8 Haziran 1932 •Cumhuriyet KÜÇÜK KÖŞE: SON TELGRAFLAO Şık bir «niçin?» Mızah tarafı fikt&sat: Muhtelit encümen irtişa işini tetkika başlıyor Encümen bugün too^nacak, tetkikat 10 gün içinde bitirilecek Ankara 7 'Telefonla) İrtişa Encümen evrakı tetkik edecek mes'elesini tetkik edecek olan ve Hasan Beyden istenen izahatı Muhtelit Encümen yarın topla • dinliyecektir. îcap ederse diğer anarak calışmağa başlıyacaktır. lâkadarlar sür'atle celbolunacak, Encümen Yunus Nadi Beyin riifadeleri alınacaktır. yasetinde içtima edecektir. Vaktin darhğına mebni EnciiMeclis riyaseti irtişa davasına ait evrakı Muhtelit Encümen re menin mesaisini 10 gün içinde biisliğine tevdi etmiştir. tirmesi beklenmektedir. T a k a s itilâfnameleri Takas rsav dahilinde r.ıvhtelif memleketîerle mukavelele hazır lamak üzere Avrupa'ya gitm't olan Keyetimiz elyevm Varşova'da bulunmaktadır. Heyet buradan Stokholm'a gide ceK, bunu mii'eakıp memlekctimize dcnecektir. Ziraat Müsteşarı Atıf ve Haricî ticaret ofisi müdürü Cemal Bey lerden mürckkep olan heyetirr.iz şim. diye kadar M.ıcaristan, Çekcslovakya, Almanya, Kransa ve Belçika hükumetlerile ıuüzakerelerdp bulun rnus, bu müza'itcreJerden miisbet neticcler almıştır. Ho'anda da heyetimizin tcklifini memnuniyrtle karsılamıştır. HFM NALINA MIH1NA Almanya'da yeni Aldığımız lntihabata doğru Krediler Mücadele bu sefer çok Sanayiin ihya ve tevsii için de kullanılacak şiddetli olacak Berlin 7 (A.A.) Reichslag intihabatı 31 temmnz tarihinde icra edilecektir. Fırkalar, intıhap mücadelesine ait hazn*klarını su.'atle ikmal el/nektedirler. Bilhassa Meklemburg Schverin'deki yeni muıafferiyelle rinden cesaret alan Nazist'ler fev kalâde faaliyet sarfetmeKtedirler. Intihap mücadelesi, emsali na mesbuk dereccde şiddetli olacantır. Gerek sağ cenah gerek .101 ccnah bu mücadeleyi kat'î mücadele ad detmekted'ir Hitler fırkası, nasyonal Alman ları sürüklemek suretile bühassa köylerde çok sert biv takım vasıtalar kullanacak ve hükumetin havalî tehdidatına rağmen bir çok rrıun tazam teşkilât ve kuvvetlcındvn iatifade edecektir. Hitler'in resmî naşiri efkârj Hitler fırkasının vaziyetinj vakti mer hununda bildiı eceğini yazmakta • dır. Ancak, Hitler'in başlıca mua • vinlerinden olan ve pek o «tadar ihtiyatkâr davvanmağa lüzjm gör • mîyen George St; asser, fırkanın Von Papen hükumetine hiç bir suretle bağlı olmadığını vc intiha^attan sonra yalnız yeni bir hükumct teşkiii ile iktifa etmek değil, fa^at bütür. Alman'ları filen Naz; yapmak ıcap edeceğini beyan etmiştir. Müfrit mi^iyetperverler'n pro paganda şefi olan GoebbeU ise hususî bir samiin kütlesi muvacehe • sinde daha acık oiarak intihabattan »onra Hitler'cücrden bir zatın Başvekil tayin edilmesinin talep olu nıcığını ve bit takım muhtelif hukukî sebepler isteniieceğir.i söyle mistir. Bu kabil beyanat, Hitler firka • smın Von Pappn'in veya Oneral Von Schleicher'in oyv.nlarını değil kendi oynunu oynamaga azmetmiş olduğunu »östermektedir. Ankara 7 (Telefonla) Rusya ve İtalva'dan alınacak kredilerle bazı sayii ihya ve bazı sanayii de tevsi için tetkikat yapılmaktadır. Bu tetkikat «ür'atle bitirilecek, hazırlanacak esasların tatbikına derhal başlanacaktır. Niçin sizin de bir küçük eviniz olmasın ? Bunu ben sormuyorum. Giinler denberi gazetelerin son sahifelerinde sık bir resim'e baskas: soruyor. Halka faydalı olmağa çalışan ve muvaffak olan «fs Banka.<ın soruyor. Sual oek sıktır ve ilân sahifelerinde sorulusuna göre hususi değildir. heoimize taalluk ediyor. Sahifeye bir def a daha bakalım: Üç sütun üzerinde yapılmış zarif bir park komprimesi, ortasında daha zarif, minimini bir ev; ve onun üstünde kalın harfIerle dİ7İlmis ^ık bir «Niçin?»: Niçin sizin de bir kiicük eviniz olmasın? Ve bu sualden gene kendi çıkardığı hüküm de gene bizim menfaatimizedir. Şunu demek istiyor, eğer bir kumbaramz o • lursa para biriktirir ve bununla küçük bir ev yantırabilirsiniz. Umum meyanında beni de düşün düğiin için çok teşekkür ederim dostum. Hatta umum da ayni hararetle teşekkür etmektedir. Fakat ah aziz kardesim, fazlaca merak edio sorduğum bu suale kendi he.sabıma nt cevap vereyim? Merakını dağıtmak için söyliyecek çok sözüm var ama bugünlerde çokça meşgulüm: Kira evinden kira evine nasıl tasınacağımı düsünüyorurr.. Yoksa simdiye kadar niçin benim de bir küçük evim olma • dığını sana kolayca hikâye edebilirdim. Bu hikâjem de asağı yukarı ötekinin berikinin hikâyelerine uygun düşerdi. Yalnız şu kadarcık sövliyeyim ki samimî merakın dağılsın Istihracım, zayiçem bozuk olduğu için. Mademki bize bir iyilik etmesini düşünüyorsun, ben kendi payıma bunu kolaylastırayım. Hem sen manevî bir haz duyarsın, hem de ben bir küçük ev sahibi olurum. Bilirsin ki hem hoca Ali derler, hem Ali hoca. İkisi de birdir. öyleyse gel bunu söyle yapalım: Bana bir kumbara veri.n bir küçük ev sahibi edeceğine, önce bir küçük ev yaptır, sonra ben bir kumbara alıp bununla ö deyim. Mademki neticesi şık, güzel bir eve dayanıyor, önce neticesini ver, sonra temin ettiğıni toola. Yani sen bize Ali hoca diyorsun, ben de sana: Şunu gel, hoca Ali diyiver diyorum. tkisi de bir kapıya rıktıktan sonra bunda ikimiz de zarar etmiş olmayız. Aynştayn'ın da tasdik edeceği bu nazariyemi bende tecrübe et, ak;i çıkarsa vazgeçersin dos • tum. .Heyetİmİz Stokholm'a sgidiyor Haşmetlu kırtasiyecilik J J hazretleri!.. Malum şekilde Bulgaristan'a git . tikten sonra, tekrar IstanbuPa ge tirtilen tarihî evrak, hâlâ gümrükte yat'yor. Eğer, fareler bu kıymetli evrak yığını arasında, yeni yeni dünyaya getirdikleri nesiller için çünkü fareler çabık ve çok ürerler mes'ut birer yuva kurmadılarsa tarihî vesikaların hâlâ gümrükten çıkarılacak» ları halâi gününü beklemekte olduklarına şüphe yoktur. Tarihî evrak bu vaziyette iken kırtasiyecilik devam ediyor. Bu evrak kontenjandmana tâbi midir, de» ğil midir? Gümrüklerden ithal e dilmeli midir, yoksa edilmemeli midir? Bu mes'eleyi halletmek için daireden dairçye dolaşan ve her gün bir miktar artan evrakın da tarihî evrak kadar büyük ve mühim bir tomar teşkil ettiği tabiidir. Bir