KADIN AVCISI Yazan: M. TURHAN 9 Gerçi, kotnşulardan bir genç kı»n, seviştiği delikanlıdan aldığı mektnp iuerine bohçasmı koltuklayıp evden kaçtığı, son günlerin en dağdağalı haberlerin dendi. Fakat Nadire Hanımın evden kaçmağa hazır bulunduğu kabul edilse bile böyle bir davetname almasma imkân yoktu. Çirklnliği dillerde destan olan kalık kıza hangi bir erkek dönüp te bakar ve hele mektnp yazardı? Nevcivan, bir arahk, küçük hanımın kendisini kuyuya atmış olması ihtimalini düşundü. Çalınan mektubun acı blr haber getirmiş, Nadlre'nin evlenme ümidhri tamamen öldürmüş olması, onnn da yese düşerek eanına kıyması mnmkün diL Lâldn bu ihtlmal üzerinde de tevak knf edemedi. Görenleri iğrendirecek kadar çirkin olmasına rağmen Nadlre'nin kendisinde bazı guzeüikleri tevehhüm ettiği ve o vehmini kimseye kabul etti remediğini sezince de «yüz güzelliği kalay gibldir, bir gun olnr silinir, altından kml zehir eıkar. Asıl güsellik yürek güseüifi!» Diye kırıttığı nı biliyordu. Boyle düşünen bir kız, kolay kolay kuyuya atümasdı. O halde neredeydi? Besleme Nevcivan, bu muşkulu hal için derin derin düşunurken kulağına bir ses, yanık blr inilti aksetti. Tavan arasından Biıan bo acıklı sada, boğazı sıkılan bir ke dinin ıctıraph mıyavlamasmı andınyordo. Fakat Nadire Hanımın sesine de pek benziyordu. Neveivan, kulağını kabarttı ve ikinci bir in'ikâs üzerine mırıldandı: Sansar gibi tavan arasına girmiş, iramlı gamlı ağlıyor. Bu işte buyuk bir sır var! Ve hemen merdiveni tırmandı, orta boyln adamların emeklemeksizln yuruyemiyeeeği kadar dar ve o nisbette de kirli olan tavan arasına çıktı. Nadire, ihtifagahının yegâne penceresi dnünde tozlu tahtalar üıerine çomelmiş, başını ellerinin içine almış, ağlamağa koyulmuştu. Çaldığı zarfın muhteviyatı, darma dağın, kucağında duruyordu. Ara sıra kağıtlardan birini alıyor, otesine berisine bakıyor ve müteakıben iniltili ağlamasını tazeliyordu. Nevcivan, bir müddet bu manzarayı seyretiikten sonra seslendi: Kttçük hanun, annenlz sizi istiyor! Nadire, vaziyetini bozmadı, goz yaş larını sllmedi, kâğıtlarını toplamadı, çirkin çehresini busbütun berbatlaştıran aelp tekallüsat lle beslemeye baktı ve birdenblre tüyler orpertici bir çığlık kopardı: Netcivan, gül yüslü Nevcivan! Gel 4e beraber ağlaşalun. G«nç kıı, ellerl dizlerine yapışık bir halde, kttçük hanımın başı ucuna kadar sürflklendi: Nedlr efendim dedi ne oldu, böyle iıbe yerlerde farelerle başbaşa verip te ağlamanızın sebebl ne? Ben ağlamayayun da kim ağlasın kııt Benl sevenler, boyuma posuma vundanlar, adunı ana ana inliyenler, hasretimden yflzleri limona dönenler varmış ta haberim yok. Arslan gibi delikanlılarm, kaleminden kan damlıyan altın bilezikli kâtiplerin kanına ginnlşim de taş olası yureğimde sızı bile duymuyorum. Ana kuzuları benim yüzümden verem döşeklerine düşüyor da ben bnrada salına salma geziyorum. Bn fenalıkların hesabı benden sorulmaz mı, uğrumda cekilen ahlar, ayağıma dolaşmaz mı? Nevcivan, bu mecnun tazallüm, bu garip şikâyet üzerine alıklaştı: Bu bayıhp ayüanlar, bu ölflp te dirllenler kim. Rüya mı gorüyorsun küçük