15 Birinciteşrin 1939 CUMHTTRÎYET Baltık memleketlerinde vaziyet Stokholmde yapılacak toplantı Dört devlet reisinin içtimama ehemmiyet veriliyor Kopenhag 14 (a.a.) Isveç Kralı nın, İsveçin de iştirakiîe Stokholm'de bir konferans akdedilmesi hakkında Dani markaya, Norveçe ve Finlandiyaya yaptığı tekeifler alâkadar memleketlerde hararetle karşılanmıştır. K penhagda şöyle denilmektedir: «Bu konferans, şimal memleketlerinin içlerinden birine yapılacak bir tazyike karşı birleşerek harekete geçeceklerini dünyaya açıkça gösterecektir. Tevfik Fikret ve oğlu Yazan; PEYAMI SAFA «Bayan Fikretten dileğimiz» başlıklı bir fıkra yazmıştun. Orada, Tevfik Fikrete yapılan bazı hücumlara karşı büyük şairi müdafaa ettikten sonra, oğlu Halukun hıristiyan olduğu, Amerikan tebaasına geçtiği ve Aşiyanın da Amerikalılara satılJığı hakkmdaki rivayetler üstünde, Bayan Fikretin bizi aydınlatacak bir mektub göndermesini rica ediyordum. Kendisine, alenen ve aynen şunları sordum: «Haluk gerçekten hıristiyan ve Amerikan tebaasından olmuş mudur? Aşiyan niçin ve nasıl Robert College'e satılmıştır? Maarif Vekâletimiz onu alamaz mıydı? Herhangi bir teklif karşılıksız mı bırakılmıştır?» Tevfik Fikretin refikası cevab verdi. Fakat bu cevab, Cumhuriyet'e veya bana değil, anlaşılmaz bir tercihle, Akşam gazetesine gönderilmiş ve orada intişar etmiştir. Çıkan mektubda benim fıkramdan aynen cümleler alınmış ve bana cevab verümek istenmiş olduğu halde, o yazının bu bahisle alâkasmı hiç belli etmemiş bir gazeteye gönderilmesine biraz şaştım. Artık bu muhterem kadına eski aile hukukumuzu hatırlatmanın lüzumsuzluğuna kani olsam bile, soranla cevab veren arasındaki münasebetin bu tarzda inhirafına karşı hayretimi belli etmekten kendimi alamam. memleket, en taze enerjilerinin toptan muhaceretine şahid olurdu. Kaldı ki «lâzım gelen makam», Haluka iş vermeği reddetmemiş, bunun için herseyden evvel onun vatana ayak basmasını istemiştir. Amerika gibi devlet hizmetlerinden ziyade şahsî teşebbüslerin vatanı olan memlekette yetişmiş bir Türk genci için; hele mühendislik veya ticaret gibi serbest bir meslekte, annesi vasıtasile hükumet kapısına başvurmak ve ezbere müspet cevab alamadığı için de vatandan uzak yaşamağa katlanmak, madam Fikretin iddia ettiği gibi, birinci smıf bir vatanperverlik şiarı değildir. ey yarınm Inkılâb ordusunda çarpışacak Kahraman! Oğren işie: Kuvvet Hak. Diyor Fikret. Bu inkılâb ordusu Amerikada değil, Türkiyededir ve içinde, bu mısraların muhatabı olan Halukten başka bütün Türk gencliği vardır. Madam Fikretin hafızasına yardım çtmek için, Ttvfik Fikretin, Amerikaya giden Haluka veda ederken yazdığı şu mısraları da tekrarlıyalım: Topla, fırlal, ne varsa laş, iğne Şu muhılln seri rahaveüne O biraz belki canlantr ve senin Himmetin, gayretln ve fazlm için Koyar elbel vatan, şu hasta nine Bir sıcak buse terli nasıyene. IHEM NALINA MIH1NA Zırhlı ve denizaltı gemisi İman denizaltı gemileri, îngiliz donanmasına hatırı sayılır bir darbe daha indirdiler; îngiliz anavatan filosunun en kıymetli gemilerinden Royal Oak drednotunu batırdılar. Batırılan gemi, bazı akşam gazetelerinin yazdığı gibi, 22,600 tonluk yeni Ark Royal tayyare gemisi değil; 29,150 tonluk Royal Oak zırhlısıdır. Bu satırların yazıldığı dakikada, geminin nasıl battığına dair henüz malumat yoktur; fakat tafsilât eksikliği, îngilizlerin büyük kaybının ehemmiyetini azaltmaz. Royal Oak, ingiliz donanmasının bugün 15 taneden ibaret olan drednotlanndan biri idi. Bu zırhlı, gerçi 1914 te yapılmış olduğu için, 25 senelik eski bir gemi idi ama, harbden sonra 192224 senelerinde tecdid ve ıslah edilmişti. Denizaltı gemilerinin hücumuna karşı korumak üzere, bu gemilerin bordalarına, sukesiminden itibaren omurgaya doğru buU qe denilen ahşab sandıklar konulmuştu. Bunlar, geminin hayatî kısımlarını ihtiva eden merkezini torpil infilâklarına karşı muhafaza edecekti. Torpil tekneye çarpmazdan evvel, bu ahşab sandığa çarpıp onu parçalıyacağı için teknede az tahribat yapacak ve böylece gemi yaralansa dahi batmıyacaktı. Finlandiya, mecburî iş kanumınu tatbika başladı İS ile 60 yaş arasındaki kadın ve erkekler vatan hizmetile mükellef tutuluyor Berlin 14 (a.a.) A l m a n istihbarat bürocunun bildirdiğine göre Finlandiya hükumeti, Sovyetler Birliğinin tekliflerini tetkik ettikten sonrt. tasvib etmiş ve müzakerelere devam etmeğe karar vermiş tir. (Baftarafı 1 tnci sahifede) 20 bin kişiyi geçmiyecektir. Sovyet teklifleri tasvib edildi mi? Almanlar ayrılmak istemiyorlar Kaunas 14 (a.a.) Litvanyada bulunan birçok Almanların Almanyaya gitmek istemedikleri iddia edilmektedir. Diğer cihetten söylendiğine göre Hitler, Baltıktaki Almanlann Almanyaya dönmesini emrederken garbî Avrupada Finlandiya murahhanları bolşevik tehlikesini tekrar yaşatmak isteNorveçte memnuniyet Moshovadan ayrıldı miştir. Halbuki Çemberlayn tarafından Oslo 14 (a.a.) Sabah gazeteleri Helsinki 14 (a.a.) Finlandiya a söy'^nen nutkun bu korkuyu izale ettiği Stokholm'de devlet reislerinin toplantısısöylenmektedir. jansı tebliğ ediyor : na aid olan haberleri memnuniyetle kayFinlandiya murahhasları bu akşam Hükumet merkezi VUno'ya detmekte ve bu içtimaın bu memleketlerin Moskovadan ayrılmışlardır. Pazartesi naklediliyor vasfı olan birliğe yeni ve kuvvetli bir işasabahı Helsinkiye muvasalat edeceklerKaunas 14 (a.a.) Litvanyanın ret olduğunu bildirmektedirler. dir Murahhaslar hükumetle görüşmek i Cumhurreis muavini Bizanska, merkezi Teklif, Danimarkada gempati ile çin geliyorlar. Murahhaslarm bu avdeti hükumeti, Vünoda temsil edecektir. harşılandı müzakerelerin inkıtaını tazammun etmeSovyet filosu kumandammn Kopenhag 14 (a.a.) Danimarka mektedir. Letonyada temasları halkı, îskandinav devlet reisleri arasında Hariciye Nazırımn beyanatı Riga 14 (a.a.) Sovyet filosunun Helsinki 14 (a.a.) Hariciye Nazın ikinci komiseri îsakov'un riyasetinde bir pek yakmda bir içtima yapılacağı hakkındaki haberi sempati ile karşılamıştır. Eıkko, yann Bal radyosile Amerika Birheyet Tallin'den Rigaya gelmiş ve Leİçtimaın programı henüz tespit edilmiş leşik Devletlerine hitaben bir mesaj neştonya yüksek kumanda heyeti namına olmamakla beraber, yalnız İskandinav redecektir. Erkko'nun Amerika radyolaCeneral Harmanis tarafından karşılan memleketlerinin tesanüdü ve bitaraflığınm rında söz söylemesini Amerika Birleşik mıştır. teyidi değil, ayni zamanda bu memle devletleri taleb eylemişti. Hatırlardadır Heyet, Harbiye Nazırile ordu şeflerini ketleri tehdid eden tehlikelere