CUMHURlYET 20 Mart 1939 Millî küme maçlarında yeni bir vaziyet Futbol Federasyonunun hazırladığı Millî küme talimatnamesine tevfikan yapılması kararlastırılan Millî küme maç!arı, gerek kulüblerı, gerek spor meraklılannı şaşırtacak bir tarzda başlamıştır. İstanbuldan Millî kümeye dahil dört kulübün bazı noktalar hakkmda, Beden Terbiyesi Umumî Müdürlüğüne yaptıkları müracaate cevab gelinceye kadar maçlara iştirak edemiyeceklerini bildirmiştik. Bu kulüblerden Beşiktaş ile Vefa bir iki gün evvel talimatnamede yapılmasını istedikleri tadilâttan vazgeçerek maçlara gireceklerini, buna mukabil Fenerbahçe ile Galatasaray, Umumî Müdürlükten cevab gelmediği için maçlara iştirak edemiyeceklerini yazmıştık. Fener futbolcuları İdare heyetini dinlemiyorlar Dün öğleden evvel Fenerbahçe Müessisler umumî heyeti senelik toplantısını yapmış ve Millî küme talimatnamesinde kulüb idare heyetinin tadilini istediği noktalara hiçbir cevab verılmemiş olması dolayısile maçlara iştirak etmemeğe karar vermişîir. Fenerbahçe idare heyeti azasından bir zat da Müessesan heyetinin verdiği kararı Galatasaray kulübüne bıldirmiştir. Fakat Fenerbîhçenin Müessesan ve idare heyetlerinin bu hususta vermiş olduklan kararı geç vakit protesto eden Fenerbahçe futbolcuları verilen bu kararı tanımıvarak sahaya çıkmak arzusunu göstermisler ve soyunmuşlardır. Lisanslar gösterilmeden maç yapıhyor ^M**,*^,. , Takım hazırlanmış, fakat hakeme ibrazı mecburî olan lisanslar mes'ul ellerden alamadıkları içın takım azasının is'mlerini havi bir 'iste ile sahaya çıkmak Dığer maçlarda olduğu gibi Millî kürre maçlarında da lisans ibrazı mecburî o'duğundan maçın hakemı, Taksimde blunan mmtaka spor direktör vekili Muhtara müracaat etmiş, Muhtar da hakeme, verilecek lısteyi kabul etmesini b''dırmiştir. Ve c a kulübü Fenerbahçenin lisans ibraz etmeyişine itiraz etmiştir. Fakat bölge mümessilinin bu gayrinizamî \aziyeti kabul etmesi üzerine Vefalıların itirazına rağmen maç oynanmıştır. Fenerbahçe takımının, Müessesan ve idare heyetleri tarafından verilen karara muhalif olarak hareket etmesi üzerine clün iş başına gelen idare heyeti fevkalâde bir toplantı yaparak aşağıdaki kararı vermiş ve matbuata tebliğ etmiştir. Fenerbahçe Spor kulübünün tebliği «Fenerbahçe Spor kulübü riyasetmden: «Fenerbahçe Spor kulübünün otuz bir r ene sibi uzun bir spor hayatı devresınde tesadüf etmediği bir vaziyet karşısında kald'çh ve idare heyeti kararına muhalif olarak bazı oyuncuların isyankâr hareketlerde bulunduklarını teessürle kaydetnr'kteyiz. taraf da sönük bir oyun oynamışlardır. Hasılat 64 buçuk lira Fenerbahçe Vefa maçının hasılatı yalnız 64 buçuk liradan ibaret kalmıştır. Bu paranm 40 lirasını stad hissesi olarak Fenerbahçe kulübü aknış, 20 lirası da millî küme maçlarına giren ve girmiyen 22 kulüb arasında taksim edilmek üzere