10 Haziran 1946 CUMHURİYET SV O L NT Stalin hasta rrn? Bir Amerikan gazetesi dikkate deger bir makale neşretti İtalyan Cumhuriyeti Yeni rejimin bagttıt saat 18 de ilâıı edileceği bildiriliyor göre Napolide kralcılann faaliyeti artmıs ve güney İtalyanın tam bir muhtariyete kavuşması için Güney Kraleı Partisi ismile bir parti kurulmuştur. Gazetenin ilâve ettiğine göre bu parti Kral Vittor Emmanuele'in feragatnamesini tevdi ettiği noter Angriani tarafından idare edilmektedir. Roma 9 (a.a.) italyan radyosunun Washington 9 (a.a.) Reuter: bildirdiğine göre cumhuriyet yarm saat «News of the World> gazetesinin 18 de resmen ilân edilecektir. yazdığma gdre, Stalin'in uçakla WasKral ne zaman gidecek? hington'a gitmesine doktor'ar müsaade Roma 9 (a.a.) Kral Umberto cumetmedikierine dair Başkan Mr. Truman huriyetin ilânından evvel mi gidecek? taraf'.ndan yapılan açıklama, yabaııcı yoksa yetkilerini devTedinciye kadar memleketlerden verilen haberleri rad bekliyecek mi? Dün akşam herkes kenycda din'errteğe mezun olan bazı Sov di kendine bu suali sormakta idl. yet resmi şahsiyetierini hayrette bırakKrahn yakınlaruıdan bir çoğu kendisimıştır. Bu gaze* bilhassa şöyie yaz ne, gitmeyi tavsiye etmlşlerdir. Bu çevrelere göre Umberto'nun bu geoe İtalyamaktaâır: «Şimdiye kadar Sovyet diktatörünün dan ayrılması mümkündür. Bumınla beraber kralın vakitsiz gidebütün doktoriarı 65 yaşmda olan ve harbden yorgun çıkmış bulunan Stalin'i , rek ileri gelen cumhuriyetçileri fena dusıhhatte sanmakta idıler. Sovyet va j rumda bırakmak istemediğl de anlaşıltandaş'.arı Stalin'in doktoriarın tavsiye | maktadır. Ş Şimdilik İtalyada iki cereyan sı üzcrine mi Kremlinden dışarı çık mevcuddur: Biri, yeni îejime karşı.müşmadığını rr.eıak etmektedirler. Çünkü külât çıkarmak, ikincisi, halk oyuna Staiin, ancak; 2,5 santimetre kalınhğm harfiyen Itaat etmek. Zannedildiğine göda carr.ları olan arabasüe polisierin re re kısa saltanat müdietini vakarla sona fakatinde sayfiyeye gitmek üzere Krem erdirmek istiyen kral, taraftarlarraın iin saraymdan dıssrı çıkmaktadır. Bu tavsiyelerüıe uymıyp.caktır. İtalyan Kraliçesi Portekizde Lizbon 9 (a.a.) İtalyan fcraiiçesi ve çocukları tDuca Degli Abruzziı vapurile Tage limanına gelmistir. Avrupada katoliklerin nüfuzu arth sayfiye epeyce tahkim edilmiştir. Diğeı taraftan, ayni şahsiyetler, Mareşal Sta••»ııııııınııuıiuilllllllllllilllülllinilllllllllllllllllülülllıuıııııııınıj.. lin'in bütün harb esnasında Kızılor . duyu teftiş için de doktoriarın mı mâni olduklarım merak etmektedirler. i Çünkü Stalin. ancak bir defaya mahsus Bajtaraft 1 inci sahifsde oimak üzere Lenin'in mezarının bucBevin'in nutku baştan aşağıya, Mütlunduğu yükseklikten orduyu teftiş ettefik devletler arasında işbirliği pren Başıarati I iıtc* miştir. Şimdi Stalin'in son on beş sesiplerinin terki için psikolojik bir hazır tisadî bir bütün olarak ele almak yolunne içinde Moskova soksklarma ancak lamadan başka bir şey değildir. Kısacası, da her zaman desteklediği siyasetin heüç kere çıkırnş olmasının ayni sıhhî bu nutuk, konferansın muvaffak olmı men hemen hiç bir manası kalmıyacak. sebeblerden mi ileri geldiği merak eyan çalışmalarınt Rusyaya karşı bir laz tır. dümektedir. Stalin, filhakika karısının. yik ve tehdide çevirmek yolunda bir deBildirildiğine göre, bu siyaset, çok cenaze töreni de dahil olduğu halde nemedir. Bu gibi usuller Bnünde lâkayd merkezileştirilmiş bir Almanyanın maziyalnız cenaze törenlerine iştirak etmek kalmağa imkân yoktur.» de dofurduğu tehlikeleri bertaraf ede. üzere bu müddet içinde üç kere sokarek müstakbel sulh ;^in bir garanti teşğa çıkmıştır. Ingilterenin karşılaştığı yeni kil edecektir. Stalin'in son seneler içinde yaptığ) meydan okuma Diğer taraftan Fransızlar Ruhr'un AlCç tren yolculuğu esnasır.da demiryolu isteLondra 9 (a.a.) Müstakıl «Sunday manyadan tamamen ayrılmasını güzeraâhmdaki bütün evlerin boîaltıl Dispatch» gazetesi. harb alanlarında o. mektedir. HaJbuki Ruhr bölgesindeld ması da acaba sıhhî sebeblerden mi ileri len kahramanları saygı ile andıktan