18 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Soruyorlar ITUTÜN “İNHİSAR SİHHİYE VEKÂLETİ =4&& ROSŞTA 118 "İDARESİ,; SF ee HARİÇTE"NASIL ÇALIŞIR? 1—Sıhhat vekili Refik Bi An- karada Sıhhiye vekâleti bın:nını apartımanını, ikametgâhını, lâ- boratuvarlarım yaptırmıştır. Ve bugünlerde gördüğüm ılânlar- dan bu gibi müessesatı yaptırmak niyetindedir. Bunlar haddi zatın- da-Sivas hattı gibi- ehemmiyetli eserler - telâkki olunur. Bu cihete itirazımız olamaz. Fakat bu eserlerin millete ka- ça mal olduğuau öğrenmek ve bu paralarla neler meyda- na gelebileceğini düşündürmek isterim. Bu binalar '(Hudut ve sevabhil sıhhiyesi -karantine)nin bütün| hasılatım — yutmuş o düğü ” gibi evkaf idaresinin hker sene hudut sıhhiyesine vermekte olduğu rım milyon liraya yakın meblâğ, vekâlet bütçesinde bıı işler ıçıı mev- zu hhııık. ökfeller müesse- sesinin bayli teberruatı da sar- fedilmiştir. Bir veremliyi yatı- racak müessese bulunmıyan bu diyarda bu binalara Sarfedil- mekte olan bu azim servetin israf bir hakikat de- il midir? Bu binaların kim- ler tarafından yapıldığını da sorabilir miyiz? Bu eserleri daha çok ucuza maletmek mümkün değil midir ? 2 — Gene - Sivas hattı gibi - esası çok güzel olan sıtma ve sivrisinek mücadelesi ile frengi mücadelesinde kul- Tanılan — kinini ereden, e suretle, ne fiyata maledilmiş olduğunu, frengi için muktazi mevat ve malzemei tıbbiye ile taşra sıhhiye idarelerine gön- derilmekte olan ecza ve levazım fiatlarının azacık tetkiki bu işler- deki karışık isleri tebarüz ettire- cektir. Taşra sıhhiye müdürleri- nin namuslu ve vakur şahsiyetleri bizce malüm olan birçok mad- delere pek çok şeyler. ilâve edeceklerine eminim. Zaten İstanbul sıhlıı?'e müdüriyetinin; bir sihhiye idâaresi olmaktan başka mübayaat ve levazım dai- resi olduğu hu'keıçe malumdut. 'Bu' sefer " İstanbul “sıhhiye müdüriyetinde yapılan büyük tebeddülâtın hakiki sebebi nediy? 3 — Sıhhiye vekili -Refik Bey; mütekait ve gayri müte- kait asker arkadaşlarını hem Müdafaai Milliye hizmetinden çekmek suretile, vazifei esa- siyelerinden ayırı hem de elde mevcut olan kavanin ve nizamatı sıhhiyeye tamamile mu- ayir olarak bunları mülkiye gume!lenne almıştır. Bu hareketile kanuni hak- larını tahtı emniyatte görmiyen d-ıil;ıkiy. tabiplerini btımımeı ilgir etmiş olduğu gibi eczacı, diş tabibi gibi müntesibini sıh- hiyeyi de haksız ve yolsuz mua- melerile dilgir etmiş, ve bu suretle etin —umumi sıhhatinin gelişi güzel ellerde kalmasına sebebiyet vermiştir. Refik Bey, yaptığı kanunlarla çok kere hissiyatını tatmin etme- yi düşünmüştür. Diş tabiplerini bu sebeple dilgir ederek aley- hinde gazetelerle malüm olan haklı neşriyata sebebiyet ver- miş, fakat zavallı diş tabipleri haklı müdafaalarını isma ede- memişlerdir. Eczacılar ise; tahdit kanu- nile tuhaf vaziyetlere düşen sıhbiye vekâletine karşı hak- larını ınlıtımunışlırdır Meselâ Kızıltoprakta yeni bir eczaneyi kapatmamak — için — oradaki eski bir Türk eczacısını Modaya, | | Modadaki bir Türkü Kumkapı- ya, haksız olarak nakil ve izrar etmiş, zavallı tahdit kanunu daha bu gibi yüzlerce yolsuzluklara alet olmuş, Sıhhat vekili Refik beyin hissiyatıni — tatmine çalışmıştır. Dr. Hakkı Süleyman Tütün inhisarı müdürü Beh- çet bey Suriyeye gidiyor. İn> hisar idaresinin orada bir fabrika açması mevzubahistir. Bu fabrikanın vaziyeti hakkın- da tetkikat yapacaktır, Behçet beyin seyakttini ve bu. . sebeple - >birçole' lüzumsuz masrafları bu seyahatin iç yüzünü anlatırsak, ithisar idaresinin dışarda nasıl çalıştığına iyi bir misal vermiş oluruz: $ Suriyede evvelce Türk rejisi vardı. Nihayet ahali kıyam etti. Reji kaldırıldı. Suriye için bandrol usulü “kâbul — edildi. Bandrol usulü demek, herkesin serbestçe tütün fabrikası açar rak sigara yapması demektir. Suriyede fabrika açıp iş yapa- bilecek en iyi memleket Tür- kiyedir. Çünkü Suriyeliler Türk tütününe alışmışlardır. Bütün dünya tütünü bizden alırken komşu bir memlekette bu işi bizden başkasının yapmasına imkân yoktur. Bu vaziyetten istifade ede- rek orada geçmek ve fırsatı kaçırmamak lâzımdı. Suriyeliler rejinin kaldırıla- rak yerine bandrol usulünün istilzam ece. Yanlışları Bu resimde ne yanlış var? Ressamımız bu resmi yapar- ken altı hata bırakmıştır. Bunları bu gün ve bize gönderiniz. Doğrau bulanlar- dan yirmi beş kişiye muh telif mükâf- atlar verilecektir. Cevaplarının. 25 Eylül ta- rihine kadar gönderiniz. i— u. oldu. yavrum, niye Ban; nııı—.ıu-. vermiyorlar. derhal faaliyete | 2 — Gel bakayım, ben sana yardım ederim. — Hay yaşıyasın. kabul edılecegıın de hıUır verdiler. Bu haber Üzerine bçhıı inhisar idaresi ı*r yapıyor? | Behçet B. memurin müdürünün | kayın biraderi — olan birisini eksper olarak Suriyeye gönde- riyor Bu âdam “orada yiyor, içiL | Yor, gezip tozuyor. Aldığı har- cırahı. haketmek - için bir de rapor veriyor. Fakat bü porlar tetkik edilmiyor. yede teşbbüsat yapılmıyor. İş oluruna bırakılyor. Fakat elinoğlu durur mu? Mısırda Matiyosyan isminde bir Ermeni şirketi bizim bu gev- şekliğimizden istifade ediyor, hemen faaliyete geçiyor ve derhal: Suriyede bir fabrika açarak sigara yapıyma baş- hyor. Suriyede Yapılacak Fabrika Ve Liyejdeki Sergi *Meselesi | açılıyr. Tekrar fabrikalar şubesi müdürü bir harmancı ile bir- likte gönderiliyor, © da tektar Cnnım “yapıyor. Rapörünü veriyor. Bu- tetkikat ta — bir netice vermiyor — gâliba ki, -nihayet müdür beyefendi bizzat bir ydd_ılr yapmıya luııı veri- yor ve evelki gün şı'ly.yı bareket ediyor. Fakat rakip- lerimiz —orada (İşe başlamış bulunuyorlar. LİYEJ SERGİSİNE NASIL İŞTİRAK ETTİK? İnhisar — idaresinin hariçte nasıl çalıştığını gösteren ikinci bir. misal: Bu sene Liyejde beynelmilel -| bir sergi açıldı. Bu sergide bizim de tütünlerimizi teşhir için İ. M bey iki zatla birlik- te tütün inhisar idaresine mü- ncıı( ediyor. Bir mukavele 0 vıkı! bızımkılenı ga.n yışıhyor Sergıye hazır cıgara | rara kıkluıyor gönderilecek, Sergide Yunan tütünleri de mevcut olduğu için azami itina gösterilmek lâzım - geliyor. İnhisar oraya bir murakıp gönderecek, cıga- ralar murakıba gönderilecek, murakıp ta müteşebbişlere tes- Km edecek. Fakat mukavele imzalandık- tan sonra Maliye Vekâleti mu- vakıba lüzüm görmüyor.Cıga- ralâf' Osmanlı bankası vasıta- yor. Halbuki Liyej'de - müte- şebbislerden yalnız bir kişi vardır. Banka müteşebbislerin üçüne birden teslim emri a dığı için cıgaraları veremiyor, çıgaralar “bankada — kâlıyor. Sergide kiralanan pavyon ka- edilmemesinden dolayı inhisar idaresinden beş bin lira zarar ziyan istiyorlar. l da | bunu vermiye mecbur oluyor. Bu suretle hem sergiye iştirak mümkün olmuyor, hem de devlet birkaç bin lira za- Yağmurları Ördek dedi: — “Her yer kutu | Gece yağsın gündüz yağsin. Pek özledim ben yağmuru. Bağırdıkça vak vak Ne hoş olur kanat çırpmak. Derelerde, ırmaklarda | Yazda, kışta, ilkbaharda?.,, | Coştu birden ayabakan: ; — "“Yağmur verir benzime kan, | O olmasa ne içerim, Solar bütün konçelerim. Yağmur, yağmur, güzel yağmur Damlaların hayat olur. Ta öteden seslendi çay: — “Beni de say, beni de say. Bence altın her katresi, Ah oderin yağmur sesi. Aman, aman hiç durmasın i Kîm Sever? çlğlıyunhr taşsın yerden, Seller aksın tepelerden; En sonunda birleşelim Kayalarla güleşelim, Aşalım dağ, ova, şehir Olayım bir koca nehir! Küçük Fikret dedi bugün: — “ Yolda seller taşsa bütün Olmaz benim hiç umurum, Üzerimde yağmurluğum | Ayağımda çizmelerim Mektebime ben giderim. Dalsam bile çamurlara Dönüp derim yağmurlara Güzel güzel beni yıka İlerlerim bata çıka. AZİZİN :KıO.PEGİ Bi piver, Kuzum amca şümu yer 4 — Yahu bu adam serede Noktaları Birleştiriniz Bu reşimdeki noktaları bir , rakkamından başlayarak - bir- leştiriniz. Bakalım ne bulacaksınız. | —Ben size şimdiden haber vereyim ki, Bulacağınız şey bir hayvandır. Dikkatle ve kurşun kale- P $ — İşte slgaraema yakıyor, görmüyor musun ? hrhlı_ı_îqt YENİKORUM MASILBOZUYORLAİ ı € ıulıîle ğ 3 D ıınununun lnı:ll ııııddye eylülde indirilen bir balta. Bıkırıvı Kırqıehmn Dinekbağı, Bağ: başı, Kındam, Özbağı mahak leleri meıkıııe bir saat mesa> fededir. En çok nüfusu ihtiva eden bu - mahalleler, halkın çiftçi, bağcı, - bahçeci bulun maları hasebile lşu Mmevsim- lerde . hiçbiri evinde - bulym maz. Kadın müntehipler ise kasabaya hiç gelemezler, Bu sebeple burada birkaç intihap mıntakası tesisine kar rar verilerek ” balediye azasın- dan ” birer zat bu şııbeleıı memur edildi. Vilâyetin tasdikine iktiran eden bu karar veçhile de ma- halle heyeti - ihtiyari: intihap encümeni olm: kanuni azalar istenildi. Bunlar- da bilintihap isimleride bele- diye meclisine bildirildi. mevkiü meriyeti laşılınca 4 Eylülde içtima eden belediye meclisi tekemmül et- miş olan bukararı bozarak intihabın tamamen merkezde yapılmasına karar vermiş, bu ikinci karar da valinin tasd- kine iktiran etmiştir. t — Belediye meclisi akıl ve mantığa ve 33 ncü maddeye tamamen uygun olan ve valinin tasdikine iktiran suretile te- kemmül eden kendi kararını l kendisi nasıl bozuyor? 2 — Belediye azasından iki üç zat niçin bu içtimaa davet edilmiyor. 3 — Bu . mıtakalardan rey şyerecek dört binden fazla ka- 'dın erkek, çiftçi, amele, işçi ıııümeluplenn işlerini, tarlala- rmi; harmanlarını terk ile bir çI saat mesafeden merkeze gelip te rey vermele- rine imkân var mı? Kirşebir. kasabasımın - Yenlce müa- hallesi heyeti ihtiyariyesi azasında! Hacı Ali Berberler Cemiyetinde SON POSTA gazetesinin T-Eyl. -930 tarihli nüshasında ( Berberler de — işlerine karı- şılmasından şikâyetçidirler, bü- tün — varidatı Bırkının tayin ettiği adamlar emiyorlar lâvhası altında bir fıkraya teııd&f olundu. Bir kere berberler şimdiye kadar heyeti idare ıntılııplı- rını hiçbir. kuvvetin tesiri ol- mıyarak — gayet — serbestane yapmış ve yapmaktadır. Talimatnamede “her sene heyetin nısfi tebdil olunur. Kaydi sarih iken heyeti idare tamamen istifa eder tamam intihap yapılır; intihabın icra- sını heyeti idare ilân ederek heyeti umumiyei davetle ser- best intihap yaparlar. Cemiyet memurlarına ge- lince: — Cemiyette — lüzumuna mebni istihdam edilen memur” larımızı Fırka - tayin — etmi$ değildir. Memurlarımız - heyeti idarenin intihap ve kararile alınmıştır. Bu da karar defterimizle sabittir. Maaşları — miktarın! heyeti idare tensip etmiş vt cemiyet — bütçesine vazettiği miktar üzerinden Ticaret mü” dürlüğünce tasdik olunmuştur: Binaenaleyh Cemiyete kar$? dil uzatan bu meslektaşın ifâ” desindaki yanlışlık bu cihet” ten de muhtacı rettir. Berberler cemiyet! İsmail
