12 Kânunuevve-. SON POSTA Sayfa 9 TİE Seon G4ENLERİ Zabit Efendi, Üzülmeyiniz, Beni Ol- dürseler Bile Ben Artık İçeri Girmem Muhafız Salih B., Bu Cevap Önünde! Müşkül Vaziyette Kaldı ZİYA ŞAKİR Her hakkı mahfuzdur — 167 — NAKILİ Mi DR birden- bire geri di vü le b miri O anda pie ie .n donakaldı. ld edil eba €derek: İleyiemiz efendim.. Bir emriniz mi vari Dedi. Kadınefendi, cebri bir tebessümle: — > ve Beyle (o görüşmek Cev pes Salih e bütün bi şaşırmış bir va: almıştı. Kadded a içel da şu mükâleme gi — Rasim Bey ee indi- ler efendim. — Kendilerini bekliyeceğim. — Burada mı efendim?.. — Evet burada. — Fakat ği nasıl “olur efendim? Siz de takdir buyurur- hareme teşri! Geldiği zaman size el urada kalacağım.. Ve kendilerini burada bekliye- ceğim... Efendim, mes'uliyeti — Lâkin burada Ra mucip — Mes'uliyet mi?.. Eğer bu, sizin içinse, e Mk ederim.. hiç ehemmiyeti üzül ii içi iç ya Zabit Efendil. Hiç meyiniz, hiç agd öldürseler bile, ben girmem.. İşte size son sözüm. Yalnız iz rica ederim, Rasim Bey ne rede ise, > an evvel kendisini buldurunu: Zavallı Salih Böy Kadem ile burada uğ > Abdül mit gizi haber almış, ssürden şaşırmış bu hab ak kalmıştı. sıç ve! dimağının sarsılmasile eli sima kat'iyyen istib'at oluna: Bu vaziyet kainda kada şaşırmıştı vi mütemadiy: e soka vesşien b söyle z Müşfik ve Naciye Ka- ınefendiler, el diyen oradan Kreşe ellerinde kolon- a daklarile onu tk ON ardı. Müşfika Kadınefendinin göz“ oşanarak : besin yaşlar b Allahtan Oo korkmuyorlar. Oğan bu halinde böyle şeyi ir yapıyorlar... Yüreğine, indiri, zorla yara er. Di ve bu haberi birden- barem dairesini altüst etmişti. Harem dairesinde bu aŞk iü iz ederken, nöbetçi zabiti ih Bey, derhal lâzımgelen be aldı Evvelâ, Behice nefendinin o bulunduğu Rasim 5 eyin odasının dimi “ürefindaki penceresinin silâhız bir nöbetçi k e iş yakin bir yere bir sandalye oy oraya Gi Şimdi, harem dairesinde ol- duğu gibi selâmlıkta ve zabitan arasında da büyük bir heyecan büküm sürüyordu. Telefon. mü- temadiyen işliyor, Rasim bulunması ihtimali olan Eke e ze ordu. Ni t Rasim Bey, telefonla a ka dan ve vaziyetten haberdar oldu. nefendi, muhiti, de kar pi binik > ye karşı tamamı en lâkayt gibi k görünere| eyin odasının köşesindeki in zir: şahane bir vekar ile oturuyor.. Bütün he; ve dn iyetini üyük bir sükün ile örtmiye ça- Rasim - Beyin avdetine lışıyor... intizar ediyordu. * O esnada Şöhrettin Ağa ko- şarak harem We geldi: — Am İse Bey nere- de?.. Emi fenalaştı, etirdi. Doktor Atıf ve. b; ev ayda idi. Fakat kendisine ait bir iş olma- dığındı on dakika evv akıp ti. Hare: bdül hamidin fenalaştığına dair haber geli; en iskeleye adam- lar ldu. Doktor, buldu- ruldu. Atıf Bey, eya vaziyeti haber alır alm a koşa gel- ii. Doğruc dairesine girdi. Abdülhamit, kendi dairesi- nin önündeki büyük sofada bir kanepeye rma yarı ği ir halde r, göğsü, derin lr kalka Manik kesik k a — Ah..Ohk.. Diyor ve inliyordu. Şu and. başında fes yoktu. Abdülhamit, bir yabancı rr bi defa olarak başı açık üyordu... Doktoru görür Az iye dı. Ki muti hilâfina ola- rak ayağa kalkamadı. sl iie yanına koştu. Mümkün olduğu kadar kesik bir sesle ceva; u kadın.. İN v ebe mevt vi im ei e f vahim Atı! Bey, Abdülhamid ee ta “için mukabele etti — Allaha ilce efendim.. ei lm girerie Üzül- miye bi EZ... ibaanmiz acı başını sallıyarak : — Üzülme 45 mümkün mü? üteessir oldum. acı gülüp Hatta, o çol e Sakın bu acı kalbim me e in kalbimi muayene b. "De > Doktor derhal eğildi. İcenre yemi a . Sonra başını kal- dial Sayan endişe bi yok efendim. Kalbiniz, kesi vazifesini ifa ediyo ge ayritabit hiçbir şey hissol la e 12 aki al Rumi 1347. 1 1 ler a e Doğuşu 7,16 Batışı LAMAZ VAKİTLERİ — bah 4,33, öğle 12,7 va TE akşam > 3 yatsı 18,1 Kas ALKAZAR an cambazhanesi ALEMDAR renses emriniz ARTİSTİK — Altın kalp ASRİ — Boksörler kıralı İKLER — Attik 'LHAMRA — e sokaklarında gi lin mesi” — - ar 8 GLORYA HİLÂL - a KEMAL B. — Rasputin MAJİK — Bekâr MELEK MİLLİ — Küçük daktilo OPERA — Dul nişanlı ŞIK ai DARÜLBEDAYİ — Kadıköy Süreyya — ŞARK YILDIZI Holivuta Nasıl Yıl 36 Yatar yatmaz, yorgunluktan uyuya eği Bir ge li müd- e ez bir m çe ii de “Kadar geçtiğini sünek Sokaktaki gürültünün kesilmiş olmasına nazaran gec her halde geçmiş olacak... Gün- düzkü yorgunlunktan vücudümün her zerresi sızım sızım sızlıyor.. a kadar gezmekten ve ayakta durmaktan (ayaklarımın altı du. ayal ei odasınd: gece mm ölgün ve afit ziyası biynn'i ince ipek file perdesin- süzülerek (oda: amın zemini Mister den üzerine yayılmıştı. Mister Sa ia ne yata- ğına ya di ının kar- şısındaki şezlonga ye re Hiç Dee iie İdamadan duruyor. Ben onu rada öylece u; TD ii Gidip onu yatağına lm: | tmiye ii istiyordum. Ben bunu düşünür- ken yavaş yavaş onun sağ kolu hareket etti. Bu kol, sanki çok ağır bir kuvvetle mele teb- dil ediyormuş gibi bataetle kalk- tı, büküldü, ağzına değ yak- I O zaman, elin çubu- 1 i ii topraktan bir çubuğ ima E © e VEB g 3 B 5 ei E 0 kadar uyuduğunu ve böyle geç “kir bu çubuğu içtiğini hiç hatırlı- yamıyorum. Mister Çang, o aheste hare- ketle çağın ağzına götürdü İzun, pek uzun bir nefesle de- rin, derin ald. m a uram (oburam bir duman, ağır ve sakin dalgalarla odanın rakit Kaçtım.. dızlar Mp dizi Karıştım? di ee Mia Gönderiniz, Size Tabiatinizi Söyliyelim... İZZET RECAİ Bey: Zeki ve F sik saka İl, pi sever. Bir — bi şmaktan haz. ek ii Ghimesirii ar- zu eder, o; müna- yz! ağam sekiz.” ri tahammül gösterm, KSARAYDA B. B. Hanim: (Fotoğrafının esek istemiyor) Moda cereyanlarına tâbi olur, her yeni şeyi akli ie geieer Üstüne başına fazla dikkat eder, şık ve temiz bi a ister, ev işlerile meşgul olmaktan çabuk bıkar, başkalarının elem ve ke- derlerine lâkayt kalmaz. 35 MEHMET AD. NAN BEY: er, ve kavgacı değildi dikkat ed gürültücü i Her şeyi kolay beğenmez müş- külpesent olmağa mütemayildir. AKİF BEY: e Fotoğrafınız edilmiş ve intişar da Gönderdiğiniz mekfup arihinden ri nüshaları iyice her ediniz, b. adığınız tak- dirde yine Güz efendim. Fotoğraf Tahlil Kuponuna Ilinci Sayfamızda bulacaksınız, AN: Selma Z — havası çe yayıldı. Serseri bu- tlar gil rçalanarak etrafa dağıldı. N arm ince ipek per- bi ince, «bayıltıcı bir kokunun ağir r teneffüs etti ya ka- rışarak elişi e kadar g lerimi Midas; eca bu “ iz kokunun tesiri tım. Bir müd. öylece, mest ve mahmur kaldım... sonra e açtığım zaman, Mister Çang, yine öyle hiç kımıldama- dan ebe) elindeki ra ince, uzun dumanlar oyükseliy: lu. Birdenbire onun ye açıl- dı. Nazarları, o perden nim şeffaf zemini üzerinde alar, Ve sonra e şubuğui ya- nındaki rinde parlı- yan iz take run Ağır, erd. İçeri girmiyerek başını kenarına dayadı... görüyor ve ne işidiyor: Sanki bütün maddiyatı erimiş te yalnız ruhunun ve hissini, i ket ediyor gibidi. bi KE ş e hi bir (somnam- ) ilmenam sakinliği ile perdeye uzandı. Perde, aralandı. O, bu aralıktan geçerek, ha- yal gibi sessiz bir sürette yata- ğımın başucuna kadar kaydı. Ve, oraya gelir gelmez, ellerini pijamısının m sokarak öy- lece kaldı.. Ben, artık gözlerimi a içi onun ne yi nı göremiyo! Bu anda, çilk bir şefkat taşıyan m ki vi bir ibtiraz ile temas Gözlerimi açtığım zaman Mis- Idi iyor. onun göl vücudu üzerine odadan uzaklaşı nın ince file perdesi, geye Gem kapanı; Uyumamış, sa in Henüz alaca anlıktı. Yav: a kalktım. Beki Evvelâ lamdan, sonra da ol > Kablin sessizce çık! kaklar, tenha ii telli hafif bir rutubet vardı. İlk adım- larımı atarken, bilmem niçin tit- riyor gibi idim. Bu kadar erken, Si bir yere gidilemezdi. Halbuki ben neraye yk YA Bunu, ben de bilmiyo: çük (caddeleri (o geçerek çün ON ye ve Tram- eski evi- uk, iş bal vi i, oldu. Odamı a ok- şam gelip bi tembih ellikten sonra doğruca (Metr Go'duin Mayer) stüdyosuna gillim. (Arkası var)