? Sayfa Hergün Harbin çabuk biteceği Bahsinde ihtiyatlı Olmak lâzımdır Ekram Uşaklıgil (alyan radyosunun dün gece söyle -| © diği doğru ise basta Taymis olmak ı üzere muhtelif İngiliz, başta Jour olmak © © üzere birçok Fransız gazeteleri, çok çabuk © bir zaferi beklemekten halkı tevakkiye © © davet etmişler, ihtiğath bulunmak Hizu- munu ileri sürmüşlez... İngiliz ve Frans'z gazetelerinin bu Büs- ha'ar: İstanbula geldiği zaman hakikati anlarız, fazla nikbinliğe kapılıp kopil - mamış olduklarını görürüz. Fakat şimdi- den söyliyelim: Eğer İtalyan radyosunun naklettiği şekilde, müuharebenin çabuk biteceği, zaferin kolay kazanılacağı zan - nında halkı ihtiyatlı bulunmıya davet et- mişlerse, çok yerinde, çok doğru bir ha- rekette bulunmuşlardır. Muharebe hakikatte henüz ve kısmen başlamıştır. Neticeye doğru yaklaşmadan evvel, neticeye doğru yol almıya başlar © © madan evve! birçok safhalardan geçecek- © tir. Birçok güç, hatlâ tehlikeli devreler - den atlıyacaktır. Gerişlemesi, faciada hiç dahli ve tesiri, neticede de hiç menfaati olmıyan birçok zavallıları da ateş daire- &inin içine alması ditimali, şimdiye kader olduğu gibi mahdud bir çerçevenin dahi- Bine münhasır Xalması Sbtimalinden da- ha fazladır. Sebebi, âmili, mes'uliyeti araştırmak, bulmıya çalışmak. akademik bir müna-| kaşaya girmek olur. zamanı değidir. dası da yoktur. Yalnız bunun böyle ola- cağını bilmekle iktifa edelim. : Evet, müharebenii genişlemesi ihti - mali, dar bir çerçevenin içine münhasır İ kalması ihtimelinden fazladır, uzun süre-| ceği, tehlikeli devre'er geçireceği ise mu- hakkak görünmektedir. * Bu dakikada müttefik kuvvetlerin Şi- mali Norveçte karaya çıkmış olduklarını biliyoruz. Bu kuvvet bugün mahdud ola- bilir, fakat mademki deniz İngilterenin elindedir, mademki müttefiklerin insan, ma'zeme, para kaynakları da hodudsuz -| dur, karaya çıkmış olan kuvvet dakika! geçtikçe çoğalacaktır. Alman istilâsını silip süpürebilecek kudret? gelecektir. Mantık bizi bu neticeye inanmıya sevke- der. Doğru görüş buradadır. Fakat şimdi de bir saniye için kulağınızı radyoya çe- viriniz veya ajansları. getirdikleri telgraf haberlerine bir göz atmız. Gazetede: «Al. man ordusu kaçıvor!. başlığını okursu- nuz, müttefik kuvvetin Norveçte kazana-| cağına inanmak me kadar doğru olursa! Alman ordusunun Norveçten hemen! kaçtığına inanmak ta o kadar hatalı olur.! Yanlış görüş buradadır. | Geçen yılın Eylül ayını hatırlayınız: Radyo Leh süvarilerinin şarki Prus yaya girdiklerini sövlüyordu. ajans Leh| kıf'alarının Berlin yolu üzerinde ilerle -| mekte oldukleri haberini getiriyordu, Biraz hayal kuvvetile Alman ordustmun | bozguna uğradığına inamılacaktı, derken | Vaziyetin tâninmen aksi olduğu an'aşı - mea Tah zaferine inananlar arasında büyük bir haval sukutn görüldü. Geçen yılın Teşrin ayını hatırlayınız: Fransız ordusu garb cephesinde bir 0- yalama hareketi yapmıya başlamıştı. Radyo Alman wüdefaasının yavaş ya- vaş erimek üzere olduğunu sövlüyordu. ! ajans hergün bir siperin düştüğü habe-! rini getiriyordu. * Nihayet bir gün İstanbu'da bir gazete, matbaacılık san'atının icad ettiği en bü-' yük puntulu harflerle: <Zigfriâ hattının Yarıldığım» yazdı. Fakat iki üç hafta son-! fa Fransız ordusu oyalama hareketi ile takib ettiği hedefi elde ettikten sonra kendi hatlarına çekilmeyi faydalı bulun- ca muharebenin bitmek üzere olduğunu sananlar gene hayal sukutuna uğradılar, bugün vaziyet gene odur. Tekrar edelim, mantıkla elde mevcud! malömat müttefik kuvvetin Alman or- dusunu Norveçten silip süpüreceğini gös- terir, fakat bu neticenin elde edilmesi bir günün, bir haftanın işi değildir, gecike- bilir, Üstelik siyasi ufuk da ümmi ka- | ramamak icin ihtiyatlı bulunmak lâzim- Ekrem Uşaklıgil İ Mis Doris bu rmi- İnsunler tir bakımdan meyvalı ağaca benzerler. Haslet- leri tıpkı meyvah ağacın meyvası gibi same inhisar eder, Mevsim geçince ortada çıplak bir gövde SOZ ARASINDA kahır. Dü yanın en zengin Genç kızı Bugün 21 yaşına basınış olan Mis Doris Duke bir- denbire dünyanm en zengin kısı si- fatım Oo kazanmış bulunmaktadır. Babası (James Buchanan o Duke nin bıraktığı para 30.000.000 dolardır. azzam servetin Üç» te birini nakten â'mış bulunmak- tadır. Yirmi beş yaşına basar basmaz bü ser- vetin bir üçte birini daha alacaktır. O- tuz yaşına girer girmez mütebaki parayı alacaktır, Babasının vasiyeti bu şekil- dedir. Babası tarafından terkedilen a 'mış yaş'nda bir çocuk | İngilterede Ramszate mahkemesi bun- dan on gün kadar evvel çok şayanı dik - kat bir davayı rüyet eylemiştir. Nafaka #şlerine bakan bu muhkemeye altmış ya- şında bir adam müracaat etmiş ve ba - basından kendisine maaş bağlanmasım istemiştir. Muhakeme esnasmda. hâkim ile dava- cı arasında Şu muhavere cereyan eyle - miştir: — Kimsiniz? — Ben bir metruk çocuğum! Babam artık bana nafaka vermiyor!., — Kaç yaşındasınız? — Altmış yaşındayım! — Babanız kac vaşında? — Yüz üç yaşında! — Anneniz hayatta mı? — Evet, hayatta, 76 yaşındadır. — Başka kardeşleriniz var mı? — Evet, beş kardeşiz... Vaktile baba - muz bize haftada IJk'şer dolar verirdi. O vak'tleri birahane işletirdi. Simdi işini terkevlediğinden on para bile vermek is- temiyor! Heyet müzakereye çekilmiş ve nihayet bu ihtiyara »“ia dört şilin verilmesi ka- rlaştırılmıştır. ISTER Bir gazetede şu fıkrayı okuduk: stanbul belediyesi on ay içinde on yes! bin esna'3 ceza kestiğini, kesilen cezaların yekünu da bulduğunu gazeteler yazdılar. Esnof arasında halkı izrar İSTER as SLSİ ölümü su özi İNAN, mahiyetinde gö.ülen hareket- leri belediyenin cezalandırması tabi! ise de ceza alınan paraların belediye bütçesine gayri melhüza tertibi adile normal varidata kaydedilmesi insanı garib geliyor. Zira bu usulün neticesi, varidatın muayyen imiktardan aşa rarmaktadır, ileride hayal sukutuna uğ-İ| gı düşmemesi için belediye memurlarının kendilerini haklı, iNAN, —SON Posra munyyen bir mev - amıma Hergün bir fıkra Nereden tedarik Günlük ve mevsimlik eser Yer yüzünü dolduran insan kütlesinin he* bir ferdi her gün bır eser bırakır. Bu eserlerin ömürleri ancak birer gün- Nisan | Sözün kısası Bir sul, mele 0 Olsun! U Tuneti için için devam eden We «ban şimalde baş verdi. ikincisidir. Mikrob öyle zorlu cil imiş ki bu alelâde kân çıbanı şirp çevindi: Bir türlü akıp temizlenmiyolle boyuna etrafı sarıyor. «Aslan marka» Windiyadan sonra, «Danimarka» uğradı. İngilizler, uskumru paraket tar gibi her tarafa mayn döktüler, B taraf bunu iplemiyerek, maynlerin 8 sından geçirdiği nakliyelerile tâ bili nerelere asker çıkardı. Bunu nasıl cerdi derken. gene İngilizlerin tâ B denizine sokularak, oralara da döktüklerini haber aldık. Bu marifeti tekinden de üstündü, doğrusu! KâlM parmak ısırttı. sak, sie Artık harb kızışivor.. anlaşıldı. F vanlar peşrevi mlayıp (kapısı Bakalım bunüm sonu nereye varncak? lah vere de, bizim maçlarda olduğu kabak hakemlerle sevircilerin baş'ari! patlamasa. Hem zaten şimdiye kadar, yircilerden hırpalananlar da olmadı © Hi Hasmına diş geçiremiyen, sillesini nöne gelenin başında deniyor. E Ekrem Talu tk iyet ürü görmiyet Tuktür, ertesi gün, nihayet bir mevsim sonra unutulur, bü- billa ei NM a ie yük ağam kendirile birlikte ölmiyecek eser bırakan adamdır.) Radyonun düğmesini çeviriyors il Her dilde bir sürü savur zavur! Ge Vahi. açıyorsunuz: Birr alay kara koncolof ki macı lâfları! Kuru kı tehdidler. KÖğğ. “Miz künç ihtimaller... y 'vea Propaganda tohumları sulak yere Gi > kilmiş arsız aylândoz aönc'earı gibi hefi 21 10 bin İngiliz Urası | İveseriyor. filizleniyor. dal vasak salfiğhay: I Adem oğlunun fikri darmadağan. Ne “ilağ, ©: Alan gözler pacağını biliyor, ne de nefsinde ferd Mi Nona Grey a-|ald bir tasavvurda bulunmak kabiliveiğ üne dındaki bu İngiliz. PİVOT. vb e in Kon, |, Neml ki ayının on hikâyesinden GİğLMİ5; edebilirim? Çok fazla içki içen biri sarhoş olup ta sızdığı zaman arkadaşları bir mu- ziblik yapmayı düşünmüşler. Bir ta- ; but bulup adamı tabuta koymuşlar. Evin bodrumuna indirmişler, İkinci bir tabuta da onun ayıldığı zamar ne yapacağını görmek için biri girmiş. Bir müddet sonra sarhoş ayılmış, kendini dar bir yerde hissedirce ne olduğunu anlamamış. Budak delikle- rinden birine gözünü uydurmuş bak- muş. Yanında bir tabut var. Kendinin de tabutta olduğunun farkına varmış. — Herhalde ölmüşüm! Diye düşünmüş. fakat sesi de çi ; kiyor. Bağırmiş: — O tabutta kim var? Tabuttaki cevab vermiş: — Bir ölü, — Ben de öldüm ha. — Evet amma, sen yenisin, daha ? bugün getirdiler. — Sen eskisin demek... O halde buradeki bakkalı çakkalı da tanırrın, nereden bir şişe rakı tedarik edebi- Tirim? pi 4 Londra radyosunda ecnebi di: er neşr.yatı Londra radyosu bu sene, ecnebi lisan- iardaki neşriyat içm 632.000 İngiliz lirası İ sarletmiştir. Haroin başlangıcındanberi geçen ayın başına kadir yirmi dört saat | zarında en altı mühtelif dil üzerinde İneşriyat yapılıyorda. Geçen ayın başın- İda bu rakam, Fin Jisunmm da fâvesile Jon yediyi buldu. Londrâ radyosu yeniden aldığı tali - mat üzerine, bu yahancı di) veşriyatım İ genişletecek ve senede 1,000.000 İngiliz li- jrası sarfle daha milkemmel ve müessir bir hale koyacaktır. | İncilterede soğan ihtiyacı Bugünkü harb, her şey üzerinde te - sirini göstermektedir. Şimdi İngilterede soğan bile ehemmiyet peyda etmiş bu - tunmaktadır. Zira İngiltere, muhtaç ol - duğu soğanın ancak yüzde sekizini ken-| burdu. İSTER haksız mutlaka her ay muayyen miktarda esnafa ceza kes- miye vazijeten mecburiyet duyması demektir ki bu da akıl ve mantık ile telif edilemez bir şeydir, Beledıye cezalarmdan maksad esnafı ıslah etmek oldu- ğuna pöre para celasının hasılatını da her sene gittikçe ek- sitcek ve :leride bir gün tamamen yok derecesine inecek İsrzetmek lâzım gelir. Bu itibarla ceza paraların: bütçeye normal voridat olarak koyacak yerde ancak fevkalâde bir pâra ele peçi'kçe yapılacak işlere tahsıs edilmesi daha doğ- kırx yedi bin Birayı olarak ru değil mudir?» ISTER #|dinlenebilmiş, evinde kalmıştır. kuzu ah'at ürerine ise, yüz rüyamı doksan dokuzu harbe aid. Eskiden, dem dolu iken yatıms isem rüyada, MOĞEEN divenin üst basından aşağıya avluya İğEPANİ disinden habersiz olarak reklâm va sıtası (o edilmesin- den hiddetlenerek bir güzellik mües- s.londıtımı eğriedim. Simdi, boş de ile dah bindiğim geminin deniz © — sında tornillendiğini. yatud ki tepe sesesi aleyhine da- sayısız Hilsman tevvavesinin hesabsii va açmıştır. İbalar yatdırdığını #örüyerem. Güzellik müessesesi, bu kızın resmi-! ih, 8 eski, nahak yere korkulu sil inin yalnız göz kısmını büyütüp. sun'i iğim rüvalar! Onların a'imniij kirpiklere misal olmak üzere gazetelerde “” nekmekteyim. neşretmişti... Nona Grey açlığı davayı! Bu harb vüzürden, dostlarımdan kazanmış ve neticede 10.000 İngiliz lirası KACar. kocunur oldum. Bir tanesine ri tazminat almıştır. ia mi, SOrUYOr — Ne haber? | — Brezilya seferberlik ilân etmiş! Ver İngilterenin en meşgul! insanı Londranın en meşgul insam, bugün 36| soyorum, * yaşında bulunan, İngilizlerin meşhur ak-| — Simdi sıhhati sormanın sırası MÜĞĞ, törleri John Gılguddur. Aktör bu sene| Öyle ya! Eşin, dostun sıhhat ve SÜZER. içinde ilk defa vlsrak doğum gününde | vetinden ne çrkar? Dünya tek bir m ile a'âkadar; o da harb. i Hav, patlak vermez olaydı! İçine Gilgud. son hafinlar zarfında, ekspi| 2. silahla Bimtyenler, “haorida' anem yin Kurvetli eserlerinden biri olan Ve) öökodesile elk olacaklar. san'at âlemince «gayri kabili temsile di-| O Ar'ah rızası için bana bir sa verin. ye addedilen Kral Lir piyesinin kahra - | kat muharebesiz olsun! a manı Kra! Lirir provasile uğraşmıştır. N Artist geçen yazdanberi Şekspirin mü - e Ehram a g ieaddid piyeslerini oynamış. bu arada üç vi piyesi sahneye koymuş. tiyatroya dair memelerim yirmi konferans vermiş, üstelik de bir ce- kalarak ağır surette yaralandı miyeti hayriye menfaatine bir piyeste rol| Fatih , Harbiye hattına işleyen 98 5 — İvivim. Sende ne var? — Bana ne? Ben senin sıhhatini İğ almıştır. ralı (tamvay Şehzadebaşından geçerke? “ o —— — riye lisesi beşinci sınıf talebesinden 99 4 Golf pantalonlu general | çan anaarı Ve a Gsloyu alan Alman kuvvetleri, rada ha hana agam ki en yüksek rütbeli kumandanın ö -| “ide sürü ubir meretiz yarasi nünde bir geçid resmi yaparlarken, ge -İyuştır. Yaralı Cerrahpaşa hastanesine | nera'in askeri bir ceket, golf pantalon Jdırıkmaştar. ve spor ayakkabıları giymiş olduğunu! Merdivenden yuvarlanan bir k: hayretle görmüşlerdir. Mesele biraz son- hastaneye kaldırıldı ra anlaşılmış, ve, generalin batmış bulu-| Bekwköyünde, İmraniye mahallesini? *; nan Blöcher kruvazöründen kurtarıldık-|turan Eleni isminde bir kadın, elinde tan sonra bu elbiseleri giymek mecburi « |küfesi olduğu halde merdivenlerden yetinle yili ken, müvâzenesini kaybederek, yuva mıştır. di tapraklarınlda yetiştirir. Geri kalan! oya yazılımın hadi, Keme en kısmını dost memleketlerden o getirmek sarak, tedavi altına alınmıştır. şartile tamamen dışarıdan İEMİNC MEC *| sremeraseasanassaa sanı msanu sanma sansa TAKVİM 7 ef .! İNANMA! INANMA!