EM Tep ww 5 — KURUN 18 TEMMUZ 1935 Şadi ile karısı Neriman Cihangir « deki apartımanlarında akşam yeme - bir çiftten, Sabri ile karısı Perihan- dan geliyordu. ei ile Perihan Şadi ile Neriman ipları olmakla beraber pek mkü Sabri 9 d ordu. beşinde sankladcn sizi lam pe lardı. Neziman mekt p okuyun! tılar. davete ne cevap er Perihanın meli mi? ği ğı fikrinde idi. ii maş ie ein bildirmeğe karar verdi- Ter. m beşinci günü akşam Şa amg da bu- mayalar ei ile Perihan ken- etmişler- pa idi, Bine Hielikte v vakit iie Saat on de misafirler yatak odalarında i - Karı y lınca Neriman Şadinin yüzüne baktı. Her ikisinde ahiyetini anlıy e garip bir his vardı. Karı kocası LL > i Bunlardan ne eri diye brig oynanmış! alı, karı koca erinin Em e | mek çok iyi geçmişti. Sonra biraz| — Herhalde yarm bunu anlıyaca - Z. sabah a; i. Fakat bu aile içindeki sır ge- emeğinde bir a kiz. Perihan bağırarak kalktı, odasma doğru koştu. Giderken — Ah, artık bet demiyeceğim.,, diyo! Mean! ar- n koştu. Odasını re içi süblime- li eni su ile dolu bir şişeyi zorla elin- n aldı: 4 — Perihan sen deli misin? Ne olu- yorsun?,, Dediği zaman: — Bu adam bir ayr bu izi gi- bi si gey, Artık be: ta daya- na acağım. lara aklima - Dİ iye cevap veriyi Gözleri ile ynceenin Sr bahçedeki de- vuzun sularına bakıyordu. Ba sırada Şadi de aşağıda Sabrinin hiddetini ve heyecanını teskin ile u , Perihan Ml sonra Hm içinde geç- yemeği yenildi. Gece gene si o birde m di yatak ına çekildi. Şadi ile ağ oda- rından Sabri ile Perihanı 1 ay: rı air girdiklerini ve kapılarım arkalarından sürüklediklerini dl Şadi ile Neriman an - rine pan rlardı. İçlerinden “ah, e geçimsiz ve gk bir radar ne elim şey!,, dedikleri anlaşılıyor. Şadi ile im İstanbuldan han ill tel, bir m. eret çıkarmak ve hemen ertesi günü la aile içinden ayrılmak De Fakat bunun nezaketsiz bir şey olacağından başka bu zavallı- ları st birakmak da doğru olmı - acağını, r Hf e m yaza Kadircan Kaflı Bana tıpkı engerek yılanlarına benziyen gözleri ile bakti mılve mn ERSA kımıldama.. Hepiniz mahvolursunuz,, dedi KARA KARTAL, BUYUK DENİZ > ROMAN ölem: 16 f e aydi le. Dümen verm sü wii birini ta) bersbere: Artaya gidelim. b ae hem dümeni düzeltiriz, hem de levent buluruz. Oğluna döndü: — Bu, varan birdir. İkincisi senin Sİ Büyük bir donarma kuraca Tan Jeventler KA hava « ya kaldırarak ei nlar — Yi X. Yöyas Veli Reis... Mk Türk leveni e De ve Preveze a* çklarımdan Ha İtalya sakine, ci r, Tra! le iuvarin açık” larma ali dalga ml bir deniz gürlemesi halinde uzuyor sanki Bar- baroslarm, ie 1 Ali, Aydm Reisl rini şimdiden Ki dünyaja haber veriyordu. vu. / —9— ENGİREK YILANLARI?. E3 ME n, değerli kendi alir inmişlerdi. Hej yirmi kadar hş maz api EE e ve kız olmak üzere esir, ku - ve altın cana r dı. Şarap varillerile diğer zo ve içeceklerin Kara Kartala T. sına vakit ini Kara Veli Reis bir attâ Preveze körfezine girmek dü - se idi. rada bu genç ve güzeli Venedik lal iki üç gün içinde maze ni ia e Kani likler > yacak ve bu sefel mlikte ü iki koldan ava çıkacak z is iki üç yıldanberi le- rşı candan TIRI gör - memiş a de trpkı iki üç yıldan ttâ akınlara Ma başladığı il yp gibi idi a e Ta- Şıma işlerine | a Genç Burak şimdiden tam bir reis olacağını gös - teriyor, işlerin çok düzgün yürüme- sine Ti aa genç bir levent Venedik seniii ii kapısından o bir ok ladı. fır! e ince Hüseyindi. Ayni hızla Kara Veli Reisin bu - m gir koştu — Ne vrf, — Ambarda yılanlar var. Engirek yılanları... Kara Veli Reis istemeksizin a Bazı Arap ve İspanyo' 1. korsanların da bir silâh gibi ar peri bili- Rastladığı g yordu. gibi ere ie hi Si szkede'niş bo - en koi r, bir çuval, bir pay bri bir çömleğin içindeki on beş yi engerek al avlamak genel geminin için - tarlardı. Yılanlar günlerce aç ve e - iyi saldırır! lin Miu be dalarak herkesi ardı, Ken adr? lar, işlerine çok yara; aman elde Miri isterlerdi: Zaten bunları bulmak ve tut; nk zor olduğu içindir ki engerek Si — TE nem olarak kullanabilen bat “ > pek az bulunurdu. ei li yılanlı gemiye ha * e işte a defa lacak tastlamığ oluyordu. Fakat bu Arap kimdi? Yi Yönleri nereye götürüyordu? Kara Veli İnce Hüseyine e bağırdı mağ aşağı dön... Leventler an“ vardın aklinler.. Ne dn ruyorlar?, nba kiyapini ip Henüz sözünü bii meli ki a! bar Kapısında Kara Hasanla iz Sinan ve Deli eki diğer bi levent daha görün mbar anin kapamak ü reydi. ; İnece Hüseyin Kara Veliye ceraf erdi: Yı — İşte çıktılar. Fakat yılanlar bs* şiboş gezmiyorlar. Heni der. ruyorlar... İ 2 keli mi? Yanlarında kimse ok m Mi r Arap var... Kafa tutuyor... ei b a özüm kapısma ini U yi ike lee birkaç yolcunun arr i sında en de Arap vardı. Onu da ip gibi Kara Kartala almak iste" N im. Çünkü... ğ Ş — Keğib yı 1 pa li esin!.. / Diye yürümek istedi. Fakat Burak Kara Veli sabırsızlanıyordu 5 | onun özüni A terli | nat dam — En ii, — Herkes bekle titrediği held 8 İsa ken ie tik beşiğe ya bağışlasın, dedi. Tülü beke Kalde - gördük. Ken Faruğun disine benziyordu. zamanın mahbubu bir erkeği Toygar tepeli Ne- İk bile hanım hangi görünmez tılsımla madlıl yeri için çocuğu ileri Rl e lince 1 dokuz çocü diyorlâr. Hayır, re sebep sinek dedim. Senelerden sonra anladım : Er- kekler bizi, » senin ve benim gibi aydi efendim, geç. E El. de zanfların iii ek ölesiye al ile yine i- da terki serdar. pi efendi ka dınlarız, bizim şahsiyetimiz vardır Bizi yüzüstü selale tımıza bıra Kırlar. Bilirler ki biz yine sendelesek dahi yolumuza devam & - deriz. Biz, son nefese ve| bu il boyasiz, Teslimiyet. görmek Erke kendine has şahane bir aptallı- vardır, kadının da olduğu 3 Z “ni kadın ciddi ve elim bir nazarla - Em Yl nir elbet. Onların ri beri ların Nebilelerinkine kıyas edilemez. Fakat onlar e 0 fatını la yanlış bir süfli büyük acının mükâ- Faraklar, Ni Nebileler divacın siheirkezi altmda şu çocuk benim mah - Jâh ez kalırız. Ölürken si Jâh elimizde ölürüz. Bu zahiri baba -| şetmek istiyorsun. Okadar yani radan lar, göğsünü gerer, böbürlenir. Ona : Sen ömür skin dah çüş dört ayak emekler. Pe çileyi doldurur, hür. m kâmil olmaktansa sevdiği erkekle ya- şayan bahtiyar bir kadıncık san öllrl si Amma olmayı. “tereih ederdi. Fakat neylesin? (Dev-| görü - - mür bir gayritabiilik yoktu. Bununla | ten tamir edilemez bir felâket olaca. ak önce buralardan uzaklaşmak,| , BU iğ tarafından ik likleri o, kollarımı ka uş, put gibi bö* bari ş e ile Nerimanı sıkan bir &ını düşündüler. kıyordu. Kolundan ape çektim: iz gün bessüm şunları anlatmıştı: | ni bilmiyen yoktur. Bu t sert Bozuk bir türkçe ile yer sualine Yu Şadi: günü Şadi Neriman için doktor ça -| , — o aklar su id bu rovelver se-| de yaman bir a sar b “beni bırak... yoksa i — Bilmiyı ba ele < ir mecbur oldu. Çünkü Neri - | Kiz senedir bu evd ler gün Sah.| kes kendisini denize a: dökerim!,, dedi. Bu söze Mn re duğunu Bihsizliyorem; 1 man bir gece gene bir ka" metice-| Tİ rovelveri kendine sıkmak İ Biraz sonra artık derman olan bu hep beraber kahkahayı bastık. Ra asi veren bir şey; ği sinde Perihanm bahçedeki dörin de ne alır, Perihan da süblimeli suyu iç-| yılanlar ağırlaşınca gemisin - kuru bir Arap... Elinde bir bıçak vi N Br ii resmi ek için o zehirli şişeyi. Fakat şim -| den oraya an on kişi geçerdi. > “yok... Delirdiğini sandık. Fakat kali“ | öyle, Sabri kendisini zor duk almıştı. Doktor hastayı iri diye kadar ne o tovelverin tetiğini elleri, ayakları başta, > p 3 tutan bir hiddet içindeydi. Perihan kmiş, ne de bu, zehirli i e b - | ettiklen sonra; gelemiş, e bu, başa kalın Weeleden kre yim, Yavağes Gğilerek yamtilgnida gEi a bir fel yaşı -| o — Bu ehemmiyetsiz bir bronşit. U .