25 Ocak 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
25 İkincikânun SON POSTA Demir ve çelik sehrinde neler gördülr? arafı İ inci sayfada) izde modern bir brikaları , kurulması Cümüuriyet rejiminin ilk günlerinde dü müş ve üzerinde iel£ kala baş“ lanmış Fabri in bir meseledir. ; nn kurulmasına takaddüm ik 10 sene zarfında muhtelif ve ede slar gereX memle- müteaddid müteha i ad kette lüzumu olan hüm ve iptidai b- i vüs'atta bir fal b ettiği hadıkinda » bir, aralık Büyük sisi için deler ve gereks mülü epeyce bir| ve buna bağlı lâ dirada Mü€s firmasına V le mucibince mezkür ri 300 ton hüm demir de iki yüksek fırın iü lu olan günde 600 ku istihsal edecek ki bunun tevabii olan tâli madde. | asile yılda 21.000 ton Gökme| 1) boru ve takriben yılda! 150.000 ton çelik blok ve 150 bi haddelenmiş. yani pazara arzedilebile- da şekilli demir istihsal ©- iyette bir tesis vücuda 4 , tulumba dairesi. kuvvet sümtralı. | temizleme tesisatı. İstihsal i tevzi tertibatı, Sinter tesisatı. bu meyandadır. Bun- b eder ük demir - depolarını da ilâve etmek Buna göre, Ka rab abiliyetinde a göre kreozot gibi mahsuller de asal ettiği ha“ edilerek. bu- w kapalıdır. Kok in kalor i rlandığ mahsuller önünde tekrar elde zarlandığ Sins verilen köm Ve diğ edilir ve istifade olunur. k fabrikası, elyevm Çıkardı Sar Bina «e Men .İud tesadüfe da mi? 2 m big Mühendis © gizem etle Evvelâ kahır hepi £ hâm demir etli mi 210.000 ton İle dü v inülen z olan ciruf tane'e- nsis edilece | izahatı çıkararak: etmeme- *7E | ratorlu kıp beynin. manzara. İl na, ke ran A >. tipi eldivenle- kamlarını vE yonu kavrarken: iz var. diyot, Çelik ibir za aşla iki kuş vura Karabükü ziyarete ha anan silâhşöi fabri- nandâ li > benim $ nin birinden > rinin proğramın z vago k kurmuş" sk mütenahiliğini gösteren ve 50 ZARİ taç iküçük'dir. banaa gieiiiE ii nsanı zekösile dingmolarını durduran bir nsan burada kendi zekâsi ndi kudret ve oluyor. sonra da k tesisat içinde € iz tihsal ediliyo ize anlatıverdiğim edilen|2 — Ameleler boşaltacak değildir. Bir düğmey, e basmak kâfi, Vagon raylar üzerinde kalkıyor ve. 3 — Kendi kendisine hamulesini depoya boşaltıyor ız sıralarda çelik fabrikas: |kolay İhenüz çalışmıya başlamamıştı. Bu mes- memnun olmamak kabil Cevad Taray, fabrika Zi- yapıyor! kok fabr faaliyet bu sırayı demir ve çelik fabriks- in, . dekovil kapalı... ” İsuretile i . insan zekâsırın na- karşısında meb'hu kabiliyetine hay nüdürün ağzından ra size... Bu barikulâ bi Bu üç kocaman faaliyet . ine doluyor. şısında acze|s en ince dikkatler - kazanlardan, olmuyor. Mahsul hesablardan, en titiz den sonra kendini fırmlardan (o boruli içine bıreki- yor. Kendi okendine yanıyor. ken - di kendine yuğuruluyor, kendi kendi- kendi kendine — boşalıyor, yor, kendi kendine b maheile gidiyor. İnsan eli bu- a yalnız-yoklama y: Ç dolu dizgin man bir rakib ü istihz iken. lüzum göstermi teknisyen gelsin de ken tığı rakibi bir noktada yenmi vahud ayni işi yapmıya kalksın. darbede hezimet... ilk Bu yece gündüz durmiyan faaliyete mühendis, amele, yalnız birkaç nokta- da birkaç düğmeye lütfen dokunmak ak ediyorlar. Hei şey oto- Kok fabrikasındayın Zonguldaktan gelen toz kömür va- nların *boşdiması. içerilerindeki hamuleyi yere dökmeleri lâzım. Nâsıl ını tahmin edersiniz? ne küreklerle amele girecek ve bir ak mı? Hayır. ortada var. Vagon hangarın altı. mi. düğmeye basmak kâfi gon kendi kendine havaya ki : un tersine çevrilerek içindeki toz ü İki dakika sürmeden silkip atacaktır. “Arkası var) üç kelime- diğerine geçmesi kadar Nusret Safa Coşkun İlünü yapan Naney Kel ka-| u, Mukübele et ği anlaşılıyordu. e sıkıştırılan zayıf bir! ve sıkıntısı okunuyor- Rıdvan Sadullah gülerek devam etti: — Sizin yerinize ben cevab vereyim. Düşünemediniz. Bilmelisiniz ki zabtta ta- rihinde (mükemmel cinayet) yoktur. Her cani, ne kadar zeki olursa olsun mutlaka bir