17 Ekim 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

17 Ekim 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 Birincitesrin 1935 CUMHURİYET HADiSELER KARŞISINDA J Bîz bize Akan sular nasıl durur? CEPHEDEN MEKTUBLARi Viyanada bir mahkeme salonu. Davacı: Bir ışçi. Suçlu: Meşhur ve zengın bir aktör. Mevzu: Aktör, oyun bittikten sonra h, artık mesele kalmıyor! İtalYazan: Ahmed Ağaoğlu villâsına gitmek üzere otomobıline binıyan Habeş harbinin günleri arKamutayda önemli meseleler konuşul da olup bitenleri fayda alınacak tarzda yor. Şehrin kıyılarında, Waehringer Cottık sayıhdır. Devletler araya gitage denilen kibarlar mahallesinin tenha nakta, incelenmekte ve çözülmektedir. yaymak onun birinci işi olmâlıdır. riyorlar; kollan sıvadılar, açtılar kesenin Vlisal olmk üzere kooperatıf işi gösterileEsefle kaydetmek mecburıyetındeyiz bir sokağından dönerken karşıdan motoağzını. Amma, bu kese kendi keseleri de)ilir. Bu mesele etrafında Ekonomi Ba ki bası direktörlüğü ya bu ödevin kıymet sikletle gelen işçiyi çiğniyor. Otomobil ğilmiş. Varsm olmasın! Ne çıkar? Zaten (Baş tarafı birinci tahifede) Daha şimdiden, cenubdaki tayyare canı, bircok tanınmış saylavlar sözler scy ve değerini takdir etmemiştir ve yahud o biraz zedeleniyor. Motosiklet paramparkendi keseleri olsaydı, bu derece cömerd 2 Şimalde yapılan bu nümayiş Ha kuvvetleri, Italyanların Gerlagubi ve emiş, fıkirler beyan etmışlerdır. nu şimdiye kadar arzu olunan tarzda ifa ça; işçi alkanlar ıçınde. Zavallı ölüm beşlilerin nazarı dikkatini Italyanların Garahi şehirlerine doğru ilerliyen kuvvct davranamazlar, işi gene uzatırlardı. Halden kurtarmak için bir bacağını kesiyorbuki şimdi, akşama sabaha bu korkunc Meselenin ehemmiyeti meydandadır. etmemiştir. cenubu şarkisinde, Ogadende, çöl oıta lerinin cenahlarını muhafaza etmek ve lar. Aylarca yatıyor. dava tathya bağlanacak gibi görünüyor. \hm satım kooperatif kurumu, kredı koSonra bu işte Kamutay divanı da ilgisında yapmakta oldukları son derece mü Habeşlilerin buralarda bir çevirme hareNasıl mı diyorsunuz?. Pek mi merak İyi olduktan sonra dava başlıyor. Ak him hazırlıklardan çevirerek şımale çek ketine teşebbüs etmelerine mâni olmak >peratifi, memleketın ekonomi yaşayışıle lidir. Malumdur ki Kamutayda geçen rakından ve derinden ilgili meselelerdır. konuşmalar zapta alınır ve bunun için tör çok tanınmış olduğundan mahkeme miştir. Italyanlar iyi yetiştirilmiş, en yeni için Tafara, Katama, Jilamo ve Webbe ettiniz?. Ben izah edeyim size. Bizim Devletin iktısad alanında tuttuğu ve ko de Kamutay bircok zabıt kâtibleri istih salonu tıklım tıklım dolu. Celseler birbi silâhlarla mücehhez ordularının faık;yeti Şibeli nehri üzerinde toplanan Habeş gazetenin bugünkü sayısmda, ve ajans raladığı yol da bununla pek sıkı bir ıl dam eder. Tabiî bu zabıtlar gene tutulu rini takib ediyor. Vaziyet aktörün işine ni işte bu cephede göstereceklerdir. kuvvetlerini bombardıman etmiş ve da telgraflarınm arasında bir