SON POSTA -Hergün Soyadlarımızı Kullanmıya alışalım Yazan: Muhittin Birgen ünyada soyadı kullanmıyan tek memleket Türkiye idi. Cumhi yetin yaptığı iyi şeylerden biri olmak ü- zere, bir kanun nmeşredildi ve herkesi bir soyadı alması mecburiyeti konuldu. Henüz almamış olanlar yok değil, fakat, ştır. Fa bu t f kanün ahk. getirilmesi için takılmış mizda b iya dık. Gene eskisi gibi, Ahmed Hasan, p gidiy gösteri: henüz alışm; Mehmed, uz. Bu hal ların lü Hüse: tulmak, 3a'ıııd - ne modernliğe muhalif bir harek makla itham edi bilinden bir s Demek, biz soyadın: mamışız, yahud da iyi bir şey çin kötü lerden ken bilecek kadar kuvvetli bir ç sahibi dı iz. Halbuki, biz üdet yerini bulsun diye, ne de kan tayin ettiği cezadan kurtulmak için alma- dik. Birbirimizi bu adla büyük bir eksiği tamam Aldık; at kı nun rhı—ı'ıuı)ı b tir. Bul mak Jâzımdır. 'OTUZ. unu anla- Soyadı taşıma! dir; Türk 'xiı(lor iki zihniyet, iki kültür ve iki an'ane y:ıny:mı asırlarca yaşamışsa soyadlı ve birbirlerine :...b.ı acı olarak, likte yaşamıştır. S< Türkler, soyadsız ar da O'T’VH i lardı. Bu Osmanlılar için benim hu bir tarih görüşüme tâbi olarak bir isim de «Kapıkulu» dur. Osmaı kapıkulu mefhumları prk az nokt birbirlerin Jarda ) malt birer varlık ifade ederler, yan Osmanlı ve kapıkulu uzun zaman, son hat kanuna kadar soyadı taşımadılar. Türki- yenin bugünkü Mmünevver zümresin Şehir halkının, siyasf burjuvasının ve kıs- men şehir burjuvasının kültürü bu kül- tür olduğuna göre memleketimizde kül- für ve içtima! zümre mensubini bakımın- dan İstanbula yaklaşıldıkca soyadı kay- bolmuş, İstanbulun kültüründen uzakla- #ıldığı risbette de soyadı mu Miştir. Eski bir Türk sözi Soyu- nu inkâr eden bir piçtir. Halbuki Osman- hi ve kapıkulu ce kâra değilse bile ihms mecbur olan zümrenin el oğulları Bizans ne geçirmek için çalıştıkları devirde ted- ricen Osmanlı aşiretinin kanından da, an'anelerinden de uzaklaşmışlar ve İs- tanbulu ele geçirdikten sanra biitün Türkleri bir tarafa bırakarak asırlarca etraflarına Türk olmıyanları toplamış!a afaza edil- söyler: Tâmların halifesi ve Sultanı Rum ilân et- tiler. Sultanı Rum demek toru demekten başka bir gı kadar ki Osmanlı imparatorluğuna, Os- manlı imparatorluğu, yahud Saltanatı Osmaniye adını tanzimat koydu. Uzun zaman Osmanlı tarihcileri «Osmanlı» ke- İmesini bile kullanmıyarak sade «Devle- ti Aliye» dediler. Hangi devlet? Hangi soyun devleti? Meçhul! Osmanlı impara- forluğunun «Soyadı> bile yoktu. Ekserisi İslav, Macar, Alman olan Os- manlı rn.ıl devlet idaresini ele aldıkları Gı Çünkü bunlar gayri mil Tâmt isimlerdi. Bu: zere bir takım lakıh!ar icad eti taban Ahmed, Eğriboyun Ahır nıyarık Ahmed, Tiryaki İstanbula gelen Türkler kullanmıyan Osmanlılar gibi, ni kullanmadılar. Meselâ, benim bt babam Yozgadın maruf bir ailesine men- Sub olarak İstanbula geldiği zaman adı Natıroğlu idi. İstanbulda sadece Abdur- rahman olarak yaşadı ve öyle öldü. Bn- nin yermine| olacak ki ara-| hemek içindir ki, süs ka- | yapmak i-| v Etrafınıza bakınız: muv