6 Sayfa İ üç KADIN SALTANATI. Venedikli Fettan Yosma, Üçüncü Muradın Aklını Perişan Etmişti.. Üçüncü Murat biat ve ce- naze merasimleri bittikten son- ra yine hareme çekildi. Padişahın ve sadrazamların İlk sözlerinden balk daima te- | feül ederdi. Binaenaleyh saray- | da hadımağaları, cariyeler hep | biati müteakıp Hünkârın ağ- zından çıkacak kelimeyi bek- deşiyorlardı. Geceki — deniz” tutmasından sonra İştihası avdet etmiş olan ve bütün gece kardeşlerinin öldürülmesi ile meşgul olması ıhzllnduı büsbütün karmı acı- an Üçüncü Murat ilk söz olarak: — Karmm aç.. Bana yiye- cek veriniz. Dedi. Saray halkı | padişahın bu sözünü bir kıt- | hk işareti olmak Üüzre telakki | ettiler. Filhakika —ayni sene Istanbulda oldukça ehemmiyet- | li bir katlık zuhür etti. Buraya | kadar — yazdığımız - satırlardan | İkinci Selimin hayatının nasıl | bitam bulduğunu ve üçüncü Muradın ne şekilde babasinın boş bıraktığı tahta çıktığını | ınlzluk Şim asıl — mevzuumuza, Üçüuı.ıl Muradın entirikalı ve cümbüşlü saltanat hayatının esrar perdesinin içyüzüne ge- | çiyoruz. Padişah sarayına ka- panmıştı. Manisadan gelen maiyetini yüksek memuriyetlere — tayin ettirmiş ve gözbebeği gibi sevdiği güzel sultanını.. Ve- nedikli Safiye Sultanı da baş tacı ederek köşeye oturtmuştu. Sıfiyı Sultan genç olmakla beraber çok kurnaz bir ka- dındı. Padişah olan kocasının sa- rayında idareyi eline almak istedi. Halbuki kaynanası Nur- banu ile Valde sultan da ayni arzu ve ihtiras ateşi içinde senelerce kavrulmuştu. Yahu- diden dönme Sultan bunu zevcesi ve Üçüncü Muradın kızdardeşi Esma Sultanı top- ladı. Üçü de bir olarak Safiye Sultanı işe müdahaleden mn'e ve hatta onu, Padişahım gö- zünden düşürmiye çalıştılar. Fakat Üçüncü Murat bütün gönlü ile Venedikli fettana bağlanmiştı. Değil ondan ay- rılmak, bir saat uzaklaşmak bile istemiyordu. Safiye Sultan da hüsnünün ve cazibesinin rıdışıh üzerinde yaptığı tesir- | cinde hareket elmez. Müşterile- eri bildiği ıçuı kıynınuı ile | — 14 — görümcesinin ve bir de Can- feda kalfanın düzembazlıkları- na şimdilik uzaktan gülmekle iktifa ediyordu. İşte Padişah sarayda bu dört kadının ihti- ras eline düşmüştü. Haremin — mahremiyetinde kadın parmağı ile dönen bu fırıldaklara selâmlığın mefsedet| me kapıağası Gazenfer ağalardı. çımlıcrı içine girmiş dört er- Resminizi Bize Gönderiniz, *« * Size Tabiatinizi Söyliyelim... Resminizizi bize gönderirseniz size tablatinızı söyliyebiliriz. Fakat bunum rilecek resimler (yi ve tabif lmiş olmam lüzımdır. Taki Tabiatlerini anlamak Üzere biza ve- aim — gönderen — karllerimiz hakkında | aşağıki | mütehasmısımızın — inütalıaan satırlarda okuyabilirslalz : * Jak Efendi: Teki ve bece- riklidir. İstifa- de etmiyecek P İüzumsuz meş- galelerle hava- iyatla — uğraş- maz, — Şakayı sever. Neşesini nadiren — zayi (Bi eder. Merak ve © heyecan veren — hadiselere rafı vardır. Sinemayı sever, artisi- leri taklit etmek ister. * Bir Kariimiz - Hassas ve hayal perestir. — 4 Maddıi işler ü- 3 zerinde müca- — deleden ziyade hissiyatına mü- ( lâyim — gelen & meşgaleleri ter- © cih eder, Esra- rengiz hadise- lere karşı zahı ğ vardır. Şahsını alâkadar eder meselede mü- tecessistir. Kadın ve macera mevzularile daha