SEKiZiNCi SENE flo. 252* VUNUS NADİ J^^^f9BtMtM * * * * t H | | | | ı m n . * * »«•^«•M«««MMA«*Ul«^^w' r~ İDAREHANESh, î • lirıvnnoumumiff karşisıud» dairn uhsflh» : jFTelgraf: İstanbul Curohuriyet^i :' Posta kutusu: N° 2 4 6 • Telefon: 8asmuharrir : 22368 Tahrir mOdürUâ: 23230 tâare müdUrtl 22365. Matbaa 20472Î Cu m h u riyet """ """•""»•"'""•llınilllınillMlllllllllln ÇARŞAMBA 20 MAYIS 1931 ABONE'ŞERAİTİ f MÜDDET: :T()RKİYE İÇİN | HABİÇİÇlfT \ Seneliği : *I400 gr.»j 2700 6 4ylıgı f 3 Ayltğı | | 750 Kr.:[ »1450 400 Kr.1 j ^ 8 0 0 Kr.f j INUshası her 'yerde, IIIIIMIIIIIIIHIIIIIIlllMIMlllllllllllllllllllKlllllmilllllll Heyell Vekile Yeni Kadroları Tetkik Edecek: « Dahilde ve hariçte SULH » IIMIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIimillHIHIIIHIIIHIIIIIIIHItllHlllillliniUNIUHIIIIlliMinillllll '""»"»»•'""«••»u"««H«'n"imııııımHHiııııııiHMiııııııiMiıımıiMinııımiııım Tarihte hakikat: Pr. Meillet'ye cevap Geçenlerde Darülfünunumuzda iki konferans veren Fransız profesörü Meillet'nin bu konferanslarmı birar uzaktan, Ankara'dan takip ettik. İlim adamlarımızın ve matbuatımızm bu konferanslara atfetmiş oldukları ehemmiyet Türkiye'de ilme verilen kıymetin açık ve yeni bir delilini teşkil eder. Memleke titnizde ilme olan bu iştiyakın ha • kikati bulmak ve onu halü mevkie hâkim kılmak azmile müterafık bir cereyanda bulunduğuna profesör Me'dlet de dikkat etrniş olsa gerek tir. Ancak bu cereyan bizde şîmdilik Darülfünunun haricinde adeta en yüksek mikyasında millî diyebileceğimiz çok feyizii bir kaynağa dayanmaktadır. Tarihin roenbalarını keşfederek ortaya ha kikatin nurunu selâleler halinde akıtmak kabiliyet ve kudretinde olan bu yeni kuvvetli cereyanın binnefis kendi Darülfünunumuza dahi malolacağı zamanı uzakta saymıyabiliriz, ve oaunla müteselli ve müsterih olabiliriz. Tevfik Rüştü Bey Türk noktai nazarını anlatt1 Sulh prensiplerine istinat eden tezimiz çok iyi bir tesir yaptı Haridye Vekilimizin Cenevre mülâkatları Yeni kadrolar Matbuat U. Müdürlüğü de Iâğvediliyor Ankara 19 ( Telefonla) Bütün veki • letler azamî tasarruf esasına müstenit olan yeni bütçeleri nî îkmal etti ler. Bütçenin umumî yekunu 180 küsur milyon liradır.Bütçenin yarınki Heyeti Vekile Ercument Ekrem B. de raüzakeresile Meclise sevki mukarrerdir. Yapılacak tasarrufat meyanında Matbuat Müdiriyeti Umumiyesinin lâgvi kararlasmıştır. Müdiirü Umumî Ercument Ekrem B. m Hariciyede diğer bir memuriyete tayini, matbuat memurlarından bir kısmının Dahiliyeye, bir kısmının da Hariciye şuaabatına nakledilecekleri, sefaret memuriyetlerinden bazılarının da kaidınlacağı anlaşılmaktadır. ((Ortada islenmis bir cürüm var!)) Cenevre 18 Avrupa Birliği komisyonunda iktisadî mes'eleler meyanında Fransa'nm sınaî itüâflar aktine dair olan teklifi müzakere edilmiş ve İsveç murahhası gümrük manialarının çok yüksek ve ticaret muahedelerinin istikrarsız olduğu nu söylemiştir. Türkiye mümessili ezcümle şun • lan söylemistir: «Bugünkü vaziyetin kısmen Avrupa'nın parçalanması neticesi ol Hakikati halde profesör Meillet duğunu kabul ve teslim etmek icap Darülfünunumuzda verdiği konfeeder.» Mumaileyh her memleket için ranslarında mevzuu bahsettiği mes'doğrudan doğruya müzakerata giele itibarile her nedense ilmin deritmek serbestisinin kabul edilmesini rmliklerine gîtmek ve götürmek istemistir. gayreiini göstermemişth. Bhinci Cenevre 18 (A.A.) Avrupa itkonferansta eskî Yunan ve Roma'yı tihadı konferansına istirak eden headeta asıl başlangıç gibi medeni • yeti murahhasamız cumartesi gü • yetin anası ve babası halinde gösnündenberi komisyon müzakeratına tennesî ve bir kere esas gibi ilerî da istirak etmektedir. Tevfik Rüştü sürülen bu mevzu etrafında müba • Bey İtalya, Rusya, Yunan Haricîye lâğa île ısrar eylemesi insana ilmî Nazırlarile mülâkatlarda bulun bir tetkikten ziyade propaganda nevinden bir gazete makalesi his maktadır. Cenevre 18 (A.A.) Avrupa it»ini verdiğini itiraf etmek mecbu tihadı komisyonu müzakeratında riyetindeyiz. Profesörün elbet meçTevfik Rüştü Bey söz alarak reisin huKî değildir ki ilim nazarında eski cemilekâr sözlerine tesekkür ettikYunan medeniyeti Roma'dan mu kaddemse eski Yunan roedeniyetine ten sonra gümrük îttîhadı, kredi, beynelmilel santralizasyon mes'eletakaddüm eden başka medeniyet • Ierine ve bazı istihsal şubelerrade ler de vardır. Hatta ba medeniyet devletçilik usulüne temas etmîştir. ler ankaz altmdan çıkarılarak beTürk tezinde ckivalans mühim bir seriyetm hayret gözü önüne ko esas teşkil ediyordu. Tevfik Rüştü nuldukça ortada eski Yunan medeBey, beyanatını «dahilde ve hariçniyeti denilecek bir medeniyet bile kalraıyor. Yeni araştırmaların meydana çıkardığı hakikatlere nazaran şhndi eski medeniyetleri başka bir tasnife tâbi tutmak lüzumunu ilim en kat'î surette kabul ve tesbit etmek yolu üzerinde yürüyor. Her gün daha fazla hayret vericî bir inkisaf ile ileriliyen tetkikat ve tahkikat neticelerine nazaran her şeyden evvel Hindu Avrupaî de nüen mücerret iddianın temelleri sarsılmakta ve hiç olmazsa bunun yanıbaşmda beşeriyete ilk terakkilerîni telkin eden başka medeni yetlerin insanlık tarihi üzerindeki müessir ve hâkim rollerini kabul etmek zaruretile karşılaşılmakta • dır. Avrupa'da medeniyetin zerresi yokken Asya'da, ön Asya'da ve Mısır'da muazzam medeniyetler yasamış olduğu bir hakikat olarak gözlerîmizin öniinde tecelli ve tahakkuk ederse artık faraziyelerden hakikatlere geçmek zamanının geldiği bizzarure teslim edilmek mecburiyetî hasıl olur, ve artık bu mecburiyet hasıl olmuştur da. Ezcümle Sâmer'lerden, Akat ve A/am'lardan sonra bugün bir za • manlar Anadolu'da hüküm süren Hitit (Eti) tmparatorluğile karşı • lasmış bulunuyoruz. Bilhassa (Boğazkoy) ünde bulunan kitabeler den müteşekkil zengin kütüphane bu Türk atalarınm vaktile ön As ya'da isgal etmiş oldukları mevkiin ehemmiyeti ile beraber azametini daBî göstermektedir. Profesör Meillet ikinci konferansında bu Hitit varlığma temas ederek hemen Avrupa'ca sabit fikir seklini almış olan mahut ve hazır nazariyeye iltica ediyor, ve Hitit dilinin Hindu Avrupaî bir dil olduğunu söyliyor. Milâttan lâakal 1000 2000 senelerine aît bir vaziyeti Hindü Avrupaî formülile halledivermek ne kadar ko • lay, ama ne kadar basit! Halbuki profesör Meillet'ye gene kendi cinsinden ve fakat bu mev • zuda iktidar ve salâhiyet itibarile daha çok ileri gitmiş kimselerin H • sanile cevap vermek l&zım gelse meselâ Hititoloji tetkikatı yapan profesör Sace'in tetkikatını mevzuu bahsedebiliriz. Oksfort Darülfünu nunun bu mühim şahsiyeti daha son günlerde neşrettiği bir makalesinde Hitit dilini Hindu Avrupaî diller a* Tarihi kıymeti haiz mühim evrakın mahfuz bulunduğu mahzeni evrah Siyasî ve tarihî evrak bir Bulgara nasıl satıldı • ••m* ı ^ * * Maarif Vekâleti mes'eleye vaz'ıyet etti amma, evrak çoktan eldetı çıktı! Hazinei evraktaki kıy mettar ve ta rihî evrakın da fersude evrak arasmda sa tıhnası mes'eIesi ehemmimiyet kesbetmistir. Maarif Vekâleti mes'eleye vazıyet ederek tahkikat icrasını müzeler mü dürü Aziz BeDiğer taraftan Maliye Ve kâletine key • fiyeti bildir miştir. Müze müdürünün ri yasetinde te şekkül eden heyet derhal tahkikata başla miştir. Haber aldığımıza göre mes'ele çok mühim hatta siyasî bir ma Maarjf şudur: Avrupa Birliği konferansında Turk teztni izah eden Baçmurahhasımız Harldye VekUi Tevfik Rüştü B. Ilk tahsil Maarif, ecnebi mekteplere bir ihtar gönderdi önümüzde ki ders aene • stnden itibaren ilk tahsilin mün hasıran Türk mekteplerinde Hükumete gelen meâumat yapılacatfuıa da Aıdcara 19 (TelefenU) Ha* "\i olan kanurîciye Vekili Tevfik Rüttü Beyden tatbikatı Avrupa Birliği konferansında ce nun hakkındaki tareyan etmekte olan müzakerata dalimatname Mair gelen malumat Başvekile arzedilarif Emaneti • mistir. ne gönderil miştir. Kanu İstaribtd Maarif Muduru. te sulh» prensibi ile bitirmiştir. İç timada Tevfik Rüstü Beym »özleri çok ehenuniyetle dinlendi ve iyi tesir bıraktığı sarahatle görülüyordu. Tevfik Rüstü Beyin yakininde bu lunan Yunan ve Macar Hariciye Nazırlarının tasvip edici hareketleri nazari dikkati celbediyordu. Hâdtseye muddeiumuntmin müdahalesinı tıalev aden Kbpruluzade Fuat Bey hiyet ve safha yetme riyaset eden dadır. Vaziyet Mıızeler Muduru Azız Bey ifflftWfcot .&. "Gazi Hz. îngiltere'ye gelecek olurlarsa..M, Hakikaten çok büyük bir alâka ve muhabbetle karşılanacaklardır» Dün IstanbuFa gelen İngiliz sefirinin beyanatı Bir aydanberi Avrupa'da se yahatte bulunan îngiltere'nin Türkiye Sefiri M. Corc Klark cenapları dün Semplon ekspre • sile şehrimize dönmüştür. M. C. Klark dün kendisile konuşan bir muhaTririmize şu beyanatta bulunmuştur: « Çok güzel devam eden bir Avrupa seyahatinden sonra va • zifemin başına geldim. Türk İngiliz siyasî münasebatı gayet dostane ve samimanedir. Bilhassa Lord Athlone'nin Türkiye'de gördüğü yüksek hüsnü kabul İngiltere'de büyük bir sempati u • rasına koymak için göstertten fazla gayretin hiç te yerinde olmadığım. bazı kelimeler üzerine kurulmak istenilen faraziyenin pek zayıf olduğunu söyliyor. Profesör Sace: Haftikî ilmin icabı bu hususta tetkikatı idame etmek ve doğru hükümler vermeği mümkön ktletcak' zengin vesaikm toptanmastna çaltşmaktır. Diyor. Münih Samî diller profesörü Homel de ayni mütaleada olduğu gibi profesör Edoaard Meyer dahi takriben ayni mütaleada bulunmaktadır. bu son profesör Hitit'çede Hindu Cermen (Avrupaî) unsurunun biç olmazsa sonradan gelen bir tabaka halinde olduğuna inanmak îstiyor. Esasen bütün iiiraler müttef ik ki nun eylulden Haydar Bey itibaren tatbikına başlana caktır. Fakat ecnebi mektepler ge • lecek sene Türk talebesini elde e • debilmek için şimdiden talebe kay • dma başlamışlardır. Bu hususta Maarif Emanetine bir iki ihbar vaki olmuştur. Bunun üzerine Maarif Müdiriyeti tahkikata başlamıştir. Bir kaç güne kadar mes'elenin hakikati anlaşılacaktır. Maarif Müdiriyeti kanuna muhalif ve sahtekârane talebe alınma sına meydan vermemek için lâzım gelen tertibatı almıştır. Ecnebi mekteplerine gönderilen bir tamimde şimdiden Türk çocuklannı kaydeden mektepler hakkında kanunî muamele tatbik edileceğini bildirilmiştir. ye emretmiştir. Defterdarhk ta Mülga Maliye Nezareti ha * (Mabadi 4 üncü sahifede) 500,000 liramız gidiyor (Ben Amar» ların kasası devlet hazinesi midir ki Türk jandarması bekliyor İstanbul'da 45 gün kalarak halkımızın yarım milyon lirasını alıp gitmeğe azmetmiş olan Ben Amar sirkı hakkında, İstanbul gazetele rinin hemen hemen müttehit neşri yatı derin bir sükutla karşılaşıyor. Bu sükutun âcizden ileri geldiğine şüphe yoktur. Vilâyet ve Belediye, muhik neşriyatımıza cevap vermekten âciz olduğu için susuyor. Dünkü Yeni Gün'de întişar eden bîr kari mektubunun söylediği gibi sirka bedava kimse girmesin diye Türk polisi, Türk jandarması, hatta Türk askeri bekçilik ediyor. İstan bul'un diğer eğlence yerlerinin hiç birisi içeri girecek bedavacıları menetmek için bu kadar ihtimamla muhafaza altında değildir. Ne oluyor? 4 uncıl sahifede) 1 j Bulgar hakem Yunan'klarla yapılacak maçları idare edecek İnguiz sefırı Sir Corc Klark yandırmış ve her tarafta Türkiye'den sitayişle bahsedilmeğe (Mabadî 4 üncü sahifede^ IIIHIMIIIIIIIMIIinillllllHIHIIIMmilllllllllllllHIIIHMinillllllllHIIIIIIlllllllllllllllllllHIMIIIIMIMIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlllllllHIIIIMIIIIIIIIllHMIIIII Hitit'çe tek Iehçeli tek dil değildir. Şimdiye kadar yekdiğerilc tehalüf eden sekiz lehçe bulunmuştur. Bunlardan ayn olarak bir de Pro • hitite denilen daha kadim Hitit'çe vardır, ve hiç olmazsa bu asıl Hitit'çenin asla Hindu Avrupaî olmadığmda hemen bütün âlîmler müttefiktir. tşte profesör Afeit/et'in tstanbul Darülfünunundaki konferansında ceffelkalem şöyledir ve böyledir diye mevzuu bahsettiği me»velelerin içyüzü. Türk tetkikatının bu mes'eleleri daha kolayhkla ve daha kat'iyetle halledebileceğini burada Uâve edelim. Çünkü bu mes'eleler bizim yakın veya uzak akrabamız olan bir takım ecdada taalluk ediyor. Yunanistan şampiyonu O Hmpiyakos ta kımile yapıla cak müsaba kaları idare etmek üzere Bulgar federas yonu erkânından M. Kaçef şehrimize davet edilmiştir. Yu nan'lılar, bu maça azamî ehemmiyet ver diklerinden her Hakem M. Kaçef hangi bir ihtilâfa meydan verilme mesi için oyunların idaresi bitaraf bir hakeme havale edilmiştir. M. Kaçef yarın sabah saat 10 da trenle şehrimize güecek, spor rüesası tarafmdan istikbal edilecektîr. Yunan'lı f utbolcular da yarm ak şam saat 4,30 da vapurla gelecek ler, bütün sporcular tarafmdan is • tikbal edileceklerdir. Sırkın dışarmnda nobet bekltyen jandarmalardan biri: Turk jandarmaları rrn, yoksa sırk muhafızı m ı ' Peşte seyahati intibaları •i Peşte sergisinde en güzel paviyon: Türk paviyonu YUNUS NADİ «Curahuriyet» in tertip ettiği Peste seyahatine istirak eden opermtör Halil Sezai Bey seyahat intibalarını söyle anlatmıştır: ««Cumhuriyet» in hazırladığı bu seyahat dolayısile Peşte'de