hanım? Nadire, umulmaz bir bahtiyarlığın akıttığı gö« yaşlannı kolunun tersile sildi, müşteki kelimelerin gurültüsile örtmek Istediği sevincini daha fazla saklamağa luzum gormedi, lâgar goğsunün kemiklerini çıtırdatarak kâğıtları fösterdi: İşte bir tanesi bu! Nevcivan, arifane tecahül etti: Bunlar kâğıt, hanımun! Evet kâğıt; fakat içinde hasta bir yurek yatıyor. Kimin yureği bu? Süruri Beyin! Tanımadım. Ben de tanımıyordum ama şimdi tanıdım. Çocukluğumuzu beraber geçlrmişiz, blrlikte kaydırak oynamışız gibl kendisini ayan beyan tanıyorum. Peki, bu adam size ne yauyor? Ne yazacak kız? «Öluyorum, merhamet!» Diyor: Bu kos koca kâğıt yığınımn içinde başka söz yok mu? Çok şey var ama hulâsası bu!. Zavallı delikanlı evirmiş, çevirmiş,, sözü oraya bağlamış. Darılma kuçük hanım, bir şey zihnimi bulandırıyor. Süruri Bey, bu î/iektubu nasıl göndermlş?. Kapıya mı bı rakmıs, pencereden mi atmış, yoksa aranızda postacı mı var? Orasını sonra anlatırım. Şimdi sen otur da, Sururi'mizln; şey, Süruri Beyin neler yazdığmı dinle. Hangi vlcdanlı kız bu acıklı sozlere dayanır? Aman kuçük hanım, name okunacak sıra değil. Anneniz sizi bekliyor. Bana söylediğinizi, çocukluk edip onlara da soylerseniz evin içinde kml kıya metler kopar. Siz bu kâğıtları toplayıp bir tarafa saklayın, terzi işini savm, geceleyin fırsat bulup birleşiriz, Süruri Beyi dinleriz! Nadire Hanım, isteksiz isteksiz, ka ğıtları topladı, zarfa koydn. Hakhsın Nevcivan: Dedi annemi birdenblre huylandırmıyahm. Bu zarf sende kalsın. Terzi gittikten sonra bana verirsin. Her halde senin dostluğuna muhtacım. Beni dertli gunlerimde yalnız bırakma. Bugün Süruri'nin sevdasını haber aldık. Yarın bir baakasının; öbür gun bir üçüncüsünün bana gö nül verdiklerini öğrenmiyeceğimiı ne malum? Onun için seninle dertleşmek, senden yardım görmek isterim. Mabadi var ( Şehir ve Memleket haberleri ) Siyasî icmal Verem hastanesi Cumhmiyet Jl Kadın Birliği Kongresi kaldı İtalyaYunanistan Harbi umuml Avrupa'nın haritasını baştan başa değiştirmiş ohnakla beraber siyasî vaziyetini esasından değiştirmedL Avrupa harbi umumiden evvel muhasun iki grupa aynlmış idi. İtilâfı müselles ve ittifakı müselles. Filvaki bugün bu siyasi teşekküller kabnamıştır. Fakat bunları vncude getiren unsurlardan bir çoğunun arasında hâlâ eski zıddiyet ve husumet yaşıyor. Meselâ ittifakı müsellesin azasuıdan İtalya ile itilâfı müsellesten Fransa arasında münaferet eskisinden daha kuvvetle yaşıyor. Vaktiyle İtalya Akdeniz'deki menfaatlerini Fransa'nm tehdidi altında gördüğünden dolayı kendisine zahir ve istmatgâh olmak üzere Almanya ve Avusturya'ya desti ittifakı uzatmıs. idi. Bugün dahi İtalya'nm düveli muazzama arasında en yakın ve samimî gördüğü devlet Almanya'dır. Bunun bariz bir delili Akdeniz'e gelen Alman donanmasına İtalya limanlannda gösterilen fevkalâde hüsnü kabul ve samimiyetth*. İtalya artık eski müttefikleri olmadığmdan Akdeniz'de kendisine dost ve harp samannıda hayırhah bitaraf olacak devletler arıyor. İspanya'da diktatörlügfln devamı esnasında bu iki devlet arasında muhtelif vesile ile defaatla tezahürat yapılmış idi. Hatta bunların tahtında gizli bir ittifak yahut mukarenet misakı olduğu şayi olmuş idi. Son senelerde İtalya Akdeniz'in Şark havzasında kendisine dost aramaktadır. İtalya'nm sıkı dostluğunu temin ettiği devletlerden blri de Yunanistan olduğuna şüphe edilemez. Hatta Alman donanması İtalya sularmda bulunur iken bir fırsat bulup Faleron'a gelmiş ve burada parlak bir surette kabul edüdikten sonra tekrar İtalya sulanna dönmüştür. Yani Alman gemileri dostlarının dostu olan devletin sulannı ziyarette kusur etmemişth. M. Venizelos*un son siyaseti Almanya ve İtalya*ya müteveecih bulundugu aslkârdır. Yunanistan'ın ücaretinbı üçte biri Almanya ile olduğundan bu iki memleket arasında ayrıca sıkı iktisadi rabıta vardır. Yunan sahilleri ve adaları Adriyatik denizinin ağzına ve Akdeniz'in Şark havzasının medhallerine hâkim olduğundan blr ihtilaf ve muhasame vukuunda İtalyan kuvvetleri için mükemmel ve mahfuz üsler teşkil eder. Bunlardan başka İtalya doğrudan doğruya kendi kontrolu ve idaresi altında olmak üzere Şarkî Akdeniz'de üssü bahriler tedarikine çalışıyor. Rodos ve diğer adalarm bütçesine İtalya hükumetl kendi hazinesinden senevl 50,000.000 liret yani bizim para ile beş milyon lira ilâve ediyor. İktisadi cihetten böyle sıkıntıh bir zamanda İtalya hazinei devletinln on iki adanın bütçesi için büyük fedak&rlıkta bulunması manasız değildir. Ahalismin kısmı külllsi Rum olan bu adalar hakkında Yunanistan'da eskisi kadar asabiyet gösterilmemesi dahi şayanı dikkattir. Velhasü İtalya Akdeniz'in garp havzasında muvaffak olmasa bile Şark havzasında bir gün Fransa ile muhasama vukuunda serbestçe kendisnin bahri ve berrt harekâtını teshil edecek istinat noktaları hazırlamaktadır. Şişli'deki arsa hastane için müsaittir Hilâliahmer reisi Ali Pş. bahriye htutanerinin verem için müsmt olmadığmt söylıyor Operatör Cemil Paşa İle Şehremini Muhittin Bey arasında Şişli'deki verem hastanesi mes'elesinden çıkan münakaşa etrafında bazı mütalealar serdedil mektedir. Bu hususta mütehassıs ve maruf etibbadan bazdarı, mevzuubahs arsa nm hastane inşasına müsait oldugunu söylemişlerdir. Hilâliahmer İstanbul merkezi reisi Dr. Ali Paşa da demiştir ki: < Şişli Etfal hastanesi civan verem hastanesi inşasına müsaittir ve (40) dönüm bir arsa da inşaata çok elverişli dir. Yalnız arsanın guneşe nazır ve havadar olup olmadığı anlaşılmalıdır. Asgart (200) yataklı kadar bir verem hastanesine ihtiyaç vardır. Bu yapıl sın da nerede yapılırsa yapüsın. Kasımpaşa'daki Bahriye hastanesi ve civarını verem hastanesi İçin muvafık göremem. Bu civar dumanlı ve rütubetlidir.» Dr. Osman Şerafettin Bey de demiş tir ki: < Şişli'deki arsayı bilmlyorum. Talnız tstanbul civarında verem hastanesi Ittihaz olunacak mahallin şiddetli rüzgârlara maruz olmaması ve rütubetten, şehirde sık sık görulen sislerden uzakça bulunması, mütnkun olduğu takdirde cenuba nazır ve cenup rttıgârlarına dofrudan doğraya maruz olmamakla beraber bunlan yandan alan bir mahal olması, havadar ve şehirden biraz uzakta olması lâzımdır. Bu şeraite tevafuk eden bir arsa nerede olursa olsun hastane inşası için müsaittir.» Dünkü içtimaa gelen hanımlardan bir grup Kadın Birliği senelik kongresi nısabı ekseriyeti temin etmediğinidün aktedilecekti. Birlik merkezin den kongre içtimaı 8 haziran pade toplanan 70 kadar aza hanım zar gününe kalmıştır. Eczacıhk Genç Ressamlar Cemiyet reisi, teh Yarın Ankara'da sergi açıyorlar like yok, diyor Mektepten çtkan eczacılartn memlekette eczane açmalartna mâni yoktur Turkiye Eczacüar Cemlyetl Reisi Tokat meb'usu Huseyin Hüsnü Bey son zamanlarda cemiyet ve meslek etrafındaki muhtelif dedikodulara dair izahat vermiştir. Huseyin Hüsnü Bey Büyükada'da bir eczanenin mes'ul müdürü olup eczacılığın tehlikede olduğu şekllnde neşriyat yapan Mehmet Necdet Beyin mütaleatını reddetmektedlr. Cemiyet reisi, mektepten çıkan bir eczacının, eczane açmak için mevcut eczane sahiplerinden birinin ölümünü beklemek zaruretinde olduğu hakkındaki beyanatı da gayrivarit görmekte, Anadolu'da 150 den fazla eczane açılacak yer bulunduğunu söylemektedir. Eczacı mektebindeki talebe adedinin azlığına gelince, Hüseyin Husnü Bey bunun sebebinl eczanelerin tahdidinde bulmaktadır. Çünkü, mektepten çı kan her eczacı için memlekette çalış mak imkânmın mevcut oldugunu, eczanelerin tahdidi kanun! olmakla be raber mesleğin menfatini himaye et miş bulunduğunu ilâve etmektedir. Halk Gazi bulvarının karanhğından, çukttrlardan şikâyet ediyor Karanlık bulvar Büyuk masraflar ihtiyar edilerek Yenikapı istasyonundan Lâleli'ye kadar açüan Gazi bulvarının birinci kısmı, son zamanlarda geceleri karanlıktan, gündüzleri baştanbaşa açılan çukurlardan geçilemez hale gelmiştir. Butun ocivar sekenesi caddelerin bir an evvel elektrikle tenvirini ve çukurların kapatılmasını temenni etmektedirler. Çu kurlar, caddenin yeni seviyesine nazaran havagazı borulannı yukan çıkarmak için açılmış, fakat boruların çnrüklüjü görülmüştur. Şimdi bunları tecdit için Avrupa'dan yeni borular beklenmekte dir. Yeni borularuı ne zaman geleceği binaenaleyh çukurların da ne zamana kadar böyle açık kalacağı malum değildir. Ahiren bir çocuğun duşerek fena halde yaralandığı gibi bilhasa geceleri geçenler için daha tehlikeli olmaktadır; bir an evel kapatüması için nazarı dikkati celbederlz. Bir izah Yeni hususi idare bötçesi Kula'dan yazılıyor: ların sırtına yük olan bu kötü eslâf beş para müruriye için el uzatmaDahiliye Vekâletinden yeni seneye alt İzmir dahilinde Kula'da oldukça e mirası da tarih dehlizlerindeki mu ğa siftah etmiçler. hususi idarelerin bdtçelerini tetkik ethemmiyetli mevkileri bulunan bazı eşhas Aradan 18 sene geçiyor. Abdülâ mekte olan muhtelit komisyon mesaisinl kadder mezanna gömülecek.. Akile Hanım isminde bir kadının Âlim Muharrem Feyzi Köprü parasının hayli ihtiyar bir ziz zamanmda 12791864 te yeni ikmal etmiştir. isminde ve henüz 15 yaşında bulunan mazisi rardır. Tam 85 senedenberi bir köprü yapıhyor. Evvelkisi Un Geçen sene hususi idareler omumi oğlunu iğfal ve tehdit ederek otomobil resmî bir dairenin bu pek haıis el kapanı'na götürülüyor. Bu köprü bütçelerinin yekunu 51,000,000 küsur lira ile o civarda bulunan bir ciftliğe götürdükten sonra sarhoş etmlşler ve tecaaçışma şahit olundu ve 40 parayı demir dubalar üzerine konmustur, idi. Bu seneki umumî varidatı muham[Blrmci Sahlfeden Mabait] vüzde bulunmuşlardır. •eren köprüyü geçip yasağı savdı!.. müteahhidi Jorj Vals isminde bi mene yekununun 60 milyona yakın olv® Birinci madde; bitaraf azanın, duğu tahmin edilmektedir. Rivayete göre köprü tah risidi. Bu çocuk kendisine taarruz etmiş, bumübadil emlâkin velevki alâtari Yakacık yollart lunan eşhasın elinden bir arahk her nasildarlarının ağa babası (Kan1279 da Ayvansaray'ı Hasköy'e kilicmal takdiri mümkün olmadıMekteplede imtihanlar süsa yakasuu kurtarmış ve şapkasoz oladilci Reşit) isminde bir a rapteden bir üçüncü köprü daha Üç senelik emek ve yüz bin lira sarfile LJseler ve Orta mekteplerin son sınıf rak gece yarısı yürüye yürüye Alaşehir'e ğmı beyan etmeleri şartile, Yunan çık gözmüş. Siirücü değnekçi yapılmış imiş. fakat on sene sonra yapılan Yakacık yolları harap bir hale ları bakalorea imtihanlan yann başlı kaçmıştır. Çocuğun Alaşehir'e kaçtığını hükumeti takas yapılmasından gelmiştir. O civardan toprak taşıtan bir leri vasıtasile köprüden geçen yük yandığından adı (Yahudi köprüyakacaktır. İlk mekteplerle bir kı«ım ec anlıyan mütecaviz eşhas hemen oraya ibaret olan Türk noktai nazarını sirketln kamyonları yolu tahrip etmiştir. beygirlerinden para almağa kalkan sü) diye kalmışü. 79 da yapılan Bu kamyonlar beş bin kilo yük taşımak nebi ve akalliyet mekteplerinde de yarın gitmişler ve savallıyı tekrar ele geçir kabul etmektedir. imtihanlara başlanacaktır. bu adamı ikinci Mahmut İstanköy köprünün yerine şimdiki köprü ya tadırlar. mişler ayni cebir ve tehdidi istimal eYunan tebaasının vaziyetine geadasına nefyetmiş. Bid'ati kuran pılarak 1328 nisanının 14 ünde Şirket yolları tamir için 10 bin liralık derek bu defa da Sarıku banyolaruıa 0 lince Yunan hükumeti, İstanbul'surgünü boylamış ama eseri de (85) Sultan Reşad'ın cülus günü açıl teminat vermiştir. götürmüşlerdir. sene yaşamış. mış, selefi de Unkapanı'na nakleŞeker ve petrol inhisarlan Kula'da Akile Hammı tanıyanlar Âlim daki emlâkine Türk hükumeti ta rafmdan vaziyet edilerek sahiple«Tarihi Lutfi» 1252 de Azapka dilmiştir ki şimdi orada kanburlanın son günü Efendiyi kurtarmak İçin Sarıkız banyoAnkara'da yapılan traktör pısı ile Unkapanı arasında sallar şan antikadır. Şeker ve petrol inhisarlan idaresi bu larına gitmişlerse de bir türlü ele geçi ri tarafından Yunan tabiiyeti iddia edilen eşhasın vaziyetlerinin muhakşamdan itibaren tatili faaliyet ede rememişlerdlr. üzerine kurulmuş ahşap bir köp Mevcut Karaköy köprüsü Normtecrübeleri rüden bahteder.. Bu İıtanbul'un burg'da Verenikte Maşiner fabri İktisat Vekâleti, mazotla müteharrik cektir. Çiftçilere bUâresim verümekte Alaşehir'de İhsan Bey İsminde blr za telit mübadele komisyonu tarafınolan petrol muaflyet mazbataları badeilk köprüsfîdür. Uzunluğu 600 zi ken Avgsburg fabrikasında yapıl muhtelif fabrikalann traktörlerini An ma İktisat Vekâletinde bir komisyon tın sayü gayreti ile çocuk elde edilmiş dan tesbitîne muvafakat