18 Ekim 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

18 Ekim 1938 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Herşeyi düsünen futbulcu Fransanın meşhur profesyonel fud- bol kulülerinin birinde Lehman is- minde çok tanınmış bir fudbolcu dir. Lehman İsviçrelidir. Fakat bir- kuç sene evvel Fransa tabiiyetine ge- çerse daha hayırlı olacağını düşünmüş ve bu arzusunu yerine — getirmiştir. Hatta askerliğini de Fransız ordu- sunda yapmıştır. Fakat Çekoslovakya meselesi mey- dana çıkıp ta Fransada kısmi sefer- berlik ilân edilinte, Lehman telâşa kapılmış, kimseye haber vermeden bavulunu sırtladığı gibi soluğu tekrar İsviçrde almıştır. İsviçreye yerleşen fodbolcu, bura- dan eski külübünün reisine bir mek- tup yazmıştır. Bu mektubu — ancak utanmak denilen histen mahrum olan bir adam yüzabilir. Lehman mektubunda, acele ayrıl- mak macburiyetinde kaldığı için ala- madığı Eylül aylığının İsviçredeki ad- resine gönderilmesini istemekte, ku- lübüne ifa etmiş olduğu büyük hiz- metlere karşı kulübün şükran borcu- nu ödemek üzere kendisini İsviçrede çalışan Fransız şirketlerinden ne tavsiye etmesini rica etm Fakat mektup bu. kadarla d Tajylor. Lehman maktubunda şayet bir gün Fransaya döünecek olursa kulüp- teki yerini tekrar alıp almıyacağı öğrenmek arzusundadır: «Vakıa şim- dilik Fransaya dönemem. Çünkü a: için polis yakama yapışır. Fa- .|Bir gün Leydi Oven, yirminci asın, hayatı roman mevzuu olacak kadınlarından biridir. Azlen Fransız olan bu kadın, bir dansöz olarak sahne hüyatında çulış mış, sonra meşhür &'lâh tücearı Bazil Zaharnf kendisini sevmiş eri xonra Fransada katil sıfatı ile utun müddet hapiste yatmıştır. Bugün Leydi Ovenin ismi tekrar duyulur: Bu romün kahrâmanı Kka- dm Hondurasta evlenmistir. Fakat bu da, garip bir şekilde bir evleniştir. Leydi Oven bugün evlendiği mektuplaşarak tanımış ve aşi uzuktan uzağa olmüştür. Bu maceral hayatı kığa bir hik. halinde hülâsa edelim: Leydi Oven, henüz Edme Nodo is- minde küçük bir F Havrdeki bir müz! dansözü idi zengin r ve kızı görür ütün manası ile bir İngiliz lordu g gürmez kelimenin dşık ölüyor! Milyoner denecek — kadar zengi olan bu lord derhal Edme ile evleni- yor veont Londraya götürüyor. Lond- ra eski Fransız dansözü Leydi Öven için yeni bir değişiklik olmuştur. Bü- tün büyük ve zengin İngilizler kadına kat tekrar İzviçre tabiiyetine geçecek olursam o vakit kollarımı sallıya sal- lıya Fransaya dönerim.. Acaba kulü- bünüz bana eski vazifemi lade eder mi'e ll s Lehman bu arzusuna nall olamıya- caktır. Çünkü mektubu alan kulüp rejsi, bu mektubu - radyo ile bütün Fransaya okumuş, bir suetini de bü- tüp spor teşekküllerine göndermiştir. « İnsan, maymun ve bes dilenciler Bir maymunun taklitçiliği Rigada bir tüccara hayli pahalıya mal olmuş- tur. Bu tüccar arasıra dükkânımın ka- pısı önünden geçen dilenciye sadaka verir, Bu yüzden şehirde iyi bir adam olarak tanımmıştır. Tüccarm bir de maymunu vardır.-Bu maymun sahibi- nin bütün hareketlerini taklit etmeğe çok meraklıdır. — <. Bir gün dükkâner dükkânından ay- rılmış, maymun dükkânda yalnız kal mıştır. Bu sırada dükkânın kapısında bir dilencinin durduğunu gören may- mun sahibinin hareketini taklit et- mek istemiş, kasayı ucmış ve alabil- diği kağtır parayı dilenciye vermişti. Bir ikinci, bir üçüncü dilenci de ge- çince kasadaki bütün paralar dilenci- lerin cebine intikal ' etmiştir. Tüccar geldiği vakit kasasınmı bomboş ve dük- kânm kapısı önünü dilencilerle dolu bulmüştür. — yöXea » - x Turgutluda bayram S- hazırlığı Turgudlu, ( Husuat ) — Şehri - mizde cumhuriyetin on- beşinci yil- dönümü için büyük bir faaliyet göze hay fında dolaşmağa başlamışlardır. Bu arada Bazil Zaharof ta vardır. ve kadını çılgınca sevenlerden biri de odür. Büün Avrupa için esrarengiz bir adam oolan meşhur silâh tüccarı- nın bir kadına tutalması herkesi hay- ürmüştür. Fakat, Zaharofun Leydi Ovene yazdığı mektuplar neş- redilince hayret daha fazlalaşmıştır. Leydi Oven, Bazil Zaharofun kendi- sina yazdığı bütün mektupları harp- ten sonra neşretmiştir. 1926 da Lörd Oven öldüğü zaman karısı birkaç yüzbin lira mirasa ko- nuyor. Bü para ile Parize gelen Ley- d!Oven orada gervetini kısa bir 20- manda yiyip bitiriyor ve beş parasız kalıyor. Bu arada başından — birçok macera geçmiş, hur olmuştur. Parasız.. kaldığıe zaman — kadının bulduğu-çare hatıralarını neşretmek tir. <«Ateş cinsi insanlar» ismindeki bu kitap derhal büyük bir — velvele koparıyor. Çünkü Leydi Oven kendi- gile macerâsı geçmiş olan birçok bü- yük ve meeşhur kimselerin isimlerini, bütün “sırlarını açıkça- — söylemekten içekinmemiştir. Artık Leydi Oven korkunç bir ka- dın çehresi almıştır. Birçok macera- lar onu hiçbir şeyden korkmuyan, ih- tiraslı bir dişi kaplan gibi valışi bir mahlük olarak tanınmıştır. Bir gün tanıdığı; bir erkeğin karı- sını tabanca çekip öldüren kadın hayet katil de olmuş ve Versay mah- kemesi tarafından' Ö sene hapse mah- küm edilmiştir. Hüpisten çıktıktan Sonr T; giden Leydi. Oven oruda kucaşından çarpmaktadır. Kaymakamımızın ri- yasetinde memleket münevverlerin- den bir grup toplanmış, tezyinat, balo, eğlence, merasim - komiteleri seçilmiştir. Komiteler derhal işe baş- lamışlardır, Zelzele mıntakasında . . . inşa faaliyeti Mersin (Husust) — Şehrimize ge- len malümata göre Kırşehir ve Küş- ker zelzele mmtakasındaki yapı fa- aliyeti hummalı bir şekilde devam etmektedir. Halen çalışmakta olan usta ve amele grubunun - takviy kararlaşmıştır. Şimdiye kadar ba mıntakada in- şası ikmal edilmiş ve kabili iskân bir hale gelmiş ev sayısı 181 dir, Üze- rinde büyük bir hızla çalışılan ev sa- yısı ise 1080 dir, Bu evlerden birço- #unun çatıları kapatılmakta ve kapı pencereleri yerlerine konmaktadır, Yapılmakta olan:1080 evin cum. kalan emlâk ve akarı iflâst sürükle- miş olmak suçundan dolayı malikeme. 'ye veriliyor. Vaktile herkesi kendisine- hayran ettiği şehirde Leydi Oven şimdi yapa-, Herkes- kendisine yüz: çevir- ve'hatırım soracak bir-âhbap bile bulamamaktadır. İşte, bu- yalnızlık içinde İken kadın bir gün bir mektup alıyor: Honduras- tan gelen bu mektupta Mak Köl ismin- de bir İngiliz onu uzaktan tanıdığını, kendisine hayran - olduğunu söy! ve mahkeme- huzurunda * cesaretini kaybetmemesini- tavsiyesinde- buluna- rakı — Hâkimin karşısına ” çıktığınız zaman yakanıza daima bir orkide ta- kınız diyor. Uzak bir memlekette yalnız bir ha- yat yaşıyan bu — melenkolik - İngiliz bir roman: kahramanını andıran: ka- dıma hakikaten âşıktır ve oranın es. rerengiz havası — içinde bu aşkgün geçtikçe kuvvetleniyordu. — Hâkimin n kalmışlar ve hepsl onun etra-' herkex için meş-| (ANA Zaharofun dostu Leydi Oven nihayet sahnede gözüktü Hayatı macera dolu olan bu kadın Bir gazeteciye neler sövledi? Leydi Oven ustaki İl p y kemen adır. Leydi a ve dâvasının er safhasını bütün ilâtı e anla- or. Bu güretle aralarında Uzaktan tanışıklık ve aşk başlıyor. Kadın da uzaktân gelen bu doztça sesi memnuniyetle karşılıyor. Kadın davasını bi p serbest ka- hıncâ Mak Kol kendisini derhal Hon-« dürasa çağırıyor. Ji Oven de hiç teredüd etn la çıkıyor, Fa- kat, Hondurasa git! zaman farkına varıyor ki, bu uzun yolculuk esnagın- da, tam altı kilo kaybetm Bununla beraher, — iklimind cudunun pek hoşlanmadığı bu mem- ,lekette kendisini üşıkı beklemektedir. Mak Kol onu derhül evine götürüyor. |Burada bir iki ay romantik bir aşk hayatı yaşıyorlar, sonra resmsn evle- İher gün me İoven de n eski Leydi Oven, yani ismi Mak Kol- bir müddet Londraya dönmüştür. Macerasını şöy 'le anlatıyor: gürüll hayattan bık- 1 dinlemeğze ih vardı. Onun için, uzak bir memlekette ven adanmıla yaşamağa «Fakat az kalsın şeytank uyup rı yoldan dönecek : Vapurda bi milyonerle tanıştım. O da bana İzdi- vaç teklif etti. Kahül etmek üzerey. dim. Fakat düşündüm; Mi Je evlenirsem gehirlerin macerali hayat leneceğim,. Başımdan gene dise geçecek ve büyük rükl- ir hi i gene ihtiras- bırakacağım, Derhal kat'i bir karar verdim: Mil- pronerin teklifini reddettim ve Honuu- şrasa gillim. | Bu yabancı memlekete ayak basar- ken beni İlk karşılıyan kocam — oldu. Fakat. birdenbire şaşırdım. ve 'üdeta İsukütu hayale uğradım: — Karşımda ikisa pantolonlu, beyaz gümlekli, geniş ':emrh mantar şapkalı bir adam var- h. Lâkin çok sam'mi hal kendisine sındim ve o binbir aşk mâceramdan hiçbirinde duymadığım bir ssadet içinde evlendim. Düğünü- mde yerliler-bize eğlenceler — terlip ettiler, hediyeler verdiler. Hatta bu hediyeler arasında bir de garip bir hayvan vardı ki, gerisin geriye ver- meğe mecbur olduk. Çünkü hayvan o kadar vahşiydi ki. yanıtmızda mMuhaükkak kocamı da, bi hyacaktı.. Sonra yerlilerle de ahbap — olduk. İçlerinde ihtiyar bir kadın var ki be- nimle çok,iyi dast oldu. Bana büyücü- lük. ve sihirbazlık esrarmı öğretiyor.. Fakat bu büyücülük ve sihirbazlık in- sanlara fenalık etmek için değil, bilâ- kis iyilik için. Yakında tekrar Hondurasa — döne- ceğin sakin - hayatıma devam ede- ceğim..> ene D ! dürsa de pal Paris - Suardan Hizmetçi aranıyor “Bir müessesede sabahtan akşama kadar çalışmak üzere bir kadına ih- huriyet bayramına kadar yetiştiril.| karşısına çıkarken yakasına Mak Ko-|tiyaç vardır. Arzu cdenlerin Baştu- mesi kararlaştırılmış ve alâkadar-| ün tavsiye ettiği çiçeği takmayı unut|rakta Sıahat eezahanesine müraca- verilmiştir. atları, lara lüzimgelen emirler muyoar, | Alman gazeteleri neşriyatı Beneş Aleyhine ateş püs- kürüyorlar Son günlerde Alma nmatbuatı, neş riyatının bir kısmını, Çekoslovakya cumhurreisi, doktor Benesin istifası- hüdisesine —nyırmıştır. Gazetelerin hemen hepsi, bu esnada şu nokta Ü- zerinde durmaktadırlar: Reneş, bü- yük garp demoktras i, parlamen- toları vasitasiş yeni bir siyaset mektebinin ilk mücahitlerini ha retle tasvip ettikleri bir sırada İstifa jetmiştir. Bunun çok büyük bir sem- bolik ehemmiyet ve manası vardır. Beneş bu suretle kendisinin eski bir Politika gistemine mensüp olduğunu ve bu sistemin de artık iflüs ettiğin bilfill göstermiştir. Berliner Bersenzeltung diyor k «Beneş, bu mürlüs politika tık gidiyor. Milletinin onun arkasın- dan hayır dua okuvacağı şüphelidir. Bu millet mazisinin hatalarını tamir ederek yeni bir Vi sağlam — bir Jesas üzerinde kuracak derecede mil- N faziletlere ve taze kuvvetlere ma- liktir. Bu yeni âtj, tarihin, coğrafya- nin ve iİktisadın kanunlarına riayet etmelidir. Diğer zaruretlerden biri de Almanların ve Çeklerin ister iste- mez yan yana yaşıyacaklarıdır. Şim- diye kadar biribirlerine kin zincir- leriyle bağlı bulunuyorlardı. Bundan sonra ise bu zincirlerin yerine işbir- bağlarının getirilmesi lâzımdır. Biz, Alman milletinin buna hazır ol- duğunu ilân edebiliriz. Şu halde iki memleket münasebatının âlisi, Çek milletinin devlet reisliğine seçeceği adama bağlıdır.» Frenfuter Zeitunga göre Boeneş, Çekleri, kendi boyları ile mütenasip olmıyan bir rol oynamağa mecbur ediyordu. Halbuki hakikat halde, Avrupanın ta ortasında bulunan bu küçük millet, bütün — komşulariyle iyi geçinmek zaruretindedir. Onu bir ehram zirvesi üzerinde oturtma: ga benzer. İşte Beneşin sahneden çe- kilmesi ile bütün bir sistem ve bütün bir devir de nihayete ermiştir. Bene- Zek milletine çok faydaları dokuünmuştur. Ancak 6 âyni zaman- da pek çok da hata irtikâp etmiştir. Beneş Avrupalı devlet adamı ol- nak istiyordu, hakikat halde bi- ün Avrupayı kendi a hine çevir- di. Bu vaziyet kargısnda milletine karşı ifa edeceği son hizmet; — git- di Sabık Çekoslovyak — cumhürrelsi hakkında yazılan yazıların bir kıs- mı yukarıda misal olarak gösterdiği- miz ça bir iki yazıdan 1n'aşlacağı veçhile, Lir dereceye ka; itdal damgasını taşımaktadır. Ancak hiç cı, ar-| Müstakil Avusturya devletinin or- tadan kalkmasiyle neticelenen Al- man kuvet darbesnden hemen önce Berhtesgahden'de Almanya ve A - (vusturya hükümet reisleri arasmda çok mahrem tutulan bir mülâkat yı Pilmiştir. Avusturya başvekili Şuş- ningin Alman istilâsına karşı muka- vemetten vazgeçmesinde müessir ol- olduğu söylenebilecek olan bu mül kat hakkında şimdi eski bir avustur- ya memuru ifşasta — bulunmktadır. Avusturyanın Paris — elçiliği sabık matbuat şefi olan Martin Fuchs «Hit lerle bir pakt - 1936-1938 Avusturya ' dramır ismiyle bir eser — neşretmek üzere bulunmaktadır. Lö Figaro ga- zetesi bu eserin en mühim fasılların- şüphesiz Ki bazı gazetelerin lisanı çok daha şiddetlidir ve doktor Be- neş hakkında pek ağır İthamları ih- tiva eylemektedir. Görcîe; haberleri Gördesten yazıhyor: Bura jandarma kumandanı yüz- başı Basri, Salihliye tayin edilmiştir. Şimdi devir muamelesi -İle meşgul- dür. Yüzbaşı Basri, burada kendisini çok sevdirmiş, azayiş ve inzibatı te- min etmiş, bayırlı eserler vermişti, Yeni vazifesinde de muvaffakıyet dileriz: Bir hâdise: Posta ve telgraf şefi B. Necati hakkında, 1600 liraik bir açık iddi- asile tahkikata başlanmıştır. Me « mur tevkif edilmiştir. Vekil gelince- mıyacaktır. Maliyede teftiş: Mâaliye müfettişi B. Ekrem Gör- des maliyesini teftiş etmiş ve iyi in« tibalar alarak Demirciye gitmiştir. Keza tapu müfettişi de tapu ( resindeki teftişinde müamelâtı çok iyi bulmuştur. Yeni neşriyat: “İııanç,, Denizli Halkevi tarafından neş- dan birini intişarından evvel iktibas etmek müsaaadesini almıştır. Bu ya- zıda, müellif, Berhtesgaden mülâka- tını, bizzat Şuşning — tarafından en yakınlarına izah edildi dan dinlendiği şekilde şöyle anlatı - yor: Hitler Şansoliye Şuğniği çalışma odasında yalnız kabul etmişti. Çok heyecanlıydı yaretçisini âdeta nezaketsizce oglamıştı. — Gido Şmid ve Şuşniğin hususti kâtibi, Ri- bentrop, Führerin en yakınlarından birkaç kişi general Keitel, Rayhenav ve Spesle yakındaki odada bekliyor- lardı. Şuşniğe öyle gelmişti ki kendi sine oturacak bir yer gösterilmen olmasının sebebi kat'i bir nezaket- aizlikten siyade bu Aşikâr heyocan- a uzun bir müddet, Hit ler ziyaretçisinin konuşmasına ma- hal bırakmadı. Ona bir sürü şikâ- yetler, ittihamlar ve protestolar vağ- dırdı. Eğer iş yalnız kendine kalmış, kendi temayüllerini dinlemiş olsay- di bu sonuncü tecrübeye de lüzüm görmiyeceğini söylemişti. — Bugün vatanı ölan Avusturyayı, dünya nünde temsil eden adamlara karşı hiç bir. dostluk, hürmet hissi boz- Hiyemez, itlmat edemezdi. ahsen hüküm — gil- ren sistemin, Avusturya meşrüutiye- tinin ve Alman milletinin düşman- lariyle ortaklık eden #Avusturyalı- hk» m düşmanıydı ve böyle bütün ümitlerini ona bağlamış olan parti arkadaşı Avusturyalı kadin ve er- keklere çok islirap — çektiriliyordu. Ö- onlara Avusturyada Buna rağmen — dostça bir kamışulu- ga erişmek için son bir gayrette bolunmağa teşebbüs edecekti. Fa - kat bunun sonuncu olacağını da ih-| tar ediyordu. ka- naatlerini fedaya ve temmüz anlaş- Masını sağlam ecaaslar üzerine vazet- meğe âmadeydi. Avusturyanın nas- »yonal sozyalistlerinden her türlü mü- zaharetini esirgemeye kadar gide- cekti. Fakat humün için mushede e- aası üzerinde hir işbirliğine garanti olarak asgart bazı şartların yerine getirilmesi lâzımdı. Avusturya hü- kümeti bunları reddederse, 2isteme karşı hücuma geçmeğe-ve onu-mah- vetmeğe kendisini mecbur — saya - caktı. Şuşning o exnada bu sözlere. karşı İ hizlerini ve diği için Hitler tehevvüre kanpıldı. Birkaç defa «mahvetmek.....Mah - vetmek» diye tekrarladı ve misafi- Tine şahâi hücumlarda' bulündu. «Bekleyin, göreceksiniz, diyordu, siz de yakılacaksınız!» Sonra Alman milletinin şerefi na- minâa yerine getirilmesi ican eden komisyon hakkında felseff ve tarihi mütelealar dermeyan etti. «£0 milyon nüfuslu bir iİmparator- luk kuracağım.» O zaman tehdidler haşladı, A - vusturya kendisine üzattığı — sulheu redilmekte olan aylık eİnanç» der-leli reddettiği takdirde başına gele- gisinin 18 inci sayısı da mütenevvi|cekleri anlattı. Alman yazılarla çıkmıştır. Tavsiye ederiz. ordüsü her geyi yoluna koymağa hazırdı, Alman SAHİFF'A Bay Hitler ile Bay Şüşnig İfşaat başladı Avustu:yanın Paris e!çiliği sabık mat- buat şefi neler anlatıyor? küvvetleri Viyana ufuklarında birkaç sant İçinde görünebilirdi, A- vusturyalı nasyonal sosyalistler, 11 femmuz anlaşması neticesinde gö le kabul ettikleri ihtiyatlı areketten sıyrılip serbestilerini İke tisap ederek harekete geçmeleri İçin bir sözü 1 gelecekti. temin ederim ki vasıtadan mahrum olmiyacaklardır : anaöliyenin hudut dağmakta olan te- yeniden tehevvil. girini farzı ve ince, kapı Z Alman tarihinin kaye ük Almanın karşısın. da bulunduğunuzu bilmiyor musu - nuz”> O zaman uzün bir hitabeyle, kud- retini temit için sahip olduğu müe &zzam vasıtaları tasvire — koyuldu. Zaman zaman bu tadatı keserek, yandaki bekliyen generalle. rinden birini içeri ahyordu, bunlar önceden hazırlannış olan — auallere cevap vererek şu veya bu kolordü. nun harekete hazır olduğunu izah etmişlerdir. Bilhassa Şuşningin ya « ında müessir ve kudretli taarruz silâhlarını bizzat görmek imkânmt bulacağı motörlü ve Zırhlı iki fırka mevzuubahisti. Nihayet, Alman öre dusunun baş kumandanı içeri çağıe rıldi bütün diğer generallerin ve biz. zat Hitlerin ordunün hazırlıkları hakkında söylemiş olduklarımı teyit dettiği en b “GtRYESE YA OAYA Buzdan sonra Şuşniğe çekilmek ve Führerin - talepleri hakknda dü- şünmek müsaadesi verildi. Bu talep- ler Şansoliyeye Führerin bir yavert tarafından yazılı olarak - verilmişti. Hitler bir müddet daha general Ke« itel'le konuşmağa devam ediyordu. Yandaki odada bütün bu müddet zarlında ağır ve tarif edilmez bir sıkıntı havası hâkim olmuştu. Hitle- vin haşkırışı ve kapı arasından bazı zama nAlman şe- tehbevvür içinde oldu- Ku farkediliyordu. Yavyerlerinden biri «Bu nadir va- ki olan bir haldir» diyordu. Gido $mid en müstehzi tavurlarıne mıştı. Ribentrop kıpkıre mızı kesilmişti. General Fon Keitle tekrar odaya döndüğü zaman, Ri « r da Aayakta durdü yüksek sesle bir harp ihti « ahınması lüzimgelen dan birini on maline karşı tedbirlerden Sonra Gido Şuşmingin yanıe na çağırıldı, Şuşning kendisine hüle zünlü bir bakışla Alman talepleri- nİn ozun liselesini v: Beraherca aleladele müka lerini yazmağa koyuldular. Sonra yeniden Hitler Şuşningi çağırttı ve derhal bir karar vermesi icap ettiği- ir iki sâate kadar kendi ka kararlar» vermek mecburiyetinde kalacağını bildirdi. Yabancı devletlerin yardımına gü- vonmek düşüncesinden — sakınmasını 'tavsiye etti ve bu vesile ile dünya po- |litikası hakkındaki intibalarını izah etti. İngilterenin dünya hegemonya- ye kâdar havale muamelesi yapıla-/bir protesto Jestinde bulunmak iİste- ginm büyük harptenberi hüsrana du- İçar olduğunu söyledi. İngiltere pek zgayıl ayaklar Üstünde duran bir dev. Idl. Bir mağlübiyete daha uğararsa yıkılacaktı. Fransa mesele bile de- gildi; Fransa alsa olsa ancak bir de- receye kendini müdafaaya muktedir- di. Fakat uzun zamandanberi, bü - yük bir Avruna devleti rolü oyna- maktan geri kalmamştı. Bu, birlik- ten mahrumiyetinin ve iç kavgaları- nın bir nelice İ Sansoliye Şusning yeniden söz al- mağa kalkışınca, Hitler gene sözünü kesi eBiliyorum, bilivnrum, Mussoliniyi düşünüyorsunuz. Ben onun sahsına — Devamı 6 ıncı sahifede —

Bu sayıdan diğer sayfalar: