ga : |KAN DALGASI (|| orkunç Hadisenin : Feci Saf- haları Nasıl Anlaşıldı?.. Hakkı Mahfuzdar â'ırm Olup Bitenler kaş “bulda, bütün bu tahki- "'Hk: muhakemat cereyan Hühim (Sofya ) da oldukça Belar =ıaı zühur — etmişti. iyi anlatabilmek B a kir maziye râcu *deceğiz, mak tacağı esnada (cehennem tderek ) nin saatini tanzim Rip, arabayı terkeden (Lipa Beb) KRebina Faya) ve (Jori ı,,__vıııınof ) oradaki ara- — Arasından süratle do- aa ve Talimhane meyda- $ lardı. Lipa, hem yürüyor, hem de Tit veriyordu: “: Acele etmeyin.. Telâş r.ı"—;:_ Robin! Sen gel.. 'e Varşam! Sen bir :""' zeri kal. Bak baka- . Gelen var mı?. &N_hlhıım bandosu) havası çalıyordu. ..'.- meydanın son mokta- N“_'—iılml'ı Lipaya ye- için adımlarını aça aça 'h.ı.'"' Robin, dişleri birbi- Sarparak sordu: - _.ı _hkh... Karışık arabaların Yü ©, süvari mmzraklı ala- hmııı filâmaları taxze Tuş Sik çiçeklerinden — yapı- th gibi uzanıyor. ve k"lı üstünde, mızrakların & Ve çelik uçları parlıyor- Bir Saniye süren bu bakış- Ğ Lipa, Robine vere- & Bir €evap ararken, © müt- Sehennemi tarraka, Robi- G, Maline en sarih cevabı ©oldu. Oh! bu an.. on- ebediyen unu- bir heyecan hasıl muhtelif kelime, EEFLE Asto fahi... f lerine dolup bo- uşlardı.. deledi. Sanki ©- iki kuvvetli yumruk ibi dizleri büküldü. irine dolaştı. Diş- çarpa — çarpa fi " bi & ü BEş İş f Aman Safo.. Bitiyorum.. nd'İ" yürüyemiyece- Lipa Rips, arkasında bırak- No R'lılı: görmekten kor- z""'hıu..w? daha ziyade EcFE, sesine benzemiyen llu;_m use cevap vu;’; e. Sen ölümüne mi Ğ";’—— Sade kendini değil, Parçalatacaksın... * ikisinden de cür- işt. Süratle yür bi W.Mdev_—;mı( başını ge Ripisin hemite adıdır. — 101 — çevirmiş, arkasına bakmış.. ve kudurmuş bir ejder gibi şah- Yazan: Ziya Şakir yoldan Beşiktaşa indiler... Her cani ve her katil gibi, lanan o ateşin sütunun semaya | cinayet mahallinden uzaklaş: doğru — fırladığını — görmüştü. Ölümün verdiği korkuya ka- rışan vahşi ve katil bir zevkle ilerlemekte devam etti. Talimanenin — arkasındaki Tombala Müsa tıkça, yavaş — yavaş ıükoıl ve itidallerine de sahip olmuş- lardı. İlk rasgeldikleri kapalı arabaya girdilc-. Arkası var Kıral B-—(İh:l)— dullahın yanıma gitmişti. Bi müddet — evvel emir Zeyt Bağdada gelerek babası için, müntehir es- bak Irak Başvekili Muhsin Paşanın oturduğu köşkü (tut- muştur. Kıral Hüseyinin ni- san içinde buraya gelerek Bağdatta oturacağı anlaşıldı. Sıhhati fenadır. bakamıza Her Zaman Dahil Olabilirsiniz.. Şartlar oğullarından | Bu Sütunda Hergün Muharriri: Server Bedi TIFOLU ADAM tukta — oturabiliyordu. Fakat belki on beş gündenberi genç karısını görmüyordu. Sualleri- ne aldığı cevapların mantık- 'Tren — Göztepeden kalktı. Salih Bey, kompartımanda, karşısındaki — adamla — yalnız kalmıştı. Ayaklarını kaloriferin östüne koyarak arkasına bir az daha yaslandı ve kendini bıraktı. Bütün vücudunda ga- rip bir uyuşukluk vardı. Ku- lakları uğulduyor ve zefir ha- linde nefesini bıraktığı vakit içi çekiliyor, hemen — uyuya- cak gibi oluyordu. Şakakla- rı zonklamıya başladı. Karşısındaki adam, kurşuni *| bir hava tabakası içinde eriyor Pek Ziyade Basittir.. Bugüne Kadar Çekilen Numaralar (17), (81), (52), (27), (13), (74, (4D, (62), (51), (21), (?), (78), (42), (22), (58), Müsabakamızda Lâvhası Olan Her Kari Bir Hediye Kazanacaktır. ————— — (SON POSTA) tarafından tertip edilen | el yemek sepeti, çay takımı, yün atkı, yazı müsabakanın şimdiye kadar yapılan müsaba- takımı, zarif dıvar ve masa takvimi, diş kalara nazaran mühim bir hususiyeti şudur : 'embala oyununda lâvhası dolan her karimı! bir bediye kazanacaktır. Lâvhaların adedi kaç olursa olsun. Hediye listemizin ilk kısmı şudur : (1) inciye : Nakten (150) lira veya (150) Mutlaka liralık eşya. (2) nciye yastık, kahve takımi, takımı, oyuncak, baston, Bir gramofon makinesi. üncüye : Nakten (50) lira. — 4) üÜncüye : Bir Tadyo makinesi (5) inciye : Nakten (25) lira. (6) ancıya : Bir altın saat, Ayrıca ve dünkü listeden başka verilecek hediyelerden bir kısmı da şunlardır : Kadın ve erkek şapkaları, manikür takımı, keten gömlek, yün battaniye, pamuk battaniye, kolah gömlek, kadın ve erkek şemsiyeleri, kazak, güderi eldiven, tayyare bileti, kuştüyü çatal, bi takımı, pijama, şekerlik, kol dümesi, kolonya, heykel, (65), (33), (44), (88), (40), (66),(23)tür.. tıraş bıçakları, kadın çantası, askıları, peçete açak, kaşık fırça WAZOBÜ.L.. macunları, — elektrik Ffeneri, traş makinesi, cep, masa, duvar — saatleri, deri para çantası, deri portföy, deri fentezi deri evrak çantası, deri el çantasi, deri mektep çantası, ipek çorap kadın, erkek ipek boyun atkısı, muhtelif Cİns ve nevide kıravat, yün yelek, ipek yelek, kaşkol, hadın ve erkek iskarpinleri, elbiselik kumaşlar, kadın ve erkek için, fotoğraf maki- nesi, sinema koltuk bileti, sinema loca bileti, dolma kalem (mürekkepli) dolma kalem (kur- şanlu), dolma kalem (boyalı), lügat kitapları, roman kitapları; hikâye tapları, tuvalet Tâstik süngerler, muhtelif kremler, pantalon kitapları, eğlence ki- sabunları, tırnak fırçaları, takımı, Losyon, tırnak cilâsı, sürme, Çini Kütahya tabağı, kadın podrası, briyantin, çini Kiltahya sürahisi, çini Kütahya —0 ——— ——— Garetemizin tertip ettiği tom- bala müsabakasının numaraları çekilmekte devam ediyor. Ge- rek İstanbul ve gerek diğer vilâyetlerde bulunup ta çekilen mumaraları neşredilen (12) lâvha üzerinde takip etmek ve çiz- mek içinellerinde gazete bulun- mıyan karilerimiz matbaamız- dan bu nüshaları daima ve ko- laylıkla tedarik edebilirler. İlk zamanlarda tevzi etti- miş rını is'af ederek, kolleksiyo- numuzda bu lâvhaları ihtiva eden bir miktar gazete ayır- dık. Bu gazeteler karilerimizin emrine âmade — durmaktadır. Matbaamızdan her dakika te- mini kabildir. Müsabakamız Nasıl Tertip - Edildi Müsabakamızın — şartlarını, ilk zamanlarda takip edeme- miş olan karilerimiz için kısa- za hatırlatalım: 1 — Karilerimize her tom- bala serisinde olduğu gibi (12) tane lâvha tevzi edilmiştir. 