10 Ağustos 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

10 Afustos 1935 CUMHURİYET Yeni bilmeceler I BÎZÎM MEMLEKETTE COCUKLAR Haniya, buz! Bizim atalanmız Saf içki içerlermiş: Bunlann en başmda «Kımız» ı seçerlermiş!.. Sağhklarına bakmak Turklerin baş huyudur!.. Ben hep «şira» içerim, Çiınku uzum suyudur!.. * Kış gunleri darıdan Halis boza yapılır, Leblebi de olursa, Dayamlmaz, kapılır!.. * Guzeldir «lımonata», Bana jerahhk verir'.. Içmezsem yaz gunleri Doğrusu ıçım erır/.. * Sozume kulak verın Cunku çok muhımdır bu: Insana faydahdır Bırçok meyca şurubu!. * Çol oriasında olsa Bir bardak bayağı su, jnsan camnı rfenr Içmek için doğrusu!.. * Fakat olsem de ıçmem Ben ne «kahce» ne de «çay»; Çunku faydası yoktur, Sen bunları htçe say!.. HiKAY Filler mezarlığı Benim karnım ocakttr, Burnum da havalarda?.. Çıkardığım dumanlar Dalgalanır ruzgârda?.. Baca!.. * Kat kat sefer tasiyım, dort heceyle den'dir?.. Bende canlı şeyler var, Fakal sanma yenilir?.. Apartıman!.. * Benim dört ayağım var, Taktım hepsine lâstik?.. Her dakika koşarak Yapıyorum jımnashk?.. m Olomobil!.. A * Her kim olursa olsun, Eğer verirsem emir, Çok uzakta duranlar Koşup yanıma gelir?... Ddrbün!.. * Ben iki hasretl'min Arasmda dururum, Yuzlerini gostermem, Fakat konuşlururum?.. Telefonl.. * İ "Havalar neak, deniz serin bundan iyi zevk ve eğlence olur mu? Bızim meşhur avcı Bay Sadi ge çözülünce eairlerin duyduğu sevinne Afrikada idi. Bu sefer fil avına ci tabiî tahmin edersiniz. Bay Sadigitmişti. Arkadaşı Bay Sabri ve on nin ayaklarına kapanıp öptüler. O kadar yerli maiyetile sık ve karanlık zamana kadar ne olur, ne olmaz, Sahibim bana dedi: ormanlardan birinin göbeğine doğ diye bır ağacın arkasına saklanmış olan Bay Sabri de meydana çıkmış«Dort ayak bekle, yorul; ru ilerliyordu. Bay Sabri birden^sortı. Fakat ben uyuyayım du: Bay Sadi esirlere artık serbest ol Daima horul horul?..f> Buralarda hakikaten fillere Karyola?.. duklarını, istedikleri yere gidebile rasgeleceğimizi umuyor musun? * ceklerini Kartopu vasıtasile söyle Şüphesiz.. Size kış gunlerinde Ben hiç ummuyorum . K03 di. Fakat onlar, içlerinde en açıkgöz Ben dostluk gosteririm?.. koca hayvanlar bizim kurşunumu görünen Omyonu ileri sürerek bir likte kalacaklarını, kendılerinin ha Dumandan soluğumu za susayıp karşımıza çıksınlar!. yatlarını kurtarmış olmalarına kar Hortumumla verırım?.. Bay Sabrinın biraz da hakkı yok şılık onların da iyilık etmek istedık Soba'.. değıldi Çunku bu kafıle üç gundenlerini bildırdıler. O vakit Bay Sabri beri çollerden, ormanlardan ve taşlık araziden geçerek fıl arıyorlar, atıldı: Aman, dedi, kat'iyyen razı olfakat bır turlü bulamıyorlardı. FAYDAÜ BÎLGÎLER \ ma.. Bu kadar adama neredn yiye Fıl avcılığı bılırsınız ki sade avcılık merakını tatmin eden birşey de cek yetiştireceğiz, hem bu herifler Kuraklığın zararları ğıldır. Ayni zamanda ınsanı zengın yâmyama benziyorlar. bizi çıtrr çıtır Bazan tarlalara, ekınlere pek geBilmeceyi doğru çözenlerden bize re| 7 Mımar Kemalettın okulası Mu eder. Beş on fıldışi, onu ele geçi yerler. rekli olduğu halde, gezmemize, eğ sım gonderenlerin fotoğraflannı derce' beccel. Bay Sadi güldü: renlere epey para sağlar (temin e Hayır, dedi, bunlar yamyam encemıze mâni olduğu için yağmur devam edıyoruz. Fakat burada resmı 8 Beyazıd Emınbey çeşmesı sokak der). Bay Sabri bereket versin bu çıkmak mutlaka hediye kazanmış ol hevesle kafıleden ayrılmıyordu değiller ve kendi yiyeceklerini av Fazıl Hâmıd. ıyacakları hayvanlarla temin eder mak demek değıldır. Hedıye kazanan Yoksa çoktan geri dönup gidecek 9 Moda Palas otelı Nevıt Lostar. gene ların adları her ayın başındakı buyuk ti. O gün de akşama kadar koca •x. Sonra Kartopu vasıtasile 10 Kutahya Burhan Yuksel. lıstede neşrolunur. Soldan ıtıbaren sıhayvanlara rasgelmeden yürüduler. Omyonla konuşmağa başladr Pekâlâ kahnız . Fakat bizi filra ıle: Munasıb bır yerde konakladılar. Erbulundukları yere gotürmeniz tesı gun erkenden tekrar yola çık erin 1 Vızede bakkal Fethi oğlu Seyfı Keşke ben de öyle olsam! iarttır! tılar. 2 Aksaray Namık Kemal caddesı Omyon başmı kaşıdı: Ancak bir saat kadar gitmislerdi Oğlum şu eti yesene. Ibrahım Sadi. Filler daima dolaştıkları için, ki ileridekı sık çalılıkların arkasın 3 Elâzız Oğuz Selım oğlu. Canım istemiyor anne . da bir karaltı gbrduler. Karaltı yak diye cevab verdi, onların yerini kat'î 4 Vızede Malmuduru Ahmed Faik Bak, şu zavallı kapıcın'n ço laştı, büyüdü. Bunlann yirmi ka ayin edemem. Fakat sizi fıllerin meoğlu Başkal. cuklarına ayda bir bile et yüzü gbrdar yerlıden mürekkeb bir kafile zarlığına gotüreyim! 5 Kadıkoy Muhurdarda Yavuz Ermüyorlar. O vakit Bay Sabri lâfa karıştı, olduğunu meydana çıkardı. ceyış. Keşki ben de öyle olsam anne Bay Sadi, hemen yerlılerin onba meralcla sordu: 6 Balıkesır Kuvvayımıllıye caddesi Fıllerin mezarlığı da ne de dan şikâyet ederiz. Bunda tamami Alı Ormen. şısını yanına çağırdı: o vakit ıştıha ile yerdım. le haksızız. Çünkü yağmur yağma Kartopu, dedi, bunlar kim^ me k? ortalık susuzluktan ka\srulur, Canım «Tarzan» filminde gör Bu ormanda oturan kabileden çatlar. Yeryüzünde hayat mahvo medin mi, avlanılmıyan, tutulmıyan, bir kafıle . kurşununa uğramaktan ur. Fakat Bay Sadi, dıkkat edince ga avcıların Sozün gelimi Asya kıt'asında Kırib bir manzara gordu. Kafileden on, kurtulan filler, ecelleri gelip te ölezıl denizin en aşağı noktasında Aden on ıkisi demir zmcirle bırbirlerine ceklerini hissettiler mi, hemen o muve güney (cenub) Amerikasında bağlanmışlardı. Yanlarındaki dört ayyen yerin yolunu tutarlar, ecdadŞılide seneler geçer de gokten bir bes kişi de ellerinde yaylar, oklar ve larmın gözlerini dünyaya kapadık damla düşmez. Ingılterede de yağ baltalar onlara nezaret ediyorlardı. ları kuytu meydanlıkta gidip can mursuzluk yüzünden yazları birçok verirlermiş' O zaman Kartopu tekrar sordu: nehirler kurur. Neye bunlar bağh boyle' Ya, öyle ise yaşadık, kolayca Ispanyanın merkezi Madridde Bunlar esir . Ormanın öte ta yüzlerce, hatta binlerce fildişi bula yazları sular bazan o kadar azalır rafında oturan kabilenin efradından.. cağız, zengin olacağız, zengin! İci sulanılamamak yüzünden birçok Berikıler bunları bir savasta ele ge Lâkin Bay Sabrinin bu sevinci u ağacların, nebatların, çiçeklerin çirmiş olacaklar.. Satmağa gotürıi zun sürmedi. Aradan günler geçti. mahvolup gitmesine seyirci kalın yorlar.. Kafıle yürümekten takatsiz bir hale maktan başka birşey yapılamaz. surat Böyle rezalet olmaz . Bu za geldi. Bay Sabride de tabiî Hatta tuhaf bir hikâye anlatıyormanda insan ticareti ne vahşiyane asıldı. Yerliler bu işe alıştıkları için lar. Geçenlerde Madridı ziyaret e lara bu yürüyüş vız geliyordu. Bay şey.. Ben bunları kurtaracağım.. den bir ecnebi gazeteciye bir bardak Sadi de her zamanki gibi neş'eliydi.. Aman, asıl bu ormanda otu su içmesini teklif ettikleri zaman: ran kabileye mensub olanları kızdır Kat'iyyen ümidı kırllmamıştı. Yal Teşekkür ederim, demiş, onu nız Omyon biraz mahcub görünü mıyalım. saksılardan birine dökünüz de, za Ne olursa olsun, şimdi sen ter yor, sözünü biran evvel yerine geti vallıcık kurumaktan kurtulsun! cümanlık edeceksin, bu esirleri sa rememiş olduğu için sıkılıyordu. Nihayet bir gün öğleden sonra lıvermelerini sbyliyeceksin.. Omyonla Kartopu hararetli bir iki suzluğu ve yorgunluğu ve hemen Etmeyin'. bir aya yakın bir zaman bazan ümid Benim dediğimi yap, işte o ka cümle teati ettiler. Bay Sadi Karto sizliğe dönen şüphenin verdıği sı puna: dar! kıntıyı unutmuşlardı. Ne var? Diye sordu. Esirlerin muhafızlarınm şefile Beş on dakika sonra, tam güne Kartopu: Kartopunun vasıtasile yapılan mü şin battığı bir sırada etrafı yüksek Omyonun dediğine göre «Fillâkat pek o kadar dostane geçmedi ler mezarlığı» na yaklaşıyormuşuz' kayalarla çevrilmiş büyük bir alanda Bay Sadi tabancasını çıkarıp evvelâ uzanmış yatmış yüzlerce iskelet görhavaya, sonra da şefin üstüne sı cevabmı verdi. düler. Artık ormanlık bitmiş, her ik kıp onu bacağından vurmağa mec Çıkardıkları fıldişleri Bay Sadi ile bur oldu. Diğer üç muhafız da sef tarafında yanmış kayaların yuksel Bay Sabriyi zengin ettikten maada lerinin yere 'yıkıldığını görünce ta diği bir vadi başlamıştı. Ortalığın ilk maiyetlerine aldıklan zencilerle banı kaldırıp kaçtılar. ükunetini ç sükunetini hiçbir gürültü bozmuyor g sü sonraki esirleri de rahata, saadete du. Ne bir kuş cıvıltısı, ne bir bocek Bav Sadi Kartopuna emretti: kavuşturdu. Şu adamın üstünü basını iyi vızıltısı.. Omyon ve arkadaşları hayatlan Birden Bay Sabri Bay Sadinin ko ce ara, uzun zinciri esirlerin eline, nı kurtaran Bay Sabriye bu suretle ayağına kılıdliyen kilıdm anahtarın lunu tutarak haykırdı: şükran borclarını ödemisler ve ken Bak' bul! Kenardaki kumlann üzerinde fi dıleri de bundan sonra onları ser Kartopunun yaptığı araştırma a best yaşatabilecek bir sermaye elde tneliytai pek uzun sürmedi. Anah ayaklarının izlerini gosterdi. Kafıle Baba ve oğul 1 tar herifin kemerinde çıktı. Zincir „,,; * •*• etmişlerdı. g Bilmeceyi çözenler |merakh şeyler| Ekonomik ısınma Kuzey (şimal) Avrupasındaki Danimarka hukumetine tâbi tzlanda adası ahalısi bugun bize nazaran çok mes'ud insanlar aaj ılabılırler. Çünku dunyanın geçırmekte olduğu e konomık buhrandan pek te haber leri yoktur. Sayısız kayıklarile de J nize açılınca onlara gayet ucuz, hati ta hıç pahasına balık tedarik edipı gelen balıkçı vatandaşları mevcud j dur. Sonra her sene adayı ziyaret eî YAZISIZ HİKAYE den gezginler (seyyahlar) onlara oldukça yüklü bir para bırakıp giderler. Keza Gayzer ismi verılen yer den fışkıran kaynar su membalan yapılmış olan ozel (hususî) yollar vasıtasile e\lerine kadar getirilmiş tir. Oralarda kalorifer vazıfesini görür. Bu Gayzerlerden çıkan tabiî gazler, e\lerin aydınlatılmasına, mutfakta yemek pişirılmesine yarar. Fakat Izlandalı mühendisler daha ıleri gitmişler, Gayzerlerden çıkan sıcak suları inşa ettikleri özel (hususî) serlere sevkederek oralarda kış ortasında üzüm, portakal, limondan maada çok sıcak memleketlere mahsus «ananas» ve «muz» gibi yemişleri bile yetiştirmeğe başlamışlardır. Bravo doğrusu! Ç Ağustos bilmecesi Ben Turkıyenın ılbayhk (vılâyet) larından bırrvım Bırıncı, ıkınci, uçüncu harflerım kılısede çalınır. Ikınci, ü | çuncu harflerım kısa zamanı ıfade eder. 1 Ikıncı, dordunau harflerım beyaz mâ ^ nasma gelır. Dorduncü, yedmci, altıncı harflerım dağhk ve ormanlık mânasına gelır. Dorduncü, ıkınci, ü j çuncu harflerım vucudde dolaşan sulu] maddeyı gosterır. Altıncı, ıkınci, dbr duncu ve beşmcı harflerım alkollu bi ıçkıdır. Ben neyım, bılın bakayım? Bu bulmacayı doğru çozenlerden bi rincıye beş lıra, ıkıncıye ıkı hra, cuye munasıb bır hedıye takdım olu nacak, dığer yuz kışıye muhtelıf mü kâfatlar verılecektır. Bulmacayı do| çozenlerden bize fotoğraf gonderenleriı resımlerı de gazeteye basılır. Cevab lar ağustosun son gunune kadar «Curr. hurı\et Çocuk sahıfesı» adresıne yol lanmalıdır. Geç kalanlar ve bu şart lara rıayet etmıyenler mukâfat kazana iıazlar.