12 Şubat 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

12 Şubat 1932 'CamfiUrıyİt SON TELG'RAFLAR Kış şiddetli geçiyor kvrupa'nın bir çok yerlerinde münakait durdu, Anadolu'da da kış şiddetlidir Pftris 11 (A.A.) Sofruk çok »idIft'idir. Fransa'nın her tarafında nebzul bir surette kar vağmaUtadir. )ün Paris'te hararet derec*»i nakıs esten yediye ve Bordeaux'da nakıs ekize dUsmüstUr. Italya'da Florance ve Tiryest*»'de ar yiizünden deniz ve kara yolları akliyatı mü»külât kesbetmistir. Londra 11 (A.A.) Kar fııtına!irı heraen biitün tnpiltere üzerinde ükütn •Urmektedir. Firtına Manş deizi üzerindeki seyriseferi kismen ozmuştur. DourretCalnis münakalâtı tatif eilmiştir. Soğuk bugün daha zivade rtmıştır. Kar devam etmektedir. luhtelif sehirler ara»ındaki kara akliyatı da inkıtaa ıi*r*mıstır Heyetimiz Berlinden geçerken T. Riiştü B. Cenevre'ye, ., Celâl B, IstanbuPa hareket ettiler Berlin 10 (Hususî) Hariciye Vekili Tevfik Rüstü Hey ile refaka tindeki zevat bugün Berlîn'e vâsıl olduiar. Heyet burada sefaret erkânı, Tütk tebaası, hariciye nezareti erkânı tarafından karşılanrlı. Heyet şerefine Berlin sefirimiz Kemalettin Sami Pasa tarafından bir öğle ziyafeti verildi. Başvekil Dr. Brüning Cenev re'de olduğu için Mpliye Nazırı ile Dahiliye, Müdafaa Nazırları ziya fette hazır bulundular. Akşamüstü Müdafaa Nazırı Dr. Groener tarafından heyet serefine Kaiserhof otelinde bir ziyafet verildi. Ziyafette ayni zevat davetli idiler. Vekil Tevfik Rüştü Bey yarın (dün) Cenevre'yeı 1* Bankası U. Müdürü Celâl Bey de Viyana tarikile tstanbul'a hareket edeceklerdir. ANKARA MEKTUPLARI t Murabaha ve köylü Köy îktisadiyatımızı kemiren bu afetle kat'î mücadele zamanı gelmiştir Ankara, subat (Hususî) Mu • rabaha salgın bir hastalık gibi millî bünyeyi gemiriyor. Köylünün murabahacıya olan borçları bir çok yerlerde artık bir ziraat devresinin hasılatı ile ödenecek haddi çcktan aşmıştır. Bu gibi mıntakalarda murabaha, köylünün bütün kazan cını elinden almakla, istihsalin genişlemesine mâni olmakla kalmıyor, top> rak gibi, hayvan gibi istihsal vasıtalarının köylünün elinden cıkmasına da sebep oluyor. Ve her sene bir çok müstahsilleri ya kendi tarlasında, yahut bir ağanın topraklarında yarıcılıkla çalı^mağa sevkediyor. Murabaha ayni zamanda millî sanayü de büyük zararlara sokmaktadır. Zengin ve müreffeh köy millî sanayi için tabii bir pazardır. Murabaha köylünün kârını elinden almakla mülî sanayiîn müstakbel pazarlarını daraltmış, millî sanayiin inkisaf imkânlarını azaltmış oluyor. Fakat onun bütün zararları bun • dan ibaret değildir. Murabaha deviet gelirini de mühim nisbette azaltıyor. Devlet gelirlerinin bir kısmınm doğrudan doğruya, büyük kısmının da vasıtalı vergilerle toplandıği ma lumdur. Murabahacı köylüyü karsız çalıştırmakla, köyde servetin top lanmasına mini olmakla, köylünün çalışma şevkini kırmakla doğrudan doğruya vergilerin hasılatmı, k8ylünün istihlâk ve alım kudretlerini a zaltmakla vasıtalı vergilerin hasılatını düsürüyor. Şu vakıalara bakınız: ' Aydın'da faiz ayda yüzde ondur. Bir mürabahacımn odünç verdiği 500 liramn bu nesapla bir sene sonra 1570, ıkinci sene sonunda 4928 liraya çıhtığı görülmüştür. 2 Tire'de faiz ayda yüzde on iki, hatta bazan HAFTADA yüzde beştir. 3 Ciresun'un bir köyünde bir * murabahacı bedeli 100 lira olan bir hattr mukabilinde borçludan (her ay için % 3 3 faiz hesabile) bir sene sonra ödenmek üzere 500 liralık bir senet alıyor. Borç vadesinde ödenemiyor. Tecdit ediliyor. Ikinci, üçüncü seneterde de odenemiyor. Dördüncü sene iptidastnda senet tekrar tecdit edilirken 100 liralık katır zavallı koylüye 2000 liraya mal oluyor, Bu kabii murabaha facialarının yüzlercesini saymak mümkündür. Aransa binlercesi bulunabilir. Yuka • rıya naklettiğimiz vak'alar bu tnın • takalarda murabaha ile şiddetli bir mücadeleye giren Ziraat Bankası kooperatiflerinin tesisleri ve faaliyetleri dolayısile meydana çıkan hakikatler cümiesindendir. Murabaha bilhassa millî ve bey • nelmilel pazarlar için istihsalde bu lunan mıntakaları istismar etmek • tedir. Orta Anadolu'da mübadele münasebetleri inkisaf etmediğinden kredi ihtiyacı azdır. Bu sebepten murabahacılık ta ihracat emtiası istihsal eden mıntakalarınkine nisbetle daha zayıf ve daha mahsustür. Halbuki ihracat mıntakalarında köylünün karı bittabi kârlı senelerde hemen tamamen mürabahacinin eline geç • mektedir. Hatta bazan borçluların senelik hasılatı murabahacıların binlerce liraya baliğ olan alacakları karfisında hiç mesabesinde kaldığindan ve ipotek, murabahacıya göre kâfi bir teminat şekli olmadığından köylüye yeniden biraz para vermek sartile tecdidi senet için onun tarlasını kendi üzerine ferağ ettiriyor! Teş kilâtsızlık yiizünden zavallı köylü • nün mahsulünü pahalı satamadığı da düsünülUrse fecaat bir kat daha meydana çıkar. Murabaha bugünkü şeklile memleket nüfusunun büyük bir kısımmı merhametsizce istismar ediyor. TUrk köyünü içinden gemiren ve dağıt • mak istidadında olan bu afete karşı kat'î ve sarih bir cephe almak, amansız bir mücadeleye geçmek aamanı gelmiştir. Hükumet TUrk köylüsünü mecburî olarak satış teşkilâtına tâbi tutmak istiyor. Bu, çok yerinde bir tedbirdir. Köylünün mahsulünün kıymetli ve pahalı satilmasım temii edeceği gibi bu mahsulü mürabahacımn elinden de kurtaracaktır. Fakat ayni zamanda köylünün tarlasını da, çiftini de, çubuğunu da kurtarmak l&zımdır. Bu itibarla kredi teskil&tı da mecb>arî olmalıdır. Bilhassa ihracat maddeleri istihsal eden mıntakalarda köylüyü rıza ve ihtiyarına bakmaksıaın hem satış teskilâtına, hem kredi teşkil&tına ithal etmek bir zarurettir. Murabaha bu zaruretin nasıl başlıca âmili ise sayı itibarile çok mahdut olan bugünkü ihtiyari kooperatif teşkilâtının temin ettiği f aydalar da bu hususta kuvvetli bir müşevvik olacak derecede bUyük ve mühimdlr. NALINA MIHINA Kabadayılık zihniyeti! Vururum! Bayram akşamı Divanyolu'nda tramvay'dan iniyordum. Lise taîf >»esi yaşında ve kıyafetinde iki genç şakalasıyorlardı. Bir tanesi, elile sağ tarafında giden arkadaşının sağ omzuna dokunuyor, sonra kendi yapmamış gibi yürüyordu. öteki arkasına bakıp ta kimse olmadığım görünce omzuna arkadaşının dokunduğunn anladi; bir kabadayı tavrile: Vururum! Dedi. Şaka amma, 1617 yasındaki ço • cuğun zihniyetini ve maalesef mem • lekette hâkim bulunan kabadayılık zihniyetini gösterir bir şaka Bu kÖtü ve kurunu vustaî kabada» yılık zihniyeti yüzünden çok defalr, Vururum! Sakası, ika edilen bir tehdit oluyor ve iki arkadaşın biri mezara, diğeri hapisaneye gidivor. Dünkü aksam gazetelerinde