etmektefakat bundan sonra tagayyüp etmiştir. dir. radan fazla, eni 2 araba ile 2 yüklü mış ve (237,000) altın liraya mal kara'da tetkik, tecrübe etmektedir. Bo tarafından tetkik edilecektir. tecrübeler neticesinde en az mazot yaTürk Yunan muhtelit hakem Şimdi Âlim Efendinin nerede bulundubeygirin r e iki tarafında birbirle oltnuştur. Uzunluğu 462 metre, or kan makinenln zürra tarafından kul ğu meçhuldür. Vak'a Kula ve Alaşehir mahkemesinin lâğvı hakkındak) rîne dokunmadan yayaların geçe tasındaki açıkhğı 60, parmakhk lanılması temin edilecektir. muhitinde büyük bir dedikodu halinde Türk noktai nazarı hakkında ne bilmelerine müsait genişlikte idi, ların arası 25 metredir. çalkanmakta ve umuml teessürü davet türlü itilâf edildiği henüz anlaşıl•ltında gemiler için iki büyük göz İşte tstanbul köprülerinin hayaHüseyin Suat Ali Mahittin B. ler etmektedir. Akile Hanım Başvekâleti ce mamıştır. ile açılır kapanır kapuları vardı. tı.. Müruriye şehrimize has acayip Türk tarihini tetkik lileye ve Adliye Vekâletine müracaatla ftilâfname mucibince İstanbul' * davast O yıl leylei regaibin ertesi günü bir resim ve gülünç bir an'ane idi. muktazayı adalet ve kanunun ifasını daki bütün Rumlar ile Garbî Trakencümein Hüseyin Suat Beyin şekerci Ali Muhitmerasimle, kurbanlarla açılmış ve Nakliye ücretlerine zam suretile Türk Ocağı Kurultay'ı muharreratı tin istirham etmiştir. ya'daki bütün Türk'ler bilâistisna Bey aleyhine açtığı darp ve hakaret ilk defa padişah ikinci Mahmut az çok aleyhimize de olsa onun mucibince Ocak merkez hey'eti Türk ta davasmın bugün Beyoğlu birinci sulh etabli olarak kabul edilmektelerAfyonkarahisarı'mn imarı geçmif ve köprüden zinhar müru kaldırılması halkı ferahlatacaktır. rihini tetkik için bir encümen intibap cera mahkemesinde rüyetine devam edi Afyonkarahisar'mın imarı için bir dir. riye almmamasını emrettiğinden Bilhassa nakil vasıtalarına binmi etmiştir. Hâmi reisliğini kadul buyur lecektir. plân yapılmıştır. İstanbul Kadastro Apoyevmatini gazetesi de şu son köprü (Hayratiye) ismini almıştır. yen fakir tabaka için bu bir nimet maları Gazi Hz. inden istirham edile başmühendisi Emin ve fen hey'eti M. Atina telgarfanmesini neşretmek • Bir iflâs karart cek, encümen riyasetine, RiyaseticumAbdülmecİt 1260 ta Dolmabah tir. Zaten, sinek gibi mide bulan hur U. kâtibi Tevfik, reis vekilliğine Galata'da Tünel sokağında tabakçı muavini Necmettin B. ler plânı tetkik tedİr: çe ve Topkapı «araylarını yaklaş dıran 40 para ayak bastı ücretin Galip cAydın», azalıklarına Ankara mu ıkla müştagil Koço Dikos Efendinin için Afyon'a gitmek üzere emir almış Atina 30 Türk Yunan itilâfı lardır. İmar için lâzım gelen sermaye tırmif olmak için Karaköy köprü den medet beklemek de abes bir siki mektebi muallimlerinden Afet H. mahkemece iflâsına karar verilmiştir. burada da derdesti imza görülmekhazırlanmıştır. stinti yapmağa karar vermiş, fakat şeydi. Sineğin yağı mı olur hiç?!.. Samih Rifat, Reşit, Saffet ve Ankara tedir. İtilâfnamenin 5 inci maddeSütten zehirlenenler para yok, karşılık olarak müruriye Yarın sabah köprüden yaya ola etnoğrafya müzesi mütehassısı Mesaroj Beyler seçilmişlerdir. İzrair'den bildirildiğine göre, Bayrak si, ki mübadil emlâkine aittir, çu ahnmak lâzım. Kapitülâsyon ol rak geçecekler, iki tarafta daima Şehrimize gelen meb'uslar ı'da yirmi beş kişi içtikleri sütten te suretle tesbit edilmistir: duğundan buna da emir veremi halka sui muamele etmeyi itiyat esemmüm alâimi göstererek hastaneye «Bitaraf mübadele azası mübayor. Şehirde ne kadar ecnebi varsa dinen iki sıralı tahsildarları yerle Dünkü Ankara trenile sabık Dahiliye vatırılmıslardır. Vekili Cemil ve Sivas meb'usu Muttalip dil emlâkin takdiri mümkün olmaKandilli Rasatanesinden verilen hepsini Tophane'ye çağırıp söz al rinde görmeyince, şüphe yok, yü Beyler şehrimize gelmişlerdir. dığını tesbit ederse bu emlâk ta« ömer B. nakli rivayetlerine ne malumata göre tazyik, dün saat raıslar ve köprüye başlamışlar. rekten gelen derin bir <coh..» çe Konservatuvar talebesinin dünkü kasa tabi tutulur.» 7 de 764 ve 14 te 763 tü. diyor 1261 de ilk Karaköy • Eminönü keceklerdir. konseri Rüzgâr poyrazdan esmiş, sür'ati Eskisehir Folis M. ile becayişleri bir M. Fokas ve M. Holştat köprüsü meydana gelmiş, evvelâ Köprü müruriyesinin ilgasına Konservatuvar talebesl tarafından aralık rivayet edilen İzmir Polis müdü6 metreyi tecavüz etmiştir. Yunan mübadele murahhası M. halk 3 gün 3 gece bedava geçmis mukabil vesaiti nakliye ücretleri dün saat 15 te Tepebaşı kışlık tiyatrorü Ömer Bey kendisine bu yolda resml Fokas, Ankara'ya gitmiştir. M. Hararet ise azamî 25, asgar' 14 ler, ondan sonra müruriye başla ne yapılan zammın da bu gece ya snnda senelik konserlerin Ikincisi güzide bir tebliğ vaki olursa memur olması hamif. Yani 23 tesrinisani 12611845 rısından itibaren tahsiline baslana bir kalabalık husurile verilmiş ve mu derece idi. sebile emre itaat edeceğini. ancak sını Holstat'ta bugün gelerek ağlebi vaffakiyet gösterilmiştir. Talebe müte Bugün rüzgâr hafif mütehavvil mı muhafaza etmesi de tabiî bulun ihtimal bu aksam Ankara'ya gidepazar günü köprücüler sıralanarak caktır. addit defalar alkışlanmıştn1. olarak esecek, hava açık olacaktır. duğunu söylemlştir. cektir. Türk farmakolok birliğinden: Gazetelerimlzde hemen her gün meslek etrafuıda intişar eden beyanat dolayısile Farmakoloğ Birllgl atideki izahatı vermek mecburiyetinl hlssetmiştlr. Proğramı tamamen ilml, fennl ve içtlmal olan Birliğlmla resmen teşekkül etmlş olup yalanda kongreslnl aktede cektir. Bugüne kadar gazetelerde tntişar etmiş gerek şahal, gerek zümrelere ait beyanatla Birliğln alâkası olmadığı gibl bundan sonra da ldare hey'etinln ka rarile resml müracaaü olmadıkça intişar edecek beyanatta alakadar olamıyacağını muhterem meslektaşlanmıza arzeyleriz. Ressam Şeref Beyin bir tablosu Genç ressamlar sergisi yarın saat 14 te Ankara'da Türk Ocağında açılacaktır. Sergide teshir edilecek tablolar meyanında cidden güzel san'at eserleri bulunmaktadır. Restnimiz, sergide teşhir edilecek tablolardan biri olan Şeref Beyin eseridir. Kula ve Alaşehir muhitinde büyük dedikodular yapan çirkin bir hâdise îmzalanıyor mu ? Bugünkü hava