İ;Şıy! a Memleket Manzarası AÂraç Köylerinde Son Posta Araç ( Hususi ) — Muhamlar köyü Araç kazasının merkez köy- lerindendir. Köyün alt başında meşhur — Araç çayı akar. lerin Araç çayı kıyısında — sebze bahçeleri vardır. Köy kasabadan Üç saat mosafede kurulmuştur. Yetmiş evi ve üç dershaneli bir ilkmektebi vardır. Köylüler ziraatle meşguldür. Bundan daşka burada her köyün ve her köylünün beşer, onâr davarı vardır. Eskiden bu köylerde davarcılık çok - ileri bir vaziyette imiş, fakat son yıllarda yapağının para etmemesi ve ağnam vergisinin bu bol düşüklüğne nazaran ağır oluşu davar sahip- lerini davarcılık işinden kısmen feragate mecbur etmiştir. Bu ha- valideki köy evlerinin de kendine mabsus bir hususiyeti vardır. Anadolunun bir kısım — yerle- rinde evler yarım kârgir olarak kerpiçle yapılır. Halbukl Araç köylerinde evler sırf kereste ile yapılmaktadır. Bu evler yekdiğe- rine geçirilmiş kalın hatıllardan yapılmıştır ve umumiyetle iki kat- lıdır. Birinci zemin katta ahır ve davar ağılı vardır. Ikinci katta oturmak için iki Üç oda, kiler, gün çardak, sofa, anbar vesaire- den ibaret olup pencerelerin çer- çeve ve cam tertibatı mükem- meldir. Damla yirmi beş evli bir köy- dür. Onun yanında Belen yirmi evlidir. Şarmanlar kırk evlidir. Bu köylerin hepsinde akar su yardır. Köylü ziraatle meşguldür. Fakat civarındakl köylere naza- ran çalışma usülleri pek münta- zam olmadığı cihetle bu köylerin ahalisi fakirdir. Şarmanlar köyü bilhassa çok eski ve tarihi bir köydür. Şarmanlar köyünü geçtikten sonra bir de otuz evli olan Varan köyü vardır. Bu köyde iki cami vardır. Köyde mektep olmadığın- dan çocuklar Perşembe pazarina yanı İydir. nahiyesine okumıya giderler. — Mehmet Enver Sapancada Bir Kahveciye Yılan Sarıldı Korkudan Dili Tutuldu Sapanca, (Hususi) — Burada Ibrahim isminde bir genç cidden pek korkunç bir macera geçir- miştir. Acemin Ibrahim denilen bu delikanlı Sapancanın Kumbaz mevkiünde bir kahve işletmekte- dir. Gece kahvesinde uyurken ayaklarından bir hayvanın sarıla- rak başına doğru yürüdüğünü | hissetmiş, bunun bir yılân oldu- ğunu da farkedince hemen yor- ganla kafasından tutup silkmiş, vücudundan ayırıp bir köşeye fır- latmıştır. Fakat Ibrahim bu kur- tuluştan sonra heyecanından dü- şüp bayılmış, korkudan dili de tutulmuştur. Ertesi gün kahveye gelen an- nesi İbrahimin baygın bir halde yattığını görünce ayıltmış ve oğ- lunun dili tutulduğunu anlayınca teessüründen ağlaımıya başlamıştır. Ibrahim hastaneye nakledilmiş, tedavi olunmuş, dili biraz söyle- meye başlamıştır. Mamafih has- tadır, köylü- | | Imanımıza SON POSTA Mardinde Onarma İşleri Yakında Bütün Mardin Kasabası Mardin (Hu- ssi) — Valimiz Rilat Telüt Be- yin himmetlerile bir ay önce Mardinde başlı- yan onarma İşleri sürekli bir çalış- ma ile İlerlemek- tedir. Hükümet binası önünden Nafıa Dairesine dek on dört met- re genişliğindeki cadde yeniden düzelttirilmiş ve döşenmiştir. Di- Diyarıbekir kapı- sından Savur ka- pısına dek olan ana caddenin de onarılmasına başlanmıştır. Bu İş- lek caddenin — genişliğine — beş metre daha katılacaktır. Bu yol tüzerinde bulunan yıkık evler, bi- çimsiz, basık ve ine benziyen Elektrîkle A ydınlatılacak Mardinden bir görünüş dükkânlar yıktırılarak yerlerine çok güzel evler ve asri dükkân- lar- yaptırılmaktadır. Pek yakın- da onarılınası bitirilecek olan bu cadde parke taşlarla döşenecektir. Mardinin elektrikle ışıklande- Çalışkan Bir Köy Heyeti Saray (Hususi) — Büyük ma- nika köyünde ihtiyar heyeti bu sene yol inşaatında büyük faali- yet göslermektedir. Köy dahilindeki hütün kaldı- rımlar işlenmiştir.. Köyde bir umumi halâ yaptırılmış, mektep ve cami tamir ettirilmiş, şimdi de bir çeşme inşas:na teşebbüs olun- muştur. Sivserek Bekçileri Siverek (Hususi) — Vali Ne- dim ve komiser Celâl Beyler bek- çilerin bir örnek elbise giymele- rini muvafık bulmuşlar ve bütün bekçileri bir örnek geydirmiş- lerdir. Bartında Cümhuriyet Meydanı Bartın (Hususi) — Cümhuriyet meydanının parke İle tefrişine ve tanzimine başlanılmıştır. Meyda- nın ortasına bir de abide yapıla- caktır. Gerede Jandarma Kumandanlığı Gerede, (Hususi) — Kazamız jandarma — kumandanı — Yüzbaşı Hamdi Bey İstanbula nakledilmiş, yerine birinci mülâzım Tevfik Bey tayin edilmiş, gelmiş ve yeni va- zifesine başlamıştır. Bu Sene Palamut Balığı Kıt Bandırma, (Hususi) — Her se- ne pek mühim miktarda istihsal ve ihraç edilen palamut balığı bu sene mevsim rüzgürlarının ter- sine esmesi yüzünden gayet az çıkmakta, hatta Bandırmanın ihti- yacına bile kifayet etmemektedir. Buna rağmen balık almak Üzere bir. Yunan motörü gelmiştir. Somada Tütün Satışı Soma, (Hususi) — Geçen se- neden elde kalan 100 bin kilo tütün bu hafta kâmilen satılmış- tır. Fiatlar geçen seneye nisbetle çok yüksektir. Satışta ıskarta ve iskonto gibi tenzilât ta yapılma- mıştır. Geçen sene bu tütünler 15 ile 30 kuruş arasında satıldığı halde bu sene 35 ile 45 kuruş arasında satılmıştır. lAmasrada Tarihi Bir Taş Bulundu Amasrada bulunan taşın bir yüzü Bartın, (Hususi) — Amasranın Bedestan denilen tarihi harabe- lerine yakın bir yerde, taş çıka- rılmak için bir tarla kazılırken iki metre kadar derinlikte iki yüzlü kabartma resimli bir mezar taşı bulunmuştur. Taşın boyu bir buçuk metre, eni 90 ve kalınlığı 30 santim kadardır; fakat mus- tatilin bir köşesi kırılmıştır. Taşın iki yüzünde de kabart- ma resimler vardır. Fakat, taşın, bulunduğu yerde gömülmezden evvel çekiçle tahrip edildiği an- laşılmaktadır. Çünkü resimlerdeki ince hatlar harap olmuştur. Bu tahribin çok eski olduğu anlaşı- hyorsa da zamanını tayin etmek imkânsızdır. Taşın bir yüzünde, omuzla- rından ayaklarının üstüne kadar, eski Romalılar gibi bir örtüye sarınmış ve sağ elini göğelne götürmüş, başı açık bir insan resmi vardır. Çehresi de tahrip edilmiş olduğu İçin kadın veya erkek olduğu pek seçilmiyor. Taşın diğer yüzü daha ziyade | bozuktur. — Yalnız — başlıklı - bir insanın oturur. veya diz çöker — rılma İşi de ar- tık gerçekleştiril- miştir. Elektriğin Mar- dine biraz uzak- ta bulunan Gura köyündeki — «u akıntısından alın- ması — düşünül- mektedir. Bu suyun — tetkiki için — çağırılmış olan elektrik mtl- hendisi, suyu gör- mek ve düşün- celerini — söyle- -— mek üzere Gursa gitmiştir. Bu su- yun yüz beygir kuvvetinde ve elektrik çıkarabi- lecek bir kudrette olduğu söy- lenmektedir. Mühendis, bu sudan alınacak elektrikle Mardinin ışık- landırılması kabil olacağını bildi- rirse hemen İşe başlanacaktır. İstanbul -Diyarıbekır Hava Yolu Diyarıbekir (Hususi) — Henüz tecrübe mahiyetinde olan tayyare | postaları Diyarıbekirle - Istanbul arasını tahayyül edilmiyecek ka- | dar kısaltmış olduğundan burada pek büyük bir rağbet bulacaktır. Üçnncn seferini yapan posta tayyaresile Ankaradan buraya iki yolcu da gelmiştir. Bu iki yolcu iki meslektaştır. ve bir gazetenin Ankara muhabirleridir. Kendileri yolda hiç bir fevkalâdelik hisset- mediklerini söylemişlerdir. Diyarıbekirden de aynı tayya- re İle İstanbula yol müteahhitle- | rinden Hakkı B. hareket etmiştir. Bu Diyarıbekirden Istanbula tay- yare ile hareket eden llk yok cudur. Tayyare postaları buradan haftada bir defa hareket ede- cektir. Pazar günü buradan se- kizde kalkacak olan — tayyare 11,30 da Kayseriye, 13,50 de Ankaraya, 15,10 da Eskişehir, 18,30 da Istanbula inmiş buluna- caktır. Bu haftadan İtibaren de yolcu nakline başlanacağı umulb- maktadır. Zonguldak Valisini Takdir Bartın, (Hususi) — Iktisat Ve- kili Celâl Bey en iyi yolların vilâyetimiz hududundan itibaren başladığından bahsederek valimiz Halit Beyi takdir ve tebrik et- miştir. Almanyadan Bartına Uçan Leylek Bartın, (Hususi) — Kozcuğaz yolu Üzerinde Seçmeler köprüsü civarında bir leylek tutulmuştur. Leyleğin ayağında — madeni bir halka vardır; halkada şu yazılar okunmaktadır: Vogelwarte urgent Helgolant retour Germanii biraz yukarıda asılı duran bir kılıç veya okluğa baktığı, arkasında da çocuğa benzer iki cismin ayakta durduğu seçilmektedir. Taşta hiç bir yazı yoktuar. Kazılma işi hükümetçe ve durdurulmuş taş muhafaza altına alınmıştır. vaziyette, Birinci teşrin 11 N mezzızza “ Â bıhayat ,, Davası Yirmi beş yıldır gazetecilik eden, muhtelif gazetelerde ve muhtelif — münakaşalar — içinde sekreterlik yapan Abidin Dayer Bey kardeşimiz âbıhayat yüzün- den üç ay hapse mahküm oldu. Ceazanın tecil edilmiş olması bu haber yüzünden — duyduğumuz teocasüirü bir nebze bile azaltamaz. Kendisini candan taziye ve teselli etmek İsteriz. Ayni zamanda yazı hayatının ilk acı dakikasını idrak etmiş olan arkadaşımıza abı mevzuuna bir daha temas eder- lerse şu şekilde kalem oynatma- larını tavsiye ederiz: Âbıhayat, içen kimseye güya ölmezlik temin eden sudur. Bu suyun aktığı çeşme, karanlıklar Alemindeymiş. Şark efsanelerine göre Hızırla İlyas, ©o çeşmeyi bulup suyundan içmişler ve ök mezleşmişlerdir. Zülkarneyn diye meşhur. olan İskender, — bütün dünyayı dolaştığı halde âbıhayat çeşmesini bulamamıştır. Orta çağ Frengistanında da Abıhayata inanılırdı. Fransızların Fontaine de jouvence dedik-« leri şey de Abıhayat çeşmesinden başka birşey değildir. (1512) de yeni yeri keşfetmek için Portori-s kodan hareket eden Pons de lion adlı İspanya kaptanı, bilhassa gençlik çeşmesini aramıya memur edilmişti. — Hattâ Peru fatihi François Pizarre'ın — arkadaşla« rından — Fernanodi de — ora- larda ayni çeşmeyi aramış ve bulamadığına — dair . raporlar yazmıştır. Frenklerin tasavvur ettikleri Abıhayat, Cennetten çıkar ve el maspareler, altın zerreler içinde piril piril parlayan bir topraktan akıp gidermiş. Suyun bir katresi ihtiyarlığı giderir, yüzdeki buru- şukları silip süpürür, Üstelik bir de ölmezlik verirmiş. 174 yılında bir coğrafya kita- bi yazmış olan Pausanias Yuna- nistanda da öyle bir çeşme bu- lunduğundan bahsediyor ve “Mo- rada Anapoli yakınlarında Calatus# atlı bir çeşme vardır, Jüpiterin gözüne daima genç ve güzel gö- rünmek İçin Junon erada yıka: nırdı,, diyor. Abidin Daver Bey de, Bursas da keşfolunan abıhayattan bah-s sederken böyle bir lisan kullan: saydı mahkemelik olmazdı, çünkü abıhayatı bulan veya - tahayyül eden biz değiliz ki, bütün eski tarihlerde bu masal yazılı. Hatta Augier adli bir eski muharririn sırf bu abıhayatı halka tanıtmak fikrile kaleme aldığı Fransızca bir roman da vardır. Her ne ise, arkadaşımıza tekrar tekrar geç- miş olsun demeği borç tanırım Bir daha kalemini » yirmi beş senedenberi yapageldiği veçhile » denk alaıın! — M. T Uzunköprda Sürek Avı Uzunköprü, (Hususi) — Ömer bey nahiyesi müdürü İbrahim ve ziraat memuru Niyazi Beylerin riyaseti altında ve nahiyeye bağlı bütün köylerin iştiraki ile bir sürek avı tertip edilmiş ve zararlı hayvanlarla mücadeleye başlan- mıştır. İlk sürekte 9 domuz, 2 tilki öldürülmüştür. Geredede Yeni Bir Park Gerede, (Hususi) — Belediye Esentepe mesiresinde Marmara havuzunun — kenarına bir park yaptıracaktır.