CÜMHURÎYET 17 N1s»m ISfT uıerının ı esaslar Yazan: Prof. Fıııdıkeğlu Et bolluğu nihayet başiadı Ege bölgesinden külliyetli miktarda kıyırcık geldi haberleri | EDEBİYAT BAHİSLERİ [HEM NAL1NA M1H1NA Bir gazete haberine bakılırsa 3803 % S0 i köylüdür. Türk vatanınm teraksayıiı köy ensütiüeri kanunumın kisi, birinci derecede Türk köyünün ilân edıldiği 17 nisan 1940 tarihinin yükseltilmesile mümkün olacaktır. İ n . yıldönümü, enstitü bulunan yerlerde bu kılâbm kökleşnıesi lâzımsa köke giremüesseseleri kurmadan beklenen ga lim: Kök şehir'erde de^u, köylerdedir... Dün birdenbire Mezbalıaya binlerce yeleri halka daha iyi hissettiren bir va Yeni köy mekteblerinde gıdasını milkoyun gelmiştir. Ege bölgssinden gelen sıta gibi kullamhyor ve kutlulama me liyetçilikten alacak idealizm, genc mııolrasimi yapılıyor. Doğrusu güzel bir fi linıin ruh'inda devamlı bir ışık gibi par. bu koyunlar kıvırcık olup şehre jjelen kir. Bilhassa son günlerin siyasî ve !a;acak. Bu ışık ona herşeyi. köyü vc etlerin en iyilerindendir. Muvaredatm g?yrisiyasî mahfillerinde köy enstitüle köylünün her şeyini sevdirscektir. Bu böyle birdenbire artması memlekette rı aleyhtarbğım ihsas eden dedikodula j'eni muallim tipi, elişlerinin her nev bay\'an sayımıhın bitmesinden iîeri gelrı önlemek baktmından çok ders verici inde çok bscerikli. hayatta çok pratik diği anlaşılmaktadır. Bu sebeble yakm. bir hareket. Gerçekten Maarif Vekilli bir insan olmahdır. Muallim nazarî ve da et narkı 200 kuruşa indirilecektir. ğindeki son doğişiklikten sonra kültür ameli ziısatten anlamalı, marangozluk, Haziran başmda etin 170 kurusa kadar süz, basit diişünceli ve gizli maksadlı demireiük, duvarcılık gibi zanaatlerde indirilecsği umuluyor. Belediye, k a . b3zı yazarlar^ inkılâb Türkiyesinin tâ bir parça meharet sahibi olmahdır. Be sabların müşterilerine daha »iyade narkJ923 tenberi .tasarladığı, nihayet bun. cerikli ve pratik bir muallim, köylünün sız ve pahalı sattıkları kuzu etini sürdan yedi sene evvel kurma tecrübesine bir çok amelî ihtiyaclarına yol göstere düklerini görerek başsız ve ciğersiz kuzu etinin de 225 kuruş azamî fiat olan giriçtiği «Köy Enstitüleri» nin sanki de bilir (2).> koyun eti narkma tâbi tuhılmasını Dağerden düştüğünü göstermeğe yeltendiîer. Hakikatte .değerden düşen köy Bu fikrin, yani köyde kalmağa ve ça imî Encümene teklif etmiştir. Diğer taraftan Beledive Fmdıklıda enstitüleri değil, bunlar vasıtasile ya lısmağa hevo;!i, köylüye kendisini sev. r^tıi.nak istenen &ötü zjhniyettir. Bu direcek yeni bir muallim tipi yetiştirme Maliyeye aid so§uk hava deposunu satm zihniyetin çccukça. hattâ ahmakça bazı fikrinin doğuşu ve belirtilmesi tarihin. almak için teşebbuçkne gtrişmiştir. Be, tezshürlerine B. M. SM. müzakereleri de terbiye doktoru H. Fikreün mühim lediye burayı menafii uraumire r.,inıına vasıtasile vâkıf olduk ve çok üzüldük. bir yeri vardır. Fakat sonradan bu fikir, satın almak kararmda ise de Maliye buBu tezahürler eğcr doğru ise zira in salâhiyetsizlerin elinde berbad bir vana yanaşmamaktadır. Bu depo satın asan bir türlü bunlara inanamıyor! ziyete düştü. Değ?rli terbiyecinin daha lındıiı takdirde burada daimî surette 1946 Türkiyesi, kendisini zehirliyecek 1935 teki şu son düsüncesine dikkat edi. 400,000 kiloluk ihtiyat et bulundurulabilo bir taaffün ocasını tam zamanında sön. niz: İş .terbiyesi, yeni muallimi yeti?tir. cektir. Bu suretle kışin daima yeclek et dürmüş demektir. mek hususunda esash bir vasıtadır. Fa bulundurmak ve hayvan gelini az clö'i. kat bu vasıta herşeyden ibaret dc^ildir. ğu zamanlarda buradan piyasaya et Köy enstitülsri fikri ne zaman doğ İş terbiyesi, kültür terbiyesine yardımcı sürmek imkânı elde bulunacaktır. <3u? Bu fikir bir, sezgi olarak kurtuluş lık yapacak, muallim köydeki inşaatta, savaşının ilk günlerinde eski Ankara zenaatlarda şehir muallim mektebinin İlkokul öğretmcnlerinin terfii lisesinin iki odalı yatakhanesine sığın yeriştirdiği hocalar gibi anlayışsız kalıniş «Büyük Millet Meclisi hükumeti mıyacak, elindeki tbir parça melıaret» îjeh.rimiz İUcokullarmd.tkl 1500 öğretmenin Maarif Vekâleti> nin pjânlarına hâkim ile köyün her türlü maddî ve manevî iş tcıfi listesi, Millî Eyitim Müdürlüğü taradir. Fakat bu sezginin bir bilgi ve aksi lerinde rehberlik edecektir. Fakat bu fından harırlanmış ve Bakanhğa gönderilnı'ştir. Li.tc, ırayıs ayında Bakanhkça tasyon amili olabilmesi için on sene kadar kadar! Zira fazlasını istemek, «mual dik edılecek ve öğretme.ıler lıazirandan ltib?klemek icab etti. Bu arada maarifçi lim> in ana «fonksion» unu gölgede bı barcn yeni kadroya £öre maaş alr.ca!t!ardır. lerimiz şu mesele üzerinde durdular: rakabilir. Bu fonksiyon, öğretim işidir. İlkokul öğretmenlcri arasmda 1848 de ilk temeli atılan muallim mek Öğretim Içine, modern cemiyet idarelemünazara tebleri, aslında şehir muallimlerini ye rinde büyük çapta idarî iş bölümü mevMillî Eğitim Mudurlüğıi tarafından, lkokıiı tiştiriyorlar. Gerçi bunlardan çıkan kız zuu olmuş, ziraat, sanayi ve sıhhat da oüretmenleri arasında tertib edilen ve «orta ve erkek delikanlıların köylere gitmesi. valarmı sokmaktan bir şey kazanamayız. okullarda olduğu gibi, ilkokullarda da iftir > * > bir mâni yoktur, hattâ arayerde ta İş terbiyesi, bu öğretimin isine yarıyacak iıar levhası olsun mu, olmasın mı?» mevyapılan münazarayı «ilkokullarda ahhüd meselesi bulunduğu için gitmeğe nisbette ve ölçüde kıymetli clabilir (3). zuunda iftihar levhası oisun» tezini müdafaa eden de mecburdurlar. Fakat bu «mecburi Temenni edelim ki bugün köy enstitü taral kazanmıştır. yet» insana «zorla güzellik olmaz» dedir sünde yapılan kunıluş kutlulamalan, Hususî lisclerin imtihanları tiyor. Zira köye giden şehirli çocuk, enstitülerlmizi tabiî hcdeflerir.e doğru Hususi liselerin. lise bitirme Imtihanim. koye intıbak edemiyor. Bir vesile ile bu daha çok ve daha çabuk götürsün ve bu yı'.clan itibaren kendt okullarında yapıintıbaksızlıktan bahsoden Maarif Veki bu güzel, hayırlı müessescleri hedcflc; lacaktır. linin pedaçoji muallimliği yaptığı 1924 rinden gayrı gayelere vasıta yapmak Lübnanîı talebelere verilen çay Universite Ucımsra lokallııde Taleb3 Bir1P26 senelerine aid hatıralarını takib lüzumunda ısrar eden bazı sapık ve edecîğiz: «İstanbul Kız Muallim mekte meczublar varsa orJarı Mdayete kavuş İIÜİ, Lubnjnlı talebeiere dıın bir çay terıib toplantı çok samimî .bir h?va içmde binden#1924 te çıkardığımız gencleri tursun. İş terbiyesi esasma dayanan etmiş, ccraya;ı etn^i^tir. rnağmum ve müteossir gördük. Nereye enstitüler, bu esasm dayanaeağı hars ve İstanbuia 1.200,000 metre kumaş girîeceçiz? GitüŞimiz yerlerde nasıl ha kültür terbiyesile, bilhassa iki dev düntahsis edildi yat şartlarile karşılaşacağız, diye endişe ya arasına sikışıp kalmiş bir Türkiyenin Sümcrbank fnbrikalarında imal edi'en ince Eösterivorlardı. O zaman talebeler üze köy hocasında bulunması lâzım ger^in Merinos kunîa.şlarının tevzii husıısıında. virine telkirderde bulunduk. Bu suretle bir millî şuurla takviye cdilirlerse 1224 lâyet taraiından hazırianan liste Sarı'.crbnnk 1925. 1926 senelerinde mezun olanlar te belirmiş sezgi tam bir bilgiye inklâb iplik dckuma fabrikaları müdürlu^ıire gön<daha c<"?ametli yeiistiİ3r. Fakat kısa bir edecek, her 17 nisan tarihinin bu mesud derilmiştir. Kumaşlarm listîde gösterilen ba,yilere tevzüne dun başlnnnııştır. Sıimrebank, müddet sonra bunlardan ıstırab ifade değişikliğin grafiğinde bir yük&slme bu kumaşlardan yalnız İstanbuia 1 milyon eden mckrublar alınağa başladık. Birisi noktasına işaret etmesi neticesinde Türk 200 bin metre ayırmış buUın.ır.aktadır. çöyle diyordu: Emekli bir babam var, maarifçiliğinin kazancı büyük olacaktır. Dış sulara gidccek motörler yirmi ik' lira maaş alır, anam ve yetişeDış sulara scıcr yapacak motörlere mucek üç ksrdeşim var. Aldığım aylıkla Köy enstitülerinin mem'eket çapmda vakkat bi jsman için yçniden iztn verilhem ben eittiijim yerde j?eçinmsk, hem .'oHiği ehemmiyetin şuuruntı uyr.ndır miştır. Bu iz>n, motorierin dahilde mukellof de biraz para ayırıp ailome göndermek mayi, yalnız bu müesseselerden ve resmî oklukları hiziııetler jurda dönuııce jap.nıak şarüna bnŞiıdır. mecburiyetindeyim. Fakat buna imkâri makimlardan beklemsk doğru oimnsa Mahkunı olan zabıt kâtibi bulamıyorum. Bırakınız, ailemin yanma ge^el.tir. Bu sıralarda «Istınbul Mual. Maria Roza ve Şcrife Nimet adlarındakı gidip çahşayım. Aksarayda kücük ahşab İimler Birli5i> nin kuruîuşunu takib r.ındevucııların salıte ilânıla, muhın'ıennıiş bir evimiz var, babamla ben elimize gs?n bir çok vilâyetlerin muallim kafi. evlerini artıran Beyoğiu Cumhuriyet rrıvcıçen paraları birbirine katar ve geçine Itleri, 1926 da memlekette yer yer RU lı^ı zabıt kâtibi Nccîneddin Pulatkamn Ikıntilirîz (1).> Fakat idealizmden bahse. rulmuş, fakat sonradan bir sam ytli ile ci Ağırceza mahlcemesinde yapılmakta olan durusmarı dun fona ermij ve neticede F3d?rçk. icabında dovlet zorunu kullanaıgcon kalTcmiş olan meickî teşDkkül nık 5 sene, 2 ay, 22 gun h.ıpse mahkura rak şehir çocuklarını köylere hapsede leri yeniden vücuds g«tirmeŞe çaliM edilmistir. Hm. Ayni hatıralar sahibi, bu durumun yorlar. Sıvasta, İzmirde, Trabznr.da, FrBir kntil 12 sene hapse nıahkum oldu d^ğurduğu neticeleri şöyle izah ediyor: zi'.rurrda bu neviden teşîkküllerin vüKızkardeşınin kaympederi Avram Bohoru 1 •Koy<?e kaldıkları miıddetçe faaliyetleri eude getivildiğini gEzet" erden öcıen bıcuKlıyarak fc'.dıınnekten Eanık David'ir» ya'niz mektebe münhasır kalıyor, mu rnekteyiz Muallim birlik1.<"irin vazitfeîe İkinci Ai,ırceza ınahkemesinde devam ethitl? temas edemiyordu. Köylü de ona ri arf.ma, enstitülere aid dü?ünce ve mekte olan muhakemesi dun sona ermiştır. aiahkeme, sanığın 18 sene bapsine karar sokulmuyor, uzak dunıyordu. Bu halin tenkiclere elverişli bir nav.ı varatmak: vermii fakat harifletici sebebler güzönünde tabiî neticesi olarak ikisi de birbirini icabında yerine göre takdir, yerir.e tföre tutularr.k cezanın üçte biri tenzil edllerek tanımıyordu. Yaz tatili gelinee muallim tenkid mevzuu olan me?e'eleri muhit David 12 sene hapse ve maktulün karuı hemen köyu terkediyor, şehirlere can lerinde belirtmek işiri soktnak yerir.de Ora ile kızı Esther'e 350 ser lira b'lum tazafıyor. uzun bir tatil boyunca talebesi olur ksnaatindeyiz. Enstitüle''n sehir minatı vermeğe mahkum edilmistir. ve köyü ile teması kesiliyordu. Mecburî ha'icinde olması buna mâni de^ü, bılâkis Otomobil kazası kurbanı çocuk öldü Bir hatta evvel Beşiktajta bir otomobil kabizmet mükellefiyetini bitiren bu mual saik olmalıdır: Meslek teşekkülleri köy limlerin akın akın hocalıktan ayrılarak ile şehir hocalan, köylü ve şehirli tale zabinda yaralanan Bekir adında 13 yaşında bir çocuk, kaldırıldığı Beyoğiu Belediye başka hizmet sabalarına geçişlerine yıl belcr arasmda karşılıklı münasebetlerin hastanesinde dıın ölmuştur. Cesedi muayene lardanberi şahid olmaktayız. Bundan örsii>ürü vücude getirm^kle mülî te=a eden Adalet tabibi defnine rulısat vermiştir. altı sene kadar evvel İstanbul içinde nüdün kuvvetlenmesine de bhmst ede Firar etmiş muhtelis hüküm giydi yetmiş münhal ilkmskteb hocalığı için ceklerdir. İhtilâs yapmak suretüe zimmetine 1625S lira 80 kuruş geçirmekten sanık olarak, Biyedi yüz talibin müracaat ettiği görülrinci Toplu Millî Korunma mahkemesinde müştiir. Bu, pek tipik bir misaldir. Bun(1) Bk. Reşad Şemseddin: Maarif Şu yargıianmakta olan Beşiktaş mahkemesi dan dolayı Türk köyünün artık başka başkâtibl Mehrned All 6 sene 5 ay hapse ve türlü yetişmiş ve başka vasıflara sahib rası, 1939, Sf. 348. zimmetine geçirdigi paranın bir misli para (2) Enstitülerin tarihçssini araştıracak cezasına mahküm edilmistir. bir muallime ihtiyacı olduğu aşikârdır. Sanık firar etmiş olduğundan, hakkında Mualîim köyü yadırgamamab, içinde bu davaya ilk zamanlarda muhalif veya ailesinin yaşadığı ve çocukluğuna, genc kayıdsız, alâkasiz oldukları halde onu gıyaben tevkif karan kesilmiştir. Bir motör battı liğine aid bütün hatır.alarının örüldüğü jonradan istismar etmiş olanları bir taYalovadan yoğurt ve yaprak yüklü olarak şehrin hasretini çeken insan olmamab rafa atarak hakikî köycü maarifçüerin limanımıza gelmekte olan Hasan Atıntomruhasbî fikirierini ortaya çıiaracak maarif ğun dır.» idaresindekl 14 tonluk Şahini Bahrl motarihçilerimiz için bu makale serisinin iörü dun sabah alaca karanlıkta Büyükada büyük bir ehemmiyeti vardır. Vaktile önlerinde aksi Istikametten gelen 40 tonluk Her fikrin bir uzviyet olduğunu söyli enstitülerde çalışmış, sonradan teçrif Ayca motorile çarpışmıştır. Bu çarpışma ycnler haksız değildir. Esasen her ha hayat3 karışmiş olan değerli bir mual neticesinde, bordasından yaralanan Şahini kikî fikir de uzvî surette doğup gelişme Hmin neşrettiği eserde bu makalelerin bahrî nıotörü su alarak batmıştır. Mürettebalmdan denize dökülen 10 klşiden 7 si kurlj. sonra tabiî olarak semerelerini ver tekrar neşredilmesi, maarif neşriyatımız tarılmış, tiçü de 6 saat denizde yüzdükten m?lidir. 1926.1936 devresi, Türk maarif için çok faydalı olmuştur. Nitekim biz sonra Modada yorgun bir halde karaya çıkçiliğinde ne yapıp yapıp köye kültürü de bu eser<ten istifade ettik. Bk. M. E nuşlardır. Liman idaresi tahkikata devam etA götürebilme carelerini arayan bir hare min S.: Köy Enstitülerinin Tarihçesi, mektedir. Ninctte de Valois İstanbuia geldi ket vardır. Terbiye doktoru Halil Fik. 1943 Bursa Yeni Matbaa, Sf. 11. On beş gündıır memleketimizde bulunan ret. hu aramaya rehberlik eden son(3) Bu fikir, evvelce bu sütunlarda İngiliz bale mütehassısı Miss Ninette de Vadsjrıların başmda geliyor. 24 mart 1935 lois, Ankaradaki temaslerını müteakıb dün tarihli cVakit» gaz3tssinde neşrettiği biı bahis rr.evruu ettiğim bir eserde de ay şehrlmize gelmlştir. makale serisi artık fikrin yetesiye ge dın bir şekilde belirtilmiştir. Bk. Sabri Türk Talebe Birliğinin ilştiğine işaret ediyordu: «Bugünün Kolçsk: Hk öğretimin temel davfcları, akademik toplantılan 1946. İstanbul. muallim mektebleri bize dünden nıiras Millî Türk Talebe Birliği tarafından terkalan ve içinde dünün damgasını taşıyan tib edilen «Akademik toplantılar serisinden nıüess?selerdir. Bunlr.r, tarihî vazifelebirincisi 17 nisan 1947 perşembe günü saat 1 liraya bir otomobil 14 ~J da Marmara Universite lokalinde yarini gördüler. bu°ür.e kadar Türk vatatstanbul Gazeneciler Cemiyeti menfaaöne pılacaktır. Prof. AU Fuad Başgil tarafından nına verecoklerini verdıler. Bu itibarla tertlb edilen büyük eşya piyangosunun blletedilecek olan bu münakaşah toplantıönlerinde saygı ile iğilelim. Fakat yeni leri Posta ve Telgraf merkezlerinde ve Mill! idare nin mevzuu sudur: devir icin, Cumhuriyet ve inkılâb Tiir Piyargo bayilerinde beheri bir liraya Batıl«Türk milliyetçiliginin karakter ve totikiyesi için bunlar artık bir iş göremez. maktadır. Piyangonun en büyük hediyesi kamcti ne olmahdır?» yepyeni 1947 modell bir ŞevTole otomobiliArzu eden herkes söz alıp münakasaya ler. Yeni devrin yeni talîbleri karşısmBu otcımobille ayrıca piyangoya dohi] iştirak edebllecektir. da muallim mekteblerinıiz cok aziz ve dir. Harley Da%idson motosikleti ve bisikletler Bolu Aband gecesl çok ihtiyardırlar. Bunların yerine yeni Istanbıılâa Beycğlu İstiklâl 'caddesinde Şev• Okuyan Bolulu Genclere Yardım» Kurulerini, günün ve devrin ihtiyaclarını da roîe acentası vitrininde teşhir edilraektedir. mu tarnfından tertiblenen «Bolu Aband Geha iyi karşılayan yeni muallim mekteb 5 haziranda çekilecek piyangoda buz dolabı, cesi» 26 nisan cumartesi günü 21 de Maksinı lsrini açalım. Bu vatanm sekenesinin radyo, kumaj, elektrik lcvaiimatı vesaire ol salonlarında verilecektir. mak üzere 5200 aded muhtelif hediye verdlr. Sabaha kadar sürecek olan «Bolu Aband Gecesi» için Bolu ve havalisinden mahalll şarkıları okumak ve çalmak maksadile eet ve saz sanatkâriarı, mengenden davullarile zumalarlle zeybekler gelmlşlerdir. Bütün Aunlardan b.şka Köroğlu dlyarının tabiî güzellilıleı ini aksettiren bir film seyredılecek, ayrıca İstanbulda bulunan tanınmış tes ve 6az s.ınatkârları da «Bolu Aband Gecesi» ne İştirak edecek!erdir. Davetiyeler, Beyoğiu G. K. N. Kitabevl, Galatasaray C. K. M., Enıinönü meydanı Zenit raatleri, Beyazıdda Osman Guzel mağazalarında ve Universite Tıb kantinir.de temiıı edılir. merika Cumhuriyet Partisinin gelecek seçimlerde Cnmhnr Başkanlığma aday gostereceği Mr Harold Staseen, Maresal Stalin Yoldaşla göriişmüş, anlaşılan demix perdenin arkasındaki anuuısız sansörden sikâyet etmiş olacak kt Mareşal, kendi memleketinde, sansürden vaxgeçilenıiyeceftini söylemis, bir takım misaller de zikretmiş! Mareşalm bn sansür sevgisi ve Amerikan muhabirlerinden şikâyeti, bana Hiç kunse inkâr kündür. Klmbllir aşk i Hitlcr'ln söylediklerlni hatırlattı. Hiteöeır.e;, kl yaşamak denilen hls lnsanj ler, 1935 mayısında Almanyayı gezen ve gelismek istiyen lıgın ruh maceraları I Tiirk gazeteciler heyetini kabul ettiği bir millet olarak blr arasmda mühim yer 1 zaman, daha ağzıro açar açmaz bir pot takım slyasi, lktısatuttuğu ve edebiyakırmış, «gazeteciler yalancı insanlardi, içtîmai emellerit:n da b&şlıca vaztfe miz vardır. Bu meyanda edeblyatımıza vetli teknik ve oldukça ıtinah üslub ne si ruh maceralarımızı nakletmek olduğu dırr demişti. Onbaşının bn hiddetino sebeb, galiba bir Amerikalı mnhabirin taaliu'i eden eaıellerimiz de var mı, yok yazık ki bu mühim kusunı örtmege kâli için mi? kecdisinin gırtlak veremi oldnfuna yazmu? Elbette kl vardır. Edebiyatırnızm salmeınektedir. Fakat cinsî ahlâkın haricinde bir de, ması imiş! yiikfflmesinl, Türk: dilinde yazılmış olr I insanı in?an yapan, irsanî haysiyet de Bakır.ız bir günde kaç nutnk söyçok escrlerin muhtelif llsanlara tercüSon neslin romanlarında eüıüien hu ni!?n şeyi terkib eden bir takım ebedî nıe euilmesini, bir çok muuarrirlerimızın | srsiyetlertien biri de ahlâk mefhum nrers'pler vardır. Ahde vefa, âcizs yar ledim. Gırtlak veremi olan bir adam, b?>nelıril*>l şohretler kazanmasım, ba! larına karşı lâübalilikür. Cemiyetimi: d;m, kendi şerei ve haysiyetine hihmct böyl.* saat'erce konnşabüir mi? dedi. Bn arada çok zeki olin Propajranda zılarımn Nobel mükâfatı gibi beynelj de ahlâk buhram olduğunu söyliyenler gibi şekillcn alan bu nevi prensipler saNazırı Göbbels, müdahale edip de: milel mükâfatlara lâyık görülmeslnl, e | çoğaldı. Biz de buna ilâveten diyebiliriz lim ruhlar için igrilmez, bükülmez Türk «azetecileri, yalancı gazetecldeblyat dâhilerimizin dünyayı hayran ı ki bir <Je edeuiyatımızda ahlâk bulıranı prensiplerdir. Maalesef yeni rorr.aıların etmesint istiyoruz ve lsteuıeliyiz. Zira ; vardır. bazılarında bunların iğrildiklerini ve lerdpn değildir, diye onun devirdiSi kabalık ç.ımını düzeltmeseydi, Alman dikbeynelmilel bir hayrarılık uyandırıniş i Bazı kimseler ahlâk prenîİDİoriniı hüküldüklerini görmekteyiz. tatörı, Amerikalı mnhabire karsı duyolan askerî ve siyasî dâhîmlzin Cumhu j meml«kîtten memlekeie, asırdan asra, Meselâ bahsettiğim romanlardan biriyetin oı.uncu yıMönümünde söyledıği ve nesilden nesle degiştiğini ve ahJâk rinde mesuliyet hissinden tamamile f'nfj hirldeti, biıden çıkaracaktı. Bn münasebetle sire bazı batıralanma sczleı hâlâ kulaklarımızda çınlamai diye sabit bir şcyin mevcud olmadıŞını mahrum bir delikanh, vadini yerine anlatayım: ?ijylemeği ?everler. Normal ve rnütetadır. "ptirmemesi yüzünden sebebiyet verdiÇi İîinci Abdülhamid de sansüre âs'i^tı. « . . .3ÎÜÎÎ ?cü!tiirii??ıüzıi mvasır mecle kâmil insrr.lışm asırlar boyunca avnı filâketler karrısımla biraz üzülmekle Daha mektehde iken yardıgım bazı neprensİDÎere ne derece sadık kaldığı bir myet sefii'e.^intn üstüve çıharacayız... iktifa ediyor. Bir diijcrind? çok medenî kaçar. Zira j bir çonc dağ bojında haydudHrm tanr sir karalımılarını. haftalık Malumat Şunu da ehcmmiyetle tebaruz ettirme çoklarının îiıyiın. ki yüksek bir insan cemiyeti olnn yoruz ki Homeros"un «İüada» smda, ruzıma uğrayıp iındad istiyen şehirli gazeîesine göndcrirdîm. lstnim yalnız AMdio olarak çıkardı. Bir gün akraTürk vriUetinin tarihî bir vas/t da gü Arablarm «Bin bir goce» mîissllarında bir ETCÜC kadımn feryadlarma kulak asD a m a : olan mnsahhihe imzamm «dürüst, midan ve dönüp bile bakmadan yürüj bamdan zel sa.mtları scvmck ve onda y'akscl ve Dichcns'in romanlarında r l e f i e n yarırn çıktıjım sordum Sansiirün hain, asü, razil» meîiıumları asla bir vüp geciyor. Bir üoüncü romanda da • me\tir... Asla şiiphem yoktur ki Türklii Davcrin neşrine musade etmediP.ini söygün unııtulmuş büyük medenî vasjı ve dcp'ıikliğe uğramaksızm asırlan a?mt? kendisini çok asil zanneden bir ger.c ndnm seviftiŞî çenc kızın peçini bırak ledl. Daverin lu*at mar.ası «âdil, mnnbilı'dk mcîcnî kahiliyeti, bvndan son lardır. Andıe Gide gibi «teşhircU ruhlu mumak için bu kızın yaşlı nişanlısmdan sif ve fadıl olan padişah veya hâkim» raki inklşajı İle ut'mln yüksek medeviharrirlerin kurdukları ahlâk sürrealizkabul ettiği paraları sevinerek sayıyor oliagn için sanşur. ismimin üstüne heyet ufkiı.ıdan yeni bir gîtneş gibi domine kapılanlar ve onu yanhş anlıyan ve bunların sayesinde işe girmek için m?n kırmızı kalemini yapiîtınrmış. Ço !ır zavallılardır! :<;tical etmeğe lüzum olmadığmı düşüne coMuk hevesile akrabamdnn bir kerecik . . . Bütün bunlan dttşünürken İki. üç clstın. şu imzamı famam neşı Ahljîka şuurlu ve kasdî bir surette rck memnuniyet duyuyor... tıne romanı elîmde evlrlp çevinnok'.emeydan okuycn bir sanat eseri ebedivet Bütün bunlan yapanlar okuyucuya çalışmasmı rica ettlm. Bir yim. Burılar yeni yeüşmekte. olan r o k.rşısında <îef 11 de. devri icin bir dereccve sempatik gelmesi istenen ve romancı ta imzarn çıktı amma, bn saadet blr dalıa manclann İlk veya lklnd eserlerl. Haakadar «enteresan» bir eser addedüebilir. rafından tasvib edildikleri hissedUen nı:;ıb olmadı. glsi hakkında ynzsara? diyorum. MaaleBir kaç yıl sonra, gazetefDİk mrrakJm Fakat ahîâk ve insanlık mefhumları bir baçkahrrmanlardır. sef hiç birt bir tenkid yazısının raevzuu ve kadcr, Snltan Flamidin son yılınöa, îanat' eserinde şuursuz bir surette ayolacak degerde değildir. Neden? N»den? . . . Bu kadar gevşemiş ve bozuk bir beri matbnat kalemine memnr etti. Okırı istikametkr almışsa, bu hakikî bir Halbukl edebiyat ufkumuzda yeni bir ahlâkî zihniyet beynelmilel bir şahese rada esKi sansür memnrlarile tanıştık. „,,. , ,. . .. . . , fclakettır. Zira sokaklardakı eamur ve yıldızın, yeni bır kıymetın doğuşımu al . ktekl . u l .yıld'.zlar ,, , . . . insan . *, , , . rin unsurları arasma dahil olamaz. Ehı Meşrotiyet ilân edilince bir gün bnnpibi kıçbmak ne kadar aevkli olacak. Bü+ün anormal bir şahıstan bahsederken nor lardan birine sordum: . . . • =v « croktekl vıldızlar mhı ıns.in rıihıinf1n>ı alılfik temayüîlerl de realitenln bir ümirimizi yeni nesle bağlamamız tabiî Bnnim ismimden neden Daveri çicüzüdür. Bunları görmemek ve bilme malin ölçülerini elinde tutan, en ahlâkbir çey cîeğil mi? Dojrusunu sö|f!enı:lc mok bir romancı için her çcyden evvel sız tipleri tasvir ederken medenî dün karırdmn? icab ederse, elinıdeki roınanlardun ba bir mü?ahede, bmaenaleyh bir sanat ha yanın ahlâk ve terbiye mefhumlarmı Sus, dedi, nasılsa bir defa miisnade zılannda hakikî bir sanatkftr mlzacının tasıdır. dimdik gözünün önünde bulunduran bir pttik ,a« kalsın tantuna (r'diyorduk. MU1 ?^ık izleı var. Öyle oldvıgu halde hayır, Buraria kasdettiğimiz ahlâk cinsî ah sasatkâr, bir romancıdır ki ancak bütiin j dürden dehçetli bir saparta yemekle bebizi beynelır.llel seviyeye erlştirecek olâk değildir. Ötedenberi edebiyatta aşkın dünyaya hitab etmek, insanlık ölçüsün lâjı atlattık. l.m cserler bunlar değüdir. O zarran, hic bir g^ızetede Abdülhatccellilcri olan hareket aykırıhklanna de eserler yaratmak iddiasuıda buluna6?beb? Bu romanlarda, daha doŞnısu "cniş bir miisamaha gösterMmiştir. Bir bilir. rnid ve Hanıid ismi de çıkmazdı. S?nsii. bu romEnlann müclliflcrinde büyüi bir ?cnc kızın işliyeceği bir hata, evli bir Beynelmüel kültür yarışma sadece rün kalcmi bütün Ahdülhamidleri r e esefle nıüşahede edilen en bariz cihet insanm süıüklcneceği bir maccra aslın teknik ve üslub ile mücehhez olarak iş Harnidleri ITâmid yapardı. lâübaliiiktir. Eserlerlne, mevzıılarına, da tak!'lı eJiIecek şeyler olmakla bçra tirak edeısek netice hakkında bedbin olGaezteoiJik hayatırnda, en büyük *evkim sa.n«ürü atlatmııktı. Bir defa Bifinnı°vzulannın teferrüatına karşı lâüba bcr, edebiyatta romancinın tahlil 115ta mnmiz caiz lir. Yüksek bir estetik ve sağlam bir cl Dönya Harbinde, Çanakkile mii^a. lıÇı paycsinde okuyu'urun nM'kî hislilik. Filhakika sanstkârları lkl clnse, lkl' lcrini rencide et'niyebilir. Bir romanda «ihiQue. luıracsgımız med'cniyet ve faasında Mostafa Kemal Beyin blr reszi.mreyc ayırmak mümkündür: Blr apa ı kalbî bir ihtirasa ma<lub olan bir şah kü'.lürün. yaıatacagımız edebiyatın el mini koynıak için sansürü mükemrarl bir tprtible atlatrruştım. Enver Paşa, jırı sevgili'sini saçından tutııp kucağına ! s'n, gö^terc1'"! zöfa ve i'lediiîi ahlâksız. z;m ten'CÎIeridir!. Adüe AYDA her nedense, Mustafa Kemal Paşamn çekmesi gibi sanata lâüball blr tavırla j lığa rağmen sempatik kalması mvimimılni ve resminl gazetelerde Körmek yaklaçan. bir de Ortaçağ şövalyelerlnin istenıezdt. O camanki sansür Cevad Patapt:klan kadının huzuruna dlz çökerok şanın lsmine ve resmine miisaade ed?r, çıkmnsı gibî sanatın ütlimine bir ibadet ÎVIusfafa Kemal Beyin ismini ve resminl ruhu ile giren sanatiarlar vardır. Ölmez oiırrdi O atlatmam üıerine nnbefçl eserleri bu ikinci nevl sanatkârlar yarasansür zabiti üç gün hapsedilmlş, sajet» tır. Büyük sanatkâr kalbinde muhayjel de .bir sürü azar islterek kapaMmaktan bir maşukayı yaşatan blr işık gibi rui kartulmnştn. hunda ideal şekill»re hasret besleyen ve Mütarekede Mfittefik sansürüne de lçiırJe kaynaşan fH:ir vc heyecanlsri sık sık oyun ettiğim olnrdu. O zamanki bu şek;ll?re sığdırıp uyduraıaga gayret Batihlerin Türkiyeyl imha etmek Isteeden insandır. diklerini yazardık. Damad Feridinki iîe Kalıplan fena olan bir kunduracı naj beraber d5rt katlı sansür, «imha» kcJis'.l İyi bir kunduracı olamazsa, işlenmi.5 | mesinl çizerdi. Bir giin aklıma fiizel bir estetik ideali olnııyan sanatiiâr da | blr fikir çcldl. tmha kfHmesind«ı mlm yiücfeS blr sanatkâr olamaz. ve h a harflerini çıkarttım. Cümlenin »Sanat şekildlr» derler. Acaba bu söz gcîışi..den raaksad anlaşdıyordn arrma, î'adar larklı m?.nalarda anlaşılmış, ya.ıo »arnan Müttefik sansüriinde çalışan hş tefsirlcre ııjramış bir söz var mıdır? Ermeni çavuşlar, bu inceliği kavrayaBazılarına göre, edebiyatta şekll üslubmamışlardı. Müsaade ettfler. Ertesi grün, dur, keluııeierdir. Bazılarına göre ise ffa]fb3 Said Molîanın ikazı Hzerine, ssnşekil e;erde tecelll eden tekniktir. Bir sür heyetine benl cajırdı'ar. Bn kellçoklannm nazarında şekll kullanılan menin r e oldnjhrcn sordnlar. edebî nev'ln icablarına riayet derecesl thya dedim. Ortadakl harfler * i dir. Şüphesiz bütün bunlar • şekle aid rırmış, çikmamış. Ermeni çavnşlardan unsurlardır. Fakat bir de muhtevanın. bir tanesi iyi blr adamdı; Inannıadı mevzuun şekll vardır. İşlenmiş, yanl şeamma .baa ziyafetler Te hedlyeler mn•killendlrilmiş, bir de şekllsiz, biçimslz kabilinde gönlünü etmek Toluno bulrcuf mevzular mevcuddur. oldujumu? için, blr kelime türtçe bilEdebiyat tarlhl bize gösteriyor ki bamiyen Müttefik sansür zabitleHne, mczan başka başka dâhller aynı mevzuu H^^l ^^K H| H ^AM H I ı ^ B seleyi benim dedijim şekilde anlaitı. alıp ayn ayrı şekillerde yoğurmuşlar, Gsreteyi kapanmaktan knrtardık. ayrı sanat abideleri vücude getirmişBlr defasında da meshnr «amberl lerdlr. Meselâ bir Raclne bir Euripldes'lr. sârâ gibidir» dlve biten meşhnr bicir eiphigenie» slnl almış, bir kaç şahıs mısTavnı Türk düsmanı Lloyıi Gporcre llâve etmiş, yeni hlsler eklemiş, sonunu hakkında knllanmıştım. Çavuşlar, hn değlştirmlş, teferrüatını Işlemlş, gahıs mısraın manasını bilmedikieri için m.ive tlpler üzerinde rötuşlar yapmış, blrsapde ettiler. tki defa gazetede çıKü. Geçen asrr nihayetinde Fransız Adliy^ ;.dn verdiği yanhş bir karar lik ve bütünlük lçinde güzelligl taşıyan Sonra öğrenmişler; fakat o sırada Türk yüzünden büyük bir ailenin uğradığı feüketler... Suçsuz baba mahkum yeni bir şekll, beşerl hislerden örolmüş zaferi I,loyd Georjre'n diisiirmns olî'ııîn oluyor Ana kahrmdan ölüyor... yetım yavrular sokakta kalıyor m yeni blr ahenk yaratmıştır. için, tekrar etmememl rica etmekten Asü cani servete refaha kavuşarak maktulün güzel kansım avlıyor... Blr sanatkâr sanatına, eserlne, ba«ka blr şey yapamamışlardı. Bu iğrenç cinayet cezasız mı kalacak? Masum mahkum ne olacak? mevzuuna karşı saygı göstermeğe mecHak boğulacak mı? Bütün bunları büyük Fransız romancısı burdur. Bu mecburlyetl haklkl bir sanJ U L E S M A R Î ' n i n atkâr zaten t& lçinden ftmirane bir gekiîde duyar. çorıreti dünyaları tutan harikulâde romanmı cttnlanrlrran Yeni çıkan r<)manlann blr çoklannda Aziz Tahsin Balkanlınm konferansı maalesef mevzular şekllsiz, blçlmslaUr. Emirönfl Halkevl müstakil konferansları Bunlann baolannda g&iilen hayli kuvnin 33 üncflsü bugün (18,15) te İktissd Fakültesi tedrâ heyeünden ve T. C. Merkez B3nkası Müdür muavin Aziz Tahsin Balkanlı (Roger La Honte) filmlnde göreceksink. tarafından (Memur seçme, yet'çtirme ve kullanma problemi) mevrurida verilecektir. Yeni Sansür sevgisi! Yazan: ABILE AYDA şuçsuz SUCSUZ MAHKÛM BU AKŞAMDAN İTİBAREN S t N E M A S I 23 Nisan Saat ÇARŞAMBA 21 de S Çek Virtiioznnun müşterek resitali SARAY Ş A R K Sinemasmda 2 büyük filmden hazırlanan müstesna program Mualltaıler Birlicînden: 18 nisan 1947 "tarihinde Errinöna Haîkevinde Amerika Mekteb ve Ebeveyn BirlıŞİ azasından 8fıetmen Ma<İ3m Brumbauph taraftndan (Okul ve alle) konusu hakkında verilecegi Hân edllmis olan konferansın tehir edildifii bildirllir. 1 Konferans tehiri Piyanist: PALENİÇEK Viyolonist: PLOÇEK Viyolonselist: SADLO BEETHOVEN FESTÎVALt APPASİONATA KREUTZERSONAT Viyolonsel sonah ve Trio Re Mag. Biletler gişede satılmaktadır. K O N T İ I A ^mt B U G Ü N Matinelerde L  L E ' d e 1 AŞK YARIŞI BETTE DAVİS OLİVİA de HAVİLLAND GEORGE BRENT DENNİS MORGAN'm zaferi CELÂL BAYAR'la. bfa" flkriyat münakaşası KEMALİST Dergistnde okuyun. BUGÜN ÇIKTI. . 2MAYİH ^ • • • • i TARAYICILAR Büyük heyecan filmi. • B U G Ü N B İ R 1 MİLLET aîmayı flımal etmeyiniz. CUMHURİYET A.bortj Şeraîti Nüshası 10 kuruştur. 300 80O 150O Z30O Kr. > • > 600 1600 290n S400 Kr > • » Bu akşam saat 21 d? Kız Ögretmen OI:ulunda Ömer Eefik Yaltkaya ve Ali Sezin tarali.^an bir konser veriîecekür. Kız Öğrelnıen Okulunda bu akşamki konser YARIN ŞÂHSSERLEKLE DOLU ÇIKIYOR.. Bit ayhk Cç aylık Altı aylık Senellk D İ K K A T Gazetemize gönderilen evrafc ve yaîıiaı neşredllsin edilmesİD lade olunmaz.