19 Şubat 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Âlemi l Almanlar Orduların Kalk- masını İstiyorlar Cenevre, 18 — Alman murah- .“_ı*nlî. Almanyanın silâhtan tecridi için takip edilmiş olan battı hareketin cemiyetin azasın- dan olan her devlet hakkında tatbik edilmesi icap edeteği kaydile bir muhtıra vermiştir. Bu muhtırada Aaskerlik hizmeti- Bin İlgasını, tankların kullanılma- masını, mecbur! askerliğin kak- dırılmasını, tayyare taşıyan ge- milerle zehirli gaz kullanılmama- Bıni, askeri tayyareciliğin tahtelk bahirlerin — lâğvedilmesini, ya bahriye toplarının 280 — milimet- Teye indirilmesini, yahut ta gemi tonailarının On bine tenzilini is- temiştir. Bu teklife göre kara orduları — gönüllüler —ile — teşkil #dilecek, komşu devletlerin biri- birini tehdit edici mahiyette is- tihkâmlar yapamıyacaklardır. Bu bususun temini de kontrol usu- Mi e mümkün olabileceği ayrı- €a tasrih edilmiştir. Rus Ordusunun - Mevcudu Nedir? Cenevre, 18 —Rus teslihatının #aziyetine dair Rusyanın Cemi- yeti Akvam Kâtibi Uumumiliğine verdiği rakamlar dün neşredil- Miştir. Bu rakamlara göre kızıl ordunun bir. kânunusani 1931 kara, deniz ve hava kuvvetleri Mmevcadu (562) bin nefer ve (37700) Zabitten ibaretti. Diğer askert mahiyetteki teşe kilâtların mensubu ise ( 58590 ) efer, (3920) zabittir. Hava kuv- vetleri (760) tayyareden ibarettir. Karadeniz donanması ( 160892 ) ton hacminde (54) gemiden iba- Pettir. Buna, ayrıca (48,580 ) ton hacmindeki diğer (15) gemiyi de ilâve etmek lâzımdır. Kızıl ordu- Bun — masrafı ( 1,290 ) milyon rubledir. İngiliz Ticaretinde Açık Londra 18 — 1929, 1930 se- eleri ticari bilânçosuna nazaran gtçen sene zarfında İngilterenin Hicari varidatında (110) milyon ilir lirası açık görünmektedir. Mis Slade Mahküm Bombay, 18 — Gandinin sa- dik talebesi ve muavinlerinden Slade kevvelki gün tevkif edilmiştir. Silâhsız itaatsizlik yap« Mak cürmile üç ay adi hapse Mahktm edilmiştir. SON POSTA Almanlar Orduların Kalkmasını İstiyor Amerika Da Altınd Amerika Da Altından Ayrılacak Mı? Londra 18 — Fina nisiyal Tay- mis, Amerikadaki fiatların hare- ketine karşı Fransanın aldığı aleybtar vaziyeti tenkit ederek bu böyle devam ederse Amerikanın altın mikyasını terkedebileceğini, bu takdirde Fransa için de ya Amerikayı , takip etmek veya kredi etrafındaki mengeneyi gev- şeterek fiatların yükseltilmesini kolaylaştırmaktan başka yapacak çare yoktur, diyor. İspanyada 'Sükün Var Madrit 18 — Son zamanda bir çok hâdiseler vukua gelen Sara- gos ta tam bir sükünet tesis edildi. Bundan böyle Ffesatçılık cürmile elde silâh olarak tutulan- lar adi divanharplere - verilecek- lerdir. Almanyanın | Para Vaziyeti Berlin 18 — Bu ayın beşinde tespit edilerek neşrolunan Rayht Bankın - pilânçosu (171,300,000) marklık bir tenakus kaydetmek- tedir. Almanyanın allın ve döviz ihtiyatı ( 2,200,000 ) mark eksil- miştir. Tedavül mevkiündeki ban- knotların karşılık nispeti - ise yüzde (25,1) den yüzde (25,8) e çıkmıştır. Yanlışlıkla Bir Zabit Vuruldu Halberstat, 18 — Bu şehirde bulunan topçu alayına mensup bir zabit kendisini — tanımıyan bir möbetçi tarafından öldürül- müştür. Zabit mühimmat amba- tında bir gece yoklaması yapı- yordu, Paris Borsasında Bozukluk Paris, 18— Paris borsasının, kabine — buhramı — münasebetile vaziyeti bozulmuştur. Maamafih esaslı bir sarsıntı da olmamıştır. Bir Amerikan Tayyarecisinin Tevkifi Nevyork 18 — Nakletmek üzere kendisine verilen bir paket eshamı ihtilâs etmiş olan tayya- reci Levrin tevkif edilmiştir. l