Hergün Paramız Yazan: Muhittin Birgen ,. iyaset baromectresinin ibresinde sulhe doğru bir temayül hare- Ss *keti sezilmesi üzerine altın o karşısında © “Türk parasının kıymetinde bir sa'âh hâ- sıl oldu. Kendisinden son defa bahsolti- ğim sırada on sekiz buçuk liraya çıkmış olan altın, bilâhare on dokuz buçuğa ka © dar yükselmişti. Son birk; içinde de altına karşı olan temeyüller gevşedi ve Türk parası yüzde altı derecesinde bir eşme kaydetti. Bugün altın, gene en se) ıçuk Hira ediyor. Altın fiatlarının son zamamlardaki yükselişi, bizim kanaatimizce çok gayri tabii idi. Yani, böyle bir yükselişi icab | ettirecek ne siyasi, ne de iktsadi sahada ciddi sebebler yoktu. Yegâne sebeb ola-| © rak göze çarpabilecek iktisadi vakıa; pi-! yasada dönen kâğıd para hacminin son Zamanlarda artması hâdisesidi: Fakat,! © bu artış piyasanın ihtiyac nisbetlerile Zsd halinde olan bir artış deği'dir taraftan Türk piyasasındaki iş hareket- lerinin çoğalmasından ve bir taraftan da bir takım Türk mahsullerinin fiatla- rındaki yükselmeden ileri gelen bu h- cim tezayüdti, Türk piyasasının mübade- 1e vasıtasına olan ihtiyaçlarınm genişle- mesini icab ettirir. Hâdisenin iktisadi ve mali bakımdan ifadesi bundan ibarettir. * Paramızın kıymetini altına karşı dü- güren en başlıca âmil, siyasi vaziyetin bazı kufalarda doğurduğu endişe, daha © doğrusu vesveseye meyyal ruhların düş- , tükleri vehimdir. Mal canın yongası ol- Guğuna göre, insanların bu gibi ahvalde bir takım vehimlere düşmelerini tabii görmek kabildir. Ancak, bu vehim, her- hangi bir ihtiyat duygusunun hududu © baricine çıkmamalı ve insanlara hâdise- leri olduğundan ve olması ihtimallerin- den daha büyük cesametler içinde göste“ ren nisbetler almamalıdır. O zaman, çok beşeri olan bir duygu, marazi bir mahi- yet almış bulunuyor: Buna artık ihtiyat- köârlik değil, korkak'ık derz. İşin en doğrusunu söylemek lâzım ge » Mrse, etraflarındaki hâdiseleri, sinirleri, duyguları ve nihayet vehimlerile müta- lea etmek, medeni insanları yakışmıyan şeylerdendir. Bir insan, hâdiseler karşı. kadın, ev işlerini tanzim ettikten sonra sında ne kadar vehim ve vesveseli hsre- boş zamanlarında, kitab resimleri yap-| ket ederse o kadar iptidaldir. Bunun maktadır. Zira kendisi de gayet kıymetli için, para bahsinde fazla vehme kapılan- bir ressamdır. ların aramızda az bir zümre teşkil elti-! Şimdiki madam Gainsboroyl yakında ğini görmek isteriz. İLondrada kendi resimlerinden mürekkeb # bir sergi açacaktır. Eğer -hâdiseleri, bu tarzda bir takım Evime, Guygularla değil, tam objektif bir vh) o Keçmamak için “şeref ile mütalea edecek olursak şunu güörü- >. hküml © üz ki, bilhassa böyle zamanlarda, millf sozu ,, veren ma, umtar © Pâramıza karşı her vakitten ziyade em-| İngiltere Wake Field hapishanesinde, | niyet göstermek mecburiyetindeyiz. Pa: İsmahkümlar srasında (şeref sözü) usu'ü! ramıza inanmakla onün kuvvetini arlı- ittihaz edilmiş ve bu usule uyularak da racağımızı iyi bilmeliyiz. Çünkii bir mil-| bu listeye girenler kaçmıyacaklarına dnir letin parası, bu asırda, altına nazaran öl-| verdikleri söz üzerine bapishane duvar- çülen bir kuvvetle ayar edilmiş değil-Jarı dışında iş görmeğe müsaade almiş - © dir. Paranın kuvveti, mil'etin kendi ken- lardır. E disine ölün itimadının derecesi demek-” Bu