6 TEMMUZ Oraya “Büyük Okyanusun cenne derler, Belki de bütün dünyanın cenne- tidir. Tabiatın taşa, toprağa; göğe. de) e ve bütün ömrünü neşe ile geçiriyor. Havai adaları büyük Okyanusyanıa kâin olup ikleri, m bir Havai ziyafetini anlatmasını okuyu- uz Seyyah ressam da olduğu cihetle ya- zısının resimlerini de kendisi yapmıştır. Eğ z ” bir çeyrek kala davet sahibinin evinde bulunmağı kâfi görürdüm. Fakat bu sefer davet edilmek şerefine nail oldu- 4 > PE B erikada büyük mış bir dansözü şerefi »ir şöhret kazanı ne verildiği iç kalktım. Ziyal na rağmen ü in fet akşam ç arkadaşım sabahleyin erkenden yemeği olması- la yola güneşle SAYIFA SI Büyük Okyanu beraber çıktık. Ziyafet yeri epey uzak- tr. Atla adanın güzel vadilerini ve koru- Sx k zi, 1 yafet larını geçere tin verileceği sahi- le öyleyin vardık. Bu iklimin sıcak güneşi bizi epey te- rletmişti. Derhal soyunarak ayağıma ğu için don yerine bir mayo giydi DR iy ii a serdikleri hasırlar üzerine oturduk. Bi- öğle yemeği ikram ettiler. Akşam; kt atal ve bıçak yoktu. Yaprak- kabuklar, tabak vazifesini görüyor- efis yemekleri i ü larla denizden yenecek deniz otları to-| tr. tabak, ç pladılar. lar, Deniz otları, kabuklu deniz hayvan-| du. ve sair| bir er ellerimizle büyi j B g 3 3 2 w mek üzere yapraklara s: landı, ek zamanından üç saat kad muz- İSİ yu tandırın içine do; aliy: diğer yiyecekler yerleştirildi, ve | karışması insanları büsbütün güze üstleri dallarla örtüldü. — |riyor. : saat sonra hasırlar üzerinde elli; çs Yemekten sonra kitareler ele alındı, kişilik mükellef bir ziyafe t hazırlanmış | körpe bir Havai kızı ısrarlar karşısında hayvanları ve deniz kestaneleri ile dolu idi. Bu deniz kestanelerinin içinde ba- Vyar kadar lezzetli bir et vardır. İ an sonra kalktı vs yapraklarından bir başladı. Vi u a hareketsizdi, bütün vücudu yekp dalğa halinde tatlı, bayıltıcı münhaniler* le kıvranıyordu. verilen meşhur, yabanci da z rdenberi memleketlerde servet ve şöhket peşinde memeleketinin kokusunu i yerli dansı yaşlı göz“ di müz yapraklarından bir etek oi üzerine meş'alelerin rtadaki hasırın ortasına geldi. ın üzerinde di meş'âleleri Meş'âlelerin alevleri ayla berabef solduğu zaman ziyafet ve eğlence d0 bitmişti."