15 Haziran 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

15 Haziran 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SEKiZiNU SENE No. 2551 iBa^muharrlrl IS1ADİ İDAREHANESİ: karsiMnrta <Uır*ı : İstanbu! Cumhurivet Posta kutusu: N° 246 Başmuharrir 22366 Tahrir müdürü 23236 İdare mudUrü 22365. Matbaa ' 20472 Cu m h ur i y Vergilerin tadilinden sonra.. Devlet Bankası PAZARTESı 15 HAZİRAN » 3 1 ABOIME ŞEttAlTt {MÜDDET: JTÜRKIYE İÇİN j : Seneligi : 1400 Xr. J6A,ylığıj 750 Kr. | 3 Aylığı : 400 Kr.'l t * HA8İÇ 2700 Kr.t ^1450 *800 Kr.1 Nflshası her yerde' .iiHiltlHIIIMtllllMUIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIHIIIIIIIIMtlllHlllnMIMIIlllllllll IMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIı'lllllllllllllllllllllllllllllllllltlİlÜnilillMIIIIIII Varidat Bütçesi 7 Milyon Lira Eksiliyor Dünkü maçı da kazandık! lİIHIIIinruillllMIIIIMIIIIIHMIIIIIIIMIIIlHII lllllllIIMKIH!MUI)!M>IUIIIIIIIIIlll1IIIHIIIIIIIIIinil>lllllll|ttlMlllirtlltM)M>l)llllrHtl1linMllnTTl>Mnilll1IIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIItllM|llll)MMfl1iniMiriltlllllinM1ll1IIMIinr<ir)t1lllll)l11tllHltllltlllllllltHIIIIIIIMIIIHIIIII11ltllllll>llllllllllltininiMinilllMr^^^lltllinrMIII1IMIMIMItMI><IIUI Tarihte Muhaceret ve Istikrar Gazeteci arkadaşlarımızdan Ali Naci B. son zamanlarda Beyoğlu tarafından Kadıköy'U semtine hicret etmiş. Bu semt kendisinin vaktile de gençlik zamanlarını geçirdiği bir yer olmak hasebile yeni müşahe • deleri eski hatıralarile karışarak arkadaşımızı tstanbul icinde daimî muhaceretten ibaret bir hayatı dü şünmeğe sevketmiş. Arkadaşımızın fikirlerini ve hi»lerini diinkü (Cumhuriyet) te çıkan güzel bir yazısında okuduk. tstanbul içinde mekânını bir semtten diğerine nakil ile vakit geçiren bir iki aile değildir. Burada hemen herkes denilecek bir çokluk sene • nin her mevsiminde suradan şu raya göçmekle meşguldür. Bu seyyar hayat ile hatıraları köşeye bucağa sinmiş bir aile ocağtnın teessüsü ihtimali yoktur. Halbuki dikkatle bakılsa hayatın ha kikî manası geçici fanilerden ziyade hatıraların gittikçe yığılan deva • mında tecelli ettiği görülür. Zaten tarih bu olduğu gibi cemiyet ve millet te bundan başka bir şey değil • dir. Millet en doğru ifade ile tarihî bir mefhum olarak tarif olunabilir. Bu mülâhazaların zebunu olan Ali Naci B., Moda'daki bir İngiliz kâşanesini istikrar sembolu gibi işa • ret ettikten sonra: Varidat bütçesinde 7 milyon noksan var? Bütçe Encümeni masraf kısmında da yeniden tenzilât yapmağa hazırlanıyor Bugünkü Meclis müzakeratı hararetli olacak Ankara 14 (Telefonla) M. Meclisinin yarınki (bugünkü) celsesinde Hariciye ve Maliye Vekilleri, müstakil İzmit meb'usu Sırrı Beyin suallerine cevap vereceklerdir. Üsküdar Kısıklı hattına evkafın da iştirakine dair olan lâyiha Meclise gelerek ruznameye alınmıştır. Bugün meclis encümenleri ellerinde bulunan mevadı müzakere ile meşgul oldular. Bütçe encümeni bugün mua mele vergisi tadilât projesini son defa olarak bir daha gözden geçirmiştir. Encümen 931 bütçesi etrafın da esash tetkikata devam etmektedir. Kanunların tadili do\a yısile bütün vergiler, eskiye na Umumî Müdür dün istanbul'a geldi Banka teşkilâtı ikmal edilmek üzeredir Cumhuriyet Merkez Bankası u mumî müdürü Salâhattin Bey dün sabahki ekspres treniie Ankara'dan şehrrmize