” 4 2 SON'POSTA . Eylis kırdın. ediyordu. Sani ona Geğrülhin tavrmdan, Barnmesndan sonraki Oüma; peki ldan se v | leri da sa aş Şanal GER «| anlarda ki aiyiyeonk hir yayi var. boşu eme, geniz ee0e BEKİ : gibi yapıyorlardı. dü, Dağa s0 D8İM drman savur. | du; dastlarımız bayına bi: fee, Se ldumsa, | Uç Yazan: Rene Jouglet Onlar Go biraderdi ki i Möylemek ki, o isimlerini kimsenin aklı z ip köylerde Adak olduğu e Mine Mikahiariie bağırırlardı. Neden, erimli değildi, belki karsın yüz 2 Nin ve tiftik tiftik saplarından do. Tamar Tuhaflar adımı vermişlerdi, Bun bor, Sdlemiyeceğiniz kadar u - borlu idiler. Martini isminde olan güvüklerinin boyu iki metreyi geçi. Bika) a ia boyu De mütenasi» bir a; hakiki bir şerpetçin'n o srığı ia ig elenları Low'a çirkinliği e yek. ; Sil! bir havada bir mehtab gbi me dal Azametisn de enah- İş EMİ İle ker yaş azadıüğl düet v9 $ davara sahib bir çitçi kö- Anaların yanmda bekâr ya- Cumartesi günleri, öğle Ye- #onra, çziliğin yanından sağdaki ırmağı kadar tahı en çayızı, sonra bir ka'a- ırmağı geçiyorlardı: en İ, en arkada Henri yürü. Dü surstle aştığtan s3. Mr hizaya gelyorlar ve ikm. Keundaki bır meyhnmeye meyhanenla dayararı iy, ları, üçünün de ayn bir a ada €n çok sevdikleri bir kır * Adı Zulma idi, Fettan bir! Büzleri vardı ve omurları saç ikin ve biçimsiz yazılı İG. kaba çiagili, en #0. kadın olan ve h'ç konuşmadığı karı şöhretile anılan ane. Yanıyordu. ii — Bonsuvar Martin! eme Louis! Bonsuvar, Henri! X Zulmanıs yüzünün parlaklığı, ana - nın sakinliği, ve ayn! zamanda soba « nm harareti, bu kabul we bu hava on. darı memnun ; bürdenbize şen şakır kesiliyorlürd. gile olaki ba kendisini, yüzün ” akik ve tavuk gibi apdaklıyarak aydafıa ediyordu. Masmafih gene ©-| Bun kalçemnı çimdiklemeğe muvaffak; oluyorlardı. 3 ; İ HPzi 7 di # Zulma: .— Ey, ne içeceksiniz bakslim? Diyordu. Martial: — Vo kadeh ba. cevab verirdi. * yili çaniğı alıyor ve mehsene eiriyorlardı. “Tavanda Maamatih hilekâr Henrinin Di mm tutmak teklifinden hiç geri kal. a e ea yoktu. kız, ıvranarak onun ein. e > N anar Ze, Bonsuvat, ana.|den kurtuluyor. diğerleri ise görülü ark 0) kaldiyor ve gös -İbir kahkaha o koparyorlarn, Zulme smdan görlerini kırpaştırıyor.| biran sonra çiryor. kadehleri sözma tetkommu örmeğe baz-İkedar dokturusurin. Onlar kadehleri m Galeriyi atli. İ tokuşturun “ik yudumları ip'yorlar, kö. Saka önle ve eİsik yapayım MEÂLANme emiyorlar, ML. e Yuoydama, çıkaran birjtün tebakalarını çıkın» b'r sigara sa- 18 Gültrasiyordu, ayorlardı; bu sizaray:, Zulmanm 60 - LOPGUr, antmçamne yanam akar, 1 AA) —— Bon ii ay İçİnİman bulutlari yükselmiştir. Nişanlı Çeviren: Halid Fahri Ozansoy Zuma — Pk aeeeniz yok, diyordu. Gidip kahveyi boşaltacağım. Bu, mutad olan nezaketli; onlar bu. Bu, kendilerine karşı bir bore diye ka- bul ediyorlardı. Küçük bir kâdeh ardıç Suyu ısmarlıyorlardı: nihayet kalkı « yorlar, upuzun azalarini çekip uzutı - yorlardı. «Hani arık gidip yatma sa. manı değli mi, 8?» Kadın onlaya gönlüğünün arkasmdan bir nazar fr satıyor, İrikosuru yuvarlayıp tomar ©. diyor, bu yün toparlağını uğların Üe- tiüne biştiriyordu. — Oruvari Herkes hesabına nüktedan olan Her. ti — Alarevuvayur! Diye haykırıyordu. Kadm da onları: — Cumartesiye: Diye haykırıyordu. a Uyumadan evvel, Zulma (aşk'armı düşünüyordu. Üçünü ©, Martlah, Louisyi, ve Hesriyi de seviyordu ve İç. lerinden hangisini tercih edeceğini bl. Jemiiyordu. Martial en uzun boylular hdi; Toüls temkinli bir adam ve Henri en neşelileri idi, fakav o da, öteki de sam koca olanak tohumda idiler, Fe. kat bir genç riza dzdiveç teklif: yap. ması mutad değidi, Üç Aşıktan birinin kararmı vermesin: bek'iyordu; Rangial Olursa olsun, «vet diyeekti, Fakat onlar bu kararı vermekte ge, cikiyorlardı. Anlaşılan, buna sebeb, ak. raba oluşları ili. Biraderee anlişiyor. badan çıkardığı ateşle yakiyorlardı |Jardı; karanmı verecek olan, Astimal, Rahat ropat yerieşerek konuşmağa baş| diğerlerini aldatmış olcaktı Bu şey. Myorlürdı, Veri konuşmadıkları halde perili his Köy hikâyeleri yeknesak ve dalma! sediyorlardı. Geriş getirm bir nevi yenidir; malbandın kârı mımkacısuşı hayvanlar gi sr daıvranıvorlardı. ile tek dutmamıışlır, bakkalın Xin !s.| Şimdiki halde, zaman geçiyordu. metini çayırlarda Obiraktıktan sonra| Bu müökaddemeler böylece devam e. evlenmiştir, çifiçi Onnasını kesmiş ve'derek aradan beş alti yıl geçmişti ki, kassirlarnı daha ucuya o satmaktadır; | birdenbire -münasebes kemliverdi. Bu, bunlar konuşulur ve arkasından da, a- | kücük bir facia oldu Sessiz bri çarkın ieriie atıp tutmalar. Kadihler boşal. | dişi srasına giren, faka: gene meki dığı zaman, içlerinden bir$ meyi durduran bir toz gibi h'ç bir gü. — Hardi Zulma, diyordu, pentle .|rülü yapmadı, sıra be.| Mewhaneden oikmuşlar ve da'ma bir het üstünde yürüyerek. mehtabla yı. kanan çaydan geçiyorlardı. Hava Jâ- tfü. Kuru ot Tokus'le dopdolu bir yaz gecesi Wi, bülbül ötebürdü Mutadları haricinde sessizes yi yorlerd!: ırmağa vardılar, Martisl, a. yağını, köprü vazifesi gören kalmasa ko. Yucafı esrada Henri onu durdurdu, On dan ateş İstedi; sienras: sönmüstü, Mar -İtiai yarım sağ yapn, Bu suretle, üçü yordu. İde, fena fikirlerin esd'arin hermher Havadan, mahsullerin halinden, pan. | koştuğu bu mehtabi: gecede Şüz yüze carların şeker İcrirs'inden behsediyor-| gelerek birlapn'ş ol'ilar, lardı; ve Zulma onlara, ineklermin İâ.| Henri sigaratr #mdan tekrar va ri (*) deldur bakalım, Şiz im, Zukna tekrar mahssas ywlamyar ve yeniden Wenrinin kendisine refoka. tini reddediyordu; berikiler pülmeder kırılıyorlardı. Kendilerini keyfi, wn - taş, burjuvalara, patsorara bensemiş —i. Rasılsın, iyi misin, ana1” Dişorlardı, Kadın, ovet masasına başını çüsü. yürümeğe başlamadı. Henri Sü REAL, A ve aş ağanın bu mmıntakağaki Boy , JASUMi VE veaviaras veee m e | Düşmanın bu mın yeme © pi saydığımız yerlerdekinin hemen ay- .İ yorlardı, — Zulma, > Kambur mu? Üçü de, hâlâ şaşkın, birbirlerine ba. kıştılar. Sanra Henri botarinın dibini kardı ve balgamı ırmağı “wiwttiktan sonru: — Onu arkasından görmek yeter, Dedi, Martial boyru boyunça doğruldu ve|#ünün Adeta alnı ile bir elm ağacının Gk dallarına dokunuyor gibi idi — Vay canna,. Bir müddet düşündü, sonra fikrini bilirdi: — Evet, hakkın var, kamburdur, Louis keskin bir kahkaha kopardı, Ü. gü de koro halinde bu kabkahaya işti - Tük ektiler, — Bak, işte bu tuhaf! diye haylırı. "| şiyorlardı. Kambur! Hani sahiden de kambur! Bunun hiç farkına varmanışlardı ve İgto şimdi bu kamburluk gözlerine ba. #wor, Korkunc ve insan deli edeli bir mahiyet. alıyordu. Ayni şamande bir. bister'ne yumruklar vurarak sarsı'd'lar, çocuklar gibi birbirlerine seslenerek, ko sa koşa çayın geçtiler, Kambur! Kam. bur o! * Pakat, daha ertesi günden “tiharen, keşifleri hakkında slikttu muhatara ettiler, Hayır, en ufaş söz en bztk tetmih bile yek, kuru otları arshalara dolduruyorlar, kirayları — <ophuyorlardı. Ertesi Cumartesi günü, Gç birader, Ayaklarına çizmele'ini cekip yemekle. sini yedikten sonra. kapınm önüne gel. diler. Henri emedi, Low» kömerin' gey. şetil ve Blartlal, özşamın havasını kok Japuca, saracın kahvesine gidin bir parti piket oynamağ: tekVt eti, Orada zaha$ -olurtardı, hiç kimse gelmiyordu. — Pektlâr Dedi, Henri, Tekrar yola çıkıinm, fak bu defa köyün büyük yolmdan, Adamlar: ka. pılarına koğuyor ve onların geçtiğini görerek «n& o, Zulmavı bıraktılar mi?» diyorlardı. Hakikaten onu bırakma Yardı. O günden sonra, kambur kizin meyhanesi onları bir daha görmedi. Şimdi onlar, dul ve çosuksuz bir a. #nm olan saracla kâğıd oynuyorlardı. Üç iri kadeh birr v: bir ardiç suyu #elyorlar ve bunun icadı olarak her biri masamın üwüns yedi son bırakı yorlardı. Bu evin havası V$if bulu, * Tetkodilişinin fik Cumateğ günü, diğinden şüpne buna mân! oldu, Üçüncü Zulmaya ataş geldi, Zanf ve mukavemetizi; keder onu Şübücük al! evi. O #emana kadar nğ. betle devam »dm kısa bir öksürük Şe daldı ve olu faziasilş yordu. Odasından çıkmıyordu ve çoz geç, meden Yatağa dümüyü Bir ibanete, bir hakarete utradığı hissinde jak Kendisini büsün memleketin. eğlengesi muş görüyordu; bilhassa hayatının bittiğini hisssdiyordu. Kati, rayıl göğ, atında çök kuvvesli darbelerle etmiyordu, Pakat anası Cumartesi, Mermen | beemen ayikms, kırmam taş döşe, soğuk bir here LN Başının Üzerinde, üstüne bir çime da, li konulmuş olan bakı bir sazib vardı, Anası ker Jâhim oya mürll gazını! düglar okuyarak kaynatlığı sıcak şeyler #wordu. Tam tamma DALİN 100 YE nÜ, Zulmayı, evvelkilerden daha uzun bir öksürük yakaladı; atına irin bir köşlk geldi, ve başını yandığı eğdi ve bir daha kaldırmadı. * Onu şömdüler, Daha © akşam Zuj - mann aax) ırmağın umuma varı çe kalası ağa kaydırdı, sonra meyha, Benin &apısınfaki levhayı indirdi, Memieketiiler barlarmı saltyorlar ve büyücü karınn muhakkak intkam a. lacağını tefedi ediyorlardı. İhtimal o, buna teşobblla esi: fakat yalnız da , varlar Üstünde bir muvaffakteet Pide #debiMi: Tuhafarın inekler 6 yil ger, fında öldüler; manmaf'h baska inek'er de ölmemiş detlidi ve herkes yonu dü. a ki #efelilin hiç bir kıymeti yek, Delikanlılara gelrre, sanma kadar Darmıslu dayranayık, per teb yan Yenı, sira halinde, semazenin defa'nde ve mera-yita Altsından, B. Hitlerle general Franko arasında teati edilen telgraflar Madrid T (AA) — Asu gönülü fırkasının hâreketi dolayıslle Yüh , Ter, general Franka'ya bir telgraf çe, kerek İspanyanın komünizm «ley hinde baçlılar harbine içtirakindeni dolayı O memnuniyeini bildirmeşler, General Franko vermiş oduğu ce . vabda nihai gafere olan itimadıni (©) Pent epinler; eski biz göreb Gl. | NMayet basını kaldırdı. fezat bie biri. ” # &i tekrar . İZuyma bundan br şoy anlamadı, On.İbiüiraştir.