Hergün İktisadi Devletçilik süyorlar z n Şirketi Müdürü Ham- . son günlerde “İktisadi Devletçilik ,, ismi altında bir itap neşretti. Hamdi Bey Memleketin iktisadi buhranile, dünya buhrannı tetkik edi- Yor. bu buhrandan kurtulmak İçin yapılması lâzımgelen $ rİ gösteriyor. Kitap hem na- Eb hem ilmi kıymeti haizdir. akat bizce en büyük ehem- Miyeti, Ankaradaki yeni cere- Yana çok yaklaşan fikir ve Mütalsaları ihtiva etmesinde | dir. kitap, birçok kusur- ma rağmen, Ankaradaki Yane biraz vuzuh vermesi, Pe yapmak istenildiğinin daha Açık olarak söylenmiş olması > hazarından, dikkatle etkika değer sanırız. |, Binaenaleyh şimdiye kadar ina çalıştığımız yeni cereyan çakkında daha elle tutulur | ikirlere sahip olabilmiş ol mak için Hamdi Beyin kita- bından bazı parçalar nakledi- Yoruz, Hamdi B. Diyor kis “1 — Liberalizm; bize yaraşmaz. Zahirde hürriyetperver olan bu fikir | hakikatte ç Burjuva ) ami verebileceği- Miz, ( Mütavasmıtlar ) Jehine bütün | halk tabakasın tismarından başka betice vermiyor. Liberalizm ve de- pıokrasi eskisinden daha zallın bir hâ- kimiyet ve esaretin doğmasını mucip olmuştur; Mutavasstlar ve sermaye" darlar hâkimiyeti ve halk tabakasının “.rati, ,, Hamdi B. bu fikrile tüe car, fabrikatör gibi burjuva sınıflarının aleyhindedir. Bun- ların himaye görmesine bur- juva sınıfının doğmasına yar- | dım edilmesine muarızdır. Yine Hamdi B. diyor ki: “7 — Tam liberalizm yapmak ka- Bü olmadığı gibi, bugün birçok Avrupa Mületleri tarafından “parçalı bohça, İbi tatbik edilen ve edildikçe mevcut buhranı bir kat daha arttıran “himayeci Mberalizm, kormopolitizm,, da biza bir o.an olamaz. Bu son şeklin yezüne kudretli tecellisi olan Faşizm de bizi tatmin edemez. “Komünizme gelince, bu da bizim İçin Hberalizm kadar zararlı bir sis- temdir. Birincisi, sermayedarlarin halk tabakasını istismar etmesi ise, ikincisi Proleterya sınıfının iyeti demek- tir. Bizim için komünizm uncak önle Mecek bir tehlikedir. “Bütün bu müşahedelere ve mütalealara nazaran ken- dimize göre ve kendi ilerleme iyacımızı temin edecek $e- kilde yeni bir mesleğe bağlı unmak lâzımdır. Bu meslek ancak “iktisadi | gevltçlik,, olabilir. © halde iktisadi — devletçilik (nedir? Haradi Bey bunu nasıl anlı- yor? Memlekette ne şekilde tatbikanı istiyor? Bunu da diğer bir makale- mevzu yapacağız. İspanyada Vel Veba Var Roma, 5 (A. A.) — İspan- Yanın Barcelöne © limanında Veba hastalığının O tevessü *tmesi üzerine mezkür liman Muvaredatı itlâfıfar ameliya- tâbi tutulmaktadır. Irakta Kolera a, 5(A.A,) — Irak'ta bazı iki kolera sak MI sirayet dairesini geniş tmektedir. 8 ağustostanberi 739 dan fazla Muş bunlardan Bini al ul —— Yeni Kadrolar Lise ve Orta mektep Muallimleri © arasındaki tebeddild; listesi 6 ıncı sayfamızdadır. ! Bono kimse bu hastalığa tu- | ui İ yapılan 1 — Bir tüccara sormuşlar, “ nasıl zengin oldunuz?,, Cevap vermiş: © Tasarruf Yangını Yalnız Amele Söndürdü, Bekçiler Nezitel Altındadır. 150 Amele Açıkta Kaldı (Baş tarafı 1 inci sayfada) Ali EF. nöbeti teslim aldık- tan sonra ilk defa saat yarım- da, yarım saate bir kurulması lâzımgelen Okontrol | saatini kurmuştur. Fakat Ali Efendi bundan sonra bir daha saat başına gitmemiş ya uyumuş veyahut İ ta kendi heyfinde gezmiştir. Saat bir olmuş, iki olmuş ve ortalıkta gecenin derin sü- künetinden başka birşey yok- tur. Fakat saat üçe doğru fab- rikadan ilk alevler fışkırmıya başlamıştır. Yangını ilk gören Rüsumat memuru Emin EF. ile bu civarda bulunan ihtiyar bir bahçıvan- dır. Bunlar alevleri görünce tehlikeyi anlamışlar, tabanca atmıya ve keskin seslerile bağırmıya başlamışlardır. Gece yarısı dehşet veren bu sesler üzerine ir ” olduğunu şaşırmış, at bi- raz Me hakikat anlaşılmış- tır. Bu sırada fabrikanın itfa- | iye müfrezesi yangının çıktığı yere koşmuş ve mevcut iki motörden biri derhal faaliyete geçmiştir. Bu arada, atılan tabanca- larla yangından haberdar olan | fabrikanın sermühendisi Kâ- i mil İbrahim Bey, fabrika- DOSTLUK İtalya Ve Fransa Dost- i luğundan E Bahsediliyor | Paris, 5 (AA) — İtalya müstemlekât Nazırı Jeneral | de Bono şerefine Müstemlâ- İ kat Sergisinde verilen ziya- te M. Reyno, Jeneral de > ile Mareşal Liyotey da bir mukayese yapa” ii Me ikisinin de büyük bir askeri kumandan ve tam manasile idare adamları ok duğunu zikreylemiştir. di de Bono kendisine kabule müteşekkir öylemiş ve bundan ğ 4 ii luk manasını izah çıkan desti imletir, ederek., | parayı İ yıniz. $ — Bu tüccar tasarrufu şöyle tasvir ediyor: Para sarfetmek İâzımgeldiği za- man “ tut ki yaptım, sanki yedim , deyip cebe atınız. zaman “ tat ki aldım. , Deyiniz ve alma | BUGÜNÜN TELGRAF HABERLERİ (Son Posta ) Muharriri Herekede Bir şey alacağınız lâzımdır. — m m e Ş » Sanki Yedim * Sözün Kısası Kadınlar Ve İl Efkâr Umumiye P. 8, 3 — “ Tutki aldım, sanki yedim, fel- i, İnsanı iptidai yaşamıya sevkeder. Bizi mahrumiyet içinde yaşamıya alıştırır. Halbuki evvelâ yaşamak, sonra arttırmak Tasarruf mideden ve sihhatten İ değil paradan yapılır. — ————— nn diğer memurları ve ameleden mühim bir kısmı gece okıyafetlerile (alevlerin bulunduğu noktaya koşmuş- lardır. Başta Kâmil Bey halde fabrikanın erkek ve kadın amele, el birliğile yan- gının önüne durmak için gayrete geçmişler ve bilhassa diğer dairelere sirayet etme- mesi için bütün gayretlerile çalışmıya başlamışlardır. Bu sırada itfaiye müfreze- sinin ikinci motörü de faali- yete geçmiştir. Fakat tam bu sırada. rüzgâr daha şiddetle esmeye başlamıştır. Bununla beraber yangını söndürmek koşuşan ve çalışan ame- ve miktarı her dakika biraz daha artmış ve beş yüzü geç“ miştir. Fakat bu (500) kişinin bö- tün © uğraşmalarına rağmen, söndürme vasıtalarının Dok” sanlığından, yangın her da kika biraz daha büyümüş ve gittikçe (o bir şekli göstererek tarak, vargel, biraz sonra hallaç dairelerine | sirayet etmiş, bu arada alev- bere yapılan eski ler şimdi Si yalamaya fes ( dairesini de başlamıştır. Bu müthiş vaziyet karşında mühendis Kâmil İbrahim Be İster Inan, İster İnanma! Anadolunun bir kasa" basından Hilâliahmer Has- ta bakıcı mektebine ipi mek üzere 13-14 rında kimsesiz bir ğız / İstanbula geliyor. Mektebe kaydedilememiş. Elindeki parası da bit miş. Gidecek yer > mamış. Polise müracaa GE Polis birkaç gün misafir edilmek (üzere kızı bir otele ee Bu müddet asi kız uraya buraya baş vur Di Başını P aoacale bir yer bulamamış. Nihayet sokaklarda kalmış. Bu kızcağıza yardım olduğu | felâket | ii. l i müesseselerimiz | Fakat bunların nizamna- ve | yanmakta olan. dairelerin hi- | zalarında bulunan ve içinde yüz binlerce lira kıymetinde makineleri ihtiva eden dokuma | | ve makine kısımlarile, içerisnde 300 bin lirayı mütecaviz yün, iplik ve kimyevi maddeler | İ bulunan depolar kurtarmak | lâzımgeldiğini anlamış ve bü- > ameleler oraya sevket- | e da söyliyelim ki yan- | İ gım söndürmek ve felâketin büyümesinin önüne geçmek için sarfolunan gayret her İörlü takdirlerin üstündedir. Amele ellerinde (kovalarla ateşe dalmak suretile iki saat “hiç durmadan © uğraşmışlar, tam saat beş buçukta yan- gın, dokuma ve makine dairelerine sirayet ettirmeden söndürmiye muvaffak olmuş- lardır. Dokuma dairesindeki makineler yalnız, sıkılan sula- rın tesirile biraz müteessir olmuştur. Kaydedelim ki bu daire- nin kurtulması bir mucizedir. Bu büyük gayret neticesin- dedir ki yün yıkama, kurutma i ve boyama dairelerile diğer kısımlar o yanmaktan Okurta- rılmıştır. Deniz kenarında bulunan ipekli ve halı e ae pe ame- edecek Hilâliahmer, Hi- mayei Etfal, Kadınlar Birliği, Fukaraperver ce- miyetleri (ogibi (o birçok vardır. melerinin hiçbiri bu gibi yardım ve himayelere müsait değildir. | altıda İzmit, sekizde Yavuz, | Rumlar Komisyonuna ? telit Mübadele komisyonu Kâti- | miştir: İstanbulda bulunan Türk | 13-14 yaşında genç bir kızı sokak ortasında bıra- kırsak İçtimaf muavenet teşkilâtımız vardır, diye- bilir miyiz? Bizden her bay» ramda iane toplıyan hayır müesseselerimizin şu haline bakarak bugünkü şekillerile vazifelerini yapabildiklerine ve yapabileceklerine, Ka e se rem ilmeariva İnan İster İnanma! i lemlerine müstacelen | le evleri de kurtarılanlar ara- sındadır. Yangın bu suretle münha- sıran amelenin gayreti neti- cesinde söndükten sonra saat 9 da Kadıköy ve on buçukta da İstinye itfaiye grupları Herekeye gelmişler, fakat ya- pılacak bir iş kalmadığı için geri dönmüşlerdir. Yangından haberdar olan İzmit Valisi Eşref Bey de saat altıda yangın yerine gelerek izahat almıştır. Gebze Müddeinmumisi Muammer Bey ve Jandarma kumandanı derhal tahkikata başlamişlar ve bekçi Vahit ile Aliyi ne- zaret altına almışlardır. O akşam mezunen İstan- i bulda bulunan fabrika müdü- rü Reşat B. ilk trenle gelmiş, ayrıca tahkikata başlamıştır. Sanayi ve maadin bankası Müdürü Sadettin Bey de saat 10 da gelmiş ve izahat al mıştır. Gebze Meddiumumlsi Muammer Bey hâlâ Herckede tahkikata devam etmektedir. Yanan makinelerin bir kıs- mı yeni, mühim bir kısmı ise eskidir. Uinumi zarar ve zi- yan (200) bin liradır. Yanan dairelerde çalışan Oamelenin miktarı (150) kadardır ve beril şimdi açıkta kabağın. aa? BİR TEBLİĞ Müracaat Etmelidir İstanbul, 5 (A.A) — Muh- ! i bi mem era tebliğ edil- tebeası Ortodoks rumlardan | etabli vesikası almak üzere İstanbuldaki | Tali komisyona henüz müracaat etmemiş olan- ların etablilik sıfatlarının tetkik edilmesi için mezkür komis- yonun Mis sokağındaki ka- | müra- caat ve davet edildiklerini ve kendilerine verilmiş olan son mühletin 15 eylül 1931 tari- hinde uihayet bulacağı hatır- latılır.Bu tarihten sonra Tâli ke- misyonu artık etabli vesikası veremiyecektir. Kadınların her şeye hâkii olduklarına inananlar (o var. Bunların düşüncelerine göre bir hükümet iktidar mevkiinde kalabilmek için, bir gazete çok satılabilmek için, bir roman beğenilmek O için, her hangi bir işe muvaffak olabilmek için evvelâ kadın- ların hoşuna gitmelidir. “ Zamanımızn izahı, İs mindeki eserinde, Lucien Bo- mier, efkârı umumiye üstünde kadınlarin en tesirli kuvvet olduğuna kanidir. Doğrusu, birçok adamlar ! vardırki evde kadının sözünden dışarı çıkamadıkları için sev medikleri gazeteyi okurlar, i hoşlanmadıkları renklerde el- bise giyerler, nefrot ettikleri politikayı güderler, yanlarına | sokulmak istemedikleri adam- larla dost olurlar, kafalı” rma aykırı gelen kitapla” rı “alır, (o imidelerini bozan yemekleri yer, ayaklarını si» | kan kunduraları giyerler, Ben | böylelerini çok gördüm. Fa- kat bunlar ekseriyeti mi teşkil ederler, — bilmiyorum. (Eğer böyle ise “Efkârı umumiye » denilen müphem varlığın cin siyetini tayin etmek mümkün- dür. yani “ Efkâm wnhumiye,, dişidir; Bunun için günü gü- nüne uymaz, İçi içine sığmaz, bugün istediği yarınkine uymaz, | hırçın, mütereddit, sinsi ve | kurnazdır. o Kadınları idare etmesini bilmiyenler, milletleri hiç idare edemezler. Kıvrak- lik ve incelik elik gerek. ii Bir Yeşil Kaplı Kitap Hikâyesi ( Baş tarafı 1 İnel sayfada) harsızın üzerine atılarak kollarile sım sıkı yakalamışı — İmdat, imdat! diye aile- sine bağırmış. Karısı, kapıda bağlı olan eşeğin ipini getirerek hır- sız (o bağlanmış ve köyün imamı ile muhtarı şağırtarak hırsız bunlara gösterilmiştir. Bu adam Cennet köyünden Kadir Ağanın oğlu Maksut- tu ve İmamın kardeşi çocu- gu idi. Yeğeninin cürmü meş- ia ii akalandığını gö- en endi derhal va- zi Ke A kavramış sy şöyle bir nasiha bul Mi bu adam bir daha yapmıyacağına dair ye- i min eder ve bendeki Yeşil kaplı kitaba el basarsa ipini çözüp babasına teslim etmek- te beis yoktur. Bunu, Allah ta, Kanunda affeder. Bunun üzerine İmam Efens. dinin dediği yapılmış ve bır sız serbest bırakılmıştır. Fas kat hâdise mahalli jandarma ya aksetmiş ve alâkadarlar sorguya davet olununca ev e şöyle bir cevap vermiş- İ mi Lİ e yeşil kaplı kitaba el bastırdı, söy“ liyemem. ,, Jandarma alâkadarları ad- liyeye teslim etmiştir. e Depe Utei Vekiller Heyeti 7 Toplanıyor | Ankara, 6 ( Hususi )—Vekil ler Heyeti bugün öğleden | sonra toplanacak ve mukteli vekâletlere ait birikmiş işleri tetkik edecektir.