son 6anayiin milletlerarası bir kontrola tâbi gelmekte idi? En son olarak Sovyei ra 1940 ta İngüizler Norveç ve Fransada tutulmasmın lehinde olan Londra hükudiktatörü, müteveffa Başkan Mr. îloose savaşırken ckudretli Kızılordunun Al meti ise bu bölgenin siyaset bakımından ve!t'i Tahran konferansı esnasmda A manyaya karşı dostane bir vaziyet» al Almanyaya <Jahil olmasını arzu etmekte merikan elçiliğinde değil, tahkim edil mı? olduğıuıu hatırlatmakta ve şunları 6anayi ve ziraî bakımdan bütün bö'ge lktisadiyatının daha iyi tanzim edilebil. naiş olan Tahrandaki Sovyet elçiiiği bi yazmaktadır; mesi için Rhin, Renenya ve Wespratie r.asında oturmak zorunda bırakmıştı, «Coventry halkı 1940 ta Alman hava bölgelerinin birleştirilmesl fikrinl ileri Bu da acaba sıhhî sebeblerden mi ileri kuvvetlerinin gazabına uğrarken M. sürmektedir. gelmişti?» Molotov Almanyayı resmen ziyaret edl. tngiltere ile Amerika bir yordu.> plân hazırladılar Liberal «Sunday C?hronicl«> gazetesi NewYork 9 (a.a.) «NewYork 1 de şunları yazmaktadu : Times» in siyasî muhabirinin yazdığına «Eğer sadece ölülerimizin hakkmı 5. göre Amerika ile İngiltere arasında, Aldemek için bile olsa, maruz kaldığımız manyanın gayet geniş bir muhtariyet yeni meydan okumayı karşılamamız lâ çerçevesi içinde 11 veya 12 birleşik dev. üzerine bir çok Filistinli Arab, Ş a m a zımdır. Ölülerimizin çarpışmakta goster. lete taksimi için bir prensip anlaşması pitmlştir. Ekserl Arablar bu havadisten dıüeri azmi biz de yeni çalısmalarımıada meydana gelmiştir ve tasvib edihr.ek üfazlasile m e m n u n g ö r ü n m e k t e ve Blu göstermeliyiz.> zere önümüzdeki Cörtler konferansmda d a n ' d a cereyan e t m e k t e olan Arab BirFransa ve Rusyaya sunulacaktır. PlânAmrikanın zayıf bulunmaması liği konferansma Müftinin iştlrakini ü da işgal müddeti zarfmda bu memlemid etmektedlrler. lâzım kette ileride muhtar'yetlerini muhafaza Diger t a r a f t a n Müftinin firar ettigine Nortfield Vermont 9 (A.P.) Bugün etmek istiyecek ve bir temerküz harekedair haberler Yahudiler t a r a f m d a n kış bir demecde bulunan Birleşik Amerika tine karçı koyacak mahallî hükumetler kıvtıcı olarak vasıflandırılmaMadır. Bu Genelkurmay Başkam General Eisen. vücude getirilmesi ileri sürülmcktedir. na sebeb de Müftinin h a r b esnasında hower, Birleşmiş Milletler teşkilâtınm Henüz plânm bütün teferruatı tesbit nazi faaliyetlerile işbirlifi etrnesl gbs muhakkak surette muvaffak olması icab edilmiş değildir. Buna rağmen plânm u . terilmekt?dir. ettiğini söylemiş ve Amerikada askerli. mumî hatlarını Ruslarm ve Fransızlarm ğin mecburf kılınması icab ettiğini ilâve kabul edecekleri ümidi mevcuddur. Filistinlilar memmm Kudüs 9 (a.a.) Kudüs Müftîsnin ederek şöyle demiştir: «Böyle bir za. Kat'î mahiyetli toplanh ortadan kaybolduğu Filistin Arab ko manda, zAfiyet alâmetleri göstermek bi. LORcra 9 (a.a.) «Sunday Times» in mitesi sekreteri Dr. İzzet Tank'a bil zim menfaatimiz icabı değildir.» yazdığına göre, Londra diplomatik çevredirildiji zaman bu zat şöyle demiştir: lerlnde. önürnüzdelci cumartesl günil topZafer şenliklerinde Rusiann «Bu h?beri çoktanberi bekliyorduk. lanacak dörtler konferansının umumibulunmayişma tngilizler Müftinin bir Arab memleketinde buyetle k a t l mahiyeti halz olacagı kanaaö teessüf ediyorlar lunduğunu sariiyoruz. Bu haber bütün hüküm sürmektedir. Byrnes ve Bevtain Füistin Arablannı sevindirecektir.» Londn 9 (a.a.) «Bunday Times> bir anlasma ümidi mevcud olduğunu söygazatesl İngiliz Rus münaseaatı hak lemelerine rağmen' dörtler anlaşamadıklan takcirde, lşi 21 de\lete havale etIktisarJî kalkınma istikrazı kında şur.ları yazıyor: <Dünkü zafer geçid resmlnde Rusla mek İcab edecektir. Ankara 9 (Telefonla) Hasüatı Ayni gazetede, Di$ îşlerl Bakanının, ikMsaii kalkınma işlerine karşıhk tutu rın, Polonyalılann ve Yugoslavlann alacak olan 153 milyon liralık kalkınma ramızda bulunmamalanndan dolayı mü İngiltere ile Rusya arasında İşbirliği teisıikrazı. kanun tasansı son şeklini al teessifiz. Bu yokluk karşılaştığlmız baa temekte devam ettiğini hatolatan Scrumıştır. Bu istikrazla. mtlteaddid tertib güçlüklerl belirtüği cihetle bu teessüfO tator şunlan yazıyor: «Şimdl bir birllk vücude getlnnege leıce. hâmiline yazılı tahvil çikanlacai, müz daha ziyadele^mektedir. Ruslar, her tertibdeki tahvillerin yıllık fata ve Polonyalılar ve Yugoslavlar müttefikle muvaffak olunmadığı ttidirde dünya ya faiz ve ikramlye tutan Itibarî kry rimizdi. Kendilerinin samiml dosüarı birbirine rafab İÜ cepheye aynlacaimız olmalarmı arzu ediyoruz.