müddet daha geçerse, Bulgaristan'dan geri gelen vesaiki gümrüklerin elinden kurtarmak için cereyan eden kırtasiyecilik muamelâtının doğurduğu ve doğuracağı vesikaların tarihî evraktan daha fazla olacağı süphesizdir. Aylardanberi uzayıp giden bu muamelenin mânası şudur: Gümrüklerde haşmetlu kırtasiyecilik hazretleri bütün debdebe ve dirayetile, bütün şevket ve mehabetile hükümrandır. Bulgaristan'dan gelen ve mahiyeti tamamen malum bulunan bu evrakı, Müze Müdiriyetine teslim edecek kadar haşmetlu kırtasiyecilik hazret • lerine esir ve ram olmıyan bir gümrük âmiri yok mudur? Vaziyet, gümrüklerde böyle bir âmirin mevcut olmadığını ve herkesin işi iş'ar ve is • tiş'arla başından attığını göster mektedir. Tarihî vesikalara ait evrak tomarı kim bilir, kaç elden geçtikten ve bunlar da tarihî evrak mahiyetinî aldıktan sonra, nihayet vesikalar gümrükten çıkacaktır; tabiî haşmetlu kırtasiyecilik hazretlerinin îrade ve fer manları yerine gelmek suretile Düsünüyorum ki gümrüklerde, kim bilir, haşmetlu kırtasiyecilik hazretlerinin ifttibdadına kurban olmuş, böyle daha ne kadar muamele ve mes'ele vardır. Hasmetmeap kırtasiyecilik haz retlerinin taç ve tahtı yıkıldığı gün, yalnız gümrüklerde dfıgiJ) h«r daîrede kâğıt yerine iş, «ürünceme yerine j.üc'at,.kaitn alacaktır. Fakat acaba ne vakit? Tüccar buğday Stoku yapıyor! Bu yüzden fiatlar yükselmektedir Anad'olu'dan kâfi hatta mebzul miktarda buğday geldiği halde şehrimizde buğday fiatları mütema diyen yükselmektedir. Dün sabah Haydarpaşa'ya 46 vagon buğday ve iki vagon arpa gel miştir. Bundan başka öğle üzeri gelen marşandizle de 20 vagon buğ day, 2 vagon arpa ve 1 vagon d'a çavdar gelmiştir. I Buna mukabil dün piyasada ekstra mallar 8 kuruş yedi buçuk paraya ve ikinci mallar 7 kuruş yirmi paraya satılmıştır. Hatta son dakikada ekstra beyaz ve çavdarsız buğday siloda teslim 9 kuruş beş paraya muamele gör müştür. Anadolu'da şiddetle hüküm »üren sıcaklar ve daha doğrusu yağmur suzluğun yeni mahsul üzerine fevkalâde tesir yaptığından bahseden haberler fiatların yükselmesine sebep olmaktadır. Diğer hububat fiatlarında da tereffü vardır. Bir vagon buğday 11,700 ok ka tutmaktadır. Fiatlarda on para zam bir vagonda 30 lira, okkada üç kuruş tereffü ise bir vagonda 350 lira farketmektedir. Bu fiat tereffüü mes'elesi tüccarları mallarını satmıyarak silolarda muhafazaya sevketmektedir. Hatta bir firmanın Samsun'dan Anvers'e sevketmek için vapura yüklediği buğdayı tekrar İstanbul'a celbetmek üzere teşebbüsatta bulun • duğu da haber verilmektedir. Bugün silolarda 500 ve değir menlerd'e 300 ki ceman 800 vagon buğday stoku olduğu söyleniyor. Şehrin günlük ihtiyacı 30 vagon, yevmî müvaredat 4050 vagon olduğu için bu yüzden fiatlar yükselmektedir. Yeni mahsul Az mı olacak? Ticaret Odası tetkikat yaptırıyor Ticaret Odası Şark ve Cenup Vilâyetlerimizle Trakya'da kuraklık yüzünden bu senc mahsulün az ve bilhassa arpanın pek cüz'i olduğu haberleri üzerine tetkikat icrasına başlamıştır. Oda. memleketimizdeki bütün Ticaret Odalarına müracaat ed'e rek bulundukları mahallerdeki is tihsal mevaddının tahminî rekolteleri ve hali hazırdaki nşvü nemf şeraiti hakkında izahat istemiştir. Rus tütünleri ve Ticaret Odasi Ticaret Odası Rusya'nın beş senelik mesai programı mucibince bu seneki tütün zeriyatını geçen seneye nazaran iki misli yapacağı haberlerini nazari dikkate alarak tetkikat icrasına karar vermiştir. Marlene Dietrich'inde Kızını kaçırcaaklar! Amerika'dan bildiriliyor: Meşhur sinema yıldızı Marlene Dietrich 20000 dolar vermedigi takdirde çocuğunun kaçırılacağını ve öldürüleceğini bild'iren bir Tiektup almıştır. Bütün Hollivut heyecan içindedir. Zabıta memurları yıldızın evind<? gece gündüz nöbet beklemektedirler. Bulgar'lar balmumu alıyorlar Sofya'da Rulgar SA. Synode konçelarya müessesesi memleketimizden 1,650,000 leva kıymetinde ve 15,000 kilo miktarında balmumu mubayaa edecektir. Bunun için 14 temmuz 932 tarihinde münakasa yapılacaktır. Haricî Ticaret Ofisi arzu eden alâ kadarlara bu hususta mufassal malumat verecektir. izmir defterdarı değişti Ankara 7 (Telefonla) İzmir defterdarı Hiiseyin Avni B. fstanbul kazanç temyiz komisyoru reisliğine, varid'at şube müdürlerinden birinci sube miir*iirü Kenan B. İznjir def • terdarlığma tayin edilmişlerdir.^ AKA CÜNDÜZ İspanya'da Grev Madrit 7 (A.A.) Bu gece La Corogne'da umumi ?rev baslamış tır. Balıkçı kayıkları çıkmamıstir. Gazeteler, intişar et.nemekfedir. Le Ferrol'dan gelen bir habcr Galice vaziyetinin hükumeti siddetle meşgul etmekte olduğunu bildiriyor. Bilâmüddet tatbik cdilen umumi grev bu sabah saat 8 de ilân edil • miştir. Polis ve snil r~t:hafaza muavenet kıt'aları ac.'leo davet olunmuşlardır. Demir ve kömur sanayii ile İs panya'nın en zengin v'lâyetlerinden biri olan bu vilâyet faaliyetinin grev hareketile felce uğremasından en • dişe olunmaktadır. Sırbistan Yunanistan tacirleri anlaşmak istiyorlar Belgrat 7 (A.A.) Cenubî Sırbistan'ın bankalaıı vc tıcari bırlikleri mümessillerı dün Üsküp'te içtima eimişler ve hükumetin Yuna nistan'la Yugoslâvya arasında bir gümrük ittihadı irnkânını tahakkuk ettirmesini talep cden Sir takrir sureti kabul eylemişlerjir. Böyle bir ittihat, mümessillerce Yugoslâvya haricî piv^sasının sı kıntılı vaziyetini ıslâh !çin yegâne çare olacaktır. Vapur inhisarı lâyihası • Ankarı 7 (Telefonla) Po»ta vapurculuğa lâyihası tabolunmuş, ikîisat encümeni azasına tevzi edil mi?tir. Vaşington'da komünistlerin fesat tertibatı Vaşington 7 (A.A.) Zabıta, komünistler taraf ından yapılmakta olan bir takım fesat tertibat.nı meydana çıkarmış olduğunu bildirmektedir. Komünistler, payitahtta 4000 sabık muharip bulunmasından ve payitahta müteveccihen yolda bulunan gene bu miktnr sabık muharibin payitahtta mevcudiyetinden bilistifaed geçit resmi esnasında ztbıtaya karşı mücadele etmek üzcre en işe yarar adamlardan 100 kişiden mürekkep bir kuvvet teşkil etmek tasavvurunda bulunuyorlardı. Komünistler, sabık rnuhariplere müşkülât çıkarmak arzusundadırlar. Zira sabık muharipler, Amerikan bayrağından başka