haber göerecksiniz: Fransa Başbakanı Laval, Paris jidedir. Bugün bunlar hakkında Türk yordur. Fakat eskiden bir de bir zabıt gelmiyecek bir şekilde. Eksperlerin kaza ğıtmıştır. Ogadendeki İtalyan kuvvetlerini sevk teki İtalyan elçisini geçenlerde karşısına atandaşınm açık ve ayd«ı fikır edin ceridesi çıkanrlardı. Bu cerideye zabıtlar yerinde yaptıkları araştırmalar onun suçEvvelce hazırlanan plân mucibince in almış, demiş ki: ve idare eden General Grazıanınin muaynesi bilhasa müstahsıller ve tecım adam olduğu gibi geçerdi ve ondan herkes isti lu olduğunu göstermek üzere. Kımbılır kişaf etmekte olan bu harekât, Ogaden biraz çakırkeyıf miydi? Yanında başını yen bir hedefi vardır. O da fevkalâde arı için birinci derecede önemi haiz bir fade edebilırdı. « Azizim Bay elçi! Vaziyet mamıntakasında sağlam ve emin bir münadöndürecek, gözlerini karartacak biri mı sevkülceyşî ehemmiyeti olan* Harar şehştir. kale hattı tesis etmek maksadile yapıl lum. Siz, durup dururken, Uluslar Sosİşittiğim doğru ise şimdi böyle bir cerini zaptetmektir. Fakat ben ki azçok okumak bilen ve ride çıkmıyormuş, ve yahud pek az bir vardı ? yetesi üyelerinden bulunan Habeşistana maktadır. Karar günü yaklaşıyor. Bu hedefe vâsıl olabilmek için ltal >u meselelerle de uğraşmış bir adamım, sayıda cıkıyormuş. Şöyle ki istiyen herkes saldırdmız. Bu hareketiniz öbür devletİşte İtalyanlarm bu harekâtını gizle Ve işte mahkeme salonundayız. Bir yanların gayet ihtiyatlı davranmaları, büCamutayda geçen konuşmalar hakkında onu elde etmek imkânmdan mahrum lerin hoşuna gitmedi. Cenevre Andlaşmamek için de şimalde bazı nümayişler yasının altına imza koymuş herhangi bir ıçık ve aydın bir fikir edinmek içın ne mus. Bu böyle ise buna da acımamak köşede kesik bacaklı renksiz bir adam o tün teferruatı evvelce tesbit edilmiş bir pılmaktadır. turuyor. Biraz ilerisinde Viyananın gü plân dairesinde hareket etmeleri lâzımdır. devletin tamamiyeti mülkiyesi Uluslar :adar çalıştımsa başa çıkamadım. Oyle kabil değildir. Çünkü evvelâ KamutaMaamafih şimalde de ciddî ve fakat Sosyetesinin zâmanı altındadır. Bu itineşi, Avrupanın sevgilisi bınbir suratlı, Muvaffakiyet, erkânıharbiye heye'inin lüşünüyorum ki memleketın yüzde dokyın her yeni kanun getiren celsesi bir ta binbir marifetli aktör. Mavi, yeşil, güzel, iktidarına, nakliye işlerinin intizamına ve nisbeten daha bati ve mühim hazırlıklar barla, Habeşistana vaki olacak herhangi anı da ber.im vazıyetimdedır. rihtır. Hukuk alanındaki açılmamızın ta cirkin bütün kadın gözleri, renkli projekbir tecavüze rıza gösteremiyeceğimiz ta harekâtın her safhası hakkında karar da yapılmıyor değil. Ne aja.