ve harbin ki bu mesaj daha evvelce neşrolunacaktı, ziyaret ettikten sonra Lispaj'a, Veutpils îskandinav dış ticaretinde ihdas ettiği zorfakat Alman radyo idaresinin arada muve Pitrags'a doğru yoluna devam edc luklara karşı ahnacak müşterek tedbirletavassıt vazifesini görmekten imtinaı üzecektir. rin de programda yer alacağı bildirilmekrine geri kalmıştı. Sovyet kumandanı Estonyada tedir. Ruzvelt, Kalenin*e müracaat etti Nevyork 14 (a.a.) Ruzvelt, A merikanın Sovyetler Birliğile Finlandiya arasında sulhun idame edileceğine samimiyetle kani bulunduğunu şahsî bir me saila Sovyet meclisi reisi Kalenin'e bildirdiğini ifşa etmiştir. Ruzvelt, şimdiye kadar ! !oskovadan bir cevab alamadığım ilâve etmiştir. işe başladı Tallin 14 (a.a.) îsgal kuvvetleri nin girisile alâkadar meseleleri halletmek üzere Estonyada bulunan Sovyet Ge nernli Jupin, üslerin kumandanhğını deruhde edecektir. Ccab üç kısma aynlabilir: Birincisinde, Fikretin kadını, büyük şairi mahud hücumlara karşı müdafaa ediyor. Bu vazife, kendisinden evvel birçok edebiyatçıPüriehalük hayatü kuvveüen lar tarafından yapıldığı ve yapılmağa deNe bulursan btrakma: San'at, fen vam ettiği için bize birşey öğretmiyor; îlimad, itina, cesaret, ümid... Sadece muhterem kadının, büyük şaire Hepsi lâzım bu yurda, hepsi müfid. aid hatırası üzerindeki meşru hassasiyetini Bize bol bol ziya kucakla, getir ifade ediyor. Cevabın ikinci kısmmda, Düşmck etrafı görmemektendir. Bayan Fikret, Haluka aid rivayetlere cevab vermek istemiş, üçüncü kısmında da Halukun Amerikada bu ziyayı kucakAşiyanın satılması bahsini izah etmiştir. ladığma, annesinin şehadeü'Ie, kolayca iDanimarka Kralı hareket ediyor Bu cevabın yalnız ikinci ve üçüncü kısmı nanabiliriz; fakat bize bu ziyadan «bol Kopenhag 14 (a.a.) Kral Chris benim sorgulanmm karşılığıdır. bol» değil, «bir damla» bile getirmemiş tian ile hususî kalem müdürü ve Hariciye Haluk bahsinde Bayan Fikret ki adı olduğunu düşününce, şairin vasiyetile oğNazın Munch salı akşamı Stokholm kon Nazımedir şu satırları yazıyor: lunun hareketi arasındaki fark üstünde iferansma hareket edeceklerdir. «Haluk Amerikada mühendislik tah çimizi parçahyan millî kederi avutmak Isveçte yeniden silâh altına çağırdanlar Stokholm 14 (a.a.) Finlandiya hududundan Stokholm'un yanyoluna kadar devam eden şimal mıntakasmda dün yeniden 10,000 kişi silâh altına davet edilmiştir. Geçen harbde Finlandiyadan vapılması mümkün oîan taarruzlara karşı îsveçi müdafaa etmek üzere hususî surette tahkim edilen Bodem kalesi, bu mıntaka Hlinde bulunmaktadır. Bodem garnizonu pek kuvvetlidir. îsveç madenlerinin büyük bir kısmı da bu dahilindedir. Neler konuşulacak? Litvanyada yerleşecek garnizonlart Sovyt Kaunas 14 (a.a.) Litvanya askerî eksperleri. hududun tahdidi için hâlâ M^kovada bulunmaktadır. Önümüzdeki hafta Kaunas'a Sovyet askerî eksperleri gelecek ve bunu müteak'b toDİanacak olan muhtelit komisvon, pakftaki askerî hi'^mlerin tatbikatı üzerinde çalışacaktır. Üç sehird* Sovyet garrizonlan tesis olunacaktır. Bu garnizonlardaki Sovyet kıt'alarınm aramî haddı J ııımıııııııllllllillllllllllllllIIIIIIIIIHIİIIIIIIIIIIIll""»1""1"" Dikilide yeni . zelzele oldu Felâketzedelere her taraftan yardım yapılıyor îzmir, 14 (Telefonla) Dikili ve Bergama havalisindeki vaziyeti tetkik edrn Kızılay Umumî Reisi Hüsameddın ve umumî müfettiş Mustafa bugün îzmire döndüler. Hüsameddin, yıkılan köylerin, meteorolojik tetkikler yapan mütehassıslann işlerini bitirmesinden sonra Dikili ile birlikte yeniden inşa edileceklerini, felâketzedelere yardımın devam ettiğini, kış mevsimi yaklaştığından paviyonların süratle inşasmın düşünüldüğünü söylemiştir. Dün Dikilide siddetli iki zelzele olmuş, bunlar dörder saniye sürmüştür. Dikili halkının enkaz altında kalan tütünleri kâmilen meydana çıkarılmıştır. Tütün piyasası açılmca bunların en evvel satllmasma çalışılacaktır. Gaz ve benzin fiatları İktısad Vekâleti yenî listeyi neşretti Ankara 14 (a.a.) Iktuad Vekâletinden tebliğ edilmiştir: ' 15 birinciteşrin 1939 tarihinden muteber olmak üzere gaz, benzin ve motorinin azamî satış fiatları ahvali hazıra dolayısü.e aşağıdaki şekilde tespit olunmuştur: 1. Ankara, İstanbul, îzmir ve Samsun fiatları: Çift büyük teneke benzin: Ankarada 639, lstanbulda 559, îzmirde 561, Samsunda 564; çift büyük teneke gaz: Ankarada 600, lstanbulda 495. Îzmirde 500, Samsunda 515; küçük teneke gaz: Ankarada 93, lstanbulda 78, İzmir ve Samsunda 82 kuruş. 2. Diğer yerlerdeki azamî satış fiatları, depo fiatlarına nakliye ve mahallî resimlerin ve listesi Vekâlete tevdi edilen muayyen yerlerde ise satıcı komisyonlarının ilâvesi suretile tayin ve tespit olunur. 3. îstanbul, İzmir ve İskenderun depo fiatlan şunlardır: Benzinin çift büyük tenekesi: 500,95 kuruş; gazin çift büyük tenekesi: 460,10 kuruş, gazin tek küçük tenekesi 73,35 kuruştur. 4. Motorinin her yerdeki carî fiatlarına, dökmede kilo başına 0,32 kuruş; çift tenekede 12,80 kuruş ilâve edilecektir. 5. Dökme benzîn ve gazin azamî satış fiatlarında aşağıda gösterildiği gibi bir değişiklik yapılmamıştır: Benzin: Litresi, Ankarada 17,70; istanbul ve İzmirde 15,20 kuruş; gaz: Kilosu, lstanbulda 14,75; îzmirde 15,20 kuruştur. Amsterdam, 14 (a.a.) Röyter: Telegraff gazetesi yazıyor: «Gelecek çarşamba günü Stokholm'da toplanacak olan dört şimal memleketleri konferansı, bilhassa Sovyet Rusyanın Finlandiyaya karşı tehdidini mevzuu bahsedecektir. Bu memleketlerin Sovyet Rusyaya karjı bir cephe teşkil etmekte olduklarına şüphe yoktur. Kopenhag, 14 (a.a.) Siyasî mehafilin kanaatine göre Stokholm konieransı şimal memleketlerinin bunlardan her hangi biri üzerine yapılacak tazyik karşısında birliklerini gö?termekten korkmadıklannı ispat edecektir. Öyle zannediliyor ki, şimal memleketieri bu konferanstan istifade ederek ayni zamanda harbin ortaya attığı diğer bütün meseleleri de fetkik eyleyeceklerdir. Almanya tavassut bekliyor Stokholm 14 (a.a.) Tidningen gazetesinin Berlin muhabirinin bildirdiğine göre bitaraf memleketlerin ve bilhassa İskandinav memleketlerinin harbin nihayete ermesi için tavassutta bulunmağı tekli' etmemeleri resmî Alman mahfillerinde hayreti mucib olmaktadır. Almanya, şüphesiz bitaraf bir cephenin teessüs ederek înciltereyi tazyik edeceğini ümid etmekte idi. Almanya, ademi tecavüz misakını imza etmek istemiyen İsvecten hiç memnun değildir. Bu paktı imza eden Danimarka. şimal rr.emleketleri icinde nazilerin en çok beğenc^kleri devletti'. silini yaptıktan sonra iki üniversitede profesörlük etti. Şimdi ticaret yapıyor. Gerek profesörlük ettiği üniversitelerin yazıh ve mühürlü sertifikaları, gerek temasta bulunduğu Amerikan muhiti Haluk Fikreti namusu ve ahlâkı münakaşa kabul etmez bir ferd olarak tanır. Bunlar onun vatanperverliğinden şüphe ettirecek değil, bilâkis vatanperverliğini takdir ettirecek âmillerdendir. Vatanm haricinde bilhassa efkârı umumiyesinin bütün dünyada en çok kuvveti olan Amerika gibi bir memlekette «Türk» örneğine hürmet telkin ettiren adam vatanî vazifesini yapmış demektir. Neden burada çahşmadı da Amerikada çalışıyor gibi suallere gelince: Haluk Fikrete memleketinde bir iş bulmak için lâzım gelen makama müracaat etmiştim. Müspet bir cevab alamadım, «hele gelsin, bir yer bulunur» diye baştan savuldum. Çoluk çocuk sahibi olan adam bittabi müspet bir cevab elde etmeden gelemezdi. Haluka bir de protestan olmuş diye hücum ediliyor. Benim bildiğime göre Halukun dini babasındaki gibi «ulvî ve münezzeh, kudsî ve muallâ» bir kudrete inanmadır.» Royal Oak'ın da, ayni tertibatı haiz olan Courageous gıbı batmasını neye atfetmeli? Her halde yeni ve çok kuvvetli infilâk maddelerini ihtiva eden torpillere karşı bulge denilen muhafaza sandıklannın da, geminin içindeki bölme tertibaünın da kâfi gelmediği anlaşılıyor. Alman denizaltı gemilerinin, eylulde Courageous tayyare gemisini ve birinciteşrinde Royal Oak drednotunu torpillemeğe muvaffak olmalan, bu gemilerin, muhriblerin himayesinde bulunan büyük harb gemilerine yaklaşmak imkânını bulduklarını göstermektedir. Bunun manası, denizaltı gemilerine karşı bulunan ve kullanılan silâhlann tekâmülüne rağmen, bu gemilerin mahjr ellerde daima tehlikeli kolay olmaz. bir silâh olduğunu ve fırsat bulunca müBu keder «millî» dir; çünkü Haluk, essir hücumlar yapabileceğini göstermekFikretin gözünde, bütün Türk gencliği tedir. ni temsil ve hulâsa ediyordu. Ona hitab Alman denizaltı gemileri, Büyük Harbeden manzumelerin hepsi, bize de, bu de de bir hayli harb gemisi batırmışlardı. günkü ve yarınki nesillere de yollarmı Yalnız İngiliz donanmasının Büyük '• nii.u iiu jit • çızer. Bu memlekette de bir gün sabah olursa, Haluk Diye başhyan manzume, hepimize hitab ederek, şöyle biter: Ümidimiz bu, ölürsek de yaşar mutlak, karanlığmdan uzak! biz Vatan sizinle şu zindan Japonya, îngiltereyi protesto etti Tokyo. 14 (a.a.) Nişi Nişi gazetesi, Japon deniz makamlarının, Japon suları civarındaki İngiliz devriye servisini Ingiltere büyükelçiliği nezdinde protesto ettiklerini yazıyor. Eskişehirlilerin yapacağt yardım Eskişehir, 14 (a.a.) Dikili felâketzedelerine vilâyetimizden yapılacak vardım işlerini takib ve intac etmek üzere iki komisyon teşkil edilmiştir. Birinci komisyon, bütün tüccar ve esnaflardan ve fabrikalardan yapılacak yardım işini takib edecek ve ikinci komisyon da mektebîeri ve bütün devairi resmiyeyi dolaşarak buralardan yapılacak yardımlan toplayacaHardır. Prens Starhemberg, Aîman tabiiyetinden çıkarıldı Bern, 14 (a.a.) Bund gazetesinin bildirdiğine göre Prens Ruediger Von Starhemberg, Dahiliye Nezaretinin kararile Alman tabiiyetinden iskat edilmiştir. Prensin Avusturyada büyük bir rol oynad'ğı hatırlardadır. Macaristanın yeni bütçesi Budapeşte, 14 (a.a.) Maliye Nazın, Meb'usan Meclisine dün 18 ay üzerine, yani 1 temmuz 1939 dan 31 ilkkânun 1940 a kadar hesab edilmiş bir bütçe tevdi eylemiştir. Bütçenin masraf faslı 2 milyar 693 milyon pengodur. Bu bütçede derpiş edilen hasılat miktarı 2 milyar 563 milyon pengodur. Nazır, ziraî iktısadiyatta bu endüstride salâh hasıl olduğunu ve Macar parasının sağlamlaştığını beyan etmiştir. Bulgaristanda silâh altına çağırılanlar Sofya 14 (a.a.) Harbiye Nezaretinden bildirildiğine göre 1907 ilâ 1918 sınıflarından şimdiye kadar askerlik etmemiş olanlar 75 günlük bir talim devresi için 20 ilkteşrinde silâh altına çağırılacaklardır. Londra 14 (a.a.) Dün gece İskoçLondra 14 (a.a.) İngiliz ticaret filosuna on beş bin tonluk yeni bir vapur yadan gelen iki sür'at katarı Bletchley isilâve edilmiştir. Bu vapur silâhlı olup her tasyonunda çarpışmıştır. Bekleme salonu hangi bir düşman taarruzuna karşı ko tamamile harab olmuştur. Birkaç yaralı vardır. Silâhlı bir Ingiliz ticaret gemisi İskoçyada iki tren çarpıştı İtalyanın bir kararı Roma 14 (a.a.) Neşrolunan bir emirname ile Sicilia ve Pantelleria adalan kara sulannda gerek İtalyan, gerek ecnebi vapurlann hususî müsaade olmaksızın seyrüseferi yasak edilmiştir. «Haluk» adı üstündeki alâkamız ve hassasiyetimiz, bu ismin bütün Türk çocuklarını birden ifade eden geniş manasına bağlıdır. Ve o manasile yüz binlerce, milyonlarca Haluk müslümandır, Türktür, Türkiyededir ve büyük şairin çizdiği yol üstündedir. Amerikadaki Mister Haluk'un bahtı ve macerası da bize bunun dışında ve ayrıca hiç alâka vermez. Amerikah çoluk çocuğile bahtiyar olsun. Bayan Fikret mektubunun biraz aşağıElveda, ey şerefli yolcu gecen, sında şunları ilâve ediyor: Gündüzün daima yüzün gibi şen, «Lâyik Cumhuriyet Türkiyesinde kimRuhi safin kadar beşuş olsun, senin vicdanına tahakküm edilmez, sinni Geçtiğin yol çiçek, çimen dolsun... rüşde eren her Türk ıstediği şcye inamr Diyip geçeriz. veyahud inanmaz, yeter ki cemaate bir zaPEYAMt SAFA rarı dokunmasın.» Aşiyan bahsine de ayrıca geleceSayın Madam Fikret. oğlunun protesğiz. P. S. tan olduğu ve Amerikan tebaasına geçtiği hakkındaki iddialan reddetmemiş, saSovyet Bulgar anlaşması dece onun da babası gibi ulvî bir kudrete inandığını ve lâyik Cumhuriyet Türimzalandı kiyesinde herkesin istediği şeye inanabüeMoskova 14 (a.a.) Moskova ile Sofceğini söylemiş olduğuna göre, Ameıika ya arasında bir hava hattı tesisini göda evlenen ve çoluk çocuk sahibi olan rüşmek üzere Moskovaya gelmiş olan Halukun dininden de, milliyetinden de Bulgar sivil havacılık şefi albay Boidev daha fazla şüphe etmemiz lâzım geliyor. dün akşam Sofyaya dönmek üzere MosÇünkü müslüman olmak için «ulvî ve mü kovadan hareket etmiştir. nezzeh, kudsî ve muailâ» bir kudrete iMoskova Sofya hava seferleri mu nanmak elvermez. Böyle bir iman yalnız kavelenamesi imzalanmıştır. Fakat te müslümahlığın değil, her dinin ilk şartı min olunduğuna göre, müzakereler, hadır. Madam Fikret, kâfi derecede sara len Moskovada yapılmakta olan çok dahatle: «Hayır! Oğlumun protestan oldu ha mühim diplomatik görüşmeler sebeğu rivayeti asılsızdır; onun Amerikan te bile yalnız talik olunmuştur. Bazı diplomatik mehafillerin işaret baasma geçtiği de doğru değildir.» diyemiyor. Türk olmak için de Amerikada ettiklerine göre, Moskova Sofya hava profesör olmak, ticaret yapmak, evlen hattının ehemmiyeti pek de o kadar mek ve çoluk çocuk sahibi olmak elvîr fazla olmasa gerektir. Buna binaen almez. Her Türkün kendi toprağında bir bay Boidev'in başka bir vazife alarak sondajlar çok vazifeleri vardır ki en başında vatan gizliden gizliye bazı siyasî yapmış bulunması mümkündür. müdafaası ve askerlik hizmeti gelir. Sayın Madam Fikretin bana burada ilkmekBir Fransız tayyaresi Sarteblerin yurdbilgisi malumatını daha fazdunyada yere inmeğe tekrar ettirmiyeceğini umanm. mecbur oldu Haluk Fikretin, Türkiyeye gelmek iRoma 14 (a.a.) îstres Bastia serçin hükumetten bir vazife almağı şart koşvisi yapan üç mptörlü bir Fransız tayyatuğu da annesinin garib itirafından anlaşılıyor. Bir Türk çocuğunun kendi top resi motörlerinden bırinde vuku bulan bir rağında yaşaması ve çalışması için mutla anza üzerine Sardunya üzerine inmeğe ka hükumetten bir vazife alması şart de mecbu kalmıştır. îkisi subay olmak üzeğildir. Bütün Türk gencleri, hükumetten re yedi kişi olan müretebatı, İtalyan maistedikleri işleri bulamadıklan için Ame kamatmın emrine intizaren Sardunyada rikaya gitseler ve bir daha dönmeselerdi, kalacaklardır. Harbdeki 651,907 tonluk zayiatmın yarısından fazlası denizaltı gemilerinin mucib olduğu zayiattır. Diğer muharib devletlerin donanmaları da denizaltı gefniteri yüzünden hayli zayiata uğramışlardır. Fransızlann da büyük, küçük 16 harb gemisi hasım denizaltı gemileri tarafından batırılmıştı. O zaman denizaltı gemilerine karşı ahnan tedbirler, İngiliz anavatan filosunun Büyük Harb gemilerini denizaltı hücumlarmdan kurtarmıştı. Bu tedbirlerin en mühimmi ve en müessiri anavatan filosunu torpillere karşı tamamile mahfuz bulunan Skapo Flov üssünde yatırmak olmuştu. Fakal, şimdi, yüzlerce Alman tayyaresinin taarruzuna uğramak endişesile anavatan filosunun daimî surette Skapo Flov'da yatamadığı ve sık sık denizlerde dolaştığı, Royal Oak drit< • notunun da, bu dolaşmalar esnasında bif hücuma kurban gittiği anlaşılıyor. Böyle muazzam dretnotlarm bir ve nihayet bir kaç torpille batmalan çok büyük ziya'dır. Dritnotlar, öyle altı ay, bir senede yapılamaz. Royal Oak gibi bir gemi şimdi, 6 milyon İngiliz lirasına mal olur ve üç, üç buçuk senede yapılır. Bu itibarla îngilizlerin Courageous'dan sonra Royal Oak gemisini de kaybetmeleri üzerine, büyük ve kıymetli harb gemilerini muhafaza için» her tedbire başvuracaklarına şüphe yoktur. Moskovaya gidecek heyetimiz bugün ha' reket ediyor Moskovadaki ziraat sergisini ziyaref etmek üzere Moskovaya gidecek olan ve dün Ankaradan şehrimize gelmiş bulunan Ziraat Vekili Muhlis Erkme nin riyasetindeki heyet bugün saat on' da Odesaya müteveccihen şehrimizden hareket edecektir. Îzmirde pasif korunma tecrübesi İzmir 14 (Telefonla) Pazartesi günü yapılacak pasif korunma esnasında hava fılolarının kullanacaklan mefruz tahrib ve gaz bombalanndan büyük binalan korumak için geniş mikyasta sisleme usulü de tatbik edilecektir. Casusların muhakemesi îzmir 14 (Telefonla) Edirne havalisinde casusluk suçundan yakalanan ve beşer seneye mahkum edilen dört maznunun nakzan cereyan eden muhake meleri sonunda gene beşer seneye mab« kumiyetlerine karar verümiştir.