> tır.» metinin °?c7 sini geemlyecektir. L o n d r a 9 ( A P . ) Katolik kilisesinin A v r u p a d a k i nüfuzu, solcu temayüllere karşı koymaktadır. Son z a m a n l a r d a yap d a n 4 seçimde demokrat h ü k u m e t l e r d e katolik nüfuzu kendini göstermiştir. G e rek Belçikada gerek Holandada, gerek F r a n s a d a ve İtalyada katolikler en k u v Cenubî İtalya muhtariyet istiyor vetli siyasî nüfuza sahib olduklarını isRoma 9 (a.a.) <Minuto> gazetesine pat etmişlerdir. Moskova cevab veriyor Almanya için verilecek karar Başmakaleden devam gereklestiğinl izah etmiştir. Bu yijzden ingiltere ile askerî andlaşmalar yapmak yolile Ortasarkta millî müdafaalan kurmak cereyanınm ustünlük kazanmış olduğuna hükmetmek mümkündür. Bu, böyle oltnakla beraber, bu andlaşmanın dayanacağı esaslar geniş aynlıklara sebeb olmakta ve bu yüzden anlaşma imkânları çetinleşmektedir. Çünkü Arab memleketleri, bütün yurdlarının boşalülmasını istemekte ısrar ediyor ve bu ısrar bir takım aıılaşmazhklara yol açıyor. Mısır ingiliz konuşmalarının duraklaması, bu duraklamaniTi uzaması bu yüzdendir. Bununla beraber bu meselenin hallolunrnıyacak mahiyette olmadığı muhakkaktır. Madem ki Ortaşark memleketleri miidafaalarını kurmak ve geliştirmek için zamana muhtaçtırlar ve bu zamaru müdafaasız geçirmeğe imkân yoktur, o halde yapılacak iş bu ihtiyacla imkânı birbirine uydnrmak ve ona göre bir hal çaresi buhnaktır. Bu çarenin önünde sonunda bulunacağı şüphe götürmez. Ortaşark memleketlerinin en mühim ödevi çok kıymetli zamanlan, müııakaşalarla geçirmek değil, dakika kaçırmadan modem müdafaa kurmak için çalışmak ve bir an evvel bn hedefi gerç ekleştirm ek tir. Arab âleminin en ileri şahsiyetleri tarafmdan ileri sürülen mütalîalar da bu istikametin tuhılmakta olduğunu göstermektedir. * * '£ Gene Ortaşarkı miidafaa meselesi Milletvekili seçimi 21 temmuzda yapılacak Bastorafı 1 inei «ahifede yeni seçim işleri devamınca çalışacaklardır. Bu suretle, bu aylarda tstanbula dinlenmeye gidenlerin geçen yıllara nazaran daha az olacağı sanılmaktadır. C. H. P. Genel Sekreterliği Partili mületvekillerine gönderdiği birer mektubda nerelerden aday gösterilmek istediklerini ve seçim kabiliyetlerini nere. lerde daha kuvvetle gördüklerini sormuştu. Bu mektublarm cevabları tamaraen alınmış ve hemen bütün milletvekilleri, çoğunluğu şimdi seçildikleTİ çevreden olmak üzere, adaylığa talib olmuşlardır. Partiye adaylık için müracaatler de gün geçtikçe artmaktadır. C. H. P. adayların tesbiti çalışmalarına henüz amamış olduğundan şuradan veya buradan şunun veya bunun aday gösterileceği yolundaki haberlerin mevsimsiz olduğu bellrtilmektedlr. Adaylar esasen seçim gününden pek az önce ilân edile. cektir. Meclisln yarınki toplanbsuıda göruşülecek tasarılar arasında Üniversite kanunu da vardır. Bu tasarı ile Universiteler Millî Eğitim Bâkanlığma bağh ve a onun bünyesine d hil birer müessese olmaktan çıkarılmakta ve muhtar birer ilim müesseseleri haline getirilmektedir. Bu tasarı ile Üniversite idare teşkilâtı senato, yönetim kurulu ve rektör olarak üçe ayrılmıştır. Senato, rektörün başkanlığmda ve öğretim başuıda bulunan önceki rektörden, dekanlardan, her fakültenin profesörler kurulunun iki yıl için seçeceği ürişer ordinaryüs profesörden ve Üniversiteye bağh yüksek okulların birer temsilcisinden müteşekkil olacaktır. Senato Üniv ırsitenin bütününü ilşüendiren kanun tasarılarını hazır:ayacak, üniversite işleri hakkında kararlar verecek. profesör kurullarının, bütçe, seçim, kürsü ve müesseselerin kurulması veya birleştirilmesi