fazla alâka- dar olur. (Fotorafı dn:dllılyeteili-) Armanak Efendi: Amell işlerde fazla muvaffak olan bir san'atkârdır. Sadelik hari- mazhar rinin olur SON POSTA, I Tiyatro Ve Si emalıır ALKAZAR — Kadınlara İaanmam ALEMDAR — Dünyanın sonu ASRİ —— Moskova Düşesi ARTİSTİK — Aşk ve Şampanya ETUVAL —— Atina Apaşları ELHAMRA — Gel evlenelim EKLER — Yusan FRANSIZ — Yunan opereti GLORYA — Şehir Kun ( ve Kesser) MA _ı İK — Devler kervanı M ee FERAR —— Büyük müsamere OPERA — — Aşk kaptam ŞIK — Aşk geceleri HİLÂAL — Dünyanın sonu (Üsküdar) HÂLE — Kamerde Kadın VATANDAŞ! Bayramlıkların yerli malı olmalı! | Millt iktisat ve tasarruf vcemiyeti kek te ayrı bir cepheden -İş- tirak etmişler.. Dördü içerden dördü dışardan padişahı avuç- ları içine almışlardı. Sarayın selâmlık kısmında | fırldak çeviren dört nedim Şemi Paşa, Eveys Paşa, Hoca Sadettin ve Macarisiandan gek (Arkasıvar ) etmek müşküldür. Debdebeli ve nazarı dikkati celbedici bir hayattan ziyade tavazu içinde ve yuvasına merbut yaşamayı tercih eder. Paraya taallük eden — muavenetlerini israf etmez. Tok gözlü ve kanaatkârdır. Nadiren gücenir. Fakat bir de- fa gücenirse teveccühünü iade HıpmulıugünMA KS NEMASINA gidip DEVLER KERVANI İ Tamamen FRANSIZCA sözlü muazzam filmi görünüz. Milyonlara mal olmuş bir. şaheserdir. JEANNE HELBLİNG - GLASS VE PAOLİ tarafından temsll edilmektedir Ankara İstasyon büfesi Kiraya Veriliyor — Devlet Demiryolları Umumit idaresinden: ? Ankara İstasyon büfesi 1 mayıs 931 tarihinden itibaren iki sene müddetle ve açık arttırma usulile kiraya verilecektir. Şartnamesi Ankarada idare vez- nesile Haydarpaşa ve Kayseri iş- letme müfettişlikleri veznelerinde ' birer lira fiatla satılmaktadır. Talip olanların 500 lira teminat akçesini hamilen ihale günü olan 27 nisan 931 pazartesi günü saat İ5 te An- karada Umumi idarede müzayede ve münakasa komisyonunda hazır bulunmaları ilân olunur. —a Sinemalar Z Yarın akşam İOPERA - ARTİSTİK Sinemaları MATBUAT Şerefine BÜYÜK GALA olarak GAHARLIE GHAPLIN'i ŞEHİR IŞIKLARI Filminde takdim ediyorlar Hamiş: İzdihama mahal kalmamak üzere - biletlerin evveli tedarik edilmesi mercudur AA OÇT e— - B NİSAN MÜSABAKASININ 3üncü Fİ MARGUERİTE MORENO ve ALİCE COCEAnın şahestfi Gel Evlenelim KAHKAHALI ve EMSALSİZ ESER ELHAMRA sinemasındı Çok rağbet “YILMAZ...cEORGES BANKRFİİR Ü CEORGES BANxaun...YILMAZ a Aleminde İ | h ş görüyor L LT M L L l LA * Moşhur ve büyük « tim Ük sözlü #ilml elap ÇĞ | teşkil edecektir u..xun bi ERE”MİRLİ SINEMADA e? büyük fim birden TEHLİKELİ OYUNE Ceçen sene AŞK GECELERİ filminde alkışladığımız [İ’J san'atkâr MARİE BELL'in ikinci sözlü, şarkılı filmi Ayrıca arzuyu umuünü Ürerine birkaç güm daha gösterilecek .U MAURICE — CHEVALIER” ve CLAUDETTE ğOLB sözlü, şarkılı fevkalâde filimleri Matineler : 12-2,30-4,30-6,30 suvara 9,30 ! n n KÜ g Cenubi denizlerin muattar ve fiskuficura düşkün havasf içinde kızgın ihtiras manzaralarını görmeği sevenlef bugün mutlaka MELEK SİNEMASINİ teşrif ile mermer vücütlü kadın DANİEL PAROLA' GASTON JACOUET ve PHILIPPI HERİAT ile temsil ettikleri tamamen Fransızca sözlü ve şarkıl! İHTİRAS ADASİ| filmini — görmelidirler. MA Emsalsiz vaiıyri kabili kıyas filminde MAÂARIİE BELLİ| Dünyanıa — birlaci sinif sinema artisti — derecesine — yükselmiştif, itimadına m İNGİLİZLERİN YAKIN ŞARKTA | CASUS TEŞKİLATI - Yazan: Makenzie - Venizelosun asıl düşündüğü RilAf devletlerinin Türkiye ile barp etmeleri ihtimali idi. Bu takdirde — Yunanistanın — itilâf devletleri ile bulunması son €rcece Tâzımdı. Adaların işgali her ne kadar muahedelerle temin edilmiş ise de Türkiye bunu el'an tanımamıştı. Sonra İtalyanlar Radosu ve Cozalr esna aşeri İşgalde devem edi- yorlardı. İtalya harbe - dahil olduğu takdirde Yunanistan harbe girerek belki bu adala- m da elde edebilirdi. O, itilâf devletlerinin galip geleceğine ümidi ve henüz Bulgarista- nın — vaziyeti tayin etmeden harplere fllen muavenet et menin — kabil — olamıyacağını takdir ediyordu. Fakat Türk- lerle muhare'de vukuunda Yu- manislanız biçbir. zarar gör meden büyük istifadeler ede- ceği kanaatinde idi. Kıral ; Kostantin de Venezelosun İti- lâf devletlerine muavenet tek- lifini teyit edince İngiltere Kıralı bizzat gönderdiği bir | telgrafta bu teklife teşekkür etmekle beraber — meselenin hükümetçe tetkik edileceğini bildiriyordu. Fakat meseleyi tetkik edin- ce İngiltere hükümeti, Türkiye ile harbetmekten muhteriz bu- lunduğunu ve binaenaleyh Yu- nanistana her suretle Türkiye- yi bitaraf bırakmak - siyasetini takip etmesini tavsiye ediyor- du. Lort Grey bilâhare neşret- tiği hatıratında Yunanistanın bu teklifini reddetmek mes'u- liyetini kabul ediyordu. Fakat yük bir mes'uliyet düşüyordu. Aklını Misirin - emniyetine saplamiş olan Kiçner hiç o | mazsa Hindistan — kıtaatının Süveyş kanalıni geçmelerine kadar Türkiyeyi harbe sürük- lememenin ehemmiyetinde 18- rar ediyordu. Lort Grey, Tür- | kiyenin müdahalesini birkaç hafta tehir ettirmenin elzem olduğunu ileri sürüyor, fakat bilâhara taahaddüs eden vukuat dahi Hindistan işlerinin başında bulunanların bile Hin- distan efkârı umumiyesinden bihaber olduklarım ispat etti. Her halde Hindistandaki Müs- lüman —efkârı — umumiyesinin gılıyııı tehlikesini göze aldır- malı Alman — gemilerinin sebebi harp addederek derhal boğazlarını işgal edip harbın nihayetine kadar bunların ser- bestisini temin etmeli edi. Bu anlattığım karışıklık yet- miyormuş gibi, İngiltere hükü- meti işi tatlıya bağlamak için, ileride —harekâte — geçilmesi ihtimaline binaen, her iki mem- leketin Erkânı Harbiyelerinin müşterek bir hattı hareket tayini hususunda uyuşmalarını teklif etti ve ayni zamanda da Yunan Erkâmı Harbiyesile gö- rüşerek, Türkiyenin harbe du- hulü takdirinde Yunan ordusu- nun Geliboluyu işgal ve bu su- retle İngiliz donanmasının u; boğazlardan ek ::::İı girmesini leg:lç:'mıku- bu bapta Kiçenere daha bü 'l'lıkıılınıııoçııdııbb dile bir plân tanzim etmesini Amiral Kosre bildirdi. — Ş Bunu iriten kıral, derhal kiye ile harbetmek ni olmadığını fakat Türkiye nanistana hücum ettiği dirde İtilâf devletlerinin venetini kabul etmiye bulunduğunu beyan € Artık kıra! ile Başvevil nizelosun biribirine zıt © rı yollar takip ettikleri men meydana çıkmış V€ Venizelos — istifasını bile kalkmıştı, Bu aralık Romanya, V yf lardan mürekkep bir lık* kil edip her ıki muhasif? rafın da iğvaatına k:d yır:fk. Ntır;l kalarak tari erzak ve m vermeği — teklif J"ğ (Arkasi