17 Ağustos 1923 Harikulâde bir macera İstanbuPa getirilen ilk otomobil softalar tarafından tahrip edilmişti Amerika'dan İstanbul'a Sarıklı şoförlerl kuruş ücretle seyredilen şeytan arabası İstanbul'da ilk otobüs . J ': [ «Cumhuriyet» karilerine hayatını anlattığım Hamdı Efendı ilk Türk şofo rüdiir. Mısır'da, Amerika'da, Arabis tan'da ve lstanbul'da bir çok maceralar geçirmiştir Bundan evvel Mısır ve Amerıka'da neler yaptığını nakletmiştim Bugiin de Arabistan ile Istanbul'daki sergüzeşt lerini dinlıyelim ] Amerika dönüşünde vapurdan Havre'de indik. Trenle Marsilya'ya geldik. Vatanıma dönmeden evvel bir Mısır seferi daha yapmağı düşündüm. Bu suretle beş on para kazanacak, tstanbul'da bir otomobil alacak ve işimi yoluna koyacaktım. Kış mevsimini İskenderiye'de geçirdim. Takside çalıştım. Otomobiller Mısır'da artık adara akıllı çoğalmış. Arabistan'ın sahil şehirlerinde de tektük görülmeğe başlamıştı. Hatta Abdullah Çiçi isimli zengin bir adam Beyrut ile Ayintap arasmda otobüs seferleri bile ihdas etmisti. Bu Abdullah Çiçi günün birinde Iskenderiye'ye geldi. Arabalarının lâstikleri çok çabuk eskiyordu. Hem bunun için bir mütehassıs ile görüaecek, hem de öteberi levazım alacaktı. Mütehassıs diye beni tavsiye etmişler. Konuştuk. Benimle Beyrut'a gelir misin? dedi. Gelirim! cevabım verdim. Kalktık Beyrut'a gittik, oradan Ayintab'a gectik. Hastlığın sebebi gayet basitti. Lâstiklere az hava veriyorlar, bu suretle ömürleri kısa Jıyordu. Abdullah Çici'nin sarıklı şoförlerine icap eden talimatı ver d'im ve oradan tstanbul'a müteveccihen yola çıktım. tstanbul halkı o tarihlerde otomobil denen şeytan arabasını henüz yeni tanıyordu. tlk otomobili Avrupa'dan Ada'da oturaA bir zengin getirtmiş, fakat bunun çalışmasına müsaade olun mamıştı. Bazı softalar arabayı tahrip etmişler ve kendi kendine yürümesin diye kalın halatlarla çamlara bağlamışlardı. Bunu istisna edecek olursak ts • tanbul'a ilk otomobili Jüst isimli bir Fransız getirtti, diyebiliriz. Bu Fransız tüccar kafalı, müteşebbis bir adamdı. Yıldız sarayı halka açılınca bundan istifadeyi düşünmüş, dferhal iki üç otomobil getirterek bun ları Tokatlıyan ile Yıldız sarayı arasında işletmeğe başlamıştı. Oto • mobillerin içine sıralar konmuştu. Her yolcudan 5 kuruş ücret alı • nıyordu. tstanbul'a ilk geldiğim günlerde ben de bu Fransız'ın hizme tine girdim. Yıldız'a müthiş bir tehacüm vardı. Sabahın dokuzundan akşamın. onuna kadar müşteri taşıyorduk. Buna rağmen yolcular bitmek, tükenmek bilmiyordu. Gece y^rısı yak laştiğı halö*e Tokatlıyan önünde otomobile binmek için nöbet bekli yenlerî hatırlanm. O zaman tstanbul sokaklarında şoförlük yapmak müşkül bir işti. Yollar dehşetli bozuktu. Her adım başında bir hendeğe rastlanır, bu hendeğin içinde kivrılıp yatan bir köpekle karşılaşılırdı. Geceleri tabiî bu köpekleri gö remezdik. Bir yıldız seferi asgari üç dört köpeğin ölümüne sebep