hakkındaki karar ve tekltflerlni inceliyerek muameleye koyacak ve özel kanun ve tüzüklerle kendlslne verilen görevlert yapacaktlr. Bir lmtihana bağh olmıyan fahrî aksdemik paye ve anvanları fla ancak serato verecektlr. İl genel meclislerl hakkındaki tasarı da meclisin yarınki toplantismda görilşülecektir. Bu tasarı ile 6 yıllık müddet 4 yıla indirilmiştir. Üyeliklerdsn yarısınm yenilenmesl ha.kkındakl hüküm de kaldırılmıştır. nümerotaj esas\na göre yeniden yaalması kabul edilrnişti. Dün de pazar olmasına rağmen seçim bürosu geç vakte kadar mesaiye devam etmiş ve yazıma esas olacak bölge cetvellerinl hazırlamıştır. Bu haztrük neticesinde bölge adedinin (1731) e baliğ olduğu anlaşılmıştu. Yeni doğandan 22 yaşına kadar olan!arm ve 22 yaşinla ve daiıa yukan yaşta olanlann yazümasına mahsus olarak bastırılan ceUeller doldurulmak üzere bölge cetvellerile birlikte bugün Kaymakamlik ve Belediye şube müdürlüklerine ve müDıak ilçelere gönderilecektir. İlçeler de bunlan mahallelere tevzi edeceklerdir. MaJıalleler İçin ihtiyaç miktannca yazını memuru şlmdidan tedarik eailmiştir. Bu rnemurların cetvelleri nasıl dolduracaklan taîsilâth bir izahname İle tab ve tesbit edilerek muhtarlara kadar şimdiden dagıtümışttr. Yazım metnurlan muhtarlann mes'uliyet ve kontrolu altında çalışacalslardrr ve yazım İşleri sureti umumiyede bucak rcüdürleri, kaymakamlar ve merkez seçim btirosu tarafmdan yakıodan ve müştereken takib ve murakabe edilecektir. Yazııı. memurlanna halkın azaml kolaylığı göstermesl ve sorulan sorgulara eksiksiz ve açık ceiablar vermesi ve mernurlan oyalamayıp geolktirmemeleri hiç bir vatandaşin seçim hakkmm kaybolmaması baJummdan çok ebemmiyetlidir. Fena bir HSÜI ok şıikür kömür babında sıkı;ıklıfımız yoktur, hattâ dışarı komur sattıgımiz rivaytti de var. Allah versin de satalım. Yani demek istiyornm ki kömur sıkıntısı artık hiç değilse tstan'oul için zail olmnştnr. Şimdi bana diyeceksiniz ki: *Efendi! Sen bozdun mu? Bu sıcakta kömürden. odımdan bahsedilir mı? Buzdan, dondurmadan, mizahtan, nnkteden, espriden mespridcn bahsetsene! İlk bakışta hani adamın akhnı çsliyor bu lâflar anu, gelgelcliın onümde bir kaç ınektub var. Sahibleri kömjr derdlisi. Bana şimdi yazmayıp kışa bıraktık mı, dona kaldık demektir. Onun için bn sıcak çünlerde, kömür işile «;raşan Te bn yolda kararlar vemıek sorumtaİBJhınu omiKlarına yüklenmiş bulunan müessese Te oranın âmirlerine süriıp gitmekte olan bir fena nsnlün artık kaldırılmasını istiyen şu satulan •ranacağım Bu feaa usul şadur: 1 Her ne sebeble olnrsa olsun K6mtir beyannamesi almamış olanlara kıçın komür Teritanemektedir. Halbuki askerlik. hastalık, memnriyet nakli «ibi sebeblerie bir ailenin komür tevzi vesifc.ilarının datıbmdan sonrst İstanbala gelmesi mümkündür ve elimdekl m«ktnblarla da sabit oldofn ^Szere mııhakkaktır Bn ailelere kömür verilmemektedir Komür beyannamelerl ve bn bcyannamelcrln dagıtılış ve toplamş usul' leri hc? halkın kömiirsüz kalmaması ve bb klşinin bir kaç defa komür almatnası içindir. Bn armds ŞB yukanda yazdıfım şekilde hane vey» şchir de^iştir. ml? olanlar sıkmtıya ntramakta ve kömür aUmamaktadırlar. Bana mntlakft bir çare bnlmak lâznndır, bn bir. Z Bn adamlar Kelecek sene miir.'v» caat fttikleri laman: Sen geçen sen» kömjr almamiîsm! Bn sene de alama>* sm!> diye kömür verilmiyortnuş. Bes böyle bir çeye ihtimal vermeıdim. EJ.TT önümdr ayni «eyi teyid eden mnhtelif mektnblar olmasaydı. Bn d» sakat bir türuldür. Bir aile Mr sene evrel ya burada olmamak, va geç kalmış olmak veya kalorifcrli bir yerde otnrmak çibi sebeblerle geçen sene kömür almamış olabilir. Bu hal neden bn sene de kö< mnr alanuunasm» sebeb olsun? Böyla kararlann, bilhassa halk nxerinde ta«arrnf teşkil eden kararlann çok mantıkî ve âdfl olması Iâzımdır. Halbuki bn karar, o bakımdan maalesef çok layıftır. Size bnndan şikâyet eden bir oknracumun mektabvndan aldığım şn parçafi nakledlyornm: «Bu sen,9ki kömür llânırıda*da geçen eenekl beyannamenin dip koçaaib kömür verileceğl yazılı ve ben geçen ser.9 kSmür almadığım ^'e dip koçanım mev. cud olmadığı için tekrar müracaat «•tim. Kömür tevai müfettişi oîâuŞıınj ogrendiğlm zat «geçen s«ne kömür aîr.:ıdığm lçla bu sene de alamazsın» ce'. ıbını veıdi. Belki müdürlükten şîfi b:r cevslb alırım ümldile dün de müdiri 5 makamına müracaat ettim, ayni cev v. aldım. Buna nazaran bundan EDnra ır,u» teaiub seneler llânlhaye bb kömür <3'~mıyacağu demektir. Rica. edsriaı, biz ou vatanın ei'ladı de§il miyiz ve ejıer var.îa, 'darenin bu karan deŞişemez mi? Nasa katı mıdır?> Lâfı nzatmıyabm hâlâ emin değil: n de mütereddid konuşu;. orum. eğer bö,'« le bir karar, yani herhangi bir ma.:eretle gecikmiş ve beyannam? vermm'Jş olanlann ihtiyacları tahakkrık etse A's kömür verilmez diye bir karar var.., bir de geçen sene körnür ahaadığı i^i ı bu sene de kömür verilmcz diye bir usı1 varsa bunlan derhal değiştinüenin 73manı gelmiş ve geçmiştir. Malum old iğn üzere kömürün kıt zamanında kah. hati şuna bnna yüklemek ve kömüii kıt kanaat idare etmek için bir takım tahdidler ve usuller fconnrru5.ru. Ş'.mdi çok şiikür kömürümüz bollaştı. H a i â ucuzlamasını bile beküyoruz. Nekad^r haklı olduğunu izaha bile lüzum ?fi:. mediğim şu iki «vaka> hakkındaki k~rarlann tashihini Kkonomi Bakanlının insaf ve anlayışmdan bHdemek b ! bir timld teşkil etmez diye düşünüyonun. Siz ne dersiniz? Kudüs Miiflisi Fransadan kaçlı Bangkok 9 (A.P.) Siyam Kralı Annanda Mahidol, bugün ögleden biraz evvel sarayında öltt olarak. bulunmuştur . Siyam Polis müdürü ve Çiulalong Korn hastanesi müdürü derhal saraya gelmişler ve ölmün bir kaza netic?slnde vukua geldiğini tesbit etmlslerdir. Saray erkânmın bildirdiğine göre, Kral, iki gündür rahatsızdı. Sabahleyin saat 6 da kalkıp ilâç almıştır. Fakat ondın sonra yapmış oldufu hareketler açıklanmamıştır. Siyamlı Kral, kendini 18 milyon tebaasına son derece sevdlrmişti. En büyük zevki sarajin bahçesiade bir Jeep otomobili üe dolaşmaktı. Kral, ayni zamandı sa.ksofon çalardı. Siyam Kralma hiç bir zaman basın temsilcllerini kabul etmesine müsaade edilmeTdi. Bangkok'ta dolaşan dedikodulara göre, Krslın annesinin kendlsi üzerinde çok büyük bîr nüfuzu vardl. Kral Ar.r .ia, 13 haziranda Amerlkaya seyaiıat edecek. sonra temmuz başlannda Londraya ve oradan da İsviçreye gidecsktl. Siyam Kralı öldü Siyasî mahkumlann tahliye edilmeleri îhtimali var Ankara 9 (Telefonla) Baa siyasî u^h'kumlann önümüadeki gürüerde tahUyesi lhtimalinden bahsedilmektedir. Cenıiystler kanununda sınıî esası üzeılne cemlyetler kurmayı mümkün kılan d?ğijikliklpr hakkın.aki tasannin birinci müzakeresi yapılmıştır ve lkinci müzakeresinden sonra kanun yiirürlüge konacaktır. Bu kanundan evvel suç sayılan lşlerden dclayı yargılanaıak mahkum edilmiş olanlann aflaTinm derpiş edilmekte old'.ığu bu habere ilâve edilmektedir. Bdftaratt 1 inc* sahifede Biz bahsimize dönelim. Doktor ve sika kıymetini haiz olmayan vesikasına dönüyor. Yaklaşıyor... Çocuk kürsü üzerine çıkarılıyor. Telâşı, korkusu artmıştır. Büyüyen gözlerle kendisine yaklaşan erkeklerin ne yapacaklarına bakıyor ve tabiî ameliyat yerini, salonu dolduran o 29 erkeğe göstermek lâzım geldiğini sezince, kendisini hayvanlardan ayırd eden hicab ve iffet hissinin sevkile en tabiî, en bek'.enen hareketi yapıyor. Kendisini soymalanna muhalefet ediyor. Çocuğa yakla§an doktorlarda evvelâ biraz hayret... ve onu takiben bir hiddet dalgası... İki el çocuğun ellerine yapışıyor, iki el de ayaklarını tutuyor... Zavallmm mukavemetine rağmen iç çamaşırları soyulmaya başlanıyor. İşte tam bu <ırada salonda bulunanlar arasmda bir ses yükseliyor: Durun, bunu yapamazsınız! Bu ses, salondaki doktorlar arasında bulunan tek kadır.ın sesidir. Yeni bir hayret vakfesi... Bunu bir münakaşa takib ediyor. Hastayı takdim eden doktora nazaran bu bir ilrnî raeseledir. Bunda herhangi bir başka endişenin, hissin yeri olamaz. Çocuk utanır utanmaz, korkar korkmaz, böyle şeyiere bakı'maz. İtiraz eden kadm doktora nazaran hayır, iş bu kad/.r basit değildir. Bu hasta, bir çocuktur. Her seyden evvei yapılan hareketin, b,u tazyikm çocuk ruhunda yapacağı aksülâmeii düşünmek lâzım.... Bu basit görünen hareket ocun için bütün hayatınca unutamıyacağı ruhî bir darbe teşkil edecektir. Belki onun yarm düşmesine sebeb olacaknr. Hasta sahibi doktor, münakaşanın burasmda en hayrete şayan, en garib delilini ileri sürüyor! Bu hasta, fakir bir hastadır. Hastanede bedava ameliyat olmuştur. Madem ki bedava ameliyat olmuştur. Şu halde bu nevi ilmî teşhirlere peşinden rıza göstermiş demektir. Kadm doktor, muarızına eevab veriyor. Devlet hastanesinde ameliyat olanlar böyle bir bedel mukabilinde değil, belki vatandaşlık hakkuun kendilerine bahşettiği imtiyazlardan istifade ederek ameliyat olmaktadırlar. Sözü kısa keseîim, Doktorlar İkiye ayrılıyorlar. Münakaşa alevleniyor. Fakat neticede vak'anm sahibi doktor dediğini yapıyor. Kızın iç çamaşır'arı zorla soyuluyor ve dediği oluyor. Yabıız şayanı dikkat olan nokta şurası ki, salonda bulunanların büyük çokluğu, gösterilmek istenen ameliyat yerini görmek üzere yerİerinden kalkmıyorlar. Bu suretle hâdiseye istenen ve beklenen alâkayı göstermiyorlar. Bu hareketlerile de âdeta bir nevi protestoda bulunuyorlar. İşte mesele budur ve bunun muhtelif şekillere bürünen akisleri hâlâ devam etmektedir. Hâdise karşısmda hayretimizi belirtmek isteriz. Bunun memleket münevverlerinin 6n safında bulunan doktorlanmız arasında cereyan etmesi teessürümüzü kat kat artırmaktadır. Asrımıza garbda (çocuk asrı) deniliyor. Çocuk nıhu bütün dünyanın üzerinde her an daha büyük bir dikkat ve itina ile anıldığı bir mevzu, büyük, geniş bir mevzudur. Böyl« iken bizim doktorlarımızm buna ne derece bigâııe davranmalannı, hele fakir hasta'.anna ameliyat bedellerini bu şekilde ödetmeye kalkmalarını teessüfle karşıîamamaya imkân yoktur. Mesele üzerinde alâkalı ilim adamlarımızm görüş ve düşünoelerini neşredeceğiz. İsfanbul doktoriarı arasında bir mesele Galatasarayın pilâvı lardır. Galatasarayın eski hocalannın taklidleri ce p k yerinde ve pek güzel olmuştur. 1936 messunlanndan Müfid Hasan tmçirin kendi bestesi olan <Türk rapsodisi) keman solosu çok beğenilmişrir. Vakit ilerlediği ve karınlann da acıktutularak yetnekhanelere tığa eski talebe telâşile hücıun «dılmiş ve Şehrimizde seçim için yapılan kuzulu plâv, enginarlj bakla ve hamur hazırlıklar tatlısı çocuk şakalarile yenilmiştir. Cumartesl günü Vall ve Beledlye başYeraekten sonra Taksimde Cumhuriyet abidesine gidilerek hep beraber İs kanı Dr. Lutfi Kırdann başkanlığı altiklâ.1 marşı soylenmiş ve çelenk kon tında yapüan toplantıda il dahilindeki erkek ve kadm bütün Türk nüfusun muştm. ANTİKA EŞYANIZI değer kıymetile satmak istiyorsanız DEKORASYON Müessesesinln yeni açüğı EMANET Servisinin hizmetlerinden faydalanınız. «Bizim efendiye terbiyesini «yerdiğin ak?sm... Bu eü öpmeli» diyordu. Ote taraftan, Üftade Hanım galiba kaybediyordu ki çaüak ses'.e: <Üftadene göster yüzünü, ayda bir olson!> sarkısüe aksi talihine yalvarıyordu. Bayan SafiTürk seslendi: «Üftade Hanım. Içeride harıl harıl ruhlar davet ediliyor. Sizin çağırsKağınız ruh yok mu?» Nasıl olmaz? Üftade Hanım, masayı bırakmış, içeri gidenlere iitihaka siğlrimişti. İşte bu suretle, Ayşe Balksr, Ali Bey, Süleyman Bolluk, Üftade Hanım, Emine Şaşırtmaçm arkasmdan, psrdînin öbür tarafma, ruhlan görmeğe veya işitmeğe gittiler. Ayşe kendi kendine: <Aman annem duyma3in, bu apartımana cinli, perili diye ayak basm=z» diyordu. Maroken kcltuklarm hepsinin önünde sigara iskeinle ve takmilarile, yan ayd:nlık piyesin. Ayşe (okuduğu romanlardan birini hatırîıyarak) sigara o3ası olduğuna hükmetti. Nihayet bu~u da geçerek, ruhlarm davet edildiŞi odaya vâsıl oldular. Burası, anlaşılan, SafiTürkün çekilip çalıştığmı iddia ettiği mesai odasıydı. Fakat, pencerenin 6nündeki akaju masada mı, yoksa, odanın bir köş€Sİnde hayal meyal seçilen hususî «bar> da mı çalışırdı, bunu Allahtan başka kimse büemezdi. Herhalde yazı nussîinın odaya konulduğu andanberi el dokunulmamış gibi görünen vaziyetine mukabil, <bar» ın önü kat ettiğim şey de medyumun kocasınm bana sert sert bakmasıydı. Gözle rinin kuvvetini o kadar hissettira ki, âdeta ipnotize ohnamak için kendimi toplamağa mecbur oldum. Uzmanın da benimle meşgul olduğuna eminim, Fakat niçin olduğunu kestiremedim. Bu alacakaranlıkta beni rahatsız eden diYazan: Halide EdibAdıvar 55 ğer bir şey de Şaşırtmacın kerih du «Rahatsız olmayın beyefendi, Inan daklarmm yanmdan fırlayan iızun <iiaçık, ve odada da hayli kuvvetli cirlgiren böcekler gibi yerleştiler ve «llealkoİ kokusu hissediliyordu. Yani cbar» rini masanın üstüne uzattılar. Süiey mayanlarm huzuru, hakikat ruhlan ür şi oldu. Bu beyaz dişin, şeill seçnmeyen bu ağızdan fırlayışı âdeta 'nsanı kütür.> man Bolluk: işliyordu. «Ben gidiyorum, bu «mizansene taSüleyman Bolluk çıktı, gitü. Fakat ürpertiyordu. Seansı idare eden, kısa kesilmiş fırça cAli Bey yanımda dikkatle Mr ş«ygibi saçlı, uzun boylu, sert tavırlı ada hammülüm yok> der demez Uzman ko Ali Bey bu ispirtizma tecrübesini haluna sarıldı ve kulağına: kikî bir tecessüsle bekliyordu. Ona da ler bekliyor gibi, masanm üstünde yanmın talimatma uymak için, büyük lâm«Çok enteresan, azizim. Bu kadm bir sandalye verdiler, ve Ayşe de niha yana uzanan ellere gözlerini dikmiçti. balar söndürülmüş, köşede kırmızı bir ne söylediyse çıkü. Kocan idare edi yet Bayan Şaşırtmaçla Ali Beyin ara Ali Beyin parmakları uzun zarif e'leTİ ışık yakılmıştı. Bundan dolayı odanın eşyası da, ortadaki yuvarlak masa et yor. «Kuzum kal» diye fısıldıyarak onu sındaki sandalyeye yerleşti. Biraz son var. Her şeye rağmen bunun farkına rafmda oturanlar da kızd bir gölgeye iknaa çalışıyordu. İşin doğrusu, Süley ra odayı derin bir sükut kapladı, eller varmam benim hiç de heyecan içinde bürünmüşlerdi. Bu yarım ışıkta, eileri man bu sun'î korkunçluktan ziyade, yanyana, çepçevre masanın üstünde, olmadığımı kendîme isbat etti. «Kaduılar da, tıpkı Ali Bey gibi bir masanm üstünde titreyen ve. dimdik Şaşırtmacın huzurundaa kaçmak iste hepsi bekliyordu. Ayşenin bu odaya ve oturan bir kadm •tfardı. İskelet ellerin miştL Fakat, Süleymanın bu seansta tecrübeye dair aldığı notlar, tâ ilk daki şey bekliyorîar, fakat onlarda bu bekbulunması mutlak lâzımrmş gibi bu de kadan itibaren kızın kafasmm içinde leyiş daha derin, onlar ellerden ziyade mütemadi ra'şesd, boşluğa diküen bir fa Şaşırtmacın kendisi de ayağa kaîk hazarlanıyordu: masadan hareket bekliyorlar. O kadaı ölününki kadar sabit gözleri, âdeta ü, o da bu medyumun haber verdiği bir cEvvelâ, Bayan Şaşırtmacın (uruhla ki, bana bil« masaxıın sihiıli ve esrarlı çağrılan ruhlardan biriymiş hissini vekaç şey zikrettikten sonra: «Bu harbde rın daveti) dediği bu tecrübe bana bir olduğu hissini aşıladılar. Bu kızü ışıriyor, bilhassa Üftade Hanımla Emine kimin kazanacağını bu Itadın bilmişti> deli saçması gibi geldi. Fakat o akşam ğrn aydınlattığı yuvarlak masada bu Şaşırtmacı baştan aşağı ürpertiyordu. diyordu. bizimle Bolluklara dönen Ali Bey de eller ne kadar birbirind«n başka olduMasanm bu tarafında oturan adamm Bu defa da, Süleyman Bolluğun göz dahil, aramızda konuşruktan sonra bu ğunu düşündüm d« insanların başkalıbir aygırı hatırlatan arkası, ve Emine Şaşırtmacın orada bulunması, bunun lerinin arkadaki yüksek bir camlı do garib hâdiseyi plânlı, birbirine bağlı ve ğına artık şaşmamağa karar verdim. Şaşırtmacın kendisi olması ihtinıâîini laba saplandığını sezen medyumun ko toplu bir dram gibi görmeğe başladım. Herhalde hepimiz, ister istemez, masa«Süleyman Bolluğun gidişi bana Uz nın üstünde yanyana dizilen ellerle, bihatıra getiriyordu. Karşıda cturan Uz cası itiraz etti: «Israr etmeyin» diyordu. «înanmadan oturan insanlardan man SafiTürke fena tesir yaptı gibi raz büyülenmiş gibiydik. Ali Bey sonra man en evvel misafirleari gördü, ve hegeldi. Buna mukabil medyumun koca bu andan bahsederken: Bütün varmen kalkarak onları maîanm etrafma ruhlar ürker.» Israr kesildi. Maarcafih Süleyman sı nıemnundu. Ötekilerin hepsi öaveti lığımızla, ellerimizi hayatuı öbür taradavet etti. Emine Şaşırtmaçla Üftade Hanım iki boş sandalyeye katruklanna Bolluk, camlı dolabı tetkike karar ver sabırsızlıkla bekliyorlardı. lkinci dik fmdaki esrara uzattık, göçmüşlerie bir rahıta tesisine çalışıyor, fakat ayni zamanda bu rabıtanm tahakkukuna karNİYET!.. şı iliklerimize kadar korkudan ürperi yorduk» demişü. «İşin doğrusu, korku benim gözlmmi dört açmama hiç de mâni olmadı. Evvelâ masada hafif bir deprenme. sonra duraklama, gene deprenme başladı. Kimse nefes almıyordu. Nihayet bu hareket kuvi'etlendi. Masa, fırtır.aya tutulmuş bir gemi gibi sağa sola ya'.pa vurmağa basladı. «İlk ge'.en ruh, Üftade Hanımın ilk üftadelerindenmiş. Admı bildirmedi, sadece «iik göz ağrısı» diye bir lâkabı olduğunu söy'edi. Ahiretten gelen mesajlar, mp.sanın ayaklarının vuruşunA Hay.r!. Heyetın gene İyi Nihayet Moskovaya bir «lyi görüDinya Darıçı içln Ş batilı | U ... «Anan jahşiJ..» dediler cldan a1 man harf veya hecelerden çıkaniyet hey;tl» göndermeğe karar nlj3tle dönebümesl daha mümütteflSlerln yapmadılclan yok, madı «babaa yauşi!..» dedller şellm', dedller olmadı. nl'.j'or. verdller Barış namına roühlm hlm!. olmadı. bir gldlj (Arfcast var) miş görünüyordu. Loşlukta görebileceği kadar etrafında dolaşü, altını muayene için başını eğdi ve kalkar ka'.kmaz medyumun kocasile âdeta kafa kafaya geldi. O da Süleymanın baktığı yerlere baktı, sonra doğrularak, insan sesinden fazla yılan hışıltısına benzeyen bir fısıltı il« biraz evvelki sözlerini tekıar B. FELEK YENÎ ESERLER Ayasofya Muzesl müdurtt arkeolog M ı . zaffer Bamaz&noglunun cSentlren ve Ayasolyalar Manzumesl» lEİmil çok değerli bir esert lntlşar etmlştlr Muzaffer Bamazsno*:u| Ayasolya Müzesl raüdürlüğiine tayıa cdildikten sonra Sentlrsn'ln slmdlye ka,ar bülnmıyen mimari devlrlerlnl tssbit etır.eicı blrlDCl ve .lSlncl Ayasofyanın yerlerlle mjınarî baklyelerlnl bu^nak üzere, 194S senesl nisanındaj büyüfc ölçüde bir a baîlamıştı. Kıymeül arkeologj bir ssr.ederstıert devam eden çok gtiç ve tflıIXell araştırmalar netlceslnde; Blzans tarlhlne ve dolayıslle Ortaçağ hır!st!yanlıfc tarlhlne> eşslz bir vesUca kazandırmış bulunuyor, Brosür hallnde çıSan> kazı netlcelerlnln bir tebllğl mahiyetlnde bulun?a bu eser ttlrkçe ve fransızca olmak üzere Intlşar etmlştir Kazıda ele geçlrllea bakiye'.erln fotogranarı İle krokllerlnden başka, ba^ bir de hafrlyat plânı İlâve edilaıîştlr Değerli mUtehassıslarm ve bllginleria. ? lştlraklle yaptıgı bu kazıyı neşrettijl broşürle daha psnlş ölçüde tanıttığı İçln, Muzaffer Bamazanoğluyu İki katlı tebri'^e li;nk buluyoruz, Iş. sanat, tarllı ve yolcu derglsl olarak çıXan Nllüier'ln haziran sayısı çok güz^l bir kapak içinde çıkmıştır. Herkes lçia «evk ve merakla okunabllecek yazılan ihtiva eden bu sayıyı okuyucularunıza va yoloulara tavsiye ederiz< Ayasofya raüzesi hakkında değerli bir eser Nüufer Göbbels'in annesi ile kardeşleri bulundu Demokrasi dözeni Münich, 9 (a.a.) Göbbels'in 79 yaşmda bulunan anası, kızkardeşleri ve eniştesi sahte bir isim altında saklsndıkları Icking köyünde, Avuaturya askerî makamları tarafmdan ele fceçirilmişlerdir. Bunlar Berlini, şehrin r.aptmdan birkaç gün evvel, terketmiş 1 srdi. Halbuki Göbbels'in kat'î emirleri gereğince bütün aile Alman başşehrinYahudi Tarihi de kalarak kendisile birlikte intihar eEmekll General 8aml Sabit Karam33 decekti. tarafmdan temlz bir türkçe İle dlltaue çe.Tllen fTahudl Tarlht ve Slyon OndsrAkşehir civarmı da sel bastı lertnin Ptotokollari) adlı eser lntlşar etmlştlr. Akşehir 9 (a.a.) Bir kaç gündenberi Israll oğullannın dünya olcüsünde açık yağmakta olan yağmurlar neticesinde vo kaialı bütttn ro» ve p^nellerlnl lnah edea Doğan Hisar bucağını su ba?mış ve 45 ' Bu esert okuyucularımıza bilüassa tavslye ev yıkılmıstır. Nüfusça kayıp yoktur. ederiz Emekil General Samı Sabit Karamanın Fransız Akademl azasından Paul Deechand'den tercüme ederek dlllmlze çeviTdiğl ^Demokrasl Düzenl) lslmll eserl Int'.şar etmlştlr. 094 sablfeden lbaret olan bu kltab günün aktüalltesl demokrasi ve partiler hakkın;la çok enteresan malumatı lbtlva etmektedir. Demokraslnln taslh boyunoa geçlrdlğt safhaları açık bir ci'.Ie anlatan bu nıuhlru kltabı bütün okuyuculanmıza tavsiye ederlz