bir bayrağın ortaya çıkarılmasına müsaade etme • mişler ve kızıl bayrağın çekilmesine mümanaat etmişlerdir. Kröger şirketi "ya edilecek Stokholm 7 (A.A.) Kibrit şirketinin yeniden ihyası imkânıarını tetkik için İsveç ve ecne*Jİ menaf iini temsil ed'en muhtelit bir komite teşkil ve ihdas edilecektir. Romen kabinesini M. Vaida teşkil etti Bükreş 7 (A.A.) Vaida kabinesinin tesekkülü siyasî vaziyete sarahat bahşetmektedir. Efkâri umurr.iye kabinenin kat'i tesekkülü beklemeksizin bu neticeden dolayı memnuniyeHni izhar eylemekte • dir. Bükres 7 rA A.) Kabine kat'i ve tamam oiarak teşekkül etmiştir. Transilivanya nazırlığına M. Hatzegann Besarabya nazırlığına, M. Haopia tayin edilmişlerdir. M. Vaida vekâleten mesai nezaretini, M. Mironesco vekâleten Hariciyeyi, M. Potarva vekâleten zi raati, M. Lugonanu vekâleten maarifî deruhte etmişlerdir. M. Tilea hariciye ve Brandsch ipkaen Başvekâlet nezdinde akalliyetler Müsteşarı tayıi edilmişlerdir. Nazırlar tahlif olunmuslardır. Adana 7 (Hususî) Adana'da bunaltıcı sıcaklar devam ediyor. Derecei hararet gölğede 39 dur. Adana 7 (Hususî) İstanbul'da çıkan bir akşam gazetesinin Ada na'da iki mühim iflâs hâdisesin den bahsetmesi burada hayretle karsılanmıştır. BT haberin aslı yoktur. hazır isen.. o halde bana zahir ol, dikenli yolumuza çıkalım. Yalnız şunu unutma: Benim kararım lâye • tegayyerdir: Hep yahut hiç! Bu akla münafî bir hareket olabilir; fakat başka türlüsü benim elimden gelmez; çünkü ben seni pek çok sevıyorum Delikanlı mektubunu pek beğen medi. Söylemek istediğini tamamen ifade etmek istemiyordu. tçinde cebredilmiş bazı cümler vardı. Vel hasıl o gece yırttıklarmdan daha iyi bir şey değildi, fakat bunda en mühim nokta zikrediliyordu. Delikanlı bir taraftan zebun, bitap olduğun • dan kafasından zengin bir şey bulup cıkaramadığı gibi, esasen fikrine şairane bir şekil verebilecek surette yazı işlerile alâkası yoktu ve bu yokluk tesirile de uslübe fazla ehemmiyet vermek istemiş ve şüphesiz ilk ya • zıp yırttığı mektup en tabiî hislerine, Mabadi Var) Valans'ta hâdiseler Valence 7 (A.A.) Castrejon kasabasınd'a müfritler, muhafazakâr lar tarafından aktedilmiş olan bir mitinge giderek roitingcPere revolverle ateş etmişlerdir. tki yaralı var. dır. Zabıta müdahale etmek ve ate» açmak mecburiyetinde kalmıst'r. Bir takım nümayişçiler yaralanmısıır. Saracoğlu Şükrü Beyin Evi soyuldu Ankara 7 Sabık Maliye VekiK Saracoğlu Şükrü Beyin evinde evvelki gün öğle yemeğini müteakıp mühim bir hırsızlık olmuştur. Şükrü Beyin refikası Hanımefendi o gün öğle yemeğinden sonra Maliye Vekâleti Nakit İşleri Müdürü Sırrı Beyin zevcesini ziyarete gitmiş, geri dönünce mücevherle.i ile 120G lira parasınm sandığından yok oldu ğunu görmüştür. Vak'a derhal zabıtaya haber verilmiş, tetkikat ve taharriyata başlanmıstır. Neticede hırsızlığı Şükrü Beyin çocuklarına yedi senedir dadılık eden Şerife kadının yaptığı anlaşılmış, yekunu 30,000 lira tutan mücevherlerle paralar çöp tenekelerinden çıkarıl • mıştır. Şerife kadın bu işi sefalette ka • lan oğlu için yaptığını söylemiştir. demek olur!.. Ben de kendi hayatımın sade bir seyircisi mevkiine düşmüş bulunurum! Bu olacak bir şey değildir, ha yır buna imkân yoktur! Bu teneffüs etmek için, yaşamak için sire lâ • zım olan bir şeyi, gizlice tatmaya mahkum bulunmak demek... yalan ve ölüm demektir. Hiç bir hakkım olmadan senden ne büyük fedakârlık is tediğimi anlıyorum; çünkü böyle bir fedakârlık istiyebilmek hakkım bana veren nedir? Beni bu harekete sevkeden hodbinlik değildir: Bir hodbin böyle bir mes'ele çıkarmazdı... Evet, istediklerimin tahakkuku güçtür, ve bunların seni korkutmasından müte hayyır olmam. Kendilerile yaşamak mecburiyetinde bulunduğun adam • lardan nefret ediyorsun, cemiyet ha yatın seni yoruyor... Fakat bu âlemi bırakmak, onun sana işlediği taçları ayakaltına almak, efkâri umumiyeyi o nefret ettiğin adamların efkârını hiçe saymak kuv Venizelos kabinesi Ekseriyet kazandı « Adana'da dün bir fırın Ve fi dükkân yandı Adana 7 fHususî) Bugün $aat on dortte hükumet civarında bir fırından yangm çıktı. Fırından baska iki lokanta ve dört dükkân yandı. Zarar 15,000 liradan fazladır. Ateş kaza neticessnde çıkmıştır. Yanan binalar sigortpsızdir. iş Bankasının mekteplilere hediyesi Bursa 5 (Hususî) İs Bankasının Bursa şubesi bu sene Bursa mek . teplerinden birinci çıkan çocuklara birer kumbara hediye edecektir. Bu kumbaraların ikişer lirasım da İş Bankası verecektir. Banka şubesinin bu mükâfatı hem tahsile, hem de tasarrufa teşvik mahiyetinde oldu • ğundan muhitte iyi bir tesir yap • mıştır. kendimdir. İstikbalim, ümidim, mukad • desatım, ve vatanım hep o dur. Beni tanırsın, kelime perdazlıktan nasıl istikrah ettiğimi bîlirsin. Hisiiyatımı ifade etmek için kullandığım tabirler kuvvetli de düşseler onların samimiyetinden süphe etmez ve onları miibalâğa ile itham edemezsin. Hu zurunda, ilk istigraklrının ateşi içinde, önünü ardını düşünmeyerek yeminler eden bir delikanlı hitap et • miyor; belki senelerin pişirdiği bir adam kat'iyyen hakikat oiarak bil • diklerini açıkça ve adeta korku ile yazıyor. Evet, aşkım, bende her şeyin yerine kaim olmuş, benim için bir «rhep.» olmuştur. Şu halde hâkim ol: Bu <her şeyimi bir başkasının eline bırakabilir, Onun üzerinde bir başkasının tasarrufuna müsaade edebilir miyim? Senin bir başkasının olman! Aman Yarabbi. . bu be > nim bütün mevcudiyetimin, kal bimin, bütün kanımın da onun olması Hariciyede yeni tayinler Ankara 7 (Telsfonla) .cnevre birinci r.ınıf konsolosu Sevket Fuat B. büyiik elçilik müsteşarhğînA terf i edilmiş vc merkeze naklolui'nuştur. Kud'iis konsolosu Ruşeni Tî. Ve ka.et €m*;ne ahnmıştır. Tokyo maslahatgüzarlığına müsteşar Rauf B. tayin olunmuştur. r Atina 7 (Hususî) Yeni katine dün mecliste beyannamesini oku muştur. M. Venizelos hasta oldu ğundan Başvekâlet muavini ve Hariciye Nazırı M. Mihaîakopulos kendisine vekâlet etmiştir. Program daha ziyade iktisadî mes'elelere ehemmiyet vermekle berater eski kabine proğramının aynirl'ir. M. Papanastasiu kabineye şid • detle hücum etmekle beraber ka bine büyük bir eks<*riyetle ilimat reyi almıştır. Yeni intihabat ağus . tosta yapılacaktır. Adana'da hararet 39 derece Adana'da iflâs eden yok Muhafızgöcü bisikletçileri Dinar 7 (A.A.) Muhafız Gücü bisikletçileri saat 9 da Dinar'a geldiler. Gencler tarafından karşılandılar. Sporcular ağır yüklerile saatte 30 kilometre yapıyorlar. Yarın yürüyüşlerine devam edeceklerdir. metli görünmüş olan her ne varsa hepsini de beraber alıp götürdü. Bütün plânlarım, bütün kararlarım o nunla beraber nabedit oldu; bütün mesaim kayboldu, uzun emekler hiçe indi. Meşgalelerim mevzusuz ve ehemmiyetsiz kalmıştır. Bunların hepsî öldü, ve bunları dün bütün mazim ile beraber defnettim. Bunu şiddetle hissediyor, görüyor, biliyor ve teessüf etmiyorum. Bunlardan bahsedişim şikâyet manasına değildir. Sen beni sevdikten sonra inle mek bana yakışmaz. Sana yalnız şunu söylemek istiyorum ki, artık müebbeden gömülmüş olan bu maziden, dumana münkalip olan bu ümitler den bana canlı, ve sarsılmaz oiarak bir şey kalıyor: Sana olan aşkım! Elimde artık bu aşktan başka bir şeyim yoktur; ona benim biricik ha • zinemdir demek kâfi değil. Ken dim de bütün mevcudiyetimle bu aş • kın içindeyim. Ve o her şeyimi muhit oiarak ayni zamanda benim bütün Bir hapisanede kıyam Allahabat 7 (A.A.) Fatehpur hapisanesinde hir kıyam hâdisesi olmuştur. Mecusiler silâh'a mukabele etmek mecburiyetinde kalan gardiyanlara hücum etmişlerdir. Kıyamcılardan birisi ölmüş, bir çokları da yaralanmıştır. vetini kendinde bulabilecek misin? Kendi kendine sor, İren; tahammülünün fevkinde bir yük alma. Sikâ yette bulunmayorum, fakat hatırla. Bundan evvel, o cazibeye karşı mu kavemet gösterememistin. Senin terkedeceğin saltanatlara mukabil, benim sana verebileceğim pek az bir seydir, bir hiçtir! îmdi son sözümü dinle, benim sana ne kadar büyük bir cür'et ve cesaretle nederece açık söylediğimi göz önüne al; sayet ken dinde bugün, yarın her seyi bırakıp benimle gelmek kuvvetini duyma yorsan.. meçhulden, uzaklara düş mekten, yalnız kalmaktan, insan ların tahkirinden korkuyorsan.. hu lâsa kendi kendinden emin değilsen.. bunu bana vakit geçirmeden açıkça söyle, ben çıkıp gideyim; ruhum mecruh oiarak, fakat senin ihlâsını takdis ederek giderim. Yok, benim güzel ve nür sultanım, benim gibi bir meçhulü, bir hiçi seviyorsan.. şayet onun talih ve mukadderatına iştirake 4 CUMHURiYET'in mJMAN Muharrin Mutercimi 62 4 /. Turgeniyef Haydar Rifat Kendine bir mektuD bırakılıp bırakılmadığını tahkik etti, kapıcı menfi bir cevap verdi ve hayretini gösterdi. Bütün bir apartmanı bir hafta için tutmuş ol dukları halde bu nagehânı hareket karanlık ve garip görünmüştü. Delikanlı odasına döndü, kapan dı, ertesi sabaha kadar çıkmadı. Gecenin bir kısmını yazı odasında ge • çirdi, yazdı, yırttı, hava aydınlanı yordu ki, İren'e hitaben yazdığı mektubu bitirmiş oldu. 22 Mektubun sureti şudur: «Nişanlım dün hareket etti; artık birbirimizi göremiyeceğiz: Hatta gidip nerede oturacağını da bilmiyo • rum. Bana şimdiye kadar aziz ve kıy