Mısırda Yeni Bulundu an ÂAyrılacak Mı? Almanların geni ve müktm bir teklifte bulundukları Tahdididi Teslihat Konferansi Bir Mezar T Londara, 17 — Kabireden âymise bildirildiğine göre Mısır Darülfünunu prokıöl'krginden De- Him Hanem yeni bir ebram mey- dana çıkarmıştır. Bu ehram milât- tan 2700 sene evvel Firavunların dörd_üncü hanedanına mensup ilk kıraliçelerden — biri ,için mezar olmak üzere inşa edildiği tahmin Yeni Bir .Yıııııı Torpitosu Atina 18 — Bahriye nezare- tine gelen bir telgrafla bildiri- M. Musolininin Kızı Kaza Geçirdi Milâno, 16 — Garetelerin verdikleri bir habere göre M. Musolininin — geçenlerde — vefat eden erkek kardeşi — Arnaldo Mussolini'nin kızı Matmazel Ros Musolini amcasının kızı ile Ma- İör gölü civarında bir otomobil gezintisi yaptığı sırada mö'törün bozulmasından dolayı kazaya uğ- ramıştır. İki kız ar çok ağır surette yaralanmışlardır. Matmazel Ros diğine göre İtalyan inşaat tezgâh- | Mussolini'nin kırk ve amcazade- larında yapılan Pavlos Kondruyatis| sinin otuz güne kadar iyi ola- torpito muhribinin tecrübesi icra edilmiştir. Dört saat süren bu tecrü- çakları seylenmektedir. beler esnasında geminin (40-45) '/rlarnda mil sürati haiz olduğu görülmüştür. Azaml sürat tecrübesinde bu torpito muhribinin saatte kırk bir mil süratle hareket ettiği gö- rülmüştür. KB (a Arabi 12 - Şevval - 1350 Vaklt ŞExant | V. t? Güneş |. 06 Sİ| Akışam |: Öte (6 ;:Jl'l. 28 | Yatsı Uldtadi | X. sölıs. 25 | İnaak G Şubat - saml - 1343 L o Silis, 1 di ”İ! 1 ; EDERİ TEFRİKAMIZ : 37 AÇLIK SS Müellifir Knut Hamsun tiddiyetle — sordum: — Öle- tegimi kim söyledi? Kelime- Yi bulan benim, — © halde Mmutlaka manasını da tayin etme- Üyim. Saçmaladığımın — farkında âdim. Konuşmam bitmeden evvel anlamıştım. Deliliğim zayıf- ve yorgunluktandı. fakat #üurumu kaybetmemiştim ve bir- denbire beynimden bir Fikir geç Ü, çıldıracağım düşüncesi. Deh- gete düşerek yataktan atladım. Açmıya çalıştığım kapıya doğru im, Üstünden sıçramak için iki üç defa Üstüne atıldım, Mütercimi: P. $. mıya, ağlamıya ve yemin etmiye başladım. Herşey sakindi, yalnız benim kendi sesim duvarlara vuruyordu. Odanın içinde uzun zaman telâş- la çırpınarak kendimden geçti- ğim için yere yuvarlandım, O va- kit ta yukarıda gözlerimin hiza- sinda, bölmenin üstünde gümü- şüye çalar bir murabba, bir. be- yaz renk parçası, müphem bir şey gördüm... Bu gündüz ışığı idi. Ahi Ne tatlı soluük aldim! Yüzü- / koyun yere atıldım ve bu mu- kaddes aydınlık, bu işık müjdesi Üzerine sevinçten ağladım, -min- mettarlığından — hıçkırdiım, — pen- cereye buseler gönderdim, bir deli gibi coşup taştım. Ve o anda da neyaptığımı biliyordum, Bir hzmlede bütün cesaretsizliğim kaybolmuştu, bütün ümitsizliğim ve bütün ıstırabım dinmişti, ve © an için müfekkerem ne kadar mzağa giderse gitsin tatmin edil- memiş hiçbir emelim yoktu. Ye- re oturdum, ellerimi kavuşturdum ve şafakı sabırla bekledim. Bu gece ne gece idi! Hiçbir gürültü işitilmemiş olması beni hayrete düşürüyordu. Doğrudur ki husust bir dairede, bütün mahpusların Üstünde idim. Tabir enizse yersiz yurtsuz bir nazırdım. Intihabı Düblen 18 — Temsili nisbt ile İrlandada yapılmakta olan inti- habatta 12 hükümet taraftarı, 11 cümhuariyetçi, (6) müstakil, bir işçi fırkası azası intihap edilmiştir.. Hükümet reisi M. Korgrav ile cümburiyet fırkası roisi M. dö Valera (149) zar rey alarak tekrar iatihap olun- muşlardır. Snovden Hasta Londra, 18 — M. Snovden soğuk alğınlığından rahatsız ol- duğu için kabine içti bulunamamaktadır. Daima keyfim yerinde, gözlerim duvara çevrilmiş gitgide aydınlanan cama dikilmiş, nazır rolü oynamakla oyalanıyor, kendi kendime Von Tangen ismini veriyor ve kendi- me resmi üslüp ile hitap ediyor-. dum. Hayalâta dalmaktan vaz- geçmemiştim, daha az sinirliydim. Keşki cüzdanımı evde bırakmak — gibi esef edilecek bir şaşkınlık — yapmasaydım !.. Nazır Efendiyi yatağa yatırmak şerefile mübahi değil miyim? Ve ulvi bir ciddiyetle, aşırı mera- simle yatağa gittim ve yattım. Şimdi hava okadar aydınlıktı ki aşağı yukarı hücrenin etraf çizgilerini görebiliyordum, ve da- ha sonra kapının büyük sürgüsü- nü de görebildim. Bu beni eğ- lendirdi. Evlenenler lMes 'ut Olmasını Bilmelidirler Evlenmek bize hayatta en basit şey — görünür — olacak ki, herkes evlenmek ister ve bütün hayatlarında bekâr kalanlara na- diren tesadüf olunur. Fakat evlenme — hayatında mes'ut olmasını — bilenler aîek azdır, çünki bunu bize yalnız hayat ve tecrübe öğretir, Öğrek ninceye kadar y bizim taham- müölümüz kalmaz, yahut iş işten geçmiş bulunur. Size bu sütunlarda müteaddit defalar izdivaçta saadetin şart- larını yazdım. Bu şartlar zamana, muhite, insana göre de 'şlîği için, hiçbirisini kat't bir kaide olarak kabul edip tatbik etmek mümkün değildir. Bir karüm bana kendi tec- rübesine istinaden, bir izdîrşp evamiri aşeresi yapıp göndermiş. Bir defa da bunları okuyunuz: 1 — Evvelâ sevmede sadaka- - ti öğrenmelidir. Sevmek, bizim elimizde olmıyan bir şeydir. Biz farkına varınaksızın sevdaya düş- müş bulunuruz. Fakat sevdamızı muhafaza ve idame etmek kıs- men bizim elimizdedir. Evlenecek adam, evvelâ bu sırrı öğrenmek mecburiyetindedir. 2 — İnsanların cinst hayatı hakkında az çok malümat sahibi olmalıdır. Bizim ailelerde bu meselenin ayıp telâkki edilerek ihmal edilmesi izdivaç hayatında en — bü; anlaşamamazlıkların hakiki sebebini teşkil eder. 3 — Mütekabil hürmet ve muhabbete halel getirmemelidir. Hürmet ve muhabbeti bozan en büyük amilk, fazla tecessüstür. Ne kadın erkeği, ne de erkek karısını tamamen — anlamıya çalışmamalıdır. İssanın bir tarafı meçhul kaldıkça ona karşı olan rabıta daha çok artar. 4 — Sevginizi izhar etmekten çekinmeyiniz. Karı kocalar, ara« dan bir müddet geçtikten sonra, artık sevgilerinden bahsetmeyi ayıp sayarlar. Halbuki, bilhassa kadının, bunu - işitmiye şiddetle ihtiyacı vardır. Kadın sevildiğini anlamak için, kocasının bu ili- rafına muhtaçtır. Erkek kadının bu zâfını her vakit göz önünde bulundurmalıdır. 5 — Kendinizi sevdirmek için kuvvet sarfından ıl: bir ıi:i:: i durmayınız, erkek ne gmıhşıııq olıırı olsun, karısını da- ima gözel, sevimli görmek ister. Evlenmiş - olma ir emrivak! sayarak, artık rudiıino bakar an kadınlar, kocalarının muhab- etlerini çabuk kaybederler, 6 — Dostlardan — korkunuz, evin en büyük düşmanı samimi! dostlardır. Samimi dostların eve sık sık gelmelerine, e,I'lil“;-ıl ok ikân vermeyini md.E'::nıı:ıwnıl mütebakisi- n yazarım. Hm HANİMTEYZE —D Ayni şekildeki karanlık, beni kendi içimi görmekten bile mene- decek kadar koyu, kızdıracak kadar koyu karanlık çekilmişti. Kanım rahatladı. ve gözlerimin kapandığını hissettim. Kapıma vurulduğunu duyarak ayandım. — Alelâcele — yataktan sıçradım ve hararetle giyindim; elbiselerim — dün — gecedenberi hâlâ ıslaktı. Memur: — Lütfen nöbetçi müfettişe Mmüracaal eder misiniz? dedi. Dehşet içinde düşündüm: Yine resmi muameleler mi — vardı? Altkatta büyük bir odaya girdim, orada hepsi yersiz yurtsuz, otuz kark kişi oturuyordu. Onları defter ( Arkan var )