Umumî müdürlük emrine ayrılmıştır. Atlı mani müsabakaları Milletlerarası müsabakalara gidecek olan süvarilerimizin dünkü yarışları çok güzel oldu % Fenerbahçe takımi, idare heyeti kararını dinlemiyerek Sipahi Ocağı sahasında tertib edilen atmüsabakaları, dün Vefa üe maç yapiı; Galatasaray Beşiktaş maçı yapı madı lı manibinlerce kişi önünde,güzel bir havada, çok parlak bir şekilde, yapıldı. Merhum Gülsün mükâfatı Süvari subaylarımızdan üstteğmen Fahrinin refikası ve güzide bir Türk amazonu iken geçen yıl Karakösede vefat eden merhum Gülsünün adına tertib edilmek suretile iyi bir kadirşınashk tezahürüne vesile teşkil eden birinci müsabakaya her nevi atlara binmiş sivil bınıciler iştirak etmiştir. Mani sayısı 12, azamî yükssklik 1,10 metre, genişlık 3 metre, tasnıf zarnan üzerinedir. Dört hayvan girmiş, üçü parkuru hiç hatasız bitırmiştir. Birincıliği, ikinciliği ve üçüncülüğü, hep Orhan Azızın bindiği hayvanlar kazanmıştır. Birinci yarım kan «Eiekızı», ikinci Karacabey harasında yetişen saf kan İngiliz «Başkan», üçüncü yarım kan İngiliz «Afacan» birinci parkuru 1,20 dakikada yapmıştır. Bayan Meİâhat Akselin Muradı bugün talihsizdi; iki hata yaptı. Pera, î. Spor muhteliti Hilâl, Eseyan muhteliti Fenerbahçe stadında Fener Vefa maçından evvel oynanan bu muhtelitler maçını Ahmed Adem idare etti. Bir gün evvel Taksim liki müsabasında yorulmuş bulunan Peralılar Hilâl Eseyanın hakimiyeti altına düşmüşlerdir. Ve Hakkı, Hakkı, M. Salim tarafından yapılan üç golle devre 3 0 Pera I. Spor aleyhine neticelendi. İkinci devrede kendini toplıyan Peralılar Mesinezi ve Colâfi va Arnavudköy, Topkapı Şişli, Süleyma sıtasile iki gol yapmışlarsa da oyun bittiniye maçından bir enstantane ği zaman 3 2 mağlub olmaktan kurtuBu dakikada müşevvik ve muharrikler lamamışlardır. hakkmda muktezi tahkikatın yapılmakta Şişli, Süleymaniye muhteliti olduğu ve taayyün edecek vazıyete göre Topkopı, Arnavudköy en şiddetli disiplin cezaları verilerek tatmuhteliti bikmın fevkaiâde olarak davet edilecek Müessisler umumî heyetine bildirilmesi Bu maç dün Taksim stadında oynandı. takarrür etmiştir.» Bundan sonraki Galatasaray Beşiktaş müsabakasının yapılması dolayısile stadGalatasaray Bey.ktaş maçı da pek az seyirci vardı. yapılmıyor Oyun çok zevksiz oldu. Bilhassa TopYukarıda hulâsa ettiğimiz vaziyet nekapı, Arnavutköy muhteliti, bir türlü anticesinde dün, Taksim stadyomunda Galatasaray Beşiktaş maçı yapılmamış, laşamadıkları için öteki muhtelitin hakimiSahaya çıkan Beşiktaşlılar seremoni yap yeti altına düştüler. Şişli oyuncularınm ğu Süleymaniyede müteaddid defa oyFenerbahçe stadındaki Fener Vefa nadıkları için daha iyi anlaşıyorlardı. Nimaçı yapılmış ve 1 0 Fenerin gaiıbıy£< tekım 20ncı dakikada Şavaş Süleymaniye tile neticelenmiştir. Şişlinin ilk golünü atı. Beş dakika sonra Fenerbahçe futbolculannda, idare İskenderden güzel bir pas alan Haraç ikin heyeti kararını dinlemiyerek kendi ken ci golü de yaptı ve birinci devre 2 0 galidilerine maç yapmalan, yeni bir vaziyet aıyetlerıle bitti. ıhdas etmiştir. İkinci devrede oyun daha hararetli olFenerbahçe: 1 Vefa: 0 du. Süleymaniye Şişli muhteliti daha Yukarıda anlattığımız şekilde itirazlar düzkün oynıyarak Danişin ve İskenderin ve müzakerelerden sonra Fenerbahçe yaptığı gollerle sayılarını artırdılar. Ve Vefa maçı dün, Fener stadında yapıl maç da 40 Süleymaniye Şişli lehine nemıştır. ticelendi. Fenerbahçe takımı: Hüsameddin Beykoz, Kurtuluş Bozkurt Yaşar, Lebib M. Reşad, Ançehdis, Taksim stadında yapılan bu maçm ilk Ali Rıza Saban, Ebad, Yaşar, Basri, devresi sıfır sıfıra bitmiştir. Naci. İkinci devrede Bozkurt birbiri üzerine Vefa takımı: Azad Vâhid, Garo iki sayı yaparak maçı 20 kazanmıştır. Süleyman, Lutfı, Sefeı Kadri, A';düş, Sulhi, Sükrü, Mehmed. Ankaradaki Millî küme maçı Hakem: Feridun Kıhc. Ankara, 19 (Telefonla) Her üç bblİlk devrede hemen hemen müsavi bir gede birden baslıyan millî küme maçlan, oyun çıkaran takımlar birbirlerine 30I asehrimizde, Demirsporla Ankaragücünü tamamışlar ve bırıncı devre 0 0 berakarsılastırıyordu. Bu müsabaka çok heyeberlikle neticelenmiştir. canlı oldu ve 2 2 beraberlikle bitti. İkinci devreye sıkı baslıyan Fenerhahİzmirdeki Millî küme maçı çeliler 7 nci dakikada Yaşarın kafijıle İzmir 19 (a.a.) Bugün yapıîan ovunun yegâne sayısmı yapmışiavdır. Bundan sonra mütevazin bir şekilde o\ millî küme karşılaşmalarında, heyecansız nanan mac baska gol olmadan 1 0 Fe ve zevksiz bir oyundar sonra Ateşsporla nerbahçe lehine bitmi=tir. Doğanspor ekipleri 1 1 berabere kaldıMac: pek az seyirci takib etmis ve iki lar. Yüzbaşı Eyiib Öncü (Mussolini) kupasuu kazanan Ünal ile atljyor takib etti. Geçen seneki Mussolini kupasını kazanan hayvanlarla süvarilerimizi ve diğer hatasız parkur yapanları şiddetle alsonra alman hayvanlardan dün yalnız kışladı. Geçen seneki Avrupa turnesinden Şane ile Çulban bu müsabakalara girmişİerdir. Avrupaya götürülecek hayvanlar, dünkü müsabakada alınan neticelere göre seçilecektir. Süvari ekipimiz, 25 martta Nis'e gitmek üzere İstanbuldan hareket edecektir. allara binmiş, bütün süvarilere mahsustu. Mani sayısı 14, azamî yükseklik 1,20. Tasnif zaman üzerinedir. Bu müsabakaya dokuz hayvan girdi. Ustteğmen Kudret Kasar, Anglo Norman «Bora» ile 1,39 dakikada birinci, ustteğmen Salâhaddin Orhon, Macar «Çapkın» ile 1,39,1/5 de ikinci, ustteğBoğaziçi mükâfatı men Bekir Akınay, yerli yarım kan «KiBinicilık okulunda kursta bulunan topbar» ile 1,44,2/5 te üçüncü. çu subaylarına mahsustur. Mani sayısı 12, Ayazağa mükâfatı azamî yükseklik 1,10, tasnif zaman üzeBu, günün en mühım müsabakası idı. rinedir. 1939 senesi Avrupa beynelmilel atlı mani Dört hayvan girdi. Ustteğmen İhsan müsabakalarına iştirak edecek olan atlara Özler, Fransız «Aşina» ile 1,47 dakikamahsustu. Mani adedi 14, azamî yüksekda birinci, ustteğmen Zeki Ural yerli ya!ik 1,50 metre, azamî genişlik 4 metre ve r;m kan «Şahin» ile ikinci, yüzbaşı CenvJ tasnif hata üzerine idi. Parkurun asgarî Pamir Macar «Hurma» ile üçüncü. Bi ,40 dakikada yapılması şarttı. rinci ve ikinci hıç hatasız parkur yapmış12 at girdi. Bırinciliği, yüzbaşı Eyüb lardır. Öncü, Anglo Norman «Ünal» ile hiç Sipahiocağı mükâfatı hatasız ve 1,32 dakikada bitirdi. Ünal Binicilik okulunda kursta bulunan sü dün mükemmeldi. İkinciliği yüzbaşı Savari subaylarına mahsustur. Mani sayısı im Polatkan yerli yarım kan «Karrad» He 12, azamî yükseklik 1,10 metre, tasnif hatasız 1,32,3/5 dakikada kazandı. Ühata üzerinedir. çüncülüğü ustteğmen Ahmed Kızılkan, Sekiz hayvan iştirak etti. Asteğmen Fransız yarım kan «Akm» ile 1,37 dakiNecdet Aykut yarım kan «Horoz» ile kada ve bir tek hata ile aldı. Diğer hay 1 21 dakikada hatasız birinci, asteğmen \anlardan «Güçlü», «Çakal», «Çulban» Nihad Erkan yarım kan «Altay» ile ve «Hıncal» ikişer hata yaptılar. Şane üç 1,27 de hatasız ikinci, asteğmen Irfan nata, «Akmcı» dört hata yaptılar. 3aktır yarım kan «Karaca» ile 1,32 daUmumiyet itibarile müsabakalar güzel kikada kata«ız ü'üncü olmuslardır. oldu. Kıdemli ve genc süvari ekiplerimiYüzbaşı Avni mükâfatı zin bütün kış iyi çalıştıkları görülüyordu. Mer'ıum muallım yüzbaşı Avninin ha Nitekim yedi hayvan parkuru asgarî 1,40 tırasına hürmeten onun adını taşıyan bu dakikadan evvel bitirdiler. Halk, müsabamüsabaka, altı yasından ıtıbaren her cıns kaları çok büyük bir alâka ve heyecanla Kır koşusu Beşiktaş kulübünün üçüncü kır koşusu müsabakası dün 4 kilometrelik bir yol üzerinde yapılmıştır. Müsabakayı Todori 13,53 dakikada kazanmış, Mahmud ikinci, Yorgi üçüncü olmuştur. Dördüncü ve son müsabaka hafta yapılacaktır. gelecek Dünkü bisiklet yarışı İttanbul bölgeainin tertib ettiği bisiklet müsabakalarına dün de Mecidiyeköyünde devam edilmiştir. Altmış kilometre mesa fede yapılan yarışı Süleymaniyeden Hara lambo kazanmış, Torkum ikinci, Anastas üçüncü olmuştur. İstanbul, Türkiye kros birincisi oldu Dün Ankarada yapılan Türkiye kır koşusuna 17 bölgeden gelmiş dörder atlet iştirak etti. Baştan sona kadar muntazam bir çıkışma halinde cereyan eden koşuda İstanbul 1, 3 , 5, 9 sayı ile birinci, An kara 19 sayı ile ikinci. Kocaeli 28 sayı ile üçüncü oldular. Ferdî neticeler şunlardır: 1 Maksud (İst.) Derece 18462 yeni rökor, 2 Ali (Ankara) 3 Artan (İstanbul) 4 Mustafa (Ankara) 5 Hüseyin (İstanbul) Fenerbahçe kulübünün daveti Fenerbahçe spor kulübü riyasetinden: Mühim bazı mesail hakkmda müzakere edilmek üzere müessisler umumî heyeti 26 mart pazar günü saat onda fevkaiâde cîarak içtima edeceğinden müessis arkadaşların