gelmis ve doğruca Ziraat Bankasına gelerek öğleden sonra sa'at üçe kadar bankada mesgul olmuştur. Salâhattin Bey, dün kendisile görüşen bir muharririmize şu beya • natta bulunmuştur: « İstanbul'a hususî işlerimi görmek üzere geldim. Bir kaç gün kalıp avdet edeceğim. Bankanın statüsü tanzim edil • mek üzeredir. Statü tasdik edildikten sonra banka faaliyete geçecek tîr. Binaenaleyh, bankanın kanu • nen muayyen olan eşkâl ve merasim tahtında teşekkülüne çalışılmaktadır. Bu mes'ele ile meclisi idare meş<»ul olmaktadır.» Salâhattin Bey, bankanın tstan • Alman'ları Fenerbahçe de 31 mağlup etti i . • • " • »• « •' Maamafih, istanbul şampiyonu gibi, Fener de pek iyi bir oyun oynıyamadı Bugun Sırrı Beye cevap verecek olan Harıcıye Vekılt Tevfık Ruştu, Maliye Vekılı Mustafa Abdulhalık Bey Pekı, biz ne zaman verlese ceğiz? Diye soruyor. tstanbul'un muhacir hayatından çıkarılmış olan bu sualin taalluk etfîği çerçeve bİKce daha biiyük ve daha geniştir. Bu sual dört bes asır gibi pek kua bir müddet zarfmda »iddetii bir met ile binnisbe ağır, fakat ıztıraph bir cezir îçinde ge • çen bütün bir milletin hayatına taalluk eder. Osmanlı Türk'lerinin Eskişehir'den İstanbul'a gelmeleri için yüzelli senelik bir zaman geçmek îktiza etmiştir. Buna müvazi veya muakis olarak Osmanlı tarihi şöyle bulâsa olunabilir: Bu tarih, Viyana'ya kadar giden bir met ile Sakarya'ya kadar dönen bir cezirden ibarettir! Mesafenin uzunluğuna nisbetle zamanın kısalığı düsünülürse durup dinlenmeğe vaktimiz olmaksızm mütemadiyen nakli mekân ile meş gul olmuş bulunduğumuz anlaşılır. Rüyet dairemiz yalnız kendi benliğimizle derhal yakınımızHaki muhite münhasır kaldıkça hâdise garip gibî görünür. Fakat Istanbul içindeki mütemadi gidip gelmeler da ha biiyük muhaceretlerin pek kü çük bir mikyasından başka bir şey değildir. îstanbul'un bir zamanlar Macar ovalarına kadar uzanan Hinterlândı şimdi Meriç nehri üzerindedir. ö t e tarafta pek az Türk kalmış olmak için son asırlar zarfında ve bugiine kadar ne kadar ırktaşın ekseriya İstanbul üzerinden bu tarafa gelmis olduğu ibretle ve hayretle düşünülecek bir şeydir. Bu miktar öyle bes on aile filân değildir, mil yonlar ve milyonlarla insandır. Ve nihayet yaşanılan hayat İmpara • torluk hayatı idi, yani millî bir devlet hayatı değildi. Bu hayatın kendisinde istikrar fikrini düşündürmiyen bir avarebk vardır. Yarın Bağdad'a mı, yoksa Iskodraya mı gideceği malum olmıyan adam tstanbul'da elbette geçici bir hayatın bütün avareliğine zebun olmaktan kurtu lamazdı. Bir zamanlar Boğaziçi'nin pırlantaları olan büyük yalılar ve tstanbul'un her biri kendi haline göre birer saray olan konakları ga • liba onun için böyle alelâcele çer • den çöpten denilecek veçhile ah saptan yapılıvermişti, ve onun için simdi onlann yerlerinde yeller esiyor. Sonra hep İmparatorluk hayatına izafetle ailenin ekseriya her ne suretle ise teferrüt etmiş bir sahıs etrafındaki toplantı manası da inkâr edilemez. O şahıs yıkılmakla aile çöküyordu, ve tarihin bu sar> ve samîl tesiri altında tstanbul'da düne zaran, daha düşük bir tahakkuk ve tahsil neticesi verecek bir sekle girmişlerdir. Bu vaziyetin, 931 varidat bütçesinde 7 milyon li rayı bulacak bir tenzilât icrasını icap ettiği anlaşıhyor. Bu iti barla encümen, evvelce esasları hazırlanan tasarruf yekununa munzam olmak üzcre hazine masraflarında 7 milyonluk bir miktar daha tenzilât yapmak za(Mabadi 4 uncü sahifede) Alâettin'in attığı güzel şut Alman kalecisinin plonjon yapmeutna rağmen kaleye böyle girmifti... Şehrimizde bulunan Alman Ayintraht takımı dün de Fenerbahçe takımtle karşılaştı, bu maçta da 13 mağlup oldu. Dünkü müsabakada da Fenerbahçe bazı oyuncuları ek sik olduğu halde sahaya çıktı ve iyi bir oyun gösteremedi. Böyle olmakU b«rab«r Alman takımını mağlup atmege muraffmk oldu. Ziya, Vlâstaris Cevat, Sadi, Hâdi bul şubesinin nerede küşat edileceği Şaban, Alâettin, Zeki, Muzaffer, ve banka memurlarının sureti in • Fikret tihapları hakkında hiç bir şey söySağ açık Niyazi, sol muavin Relememiştir. Bu mesailin ancak, banşat Beylerin takımda bulunmaması kanın nizamnamesi yapılıp, yüzde Fener'in daha iyi oynaraamasına mâkırk nisbetinde sermaye toplandıkni olduğu gibi, Alman takımının setan sonra mevzuu bahsolacağı an ri ve atılgan oynaması da Fener'in laşılmaktadır. Bankanın İstanbul oyun tarzını bozuyordu. Bu itibarla şubesinin nerede açılacağı hakkın müsabaka zevksiz bir şekil aldı ve da banka meclisi idaresince bir karar verîlecektir. Simdilik piyasa mer oyun ilk devrede idare eden ha • kezi olmak itibarile İstanbul ci hetinde bir bina intihap edilmesi muhtemeldir. Ankara 14 (Telefonla) Devlet Bankası müdürü umumisi Salâhattin Beyden inhilâl eden Ziraat Bankası müdürü umumî muavinliğine hiç kimse tayin edilmiyecektir. Kâtibi umumiliğe getirilen banka kavanin müdürü Suphi Bey ayni zamanda bu vazifeye de bakacaktır. Kavanin müdürlüğüne banka heyeti teftişiye reisi Müfit Nizami, onun yerine de muhasebe müdürü Sait Beyler tayin edilraislerdir. Bankanın İstanbul şubesi müdürlüğü de simdilik muavinIikle idare edilecektir. Devlet Bünkası Umumi Mutbtru • .Salâhattin Bey Yeni Fransa Reisicum hurü vazifesine başladı .«~^t.«^.«.. kem Her Zinger'in mütemadiyen düdük çalarak oyunu olur olmaz sebebplerden dolayı durdurması da büsbütün tatsızlık tevlit etti. Alman1 lar, her hangî gayrikastî bir hareketten dolayı aleyhlerine ceza ve penaltı vermekte inat eden bu hakemi ikinci devrede bihakkin kabul etmediler. ikinci devreyi Refik Osman Bey muvaffakiyetle ida^e ç$ii. Takımlar saat altıda sahaya çık> tılar. Mutat merasimden sonra o yuna Fenerbahçe başladı, Alman muavin hattına kadar ilerliyen ilk hücum burada kesildikten sonra geri döndü, top Fener'in muavin hattında taca kactı. Biraz sonra Aiâ ettin'in güzel bir akını, topu taca atmakla kesebildiler. Taçtan gelen top Fener kalesine kadar inerek avut oldu. (.Mabadi 4 uncu sahıfede) îlk devre Reisicumhurluk vazifesi M. Dumer'e ne suretle devredildi Paris 13 Bugün sabık Reisi cumhur Mösyö Dumerg mutat merasimle Riyaseti Cumhur vazifesini yeni Reisicumhur M. Dumer'e devret miştir. Reisicumhur Mösyö Dumer refakatinde Başvekü Mösyö Laval bulunduğu halde Lüksemburg sa rayından hareketle Elize sarayına gitmiştir. Yeni Reisicumhurun bin digi otomobili muhafız kıtaatmdan iki süvari müfrezesi takip ediyordu. Büyük bir halk kütlesi alayı alkışhyordu. Mösyö Dumer Elize sarayında tesrifat umum müdürü tarafından karşılanmıstır. Merasimde yalnız askerî kıtaat ve gazeteciler hazır bulunmuştur. Mösyö Dumerg halefini sefirler salonunda kabul etmiştir. Göğsünde Leyyon Danör nisanının büyük rütbesi bulunuyordu. İki Reisicumhur Mösyö Dumerg'in odasına girerek uzun müddet sa mimiyetle görüsmüşlerdir. Bu esnada Mösyö Dumer'e Leyyon danör nisanının büyük rütbesi verilmiştir. Saat 15,45 te Mösyö Dumer, E lize sarayından cıkarak teamül veçhile vanında Başvekil bulunduğu halde belediye dairesine gitmiştir. Cumhuriyet muhafız kıtaatmdan iki süvari müfrezesi bayraklarla Riyaseti Cumhur otomobilini takip edi yordu. "'' Yeni Reisicumhur burada mera simle karsılanmıs ve alay merasim salonuna dahil olmuştur. Salonda âyan ve meb'usan reisleri, nazırlar, kadar ve bugüne kadar herkes şuradan şuraya hicretle vakit geçir mekte tabiî ve belki hatta biraz da tatlı bir itiyada tâbi olup gidiyordu. Simdi, mademki artık bu mütemadi muhaceretten usanmış bir halde: Peki, ne zaman bir yerde tutunarak sabit bir hayat yasamağa i a ş Ziraat Bankasında M. Dumer'in bir harikatürii müsteşarlar, mareşallar, meb'usan ve âyan azaları bulunuyordu. Belediye reisi Mösyö Kastellan, Mösyö Dumer'e beyanı hoşamedî ederek demiştir ki: « Asil ocağınızın ve mucibi imtisal ailenizin medarı iftihar ve sürurî olan dört oğlunuzu harp, elinizden aldı, bu darbeleri harikulâde bir metanetle karsıladınız.% Mösyö Dumer Belediye reisinin bu sozlerine teşekkür etmiş ve: «Bütün (Mabadi 4 üncü sahifede) Fazilet mükâfatı 3 mükâfattan birisi Ku bilây'ın oğluna verildi Fener'in müdafii Vlâstaris ile kalecisi Rıza'nın arasından geçen top ta Fener'in kalesine böyle girmişti llllllllHlllllllllttllllllllllllllllllinillllllllllllllllllMlllllltlllllllllllinilllllllllllllllllllMlllllllllllllllllllllllMlllllllllllllllllllUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIMII Türk'lerin umumî harbe iştiraki tarihin bizi daima itip kakan kuv vetli selini durdurmak içindi. Artık bu sel durmuş, ve Türkiye millî hudutları içine oturmuştur. Milletin sabit bir mekân tutması için mem leketin sabit hudutlar dahiline oturması Iâzımdı. * Bu yepyeni ve millî bir devirdir. hyacağız? . '/ffi Bundan'sonra asrın icaplarına intibak etraeği bilen bir devir, ki biz Diye soruyoruz. Artık hükmoni'onda artık şimdjden istikrarın sağnabijir ki İmparatorluğ,un ta aHe^lercVefertlere kadar müessir bav* Uam^etnellerini görüyoruz. Çocuk • yatı nihayete ermiştir, ve artık ta larımız, bizim az çok avare hayatı • mız yerine müstakar bîr^hayat ikarihin TürRTere eTeîmüstakar bir hame edecekler. yatı muka'dder kflan dönüm noktası YUNUSNADİ dolaşılmaktadır. ' • Fazılet mukâfatı kazananlardan muderns Saıt ve muallım Faık Beyler Maarif Vekâleti, fazilet mükâfatı tetkikatını ikmal etmiştir. Mükâfat yüksek tedrisat muallimlerinden Darülfünun müderrisi Sait, orta tedrisat muatlimlerinden İstanbul Erkek lî sesi muallimi Faik Beylere, ilk tedrisat muallimleri arasından seçile • cek zata verilmesi mukarrer mükâ fat ta Kubilây'ın oğlu Vedat Aktoğ'a verilmiştir. Mükâfatlar beşer yüz liradır. Vedad'ın parası bankaya yatırılmıştır, 20 yaşına geldiği zaman alacaktır. K OK A I N AKA GÜNDÜZ'ün aehkân O K A Hakiki hayatın bin bir tecellisîle sarsıntılar ge • çirmiş, etrahnda fırtına ve girdapl ar açmış bir ma~ cera; Akanın icazkâr elinde durula durula akı • yor. Hep hakikat çerçevesi içinde: Ask, ihtiras, sergüzest ve. Aka, yeni bir "Bu toprağın kızları,, daha yarattı •*• tjl': N Perşembeye başlıyoruz!

Bu sayıdan diğer sayfalar: