadı saniye“ lerce süren alkışlarla karşılan» mıştı. Füsun, ikinci parçaya başladı. ği vakit, Vedad hayretle doğrul muş, gözleri yasarmşıtı. Çünkü, genç kız kendi eserlerinden bi ni okuyordu. Deneme kabilin- den bestelediği bir serenad ce yarım.. Bu eser, gecenin hi di kı yordu. Bunu Füsuna öğrettiğini hatırlıyor. Lâkin notasım nere söylüyordu ki mırıldanıyordu. yecekti. Bir an evvel en bulmuşlar? e Öyle sunu bu şarkıyı.. Gözleri kapalı bu billüri sesi içer gibi, derin bir yoced içinde, kendinden geçerek dinliyordu. — Ooeh, sevgili un! diye Demek beni u- atmadın, hâlâ ayni kuvvetle s0. iyorsun, bayalimle O başbaşasın, fakat bilmiyorsun ki, şu daki a ayni havayı kokluyoruz, ben senim karsındayım. Daha fazia tahammül edemi. Füsunun anına gitmek istiyordu. Füsun, sahneden çekildiği va- it kuliste karşısına çıkacaktı, Kendisini içeri alan gençler- İdi; delikanlı dal ın Füsunu dinliyordu: — Beni sahneye götürebilir misiniz? — Buyurun! Delikanlı önüne düşmüştü. Ar- ık heyecanı haddi azamiye çık. mış bulunuyordu. Nihayet bir dakika sonra Fü- sun kollarının arasına atılacak, iğsünde sıkabilecekti. arı bir hayli kalaba- ktı. Rehberlik eden genç, arka. aşlarının kulaklarına bir şeyler söyledi. Vedad, hiçbir şeye dik- at edecek vaziyette değildi. He- men kulise sokularak, daba ya- kından Füsunu seyretmeğe baş- lamıştı, Omuzuma bir el dokundu. — Üstad, bu ne şeref, siz bu. a-|rada? Hayratla başını çevirdi. Tani- madığı, orta yaşta bir adam. Bir yüzüne bir de uzattığı ele baklı.' yorlar. İzatı âlinizi getirince, gözlerime) — — candan) — Beni tanımazsmız. Halke. vinin ar kolu reisiyim. Fakat sizi kim tanımaz, geçen sene İstan- bulda bir könsermizi dinlemek sandetini kazanmıştım. Arkadaş inanamadım, Hoş geld ve Halkevimize şeref Vedad, şaşkın, hayretli konuş. malarm etrafını çevirdiğini, sah- ne arkasında bulunanların birer ikişer, fısıldaşarak kendisini gös. terdiklerini va etrafına | toplan- dıklarını görüyordu. Derhal dalva koştardu- lar. Gösterilen büyük alâkadan çok mütehassis olmuştu. Lâkin, kolunu dekoza, başın! koluna da. yayarak, sessiz, hayalleri, ıztıra- bı, yavaş yavaş belirmeğe başlı- yan saadetile başbaşa Füsunu dinlemesine imkân kalmanuştı. — Füsun Hanım da'ma sizden bahseder. Hattâ, acaba Samsuna gelmezler mi? Bu şerefi bizden irgerler mi diye daima sorar- Gözlerime İnanamıyorum vallahi üstad! Füsun Hanımın da haberi yok geleceğinizden değil mi) — Hayır, ani bir kararla seya- hate çıktım. Bu akşam indim Samsuna! — Kim biör Füsun Hanım şimdi ne kadar şaşıracak! Ar kolu reisi, kulis arasından Füsuna işaret etmeğe kalkmıştı. Mâni oldu. — Sakın, programını bitirme. den haber almasın! Heyecan s€-| sini kısabilir. | — Zaten non şarkıyı les ku la bi el pu mu dafaaları hakkında bi. demiyecekleri sorulnuuş, Süley - yan edemiyeceğini, Ömer olmad yosu, Lavali siyetlerile gi duğunu bildirmektedir. yüzünde mahzun man zaman gözler bütün ruhile eserini söylüyordu. İşte son musra da: taleb ve idda eylemiş- tir. Bundan sonra maznunların mü sey döyip söylediği gi- ifadelerinin an Sağol, evvelce kendisinin eski dogru olmadığı, hâdisenin ev. velki ifadeleri veçhile cereyan olduğunu, iyi (o türkçe için bunları tafsilen be- ölen şahsın ini ve bu tertihi beyan edemiyece; yeceği bulunmadığını söylemiş. tir, Pavlof ile Kornilof da müda - faalarına aid birer istida vermiş. ler ve bu istidalarında tahkikatın tevsi edilmesini ve Çankırı ağır ceza mahkemesinin red kararı « nm okunmasını ve müdafaaları- hazırlamak için iki hafta müh t verilmesini istemişlerdir. Neticede müdafnalar için du ruşmanın ayın 23 üncü Çarşam - ba gününe bırakılmasına verilmişti karar Laval Alman şahsi- yetlerile görüşüyor Vichy 9 (A.A.) — Vichy rad. 'ariste Alman şah- şmelerde bulun - — Bitmesini bekliyelim! Füsun, her şeyden bihaber, imikler, za- kapayarak, Bitmez mi bu hasret, bitmen mi ayrılık? — Bitti artık, hasrette ayrr hık, sana geldim, Füsun! ak nerede İse, bastırıyor. Göz dakilere (göster. terini si. r gibi yüzünde dolaştırıyor. AL ış, alkış. Bitti, Piyanist Füsunu sahnede bıra» Diye ba; karak çekiliyor. Füsun, bitmek bilmiyen, gittikçe hızlanan alkış- ea mukabele etmeğe çalışıyor. Ani bir karar. İçten gelme, ö. Düne geçilmez bir arzu! Ar kolu reisinin elini tutuyor. — Müsaads eder misiniz, bir eserde de onu ben akompanye e deyim! — Aman östad, bu ne bü r Jütuf.. Hemen halka anos 6 delim. — Hayır, Füsuna bir sürpriz, Piyano başında beni görsün! nü, sırtından (atıyor, tarayarak sah- Pard lerile saçla; neye doğru yürüyor. Füsun, ram- m önündedir, balkı selâmla. akla meşgul, Yavaşça, piyanonun önüne © turuyor. Piyano başına yabanc bir şahsın geldiğini gören halk hem arzuları yapılacağı için, hem söylü. | hovvetle alkışı kesiyor. (Arkas var)