2 —Lâvha tevzistının hitam bulduğu günün ferdası olar pazardan itibaren matbaamız- da her gün (2) numara çekik mekte ve muntazaman - ilâ: kartlar dolmıya yaklaştığı ııq_ııınırılı:ı_ı gae ae za- matbaamızda | 4 — Karilerimiz; numarala- rn matbaamızda çekilmesine fasıla verileceği zamana kadar ellerinde bulunan (12) lâuhanın on ikisini de takip edecekler. Fakat numaraların çekilmesine fasıla verildiği zaman bu on iki lâvhadan bir tanesini seçe- cekler, gazetenin başında neş- redilmekte —olan kuponlarla birlikte —matbaamıza getire- cekler, veya posta ile içine cevap verilmek üzere ayrıca adresli ve pullu bir zarfa koyarak üönderecekler tasdik ettirecekler, aynı zamanda da bu seçtikleri lâvhaya mahsus bir sıra numarası alacaklardır. Mütebaki numarâlar — sine- mada çekildiği zaman evvelâ hangi numaralı lâvha dolarsa © numaralı âvhayı intihap etmiş olan bütün karilerimiz tombalayı kazanmış olacaklardır. Bu karilerimizin hepsine de Tombalamıza Taşra Karile. brimi | rimizde İştirak Edebilirler İstanbul —haricinde — bulunan imiz, bize, musabakamıza kendilerinin de iştirak edip ede- miyeceklerini sormaktadırlar. Son Postanın taşra karilerini İhmal etmesi elbette mümkün değildir. Buna rağmen tasrih edelim: Müsabakamıza taşra karileri- | mix de iştirak edebileceklerdir. Bu maksatla kartlarını tasdik ettirebilmeleri ve mra numarası alabilmeleri için kendilerine kâfi derecede zaman bırakılacaktır. Bir Çocuk Hırsızı Kısır Bir Kadın Yeni Doğan Bir Çocuğu Çaldı Bağdat, (Hususi )— Burada oldukça şayanı dikkat bir ço- cak hirsızlığı yapılmıştır. Bir | Silenin d:nynyı yîniı gelen çocuğu bir gün bulunduğu edadan kaybolmuş, aranmış, taranmış, bulunamamıştır. Za- bita- tarafından yapılan uzun boylu tahkikat neticesinde ço- cuğun Zehra atlı bir. kadı: gibidi. Hatta onu bazan ta- mamile gözden kaybediyordu. Tren köşkler, bahçeler a- rasından geçti; istasyonlarda durdu, sonra tekrar hareket uçuşup kayboldular. Salih Bey artık, herşeyi kurşunl bir du- man bulutu halinde görüyor, uğuldıyan kulaklarında bütün sezler müphem bir külçe ha- linde birbirine sarılıyordu. Bir aralık uyur gibi oldu. Ve omzuna dokunan bir elle gözlerini açtı. Biletçi: — Pendiğe geldik, Beyefen- dil diyordu. . Salih B. güç halle yerinden kalktı, biletçinin koluna tutur narak vagondan indi ve evi çok yakım olduğu halde bir || otomobile bindi. İki gün sonra tifoya - tutul- duğu ıılıııl-;h Kaç defa ecel teri döktü, kaç defa ölüm ürpermesi ge çirdi. Arada bir, humma taz- yikinden kurtulunca, genç ka- nsını başucunda — buluyordu. ve şefkatini ilân etmiye ça- hşan buğulu ve melül göz- lerinde bütün bir gece süren ğgunu dinlendiriyordu. Sonra gene korkunç nöbet- ler ve kâbuslar bastırıyordu. Bir sabah uyandı ve ken- dini “çok rahat buldu. felâ- ketten kurtulmuş gibi idi. Başını çevirdi ve annesini gördü, gülümsedi: — İyiyim, dedi. Annesi de gülümsiyordu, ha- zin bir tebessümle. Salih Bey doğrulmak, ya- takta Soturmak — istedi, arka- sına yastıklar dayadılar. Salih Bey sordu: — Feriha nerede? Sokağa çıktığımı söylediler. Salih Bey öğleden sonr daldı; gece birkaç kere uyan- dı, ve uyudu. Ertesi gün daha iyidi. Üç dört gün sonra neka- het devresine girdi. Artık | tamamile iyidi, tehlikeyi tama- | mile atlatmıştı. Fakat genç mutlaka bir hediye verilecek- | tarafından — çalındığı — anlaşıl- | karısını göremiyordu. Belki tir. Fakat hediyelerin kıymeti mubteliftir. Bu hediyeler ist karilerimizin ellerinde bulunan Sıra numarasına — göre tevi edilecektir. Yani tombala bit- tiği zaman bu sıra numaraları ekilecek —ve herbiri hediy listesinde mrasına isabet eden hediyeyi alacaktır. İLE W Kemal Bu kadin yakalanmış, çocuk | bulunmuş ve asıl anasına - tes lim edilmiştir. Mahkemeye ve | rilen Zehra, tecile tâbi olmak | Üüzere üç ay bapis cezası a- | mıştır. Kısırlığı dolayısile çocuğu | aşırdığını söylemektedir. | yüz defa sormuştu: — Feriha nerede? | Birbirinden farklı cevaplar !ılıyordıı Çoğu da süküttan ibaretti. 4 î Nekahet uzun sürdü. Hasta ıınılı yıfığııdııı hlııı ve .| üzerinde sızlığı nihayet Salih Beyi isyan ettirdi. Annesine hay kırdı: — Söylesenize... Feriha ne- rede?.. Ne oldu? Birşeye kı- zıp gitti mi? Söylesenize ... İhliyar kadın — birdenbire bıçkırdı, kekeledi: — Hiçbirimize kızmadı. oğ- lum, fakat... gitti... gitti... bir daha... gelmiyecek! »— Nereye - gitti?.. —Bu. — Bu.. TeRER . Ü ee MED Vai Mel'un... Salih bey, merakla gerilerek dimdik düurürken birdenbire koltuğa çöktü. Artık anlamış- t. Onu öldürmiyen tifo, kendisinden karısına geçmiş ve o nahif bünyeyi sürükleyip götürmüştü. Birdenbire başı önüne düş- tü. Pencereden hafif bir rüz- gâr giriyordu ve uzakta bir tren düdüğü öttü. |Resminizi Biz ; Gönderiniz » » Size Tabiatinizi Söyliyelim.. Tablatinizi unlamak ve resminizden bunu istidlâl ettirmek İsterseniz bize bir fotoğraf gönderiniz. Fakat bu resim tabif bir ponda çekilmiş olsun. Talki mütehassmımız yanılmasın ve mütalca hatarına düşmesin. * Resimlerinden tablatlerini öğrenmek için bize resim gönderen karilerimiz hakkında mütehasnsımızm cavaplarım ağıda okuyanur Ankarı Sami Bey: «ekidir. İntiza- mı ve şıkliıği | ihmal etmez 4 Muamelesinde nezaket ve ha C| tırşinaslık var © dır. Hayali mev maceralarile a. lâkadar olur ve 'askançlık gös- şasiyeti kolaylıkla tahrik edi- lebilir. Samimiyetini kazanan- lara cömert ve feragat- M':"ıııı.n Be yi vehleten — bir tesir icra edemez. Tehlikeli ve mes'- aliyetli işlerin başında değil, mutavassıt derecelerde çalışır. * Nail Bey: Hayalperest, şen ve — şakacıdır. Tuhaf — sözler söyler, sokul- gandır, kendini sevdirmeslir! bilir. — Şıklığ | modaya riayt | eder, silsten ve | kadınlarla meş- | gül olmaktan ;huıder. A | kadaşlarını | çinir, kararları seri ve müte- odirmeden ge- | havvildir. Bir iş üzerinde uzun