olu yordu. Belediyenin yapamadığı işi arabalarımızla biz yapıyorduk. Fakat köpekler eksilecekleri yerde günden güne arhyordu. Hiç unutmam. Bir gece Ayaspaşa'dan geçerken bir hendeğin içinde uyuyan bir sokak köpeğini çiğne miştim. Otomobilin sarsıntısını hayvanm acı acı bağırması takip etti. Derken müşteriler içinden bir iki sarıklı üstüme hücum etmeğe V\' kışmasınlar mı? Herifler az kalsın benî öldüreceklerdi. Neticede ara badan inmek ve benim cezamı Al laha bırakmakla iktifa ettiler. Bu Tokatlıyan Yıldız seferleri bir ay kadar devam etti. Be* on param birikmişti. Dırama'lı Mustafa Bey isimli bir tüccarla ortak oldum. Mustafa Bey Dırama'lı Hacı Mahmut Beyin damadı idi. Kendisi ile bir otomobil alacak ve Dıramadan tstanbul'a tütün taşıyacaktık. Otomobili aldık ve tstanbul'dan Dırama'ya doğru yola çıktık. Fakat bu yolculuk anamdan emdiğim sütü burnumdan getirdi. Neticede maksadıtnıza nail olsaydık gene canım yanmıyacaktı. Lâkin Dırama'ya gidemedik. Dırama ile Kavala arasmdaki Berektli ovasında saplandık, kaldık. Arazi kumluktu. Tekerlekler Hanımlar Arasmda yüzme Müsabakamız Dün akşama kadar 9 hanım kaydolundu Aklın almıyacağı bir teşebbüs Rokfeller 1 milyar liraya bir mahalle yaptırıyor Newyork'un ortasînda yapılacak binalarin arsasma 250 milyon dolar verildi H Kayiolunanlardan Matmazel Eva Nalter ve Şukran Hanım Sporcu hanımlar arasında tertip ettiğimiz büyük yüzme müsabaka ları büyük bir rağbet görmektedir. Müsabakamıza iştirak etmek üzere dün dört hanım daha ismini yazdırmıştır. Bu hanımlar şunlardır: Beyoğlu'nda Afrika hanında Matmazel Cilda Eseyan, Yedikule'de Şükran, Yeşilköy'de mukim Fener bahçe'Ii Süzan Vehbi, Moda'da mukim Sükran Hanımlar. Müsabakamıza dün akşama kadar kaydolunan hanım sporcuların adedi dokuza baliğ olmuştur. Kayıt muamelesi bu akşam bitecekti. fakat perşembe günü esasea gazetemizin doktoru, müsabıkları muayene edeceği ve müsabıkların ayni günde matbaamıza gelmeleri icap ettiğinden kayıt müddeti per şembe günü saat beşe kadar temdit edilmiştir. Müsabakamıza girecek hanımlarm perşembe günü öğleden sonra saat ikiden beşe kadar matbaamıza ge lerek gazetemizin doktoruna muayene olunmalarını ve matbu müsabaka dühul kâğıdını almalarını rica ederiz. Muayeneye geltniyenler ve müsabaka duhul kâğıdmı almıyanlar, müsabakaya giremiyeceklerdir. Kayıt devam ediyor lstaribuTa getirilen ük otomöbillerden biri kumlara gömülüyor, bir saatte anmeğe başlıyordum. Dükkân içinde cak bir kaç metro yol alabiliyorduk. arabayı bir ileri bir geri bir kaç deZaten bu mümkün olsaydı kile biraz fa yürüttükten sonra da: ilerideki Dohsat çayını geçemiye Paydos! diye bağrıyordum. cektik. Çayın üzerinde köprüye benİçerkediler çıkıyor ve dışarıda zer hiç bir şey. yoktu. Otomobili icat bekleşenler geirmeğe başlıyordu. edenler de arabanm bir gün olup ta Büyüklerden bir gümüş kuruş, coköprüsüz bir çay üzerinden geç • cuklardan 20 para alıyordum. Hepmek mecburiyetinde kalacağını hiç sinin merakı arabanın altını gör • düşünmemişlerdi. Çaresiz geri dönmekti. Tekerleklerin arasına so • dük ve Dırama yerine Kavala'ya kulmak cesaretini gösterenler bu • gittik. lunduğu gibi arabaya el ile dokunmaktan korkanlar da vardı. Bu suretle bizim ortaklık suya düşmüş oluyordu. Bu kadar zahnıet Ertesi gün tehacüm bir kat daha ve meşekkati bir hiç uğruna çek • arttı. Haber köylere kadar yayılmış miştim. Bu netice beni çok sinirlenve köylerden akın baslamıştı. ciriyordu. Kendi kendime düşün • Sözü uzatmıyayım, bir iki gün Hanımlar arasındaki yüzme müdüm ve emeğime tekabül edecek bir içinde epey para yaptım. sabakası önümüzdeki cuma günü para kazanmadan Kavala'yı ter Otomobilin parasını ortağım ver«19 ağustos» Fenerbahçe Moda ketmemeğe karar verdim. raişti. Ben aramızdaki şirkete ça • arasmda yapılacaktır. Müsabaka, Kavala'hlar henüz otomobil delışmamla iştirak edecek, ileride patam saat onda başlıyacaktır. Müsanilen şey nedir bilmiyorlardı. Şehraya lüzum olursa hisseme düşeni •bakaya' feirecek hanımlar saat do rin içinden geçerkea büyiik bir mar • 4e öüyeeektim. Arabayt kendisine fe'.Jia kadar Moda Tapvr iskelerinfc rakh kafifcsim de peşîmiz sıra *übıraktım re Istanbul'un yolnnu tutfclmiş olacaklardır. Kendiler ora rüklemiştik. Bu hatbana kazariççAn •, dan bir motörle Fenerbahçe'9**°tütetanbul'a döndükten sonra tekresini ilham etti. Büyük bir dükkân rülecektir. Müsabıklar, rr«Wrden rar Mısır'a gittim. Orada kazançh kiraladım. Dükkânın camlarını içeatlamak suretile denize girecekler bir kjş geçirdim ve İstanbul'a geldim. ve Moda'ya çıkacaklardır. Müsaba risi gözükmiyecek şekilde iyice kâBu sırada Balkan harbi patla • ğıtladım. kanın münteha noktası Moda vapur mış, tstanbul'a Avrupa memleket Benim bu yaptıklarımdan bir şey iskelesinin ön tarafıdır. Müsabaka, lerinden bir gazeteci akını başla • anlamıyan ortağım ikide bir soıuvapur iskelesine el dokundurmak mjştı. Bu meyanda Londra'da ç'kan yordu: suretile bitmiş olacaktır. Taymis ve Deyli Meyl gazeteleri de Ne olacak, ne yapacaksm? Müsabakaya girecek hanımlara İstanbul'a birer muhabir yollamıs Canım hele biraz sabırlı ol, da cuma günü numarah başlıklar lardı. İki muhabir lstanbul'da bir görürsün. tevzi edilecek ve ancak bu başlıkla otomobil aldılar ve beni bu otomobile denize grrilecektir. Bir cuma günü tasavvurumu mevşoför yaptılar. kii tatbika koydum. Büyük bir afiş Heyeti tertibiyenin emrinde bulutngiliz gazetecilerinin yanında yaptırttım. Kendi kendine yürüyen, nan hususî motörler ve sandallar çalıştığım müddet çok kısa olmakla yemez, içmez arabayı 1 kuruş dumüsabıkları takip ve inzibatı temin beraber bir çok gürültülü vakayi i!e huliye veren herkes görebilecekti. eyliyecektir. Müsabakaya girecek doludHır. Size bunları da alnatayım. Kapıda durcfum ve bilet kesmeğe hanımlar, heyeti tertibiyenin emrin* ** başladım. Tehacümü görmeli idiniz. de bulunan büyük motörün kamaraDükkânın önü mahşer yerine dönGelecek yazımda Hamdi Efen sında soyunup giyineceklerdir. müştü. dinin Istanbul'daki maceralarını nakle devam edeceğim. Içeri girenler 100 kişi olunca kapıyı kapatıyor, «eyircilere izahat verCEVAT FEHMİ Bu müsabakada derece alacak olan hanımlardan birinci gelene zarif bir kupa ve bi> madalya, onun cuya kadar birer madalya ve yarışı ikmal eden bütün miisabıklara birer (Birinci sahifeden mabait) yoldaki neşriyatma tebtili şekil ve şehadetname verilecektir. kıyafet ettirerek kendilerine mal eder, matbuat garez ve ıvaza kapılmaz dersiniz. Müsaadenizle yalnız şu edinmekten çekinmiyorlar. Siz nagüzellik mes'elesinde diğer rüfekayi sılsınız bilmiyoruz, fakat biz naçiz kariler bu hakikatin pek âlâ farkınmesleğinizin tabiî âciz karilermizin İstanbul mıntakası Denizcilik hedayız. gözlermden kaçmamak üzcre tut • yetinden: tuklan hattı hareketleri size arze Dahasmı söyliyeyim mi, bu aziz Mıntaka yüzme birincilikleri 19/8/ deyim: meslektaşlarınız kazanılan millî 932 cuma günü Büyükdere yüzme Güzellik müsabakalarının her semuvaffakiyetten dolayi Büyük Reis havuzunda yapılacaktır. ne tekerrüründe bu aziz arkadaşlave Rehberimiz Hz. nin Cumhuriyet Seçmeler saat 11 dedir seçmelerrınız (frenklerin araba tekerleğine gazetesi hakkmdaki takdiratını bide hazır bulunmıyan atletler sona odun koymak) dedikleri şekilde hale muşarunileyhin beyanatmdan çıayrılmak hakkını kaybederler. Müreketlerle her halde bu işi pek hoş karmağa kadar cüVet ettiler. Rekasabakalara saat 13 te başlanıcaktır. görmiyen ve bilhassa hoş göstermebet hissini bu kadar hasis mertebe 25/8/932 cuma günü icra edilecek meğe çalışan gayretler ibrazından lere düşüren bu matbuat mı hak • olan Türkiye yüzme birinciliklerin hâli kalmadılar. Bunu inkâr ede kın ve hakikatin müdafii olacak?.. de tstanbul mıntakasını mıntaka mezsiniz, ve inkâr edemezler. KolMüsaadenizle bu suale âciz bir yüzme birinciliklerini kazanmış olan leksiyonları açar, yazılan şeyleri bikpriiniz olarak ben cevap vereyim atletler temsil edecektir. rer birer gösteririm. Halbuki ilk ve bu cevabımla kanaatimi arzetmis günden itibaren Avrupa güzellik olayim: Bizde matbuatın bu şerefli riüsabaklarına sadece iştirakin bile unvana hak kazanması için daha Ankara 16 (Telefonla) Haki yeni Türkiye için ne büyük bir menyüzlerce ve belki binlerce fırın ekmiyeti Milliye gazetesi bu cuma güfaat olduğu başta bu gazeteler ol mek yemesine ihtiyaç vardır. nü için de yüzme yarışları tertip etmak üzere vicdanen herkesin teredMaamafih haksızlıkta meslektaşmiştir. dütsuz tasdik eyliyece'ği bir hakikat larınıza iltihak etmiş olmak saibeidi. smden m'<un V»lmıs bulunmak için Ankara 16 Himayeietfal cemiyeti Nitekim işte Keriman Halis Hagüzellik müsabakalarma her müş İstanbul'da beynelmilel güreş musanımın Dünya Güzeli intihap olun küle rağmen iştirakte ısrar i!e nihabakaları tertip edecektir. Müsabamasile bu hakikati bütün milletle yet temin ettiği zaferden dolayi bükaların zamanı yakında tayin edi beraber gazeteci arkadaşlarmız da tün karileriniz namına Cumhuriyet'i lecektir. nihayet itiraf, tasdik ve ilâna mecbırakınız da ben bari bol bol tebrik bur oidu'ar. Eski vazivetlerile tezat ve takdis edeyim. Hürmetler teşkil eden bu hareketlerinde de CUMHURİYET: Muhterem karii yeni tezatlara düşmekten hâli kal • mizin teveccühlerine tesekkıirler ederiz. madılar ve kalmamaktadırlar. BirMillet menfaatine teminine delâlet etmiş Antakya'da intiîgr etmekte olan denbire hepsinin Brüksel'de, Ostende'da e'duğumuz muvaffakiyetten fazla öğüri' «Yeni Gazete» başmuharriri Şükrü Deauville'de, Paris'te hususî muhamek bize düşmez ve yaraşmaz. Şurası Fehmi Bey Antakya Müdeiumumilibirleri peyda oluverdi. Muvaffakimuhakkaktır ki biz o muvaffakiyetle ği tarafından tevkif edilerek muhteyetini takdir ile yadetmek şoyle müftehir ve bunun millet nezdinde belki lit mahkemeye verilmiştir. Sebebi dursun Cumhuriyet'in ismini bile lâyık olduğumuzdan daha buyük bir gazeteye «baş belâsı hep bu toprakağızlarına almaktan koıkan bu aziz kıymetle takdir olunmakta bulunmasmtır» unvanı altmda yazılan bir ya meslektaşlarınız Cumhuriyet'in bu dan da pek ziyade müteşekkirız. zıdır. Müsabaka nasıl yapılacak? Neu> YorVun göbeğinde în?ostna Matbuatı tenkit Müsabakalarda derece alanlara verilecek mükâfatlar istanbul mıntakasının resmî yüzme musabakaları Ankara'da vüzme yarışları Beynelnilel giireş musabakaları Fransız'lar Antakya'da bir Türk gazetecisini tevkit ettiler Petrol Kralı milyarder Rockefeller yer yüzünde yaşıyan insanlarm en zengmi, dünya milyarderlerinin en kıdemlisidir. İhtiyar milyarderin yaşını tesbit eden rakam bellidir, ancak servetinin büyüklüğünü ifade ed"en sayı malurn değildir. Bu gün tam doksan üç yaşına basmış olan bu ihtiyarın, kendisi gibi müteşebbis, azimkâr, alâyiş ve nümayişten müçtenip bir oğlu vardır. Rockefeller zade, tıpkı babası gibi, sessiz ve gürültüsüz hayır işliyen bir adamdır. Paris'te darülfünun sitesi için doksan milyon, Reims kilisefi için on üç milyon, Fontaineblean şatosu için altı milyon frank teberru eden bu zatın Amerika'daki hayırlı işlere vaki teberruatı bunların kat kat fevkindedir. Düşünme • liyiz ki, yalnız 1930 senesinde Rockfeller'in sıhhî işlere yaptığı yardım bir milyar franga baliğ olmuştur!.. Fakat, Rockefeller zadenin, babasının parasını bol bol sarfetmekle vakit geçiren bir haylaz, hayattan el, etek çekmiş bir tariki dünya oldıı^uTm »ar">c'l'Tievmiz. O, her şey denevvcl. V ' i" ~ • " ~ıvejayısız altınlarını çoğaltr"" •>»•guldiir. En büyük hazı, en derin ; > ^vinci, milyonlarla para kazanmak, bunun için de en yüksek ve cür'etkâr bir hayal mahsulü işlere giriş mektedir. Rockefeller'in oğlunu iyice anla tabilmek icin onun yeni bir teşeb büsünden bahsedelim. Genç Rockefeller büyük NewYork şehrinin ortasında, yanlız Amerika'nın iktisadî payitahtma değil, belki bütün cihana yüksekten bakacak bir kaç Babil kulesi yaptırmağı tasavvur etmiştir. Bu binalara aşağı yukarı on beş milyar frank yani bizim paramızla bir milyar liradan fazla para sarfolu nacaktır. Rockefeller zade, bu muazzam binaları yapmak için NewYork şehrinde kırk altı bin murabba metre arazi satın almış ve bu arazide kâin iki yüz yirmi dokuz binayı yıktır mıştır. NewYork gibi dünyanın en kalabalık ve zengin bir beldesinde kırk altı bin metre murabbaı vüs'a tinde arazi satın almanın ne demek olduğu malumdur. Bu kıymetli arazide yapılacak muazzp.m binalarm heyeti umumiyesine Rockfeller Center adı verilmiştir. NewYork şehrinde arazi kıymeti arttıkça binaların katları da artmış, hatta son senelerde yüz katlı bina Kr inşa edi'dtği göriilmüştür. Bun ların yüksekliği üç yüz metreyi yani Eyfel kulesini tecavüz etmekte dir NewYork'ta bir asır içinde arazi f iat'arınm ne kadar yükseldiği hakkında bir fikir verelim: Rockefeller Center binalarının yapılacağı arazi 1801 tarihinde 4807 dolara satılmıştı. Muhtelif tarihler Genç Rochfetter de fiatı yüksele yüksele elden ele geçen arazi bir çeyrek asır evvel üç milyon dolara çıkmıştı. Şimdi, Rockefeller ayni araziyi tamam iki yüz elli milyon dolara yani: Altı milyar iki yüz elli milyon franga satın al mıstır. Bu arazi NevrYork'un en işlek niahalleleri ve en zengin kulüp, bar "ireleri ile muhattır. Yapılacak bir 'a'^ temellerine 1931 seneti beç'anmıştır. Binalardan birincisi: Yani, Radio Corporation ismind'eki tiyatro ikmal edilmiştir. Halen, başlıca muazzam binanm otuz beşinci katına gelinmiştir. Bunun 193S senesi bidayetinde kâmilen in«a edilmiş olacağı tahrain edilmektedir. Dünyada misli olmıyan bu binaların heyeti mecmuası on iki tane muazzam vapıdan mürekkep olacaktır. En mühimmi merkezdeki bina ola • caktır. Bu bina, 86 kattan mürekkep bulunacaktır. Bina dahilinde Amerika'nın en büyük şirketlerinden dördünün ya zjhaneleri bulunacaktır. Bunun yanında yapılacak ve gene göklere yük. selecek ve belki dört muazzam binanın ikisi kırk beşer katlı, diğerleri de az daha yüksek olacaktır. Sonuncu binalar, tiyatrolara, konser salonlarma, sinema ve televizion merkezlerine tahsis edilecektir. Böy lece Rockefeller Center mühim bir, eflence sitesi olacaktır. Rockefeller mahallesinde beşer katlı iki bina inşa olunarak biri «Fransız evi», ikincîsi de «tngiliz evi» tesmiye olunacaktır. Bunlarm yüksek olmaması, tngiliz ve Fran sız milletlerine ait husuaiyetlerm tebarüz ettirilmesi maksadına müstenittir. tngiliz ve Fransız evleri, mimarinin en güzel inceliklerini ihtiva edecektir. Zemin katlarmda muazzam ma ğazalar tesis edilecektir. Bunların adedi 26 yı mütecaviz olmıyacaktır. Bu mağazalar en lüks ticarethanelere kiralanacaktiE, Burada Fransız ve Lutfen sahifeyi çevMnUt