üç ; Padişahı satın alıyorum Oyrl kış ai erken gelmiş, Boğaz- an esen poyri Vi kar getir. mişti, Şehir, a zülüp satn bir yi gibiydi. eN ve Adeti küçülmüştü. Cibalinin dar sokaklarından biri - altı adam bağdaş larını bl pe yerlerin önüne bı. rTakm iç ii en yaşlısı kafesli pen - cerenin DEN kaldırdı ve ileri baktı, a dipteki kuytuluğa doğ. TU bii Bn vi vada aslan bile ininden çıkmaz. Hele sen Kile çubukla birer “zenci,, hazırlay Kuytulukta bir le oldu: — Peki gi tanım!... Ve kara ku adam kılıksız ki fasını ea kandili ürek 1. m - şıklarında u yürüdü, elindeki e parçasını nn üstüne gerdi. Şimdi karlı sokağa sızan kirli ee da görün mez olmuştu oturan tıknaz ve ŞİŞ - kin yanaklı, büyücek çeneli biradan doğruldu: — Ben İLE ei Deminki sordu — Niçin arala , Bekri? — Beni çubuk falan sarya. Hem çekilen al değm — Şarap daha fena... amm da var! — Allahın Yk içmek n ii si un? Ben çolak Rüsteme e diyo! ein erme ae li İdam kapıyı açması ve dan — paması bir ii Orayı bir ii sürgüyü siirdü, Bi k geçmeden Kel Hasan birer bubukla İN My kahveyi herkesin u, Şimdi herbiri e kalın ve ağır mış bir hic. yiyenin iki mısrağını okudu: Zararsız bir duhan hakkında neyler nca dikkatler? Duhân âhı mazlumânı meneyler hü- İ ner oldur. O anda kapı zangırdadı ve bir ses gürle zi açın: çapaklar ve el İlk düş utulmuş TR dizin ia rma pm ere çöktü. niden ve daha hızlı yili Yâr, nisa açıldı; kavuklu, s8. Mur kürklü, orta boylu, kara ei gür sakallı, kara ve parlak bakışlı kah İbr adam kahvenin ortasına ka iSert adımlarla yürüdü; arkasından da üç kişi ilerledi; dışarda beş on ki- Şinti ha bulunduğu görülüyordu. Öndeki adam kaşlarını çattı busmunun dibinden yukarıya doğrü öd derin çizgi uzandı; e Murattı. Havanın en dinlik olduğunu ya görmüs, birisi ona haber vermişti. Yazan: Kadircan Katlı Dördüncü Murat, cevap alamayın. a daha çok kızdı: 8 — Diliniz li iri r? Gene cevap yok, Beş adam onun ö- nünde pi iyisi şlardı. Dördüncü Murat, bostancıbaşıya emret —- Dilsiz li neye yarar? Bunları yükten kurtar .* Yer yer kızıla de n karların üstüne çağ eleri yağıyordu. Dördüncü Muratla bostancılar karla örtülmek Tİ ve gövde- üzere olan başsız gövdele kakla- siz Di çiğniyerek başka 80 ra daldıla e bir köşeyi döndü bir Yene sokağın dibindeki zi o o a — a dişahım, Çolak Rüstem dedik. esi şurasıdır. ide kan- dil yanıyor; kendi gibi pad en de şarap İçiyor, günaha giriyor- d dar Bili yürünse ses çıkmıyordu. Bu, n için Çol: lak Rüsteme baskın m. - vasi yavaş davranmağa lüzu ardığı zına ve Mi lakır lakır içti. Derin aram ve oan yeniyle dudakla. rını sildi. Şişeyi ko; an soktu. Göğsü: kapadı, sağa sola sallanarak ve de şeyler Yani sokağın ağzına yürüdü: — Hey, Allahım, yoli şak halılar sermişsin, fakat anlaşı . lan boya bulamamışsın da beyaz yap mışsın eki r1 Diyori Bi ener sarsıldı ve kendisini ya kasından li bostancının yüzüne ü Murat ona yaklaşın- ca a bostancri bra Padişah gürledi: — Sen şah yasağı nedir, bil - mez misin? meni fenerin? (1) Ağzım tezek e zıkkımı içeceğine fener alsan Adam bir ie attı — ateli da içel e tünse de hane Mele iriz emektar hastası Hastahanenin kuruluşu günündenberi hizmet «canlı tarih» diye anılıyor ettiği için tesir yaj yahut orayı bir ıstırap yuvası diye düşünerek keyfi mal emezsiniz. Bir yazımda “insan manı vi ileyen dokti astaneye inle bütün ik ile gösterir. Orası, bambaşka bir âlemdir. lar başka, yürüyüşler, kaşları e başkadı Hastane emi eliz irine: o -. im bilir, dedim, Şi NE silik hasta bel iri kaç dok- ME EPP geçm Buranm, ise canlı tarihi var, m ink yundanberi burada bulun şimal hastadır, Kal indim muza Cidden canlı bir tarihti, Kendisini görmek leri, — Şu Terki barakalarda ona bir daire ayrılmıştır. İstirahat ediyor. Dediler. şıladı. m baalara gelmek âdeti oldi nunla tanışmıştık. Beni görür gör - mez: — Beni mi görmeğe geldin, nereden iz yz Neyi? — Dün akşam ölmek tzere olan bi- rini kurtardım. Tam bir kilo kan ver- an kralımm bu gibi vakaları o ka. dar çoktu ve o kadar yazıl ki. Kendisini görmeğe gelmediğimi bir türlü anlatmağa vakit bulamıyordum. itemadiyen söylüyordu. Kollarmı açtı. Birer in haline gelmiş damar larmı gösterdi: — bigi dedi, eN yer kalmıyacak diye ve Bugün gözlerim iyi görmüyor, kakam © esasen işitmez oldu. Bir kaç on okka börek yemeli. yim, ki mn gele; Kan kralı nefes almadan e ni gürültü ile anlatırken yan odalı Vi kapısı açıldı. Pijamalı N a- S ii dedi, nedir bu vE da satın alırım. İsti pi say ne istiyorsun? Çabuk söyle, zi. O kadar ei olan padişahın si- sireni e lr re miyor mu - e “Bekri M h bostanbaıza baktı, oda mi di, O an Dördüncü rdi; 'k adamlarına şu © er Bunu ötürün, 8 sizden nerim! kine ödü ye içe kalkmış, “Revan köşkü,, A kuştüyü ve silüm sedirlerine m Düşünürken eyi ni ei Bi kri e denilen o sarhoş Ve e ai şimdi hiç sal - nmıyor ve ıyordu. Padişah urdur- her halde onun is başımı V mayı az bulmuş olacak ki, işkence na akşa! tafa inkâr Sosis Koy bu öyle bir nesnedir dilenciyi Karun, bir cüzzam. bi a “Zülkar - uyı cihangir, en zayvallıyı “ neyn,, yapar. edir ki dünya. nın bütün sanlı, ved ha- zinelerine üstündür. Gül ümiyesk, ME jestlerle a Ierir» devam Dördüncü M dın çatılan ii çekik siniri inden taşan ustafa li uzatarak: Mi ceza vermek lâzımsa vadi veriniz, padişahım, Lâkin Emektar hasta zeteci gelmiş, akşamki va- —Bi ” tarr, kuruluşunu bile biliyor. Şimdi is. tirahatte.. Hem Ki e i ve candan anlatmağa başladı: et, dedi, hep Kurun okurum, A- beka ik. — Hiç dı — Gir, Hilar TARAR. kalp emek aksi kuruluşundan beri buradası —ik e izi yatağında otururken. nı dün gibi biliyorum. O zamanlar, has tane ihtiyacı o kadar çoktu ki,, Doktor Doyke, durup dinle: en çalışırdı. Gülhane tanesinin Türk milletine yaptığı hizmetler anlatmakla bitmez. külâtlar çeker - lükçe sevinçten gözlerim o. ben De mii bekliyordu: a başla hizmet e. ds miktarın bulurlar. 'kadaşım ii geçirdi, Dn bütün hastane adam- ları sevi a enin yeğanı Serie ar e ni eski Yakar anlattır - mak ona ıstırap veriyor gibi idi. Minicik odasıida, Kurunukve sükü. ile bırakarak ayrıldıria151 wüfnudi Aldı Min götürdü. Birkaç yu.) du Li değildi. Gene içti ve sişeyi boşa! Ondan sonra a Bekri Mustafa o kor- kunç adamın en yakın in oldu. Bol 2 mi rdı ve bir yaz İstan - ulda taun hastalığı kırıp ceren Osmanlı ia aratoru en bü; kadehlerini birer hamlede a sw diyordu: Bu yaz Allah kötülerin cezaları. nı Beki bu kış da iyilere sıra ge- Jeci sw ——— (1) Geceleri fenersiz gezenler de idam olunurdu. a Beykın doss midir? Bilmem, Daha da derin oluyorum, Sanat tarihile, pir masalı serlerini “Beykin,, uki bugün, Şeke pirim diye defteri ai iştar, Bugün bir mezarm, hem de lardır süren şi şahsiyet olduğu belirece) Bu kü gekepir ve Beykan k rinden 350 8 mL laz zun bir zam, kudret! ve disenin birçok büyük ş: miş eser Kii ileri sürülmi sanat ve üslü yekpare Sala ol Ben, şuna inanıyorum ki, kendisine linke çıkarılmağa kıskançların dilinde; Görüp Düşündükçe . eği PEK. « Şekspir» dâvası ik zaman tazelenen eski bir dava var. Bu, edebi bir dava mı- midir? ey bir doğrusu bir kıskançlığın, kötü bir rlerainlere hicmi miri igibi hattâ üstünkörü, uğraşanlar da e Beykin . Şeks- bilirler, La Şekspir zi yi şahsi; iğret Tara doğünğa. arın » caya kadar ire ie e sl, ğun sicilini yen bele- ayrı ulunmu: mişin karanlığı iş lm çekilip Kala yatroculu; ğa nasıl merak ettiği, Basil e tarmelere çık konmuştur, sin dibi vazife ve roller aldığı iie usul, saim E Gi el Bir va p ar, lâhdi aşarak "meriyeleri aramış! üpheden el ve “Şekspir,, le “Beykin,, in mi; kmiş. talâa da, ikinci 3 hayretten başka bir şeye az. Çün. ur ve eser sahibi adamlar, e en Aralarındaki üslüp, düşünüş, bulun: ; kn toz bile bırakmıyacak u. Si her şeyi kendine di “temsil,, dai ei aldığı ie cansız her şeyi toprak ya - “Omirüs,, için de bir vakitler aynı şeyler söylenmiş, İlyad ve ya airlerin en güzel parçalarından vücude müştü. ptan Emi “İlyad,, la “Odise,, nin duğunu sezip söylemkte gecikm. la ret ve büyüklük, e bir seyir ii Yün ildükten sonra bile; düşürmez. ön, bu hakikat aşkımın a alm yokmuş; onun ©. im h, gün ve saatin 1, dayısı A; k bir mezarm lm a e yaradılış, duyuş farkları benzeten dünyanın en e getiril