| tir. Anlıyorsumuz ya, kendilerine mi-| veya şk kapalı olurdu. Ellerin - * deki ibi bir hal var, | zan sürmez Fakat asi tehlikeli olam olduğunuz bu sile çok nazik in-| deki kalın ye a yılanlâren| - TAN sandık, gibi bir şeyin üstindetii © — Öyle hakışlarr var ki. Eğer birkaç | hastanım sinir Fakât kendilerini avutmak | üstlerine arak birer hirer yakalar, | Kal 2 otimen etin Kal yalm kalmış olsaydık miti. , O vakit şadi dektora vaziyet an - | için burada bir facia o; ihti-| gene çuvallara ld , demirden bir kafes ve onun için ke bana ağ aç duyarlar. Bürad earkeöz: Baik ire adil li Biriirie a bir sürü engerek | — Ben bu evde bir facia sezer gibi geri felâkete uğramamaları için Nİ Bi facialar kendileri-| sonra öldürmek kolaydı, fakat enge - oluyorum. Teşalkik bu esi doğru bir se m Men söyledi. rek yılanlarınm her birini elegeçirmek | Ül çıkmaz. dinledikten sonra te bakir birçok paralarla oluyordu ve korsan- (Arkası var) yiğitlik, bu bize pahalıya mal oi misin? misin? Sandet| ran bana kaleminin kemal kapısmı Kadıkö inili kahramanlık erkeği Land ei rl .— namü- | açtı). — F dim ki üçümüz d4 Şe | smahlökat olan erkeğin gözü tenahi mes'u Kai alı. S misin? | bedbahtız. Nebileyi feda et, o miş, amenna inandık. Her şeyi ma s5 Ne gezer! Onların sfendilik hevesile | olur, fakat biz ikimiz kurtuluruz. Ak“ miR 0 Türler. Yalnız nüfuz ede ğıtmak istedikleri i si takdirde üçümüz ini im a n zy! hiç bir zaman iş edemi saret ve felâket yaratır. Kendileri) gız. Yahut va Nebiler huzuru sen” > da ıztırabımızın de -| bedbaht olur, çünkü sermedikleri bir) €€ okadar Sri feda ets | ii gta hanımlara gelince,| kadına ölünceye kadar bağlıdırlar.) Getir LR yalıya, Mi ayırma Bölem: 58 Yazan: an Erol | | onlar katiyyen terkedülmez. Hor haz) Nebile Hanımlar bedbaht olur, çünkü | Bâri onun Yüzü gülsün. Fakat bir in- # z z tutulurlar, çiğnenirler; fakat er-| sevilmediklerini bilirler. Mihriban | san lâ kendi — o rağun sevgili karısı! Nasıl aahlatn -) bağlamıştı? Keşfedi Tılsr onlara kalır. Ama lar ise... lidir. En büyük şefkati, en ince i i yım sana, sessiz, cansız bir kadın. U- dedim de aklıma geldi, Söylerim gül| si! Onlar, Nebile hanımlar, kaldur - Mihriban bursla ne bir gülüş yı ev kendi nefsine borçludur. V8 | oluk benizli, bir bari biraz. Meğerse o dım aş ei kul makulesi. Onlarm şahsiyeti,| güldü. Çehresindeki mâna tahlil muhakkak ya kendini, ya diği fe © gölge! Ben pecemi kaldırınca o Si ı arası ne bü-| idaresi yoktur. Erkeğin etiketini ta -| lemezdi. Yeisle pe gülüyor, zaferle mi| da etmek zaruretinde kaldıysa er i A a ler amkıştırmış, ölü toprakları, 6-| gırlar, Koca bilir ki bu, kadın kendi| kalenderane mi, okadar esrarlı bir | hi feda etmelidir. — Bu benim © Gettim ki a li ve ro bar gukluk muskaları gizlemiş. Karı ko *| öz malıdır; atsa atılmaz, satsa satil-) gülüştü. uş gi) atimdi. Hi du. Ka cayı ayırmak için. — Evet, ni maz. Yüzüstü bıraksa bıraktığı yerde) bi sordu: gün bile söylesem halkın lânetini 9 güzellik karşısında ba gibi züğürt ka-| dum, Faruğu Nebile hangi meal kalacaktır, yahut da daha derin bir) — Mihriban aney Onlar ne | taşmı üstüme davet si | dımlar daima ezilirler. Sedirin üs -| kuvvetlerle e px çukura edi Erkik olur minim. Fl ila tünde şişler, yumaklar vardı. Nebile| &s'ul hisseder. Kendine teslim olan geç! diyen o pısırık felsefesi tehlikeli | anı mikrobunu maalesef mez, âvaz avaz bağırır, fedakarlıhı diğerperestlik çağırır. — Faruğu ! be sevi ki bu aşkı kurtar” için he he icabındi di hayatımı feda e Aşkım benden büyüktü, tepemden 3“ mıştr. Bu mabedi yıkm; rukla Hazreti Ali