usule baş vurmıya sebeb de, ha - © ir. Eğer biz kendimize inanıyorsak, ya- pishanede daha insani hareket etmek, ni aklımıza güveniyor, enerjilerimize İ- hüsnü hali görülen mahpuslara daha faz- timad ediyorsak paramızın kıymetine:de * ya gerbesti imkânı vermektir. : ei e Küçük küçük grupa ayrılan bu mah- i n a aza İnan-İ ve Ai mi de esli * Muyorsak, eğer hayat ve dünya müşküi- | tedir. ed a vereni Tâtı karşısında bizde bilünması icab & z © der penceleşme kudrelinden kendimizi | , İ5t€ 8 sepedenberi hiç bir vukuat kay-| mahtum hissediyorsak, o zaman parâmi- dokiyön iyeçileiüede, gere sözü Ye — “zın hiç manası yoktur. İster k o'sun, İren 68 sabıkah, 23 yaşlarında bir hırsız ister altın, para bizde alelide hir misa- |bu sözünü tutmamış, ve hapishaneden “fir hayatı geçirir! kaçmıştır. Şimdiye kadar da bulunama- Bunun en cank misali olarak Rus ir- a mıştır. kılâhı ç a — vel, “almiş imdi eee kuvveti, o milletin parasının kuvvetini b a kalbetmiş olan pek çok İnsan var- ii ayliyecektir. > dı. Bu gibi insan'lerm kimme* ve gayreti Bütün bu sebeblerden dolayıdır ki pa- sayesinde manevivatı Börüleüini olan, | LAIZA karşı olan Ktimadın. avdete baş'a- ri kete, içtima çözüntü başlar baş- dığını memnuniyetle kaydediyoruz. kâğıd para, mütemadi; dü; kli 1 e, “düre mfir oldu ve herkesin Ki e Muhittin Birgen İSTER lovakyanın eski devlet adamı mesinden, kele Çeko-Slovakyanın | İsti şında görüldü. Lonarinın en güzel Ve en sihirli modeli Bundan on sene evvel, Londra san'at âleminin en güzel, en sihirli modeli ve «Alın kizs (o tablosunun cazibeli ilham ves ricisi olan Eileen Green'in Londra. nın büyük sayfi yelerinden birin. de, zengin bir tü car karısı o'arek yaşadığı meydana çıkmıştır. Genç ,tınları ve mücevherleri de inkilâb, sa — Biblerinden kolayca a'rverdi. ilk. Buz “milleti kendi kendisine inanmış olsaydı, “hem o cözüntüyü görmez, hem de ser vet denilen şevin çök mevhum bir var. bk olduğunu bu kadar acı bir tecrübe iile tanımaktan kurtulurdu. it Parava tapma devrinde değiliz. Bu, “cok eski zamana ald bir Hikaddır. Akt “basında olan her mili insan, evvelâ mik Jete. sonra kendisine inahacak ve ferde illet arasındaki bu fki taraf itimadın. İN Alman adasını bombalıyarak mukabele. hareketin munası ne olacak? Bir mecliste hareketi şöyle tefsir etti; İSTER a Ee e ilmin eieeleeileieiielini İe vken garb matbuatı tarafından bütün Avrupanın en kabiliyetli e/piomatı sayılıyordu, ıktidar mevkiinden düş - scnra İse memleketinin akıbetinden mesul olanların ba - Alman hava kuvvetleri bir İngiliz adasına hücum ettiler. Hâdisenin Lemen ertesi gün İngiliz hava kuvvetleri bir hazir bulunanlardan biri İNAN, SON POSTA Beneş iktidar mev- Bir adamın iyiki cek vaziyette iken lâya uğramasından rülmemiştir, danmazsın, a Hergün bir fıkra Dikkat bu”al lık etme Eski devirde mümeyyizin yazdığı : bir müsveddeyi tebyiz eden kâtib bir çok imidâ hataları yapmış, Mümet yiz kontrol ederken imlâ hatalarını görmüştü. Kâğıdın altına: «Dikkat i budalalık etme, doğru y İ ni yazıp kâtibe iade #tmişü, OKütb tekrar yazıp, mümeyyize götürdü. Zu #öfer yazilan tezkerede gene ayni im- lâ hataları vardı ve müzekkere şöyle i bitiyordu: İ <Memutu reyi alileridir. budalalık etme, doğru yaz.» Dikkat i e Ingiitereye bir asker Haça maloluvor ? İngiliz gazetelerinden biri 1914 ve 1919 bir takım malümat vermektedir, Bu e-| zeteye göre bugün bir askerin techizat ve| Jantrenman masrafı 1914 senesindeki mas» rafın üç mislidir. Bu harbde İngiltere tarafmdan bir pi-! yade eri için bir sene zarfında sarledilen | para takriben 5400 Türk lirası olarak tab- min edilmektedir, Bugün askere verilen ücret 1914 sene-| sindeki ücretten yüzde e'li miktarında (fazladır. Fakat bu husustaki macra? fa2-! Jalıjı doğrudan doğtuya askerin techi zatından ileri gelmektedir. 1914 senesinde askerin başlıca silâh | tüfekti. Bugün asker için tüfek, enemmi- yetini muhafaza seylemekle beraber. tâli| ibir dereceye düşmüştür. Hususile piyade askeri için başlıca silâh mitralyöz - Çeko- | Slovak tipinde mltralyözlü tüfek - dir.| İİngiliz piyadesinde bu silâh hem tedafül, hem tecavüzi maksadlarla istimal edil -| mektedir. Nakliye karıyonları, tanklar, motörlü modern vasıtalar askerin masrafını art-| tırmaktadır. Teyyareciye gelince Evening Stan - dard gazetesine göre buğün bir tayyare-| ci 1914 harbinden dört, beş misli fazlaya | malolmaktadır. Tayyarelerin fiatları da| 1914 senesindekilerden yedi misli fazla-| dır, Bundan dolayı, eğer tabir caizse bir! tayyarecinin senelik maliyet fiatı 22,500 AN, İSTER di lı lar, a e otur, altı aydanberi demek istemiş olaca! Bu tefsirin doğru İSTER Makkında hüküm mü vereceksin? Herkese iyilik yapabile- verme, bahçesine su getiren çeşmeyi kurutan bahçıvan gö” (insanlık fabrikasının ma hüküm vermeyi harblerinin kaça maloldukları hakkında |1€İSİ Rüzveltin şahsi mümessili olan A - |tiğini yazmakta ve siyasi şahısların aşas| bırakmıştım. Dü 1 «— İngilizler Almanlara dönerek: Münasebetsiz işlere girişme, derhal mukabelesini görürmin, uslu uslu yerinde Mart 21 a Hüküm vermekte acele elme.. & Erzincan daki mahküm- lar tahliye edilip evlerine döndüler (Baştarafı 1 inci sayfada) Bu sözleri, hastalığı dolayısile, mah- yeti 6 ay tecil edilen, İmralı vezae- felâket sıralarında Erzincanda bus lunan mahkümlerindan Yusuf oğlu Meh- med söylüyor. Elinde, buyatladığı için beş tanesi beş kuruşa satılan kerpiçleşmiş ki o simid, halsiz bacaklarını sürüyerek matbaami- za kadar gelmiş! Onu elbisesinden tanıdım. İmra'ı mah» kümlarının kahverengi- sıyah o bötmeli elbiresini üzerinde taşıyordu. İmralıda, Erzincanda muhtelif zamanlarda gördü- İğüm bu üniformayı arkadaşlar yadırga- dılar amma, ben tanımakta müşkül çekmedim. Onları İmralıda gördüm. Er- zincanda, durup, dinlenmeden, yemeden, şiçmeden enkaz altından insan çıkarma- rlârken, ikinci gidişimde de yo- incani kurmağa çabalarlarken da- i tanıdım. Günahlarının kefaretini ödemek, adas in İterlerile silmek için hepsi birçok insan- hakkında söylenen sözlere #hemmiyci İlardan fazla insanlaşmışlardı. Bu İmralı vulâtından olan mahküm'arın zelzeleyi müteakık güster- dikleri göyret hâlâ her yerde bir destan gibi dillerde dolaşmaktadır. Hükümetin âtıfeti yerinde oldu.. Bu insanlık rüşdlerini isbat eden sabık gü- nahkârlar bugün tekrar cemiyetteki yer- lerine döndüler. Fakat Yusuf oğlu Meh- med nasılsa unutulmuş. çünkü o, kor- kunç felâket sırasında müddeinmumiyi kurtardıktan sonra ağırceza reisinin evi- İne koşanlar arasında imiş. Yattığ. yerde (ucuz kurtulan Yusuf oğ'u Mehmed, bu ev enkazını kaldırırken yaralan: An- karaya Nümüne hastanesine göndermiş» ler. Ruhan da basta olan Yusuf oğlu, ö- tede beride bir müddet tedavi edilmiş, mahkümiyetini 6 ay tecil etmişler. — Ben diyor, namuslu, karıncayı €2- teb obhocası olan mekten korkan bir adamdım. İyi aileye Bayan Katerin | Mensubdum. Karım fena oldu, Onu bu Boşkayın bir kız! halde bırakmaktansa, kendimi bu hele çocuğu doğurduğu | getirmeği tercih ettim: Öldürdüm. 15 se- haber verilmekte- | Ne hüküm giydim. Yedi sene hapishane- de yattım. İmralıya gönderilince, mah- kümiyetimin yarısı dalın gitti, Bir sene de meşrutan tahliyeden kazandım. 3 se- nelik bir cezam daha kalmıştı. Biz Erzin- cana 24 arkadaş gitmiştik. Hepsini ser- best bırakmışlar. fakat ben aralarında yokum, Yusuf oğlu Mehmedin iki derin kuyu- merikan hariciye müsteşarı Sumner| Ya benziyen gözleri dolu dolu olmuştur Wellsin, gayet kısa bir zamanda birçok! — Acaba ben hastanede olduğum için siyasi şahısları görme rekorunu elde et- jmi unutuldum?.. Kızımı babamın yanına üş pek acı oldu. Babam ğıdaki bir Mstesin! neşretmektedirler: ölmüş, kızım birinin yanına evlâdlık ve- 1 — İngiltere krâli, 2 — Çemberleyn, * #lmiş. Ellerimi görüyorsunuz, bunları 3 — Lor Halifaks, 4 — Stanley, 5 — Lord Çanakkale harbinde şarapneller parçala- Shell, 6 — Sir Alexander Codogan, 7 —'dı. İstiklâl karinde (Bombacı Mehmed Attlee, 8 — Grinvud,'9 — Sir John Si - Çavuş) diye ün saldım. Utanmasa'n. mah mon, 10 — Churehili, Il — Eden, 1? — küm elbisesinin Üzerine İstiklâl madal Bruce, 13 — Maxton, 14 — Loyd Corç,' vamı takacağım. Ben insanların içine 5 —- Kont Clano, 16 — Sinyör Mustso -İtekrar dönecek yüzü olan bir adamım, Uni, 17 — Sir Perey Lorraine, 18 — Fran- Derdimi yazsanız da, beni unutmuşlar- cois Poncet, 19 — Dr. von Maekensen,' şa, Tisteve koysunlar. Ben de hürriyeti 20 — Dligos Zowski (Romadaki Polonya 'me kavüsayım, çocuğumu yaşatmağa, 0- sefiri), 21 — Fon Ribentrop, 22 — Baron | kulmağa uğtaşayın&. fon Weizzaecken, 23 — Hitler, 21 Yusuf oğlu Mehmedin srusune de- Hes, 25 — Foldmareşsl Göring, 26 —recg is'af edilebilir bilmiyorum. Bunu Lebrtin, 27 — Daladye, 28 — Bonnet,isayın Adliye Vekili Okvarm dikkn! ns- 29 — Chawtemps, 30 — Blum, 31 —| zarına arzederek, adaba diyorum, bu bi- Herriet, çare insana da emsaline yapılan Trvame- Teyi tatbik etmeğe imkân vok mu7.. 82 numaralı mahküm, arkadaşlarının kavustuğu saadeti mükteseb biz hak ola- rak değil. hâlâ günahkâr addedilmekten hastalandığı için istiyor. Nusret Safa Coşkun armesenemmerareassmenmsaneanssaane TAKVİM | iği Tena'ığı, iktidarı veya iktidersızlığı İletin alınlarına Yurduğu damgayı, bırak, . al - sonraya Arşidükle evlenen Mekteb muallimi Macar arşidük- lerinden Ajbrechi ile evlenerek, ko- casının bütün Ha nedan okukukun- dan vazgöçmesine sebebiyet veren ve aslında bir mek- Amerika Hariciye Müsteşarı Wells kaç kişi ile görüştü ? İngiliz gazeteleri, Amerikan cümhur- Şirlen kendi hayatını tasvir eden bir film çeviriyor Küçük yıldız Şirley Tempel, kendi ha- yalım tasvir eden bir film çevirecektir. Bu filme «Tempel Kavalkadi, ismi veri- ecektir. Birçok büyük artistler bu yeni oyunda rol almıya talib olmuş'ardır. Türk lirasıdır. Bahriye eri için senelik ücret 8850 lira olarak tesbit edilmiştir. İNANMA! yaptığımız gibi tatlı tatlı harbedelim, klardır. olduğuna: INANMA!T Yatsı Öğle | İsisdi $ Akma | D. â gı w vİ ,