16 AĞUSTOS HAKİMİYETİ MİLLİYE. Ankara'yı Nasıl Buldular. Muallimlerin Cümhuriyet Merkezi Hak- kında Heyecanlı Tahassüsleri. rif Vekâleti Ankara'ya Türkçe kak “Hakimiyet Mili bi memle- Mümine dün ayı rı ayrı görüşmeye Kandilli Nejat B. Türkçe muallimi — Feyizli ve > milliyet kayna- k'ün ğından her Türk'ün can ve hayat da- at marlarına varlık ve istiklal kudretleri irk demo! cüml kmhhi ii ne kadar yüksek ir nkara. .. şahikai kemal ve ümran yüceliğini da-| kün millli âbidesini taşıyan istasi- | belde olduğun kadar da “med: haşmet, ve fü ha trenimiz Etimesut ve Gazi Nuri Doğan B. — Tahsin Nejat B. takdirle görme- yonlarından geçerken ğe büyük müşkülat Z 2 > B d B 5 m izi medeniyet saheserleri önünde minnetle eğilmekle çok'müftahir ve mütehassi- sim. Muallim Hayrettin B.: — Ankarayı ilk ziyaretim, 317 yılı- mın baharına tesadüf eder. O vakit Ankarada dar sokaklar; küçük di Jarile li vardı. ân- sessiz, sakin, büyük bir köy ba- İkinci ziyaretim 337 yılınm yazma! | dı tesadüf eder. O sırada Ankara taşkın ir aşkın, aynağı idi. Büyük Gazi'yi bütün ruhumla o zaman selamlamıştım. büyük bir ka; O vakit Ankara, göğsünde vatan kahramanlarını mukaddes bir kurtuluş kâbesi idi. ep. şıyan Ateşin duyguların çalkandığı o günlerde aşkın ui son ziyaretimde Ankarayı geniş- leşmiş, asri şi iş, güze $ mu temsil etmiş bir şehir buldum i Türk mabedinde ! rada, bayar. Türk ım sıcak ve cana yakın samimiyeti va .dapazarı orta ii Türkçe mualj- — Nuri Doğ; — trende nereye gidiyorsun?. . me Ben kalbimden kuvvetle bir millet, bir vatan aşkınm | $iZ. Büyük ülvi, çen ateşli dakikalarını yaşamış-| dimi m, debiyat Kongreleri münase başladı. Kimisi ihtısaslarını man Tahsin fışkıran çok gür bir sesle rain ec E ri betiylememleketin dört köşesinden 250 münev eki bu heyecanlı a Ankara hakkında ihtrsaslarını öğrenm: zum,kimisi nesir olarak anlattı. istedi. Biri başlı bende medeniyetin muvaffak olmuş bir şehri tesirini bıraktı. Türk vi ya a mr se ilham eb yesen Çok eyi zel Ankara- | biliyo, e ki, ben, m, | yanın tecelligâhr izi A gi- tarihi | diyordum. li şuur ve gale- » Şimdi sen, tür- muazzez bir sen, bugün yep yeni, medeni ve tarihi bir şehirsin. şte biz: ilim ordusunun zabitleri, muallimler.. Senin medeni ve mucizevi bol, mükemmel i bi tebii nurlu ve feyyaz sakafı altında unutul geçiriyo- ail olduğumuzdan İcleyi çok bahtiyar Şebinkarahisar orta re mualli- Tüfekçi oğlu Mehmet nkara'yr ilk gi S ördi da Türk'ün garbı şarka yan dikecek ka-| dar mucizeli ve hudutsi tün ruhumla bir daha Gi bul kız orta mektep Türkçe muallimi Şaziment H.: li burada, asil ve ulu Tür! hamlar, feyizler almak misafir — Biz miasının kutsi merkezine yeni yeni li- içi yazık ki, on beş gündür bu diğimiz bu çok temiz, çok samimi aile z kudretini bü- udretini wn e | mağ ve medi e an arayı ye yük seltti. Ne mutlu Ankaraya ki, â gözünü kendine celp ediyor. ir millet ve bir şehir için bundan Şaziment H. M. Emin B. büyük bahtiyarlık olur mu? .. in Hikmet Turhan B.: nkaraya gelirken içimde her ye- ninin, her yeni görülen şeyin hey: nır duyuyordum. 336 Ankarası ani İran, GTi için çarpışan bir milletin şahlanmış bir Ankarasıydı. kar: g le dünyasının da bir mamurse dir. ürkün Ankarası: türk kalbini türk idaresinin, türk YE şaheseridir. Bu eseri bilir o zaman ne kadar müteessir olaca- Vefa mektebinden A. İsmet B.: aranın beş sene zarfında vasıl lduğu tekâmül safhalara şahit ol- mamıştım. ik defa olarak gördü- ğü ni ve muhteşem şehrin karşısında hayret ve heyecandan ken- imi alamadım. Hayretim pek yüksek- ; Çü amile çorak denilecek| bir yerde toz toprak arasından böyle bi çıkması ancak benim id- b id rak edemiyeceğim bir dehanın eseridir. Güzide Hikmet H.: ara kalesini uzaktan gördü- ğüm zaman içimde bir ürperme duy- dum. Küçükken bir defa şi sr bu kale ve bu şehir beni vusta ee rrakmıştı. i asri binalarile, muntazam yol- Türk'ü; larile, yü ve ei b m e VA n Ankara'sı — a. —— MALİYE VEKÂLETİNİN BİR TAMİMİ, Maliye sn e mühi edilmeğe layik bir yeni ei hazırla- mış vi ii zevata göndermiştir. | matnameye nazaran burada vergi tahak- | iz işlerile e. işleri tamâmen tahakkuk ımet İayrıl rılmış ak! muamelatı (varidat ' müdürleri: verilerek — tahsilat işleri | de resen “de larla uhtesine bıra: | 5” | kılmıştır. Varidat müdürleri vergi tahakkuk noksan ve hatasından dolayı divani mu- asebata karşı kazai e haiz oldukları gibi defterdarlar da varidat muhasibi sıfatile be işlerinde bi- rinci derecede mesul ve tahsilatın fena idaresinden dolayı da tazminile mesul tutulmaktadırlar. Defterdarların tahsilattaki ve mesuliyetleri ti dahi vazife ahsilat ee bun- dan sonra daha sıkı muntazam yü- rümesini temin ii ktir. gördükten sorra| Bi milletimin büyüklüğü önünde bir daha) dim, mak Vekâleti son zamanlarda telakki| ç filimlerin b kalan son- i âik- Sesli ra sinema aleminde oldukça kat ve ve e sahne olmuş atkârları sesli filim- gok artistler sine- Bir Al ga- icrai faaliyet eden bir. zetesinin neşrettiği mata inan- izımgelirse pala sinema artisti Emil Yannigs rika'ya dönmekte: 'eragat etmiştir. İmizin bein — İnme Adolph Me- İnjou £ evel bir fi- lim çevirmek üzere Paris'e gelmiştir. Bu sanatkâr Paris'te Alice ile “Mon g pere,, filmini çevirmiştir. Paris sinemalarında gösterilmeğe başla- an bu filim muvaffakiyet kazandığı söylenmektedir. Birçok rivayetlere göre Adolph Menjou nun Amerika'ya tekrar avdet etmiyecek- ti. Fakat — malilen malümata na- h Men zaran Adoli 'njou tekrar Amerika'- ya dönmüştü Adolph Menjou Paris'e seyahat eder- ken New York'tan geçmiştir. New York? ta gazetecilere vaki olan beyanatında artık Paris'te çalışmak istediğini söy- Gri çizi s Examiner ei dişi enjou'nun bir mülakatı Keme Sanatkâr bilhassa diyor di bir sinema artisti değilim. Charlie Cahp- lin, Douglas Fairenbaks ve Marie Pik- ford bu gibi ebedi şöhretlere lâyiktirler, Diğerleri gelip geçen artistlerdir. Ba yıldızlar BM eşi Gelip geçerler. Bir ır ve sonra sö- nerler. Corinne yaş il ten Bi“ daimi bir şöhrete nail olmuş Tipe Tasi Tahsin m (Sultan Hamit ) namı altında hatıralarını neşre başladı. Takip ediniz! nema meemml çekilmişlerdir. Tho-