noktada sürçer, Öyle değil mi Necdet bey! l — Bu noktayı da geçelim. Bize kati'in Vafidis olduğu şüphesi kehribar Ziraat: Okuyuculara| cevab'ar | (Baştarafı 6 ncı sayfada) 4 — Kesik yerleri aşı macunu ile sı - vamak, hiç olmazsa buralara biraz kö ran sürmek çok iyi bir tedbirdir. Bir k sım ağaçların sonradan yer yer kuruluk getirmesi hep bu yaralara dikkat etme mektendir. $ — Muhtelif cins a, sında kendilerine göre v lıklar olması pek tai ki esasları belliyen bir kimse için bu fârk ları öğrenmek birkaç defa'ık görgü me- selesidir. Meyva ağaçlarının budaması şüphesiz bu bahisten ayrıdır. Onlarda esas buda- ma bilgisinden başka hangi rı ni | kesmek lâzım gek i İ vardır. Çünkü birincilerde, mun killi bir gölge ve gö buki ikincilerde şekilden ziyade iyi ve çök mahsul almak gayedir. | Tornman | | Sinema : (Stanley ) ile (Livingston ) un maceraları | filme çeki'di i (Baştarafı 7 nci sayafada) Nihayet Stanley de öldü. İngüterede Surreydeki rnezarlığa bü- yük merasimle defnedildi. larak yekpare bir pembe granit vazedildi. | İşte bu tarihi ve harikulâde macera A-! merikan sinemacıları tarafından o İilme çekildi. Bu film Amerikada, İngiltered Fransada pek büyük bir muvaffak kazandı. Bu filmde Henry Stanley rolü meşhur | san'atkâr Spencer Tracy tarafından ve Livingstone rolü de Cedric Hardwick ta- rafından yapılmıştır. Filmdeki kadın ro-| iydir. Mezar taşı 0-| Vazife kurbanı itfa Cenaze töreninden Bayramın ilk günü (vazife sirasında) vukubulan müessif bir kaza neticesinde! yaralanarak Haydarpaşa hastanesinde tedavi altına ahmnan itfaiye neferlerinden 221 sayılı Hasanın vefat ettiğini dün te- essürle bildirmiştik. Henüz itfaiye kursund. sanın ölümüle İstanbul i ğrunda beşinci kurbanını maktadır, Fedukâr gencin ğu büyük alâka fle a bulunan Ha- haldırilan cenaze bir mott Üsküdara, oradan da e Sirkeciye getirilmiştir. a cenaze alayına Vali ve Beledi ye Reisi Lütfi Kırdar, İtfaiye Mü içinde size k zli; de yaptırdınız? — Fincancılar yokuşunda bir yerde... — Siz bütün mübayaatınızı bu yokuş- tan yapıyorsunuz, galiba... Hatırlıyorsu» nuz ya Raif beyin katle kaddüm eden saatlerde de bu yokuştan bir perde tülü almıştınız. E peki bu Fin- cancılar yokuşundaki ağızlıkçının ismini bize süyliyebilir misiniz? — İs bilmiyorum. tarif edin, a kalmadı. kersem ne ders ibar bir a damı tanımamazlık edeme Kültür meseleleri (Baştarafı 6 ncı sayfada) timin ayrı bir yer tuttuğunu Dr. Necati Ozban r mu? O hal- iri Raşid, İhsan Hilmi, Ali Şükrü, v8, bizim en meşhur pudriculture mi - has Her tabibim dıyen püğriculture mütehassısı mıdır? Bununla berâber, larını & ğ dar bile mekteb tatibliğinin ayrı bir branş ol- bal zdır. duğ söylemekter her tabib çocuk rı hakkında fikir durmazlar. Binâebal ve mekteb hıfzıssıhlı rılmıştır. (Bu şürada ben aza değildim ve » İreyim yoktu.) Orada Âkil Muhtar, Neş'et Örner, Saim Ali, operatör Kemal v.. gibi b Fakültesinde larca ders okutmuğ, binlerce tabib yetiştirmiş tıb üstadları - miz vardı. Onlar da vakit cetvelini tâsvib ettiler. Buna karşı Hayri Necati Ozban nş buyurur? Çürük bir davada ısrar etmek hakiki ışmaz; onu gazeteciliği bilmesin, her bah- ilim adamına y mes'ek edinmiş, bilsi burnu 1 larımıza bırskabiliriz, Mektebjerde muallimlerin fazla faslı ft i, çocuk hilzıssıhhası bik a gayret (trop de zöle) göstermek istemelerinden ileri gelse ge vermelei Sonra ders konfer: pedagoji usulleri, »luğu tevlid etmiye i âmirdir. Dersi zife vermek mekteblerin i ügünün pedagojisi böyle şey yap Vakit cetveli üzerine söz söylemek için yalnız tabib olmak yetmez, pedagog da olmak lâzımdır. m Nami Duru 23 iyaci dün gömüldü bir intiba İhsan, Şehir Meclisi azaları mişlerdir. Cenaze, önde itfa ve İtfaiye Müdürlü, rilen çelenki iştirak et. Genç itfai sine ilk yar: gortasından 1000 lira verilmiştir. Bundan başka Belediyede ayrıca kem dilerine lâzım gelen terfih imkânlarını te- min eğecektir.
