13 Ekim 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

İki insanlık faciasının dehçeti k; İK ondur. sında müthiş ve cehennemi bir dü- ello cereyan ediyor. Bu, tarihin gör- mediği ve hattâ tasavvur dahi et - mediği bir düellodur. Daha dün de- milebilecek kadar kısa bir maziye a- İd olan Cihan Harbinin tekniği bile bu tarzda bir düelloyu tasavvur et- miş değildi. Bu düellonun sonu One olacak? Bu yepyeni muharebe usulünün va- rabileceği âkibet hakknda © bizim buradan hüküm vermemiz kabil 0- İamaz. Çünkü, bizim kafamız ken - Bir saatin iyüiği rakkasının çabuk işlemnsinde - değil, muntazam ve doğ- ru giimesindedir. f Çabuk düşünmek ve çabuk karar || vezmek insan için anlihim bip has tettir, fakat düşüncenin de kararın da doğru olması şartile. di ölçülerini, eskiden bildiği ve gör“), düğü şeylere göre tanzim etmiştir. Böyle bir düellonun geçmirte em - Hali ohmadığına göre, istidlâl sure — tile © edinebileceğimiz. fikirlerde her zaman yanlışlık o yapmamız Şi mlimkündür. Bunun için, hükmü hâ- İdiselerin vermesini beklemek, oyna- İnan oyunun azameti ve bu büyük arşisn Ktda, sade bir ihtiyatkârlk © vazifesi Mi değil, ayni zamanda bir de büyük X İfelâketler huzurunda hürmet hor - pi Büyük düelleda muhasımlardan biri, Almanya, İngiltereye nisbetle, bakımından çok daha mü - bulunuyor. Bunun Ni İlçin, onun havadan yaptığı geniş j ep İifeka | | | üslâbdaki akmlar, İngiltere sema - larında ağır bir hava vücude geti - #yiyor. Fakat, buna mukabil, İngil - İterenin gösterdiği sebat ve muka - İyemet kuvveti cidden azametlidir. özameti anlamak için, yalnız şu noktaya dikkat Oetmek kâfi gelir: Sade, gece ve gündüz, mütemadi Meetehlikel» işmreti veren ve sema - i İa snotör gürültüleri, mermi İn - ları &deta hiç eksik olmza ha — ile gelen Londra, galiba, altı hafta kadar bir zamandanberi, Füturmuz. ediyor. o Hemen hergün İişen bombaların yaptığı tahribat ÜNESibet ehemmiyetsiz bir şey değildir. a rağmen, Londra halkı, geri Wi sinirlerile ve fakat, fütursuz se- İf betile, mukavemet ediyor, hatti sa- # İde mukavemetle kalmıyor, İngiltere (Nİ lelerinden bin kilometre uzaklara MWEkadar giderek, taarruzlara © aynen Mi belede de kusur göstermiyor. İnsanlık tarihinin kaydettiği sok hin en yüksek delilidir. H dar yüksektir ki, İngilizlerin lenberi meşhur olan soğuk k İarınm ve sebatkârlıklarının gü - Silin birinde böyle bir imtihana uğ tadığı takdirde bugünkü kudreti İşösterip gösteremiyeceği vaktile ba- Mirdan geçmiş olsaydı, belki de pek Milok insan menfi bir hüküm verebi- #irdi. Şu dakikada göze çarpan va- İse, İngiliz sebatkârlığının em - İalsiz bir kuvvet olduğu hakikatin - len ibaretür! Düellonun sonu ne olacak? Bil - hiyoruz: fakat, bugün şunu görü - İoruz ki, İngilterenin dörtte biri de- Mi Bek olan Londrayı mağlüb etmek #olay değildir: Dünyanın tarihçe ve İN Ervetçe en azametli şehri olan Lon # ira, kendi kendisine, yer altında i- Mi inci bir Londra yaparak. mücade- WÖnin zaruri olan her fenalığına kar- EF bir tedbir düşünerek ve bir çare Hilarak, sebat ediyor. Bu arada biz 6 öğreniyoruz ki İngiliz milletinin, İs harbde kullandığı «gizli silâh», rengiz silâh» bizzat bu sebat - in ibarettir: Galiba, en kuvvetli * tabi İİ Su dakikada bülün arz üzerine İİ Üyılmış ve yayılmakta olan büyük İİğilenin neticesi hakkında, evet, he İliLüz hüküm £ verebilecek” mevkide İİ alarmadığımızı itiraf ederiz; fakat, İS Skikar şudur ki ailenin en büyük İlaitörü, altı haftadanberi henöz hiç nl . . iW İd yorgunluk eseri göstermiyen bu ilen ve sebat İemeyetidir. Demek, m ve sebat denilen bu kudret, İk büyük bir silâktır. Zaten bil - Mirai lizım gelen bu hakikatın bü- Mİİ tiklük derecesini bir de bu vesile ii ölçmek har millet için faydah- ile, ii Muhittin Bizgen Damda yakalanan iki © küçük kurşun hırsızı İM VEvvelki gece devriye gezen za - İY açman Salad ki İnat okuluna aid hırdavat depo - üstündeki damda iki meçhul İsn dolaşmakta olduğunu göre bunları tarassud etmeğe başla - Kşlardır. Hırsız olduklarına ihtimal #&hilen bu adamlar, bir müddet da-| üzerinde kalmışlar ve ellerin - büyük bir çıkın olduğu halde e E—üiya inerlerken de memurlar ta - KN ndan yakalanmışlardır. İğimdiye kadar buradan 25 kilo- m aşırdıkları tesbit o- Gi a 1) M b hırsızların leşi biri 12. 10 Ak mler karlılığın sebat ve inad azmi -| İstatistik Umumi Müdürü radyoda izahat verdi le. re. O gün her kazada doktor ve ebe bulundurulacak İstanbulun 20 İlkteşrinde yapılar esk olan umumi nüfus sayıma sid, son hazırlıkları büyük bir hızla de- vam etmektedir. Dün şehrimizde sayım günü vazi- fe görecek olan bütün sayım ve kontrol memurları semtlerindeki si- nema ve Halkevlerinde toplanmış - lar ve İstatistik umum müdürü Ce » Isi Aybar tarafından vazifeleri hak- kmda radyo ile verilen izahatı din- İemöşlerdir. Sayım memurları, bir hafta için- de vazifelerine aid talimat ve bina cedvellerini aldıktan sonra mınta- | kalırmı dolaşarak sayım yapacak - ları yerleri göreceklerdir. Vilâyet merkez sayım bürosu, sayım gününe sid inzibati, sıhhi ve idari meseleler hakkında bir izah - name hazırlamış ve alikadarlara göndermiştir. - Sayım günü sokakların | inzıbatı İ asker, polis, jandarma ve bekçilerle temin edilecektir. Zabıta memur - lan ve askerler halkın bulunduk - ları yerlerde dışarı çıkmalarına meyk dan vermiyecek ve çıkanları en ya- kin karakola götüreceklerdir. Yıl - dızdaki polis mektebi talebeleri de sayım günü vazife göreceklerdir. Sayım günü her kazada hükü - met ve belediye doktorları, ebeler İve küçük sıhhat memurları vazife- leri başında bulunacaklardır. Sayım günü top atılıncıya kadar cenaze kaldırılmıyacaktır. Yangın vukuunf da o civarda bulunan zabıta kuv - vetleri tarafından lâzim gelen ted - birler alınacak ve itfaiye celbedile- cektir. Fakat sayımın intizammın bo zulmamasma çalışılacaktır. İstanbul limanında nüfus sayımı işlerinin intizammı terin için İman İl kontrol mintakasına ayrılmıştır. Fiat mürakabe işinde çok mühim bir karar Esnafı kontrol etmek üzere 20 müfettişten mürekkeb mürakabe teşkilâtı kurulacak Fiat mürakabe komisyonunun ib-| © Ö) ize göre vali ve bele- tikâra mâni olmak üzere muhtelif|diye reisinin bu teklifi Vekiller He- maddeler için tesbit ettiği azami sa-| yetinde görüşülerek tasvib olunmuş tş fiatlarına esnafın tam olarak ria-| ve İstanbulda hususi bir mürakabe yet edip etmediği, komisyonun mü-| teşkilât kurulması kararlaştırılmış” İrkib vaziyetinde teşkilâtı bulun «tır. Bu teşkilâta aid lüzumlu tahsi- madığmdan, lâyrkile kontrol edile- da ayrılmıştır. Yeni teşkilât 20 memekte ve bu yüzden fiat teebiti|müfettişten ibaret olarak yakında işinden beklenen neticeler alınama-| faaliyete geçecek ve münhasiran, fint maktadır. Bu vaziyeti tetkik (oeden| mürakabe komisyonu tarafından ve- vali ve belediye reisi doktor Lâtfi/rilen kararlara esnaf ve öarların Kırdar, fiat mürakabe (komisyonu/tam riayet edip etmediğini kontrol tarafından verilen kararların tatbi -| edecektir. katını kontrol etmek maksadile, ay» Bu suretle esnaf ve tüccarlar sıkı n bir teşkilât vücude getirilmesi hu-İ bir mürakabe altında bulundurala - susunda hükümet nezdinde teşeb -|cak ve korüsyon kararlarının harfi- büslerde bulunmuştur. yen tatbiki temin olunacaktır. Havagazi fiatlarına zam | Saçlarını boyanan bir isteği tetkik ediliyor kadının başına gelenler Belediye, şehrimizdeki havagazi| (o Aksarayda oturan Neclâ adında İ şirketlerinin her nevi kok kömürü! genç bir kadın evvelki gün zabıtaya İ fiatının geçen seneye nazaran bir) müracaat ederek, Beyoğlanda, İstik- İmikdar yükseldiğini ileri sürerek ha-) lâl caddesinde, bir kadin berberine İvaşazi fiatlarına zam yapılması hak-| saçlarını boyattığını, fakat ertesi gü- kındaki müracaatları etrafında tet -İnü saçlarının dökülerek, başında b kiklere başlamıştır. tekım yaralar peyda olduğun! Bu tetkikler, belediye makine pu-| lemiş ve berberi şikâyet etmi; besi, hukuk işleri ve iktısad müdür-| O Zabıta doktoru tarafmdan mua- lerinden müteşekkil bir komisyon ta| yene olman Neclünin bu rafından yapılmaktadır. Komisyon, | zünden saçlarımın döküld bugünlerde tetkiklerini bitirdikten İşnda yaralar husule geldi sorma, havagazi fintlarına zam ya -| mıştar. İddin etrafında tahkil pılmasna lüzum olup olmadığın, vam edilmektedir. raporla belediye reisliğine bildi cek ve kat'i kı verilecektir. Bir kalp gümüş lira daha. Arabcamisinde Tersane caddesin- de 33 sayıda elektrikçilik Oyapan Mihal dün Gelin maliye şubesine) para yatmrken, tevdi ettiği gümüş | sad Müdürlüğü bu suretle gıda mad. ür tanesinin kalp olduğu|deleri stoklarını tesbit elükten son. Gıda maddeleri stokları tesbit ediliyor Belediye İktısad Müdürlüğü, piya. sadaki bütün gıda maddeleri stok: iradan görülmüştü kibata başlanmıştır vermiyeeek tedbirler alacaktır. Rakı şişesini arkada- şının başına ei) Nazif ve Ahmedi isimlerinde ikili ooo yana kadar erkeğin bariz kafadar, evvelki akşam Kücükpa - ea kem şen sakallı, Yayını olmasıydı, mişler; fakat, hesab geldiği zamani; Fakat Gillette isminde bir Ame. para verme meselesinde & kavgaya |; Fikalı çıktı, deriyi kesmez cinsin. tatuşmuşlardır. Bu esnada fazla hid|? den küçük bir ustura lead ederek detlenen Nazif, eline geçirdiği boş|: traşı kolaylaştırdı ve © günden ii rakı şişesini arkadaşının kafasına aren sakallı, biyıktı erkek aralmıya eye yaralara. aş, çe | atladı mihmyet hiç kalmadı, yalnız çlu, dün adliyeye verilmiş ve|; moda id çabuk deği ğ Sultanabimed 3. öneli ms e ee yapılan duruşması sonunda 25 gün yan e İSTER INAN, İSTER INANMA! derhal tevkif olunmuştur. «Son Postam nın edebi tefrikası: 76 YEŞİL TULUMBA Yazan: Ercümeni Ekrem Talu ai ça İSTER İNAN, İSTER İNANMA! dir. İsviçre gâzelelerinin verdikleri maldmata bakılırsa sakal bıyık mo- dası tekrar ilerlemek üzeredir. Bu- Dun sebebi de Avrupada sabunun kalmayışı, usturunın da pahajılar. masıdır. Fakat kendi (e hesabımıza biz bu yeni modanın devam edebi. leceğine inanmıyoruz, ey okuyucu sen: son günlerini bir de bu türlü zehir» İememek kaymsile hareket eden Sa- im efendi, ortada yeni bir delil de olmadığından, sabretmişti. ta, semtten uzaklaşmaktaki tehalü- kü de gene bundan ileri gelmişti. Fakat bakkal ile imam hayrette idiler. Çevirdikleri dolabın hiçbir tesir yapmadığını zannediyor ve ku- duruyorlardı. Bilhasan Hüsnü efen- dil Tenhada buluştukları vakit, hep bu meseleye dair konuşuyorlardı. ce, karım kendi odalarında ve pencere önlinde yapyalnız bulunca, İşte, Saimin Müjgâna karşı ilklo kadarcık bir ihtarda bulunmaktan defa kıskançlık göstermesi o akşa-| ve infialini o kadarcık izhar eyle ma raslıyordu. Evden içeriye adımı- | mekten kendini nlıkoyamamıştı. — Ne dersin, hoca? Herif Bi atar atmaz avluda bu mektubu) O Mütenkeb günler, daireye gitmek | hazmetti. Amma da geniş mezhebli bulmüştuk Tah hir meral © pera |lahanadle &vinien / Gk Mahlkfssie) eğilip onu almış, doğruca mutfâğa | müteşddid defalar civarda gizlen-| o Ebülhayır efendi inceden inceye girmiş, İâmbanın ışığında önce zar-| miş, gerek karısını ve gerek mektu-| alay ediyordu: fn üzerine bakmıştı. Adres, falan|bun sahibi olması mefruz | zavallı) o — Nafile, dede efendi hazretleri. görmeyince metakı büsbütün o art-)masum komşusunu yözetlemiş, hiç senin de kurnazlığın bu kadarmış! mış asabiyetten titziyen ellerle aç-!bir seferinde şüphelerini teyid ede- Yoksa. eline mi geçmedi? muş, okumuştu. | cek en ufak bir emare dahi elde| o— Geçti ise de, karısma bir te- Bu ihanet vesikasının önünde bir- | edememişti. Bununla beraber eldejmiz sopa çekmiştir, o kadar, Bazı denbire aklı başından gidecek ok)|bir vesika vardı.. ve karısına karşı, adamların fikirlerine göre: Kol kı- muş, fakat nefsine azami cebrede-| gönlünden, emniyet hissi | ilelebed/rilmalı amma yenin içinde kalmalı- rek, döşeğinde ölümü bekliyen an-İ silimmişti, dır. Evde ne olup, ne bittiğini dışa- i ine o gece bir mesele) | B hanım hasta sürüklendiği | rıya #zdırmazlar. rim tesbit etmeğe başlamışlır. İki - Hüdise hukkında ta -İra herhangi bir #pokülâsyona mahel Annesi ölür ölmez evden çıkmak” | rir, Dün karara bağlanan bir cinayet davası Metresinin kapısı önünde ra - kibini bıçaklıyan katil, 12 sene hapse e mahkâm olda Bir müddettenberi 2 nci ağırceza mahkemesinde görülmekte olan bir cinayet davası dün netcelenmiştir. Davaya mevzu teşkil eden hâdise, şudur: Suçlu Receb oğlu Mustafa ile ar- kadaşı Süleyman bir akşam adam akılı kafaları çektikten sonra, Sü- leymanin eski metresi o Sabriyenin evine gitmişlerdir. Fakat Sabriye ile Süleymanın araları açık olduğundan kendilerine kapı açılmamış, bunun üzerine zorla eve girmek istemiş - lerdir. Bu esnada evde bulunan Yar şar ile arkadaşları dışarı çıkmışlar ve mütecavizlerle aralarında bir bo- ğuşma olmuştur. Yaşar, bir sopa ile Mustafanın kafasına vurmuş, Mus- tafn da bıçağını çekerek, Yaşar muhtelif yerlerinden ağır surette ya- ralamıştır. Yaralı Yaşar vak'ayı hastaneye kaldırılarık, 58 gün sü- ren bir tedaviden sonta taburcu & dilmiştir. Fakat, yi rı tamamile iyileşmediğinden ikinci defa tekrar hastaneye yatırılmış, nihayet, kur - tarlamıyarak ölmüştür. e Cinayetin faili Mustafa da, hâdiseyi külliyen inkâr etmekle beraber, 2 nci ağır - cezada muhakeme altına alınmıştır. Bu davanın duruşması dün sona ermiş ve neticede :nahkeme suçu, ceza kanunumun 443 inci maddesi- ne göre 12 sens müddetle hap- se mahküm etmiş ve müebbeden âmme hitmetinden mahrumiyetine karar vermişti Gümrüklerde bekliyen manifatura, madeni eşya ve kahve çıkarılıyor Bir müddettenberi gümrüklerde bekliyen konşmentosuz eşyaların it- bali için alâkadar gümrük dairele - rime emir geldiğinden bunların tes- İ bit mmamelesine başlanmış bulun - İ maktadır. Gümrüklerde bekliyen ba eşyaların cinsleri malüm değilse de, konşmentoları gelmediğinden ithal edilemiyen birçok cins eşya bulun - maktadır. Bunların ekserisi Japon, Amerikan ve İngiliz menşeli mani — fatara eşyası ile bir mikdar madeni eşya ve kahvedir. İthal edilecek malların tesbitine başlanmış bulun duğundan ellerinde bu malların mektubları bulunan tüccar mlra - caat ile malın çekebilecektir. Bir kaç güne kadar bu malların yavaş yavaş piyasaya arzı mümkün olabi- İecekt katlanırım. — Dur bakalım, helel Elbet gü- nün birinde bir taraftan patlak ve- semte taşınınca her ikisinde de yeis alâmetleri belirdi. Bakkal: — Herhalde, ne yapıp yapıp, peşlerini bırakmıyacağım. Ya harrü, ya merrül dedi. Ve ikinci bir teşebbüste bulun - İmağa karar verdi. Nereye taşındıklarını, eşyayı gö- türen hamallardan sorup Öğren - mişti. Aradan birkaç gün geçirdik- ten sonra, tekrar imama müracaat la ikinci bir mektub daha yazdırdı. Bu mektub evvelkinden de mel'un- tasını düşünülmüş, tasarlanmıştı. «Müjgünciğım! diyordu.. yeni İ yerini bana bildirmekle ne büyük sevaba girdin. Ne kadar uzağa gitmiş olsan gene de hana yakın, çünkü gönlümün içindesin, Mektu - bumu aldım. Gündüzleri koynumda, geceleri baş yastiğimın altımda sak- yorum. mmütenkib | delillerle sabit görerek; o Mustafayı! İşileblerimiz de eşyayi ticariye zönü anlamak için her fedakârliğn | mekte olduklarından berhandi Sözün kısası Keylüs “© N E. Ekrem Talu I a şu anda uzak j öyle görüyorum ki badi sock lak ve gençlik © ramazanlarını Şehzadebaşı © fanliyeti, hayati . eğlenceleri artık tarihe karışmışı rucun rehavetini takib eden neş'e İİ beyecanla, teraviden sonra cadd8”i lere dökülen, çayhaneleri, tiyai İarı, ortaoyununu, cambazhanelei karagözlü, meddahlı kahveleri def duran halk, şimdi evlerde, radyo BİNE şndn pineklemeyi tercih ediyo” Dünya politikacılarının harsı g8 “İkLİ nımıza ol bıktı. Onlar oralarda, DEİK | ğuşuyor, tasası bize düşüyor. Dar ğini, mi biz çekiyoruz. Bu “1g yette, İnsanda neş'e mi kalır? Eskiden de, bazı geceler, eri de oturulduğu olurdu. O zaman, #f puklar arasında hoşsohbet biri p kar, bol bol atıştırılmış nefis yemeklerinin çok çetin «keylüsn # nüktelerile, farkettirmeden, koli laştırırdı. | Keylâs nedir, malâm: Midede bf İman yemeğin eriyerek em'aya SÜRE mesi, Adamcağızm biri bu ke b bilmezmiş. Bir ramazan, misafir DÜĞME lunduğu kibar bir zatın evinde, PİRE) trmah yumurtayı fazlaca atıştıi Soltadan kalktıktan biraz sonra ÖĞAEİ hararet basmış Odaya giren W usulcacık; — Sul diye fasıldamış. Bunu duyan ev sahibi: — Yokl demiş; olmaz! Keyfi gelmedi, gelsin. sonra. — Başüstüne efendim! al Adamcağız bir müddet sabret miş. Kabil değil İçi çayır çayır H nıyor, Uşağa tekrar baş vurmuğ sahibi gene itirazda: — Olmzal Keylüm beklemediği va içilmez. — İrade efendimizin! j Üçüncüsünde, zavallı, artık 48 yanamamış. Bu sefer, dogrudan deĞİEİ ruya hane sahibine hitab ederek > — Velinimetim! Şu Keylün efe, di nerede oturuyorsa, lütfen bir bi ber gönderin, gelsin, Zira fakirdi takat kalmadı! E Elem Cali ZE ER eN e Amerikaya serbest dövizle satış arttı Amerikaya serbest dövizle maddelerin satışı devam etmekt# dir, Bu mallar arasında bilhast haşhaş ve Hiletaşı vardır. İki gün denberi Amerikaya yapılan “sat öğtmey bulunmaktadır, Ayın OE: zinde İzmire uğryarak lim gelecek olan Yunan bandıralı Aİ gira vapurunun henüz Pireye sufi s#alatı öğrenilememiztir. Malöm ©l, doğu ünere bu veper' Amerilim Hİ hamule yükliyecekti. Bu zer18” kadar vaparun gelmeyişi Amer ya gönderilecek malların birikme ni mucib olmaktadır. Bu biri yüzünden birçok malların bekle mecburiyetinde kalacakları anlağfl maktadır. Ayni zamanda ayın #9EZĞ, lama doğru Amerikaya hareket gi decek Hollandia vapurunun ne ğe man hareket edeceği henüz mali değildi. Gri, Karadeniz limanlarındaki tüccar eşyası süratle nakledilecek Karadeniz seforlerini yapan vap lar hakkında son zamanlarda iti bandan fazla yolcu ve hamule si larından dolayı bazı giküyetler 78 pılmıştı. Öğrenildiğine yöre, Deriyi yolları bu hattaki vapur seferi çoğaltmağa karar vermiştir. tüccar eşyasının bekletimaden Dek, leri mümkün olabilecektir. Ayni se manda bu hatla seler yapan xe” va e als TAKVİM İmsak: 416, Güneş: 854 © 1146, İkindi; 1453, Akşam: Ve