ısın tebliğleri ve ne de gazeterihini takıb etmek ve yahud onu tetkik törler gibi onu aydınlatıyor. Ve o, bu baGeneral de Bono yakmda başlıyacak biidir. Gelin, şu işi, alev saçağı sarmadan, gâhta sahih ve tam malumat alınabılmeerin özel aytarları tarafından verılen etmek istiyenler bu suretle en mühım bir kısların altında saksıdan taşan bir çiçek olan dağ muharebeleri için hazırlıklarına bir oluruna bağlıyalım. Size, Habeşistasine mütevakkıftır. chulâsa» lar bu hususta bana yardım etkaynaktan mahrum edilmiş olacaklardır. gururile açıhyor, parlıyor. devam etmekte ve Eritreden dağlann e nın Harrar, Ogaden, Tigre, Danakil nediler. Tersini söylesem daha doğru Herhangi bir felâkete maruz kalmaNasıl ki birinci Büyük Millet Meclisinin Birazdan sorgu başlıyacak, ortalıkta Tnak için İtalyan Somalısinden Harara teklerine kadar otomobil yollan yaptır bölgelerini verelim; kalan kısmmda da Jur. Çünkü gerek tebliğler ve gerek özel hukukî faaliyeti hakkında bugün bir taekonomik, finansal ve tecimsel menfaatmaktadır. cıt yok. Tam bu sırada bacağı kesilen elgraflar o kadar karışık, o kadar allakrihçi için tetkikatta bulunmak imkânsız isçinin avukatı kalkıyor, söz istiyor ve kadar uzatfacak italyan zincırinde tek Italyanlar, asıl Adisababaya çıkan Ier bağışlıyalım; tek, Habeş İmparatormllak yazılmışlardı ki ınsanın dımağında olmuştur. Çünkü o zamanlar celseler ek davadan vazgeçtiklerini söylüyor. Çün bir zayıf nokta bulunmamalıdır. Italyan dağ geçidlerine, dar boğazlara girdik'.erı luğunun istiklâline ve tamamiyeti mülkiıçıklık ve aydınhk yerıne karışıkhk ve ları Ogaden mıntaksında ençok müşkü ye?ine dokunmayın!.» seriyetle gizli oluyordu. Zabıtlar müna kü, yüksek ruhlu, derin bakışlı, iyi kalbaranlık yaratıyorlar. Bir cümle ötekını lâta düşürecek olan şey, susuzluktur. Fa vakit, Hbeşistanda harbetmenin acı hakivebe ile saylavlar tarafından tutularak li aktör, kazadan kendisinin de zarar italyan elçisi ne demiş, bilmiyorum. utmuyor, üçiincü cümle gökten ınmış bir kat haber aldığıma göre General Grazı katlerile karşıla^acaklardır. zabıt ceridesine geçirilirdi ve zabıtlar da görmüş olmasına rağmen araştırmaların Fakat ben onun yerinde olsaydım, zecrî e hiçbir şeyle ilgısi olmıyan bir ucubeani, bu müşkülü de halletmiş, bircok seySöylendığine göre İtalyanlar geçidler:, saylavların ellerınde kalarak toplanmamış sonunu beklememiş ve işçinin maddî ka tedbirler bekliyorken, birdenbire böyle lir. Ve en sonda da ne kooperatif kurumyar su tankları tedarik etmeğe muvaffak bırbırıne muvazi yürüyecek olan iki koila ve ötedeberide kaybolmuş bulunurdu. yıblarını üzerine alarak ona bin be§ yüz bol keseden bir ihsan karşısmda kalınca arının neden ibaret olacaklarına, ve ne olmuştur. Bu tanklar ıssız, çıplak, ycr yer geçmeği düşünüyorlarmış. Bu geçidler Bundan dolayı bugün onlan bir yere topAvusturya şilini vermiştir. hayretten, maazallah, füc'eten giderdim. le ilgililerin bu hususta nasıl düşündükleyükselen kum tepeleri istisna edilirse, başlıca üç dağ silsilesi arasından geçmeklamak ve birinci Kamutayın hukukî faaliSalonda mınltılar, hafif takdir sesleri. Dığer taraftan, Fransanın bu semahati ine dair uzaktan bile bir fikir edinmek dümdüz ve ucsuzbucaksız görünen çöl tedir ve bunlardan sağa sola yüzlerce deyeti hakkında tarihsel bir fikir edinmek Hâkim aktöre soruyor: Habeslerin kulağına gidince, ne düşünenkâm oldu! lerde, ilerliyecek İtalyan kollannm her reler aynlmaktadır. Binaenaleyh herhanimkân haricine çıkmtştır. Bu satırları ya Neden maddî zararları üzerinize noktasındaki kıtaata su yetiştirebilecektir. gi bir pusuya düşmemek için İtalyanlann, ceklerini, ne diyeceklerini ve ne yapacakBunun böyle olmasına ve böyle devam zan bizzat bu mesele ile uğraşmış ve fakat almak lüzumunu gördünüz. Suçlu oldularını pek merak ediyonım. tmesine acımahdır. Ancak bu kollar ilerledikçe su yetrç kuvayi külliyeleri boğazlara girmezden bütün çalışmasına rağmen muvaffak olağunuzu kabul ediyor musunuz? Başlangıcdanberi, Avrupanın adale Unutmamalıdır ki her parlımanter tirmek hususundaki müşkülât ta iki misli evvel bu dereleri iyice taramaları lâzımmamıştır. Yüksek ruhlu, iyi kalbli adam keîime artacaktır. Çünkü boşalan su tanklan, su dır. Çünkü bu dar geçidlerde gizlenecek tine, Uluslar Sosyetesinin nüfuz ve kud levlette parlıman ulus için adeta bir mekeb rolünü oynar. Memleketi ilgilpn İkinci mahzur da zabıt elde olmaksızın leri yuvarlak inci taneleri gibi teker tekcr almak üzere tekrar geriye, kuyulara dön küçük bir düşman müfrezesi îtalyanlann detine sığınan Haile Selâsiyenin, hiç liren bütün meseleler oradan geçer ve herhangi bir kanunun tefsiri hakkında fi dökerek cevab veriyor: mek için, her defasında daha fazla mesa cebel bataryalarını tamamile mahvedebi beklenmedik bu asıl (Haile) nin karşısında, adalet mefhumunun, ceddi Süleyeçerken de bılgili mümessiller mesele et kir beyan etmenin tehlikeli olmasıdır. Hayır suçlu olduğumu kabul et fe katetmeğe mecbur kalacaklardır. Bun lir. manla birlıkte yok olduğuna, uluslar araafında muhtelif fikirler beyan ederler. Böyle bir fikrin nekadar zâhirde ilmî ol miyorum. Ortada bir kaza ve bundan dan maada tanklann bozulup yoüarda İngiliz ve Alman askerî mütehassısları, 5u fıkirler memlekette okunur, her sa da yanlış olması ıhtımalı daıma vrdır. zarar gören iki insan vardır. Bu zarar kalmaları ve yahud Habeş çeteleri General De Bononun çiçeklerle dona sındaki anlaşmanm da Bâbil kulesi za es ondan faydalanır. Meselenin ne Yalnız zabıt ortada olmlıdır ki müfessir ları, iktısadî vaziyeti daha düzgün olan nin baskınlanna uğramalan tehlikesı de tılmış takı zaferlerin altından geçerek A manındanberi hâlâ tahakkuk edememiş bir hulyadan ibaret bulunduğuna hük lduğuna, ne gibi faydalar temin ettiğine, kanun kabul edildıği zaman kanun ya tarafın üzerine almasını hak mefhumuna vardır. duaya girişini ve yahud da yeni yapılmış medeceği şüphesizdir. eler ve kimlerle ilgili olduğuna, nasıl panların hangi duyguye, hangı düşünceye, uygun buldum. îşte bu tehlikeleri elden geldiği kadar bir yolun resmi küşadı esnasında, kordeGelgelelim, Yehudânın aslanı, akıbet Alkışlar, gürültüler, varol sesleri. areket edılmesi lâzım geldığine dair her hangi şartlara ve mecburiyete bakarak oazaltmak içindir ki îtalyanlar Habeşlıleri lâyı kesişini gösteren fotoğraflarla alay eeste bir anlayış, bir düşünce hasıl olur nu kabul ettiklerini öğrenebilsin ve ka N. şimal cephesinde oyalamakta, meşgul et diyorlar. Gerçi Ingilizlerin ve Almanların postu kaptıracağına benziyor... Baksanıza! Şimdiden derisile beraber etlerini i kamusal seviyenin yükselmesine de me nun hakkında doğru dürüst bir tefsir yüharb telâkkilerinde böyle merasimin yeri mektedirler. de, kemiklerini de, bol keseden, biribirrütebilsin. Bu olmadan yapılan tefsir az lar olur. İngiliz ve Fransızlar gibi ilerlevoktur. Fakat General de Bono, ırkdaşlerine peşkeş etmeğe başladılar. Harar İtalyanlarm eline geçince, İtalçok nazarî kalmağa mahkumdur. ıiş ulusların parlımanlarmda geçen konuşlannın seciyesini ve zihnivetini gayet iyi yan plânlarında büyük değişiklikler yapıZavallı Saba Melikesinin ülkesü. ıalar, hatta çok bilgili adamlar için bile bildiği için her hareketinde bu cihetleri İşte bir sürü mütalealar ki bızi koopelacaktır. Harar, Habeşistanın kapısı maErcümend Ekrem TALU irer ders değerindedir; fakat herhangi ratif meselesi münasebetile bu yazıyı yaznazarı dikkate almak mecburiyetinde kamında mühim bir nokta olduğu için Iir memleket parlımanının da konuşma mağa sevketti. Bize öyle geliyor ki bir dir. O tıpkı Goffre gibi İtalyan askerle talyanlar burasını zapteder etmez derhal ırı o memleket halkına nisbî olarak fay taraftan Kamutay divanı eski an'anelerinnin «Baba» sıdır. kıymet ifade etmez. Bu şehir müdafaa tahkim etmeğe başlıyacaklardır. Bundan alar temın etmekten, onun seviyesini ne dönerek zabıt ceridesini geniş bir tarzGeneral Graziani büsbütün başka tip edilmemiş olduğu için, İtalyanlann hesonra da Habeşistanın sahılle olan mu ükseltmekten hâlı kalmaz. da ve mikyasta çıkarmakla kaydettığımiz Son çünlerde buğdav pivasasında ge vasalasını temin eden demiryolunu kes te bir askerdir. O daha ziyade, Büyük sabına kaydedilecek bir zafer değildir. Fakat fayda yalnız bununla da kal mahzurlan bertaraf eder ve diğer taraf ne yükselme hareketleri görülmekte Adua ile hudud arasında bulunan yegâmek için Diredavayı ele geçirmeğe çalı Harbde Almanlara soluk aldırmıyan, viıaz. Olup biten konuşmalardan memle tan dahı basın direktörlüğü Kamutayda dir. Şu vaziyete göre alâkadarlar önü ne Habeş kuvvetleri, düşmanın ileri şacaklardır. Fakat demiryolunun katedil rulmak, bıkmak, usanmak bilmiyen Geetin herhangi bir dairesi, kendi mümessi geçen konuşmaları daha nızamlı ve müzdeki haftalar içinde pek az, fakat hareketini tarassud ve icabında engel olmesi, Habeşistanın haricden silâh ve ce 1 neral Weyganda benzer. Kat'iyyen yo nin ödevlerini nasıl ve ne dereceye ka daha aydın ve açık bir tarzda kamusal kış aylarında daha çok mıktarda buğ mak üzere oraya yerleştirilmiş münferid pane getirebilmesine mâni olup bütün rulmaz ve askerini de esirgemez. Fakat ar yaptıklarını, çalışıp çalışmadıklarını düşünceye arzetmeğe başlarsa birinci de day, un ve bunlara bağlı olarak ekmek küçük müfrezelerden ibaretti. fiatlerinin yükselmesini muhakkak ve memleketi çok fena bir vaziyete ilka ede afkerleri onun kendi kendini de esirgemeğrenir ve bu suretle bunlar ayni zaman rece faydalı olan ödevini yapmakla haAldığımız haberler, Habeş zayiatı kış sonl|irında ekmek fiatlerinin 13 ku ceği için Habeşliler bunun önüne gecmek diğini bildikleri için buna seve seve kata da kontrol, müekkilin vekili hakkında kikî bir hizmet ifa etmiş olur. nm derecesini ölçmemize elverişli değil ruşa kadar yükselmesini muhtemel üzere İtalyanlara saldıracaklar, bu hava lanırlar. ir fikir edinmesi için bir vasıta olur ve dir. Hudud muhafızlarının ve işgal edigörmektedırler. AHMED AĞAOGLU lide çok kanlı muharebeler olacaktır. İtalyanlar şimdiye kadar yaptıklan u sayede ıkisi arasındaki ilgi daha faylen mıntakalardaki münferid müfrezele Maamafih bu yıl memleketimizde hiç Habeşliler candamarlannı müdafaa et harekâtta muvaffak oldular. Fakat şu alı bir şekil alır. rin fazla zayiat verdikleri şüphelidir. bir sekilde buğday kıtlığına hatta en umek için atacak bir tek kurşunlan kal rasını da söylemek lâzımdır ki Habesli Hulâ«a hangi taraftan bakarsanız baBılhassa Romanın bu zayıatı 6000 ola fak bir darlığa bile tesadüf edilmesi ihmayıncıya kadar mukavemet gösterecek lerin henüz hiçbir ciddî mukavemetile Erenköy dördüncü ilk okul müdür timali yoktur. Hükumet bu hususta iınız, Kamutayda geçen konuşmaların rak göstermesi aklın kabul edeceği şey karsılasmadılar. cab eden bütün tedbirleri almış bulun lerdir. değildir. Aduanın sukutu müdafaamıza lduğu gibi değilse bile hiç olmzsa açık, lüğünden: Habeş İmparatorunun diyevi İtalyanlar demiryolunu kesmeğe mu hiçbir suretle tesir etmemiştir. Bunu başydın doğru bir hulâsasınm neşri çok ö Yıllardanberi okulumuzun yoksul ço maktadır. Ziraat Bankasının elinde de cuklarına her türlü yardımdan çekinmi ihtivacdan fazla bir stok bulundurul vaffak olurlarsa, Habeşistana sevkedil Adisababa 13 (Paris Soir) îm langıcdanberi zaten bekliyorduk.» emli ve çok faydalı bir iştir. yen ve her yıl bircok talebemizi sevin maktadır. Buğday fiatlerindeki son parator M. C. N . \Viegaad isimli bir mekte olan bütün silâh ve cepaneleri de Bize öyle geliyor ki bası direktörlüğü Amerikalı gazeteci, Ras Guksanın diren (Çocukları Esirgeme Kurumu) yükselişlerin sebebi biraz da arsıulusal Amerikalı gazeteciye şu diyevi vermiş İtalyanlara iltihakından sonra zaptedebileceklerdir. Bundan sonra o ciirinci olmak üzere bu ödevi üzerine al nun Kadıköy şubesi tarafından bu se piyasa vaziyetidir. Tigre tir: varı temizlemek, baskın yapmak için fırlalıdır. Eğer bu kurumun amacı kamusal ne de yoksul talebemize verilmek üze ilinin bir kısmını İtalyanlara terketmek Harb sözlerinin çokça dolaştığı şu sı« Aksumun henüz İtalyanlann eli tasa'S'vurunda olup olmadığını İmpara üşünceyi devlet işleri hakkında aydın re 15 liralık defter, kalem ve saire gön rada bütün dünyada buğday fiatleri sat kollıyan Habeş çetelerini dağıtmak ne düştüğünü haber almadık. Aduanın tora sormuş ve kat'î bir «hayır» ceva ıtmak ve onu doğru yola devretmekse derilmiştir. Mezkur Kurum hej'etine yükselmiş ve bu da Türkiye piyasasın lâzım geliyor ki, bu işi de tayyareler koısgalı ise sevkülceyş bakımmdan hiçbir bile karsılasmıstır. layca basaracaklardır. da amil olmaktan geri kalmamıştır. evlet işlerinin kaynağı olan Kamutay tesekkürlerimizi sunarız. Onemli bir eksik Italyanlar asıl taarruzu cenubdan mı yapacaklar? [BUGUN DEBU] El kesesinden sadaka Şimal cephesindeki hareketler Habeşleri oyalamak ve cenubda rahatça hazırlanmak içinmiş! Buğday yükseliyor Ekmek fiatlerinin de çıkması muhtemel Bir teşekür dudakları titredi. O da Sezanın yüzün bu kadar dolu bir gün olmuş öyle mi?... şecekler... Ve bir anda bütün dünyayı O da kendi başına gelenleri ona anlat unutan anne ürkmüş, yavrusunu göğsü deki perişanhğı ve şaşkınlığı görmüştü: Beni dinle yavrum, dedi; affet mak istiyor... Fakat bunun Atıf üzerin nün üstünde sıkıyor. Dudağının ta altınçok sinirliyim. Bütün gün sana gelmek de nasıl bir tesir yapacağını daha evvel dan çenesinin ta üstünden üpüyor. N e oluyorsun?... istedim. Ve ondan kurtulmak için yazı den tayin edemediği için konuşmaktan vazgeçıyor: Neredesin? Trende ben yalnız mı haneye gideceğimi söyledim: «Bugün Yazan: Suad Derviş Edeb! Roman : 19 pazar, dedi, ne zamandanberi pazarlan Peki sonra, diye soruyor... Sonra gideceğım? Deli... Tren daha kalkmaz. Am Hayır yavaş konuşmıyacağım... çalışıyorsunuz yazıhanede?», «Bugün nasıl oldu da gelebildin?... Nerede idın?. işim var» dedim. Ve evden çıktım. Bana Bağırmak istiyorum. Kavgadan sonra tabiî ağlamak, caya selâm ver. Yüzü biraz sararmış: senin bugün yola çıktığmı bıldığıni *öy bayılmak sahneleri oldu... Nihayet... Küçük Mehmed kalın yün eldıven Seza... Rezalet yapıyorsun! Sus... sus, diyor, başıma gelen ledi. Otomobil henüz köşeyi dönmemiş ler içindeki elini Atıfa uzatıyor. Anne!.. Anne!.. Rezalet mi?.. Ya senin yaptığın ri bilemezsin?.. ti. Bir de baktım küçük sporuna binmiş, Sız de beraber mi geliyorsunuz?... rezalet değil mi?.. Senin yaptığın.. Seza geriye dönüyor. Uzaktaki va Ne oldu?.. Onun koluna giriyor ve adeta zorla kendisi de volanda... Bu senelerdenberi gonun merdivenlerinin üstünden Meh Hayır yavrum, size Allaha ısmarla O, bilmiyorum kimden, bilmiyorum yapmadığı şey... Otomobil kullanmak. med ona elini salhyor. dık demeğe geldim... Bak Mehmed sa :reden senin bugün hareket edeceğini öğ ilerlere doğru sürüklüyor. na bunu getirdim. Yolda yersin diye.. Maazallah düşecek... Yavaş konuş Allah aşkına... De Beni takib ettiğini anladım. Ve otomo nmiş: «Eğer bugün onu görmeğe gi değil, Beyoğluna Anne!... Ona sırma sicimlerle bağlanmış, gü îrsen büyük bir rezalet çıkaracağım» lılık etme... Ben rezalet çıkmasın dıye.. bilimi senin tarafa doğru sürdüm. Oradan Karaköye geç zel kâğıdlara sarılmış bir şekerleme ku Bu ses adeta bir imdad dileniş gibi Onun kolları arasında kaldın de>di. tim. Büronun önünde durdum. Ve içeritusu