i iv k çi TER eee aka yaklaşmak, biraz ekmek ' istemek arzusuna kapıldı. Fakat üstüne bir göz attı. Yırtık, pırtık - tı.. Hem yüzünden, katil olduğu anlaşılacakmış sanıyordu. Bir ayak sesiyle başını çevirdi. İki büklüm bir ihtiyar geçiyordu. Elinde değneği, değneğin ucunda hiç değilse Mile erd sg” istediği « yn gidip ge- lebliyı Birden bire sarardı. Bütün vü - cudu titredi: — İşte onlar... : , sakla » nacak, barınacak bir yer arıyor - g3 a jandarmalar ae - ir ye sesleri, kılıç şakır tıları aklını birâz başına Gil “ dallar bir (o ağaca tır- mandı.. Yelda, biraz ötede iki ji ar ma durdu.. Katil kulak kabartmış dinliyor - du. Jandarmalardan biri: raya de ormana alilkiekizi tir, — Ne olur, ne olmaz, buraya da bir bakalım, Beyinde “vakit kaybederiz. Atlarmı sürüp uzaklaştılar. Katil nefes aldr.. Yeniden haya- tadönmüş gibiydi.. Fakat bu aza; ii tan kurtulduktan sonra başka bi: azaba düştü: Açlıktan b sekiz mer bir şey işti. Dizleri titriyordu... Gözleri ka - heyülâ gözlerinin önünden gitmi - rı kirişte (o olduğundan dinliyordu. Gözleri yaşardı.. Göz yaşları ya- naklarından süzüldü... Şu saatte başka bir kentin kilisesi de böyle çan çalıyordu. Bütün ömrünce isti- raptan kurtulmamış olan genç bir. kadının cesedi tabuta konuluyor - du. Cesedin boynunda bir bıca yarasının izi vardr. Tabut mezara götürülüyordu Ta ger sarışm çocuk yürüyor: Neden, uyuya kalan analarmı ri abe sandığa koymuşlardı en babeları weydanda oktu?. Katil yüzünü avuçlariyle kapa - dı: — Felâket!, Facia!. ve Gene çan sakli dinledi... Hor ses bir hickırığı andırıyordu... Yavascn mırıldandı: —Ah tembe'lik!. Tembellik . Toprağa gömülen bir Kadin Cinayetten sonra ve ei Beni kovi meb Asa » e caklar.. le Çeviren: İ, Kayacan Gece oluncaya değin © ağaçtan inmedi... Yıldızlar e ii nra indi.. Ağacın dibine uzan - dı, gözlerini kapadı.. desini pençeliyor. İlk ışıklarla beraber kalktı... rap, bitkin bir baldeydi.. Üç gün- dür ağzina bir lokma koymamış - ei Bir kaç saat sonra takati h'ç bin .. Deli olacağını anladı. Köye ğe karar verdi.. Ne o- lursa ya gidip karnını doyura - caktı. Üstüne yapışan otları eliyle sü- ürdü.. Kravatını düzeltti. Par - makleciyii saçlarını taradı.. Yola çikti. Beş dakika sonra köye gird'. Ki- 7 beri yanmda bir meyhani gö .. Ses, şarkı e Tenha llselel Geniş omuzlu v e, kadını: , — Ne istiyorsun hemşehri! De » di... — Ekmekle, şarab... Bahçe üstündeki bitip pencerenin önüne oturdu.. İstedikleri geldi: — İşte ekmek peynirle, şaral etirdim ” Kani eliyle yüzünü örjtü. — Ben sade ekmekle şarab iste- dim... Peyniri ben ikram İM olmadığım belli. Ye iç, karım ii — Teşekkür edei Bu Sea sal yildi hızlı çal - dı.. Katil sord — Ne al — Dua için.. — Ne duası?, Bugün nedir?. ar.. Sen gününü unut - muşsun... Biraz sonra buraya ge - lecekler arasında ahbap bulursun. Katilin üzerine fenalık geldi... (o Kalkıp ka: Fakat bir an düşündü.. Böyle bir şey yapması, durup dururken ken- dini ele vermesi demekti.. Esasen meyhane dolmağa baş - lamıştı. Katil, yüzünü (pencereye doğru çevirdi.. Yeyip içmeğe ko - yuldu. Bir çeyrek geçti. Bu bir li ei ne kada: uzun sürdü. bitti, kalkacağı Mda e ses ins — Bizim jandarma çavuşu ba- ba Foşo iile işte!.. Katil yerinden sıçradı, el'ni al- e kantop- landı. yi fetss li sa gösteriyordu. . Çavuş herkese teşekkür etti: — B'r bardak şarab içerim, am- ma bir dakika fazla oturamam.. i Ş Varın. — Ne işi?. Pei pazar.. Hır- sızlar * bir tatil yı ki ki hala yapâr, fakat , vapmıvo — Katil mi? Ne diyorsunuz ba - ba Fosö?, — Sen - Didye hâr'cas'ni duy - madmız mı?. — Hayır... Aman anlatın... -— Devamı yarmıki sayımızda— TAKViM Cumartesi PAZAR 1$ ici Kânun (16 1ci Kânun| Ramaz: * ami in doğuşu ZI 719 Gün batısı 16.41 1641 Sabah namazı 6 6 Öğle namazı 1209 1.09 Ikindi 14.59 0429 Akşam namazı 16.41 16,41 Yatsı namazı 18.0 18.41 Imsak 532 5133 Yılın geçen günleri) 349 350 Yıhn kalan günleri 16 15 sugan ela rTansızca 18,30: mame Bayan VE iki Plâk, dans 19,80: Dünya haberleri, 19/40: em Tasarruf ve yerli mah haftası. 20: Maarif bakanlığı namma konferans. 20,20: Mehmed Münür Bariston, 20,40: Spor konuşması; Bay Eşref a ee çöz ajans - borsalar, 21,80: avalar. Bayan Bedriye Rasim. not e yer 22: Radyo caz ve tan - go orkestrası, 545 Khz. BU) 550 m. 18: Çiter hiti 1845: Sözler. 19,20: Hafif musiki, 20: Telefon sonatlarından re- portaj 20,45: İmre Magynı beraber Anna Utry ve şarkılar. 22: Raye Hiyatrosu, 23,20: Haber- ler. 28,40: Dans piüklarr. 686 Khz. BELGRAT, 487 m. 18: Konferans, — Muhtelif. 20.10: PİK, — Haberler, 20.20: Mili nesrivat, 21: Radyo orkestrası, 21.80: Onera teresili, Mans musiki cestras, Khr. LEİPZİG, 18.25 la ii Yeni Törat. 19: Sar- ve e Gl oenret, 23: Haberler ve spor. 2 Dans mneikisi Khz. PRAG, 470 m. Şari Plâk, 1845: Sözler. 55: Amele neşriyat, Alman, 20,10: Plâk — hita ii Askeri mızıka, 21, e Sözler. 2125 Varyete. 22.05: “Annette ve mot,, isimli operet. 28,15: PİAk, 29,80: onik caz. Ki rl (Stalin) tes, Hoffamann,. operası. 18. Mi MEY ei iii 22,30: Dans musi- Kisi ve bir şık k ra temsili, , konseri, ,20 .Şarkılar, 20,10 Aktüalite, haberler, 21, Haberler, 23, 10: Fatinltza isimli operet, 28: Dans musikisi. 593: Khz. VİYANA 507 m. 174 musiki, sözler, 1 Halk şar- ları, 19,30 Aktüalite, haberler, 19,55, 20,55: li haberi 80 Hafif neşriyatı, | Kuartet konseri. Yaran: Gerhard Hauptmann Re Bunun üzerine Rodberte ora - daki manzarayı dıya am latıp durdu, gördüklerini şairane Kelimelerle işa etti, Reis hanım Kadınlar Adası ! Dilimize çeviren 5 mama sonunda dedi ki: '— Manzarayı bu kadar tafsilâ- yle anlatmanın sebebi vardır. Si- zin orasını tabiat fevkinde bir yer olarak kabul etme: lâzımdır. Çünkü orada hakiki bir mabut ile hakiki bir mabudenin (sahneye çıktığını anlattığım zaman hayre « te düşmemeniz lâzım gelir.,, anım dedi ki: —“ Ne demek isteyeceğinizi anlıyorum. Eros'u gördünüz, de- gil mi?.,, adi berte cevap verdi: “— Eros öldü ir ek- İ seriya haklı çıkar.. | Çünkü o her hususta bizzat hayat maka Yalnız Eros her tarafta © hazir ve nazırdır. Onun evvlâ sahneye çık- masına hacet yoktur. arm teşkil et» dü. Bu Eros bir genç erkek kıyafetin- de ve çok güzeldi.,, iz Hanım sordu: *“— Bu genç Eros acaba, biraz bizim Tavusa | benziyor muydu ?. ln z 5 e > 5 — 7 çi z X dır. Bu Tavus M'dilli adasmda ya- sar ve şairenin bindiği gemiyi Sa - kızla Midilli li il gelir - '— Buna çok teessüf eti i sü sizden| bta ütün başka bir Ç işitmeği bekliyordum.,, bere a va ii hy; Eleme hayaller görür çi iŞ rum... Meselâ daima gece Bu b düz bir hayal takip eder. üy mevzuu bahsolan bir avdır. r kat oldukça garip bir av! — E oyy pides'in Baküs eğlencelerinde ” rif edilen ve insanlarla ha rm Menadlar tarafından a edildiğinden bahis du. Ancak, av köpekleriyle 12“ edilerek vahsiyi >. hayvan'kanı akıtılarak yapıl?” av dahi rüyamda hayalini #0" gümü zaj nnettiğim ava miyordu. Benim gördüğüm av kan. Sessizdi ve esrarengizdi, buf" beraber bir dereceve kadar W. yane denilebilirdi. A zin içerisi o ava yalnız uş ar Tavusa kendi; eğerek ve "Foptler. alar ŞEABİ sevi 2 ei ul eti Ur ib nun için yalnız Safo değil, Midilli adasında yaşayı dmlar ümitsiz bir aşk onun ateşine yandıkları halde Tavus (onlara soğuk da ıştı. Reis arasında bir benzerlik olduğunu söyliyebi- lirim. OÇüni af na ıklarını müşahede ediyo» “.- Ya şaire oSafo,o nerede kaldı?,, “ — Müsaade ediniz de Tavus, Safoyu ve Midilli adasını şöyle bir TFPFRASI ŞEHR TIYATROSU TEMSiLLERİ Bu gece saat 20 de HAMLET 5 perde 2 Çeviren: Ertuğrul Muhsin “.— Şayet, adamızın oSafosu olan asil Mis Laurence'in nazari - yesini kendimize ür edinecek o - lursak gördüğünüz (Eros'un het halde Tavus değin kabul et- memiz lâzım gelir.,, r ne İse, nas isterseniz. öyle İri ediniz. Ben size şimdi o gördüklerimi, adamızın mucize- sini teşkil eden o ilâhi çocuk hak - m bi duğu mibi Eski Fransız Tiyati Bu gece a 20 de al Mek ŞehirTiy Ona pre vi la Resi Besteliyen: Cemal —. LA Ş Reşit yl anlatacağım... O mukaddes çocuk, verden ye - re sıçrayarak — tabii ilâhi bir su - halde malâm olan (o yoldan mavi değil, gizli ve omün Avcı kadınların adedi gök; belki biribirlerini biliyorlar ribirler'ni tanımaları ve lerine karşı tabu'dur! kadmların adedi çoktur, faks sullerini ea çi ye ai ig gülsün. Yurtdaş Ayda her aile / incir, fındık, > hatı e ve şifalı yemişlerimizden ii ine kurtulur. Yurtdaş ; irki incir, fındık, giren >” — rtdaş: 3 Yurtda; körfeze doğru indi. 'akat (o bu muhtesem Enifani aldatıcı bir hava in''kâst gibi or - tadan kayboluverdi.,, Ressam hanım söze atıldı: Gösteri sağlam ve kar di masını istiyorsan, ona bol, bol a ei fat, portakalı