Radyoda kimleri dinliyoruz? Bayan Mey Beki İmayı zi bie 2 Hemde, Cemile go; a va e ii giren a za- evdet Kozan! Her ikisi ile Bay ai 1 Börüşebilirsiniz? ae ut Cemil ayrıldı. Udi Bay N örtesi günü için randevu al Ban biz e Bemar Ba Ci Wi öğle üzeri ize o apartımanda her iki san- iş ml manda Sli ai gel- he Karşılık, eski eserleri okuyor- ok Belma da bir koltuğa i sanat it arkadaşının söyledik- gö- 'â hemen her bp beste o- Raga refakat eden Cev: “a hasıl başladığını şöyle Kedi i insanları meşkhanelere b talebe yetiştirirlerdi. cih ettiniz? Rİ ven £ ud SA bir kimse ayni Sk okuyabilir Mi $ Senedir musiki ile uğraşıyor. ' i api Sm Yirmi sene oldu. Sazımı bi- Sai Severim. a heves ettiniz mi? .. Musiki derin, ucu bu e bir denizdir. “ai e kimlerin €- Ni yi iz? Zerin eserleri gm ter- e inde ayi Teni t 8 FE — GE PE a za ii de 1 iz Nüvisde bir sa) gö- e büyük bir vuzuh var- Snilerden? hepsi arkada- Bay tti. O zamandan notalı mı , notasız mı A Söylenmeli? Bayan Belma ve zevci Bay Cevdet Kozan aceramı yazdıramam, çünkü zülfüyara de iii e ma klişe ar- Bayan Belma şahsan notasız okunmanın ta- — Be raftarıyım. Bir musiki eseri ep r tarafını k il ile çindir. Fikrim tanın aleyhtarı değ tayı iyi bilenler Mrtündaği Nota ımi ga yeimüariiir An- 5 o emektir. han; ebesi nota bildik- ten sonra bir besteyi bir şarkıyı okuya- iz ŞİM biz buna ie ii diye- iz? & “bir sartatkâr k eseri payi , anlamak fa me 'Türk musikisinin en mutena kıs| mi sazla taksim yapmaktır. Bu Jâletta- yin nota ile yapılamaz. Taksimin her La lek ein alman kıy- i bir ez toplamak, çalanın bu- k hissini katıştı! İşte 'v-çöcü //— BURUN, 15 NİSAN 1937 ünya nasıl yıkanıyor? Hayatında iki defa yıkanan kraliçe En çok hangi millet yıkanır? lar porya nı Dünyanm Birş sikdi mem- leketlerinde sıcak su ve sabun kanmağa yllar diğer memi Giri lerde bu işin bambaşka bir suretle derler. sine vü cudunu yıkamadan, sabunlamadan kurulamadan girenleri gördükleri eri zaman iğrenirler. Tik ei ame çirkin manzara, ei eyi tekneye girmek e ki ii yim roman oku- Japonyada yıkanmak için bira: ilm lâzım. Yemeklerini gizli ve Japonlar ortada, herk esin gö- yı dırış etmeden gülüşüp oynaşırlar, kitap, azli 0 okurlar. Japonlar ekseriya jimnastik veya herhangi bir maresesi 80- nunda yıkanırla; nyoda sonra da kendilerine masaj yaptı- rırlar, usya, Finlandiya S İli vyada banyolar adeta rr klü; ve nie dağ Buraya arial iyük pi stadların eserleri sende ruhünuzdan hi ma bir'ş bir taksim yapama: bunun içindir ki nota ile İni ılamaz. — Notasız bir eser çalınırsa tahrifa- ta Mğmnii anlar nota bilmedikleri atı zdi. Fakat o 70 faslı Sü b ie e olaştığı yerde © ur n buna lüzum yok e pal Peşe Türk m rn len kabiliyeti li ı »meçe du- ruyordu. Biri henüz seli yaj İn ai di. Bay Kemi ge bunlara baktığı- mı görünce atıldı ım ayni zatnanı ında ği on bir sual dedim. Maceraları- ? Bay Cevdet Eral Gi bi- i e baktı, gülüştüler. a şu ii verdi aceramı si yeyim. Çünkü zül- füyara dokunur. evdet Ko zanla o görüştükten el musiki ile meşgul o. um. ün zev cime rayela ei yo tedifte bulun- — Erkekle müşterek okuyacak bir) bee arıyoruz. Birisini yetiştiremez gr e dönünce hemen benim- le iytizale a Dört ay zarfında bil- ilerlettim ve bir akşam sekiz vi er işe başladım. Sonraları okumamı relay Beş okuru diden ders almıştı. iş m een ben ilerletmesine saik — Mikrofon ir Yaa kapı- yor musunuz? 'ok... İlk akşam ne kadar heye- can en söylediğim diğer akşam- lar da büyük bir helecan içinde kalbim rini ady: mla bi yi çalıp söyledi iüğimiz zaman daha a“ vr ila muvai aifakiyeti ii; yö — Besi notalı mı, notasız mı 0- kuyorsunu; — Not urum. Çün vcimin ylediği ib saim beyi & m My yorum. Birkaç ay beri de ia alıyorum. solfej are artıracağım musikisini sever misini; eds — Garp mi z Bu sırada Bay Cevdet gene söze ka- insanın musikişinas olup da yeni sevmemesine imkân var mıdır? en Garp mesikisile hiç uğraşmadığım için bu büyük sanatın aleyhinde veya lehinde söz meciğnğ cür'etini kendim- de bulmam... Rain Palma ilâve etti: — Evet a a r Ben e Meme Zevç ve ze Keke vo manları g li DD ii yordu. el edip ayrıldım. pa — e aa * m | Garip bir âdet: herkesten gizli yemek yiyen Japon- ön ıyorlar ve sırtla- da genç ai Ba gözü önünde yıkan ğa gelenler şatranç, yunlar oynarlar, tâ mi tavla gibi o- konuşurlar; Hat- zıla iy sinema bile gösteril. ekti Finlandiyada Suma denilen ha- yat veren bir takım dır. B n li r ve © siyindikten sonra al sıca e iner erler yerine vücuda gelir. Fa e de side gibi bu ban- yoya ancal ak kuvvetli natura sahip- leri dayanabilirler. cdnmuğa —| Avrupaya yıkanma âdetini Hin- distanda uzun mil t oturan ai lizler getirdiler, rupada banyo lâ e si ni beni gibi herkesi korkuturdu. ; Din ile el ele veren pislik ünden adamlar yıkanmaktan ş kaçarlar: Hattâ hayatları ei. tince pir an bi stan ei son vel. , Yekta Rağıp ÖNEN sia sene yapılan bir şlsddiilmlğ birinci ve ikinci ilân edilen iki ni