veriyor. birşey... Seza bütün kanınm başına hücum et ğil mi? Beni sevmediğine artık emin... ye girdim. Hemen yazıhanenin başına Geliyorum!.. Teşekkür ederim, efendim. gini, şakağınm şiddetli şiddetli vur öyle değil mi?.. Ne uslu bir gülüşle ve ne büyük bir O Atıfın, o kadınm elinden nasıl kurjğunu hissediyor. Freni olmıyan bir Atıf ta bu defa sert, sabırsız ve yük geçerek çalışmağa hazırlanır gibi davranırken arkamdan geldi. Evet, yukanya nezaketle bu paketi onun elinden ahyor. tulup ta buraya geldiğini işitmeden oğ ddetle: sek bir sesle: çıkmış: «Sen çalıştığın müddetçe ben Gene kadın şimdi onu daha büyük bir lunun yanına koşuyor. Mehmedin alt Ve sen, diyor, sen de onu üzme Eğer bugün olanlan sen daha iyi burada oturacağım» dedi. O zaman ben: dudağı, şımarık bir kederle kabarmış şefkatle göğsü üzerinde sıkıyor ve saate ek için, onu benim senin hayatında e biliyorsan sen anlat ben dinliyeyim. de«Bu olmaz, bu ne rezalet!» deyince ara hafif, hafif titriyor ve iki damla yaş göz bakıyor: ;mmiyetsiz birşey olduğuma ikna et di. Esasen bugün sinirlerim berbad bir mızda müthiş bir kavga çıktı. Amma ne lerinden ha aktı, ha akacak. Üç dakikamız kalmış.. ek için evden çıkmadın. halde, rica ederim sen de beni yorma.. müthiş kavga tasavvur edemezsin... ÖyDiye düşünüyor. Bugün başından Anne!... Sesi çok mu yüksek çıktı. Bütün ter O kendısine bırıncı defa olarak böyle le müthiş bir sahne ki, eminim en aşağı geçenleri Atıfa anlatacak vakti kalma Yavrum! iyesini, şimdiye kadar öğrendiği şey yorulmuş, bezmiş, ve yorgunluktan, be^kattaki kapıcı bile duymuştur... dı. Belki de onu söylemesi doğru olmı Merdivenin üst basamağından anne ginlikten hiddetlenmiş, sabrı tükenmiş bir rin hepsini unuttu mu?.. yacaktı. Kimbilir bu hâdise Atıfın üzesinin boynuna öyle bir atılıyor ki Seza Biran susuyor. Gene kadın ona bakı Sus... diyor Atıf... sus, yavaş ko sesle hitab ediyordu. Ve onun bu sertliği rinde nasıl bir tesir yapar? onu şaşalattı. Azar işitmiş bir çocuk gibi yor... Demek bugün böyle heyecanlı, sendeliyor. Nerede ise beraber yere düuş, herkes bize bakıyor. HİÇ Çocuğun yanında resmî konuşuyor lar: İşlerin nasıl olduğunu elbet bana sık, sık yazarsınız? Yazarım efendim. Tabiî siz de yazarsınız. Elbet te.. Nekadar karanlık buraları. Ne fena aydınlatılıyor bu Sirkeci gan. Hiçbir şehrin en büyük istasyonu böyle fena tenvir edilmez. Burası insanın içine aynlığın bütün dehşetini aşılıyor. Bavullan taşıyan hamallar, acele gi dip gelen bir iki memur aşağıdaki vago nun önünde birikmiş bir takım insanlar, tekinsiz bir evin avlusunda dolaşan belirsiz golgeler sanki... Size de şu çiçekleri getirdim. Bunlar menekşelerdi... Oh teşekkür ederim. Ne güzel şeyler. Mehmed annesinin elinden demeti alıp burnuna götürüyor ve uzun, uzun kokluyor: Ne güzel kokuyor. Oh ne güzel kokuyor. Çıkmız vagona. Herkes çıksın. Kahverengi esvabı içinde pek azametli duran sarı saçlı bir kondoktör bağın yor. (Arkeui oar) . *•' ^ . •* ^ • '

Bu sayıdan diğer sayfalar: