Yunan beyaz kitabından seç- me parçalar. Sulhun yolu: “Büyükler küçükleri uutmalı.., Ankara Yunan sefirine Wdı asârıatika mütehassısı kesil dair bir münakaşa. Romadaki Yunan sefirinin 3 hazi- ran tarihli bir telgrafı, İtalyan em- peryalizmindeki açgözlülük hakkı da pek açık bir fikir vermektedir. Bu telgrafa göre. (Opera. Azlırra) milli oe gu beyımı.unıen neş- retmiştir: vrupadak; sürt kli bir öRiR kurmanın yeğine rolü. büyükle- rin küçükleri yutmasıdır. Bir taraf- tan münakaşa kabul etmiyen tarihi haklar, diğer taraftan da tlst ük hakiarı dolayısile Fransanın bütün merkezile cenubu, bütün —Akdeniz havzası, bütün Adriyatik, Hırvatis- tan, Kılırıs Arnavutluk ve Kudüs L talyaya aittir.. Yunanisanın Vaşington sefiri T ha ziran telgrafında diyor. ki: <İtalya- nwn, harbe girince yalnız Fransanın tarafına dönüp Yugoslavya ve Yu- nanistana dokunmuyacağı hakkında verdiği teminata burada, Rusyanın Balkanlara karşı aldığı vaziyet dola yizile, inanılıyor.» Yunanistanın Roma gelirinin 8 ha. ziran tarihli telgrafından «İyi bir membadan ığım mal mata göre Halk Terbiyesi » areti-| nin g&ğetölere werdi ıminatta şu. mevzilerin işlenmesini İstemiştir. Yunanistanin Tarmason dov- #et adamları garp dövletlerinin, fi kat Yunan majlleti, hele gençler M vır devletlerinin tarafındadır. — Müttefiklerte Türkiye, Yunan - ıdıhnılı Selâniği almak niyotinde olduğu içim' İtalya, Yünanistanı mü- dafaa mecburiyetinde kalacaktır. 3 Yonatı halkı, Fransız- İngiliz tazyiklerinden bıklığı İçin İtalyan himayesin 'or, Buna rağmenm evvelki. gündanberi Yunanistan aleyhindek; neşriyat bir denbire kesilmişitir. Buna sebep Sov- yetlerih Balkanlar hakkmdak; ihta- mı olsa gerektir.» Yunan'beyaz kitabı, B. Mussolini. nin 10 haziranda İngilt ve Fran- stya karsı harp (Hân ettiği sırada söy lediği nutuktan şu cümleyi pek tabii olarak tekrar ediyor: «Kat'i bir şe-| fil kilde söylerim ki, İtalya gerek kara. dan Ve gerek denizden - hemhudut| olduğu diğer memleketler; harbe sü. rüklemeğ! hatırdan gteçirmiyor. viçro, Yugoslavya, Yunanistan, Tür- kiye ,Mısır bu sözlerimi bir tarafa | kaydetsinler, sözlerin yerine — gelip ınlmnmni'kqndllırsne. ancak ken-| dilerina tâbidir.» İtalya harbe girer girmez, Yunan | sularında İngiliz harp gemileri ıu- rüldüğünü vakit vakit iddia etmeğe başlmışlır. Bu iddiaların hakaz ol- duğu isbat edildikçe Hariciye Neza- reti: «Ne diye yanlış malümat ver rek Yunan sefaretini iz'aç ediyorsu- nuz?>» diye selirin önünde Bahriye Nezaretine çıkışmış, fakat bu hal, Aayni yanlış tadiaların bir iki gün son-' râa tekrar edilmesine müni ııınııınr' tır, 26 haziranda İtalyan İlariciye Hu süsi Kalem müdürü, Yunan seririmi çağırarak Yunan aefiri-| nin mihvet aleyhine çalıştığından ve anlaşmazlıkların önüne geçmek nn tebdili münasip — olacağından ıııımıon: Befir şu cevabi vermiş| — Yunanistanın Ankara büyük el çisi g.bi tecrübeli bir diplomatın ken di hükümetinin talımatı - haricinde| nezareti ııırıkıı etmesine ihtimal yoktur. Yü nanistanın bıtaraflıksiyaset;de şüp- he götürmez. Sefirimizin Ankarada ne süretiç ve ne Vasıta ile mihver &- leyhine çulışabileceğine de aklım er- Mmiyor. Bu kadar müphem sebeplerden do- layı böyle talepler karşısıda bıra- kudığımdan dolayı kızdığımı belli et dm ve müsbet sebep gösterilmesin- de israr ettim. Hususi Kalem müdü- Fü, setirin büCün faalıyetinin mihver aleyhinde olduğunu gene müphem şekilde tekrar etli. Ben de duyduğu- mu Atinaya bildireceğimi, fakat ta-| lebi yersiz bulduğumu söyledim.» Yunan hariciyesinin Roma sefir me verdiği ceyapta; Ankara Yunan | sefirinin şahsi ve kendi hükümetinin bitaraflık sıyasetine aykırı bir yol tutmasına imkân olmadığı ve Yunan sefirinin, yeni İtsiyan settrinin selefi | olan B, Ualli ile Yunanistanla İtalyı arasındaki münasebetlerin bozuk ol- duğu sıralada -bile dostça- münase- | “Detlerde bulunduğu” temin edilmiş- tir. BÜ kazirânda bizzat Kont Ciano| Yunan sefirini kabul ederek Anka - radaki italyan sefirinden aldığı ye- ni bir te göstermiş, sefirin mih- “ yerin aleyhinde bulunduğunu ve mih | ver tarafınm harbi kayboedeceğine dâir keh bulunduğunu ileri 1 ğkemdi üke e OSL li Lihtisasdır ve nihayet «diplomav nın |tür âleminin, diplomanın dar og/u»dW&L Gene ihtisas ve kültüre dair ORHAN RAHMİ GÖKÇE bir kadım, dıpluıııııı edeblik yapı- yormuş. Yakalamışlar, adaletin hu- zuruna sevketmişler, Çok doğru, çok yergıdş bir şey.. Ben nasıl kalkar da mühendislik yaparım.. Zahire tüc - carı, ne cür'etle gidip lâburatvar aça. bil'r, çiftçi Mehmet dayı nasıl olur V. Bütün bunlar, birer meslektir, birer | inhisarı altındadır. Amma, her dip- | lomanın, onu taşıyanı mutlaka kıy - metlendirdiği nasıl iddim edilemezse, diploma haricinde de büyük bir kül- ve mahdud ihtisaa seviyecinden çok da-| ha engin ve parlak bir ufka sahip ol- duğunu da unutmamak lâzımdır. Muayyen meslek ihtisası ile, kül -| £ tür dediğimiz ve asıl kıymetleri da- :ırın varlık arasında bör fark var- ar, Diplomalı intan tanıyoruz. Kendi şüphesinde, muayyen takım ele - man ve unsurların verı bir malü- mat topluluğuna sahiptir. Onu, ken- di sahasında hürmetle — telâkkiye mecburuz, Çünkü o, bir ihtisas yaj mıştır. Meselâ bir doktordur, bir lektrik mühendisidir, bir ruhiyatçı- | dır vesaire... Bunlar bittabi, muayyen * ve devamlı bir meslek tahsilinin ken- diler'ne temin ettiği bir ihtisas kıy- met; taşımaktadırlar. Onlara lın.ı, mealek haricindekilerin, her han; bir müsavat, bir yakınlık ıddı.ılırı mevzuubahs olamaz. Fakat mesele, beşeriyste büyük tefekkür hareket - |lerini, büyük ruh ve san'at hamlele- rini getiren kültüre intikal edince, orada, diplomalı ile diplomasız ayni hizadadırlar ve söz, ancak ve ancak, fik yapmış, devamlı ve metodlu bir şekilde bir çok kültür — elemanları topliıyarak kendi kafasında basşka muhtevalar kurmuş, başka görüşler, | meslek adamı deği ihtisasın hududlarını aşmıştır. Onun. diplommaya sahip oluşu veya olmayışı gibi şeyler artık konuşulamaz. Çün- kü dipluııı. esasen insanı bu Evet, | ? İ SA KA LA AD oe | yöl göstermeğe çalışır, fakat doıı-u dan doğruya, insanı ne'bir fikir ada- | mau, me bir artist, ne bir edip, ne bir | ymnet volü büyü lduuılıı. doktorluk veya mühan-| dislik tahsaili yapmış bir — insanım , kendi -branşında münevyer oluşm ile ayni mesleklerde yetişmiş, — fakat mesleklerini bırakarak kendilerini kültür ve büyük tefekkür sahasına atmış insanların münevver oluşları a. rasında muhakkak ki fark — vardır. Ne doktorlar vardır ki, belki de bir hastanın nabzını saymağı unutmuş - lardır. Fakat eserleri ile kendi mem- leketlerinin hududlarını aşarak bey- nelmilel kıyııt olmuşlardır. Kültür, da ııııı zorlu ç.ı:_b.ı.ı-d: zın ve sonra, ona kavuşması ve diplamalı - dan üstün bir mevkie geçmesi gayet tabiidir. Netice şudur: doktor hıdı—ıı. el-'l'dik 'akat | bir kültür adamı —. Olabilir.. m GMÇI'. İNGİLİZ TAYYARELERİ Londra, l. (M) — İngiliz hava dün İngiliz hava hıvvıüuımı havanın müsaldsizliği yüzünden kayda bk faaliyet | göstere! İ — Bumesele hakkında zabıla tah | | kikatı yapmama imkân yoktur. Al- diğim Mmalâmatı bildiriyorum. Bun- an ic&p eden neticeyi çıkarmak size aittir. Sefir gu cevabı vetmişti. - Bize karşı gösterdi ve itimadsızlığa hayret Eğer böyle olmasaydı niz vehim ediyorum.. Ankaradaki Altay-Altınordu takım- ları berabere kaldılar. * K. S. K. takımı 2-0 golle Demirspor takımını yendi. Dün Alsancak sahasında ikütci dev-| bir şekil aldı, fmt her iki takımın sağ! « re Lik müzabakalarına devam edildi.| açıkları birbirine rekabet edercesine| Hava soğuktu, Bunuhla beraber gl'lnımî fena oyniyor ve bu güzel müsabakanın ve hattâ likin en mühim karşılaşması- | zevkini bozuyorlardı.. ni teşkil eden Altay - Altınordü Maçı-| — Bu devrede Altınordu fazla enerji nı seyretmek için sahaya akın eden sarfediyor ve Altayın tekiniğe kaçan halk; tribünleri ve sahanın açık küsmı.| oyunumu zaman zaman bozuyordu. Bu- va doldürmüştu. na ruğmen Altay müdafaası canla büş-| -Müsabakalara Altay -a çalışıyor ve bu süretle rakip takımı. ardua ikinci arasında'na gol fırsatı vermiyordu. şlandı. Baştan hihayete kadar zevk| 9 uncu dakikada top Altınordunun ve hoygeanla takip edi bu müsabaka | kazandığı körnerden kurtulduktan son- Altay küçüklerinin 4 - 1 galibiyetiyle ra Altay bir firikik ve bir korner ka- icelendi. |zandı, fakat bu fırsatlardan — istifade Bü maçi; K. S, K. - Demirspor ıkm- edemedi. cilerinin müsabakası takip etti. Fakat| —Bu dakikadan sonra her iki taraf Demınwı- takımı sahaya çıkmadığın-, galibiyet gölünün peşine düştü, iki ta- dah K. 8. K. ftakımı seremoniyle galip|raf ta seri ve insisamlı bir oyun çıkı- sayıldı. rıyor ve maç zevk ve alâka uyandı -BİRİNCİ TAKIMLAR: yordu. Altavdan Bay Hasan Yamkuı idare| — Bu devrede Altı sabahleyin takımları y oyuncuları hleam- Tettiği K: 8. K. Demirspor birinci ta-| larını fazlalaştırdılar, fakat Altınordu| » kımlar müsabakasına öğleden sonra Adili müdafaa hattına geçirmekle isa- başlandı. Oyuncular topu ayaklı ırındııı bet etmiş oldu ve bu suretle Ağ fazla nvıhdvklnrl“dnll oyun, adeta ek-! rinde yaptığı müd: dahalelere Altaylı zersiz mahiyetinde' ve alâkasığ Bgeçti. İra gol fırsatı verilmedi Maç; Demirsporun tevali eden, fa-| — 38 inci dakikada Alf kat K. 8. K. müdafaasının önünde kı- kip eden üç kornet rılan hücumlariyle başladı. 8. K. *m—ııı ancak devrenin 15 inci dnkıkumdn'ı Oyunun son dakikaları, zonra oyunu açtı, mukabil hücumlara | nun ayni şekilde fatifade edemedi; t sarfedilen bu gayret e firikik ve bir kornerle geçti ve 0) iy: gradı. | berabere vaziyette sona erdi. | 27 inci dakikada K. S.K. takımı .....| Ankara, 19 (Hususi) — Bugün 19 fade edemediği bir korner kazandı; 3| dakika sonra ayni şekilde bir körmeri| ile Ankaragücü arasında gayet he- daha kaybetti. 34 üncü dakikada K. 8. yecanlı bir maç yapılmış ve Gençler. K. h Cahid önüne çıkan kaleciden ha- birliği, 2-4 Ankaragücü — takımma fif bir vuruşla topu kaçırmak istedi, / gulip- glhnlülr fakat muvaffak olamadı. ve mubakkak | — İstanbul, 19 (Hususi) — Havanın bir sayı kaçırmış oldu. müsaadesizliği yüzünden bugün 40 1ncı ve 43 üncü dakikalarda K. 8. K. D.lmusı mukarrer lik maçları tehir ayni oyuncunun hatalı vuruşlArından | edilmişti. slde € fırsatlardan istifade Nl?y-m. di. Birinci devre golsüz geçti. | ĞĞ İkinci devrenin başladığı sırada De. " Kuyuya düşmüş | Karşıyaka nahiyesinin — Dedebaşı mirspor tehlikeli bir akın yapti. Pniçat fena bir vuruşla ayuta atildi, De- 1köyünde Yamanlar caddesinde lmıırı mirspor bu devrede oyun üzerinde nİs- İft 4 -! de bir kaza olm on hücumlarını artırıyorsa da Tül ayaklarına gelen ı..p.. istifade cde- ——— r. Bu kuleâ larında Hatice Kantareı adındaki ka- dan, gece gu çekerken kuyuya düşmi e arak boğulmüştur. Hâ- .| dise tahkikatına Müddelumumi muavi- u Nİ B. Celâl Varol tarafından el konmuş- r, | Doğum | Mmntaka Zeytincilik mütehassısı B. Nazım Kılıcan bir kıx çocuğu dünyaya gelmiş, yavru <Tanıl» tesmiye olun- muştur. Ebeveynini tebrik eder, yav- icumları —L-m.ın— kikada K. K. mınlııdrn ilk gölünü kazandı. ü etti ve bu süretle meticelendi ALTAY Bu #raçı; LKf en mül masını teşkil eden Altı müsabukası takip etti. Müzabaka (Wf BilAtına girişmeden derhal kaydedelim Ki bu müh!m oyunu K, 8. K. İrBay idden güzel idare etti. Maç, Altınordunun hücum ı. Daha ilk dak kalarda Saidin no düşen top, gütla karşılandı fakat Al-| y tay kalecisi plonjonla kurtardı. 5 inci dakikada ve Altayın semere, vermiyen mukabil hücumundan wnîl Altınordu bir firikik kazandı, Saidin çektiği şüt avuta gitli. 2 dakika Bonra) Altınordunun kazandığı korner seme-| resiz geçti. 21 inci dakikada, ve uzun sürön hü- m lıır oyundan sonra Altınordü-#ar- fettiği enerjinin semeresini Saldin n)iıumdın çıkan bir şütla kazandı, bir-| denbire beraberlikten mağlüp vaziyete| düşen Altay takımı kendini topladı ve Zelzele ve yngmur Evvelki gün İzmire bağlı Değirmen- nde altı dakika dolu n dolu, iri nohud bü; . Bu nahiyeden alınan haber-i lere göre zelzele, hafif şekilde ve fast-| lalarla devam etmektedir, fakat hiç biri hasar olmamaktadır. Halk, artık zel- zeleye alışmış vaziyettedir. Zelzele “Dün sabaha karşı saat 3,25 de şeh- rimizde 5 saniye devam eden orta şid- tür. eli deiyeni sarfettiği gayret neticesinde oyunu Altnordunun nısıf sahasında intiksi| ZABITADA ettirdi. Bu sırada Altaylılar hep Sağ-| ttüsdüüdllüladünü dan hücuma geçiyor, ve çok fena 0Yü-| — Neden acaba: yan bu oyuncularının - tecrübesizliği| yüzündeü oyun Üzerinde mücssir ola- Tmyörlardı. Nihayet 38 inci dakikada| ve töp orta muhacimlerin ayaklarında dolaştığı sırada İlyas isabetli bir Şiltla oyunun s«on ve beraberlik sayısım kay.| detti, Devne 1 , 1 berabere bitti. Para kavgası İkinci devrede Altmordu ayni KâYe|- Gaziler dıddeıııdı Hasan — oğlu vetle oyuna girdi ve ilk dakikalari Al-|İsmail, sarhoş olarak para mesele - tay nisıf sahası dahilinde geçirdi. 10 sinden Ahmed oğlu Aliyi çekiçle ba- Kültürparkta Murad oğlu Hasan ve İbrahim bir iş meselesinden kav- Ka etmişlerdir. Hasan, bıçakla İbra- himi sol bacağından yaralamış, İb - rahim de Hasanı döğmüştür. Her iki suçlu tutulmuş, ndlıye_ıe verilmiştir. sefirimizin etrafına gizli ajanlar koy mazdınız, hareketlerini ve temas! rım) takibe kalkışmazdınız, Sefare. timizin içina kadar sokulmiya ve güz uzatmıya lüzüum —görmezdiniz. Bu hâreket tarzınız dost bir memleketin mümessiline karşı takip erilecek nor mal bir usul değildir.» Kont Ciano biraz sıkılarak şu ce- vabi verdi; leketlerde müracaat edilii dımız sizin kendi emniyetini: 'hıkur Eğer sizin içinizi - sıkıyorsa bu tedbirleden vazgecoriz. —- Sefaretimizin hareketlerin; güp heli sanıyorsanız istediğiniz gözletmekte serbestsiniz. Neticede kani olacaksınız ki şüphelerimiz ,ye- rinde değildir. Bunun üzerine Kont Ciano nazis kâne aözler söyliyerek lâfı kapatmış. l Hir, « uncu dakikadan sönra oyun mütevazin şından yaralamış ve yakalanmıştır. BU HAFTA TAYYARE SİNEMASI TELEFON: 3646 İDANİELLE DARRİEUKS , JEAN KİEPURA ve LUCİEN BARROUKS FRANSIZCA SÖZLÜ İKİ GÖNÜL BİR OLUNCA 'arasında çevrilen ve MONTE KARLO'nun gece hayatını, operasını * — kazinosunu tasvir eden canlı X cazibeli bir aşk macerası SOLGUN GÜL FRANSIZCA SÖZLÜ Gib; iki güzel filmi sayın müdavimlerine takdim eder mI'A.ATIIIELEIı 3 5,30 8,15 Cüumarteti, pazar günleri 1,30 da sennsı. 'karaya rl: Altınordu-| 18 stadyumunda Gençlerbirliği | “Sefik Klllbuııu öl sayılı kulesin-| K dette bir zelzele olmuştur. Hasar yok-| 3- Münakalât Ve- | kili bugün An- | îdiyo“. —Baştarafı 1 nci Sahifede— | r—uı B. Herr 'l ndwrcs nunda Aydın ve Partilileri nn t Arkadaşınız Etem Menderesii Y tereiman ölarek benim ve arkadaş. larim namına izhar ettikleri halisane ve heyecanın! imizden biri Ay dın ve Aydınlılar Türk vatanperverli-' iini yaratan insanlardan bir kısmıdır. İstiklâl harbinin başından mefahirle gönülleri dolduran Aydım —7 ret benim için hakikaten büyük bir t menni idi. Bu defa vazife alarak bu kısa seyahatimde Aydıma uzaktan ol- sı: sundan kendimi alamadım. Sadece xe. Hip selâmlaşmak olmak bir kahve ve bir idum ve bu süretle kurtuluş hari denberi Aydına karşı düymüş olduğum uzun ve derin hasret ve arzuyu yen- nhlarla daha üzün | 'Innışır ek bir emelimdir. İnşaallah müteakip, daha müsaic bir, amanda Aydının güzelliğinden ve in sanlarınm misafirperverli selerimi alırım. aış ve İzmire hareke teşyi olunmuştur. O. Becevik Vekil, alkışla, tinde hararetle ——— Mareşal Peten —DBaştarafı 1 nci Sahifede— tahmin olunabilir. Lava k'!b n alınması yeniden (£ susundaki Al kadar cevap- gazetoleri, Fran- 1 ve imparatorlu afaza — halini | h üyük bir şiddetle | tabarüz ettiriyorlar. | Marosal Potenle Heriyo arasında | |bir mülâkat vukuuna datr şazisları den. muharrir, bu mulâk tin Almanlara mareşalın bazı er karşısında ne gibi adam- e müracsat edi € olduğunu kayde Tancanın idaresi TAZMİNAT MESELESİ HAK- KINDA İNGİLTERE İLE BİR | ANLAŞMA HASIL OLDU. | — Madrid, 19 (A.A.) — İngiliz Büyük İekçisiyk' İspanya hat ae sında Tanca idaresinin eski memürla-| rına verilecek tazı at mesolesi hal kında bir anlaşma hasıl olduğu söylen- mektedir. 80 hlrl')ı dkânun ıur hl/ ve k ti ği nu tahsisatın, Tıncıı idaresiyle al kadar diğer hükümetlere verilece; tahmin olunmaktadır. BUGÜNKÜ PROGRAM 8.00 Program, 8.03 Ajana haberleri,| ) 13.05 Müzik: Program, 12.50 Ajans haberleri, şarkılar, 13.20/14.00 Müzik: Karışık| prnııı-(ım (PL), 18.00 Program, 18.03) Radyo caz orkestrası — (İbra- him Özgür idaresinde), 18.40 Müziks| Karışık şarkılar, 19.16 Müzik; Swing ve Step'ler (pl.), 19.30 Ajans haberle- ri, 1945 Müzik: Raâyo ince saz hey'e- ti, 2015 Radyo gazetesi, 20.15 Müzil Sevilmiş parçalar, 21.00 Müzik: Di leviçi istekleri, 21.80 Konüşma, 21.45 Müzik: Radyo orkestrası (Şef: Dr. Praetarlus), 22.80 - Ajans haberleri, unu İçmek iştiyakımı tatmin etmiş| r 20 İkine; kânun 1941 Pazartesi TAŞLAR | 'Mahalle arala' rında seyyar çarşı Çarşı. Tanrının bötün günü, mahtf | arında dolaşıyor. Bazan e$i nsan sırkında, bazan kola takik tler içinde, bazan küçük, işilik tezgâhlar halin ar satıcılık aldı, yürüdü. Simii | çilerin, salepçilerin, sabah börekçileri: " sesleri kesildiklen sotra caddelifi sebzeciler avaz avaz baği bi ıspanak, kırmızı Bir başkası soğanlarının, patafes rinin meddahlığını yapa yapa bml" miyor, Derken, tak tak kapı cahnı)nf nulxu geldi. Biraz sönra furun kasap çıraklarının örülüyor. Balıkçılar mf kık gi Çıra, yumurlta, sandalye, süpürüt angal, hasır sandalye, Tirmolk e, iplik, makara, yumak, düi* mendil, kolonya, kekik yağı, Bf | satanlar, camcılar, tamircil üyor. Ja, seyyar kutmaş satanlar, nıxl' iseciler, eski satın alanlar ve çarşı boşalmış, mahalle argli” rına doğru akmış.. Rağıran, çağıı alan, satan gırla.. Bu arada ağız Kâ k mikyasta sermayeler, kütüf| ölçüde Mmübayaa hareketleriyle mabi le aralarında geniş, rürültülü, hi ketli bir çarsı yaratmışlar. — Öyle İ çarşı ki, dolaşıyor, yürüyor. — Sağ sola akıyor, Pencereden bekıyorum, birisi bâ Kömürüm var, kömürüm. İ Yok yak da keyfine bak.. Birdenbire kapılar açılıyor, het güler yüzle, esmer çehreli, her tara? na kömür tozu bulaşmış kömüret” bakıyor. Şakacı bir delikanlı, Hoş geldin babalık! di: Kömürcü, anlamedan cevap veri — Hoş bulduk.. larda, ormanlarda, ne Vaf Yüzünü gören cennetlik öldü un?. Nah, alimallah, hasret ciğer kebab oldu be!.. “Kömüreli aldırmadı;yürüdü.. Ço ı sardılari « Kömürcü " âki nüktf b:nh bayram vardı sokakta... sırada diğer bir ses: rkılar estiyorum.. — Yürektti yanık, güzel şarkılarım can garkısını okuyun da ağlağ?, «Çamların altında» şarkısını söyle de safslar edin... Şaşa küldim, acaba — bunların müşterisi var mıydı?. Merakımı çabuk izale ettim. Köşe başındaki '| rlın bir genç kız başı gözüktü : — Hutu, şarkıcı, duüymüyor F sun .. Şarkıet dürdü: — Sönde «Ne gelen var, ne ar, gün uzun, yollar uzak» şarkısi M? Anladım ki, bu genç kızın, pat#ij süt, ıspanak, düğme, iğme gibi şeyi den evvel âşıkane hayalini tatmin vek şeylere ihtiyacı var.. Ve bizim seyyar mahalle çarşılı ııelmı | da ondan da var, bundan da var.. SAPAN Londra — Metanetle darbelera tahammül ediyor Madrid, 19 (A.A;) — Abe gazi TLondra muhabirinin Londra hakkında bir yazısını neşretmi Londrada yaşanan hayat hakki şimdiye kadar yazılan yazıların efj kikisi olan bu yazılara, Londra $ 'e-| büyük darbelere ehemmiyet vern büyük bir mahlüka teşhih edilmekt Öyle bir mahlük ki, mide fesadınl ramadan havadan yağan ateş w E.| mirleri yutmaktadır. Gazete san hafta içinde Loıı 2245 Müzikt: Dans müziği — (plL). panış, YENİ NİN 3 JEAN GABIN 3 Ahbap Türkçe Çavıklar Sırkte Spencer Tracy-Nancy KARA Seanslar: 11,45-3-8 de Cumırhıı.. _tmmbuııımın]mlı. yanan - bil 23.25/22.30 Yarınki program, ve ka-|derhal tamir edilmiş olduğunu,da'” detmektedir. BÜYÜK FİLM HAFTA Muvaffakıyetle devam ediyor'| —AİLK DEFA-— ÖLÜM PUSESİ MİCHE MORGA Arşak Palabıyıkyan | Hayganuş : Kelly-Richard Gre GÜNE eee Tleran Pnnrubıh saat 10 da ” vi