5 Ekim 1936 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5

& 5 — KURUN 51. TEŞRİN 1936 — İl Gezintiler | Türk kâğıtları .— “kadaş, dün beni görünce, bütün). salğ ye koştu. ekti; el, dedi; sana sevindire- doluyu dolaşır, Lürkiye kalkınışının izlerini top- 5 sonra, içinin perlavsızınd. başlar. A nin hoparlörü değildir. Göğ- Bönde biz bir (Havvari) geti çarpar — - Bak bakalım, dad ve Hik söyle, Be gerçekten güzel kâğıt ör neklerini gözden Pakların im köşeleri kesilmiş, renk dilimlerile tırtıllanmıştı. İlk er seçecek ve: “Bu RU isterim!,, iyebileceksiniz. . Altlarında bir damga, bir fabrika markası falan aradım. Yoktu, Yüzüne baktım. Gururla yiz sordu: > Nasıl? i — cek iyi, amma omüjdelik “ir var?.. Yoksa... Yoksa bizim v Mk oldum. Gözleri, göz- ühlerinin camlarını eritecek bir > tutuşar, ak gükredi: b izim mi ne ekin ette bizim.. Bizim olmazsa ha- lığını eder, böyle e Mıyım? EL Bir dağ ha eğildim vw ir. ya büyük bir li Baktım aşlangıç i için, re çok gü #el sayılacak — kâğet ürk toprakları üstünde Türk a emeğinin Yeni bir çiçeği açılmıştı. Eş sonra fabrikayı © anlatmağa ko Yuldu. Türk sadikenilnli lili de Herlerini sayıp döktü. Çalışmalı Tefrika No. 79 Genç bir erkekle gen e İri çabuk Anlaşmaları için hiç $i z dans ve imei daha kestirme “a Sal ve köprü Azizin le herkesten ön- © Sezen, annesi Fitnat Hanım ol tu, İki gence de baka ai e inn Mi haydi bir- dolaş; De Brakilren bir ikisi de hak v d İM € şimdi e pek güzel ii ğunu söylediler. Pay Akat Güler yerinden kımıldamadı. na, m. hattâ şi m bir sesle kocası” 4 Şunları söyle, — Sahi Aziz, e ay > ağ aya” sıkması hemen Bu- a la beraber eğer sen çel i.. “Hitler harp makinesini harekete ge- tirmiştir; bu makineyi durduramaz,, «| Bugünkü Almanya, milli menfaati hesabına Avrupanın haritasını kisben yeniden çizmek e söy Nevs Chronicle politika ri A.J. mma — ii * iki gencin pol ula etiğin. Ee vazi- ve kon muşuyor! gençlerin bilhassa iy romanları ve g; telerde havaya müteallik alel okudukları sanılır. Fakat umumi'ah- im dan güçtür. utun ya hadiseleri bize o ri ya- kın bul m yecan V&- rici şeyler ki, polis romanlarından du; yat emeli lda rl Geçen büyük esi bizi kaladı. rp de ma lebil a Bu iki delikanlı haylı tehlikeli dev- ri Epik yaşadığımızm farkında idiler. Her hangi umulmadık bir an- ün bir felâket baş gösterebileceğine lardı. Ancak şu noktada Bu felâketler neden gi gn E duraklıyorlardı: göstersin ?. Biri şöyle see var?. EE — Harbedec: Bilhassi hangi memleket ng hücum pi mek e riza Ötel e verdi — Almanya. — milli Hitler İngiltere ile ne — dost olmak istediğini, bizi: ca raz Loid Core bir — Göz boyamaktır bu. Hitler uyutmak istiyor. “bakat münasi, ie İrşat, let, zaman müstemlekeleri. mize atılacı İşte “Ayi aklı başındı ven e çok kişilerin ee ii arzda ie n 1 ii ei 'ketin “Almanya,, ği liye yiyen agi delikanlı hem haklı, anyanı elli için ml kavgaya tuşmak istediğine ben kani eğ YAZAN: KADIRCAN KAFLIZ enlerde bir Alman gazetecisi bana dedi ki: — İngiliz siyasileri Me bir emin meselesine bel bağladığı- e bu meselenin İngiliz — Alman e temiz inceliği . anlat zi eriş uğurlu bir ışıkla doldur; S. Gezgin AM olmayınız!,.. Ben biraz dolaşayı! çen Hava biraz e e Deniz ğını m esbütün kuvvetile “iğerie erini dr boşalt. Temiz hava, bu. ii Lai ve 4 li başları birbirine değiya, rr birbirine karışıyordu. si de merak birbinlerinin bellerine e ardı ve hiç şüphesiz mesut idiler, Onl Kk dalgın seyretti. en) fakat Avrupada genişlemek- çok sebeplerden kaniim ki, Al- ii ecisi nisbeten hal iken söy- Mice İngiliz delikanlısmm “Al- isabetli gös- ler manya,, yı ileri sürmesi mi kadar korkunç yi izahta bu- ei düny: yeniden 8i- anmasmı, abe birinci dere- i — Hit- 5 3 EH. E 5 - EB & müttefiki Lehistan d. halde — tek bir yükselen nm büyük ölçi ihtimali ortadaı i olsa, gele cek yıllarda medeniyet için korkula- cak hiç bir şey kalmaz veya pek az şey kalır. Bitaraf her hangi bir zekâ, bu pi li eder. Kendimizi sile ıyalım. Jar. İngiliz mektep çocuk! di Loid Corca kadar Almanyaya dip de resmi ellerle gezdirilen ya ibzal edilen iltifat, Almanyadı dönen ziyaretçilerin gördükleri neza- ke ıkları vecid, Almanyanm ollarının harikası ve büyük yı elinin e satine işlemesi, bütün bunl bir Nuremberg nutkile gene Berlin ikeri müşavirlerin başlıca calinin endişesidir. — o? Burada böyle yalnız ba- şına ne yapıyorsun? unu soran yeli ve elini de onun üç üstünde yaka- . Lâkin kendisi- ni çabuk toparla' aşım mi da, biraz hava alayım, dzim — Gül sözi çıkmadı? Sizi vi an ali ol istiyoruz da... Böyle olun: — nail pin oi Hem de hava € Nejad da erlindü; — Aşağıda aka sizi arı- yorum.. yapıyorsunuz burada Haydi alin de dans e Aziz ie ire karar verdi: — mek istiyorum.... 23 > ii Biye pi gitmez Dd , konyak vw ie de Bir ys bir li nn Şimi e gi eğ MhlAğ si ai ve ferahlık gi eğe devam iel Etrafındaki eğimi ve İnekler hafif Eğer arın Şarki pada at Ri gra, ile lerinden vi çecek olsa, harp likesine arar mevcut sigorta leri — ki son ıh an; “milli bına Avrupanın EMRİ kısmen ye- niden çizmek istiyor. Hitler, harp inilmesi harekete getirmiştir. Bu makineyi durdura- ü un yerine koyacak bir to BK © gelivereceğinden kendi generalleri bile endişe etmek! ez ünal alani besliyor. 'ada uzu an kalmış se- rin me itidal abi bir ecnebi mi şahidin bana söylediğine göre, Her akal seçeceğ hangi di böyle bir di, vel Baldvin, hayatının mn yüksek buhran ykm VE 50 devlet müzahir lar halde Milletler Cemiye isa- talyaya karşı tatbikten ei net ik kanunşül ei arekete mani olac: egüâne kuvv ahrip etti. Ve Di suretle Ee, ie Kez komşula- ak ve Avrupayı tazip imei pa bıraktı. Lİ ek eğer tabir ca- izse, Avrupanın garbi için, yilan olüieğa 4 takı ii Saltde) bir sulh satın al e ei panm şarkını kendi lr pi yeğ iz siyasi ları daha simi siye me başlamıştır. ler, dah diden Avrupayı iki diş man iye ayi nevinden bir reket vücuda alimi Şi li Musolini i olan Ak manya ape ile yi dikta- törlüğünü Avusturya, Macaristan, Le- histan, ve Küçük İtilâfı da araya ala- İşevizme ı bir ehli salip azırlamak için li EE in ça- lışıyor. Bu, “mevzi ğını farz ettiğimiz, yagi baik ii de öy- le olmıyacak v aşağı bir düzine bir LA tutulmuş gibiydiler, gülümsüyordu, parça çalın- Sl em aber, e yz bii ve Ferid b ralık — e) siz Ayağını sıkıyo! vu sözleri en bea ei e a ri bunun fi ha Mİ ya? iş İlahe serbest LA H vermiş gibi Feridin koluna girdi de dans etmek istiyorum, De Dedi, Salona geti. zı dansa kaldırd ilk pm genç kı- ir. Çok geçmeden bam- tu. Gülümsüyor. bir esmer kızla bir n, biraz sonra bir genç bain ala be iz rl sira Gü- ğu tarafa seli miri Si 1 çi ei İ işaretler i çu valizin hikâyesi n yabancı yapn iyi Lİ bir sabah neşle beraber Galata rıhtımında gözümü açtım. Serin bir aydınlık bir uğultu, bir telâş, hat- bir korku vaparu içinde i tâ çalışan insarlar birbilerile ke pe şu: lori — Hamal yok mi Sabahın serin saatinde herke- sin birbirine söylediği söz bu- ——— ——ğş—— 5 Bir aydan fazla süren gezinti” ler sonunda bana “hamal, tuhat ipe bir ay ii benden önce > bir otelde, bir halde, bir vagonda beni beklemesine o adar alışmı aştı ah valizlerim bana. ben Bu sai valizlerime hasretle bakmıya baş- ladık. Vapurda fısıltılar ah yürü” ü: a amal geldi... , Yüzden fazla yolcu eşyasını iki hamal taşımıya başladı. ilerddk Saklş Badak çık uv almıştır. Eşyalarımı Kadıköyü- ne götürdü, zaman valizleri- min nakliy. afı ile içindeki alı zahm: cu eşyı 1 emniyetli bir surette yerine kadar götürece ir t ât acaba vatandaşlar rahata | ışır korkusu ile dikkati tenbih için mi ihmal ediliyor? Sadri Ertem Avrupa milletinin harp için bir sıraya gelmeğe başlaması demek olacaktır. göre taahhütl tmek is- tediğini ve İngili tini, — devlet adı ğ ğ alarında en a harpte emek kudre- ün verecek kola bile, harbi kendimiz- bir a ar olsun uzaki re en edemiyecektir, | MGR dansa kaldırmak İyi bir dos- u da yerine getirmemişti. İmu: pek yalnız in Dedi. bana ihtiyacı var mı?... Remzi Bey, oğlunun gözlerinin içi ne : ğ — Bu ne biçim söz? 2 soruyordu. Aziz kızardı: Beni çağırıyor mu, diyen cektim des Remzi e onu a çevirdi: — Haydi o: Gittiler. arşıladı: — Şimdi daha iyisin, değil mi? Dedi. Ger; delikanli gül » Aziz DEER, — Evet daha e iyii belki ali ine iater yi — Sen bilirsin. Ben senin için turuyoru! İçkinin verdiği hafif sarhoşluk, ol tı ve yarını daha aydınlık gö; Si şılaşamıyordu. Güler kendi âleminde yaşıyordu.