muayyen gün ve saatte kulüb înerkezini tesrifleri rica olunur. Haftalardanberi bir rol oynuyorum, evet, hem de bir komedya rolü. Klodi ile ben yalnızdık ve bir ay köylü hayatı yaşamağa karar vermiştik. Buraya gelmeden evvel ikimiz de Hananda'nın yanında çalışıyorduk. Saint Honore'de büyük bir yün işi mağazasıdır. Ben kendim Parisliyim, köy hayatma dair bana sual sorduğunuz zaman zannettiğiniz gibi mah cubiyetimden değil, cehaletimden size ce" vab veremiyordum. Tabiat bana dehşet veriyordu ve kırları bir nevi mezarlık telâkki ediyordum. Siz geldiniz. Hakikati çabucak söyliyebilirdim, söylemeliydim. Niçin mi yapmadım? Mademki şimdi aramızda doldurulmaz bir uçurum var, herşeyi açıkça söyliyebilirim. Size yapmağa mecbur olduğum itirafı her an geciktiriyordum. İstiyordum ki hakikati her hangi bir vesile ile kendiliğinizden öğrenesiniz. Meselâ Travers anneleri görüp kim olduğumuzu onlardan öğrenebilirdiniz ve şatoya döner dönmez bana: «Yalan söylediniz!» diyebilirdiniz ve böylece herşey yoluna girerdi. Ben de oyunu uzatmaktan garib bir zevk duyuyordum. Dikkat edin, Parisli bir kız öyle çabucak din değiştirmez, tabiatin sihrine kendini çabucak kaptırmaz. (Arkası var) Cevad Gürkan atlıyor dan muvafakat etmek istemiyorlar. Arman müsaadeyi verdi. Berberden sonra bir şapkacıya da girdiler, genc kız benekli güzel bir şapka beğendi ve kendine gayet iyi yaraştırdı. Arman kendi kendine: «İnsiyak yaptırıyor.» diye düşünüyordu. Bununla beraber Tibodiyer'e dönüşten biraz korkuyordu. Jermen'e şatodakilerin hayretini azaltmak için mantosuna sıkı sarmmasını tenbih etti. Şatodakiler bu değişikliği bekliyorlardı. Leokadi dişleri arasından mırıldandı: «İşte hakikî hüviyeti.. Sağ olsun bizim efendi bu aşiftenin saf bir köylü kızı olduğuna nasıl inanıyor bilmem ki!» Arman keyifliydi. Arzusunu daha o akşamdan yerine getirmek istedi ve Jermen manikürlü tırnakları, sun'î ipekten güzel robu, kıvrılmış saçlarile efendinin sofrasında yemek yedi. Yemiş yenirken, genc kız Arman'a sordu: Şimdi beni ne yapmak tasavvurundasınız? Arman bir an düşündü, Jermen'in uzattığı mumun alevile sigarasını yaktı ve gülümsiyerek: Şimdi karım olacaksın, Madam Arman Üzerk. Yalnız peşinen söylemeliyim, Tibodiyer'e bayıhrım, fakat, harikulâde bir san'at eseri keşfetmiş adamlar gibiyim; bu san'at eserini evvelâ kendileri için sakhyan ve sonradan onu teşhir etmek arzusuna kapılan adamlardanım. İkimiz beraber Parise gideriz. Nasıl bu tasavvur? Hoşuna gidiyor mu? Mükemmel! Fakatı makatı yok değil mi? Jermen kızararak: Ben size yazarım, dedi ve yemek odasından kaçtı. Arman kendi kendine: «Pol ve Virjini'yi okutmakta hata etmişim. Şimdi bana bir sürü itirazlarda bulunacak» diye düşündü. Ertesi gün uyandığı zaman, muzaffer görünen Leokadi efendisine bir meklub getirdi. O genc kızın mektubu. Şafakta gitti. Şoför onu gara kadar götürdü. Parise giden ilk trene binmiş. Yazan: Henri Duvernois Çeviren: Cevad Sadık \ KARISIM ı HİKÂYE 7 Bunu istemem, dedi. Baskalarının ne düşüneceğınden Niçin? Nekadar şık olduğunu görsana ne? Çocuğum, senden ben mes ulüm, kim ne arışabilir? Seni giydirip ku müyor musunuz? Size son derece yarasatmak bana zevk verıyor. Fakat yara şır. ?ıp vd"sTiıv3cağını şımdıden kestireJermen: mem. Bİ7d°n bir kere tecrübe etmek. Hoşlanmad'.m, dedi. Onu sıze bıD?^ası \ar. Bundan böyle benimle ye rakıyorum. mek yemeni istiyorum. Köylü kıyafetini O halde bir başkasmı verelim. ! art ter 'n sehirli bir kad'n sibi giyindikten Meselâ şu çicekli rob nasıl? sonra Leokadı ve ötekiler bunu gayet ta Onu da sevmedim. Müsaade ebiî bulupar. dersenız kendım beğeneyım. Belki de alışık değilsiniz. Arman bunları söylcken Jermen ona Alışınm. herşeyi itiraf etmek arzusuna kapıldı, faVat s;enc adım o kodar şen görünüvordı: ve Jermen gayet sade bir model intıhab ki Jermen bu cesareti kendinde bulama etti, kücük kırmızı kemerli bir rob. Bunu tecrübe edeceğim. d, Arman sabırsızlıkla bekledi. Böylece M?şa7anın iki yüz elli frankl'k roblar dairesıne geldıkleri zaman Arman genc müphem bir tasavvurunu gerçekleştiriyordu: Bir ruh ve bir zerafet yaratmak tasav Viza: vuru. Jermen robunu tecrübe ederken Ar Beğend'Şini seç, dedi. Satıcı kızlar bıyık altından gülüyorlar man himayesi altına aldığı genc kızın kıqı. İçlerınden biri, Jermen'e gayet güzel sa bir müddet zarhnda ne kadar hızla terakki ettiğini düşünüyordu. Evvelâ başve zarif bir rob teklif etti. Jermen: BÜYÜK langıc olarak Jermen'e yedi sekiz yaşlarındaki çocuklara mahsus kitablar, sonra küçük ahlâkî romanlar hepsi de resımli ve iri harflerle yazılmış vermişti; ve nihayet P c ! ve Virjini romanmı. Jermen bu heyecanlı aşk romanmı çok iyi anlamıştr, o kadar ki, bu beklenmez neticeden sonderece memnun olan Arman'a kitabdan şu parçayı ezbere okumuştu: «Sevgili Pol, sevgıü dostum! Sabah erenden güneşle beraber kalktığımız o mesud günleri hatî'la! Sebebini bilmediğimiz bir haz içindeydik. Şafağm zengin renklerini doya doya seyretmek, nebatların kokusunu doya doya almak, kuşlann konserini dinlemek, bu nimetlere şükretmek en masum temennilerimiz arasmdaydı!» Jermen'in zarif ve şık bir genc kız olarak kendine doğru geldiğini gören Arman Üzerk, gururîd düşündü: «İşte eserin. Bu tabiat çocuğu hepsinden, bütün o sun'î ve geveze kızları gölgede bırakacak». Arman eserini tamamlamak maksadile bu tabiat çocuğunu berbere götürdü. Berber, Arman'a dedi ki: Madam manikürcü kızın, tırnaklarını kırmızıya boyamak istediğini söylüyorlar. Yaln:z sizin müsaadenizi alma VII Ve Arman şu mektubu okudu: «Bu mektubu aldığınız zaman sizden çok uzakta olacağmı. Sizden bütün kalbimle af dilemem lâzımdır. El yazım sizi kâfi derecede aydmlatmış olacaktır.