Istanbul Balıkpazarı'ndaki ve Kadıköy'ün» deki bir birahanedeki kanlı bo?usmaların saiki, hep bu kabadayılık zihniyetidir. Hele isin içine biraz da ispirto girdi mi, bir vuruculuktur, gidi • yor. Medenî memleketlerde, saatlerce ağız kavgası ederler, nad'*<»n dövüşürler, böyle küçük sebeplerle silâha sarilıp birbirlerini tepeledikleri en • derdir. Bunu da ancak s^rseriler yapar. Bizde ise hemen hemen her kavH& silâha davranmak ve kan akitmakla neticelenivor. Artık bu kabadayıliRi bırakmak zamanı çoktan gelmist'r. En küçük sebeple ve adi ve»ileW.e kanlı kavgalar cıkarmak medeni insanlnra de« l ğil bedevilere, vahş»»»e yaraşır. Bilhassa, TUrk gençMğinin ağzından artık: Vururum! Sözü işitilmemelidır. bençlige Ka' badayılık değil mertl'k yaraşır Mrt» lik ise vurtnakta değil vurmamaktadır. Bitlis'te bayram zivaretleri yapılamadı Bitlis 11 Burada müthiş bir fırtına ve kar tipisi hüküm sürmekte dir. Bitlit'ten Diyarbekir'e giden bir yolcu yarı yolda tipiye tutularak boğuİTiustur. Yollar tamamen kapalı olduğundan İstanbul ve civarı postası iki gündür gelmemektedir. Grip salgım şiddetle devam ettiği için bayram ziyaretleri menolunmuştur. Bursa'da şiddetli toğuk Bursa 11 (Hususî) Dün gece yarısında Ziraat mektebi rasata • nesi derecei harareti (23) olarak tesbit etmistir. Bursa'da şimdiye ka • dar bu derece şiddetli bir soğuğa tesadüf edilmemiştir. tki gündenberi Yalova'dan ve Karaköy'den Bursa'ya yolcu nakleden kamyonetler Orhangazi civarmda ve Ahidağı'nda bir buçuk metre kadar irtifa kesbeden kara saplanarak tipi altında kalmışlar; yüzlerce yolcu donmak tehlikesine maruz kaldığından bin müşkülâtla civar köylere iltica etmişlerdir. Hatta Gönül şirketine ait bir otobüsün şoförü donarken tokatlanarak kurtarılmıştır. Sivas'ta kar yağıyor Çin Japon ihtilâfı ( Birinci tahifeden mabait ) yaralı vardır. Bir Japon tayyaresi, Changhai'daki beynelmilel mıntakada kiin bir pamuk iplikhanesine bir bomba at • mıstır. Bu iplikhane, Amerika silâhendazları tarafından muhafaza e • diltnekte idi. Be« Çin'li ölmüş, 15 Çin'U de afır surette yaralanmıstır. Changhai'daki Amerika konsolo • sunun Japon memurları nezdinde fiddetli bir protestoda bulunacağı zannolunmaktadır. Sivas 10 • Bayram günlerini şidetli soğuklar içinde «ecirdik. Ha • aret 2 2 yi geçmistir. Bu sabahtaneri kar yağıyor. 'Adana 11 Hemeri hemen bütiln 'orot köyleri kar altındadır. Ço • urova ve Daf köylerinde kar pok aiİadır. Çiftçi bu vasiyetten mem • undur. Adana kar altında Übdülmecid'in Hİnt'liler izdivacî iyi karşılamadılar t M. Mussolini Papa ile görüştü Bu ziyarete fazla ehem miyet veriliyor Vatican 11 (A.A.) Papa, Duçe'yi husuci kütüpanesinde kabul etmistir. Mülâkat, bir saatten fazla devam eyle* miçtir. Bılâhare M. Mussolini'nin refa • katindeki zevat, Papanın kuzuruna it • hal edilmislerdir. Bundan sonra alay teyekkül etmiş ve M. Mussolini, müstesar kardinalın apartımanına gitmiştir. Zi • yaret 55 dakika devam eylernistir. A • lay bundan sonra Vatican kilisesine gelmis ve Duçe, Saint Pierre'in mezarı 8 nünden geçmiş, orada diz çökmtiştUr. M. Mussolini, dua ettigi esnada rei • minin alınmasına muvafakat etmemtş • tir. Başvekil bunu müteakıp kendi • sini alkıslıyan halk ile dolu bulunan Saint Pierre meydanına gitmistir. M. MuMOİini, etrafını süvari kara • binyeier almış olan arabasına bintniş ve Venedik «arayına dBnmüstUr. Duçe orada müstesar Kardinal Pacelli'mn ziyaretini kabul ed«cektir. Roma 11 (A.A.) öğle vakti çi • kan gazetelerin nesrettikleri ilk müta • lealar M. Mussolini'nin Vatikan'ı ziya • retine Jtalyan'lann fevkalâde bir ehemmivet verdiklerini göstermektedir. Italyan kanunu esasisinin mer'iytt mevkiine girdiği 61 senedenberi Papa ile Italyan hükumeti reisi ilk defa ola • rak g8rUsmekte bulunuyorlar. RuhanS mehafilde Papalık makamı ile İtalya hükumeti arasında sulh ve sükunun teessüsünden memnun kalın mıs olacağı şüphesiıdir. Fakat bu mehafil M. Mussolini'nin bu liyaretine müstesna bir ehemmiyet atfetmek isteme • mektedir. İki Japon fırkaaı geliyor * Bombay 11 (A.A.) Keşmir'de üyük bîr infial hüküm sürmekte ve unun akuleri Haydarabat hükumetiin h«r tarafında görülmektedir. Haydarabat'ta Ubaanın ekseriyetii gayrlrnütlim Hint'Iiler teşkil et • ı*kt« ve bunlar müslüman olan ve ünyanın *n ı«ngin hükümdari buluan Nizam tarafından idare edil ıekt«dir. Nizam'ın oğiunun geçen • »rde «ski halifenin kızı ilc evlenmesi ayrimüslim olan Hint'Iiler arasında üyük bir memnuniyetsizlik tevlit etliftir. Bunlar, Hindistan'daki İngiliz ıü«ss«tatına tnümasil ve demokrasi sasına müstenit bir hükumet teşkil dilm«sini istemektedirler. Bu harek«tin tahrikâtın hiç bir zalan sükunet bulmamakta olduğu î*»mir hakkında düşmanlar tara • ından beslenilmekt* olan emellere arşı bir mukabele olmak üzere terip edilmiş oldugu tannolunuyor. Londra 11 (A.A.) Ch.nghai' dan Reuter ajansına bildiriliyor: Nankin'deki tngiliz ve Amerikan elçileri, Çin başvekili ile görüşmüf • lerdir. Bunların Changhai'daki vaaiyeti ıslah hususunu görüşmüs oldukları zannolunuyor. Diier taraftan, salâhiyettar bir membadan bildirildiğine göre iki Japon fırkası Changhai'a müteveccihen yolda olup bunların vürudü ile ora • daki Japon kuvveilerinin miktarı 30,000 e baliğ olacaktır. Edgar Vallace Maruf romancının ölümü etrafında.. NewYork 11 (A.A.) Holvwood'da 7»tur • reeden vefat e*mis olan romancı Edgar Wal!«ce, sokaklnrda gazete mUvez • ziliği etmek suretile havatını kazanmağa baf lamıştır. Mu maileyh, bilâ • hare orduva Edoor \Vaîlace ve Cenu bî Afrika'ya gonderılmistir. Cenubt Afrika muharebeleri esnasında Reuter ajansının muhabirliğini yapnv* ve muteakıben hnyatını tamamen ga • zeteciliğe vakfetmiştir. Mumaileyh, romancı ve temaşa müellifi olarak temavüz etmistir. 150 ciltten fazla eser ve 6 tiyatro yazmıştır. Dört saattik bir mütareke Şanghay 11 (A.A.) V«rdun mu« harebesinde bir kolunu kaybetmiş olan bir Fransız papasinın tefebbütü •ayeıinde Çapey'de dört saatllk bir mütareke yapılması takarrür etmiş • tir. Yarın sabah saat sekizden itiba • ren baslıyacak olan bu mütarekenin aktinden maksat Çin'li kadın ve ço* cukların sehirden dısarı çıkarak beynelmilel imtiyazlı mıntakaya girmelerine imkân hasıl etmekten ibarettir. Şanghay 11 (A.A.) Alman je • neral konsolosu Woo Sung'deki Al • man koleji talim heyetinin tahliyest için WooSung hattı harbi boyunca yarın sabah baslamak ve d8rt saat devam etmek üzere gerek Çin'HUr ve gerek Japon'larla bir mütareke hazırlamıstır. ALtSÜREYYA Buğday fiatları İlk kadın soför lümrüklerde kadın luhafaza memurları Trabıon 11 Buradaki daresi kadın muhafaza memurları :ullanmağa karar vermistir. GUm • Uk başmüdiriyeti timdî Trabaon 'UmrüğU İçin bİr kadın muhafaza menuru aramaktadtr. Bu huıuıta *a7eeler« ilân v«rilmiştir. Anadolu'dan mal gelmi Altı aydır calışan Müyesser H. anlatıyor yor, fiatlar arttı Buğday fiatları son haftalarda yükselmeğe başlamıstır. Evvelce dört buçuk kuruştan itibaren satılan buğdaylar şimdi on paradan bir kuruşa kadar bir tereffü göstermektedir ler. Bu tereffü Anadolu'da mevcut stok buğdayların son kar fırtınaları ha • sebile tstanbul'a zamanında naklolunamamasından tevellüt etmistir. Dün Haydarpaşa'ya ancak 34 vagon buğday ile 6 vagon arpa gelmiştir. Trakya'dan ve diğer mıntakalardan hiç mal gelmemiştir. Son iki gün zarf ında ecnebi mem • leketlere 6176 ton buğday, 14408 ton arpa, 606 ton mıtır, 11 sandık af yon, 252 balya tiftik ihraç edilmiştir. tlk Türk kadın şoförü Müyesser Hanım altı aydır şoförlük yapmak tadır. Müyesser Hanım Hamidiye v* Keçe suyu depoları sahibi Mehmet Beyin kerimesidir. Müyesser Hanım Çin'UUr yeni bir ittihkâm yapttlar Changhai 11 (A.A.) Çin kuvvetleri, WooSung fenerini tahrip etmislerdir. Ticarî seyrisefain ile Ja • pon harp gemilerinin harekâtı bu yüzden sektedar olmustur. Çin'HIer, Tientoungan'dan Chan • ghai'a giden yol üzerinde yeni bir mevzi vticude getirmisler, oraya tayyarelere karşı kullanılan toplarla sahra topları yerleftirmişlerdir. Hazreti Muhammed'in Cübbesi satılıyor Londra'da. çıkan Sunday Ek«r>ress gazetesi son nüshalarından birinda su garip havnriiM vermektedir: «Hazreti Muhammed'in bir cüb • besi Londra'da satılığa çıkarılacaktir. Bu cübbe 200 sene evvel tran Sahı tarafından bir Fransız diplomatına verilmistir. Cübbe altın sırma ile süslüdür. 5.000.00C liraya sigorta edilmistir. Maahaza hakikî kıymeti bundan fazla tahmin edilmektedir. Cübbe gece gUndUz kuvvetli surette mu« hafasa olunmaktadır. Prenses Douyan Muda isminde bir kadının elinde bulunan cUbbenin satılacağı gün ,"i*li tutulmaktadır. Cübbe Paris'ten l.ondra'ya tayyare ile nakledilecek, satış günü büyük merasim yapılacaktır. Cübbe Londra'ya getirildikten sonra büyük bir salcnda teşhir olunacak, bunu müteakıp şehir şehir gezdiril«> rek halka çösterilecektir. ' " ktisat Vekâletinln bir tamimi Ankara 11 (Telefonla) Iktisat /ekâleti palamut ve saire gibi mevat an en son iskelede mUruriye aitnma • ını, bu suretle ihracat tacirlerinee vaki Ikâyetin bertaraf edflmesini bildir • niştir. Lâyipzîğ panayiri ve izmir İzmir 11 (A.A.) Lâyipzig pa nayırına izmir mıntakasından 41 firmanın istirak edeceği haber alın mıştır. Bu firmalar bütün nümunelerini, kodlarını en nefis ve mutena tarzda hazırlamış, ambalâjlarım yapa rak Piyer Foskari vapuru ile Tiryeste'ye sevketmislerdir. Bunlar; incir, UcUm, halı, meyankökü ve balı, hu bubat, zeytinyağı, pamuk, af yon, susam, ham ve mamul deriler, küsbe> ler, orman mahsulâtı, gülyagı, tahin helvası, zımpara ve civa madenleri ve sairedir. Adana'da et buhranı var! Adana 11 Burada şiddetli bir et uıhranı baş göstermiştir. Kasaplar ste konulan nerhi a« buluyorlar ve htiyaca kafi gelecek miktarda hayran kesmiyorlar. Kasaplar dükkânarının önü çok kalabalık olmakta iır. Bitaraf bir mıntaka yapılacak Londra 10 Şanghay'da Çin ve Japon askerleri arasında bitaraf bir mıntaka tesisi f ikri ilerliyor. Bu mıntakada diğer devletlerin askerleri bulunacaktır. « îş hayatı beni çok cezbediyor. Sabahın saat altısında direksiyonumun başma geçiyor, tenha yollarda. kamyonumu 4050 kilometre sUr'atle sürüyorum. Şimdiye kadar bir an bile soğukkanlılığımı kaybetmedim. Türk kadınlarının evlerde kötürüm gibi kaldığı devirler geçmiştir. Türk kızları her sahada çalışabilirler. Kaptan da olabilir, tayyareci de olabilir, polislik te yapabilirler.» Dresden sergisinde bize ait paviyon Bitaraf mıntaka ve Amerika Vaşington 11 (A.A.) Ecnebi devletler tarafından Japonya'ya hiç bir yeni sulh teklifi yapılmadan Çin ile Japonya'nın Şanghay mıntakasına ait askerî bir karara vâsıl olacakları fikri burada hâkim bulunmaktadır. Sulhun teessüsü maksadile Sang • hay'da bitaraf bir mıntaka tesîsine dair olan bu zan, Cemahiri müttehide tarafından kabule sayan görülebilecektir. Fakat bunun diğer şehirier için de bir misal teşkil etmemesi lâ • zımdır. Fevzi Pş. Hz. nin teşekkürleri Ankara 11 (A.A.) Büyük Er tânı Harbiy* Reisi Müşir Fevıi Pa»a Hz. muhtelif makamat, müesse • tal y ttvat tarafından gönderilen amazan bayramı tebriklerine ayrı ıyrt eevap v«rmek imkânı olmadı • gından kendilerine tebrik ve tesHc {ürlcrînin iblâğına Anadolu Ajan • sını tavttt buyurmuslardır. M. Muşanof Roma'da Roma 11 (A.A.) Bulgar Baş vekili M. Musanof dün buraya gel • mtftir. • " • Denizli'de grip fazla Denizli 11 (A.A.) Bir hafta danberi devam eden grip hastalıgı üç gündür artmıştır. Pek çok hasta vardır. HAYAT ANSİKLOPEDİSİ Dresden'de organizaıyon işlerinde cihanşumul bir çöhreti haiz olan Profetör Saktenizgin teşebbütü ile bir müessesatı sanaiye teş • kilâtı sergisi açılmıştır. Bu sergide Sanayi ve Muadin Bankası fab rikalarının işletme ve muhasebe teskilâtı ile bu müesseselerin banka tarafından kontrol edilebilmeleri için yapılan teşkilâta dair bir hususî pavyon vücude getirilmiştir. Bu pavyon Dersden'de bulunan Alman sanayicileri île mühendisleri arasında büyük bir alâka uyandırmıştır. Resmimiz Bankaya ait pavyonun dahilini göstermektedir. IV izmir'deki 6azi heykeli ttmh* 11 (A.A.) Sehrimizde •ekiedilccek olan Gazi heykelinin ıeyk«ltrafi Sinyor Kanonika dün şeh•imlıe felmiftir. Heykel de bufün ?elecektir. Sinyor Kanonika insa c • JİImekte olan kaideyi mahallinde tet<ik etmektedir. Mumailey yarın Bag> Jad'a gidecek ve yîrmi gün sonra tvdet edecektir. O güna kadar kai • Janin insası da bitmis olacağından tvdetinde bîzsat ambal&jım açarak fteykeli rekzedecektir. Küfat resmi aıart ayı ortalarmda yapılacaktır. Eski Alman veliahtı Kopenhag 11 (A.A.) Berlingske Tidende, telefonla hali haıırda Potes • Atina 11 (A.A.) YUzlerce ko • dam'da bulunmakta olan sabık Alman veliahtı ile görüşerek Almanya reisi münist, parlâmento binası önünde cumhurluğuna namzetliginin vazedil • harp taraftarları aleyhinde bir nümcsine miisaade talep edip etmiyece • mayiş yapmışlardır. ğini sormuştur. Sabık veliaht, şimdiki Polis, havaya ateş etmistir. Tele vaziyet dolayısile kat'î bir sey söyliye • fat yoktur. Bu nUmayişi idare etmiş miyeceğini, reisicumhur intihabına mö teallik olan her seyin simdiki halde muğ olduğu zannolunan 18 yaşında bir lâk bulunduğunu söylemiştir. , kız teykif olunmuftur. Atina'da bir nümayiş ırıncı f ;ız çıktı Fiatı 25 kuruştur. #