Bildir, fakat tırmandıkları dir. tepede SOZ A[âASHN A Ölümü merak eden Çocuğun yaptıkları Resmini gördüğünüz çocuk 14 ya - şındadır. Ölüm nedir, bir insan mezars |girerse ne olur diye merak edermiş. Gü irinde bu merakı o derece şiddet- lenmiş ki nihayet dayanamamış ve ö - lüp de mezara gömülmenin zevkini tat- mak için kendisini kurşunla yarala - mıştir. Almanyada demir stoku kalmadı fatörü Gö - bir emre göre ÂAl - nın emlâk sahibleri nihayet a - an iptidasına kadar evlerinde ve Dört senelik plânm dik ring'in son verdi manyal rlerinde bulunan bütün — demir ğ pa—n—îak?-klanrı hükümete teslim ede - ceklerdir. Bu demirler Alman fabrika - ları tarafından makine, harb mal. si vesaire inde kullanılacak Almanyada demir stoku mevcudu kalmadığı için dört senelik BrOEcETE. tatbikine ancak bu surı imkân bu lı.vıeıc_ı" tahmin edilmektedi Ekseriyetle çabuk yürümek, çabuk ffak olmak, çabuk sivrilmek ateşi ile yandı; . Bunların arasında hedeflerine varanlar da yok de- durabilerleri Sür'atli Çabuk yapılan bi muvaffak niz yolda ender- r'at Hergün bir fıkra Dalgınlık Dalgın bi nişanlar ğinden yakaladı. Bir mil öyle durd — Ne oldu? Doktor cevab verdi: — Nabaynızı dinledim. Merak edile cek bir şey yok. Fakat bir kere de di $ ? Hnizi çıkarın bakayım! Jan Jak Ruso'nun Mermer büstü bulundu| Birkaç gün evvel Londrada Jan Jak mer 1 bir büst tılmıştır. Bu, yegâne büstüdür ve maruf san'a! Lemoan !:ımiınmın 1765 de imal edilmişti: İn terenin Paris eli i D.ı._j Hi yume Fransız heykeltraşına Ruso'nun ştı. 1779 da 750 an bu eser bolmuş b aklının ko satılmış - © vakittenberi ortadan h lunuyordu. Bu defa bir mer leksiyonu arasında çıkarak İngilterede bazı vergiler artırıldı g n yeni büdeesinde, hi mükelleflerden alınan kazanç vergisini İngiliz lirası başına 6, peni arttırmıştır. Çaya 2 peni, bejole de bir peni ilâve edil- miştir. Deyli Herald gazetesi, bu kazanç vergisinin 1922 denberi alınan en yük- sek kazanç vergisi olduğunu kaydetmek- tedir. lerd b:ıı'n da sadece Ömer Lüttü (ıhr.ık nld e Ben de yakın zamana kadar Mehmed Mu- hittin idim, Halbuki, büyük Çapanoğlu te Yozgaddan kaçmış olan Bulları Anadolunun muhtelif köşele çıkmışlar ve orada Natıroğlu olarak kal- mışlardır. Bunlar Nattr kelimesini beğen- mediler, şimdi iki zümre halinde Birgen ve Bilecen oldular. Eğer, yalnız bana kal- sa, ben Natıroğlu kalmayı tercih eder- dim! * Bilmem anlatabildim mi? Bahsin Rmi ve tarihi tekâmül bakımından tahlili da- ” |ha çok uzun sürer ve eştikce içinden "|kü Osmanlıdan ayıran hakik 1!lıv- Türkün da tahrib ett Osmanlı, tiği gibi soyadını ——— manlarda insanlar Anadoluda bile bir- |" birlerini soyadlarile çağırmamıya başla- dılardı. Hayır, biz Osmanlı değiliz, biz ta- rihe bir kere daha doğan ölmez ve ye: mez Türkleriz. Bizim soyumuz be biz Osmanlı gibi soyadı ya hiç olmıyan, | yahud soyadını gizlemeğe mecbur bulu- nan insanlardan değiliz. Artık birbirimni zi Ahmed, Mehmed, yahud, modern is'm- lerle Semih, Erdoğan diye değil, kabul ettiğimiz soyadlarımızla çağırmıya mec- buruz. Kendimizi bu işe alıştırmayı âdet edinelim. Küçük isi zi, Ahmed, Meh r|suretle giren toplu iğneden —a — değil, sağlam adım. — <u az—— 0 na, kurumuş, yerleşmiş, sağlam temele istinad etmez, daima çürük olur. İş sahasının muayyen saf- halarından Rexıp tocrübeler edinmeden sonuna varanların ri de dalma geçicidir. kendiniz için seçtiği- "atli değil, sağı lam adım atınız. | Tek başına seyahat Eden minimini kız ;; 5 : Bu kız altı yaşındadır. Londradan A- merikaya yalnız başına seyahat etmek- tedir. Her yaz Londrada bulunan akra- balarına gelmekte, tatillerini orada ge- dikten sonra tekrar — memleketine mektedir. Şimdiye kadar da 36 bin kilametre yol katetmiştir, Amerikada mevcud garib kanunlar Amerika Birleşik hükümetlerinden Misuri eyaleti müddelumumisi Ameri - a mevcud garib kanunlar ile garib ahkeme kararları hakkında bir eser tmiştir. Bunlar arasında aşağıda- setmektedir: Ilad eyaletinde genç kızları bu-| y an bir aileyi beş defa ziyaret eden r gencin, kızlardan birisini — alması ecburiyeti varmış. Eğer ailenin kızı yin edeceği kız ile evlenmek zarurelin- dedir. Kaliforniyada kuşlar ile meme- hayvanların avlanması memnu imiş. rasku'da berberlerin sabahleyin sa yediden akşamın yedisine kadar sar- mısak yemeleri kanun ile menedilmiş - Bir terzi kızın başına gelen felâket Münihte 22 yaşında güzel bir terzinin başına feci bir kaza gelmiştir. Bir mü; teri üstünde prova yaparken kumaşa iliş- | mek istediği toplu iğne sert bir şeye| dayanaârak geriye sıçrayıp ağzına gire- k tâ ciğerlerine gidip saplanmıştır. Bu zehirlenen Vh genç kadın kurtarılamayıp ölmüş- İSTER İNAN, İstanbul semtinde bir sinema vardır ki buna giden kadın- lardan alınan ücret sadece 5 kuruştan İNAN, İSTER na mukabil erke Bu- | ucuzu 20 kuruştur. İSTER ibarettir. İSTER İNANMA! İNANMA! klerin tâbi oldukları ücretin en Sözün Kısası Yazı Çolz— ()lduğu İçin Bugün Konamadı Japonlar Tokyoda bir cami inşa ettirdiler rafı 1 önci sayfada) işlerine çok w:ıui olan bu zat bana le söyler : kanalından çı başlar! e bu tecr tum, Japony fuzunu U ni göstermek üzere son günlerde katimi celbetmiş olan bir hâdi: enteresan buldum yoda bir sefiri o! meti 'sefirine merasimde Mısırı temsil etmeğe memur eylemiştir. Hi bü.” kümdarı Ebüssüud ise Londradaki se firi Seyid "!ulvz M—hhn yi hı merasim edecektir. Yemı Yahyaya gelince, o da hâlen bulunan ve İtalya hükümetinin Ti olarak bir zamandanberi oralarda dolaşmakta olan oğlu Seyfül dermeğe karar v velce Seyfülislâmın İtalyadan Türkiyeye ve nmian da Iraka tekarrür eylemi hatten vazgeçilmiştir. talyada birkaç gü eyliyecektir. Japonya bıv merasime Irakı da da * karaft yal Fı!ıstınde hlr silâh Deposu bulundu Kudüs, 8 — Filistinin merkez çok müsademeler olmuştur. Bu hav askeri kıtaat, müsellâh çelelere karşı rekâta devam etmektedirler. Karkur yakınında birçok — todhişcilâi askeri kıtaat ile yapmış oldukları bir mü” sademe esnasında yaralanmışlardır. Nablus'da iki bomab atılmıştır. Tulükerim mıntakasında mühim bir # lâh deposu meydana çıkarılmıştır. lidt bir